TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Zayıflığın Tıbbi Beslenme Tedavisi

Zayıflık, günümüzde özellikle yemek yem saatlerinin düzensizleşmesi, kötü yeme alışkanlıkları, iştahsızlık, öğün atlama ve öğün geçiştirme gibi nedenlerle ortaya çıkan önemli sağlık problemidir.

Haber Giriş Tarihi: 24.09.2017 15:25
Haber Güncellenme Tarihi: 24.09.2017 15:25
Kaynak: Haber Merkezi
ilkhaber-gazetesi.com
Zayıflığın Tıbbi Beslenme Tedavisi

Zayıflığın Tıbbi Beslenme Tedavisi

 

(ÖZEL HABER)
 

Serhat ŞANLI

ADANA (İLKHABER) – Zayıflık, günümüzde özellikle yemek yem saatlerinin düzensizleşmesi, kötü yeme alışkanlıkları, iştahsızlık, öğün atlama ve öğün geçiştirme gibi nedenlerle ortaya çıkan önemli sağlık problemidir. Günümüzde obez ya da aşırı şişmanlık ne kadar sağlık sorunu ise aşırı zayıflıkta o derece sağlık açısından sakıncalı bir durumdur.

Uzmanlar zayıflığın da obezite kadar riskli olabildiği belirtiyor. Uzman Diyetisyen Fadime Özgögk Şenses, sağlıkla ilgili problemin, ilgili sağlık profesyoneli tarafından tedavi edildikten sonra diyetisyen tarafından tıbbi beslenme tedavisi başlamalıdır diyor.

Zayıflığın altında yatan nedenler arasında yatan başka bir neden yoksa diyetisyen tarafından kişinin zayıflığın nedenlerinden olan besin tüketimi ve fiziksel aktivite düzeyinin değerlendirileceğini belirten Şenses, ‘’Vücut ağırlığının boya göre az olması zayıflık olarak tanımlanabilir. Beden kitle indeksi dediğimiz boya göre kilo durumunu belirten formül bizim için belirleyici olmaktadır.

Vücut ağırlığının boya göre az olması zayıflık olarak tanımlanabilir. Altta yatan başka bir neden yoksa diyetisyen tarafından kişinin zayıflığın nedenlerinden olan besin tüketimi ve fiziksel aktivite düzeyi değerlendirilir. Özellikle besin tüketimi değerlendirildikten sonra zayıflığa neden olan yanlışlar değerlendirilip bunların yerine doğruların konulması sağlanmalıdır.’’ Dedi.

Kişinin besinlerden aldığı enerjinin harcadığı enerjiden daha yüksek olması gerektiğini ifade eden Uzman Diyetisyen Fadime Özgök Şenses, zayıflığın tıbbi beslenmesinde şu önerilerde bulundu;

‘’Öğün sayısı arttırılarak ara öğünlerde besin değeri ve kalorisi yüksek, miktarı az gıdalar tüketilmelidir. Örneğin 1 porsiyon sütlü tatlı üzerine eklenen kırılmış fındık miktar aynı olmasına karşın enerji miktarını arttırır. Yine aynı şekilde hazırlanan bir sandviçin içerisine veya salatanın üzerine eklenen ceviz enerji miktarını arttırmaya yardımcı olur. Diyet protein, karbonhidrat, yağ yönünden dengeli; vitamin-mineral yönünden zengin olmalıdır.

Zayıflığın tedavisinde en önemli unsur davranış değişikliğidir. Kilo almanıza yardımcı olacak birkaç öneriyi şöyle sıralayabiliriz;

Öncelikle sevdiğiniz gıdalar beslenmenizde daha sık yer verin. Gün içerinde ana öğünlerinizi atlamayın.

Mutlaka ara öğün tüketin. Ara öğünlerde kuru meyve (kuru üzüm, kuru kayısı gibi) ve kuru yemiş (ceviz, fındık, badem gibi) kalori içeriği açısından daha uygun tercihler olacaktır.

Öğün aralarında çay, kahve gibi içecekler yerine ayran, süt, meyve suyu gibi içecekler daha sağlıklı olacaktır.

Yemek yemek için acıkmayı beklemeyin. Güne mutlaka kaliteli bir kahvaltı ile başlayın. Ana öğüne yakın saatlerde iştahınızın kapanmasına neden olacak atıştırmalıklar tercih etmeyin.

Düzenli egzersiz yapılmalı, ancak aşırıya kaçılmamalıdır. Gerekirse enerji alımını arttıracak enteral ürünlerle destek sağlanabilir.

Zayıf Kime Denir?

Tüm dünya obzeite ile mücadele ederken kilo almaya çalışanlara kıskanarak bakıyoruz. Ancak zayıflık da obezite kadar riskli olabilir. Vücut ağırlığının boya göre az olması zayıflık olarak tanımlanabilir. Beden kitle indeksi dediğimiz boya göre kilo durumunu belirten formül bizim için belirleyici olmaktadır.

Kilonun boyun karesine oranı (Kilo/ Boy 2) ile elde edilen sonuç 20-18 arasında ise inceliği; 18'in altında olması ise kişinin zayıf olarak değerlendirilebileceğini gösterir. Bu durumda vücuttaki yağ miktarı diğer dokulara göre azdır.

Kadınların vücut ağırlığının yüzde 20-27 si; erkeklerin ise yüzde 12-15’i yağ dokusudur. Bu depo yağın temel kaynağı diyetle alınan yağdır. Diyetle alınan enerjinin harcanan enerjiden daha az olması veya alınan besinlerin vücut tarafından tam olarak kullanılamaması vücut direncini düşürerek hastalıklara yakalanma riskini arttırır. Zayıflık enerji alımındaki yetersizliğe bağlı olduğu gibi;

Aşırı fiziksel aktivite, İştahla ilgili problemler nedeniyle yetersiz besin alımı,

Sindirim ve emilim sistemindeki bozukluklar,

Bazı hastalıklar (kanser, hipertroidizm gibi), Psikolojik hastalıklar (stres, depresyon, anoreksiya nervosa, blumia nervosa) gibi sorunlara bağlı da gelişebilir.

 Zayıflığın tedavisinde öncelikle yukarıda sayılan nedenlerin ortadan kalkması gerekmektedir. Sağlıkla ilgili problem; ilgili sağlık profesyoneli tarafından tedavi edildikten sonra diyetisyen tarafından tıbbi beslenme tedavisi başlamalıdır. Psikolojik nedenlerden dolayı yaşanan sıkıntılarda psikolojik destekle birlikte kilo almak daha sağlıklı olacaktır.

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.