Eğitime evden başlanmalı

Bayram BULUT

ADANA (İLKHABER)-Çukurova Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı ve Ceyhan Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Mahmut Kılıç, İş kazaları konusuna değinerek, “Türkiye’de 3 tane önemli sorunumuz var ölümlere neden olan. Bir tanesi terör, ikincisi iş kazaları, üçüncüsü ise trafik kazaları. Bizim bunlara artık bir dur dememiz gerekiyor. Günde yaklaşık 20 tane insanımız hiç yoktan canını kaybediyor “ dedi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Maden Mühendisleri Odası Adana Şubesi ile Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Maden Mühendisliği Bölümü ortaklığında organize edilen; ‘Uluslararası Maden İşletmelerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu’ açılış töreni gerçekleşti. Çukurova Üniversitesi Mithat Özsan Amfisi’nde açılışı gerçekleşen ‘Uluslararası Maden İşletmelerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu’na çok sayıda davetli katıldı. Sempozyumun açılışı saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Gazeteci Funda Bozan’ın sunuculuğunu üstlendiği programından açılış konuşmasını Sempozyum Yürütme Kurulu Başkanı Sabahattin Öztaş yaptı.

Öztaş kongreye destek veren tüm herkese teşekkürlerini sundu. İş kazaları ve iş güvenlik uzmanları hakkında görüşlerini aktaran Öztaş, iş güvenliği uzmanlarını artık kimsenin günah keçisi görmemesi gerektiğini, iş kazası olmaması için en çok çalışanların iş güvenliği uzmanları olduğunu aktardı. Öztaş, herhangi bir kazada ilk önce iş güvenliği uzmanına ceza verildiğini ve hapse atıldığını dile getirerek “Halbuki iş yasasına göre her türlü önlemi almak işverenin görevidir. Yöneticilerin üstlendiği sorunları iş güvenliği uzmanlarına yüklemek haksızlıktır. İş kazalarının önlemlerinin alınmasına yükümlü olanlar iş verenlerdir. Bunlar zaten yasada tanımlanmıştır. Yönetimlerin üstlendiği sorumluluğun iş güvenlik uzmanlarına yüklemek haksızlıktır." dedi.

YILMAZ: SEMPOZYUMDA 42 SÖZLÜ, 7 ÇAĞRILI BİLDİRİNİN YANI SIRA 19 POSTER SUNUMU İLE NİTELİKLİ ÖNGÖRÜ VE ANALİZLER GERÇEKLEŞECEK
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği sempozyumunu uluslararası platforma taşımanın onurunu yaşadıklarını dile getiren Maden Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı  Mehmet Yılmaz ise, “Bölgemiz, ülkemiz ve uluslararası ölçekte son derece önem taşıyan sempozyum, mesleğimizin gelişimini sağlamak, iş güvenliği ve işçi sağlığını ön planda tutarak bilimin ışığını genele yayma amacı taşımaktadır. Dünya insanlığının hizmetine sunulan yeraltı ve yer üstü kaynaklarının rantabl kullanılması  doğanın atalarımızdan kalan bir miras değil, gelecek kuşaklara özenle bırakmamız gereken bir emanet olduğunun farkına varmak zorundayız. 21. yüzyılda dünyanın farklı ülkelerinde açlıktan ölen insanların varlığına karşılık yine dünyanın bir çok ülkesinde milyonlarca obez insanın bolluk içinde yaşadığını bilerek kaynaklarımızı heba etmeden, insanlarımızı ölüme sürüklemeden bilimi esas alarak hareket etmek durumundayız. Madencilik sektörünü eğitimden, gıdadan, ulaşımdan, ısınmadan, barınmadan, kısacası yaşamın hiç bir alanından ayrı tutamazsınız. Sempozyumda 42 sözlü, 7 çağrılı bildirinin yanı sıra 19 poster sunumu ile nitelikli öngörü ve analizler gerçekleşecek” diye konuştu.

 KILIÇ: BİZİM BUNLARA ARTIK BİR DUR DEMEMİZ GEREKİYOR
Çukurova Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı ve Ceyhan Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr.Ahmet Mahmut Kılıç da, düzenlenen sempozyumların 5 tanesinin Adana’da düzenlendiğine dikkat çekti. Ülkenin 2023 vizyona bakıldığı zaman, iş kazalarının bu vizyonla bağdaşmadığını dile getiren Kılıç, “Devletimize çıkarttığı yasadan dolayı teşekkür ediyorum. burada bir eksiklik var. Bu eksiklik kültür eksikliği. Biz bunu her yıl görüyoruz. Hiç kimseyi suçlamadan, devlet, iş veren, çalışan, hatta ev hanımları, hatta çocuklarla bir bütün olarak bu ölümlü iş kazalarına bir dur dememiz lazım.  Giden paralar 30 milyar dolar bizim yıllık kaybımız var.  Bin 200, Bin 300 çalışanımız hayatını kaybediyor. Yaptığım tespite göre Türkiye’de 3 tane önemli sorunumuz var ölümlere neden olan. Bir tanesi terör, ikincisi iş kazaları, üçüncüsü ise trafik kazaları. Bizim bunlara artık bir dur dememiz gerekiyor. Günde yaklaşık 20 tane insanımız hiç yoktan canını kaybediyor. Bu nedenle herkesin bir araya gelmesi lazım. Suçlama yapmak kolay. Ama suçlama yapmadan herkesin kendine gelerek bu konuda bazı şeyleri önüne koyup düşünmesi gerekli. Adım atmamız gerekli. “ şeklinde konuştu.

EV KADINLARINA İŞ GÜVENLİĞİ EĞİTİMLERİ VERİLMELİ

Önerilerinin olduğunun altını çizen Kılıç, iş güvenliği konularının okul öncesi verilmesi gerektiğini hatırlattı. Bu eğitimin verilmesinin öneminden bahseden Kılıç, “2 problem iş güvenliği uzmanlarının bakanlık bünyesine alınarak bakanlık tarafından korunması gerekli. Çünkü çalıştığı işvereninin iş yerine şu eksik bu eksik diyemez. İş veren onu anında kapı önüne koyar. Bunun için koruma altına alınmalılar. 3. husus ise, iş güvenliği anlamında halk eğitim merkezlerinde ev hanımlarına iş güvenliği konusunda kurs verilmeli. Çünkü biliyorum ki insanları yönetenler ev hanımlarıdır. Ne derlerse desinler, son kararı onlar verirler. Onlar çocuklarını, eşlerini ve akrabalarını da eğiteceklerdir. Zaten dikiş, nakış, biçki kurslarını ev hanımları zaten veriyor. Bu kursları verelim bilinci arttıralım. Kazaların çoğu da kayda geçmiyor ama mutfaklarda oluyor, evlerde oluyor. Birazda psikolojimizi düzeltmemiz lazım. Trafiğe çıktığımızda herkes birbirine saldıracak gibi duruyor. Trafik kazaları ne zaman önlenirse, iş kazaları da o zaman önlenir.” ifadelerini kullandı.

YÜKSEL:  HER 15 SANİYEDE BİR İŞÇİ  İŞ KAZALARI VEYA MESLEK HASTALIKLARI NEDENİYLE HAYATINI KAYBEDİYOR

 
Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel ise dünyada her 15 saniyede bir işçinin iş kazaları veya meslek hastalıkları nedeniyle hayatını kaybettiğini savundu. Her gün yaklaşık 6 bin 400 kişinin iş kazası veya meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını kaybettiğini işaret eden Yüksel, “Her yıl yaklaşık olarak 350 bin kişi iş kazası, 2 milyon kişi meslek hastalıklarından dolayı hayatını kaybetmektedir. Her yıl 270 milyon iş kazası meydana gelmekte, 313 milyonu aşkın işçi ölümcül olmayan iş kazası geçirmekte ve 160 milyon kişi meslek hastalıklarına yakalanmaktadır. Ülkemizde her sabah evinden işine giden anne ve babalardan 4´ü akşam evine dönmemekte ve her yıl ortalama bin 700´ün üzerinde insanımız iş kazalarında yaşamını kaybetmektedir. Sektörümüzü incelediğimizde ise her yıl ortalama büyük facialar hariç 65-70 maden emekçisinin yaşamının kaybettiğini görmekteyiz. Sektörümüzün ve ülkemizin Soma gibi büyük bir faciadan dahi ders çıkarmadığı ölümlerin artarak devam ettiği görülmektedir. Türkiye madencilik sektöründe ölüm oranları yüksektir; öylesine yüksektir ki, Türkiye kömür madenlerinde üretilen enerji birimi başına gerçekleşen ölüm olayları bakımından dünya şampiyonu olarak öne çıkmaktadır. Ölüm oranları istikrarsızdır. Facialardan önce de sonra da söylediğimiz gibi Soma ve benzeri faciaların milad olması için sektörümüzün gelişimi için kamu yararını önceliğine alan ulusal madencilik politikası oluşturulmalı ve yaşama geçirilmelidir. Riskli ve tehlikeli bir sektör olan madencilik bilgi birikimi ve deneyim gerektirmesi nedeniyle sektörde özelleştirmelere son verilmelidir. Sektörde ekonomik nedenlerle yapılan taşeronluk yasaklanmalıdır. Madencilik Bakanlığı kurulmalı ve taşra teşkilatı oluşturulmalıdır.”dedi.  

 ÇETİN: BAŞKA FACİALAR YAŞANMASIN
Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, yöneticilerin, uzmanlar ve mühendislerin görüşlerini alarak hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.   Madencilerin, evlerine bir ekmek parası götürebilmek için her gün çocuklarıyla vedalaşıp yola çıktıklarını üzülerek gördüklerini anımsatan Çetin,  eksikliklerin giderilmesini umut ettiğini, başka faciaların yaşanmamasını istediğini aktardı.

KARALAR: KÜÇÜK ÖNLEMLERLE İŞ KAZALARI ENGELLENEBİLİR

Seyhan Belediye  Başkanı Zeydan Karalar ise, yapılan bu sempozyumun önemini işaret etti. İş kazalarının önemli bir bölümünün küçük önlemlerle engellenebileceğini savunan Karalar, “Avrupalı, uygar olmaya çalışan, gelişen ülkemizde bir Ortadoğu, Uzakdoğu, Afrika ülkesi olmamasına rağmen hala iş kazalarının ve ölümlerin dünyada ön sıralarda olması, hem ürküntü, hem de üzüntü vericidir. Konuyla ilgili sempozyum çok önemlidir. Emeği geçenleri kutluyorum. İş kazalarının önemli bir bölümü çok küçük önlemlerle engellenebilir. Bu bir kaderdir, gerçeği budur demek yerine, aşırı kar hırsıyla insanların hayatlarını hiçe sayan işverenlerin üzerine biraz daha gidilse, sanıyorum daha doğru sonuç alınır. TMMOB ve bağlı odalar, 60 yılı aşkın bir tecrübeye sahip ve hazine gibi bakmak lazım. Ülkede bir bilim yuvası, ülkemizin gelişmesine ve barışa katkı koyan bir yapıya sahiptir. TMMOB´nin bu tecrübesinden, bilgi birikiminden, biliminden yararlanılması gerekmektedir. TMMOB´nin önüne set çekmek yerine önünü açmak ülkemiz adına daha hayırlı olacaktır” şeklinde konuştu.

 İDEN: HER YIL YÜZLERCE KİŞİ İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARI NEDENİYLE YAŞAMINI YİTİRMEKTEDİR
Adana Vali Yardımcısı Hanlar İden de, dünya genelinde yoğun emek sarf edilen madencilik sektörü meslek hastalıklarının, iş kazalarının ve ölümlerin olduğu bir grupta yer aldığını dile getirdi. Bu nedenle tehlikeyi kaynağında tespit edip muhtemel risklerin önlenmesi ya da kabul edilebilir seviyeye çekilmesi büyük önem arz ettiğini vurgulayan İden, sözlerini şöyle sürdürdü; “Sempozyum kapsamında iş kazalarının neden-sonuç ilişkileri, görüş alışverişi bulunulan bir ortam oluşturulacağını düşünüyorum. İş kazaları ülkemizde maddi ve manevi kayıpları da beraberinde getirmektedir. Her yıl yüzlerce kişi iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Bu bağlamda  yapılacak çalışmalarda sağlık ve güvenlik konularına çok daha fazla önem verilmelidir. Gerekli bilincin yayılması için yoğun çaba gösterilmelidir. Maden sektöründe yaşanan kazaların kader değil, öngörülebilir, önlenebilir olduğuna inanmalı ve çalışmalarımızı bu yönde düzenlemeliyiz.”

Açılış konuşmalarının ardından sunumlar ve paneller gerçekleştirildi. 2 gün sürecek sempozyumda sorunların hepsinin tek tek masaya yatırılacağı kaydedildi.