TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Baş ucumuzdaki bomba!

Çukurova Üniversitesi bilim insanları, büyük bir disiplinle çalışıp savaş açtıkları “Bonzai” illetini enine boyuna ortaya koydu:

Haber Giriş Tarihi: 23.11.2015 18:46
Haber Güncellenme Tarihi: 23.11.2015 17:46
Kaynak: Haber Merkezi
ilkhaber-gazetesi.com
Baş ucumuzdaki bomba!

Baş ucumuzdaki bomba!

 

 

 

ADANA(İLKHABER) - Doğu Akdeniz Farmakoloji Topluluğu’nun (DAFT) 12. toplantısı Çukurova Üniversitesi'nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı, Adli Tıp Anabilim Dalı ve Eczacılık Fakültesi’nin desteği ile bölge üniversite ve kurumlarının ilgili katılımcıları ile gerçekleşen toplantıda “bonzai” ele alındı. Son zamanlarda kamuoyunun gündemine tırmanan ve kullanımı sıklıkla görülen bonzaiye karşı savaş açan Çukurova Üniversiteli bilim insanları multidisipliner çalışma gerçekleştirerek farklı yönlerden bu konuyu inceledi.

 

DAFT’nun aylık rutin toplantıları Çukurova Üniversitesi ev sahipliğinde ilgili anabilim dalı başkanlıkları ve fakültelerin katılımı ile gerçekleştirildi. Toplantının Açılış konuşmasını Doğu Akdeniz Farmakoloji Topluluğu Kurucu Başkanı ve ÇÜ Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ergin Şingirik yaptı.  Mersin, Hatay ve Antep’ten de bilim insanlarının katıldığı toplantının konuşmacıları ise Marmara Üniversitesi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atilla Karaalp, Çukurova Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mete Gülmen ve ÇÜ Adlı Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nebile Dağlıoğlu oldu. 

 

“BAĞIMLILIK YAŞI 15”

Prof. Dr. Atilla Karaalp son on yıl içinde ortaya çıkan ve tüm dünyada salgın halinde toplumları etkileyen sentetik kannabinoidler yada ülkemizde bilinen yaygın adıyla “Bonzai”nin özellikle 15-30 yaş arası kişilerde bağımlılık oluşturduğu ifa ederek, “Bonzai tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de özellikle 15-30 yaş arasında ve daha çok erkeklerde görülüyor. Bunun arkasında sosyokültürel birçok etken bulunuyor. Örneğin ergenlik, büyüme arzusu, yaşanan sosyal veya psikolojik değişiklikler, travmalar, arkadaş ortamı, sınav stresi bunlar arasında sayılabilir.” dedi.

Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı 2014 Uyuşturucu Raporuna göre, yıllar içinde saptanan sentetik kannabinoidlerin sayısının giderek arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Karaalp, 4-5 sene gibi çok kısa bir sürede toplam sentetik uyuşturucu sayısının 350’ye ulaştığına dikkat çekti.

 

BELİRTİLER

Bu maddeleri kullananlardaki belirtilerin fark edilmesine yönelik ip uçarıda veren Prof. Dr. Karaalp konuşmasına şöyle devam etti;

“Eskiye göre daha fazla para talep etmesi, yeni arkadaşlıklar veya yeni ortamlara merak salmış olması gibi belirtiler, kişinin sentetik uyuşturucunun tuzağına düşmesinden şüphelenilebilir. Ayrıca uzun dönem sentetik kannabinoid kullanımına bağlı şizofreniye benzer psikoz gelişir ve bu kişilerde görsel ve işitsel halüsinasyonlar, paranoid delüzyonlar, düşünce kilitlenmeleri, konuşma bozuklukları, anksiyete, uykusuzluk, sürekli ağır ve derin uyku ile intihar düşünceleri gibi etkiler görülür. Eğer bonzai kullanan bir kişi akut etki altındayken ölmezse uzun dönemde şizofreni benzeri bir tablonun başına geleceği söylenebilir. Bunun için de, bu belirtilerden bazılarının görülmesi durumunda kişinin derhal bir sağlık kuruluşuna götürülmesi gerekir.” 

 

“UYUŞTURUCU DÜNYANIN SORUNU”

Prof. Dr. Mete Gülmen ise uyuşturucunun sadece Türkiye’nin değil Dünyanın sorunu olduğuna vurgu yaparak, 15-24 yaş arası uyuşturucu maddeyi en az bir kere deneme oranının AB ortalamasının yüzde 29.7, Romanya ortalamasının yüzde 3.0, Çek Cumhuriyeti oranının yüzde 52.2 ve Türkiye ortalamasının ise yüzde 2.7 olduğunu söyledi.

 

Türkiye ve dünyada en çok kullanılan uyuşturucu madenin başında esrar geldiğini ifade eden Prof. Dr. Gülmen, 15- 64 yaş arası esrar kullanım oranının ise ülkelere göre şu şekilde dağılımının, “Türkiye 1,90, Arnavutluk 1,80, Yunanistan 1,70, Malezya 1,60, Tayland 1,20, Polonya 1,10, Meksika 1,03, Moldova (Cumhuriyeti) 0,90, Makedonya 0,63, Endonezya 0,50, Japonya 0,31,  Suudi Arabistan 0,30, Romanya 0,30, Kore (Cumhuriyeti) 0,29, Karadağ 0,23.” olduğunu bildirdi.

 

“ADANA’DA KULLANIM

YAŞI 12’YE DÜŞTÜ”

Türkiye’de uyuşturucu bağımlılığı sebebiyle yatarak tedavi gören kişi sayısının yıllara göre dağılımını da açıklayan Prof. Dr. Mete Gülmen, 2004 yılında 1417 kişi yatarak tedavi görürken 2013 yılında bu sayının 11262’ye yükseldiğini vurguladı. Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de ikamet ettikleri illere göre yatarak tedavi gören kişi sayıları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Gülmen, 2 bin 54 hasta ile İstanbul’un ilk sırada, bin 57 hasta ile Adana’nın ikinci sırada yer aldığını belirtti. Uyuşturucu kullanım yaşına da dikkat çeken Prof. Dr. Gülmen kendilerine 12 yaşında bir kız çocuk vakasının geldiğini ve Adana’da uyuşturucu kullanım yaşının bu orana kadar düştüğünü söyledi.

 

“Türkiye’de İlk Defa 2010 Yılında ‘Bonzai’ Sokak İsmiyle Görülmeye Başlandı.”

Doç. Dr. Nebile Dağlıoğlu da katılımcılara “Sentetik Kannabinoidlere Yönelik Analitik Yaklaşım” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Doç. Dr. Dağlıoğlu, bu maddelerin Türkiye’de ilk defa 2010 yılında ‘Bonzai’ sokak ismiyle görülmeye başladığını hatırlatarak 2013 yılında narkotik operasyonlar ile 11.139 sentetik kannabinoid olayının bildirildiğini söyledi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.