Çoğumuzun belki ismini bile duymadığı kandida hastalığı aslında son derece riskli bir hastalık. Kandida hastalığı nedir, kimlerde görülür, tedavi yöntemleri nasıldır? Hepsini Biorezonans Uzmanı Dr. Doğanay Kürkçü’ye sorduk.
RÖPORTAJ: MURAT YILDIRIM
Kandida hastalığı nedir?
Kandida; maya formunda bir mantar çeşididir. Vücutta kontrolsüz bir şekilde fazla çoğaldığında, bağışıklık sistemini zayıflatır.
Stres, antibiyotikler, steroid kullanımı, şeker tüketimi ve yanlış beslenme mayanın gelişimi için uygun ortam oluşturmaktadır.
Tedaviye direnen birçok ağır hastalığın temelinde kandida yer almaktadır. Kandida'sı olan çoğu kişi yiyeceklere ve kimyasallara karşı duyarlılık geliştirir.
Candida problemiyle bağlantılı hangi semptomlar keşfedilmiştir?
Depresyon, kendine güven kaybı anksiyete, mantıksız davranışlar, sinirlilik, ishal,
karın bölgesinde gaz, kabızlık, mide ekşimesine bağlı boğaz yanması, sindirim bozukluğu,
uyuşukluk, migren ağrıları ve hatta akne...
Kandida, kadın-erkek ve çocuklarda farklı mı gözlemlenir?
Kadınlarda; mesane ve idrar yolunda rahatsızlıkları, tekrarlayan vajinal maya enfeksiyonları, regl öncesi sendromu gibi belirtiler kandida enfeksiyonuna bağlı olabilir.
Çocuklarda Kandida semptomları, hiperaktiviteden, öğrenme bozukluklarına, tekrarlayan kulak enfeksiyonlarından, bebek bezi kızarıklıklarına, ishal ya da kabızlığa, iştahsızlığa ve uyku bozukluklarma kadar değişiklik gösterir. Erkeklerde prostatitis ya da prostatitisin enflamasyonu da Kandida'da kökenli olabilir.
Antiboyotik kullanımının kandidayla ilişkisi nedir?
Kandida antibiyotiklerin aşırı kullanımından, aşırı antibiyotik verilmiş hayvanların et, süt ve yumurtalarının tüketiminden kaynaklanmaktadır. Antibiyotik kullanmamaya karar vermiş olsanız bile, yediğiniz yiyeceklerden antibiyotik alma tehlikesiyle karşı karşıya olabilirsiniz.
Ne tür itkelire görülür bu hastalığın?
Kandida bağışıklık sistemini zayıflatır ve savaşmasını zorlaştırır. Yakın zamanda açığa çıkan otoimmün hastalıkların çoğu, bağışıklık sisteminin aşırı yüklenmesinden dolayı oluşmaktadır. Kandida, kalın bağırsağın enflamasyonu demek olan kolit için de bir ön şarttır. İnce bağırsağın enflamasyonu olan Crohn hastalığı vakalarında da genellikle önce Kandida'nın oluştuğu görülmektedir.
Kandida’nın teşhisi zor mudur?
Kandida'yı teşhis etmek genellikle zordur. Kandida'nın varlığı vücudu ona karşı antikorlar üretmeye teşvik ettiğinde, maya saldırıyı geçiştirmek için spor formunu alır. Maya sporları küf sporları gibi çok küçük tomurcuklar halindedir. Senelerce kuluçkada bekler bekler.. Sonra birden Kandida'ya dönüşürler. Kandida mayasının "dallanan" formu, kendisini bağırsak duvarına yapıştırır ve bu duvarın bütünlüğünü parçalamaya başlar. Spor formundaki maya, sert kabuğun altındaki tahıl tanesine benzer. Mayanın çoğu kuluçka döneminde olduğu takdirde, sporlar vücudun antikor üretmesini tetiklemez. Bu nedenle, serum antikor testi Kandida'yı teşhis edemeyebilir ya da test sadece hafif bir vaka olduğu bilgisini verebilir. Oysa gerçekte, Kandida çoktan oldukça büyük bir koloni oluşturmuş olabilir.
Kandida’nın Biorezonans ile tedavisi nasıl oluyor?
Biorezonans terapileri ile mayanın ölmesine neden olacak vücut koşullarının dengelenmesi ve teşvik edilmesi sağlanır. Kandida haftada bir kez olmak üzere uygulanan birkaç seanslık biorezonans terapisi ile tedavi edilebilir. Sağlıklı bakterilerin yenilenebilecek, gelişebilecek bir ortama kavuşmaları sağlanır. Normal bağırsak florası korunmuş olur. Tedavi sırasında Kandida yok olurken bazı semptomlara neden olabilir. Organizmaları içlerinde zehir taşıdıklarından zarları yırtıldığında toksinler vücuda yayılabilir. Maya ölmeye devam ederken, toksinler bağışıklık sistemini daha da zayıflatacağından enfeksiyonlar, alerjiler, kronik hastalıklar ve “kendini iyi hissetmeme” hali ortaya çıkabilir. Bu bir iyileşme krizidir. Toksinler vücuttan atıldıktan sonra iyileşme başlar.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kandida hastalığına dikkat
Kandida hastalığına dikkat
Çoğumuzun belki ismini bile duymadığı kandida hastalığı aslında son derece riskli bir hastalık. Kandida hastalığı nedir, kimlerde görülür, tedavi yöntemleri nasıldır? Hepsini Biorezonans Uzmanı Dr. Doğanay Kürkçü’ye sorduk.
RÖPORTAJ: MURAT YILDIRIM
Kandida hastalığı nedir?
Kandida; maya formunda bir mantar çeşididir. Vücutta kontrolsüz bir şekilde fazla çoğaldığında, bağışıklık sistemini zayıflatır.
Stres, antibiyotikler, steroid kullanımı, şeker tüketimi ve yanlış beslenme mayanın gelişimi için uygun ortam oluşturmaktadır.
Tedaviye direnen birçok ağır hastalığın temelinde kandida yer almaktadır. Kandida'sı olan çoğu kişi yiyeceklere ve kimyasallara karşı duyarlılık geliştirir.
Candida problemiyle bağlantılı hangi semptomlar keşfedilmiştir?
Depresyon, kendine güven kaybı anksiyete, mantıksız davranışlar, sinirlilik, ishal,
karın bölgesinde gaz, kabızlık, mide ekşimesine bağlı boğaz yanması, sindirim bozukluğu,
uyuşukluk, migren ağrıları ve hatta akne...
Kandida, kadın-erkek ve çocuklarda farklı mı gözlemlenir?
Kadınlarda; mesane ve idrar yolunda rahatsızlıkları, tekrarlayan vajinal maya enfeksiyonları, regl öncesi sendromu gibi belirtiler kandida enfeksiyonuna bağlı olabilir.
Çocuklarda Kandida semptomları, hiperaktiviteden, öğrenme bozukluklarına, tekrarlayan kulak enfeksiyonlarından, bebek bezi kızarıklıklarına, ishal ya da kabızlığa, iştahsızlığa ve uyku bozukluklarma kadar değişiklik gösterir.
Erkeklerde prostatitis ya da prostatitisin enflamasyonu da Kandida'da kökenli olabilir.
Antiboyotik kullanımının kandidayla ilişkisi nedir?
Kandida antibiyotiklerin aşırı kullanımından, aşırı antibiyotik verilmiş hayvanların et, süt ve yumurtalarının tüketiminden kaynaklanmaktadır. Antibiyotik kullanmamaya karar vermiş olsanız bile, yediğiniz yiyeceklerden antibiyotik alma tehlikesiyle karşı karşıya olabilirsiniz.
Ne tür itkelire görülür bu hastalığın?
Kandida bağışıklık sistemini zayıflatır ve savaşmasını zorlaştırır. Yakın zamanda açığa çıkan otoimmün hastalıkların çoğu, bağışıklık sisteminin aşırı yüklenmesinden dolayı oluşmaktadır. Kandida, kalın bağırsağın enflamasyonu demek olan kolit için de bir ön şarttır. İnce bağırsağın enflamasyonu olan Crohn hastalığı vakalarında da genellikle önce Kandida'nın oluştuğu görülmektedir.
Kandida’nın teşhisi zor mudur?
Kandida'yı teşhis etmek genellikle zordur. Kandida'nın varlığı vücudu ona karşı antikorlar üretmeye teşvik ettiğinde, maya saldırıyı geçiştirmek için spor formunu alır. Maya sporları küf sporları gibi çok küçük tomurcuklar halindedir. Senelerce kuluçkada bekler bekler.. Sonra birden Kandida'ya dönüşürler. Kandida mayasının "dallanan" formu, kendisini bağırsak duvarına yapıştırır ve bu duvarın bütünlüğünü parçalamaya başlar. Spor formundaki maya, sert kabuğun altındaki tahıl tanesine benzer. Mayanın çoğu kuluçka döneminde olduğu takdirde, sporlar vücudun antikor üretmesini tetiklemez. Bu nedenle, serum antikor testi Kandida'yı teşhis edemeyebilir ya da test sadece hafif bir vaka olduğu bilgisini verebilir. Oysa gerçekte, Kandida çoktan oldukça büyük bir koloni oluşturmuş olabilir.
Kandida’nın Biorezonans ile tedavisi nasıl oluyor?
Biorezonans terapileri ile mayanın ölmesine neden olacak vücut koşullarının dengelenmesi ve teşvik edilmesi sağlanır. Kandida haftada bir kez olmak üzere uygulanan birkaç seanslık biorezonans terapisi ile tedavi edilebilir. Sağlıklı bakterilerin yenilenebilecek, gelişebilecek bir ortama kavuşmaları sağlanır. Normal bağırsak florası korunmuş olur. Tedavi sırasında Kandida yok olurken bazı semptomlara neden olabilir. Organizmaları içlerinde zehir taşıdıklarından zarları yırtıldığında toksinler vücuda yayılabilir. Maya ölmeye devam ederken, toksinler bağışıklık sistemini daha da zayıflatacağından enfeksiyonlar, alerjiler, kronik hastalıklar ve “kendini iyi hissetmeme” hali ortaya çıkabilir. Bu bir iyileşme krizidir. Toksinler vücuttan atıldıktan sonra iyileşme başlar.
En Çok Okunan Haberler