Yüksel: Gereksiz işlemler yapılıyor

Bayram BULUT

ADANA (İLKHABER/ÖZEL) - Yüksel, bizlerin meslek hastaları, ücretlerde yaşanan farklar, hekimlerin hastalara yeterli süreyi ayıramaması gibi daha pek çok sorduğu soruya içtenlikle cevap verdi. Yaptığımız soru cevap bölümünde en dikkat çekici nokta ise bir doktor günde kaç hastaya bakıyor? Sorusuna verilen cevap oldu. Yüksel, bir doktorun günde 150-200 hastaya baktığını, muayene süresinin 5 dakikayı geçmediğini dile getirdi. Yüksel, “Doktorlarda bu durumdan memnun olmadığı için gereksiz tomografi, MR, ultrason ve laboratuar tahlilleri istemekte, hastalar belki çok işlem yapıldığı için memnun olabilir ama bu durum doğru teşhis doğru tedavi getirmez. Onun için doktora hasta ile ilgilenmesi için yeterli süre tanınmalıdır.” ifadelerini kullandı. Şimdi Muzaffer Yüksel ile yaptığımız röportajı sizlerle paylaşıyoruz.

 14 Mart size neyi ifade ediyor?

14 Mart sağlıkta dayanışma mücadele günüdür. Sağlıkta dönüşüm programı ile sağlıkta ücretlendirme performansa dayalı döner sermaye ek ödeme ile yapılmaktadır. Böylece ekip hizmeti kayboldu, sağlık çalışanları arasında dayanışma kayboldu. Aynı iş yerinde aynı işi yapanlar arasında belirgin ücret farkları oluştu. . Bunlara son verilmeli, insanca yaşayacak, emeklilikte de aynı maaşı alabileceği bir ücretlendirmeye gidilmelidir. Tüm ödenen ücretler emeklilikten sayılmalıdır.

Bir doktor günde kaç hastaya bakıyor?

Bir doktor günde 150-200 hastaya bakmakta, muayene süresi 5 dakikayı geçmemektedir. Doktorlarda bu durumdan memnun olmadığı için gereksiz tomografi, MR, ultrason ve laboratuar tahlilleri istemekte, hastalar belki çok işlem yapıldığı için memnun olabilir ama bu durum doğru teşhis doğru tedavi getirmez. Onun için doktora hasta ile ilgilenmesi için yeterli süre tanınmalıdır.

Meslek hastalıkları konusu var birde sağlık sektöründe bunlar nelerdir?

Doktorlar ve sağlık çalışanları devamlı hastalıklar ve hastalarla karşı karşıyadır. Hepatit b, hepatit c, kırım kango kanamalı ateşi, mers, AIDS ve kan ürünleri hastalıkları, iş yaralanmaları, iş kazaları hasta ve hasta yakını şiddet saldırısı, uzun gece nöbetleri, diabet, kalp, kanser, ülser, psikolojik hastalıkları, kimyasal, biyolojik, anestik gazlar, radyasyonların, virüslerin ve bakterilerin riski altındadır.  Ama sağlık emekçileri fiili hizmet tazminatı ve yıpranma payından faydalanamaz. Yanlız nöbet tutanlara 33 yıla bir yıl veriyor.  Geçmiş yıllar yok kabul ediliyor. Bize göre olması gereken bir yıla mesleğine ve çalışma mekanına göre 90 ila 180 gün eklenmeli. Buda işe başladığı gün hesaplanmaya başlanmalıdır.

Sağlıkta şiddeti önlemek için sizce ne yapılmalı?

Sağlıkta şiddete giderek artıyor. Günde en az 30 -40 sağlık emekçisi şiddete maruz kalıyor. Şiddeti önlemek için gerekli yasal düzenlemeler bir an evvel yapılmalıdır.

Taşeron firmalarda toplam kaç sağlık işçisi çalışıyor?

Öncelikle sağlıkta performans ücretlendirilmesi uygulanıyor.  Sağlıkta 180 Bin’in üzerinde sağlık işçisi taşeron firmalarda çalıştırılıyor. Yeterli kadrolu eleman alınmaması büyük sorunların ortaya çıkmasına neden oluyor. Kamu özel ortaklığı olarak yapılan şehir hastaneleriyle birlikte doktorlar ve hemşirelerinde sözleşmeli olacak.

Aile hekimi konusu var birde. Bir hekime kaç hasta düşüyor?

Koruyucu hekimliğe önem verilmiyor. Aile hekimlerine angarya işler, işyeri nöbetleri, randevu nöbetleri, hastane acil nöbetleri tutturuluyor.  Bunlardan vazgeçilmelidir.  Hekim başına nüfus sayısı 2 Bin 500’lere düşürülmeli. Kadrolar çoğaltılmalı. Tedavi edici hekimlik değil, koruyucu hekimliğe önem verilmelidir.

Ödenen katkı katılım payları hakkında neler söyleyeceksiniz?

Vatandaşlar sağlık pirimi ödüyor. 15 kalem üzerinden katkı katılım payı alınıyor. Hasta neredeyse yüz TL’nin 80 TL’sini cepten ödemektedir. Katkı katılım paylarına son verilmesini ve ücretsiz nitelikli sağlık hizmeti sunulmasını istiyoruz.  Sağlık emekçilerinin tümünün 14 Mart Dayanışma ve Mücadele günlerini kutluyorum.