Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev, Hocalı’da yaşananların bir katliamdan da öte ‘soykırım’ olduğunu söyledi.
Haber Giriş Tarihi: 21.04.2018 15:39
Haber Güncellenme Tarihi: 21.04.2018 15:39
Kaynak: Haber Merkezi
ilkhaber-gazetesi.com
BAYRAM BULUT
ADANA (İLKHABER)-Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev, Hocalı’da yaşananların bir katliamdan da öte ‘soykırım’ olduğunu söyledi.
Yüreğir Belediyesi tarafından, ‘Azerbaycan-Türkiye Kardeşliği ve Ermeni Meselesi’ konulu konferans düzenlendi. Adana’da Yüreğir Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansın konuşmacısı Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev ve Başbakan Başdanışmanı Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarihçi/Yazar Aygün Attar oldu.
EN BÜYÜK ARZU
Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev, Azerbaycan gencinin en büyük arzusunun Yukarı Karabağ’daki topraklarını geri almak olduğunu söyledi. Ermenistan’a meydan okuyan Aliyev, “Azerbaycan gencinin en büyük arzusu Yukarı Karabağ’daki topraklarını geri almak ve gerekirse bu uğurda şehit düşmektir. Biz topraklarımızı geri alacağız. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
613 KİŞİNİN KATLEDİLDİ
‘Hocalı Soykırımı’nın, tüm Azerbaycanlı ve Türkler ile birlikte bu olayı lanetlen tüm milletlerin kanayan yarası olduğuna dikkat çeken Aliyev, Hocalı’da yaşananların bir katliamdan da öte ‘soykırım’ olduğunu işaret etti. Bu soykırımda 613 kişinin katledildiğini vurgulayan Aliyev, “Bunların 63’ü çocuk, 106’sı kadındı. Peki Ermeni militanları bununla neyi amaçlıyordu? Yukarı Karabağ’daki militan gruplardan birinin lideri, Ermenistan’ın şimdiki Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, bir konuşmasında;‘Hocalı’da vahşilikler yapmakla Azerbaycanlılara şaka yapmadığımızı gösterdik, onları korkutmayı amaçlıyorduk’ dedi. Onlar asla ama asla amaçlarına ulaşamadı. Bizi korkutamadılar.” diye konuştu.
SAHTE EVRAK
Aliyev, Ermenistan yönetimi ve dünyadaki Ermeni lobisinin, ‘Ermeni Soykırımı’nı dünya ülkelerine sahte evraklarla dayandırarak anlatmaya çalıştığını savundu. Üstünden 100 yıl geçmesine rağmen hala tanıklarının olmadığını anımsatan Aliyev, “Hocalı Soykırımı’ndan 26 yıl geçmiş; tanıkları var, çekilen filmler var, dokümanlar var, birçok ülkenin parlamentoları soykırımı tanımıştır. ‘Hocalı Soykırımı’ kurbanları, tüm Türklerin ve beşeriyetin maneviyatında yaşıyor. Soykırımı planlayıp gerçekleştirenler, adalet karşısında hesap verecek. O dönem fakir olan Azerbaycan, şimdi kudretli bir ülkeye dönüşmüştür. Azerbaycan gelişiyor, ordusu büyüyor. Azerbaycan’ın yıllık askeri harcamaları, Ermenistan bütçesinin tamamından fazla. Azerbaycan petrol fonunda 45 milyar dolara yakın para var. Azeri nüfusu 10 milyona ulaşırken, Ermenistan nüfusu 3 milyonun altına geriledi.” şeklinde konuştu.
ORTAK TATBİKATLAR
‘Yukarı Karabağ Sorunu’nun, Ermenistan’ın burada işgal ettiği 7 bölgeyi boşaltması, Azerbaycanlı göçmenlerin buralara geri yerleşmesi, Şuşa kentinin boşaltılması ve Yukarı Karabağ’ın statüsü ile ilgili tarafların yeniden görüşülmesiyle çözülebileceğini savunan Aliyev, Ermenistan’ın yapılacak referandumla Yukarı Karabağ’ın bağımsızlığını ilan ettirmeye çalıştığını, ancak bunu asla kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirtti. Aliyev, “Bu gidişatın yanız tek bir alternatifi var. O da Azerbaycan daha da kuvvetlenerek, topraklarını güç kullanarak geri almak zorunda kalabilir. Azerbaycan, son 10 yılda silah ve teknik malzemelerin alınmasına on milyarlarca dolar harcadı. Bunun yanı sıra Azerbaycan Ordusu, talimlerin sayısını arttırmış, her yıl Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile ortak tatbikatlar yapmaktadır. Ermenistan genci Karabağ’da ölmek istemiyorsa topraklarımızı terk etmeli. Çünkü Azerbaycan gencinin en büyük arzusu Yukarı Karabağ’daki topraklarını geri almak ve gerekirse bu uğurda şehit düşmektir. Biz topraklarımızı geri alacağız. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın.” ifadelerini kullandı.
1918 YILINDA BAĞIMSIZLIĞINI İLAN ETTİ
Azerbaycan’ın 1918 yılında bağımsızlığını ilan ettiğin anlatan Aliyev, “Bu yıl Azerbaycan'da Cumhuriyetin kuruluşunun Yüzüncü yılı törenleri düzenlenecek. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in kararıyla 1918 Cumhuriyet yılı ilan edildi. Yıl içinde özellikle de 28 Mayıs tarihinde Batı ve Azerbeycan'ın çeşitli bölgelerinde ve yabancı ülkelerde büyük etkinlikler düzenlenecek. Nuri Paşa'nın Komutanlığı'nda Kafkas İslam Ordusu kuruldu ve bu Ordu Azerbaycan'ın tamamını bolşevik - taşnak ittifakından kurtardı.
1918’DE BAKÜYE DAHİL OLDU
Kafkas İslam ordusu 1918 yılında 15 ekiminde Bakü'ye dahil oluyor ve insanlar bolşevik - taştan zulmünden kurtarılıyor. Buna rağmen Ermeni militanlar Karabağ'da katliamlarına devam ediyorlar. Karabağa gelince bu konuda Ermeniler yıllardır spekülasyon üretiyorlar. Yıllar öncesinden bu topraklarda yaşadıklarını belirtiyorlar. Bunun yalan olduğuna ilişkin çok fazla fikir söylemek mümkün. Sadece ikisini söyleyeceğim. Çar Rusyası’nın İran'da Büyükelçisi olan ve daha sonra Tahran'da öldürülen Griboyedov 19. yüzyılın başlangıcında Sankt- Peterburga yazdığı mektuplarında İran'daki Ermenilerin yukarı Karabağ götürülmesi gerektiği yazıyor ve buna onay veriyor.” dedi.
MEKTUPLAR ARŞİVLERDE
Dönemin mektuplarının arşivlerde saklandığını belirten Aliyev, “Bu mektuplar günümüzde arşivlerde saklanıyor. Sovyetler Birliği yıllarında yukarı Karabağ'da yaşayan Ermeniler burada bir anıt dikiyorlar ve anıtta aynen sözler yazılıyor, “Ermenilerin Yukarı Karabağ’a göçürülmesinin 150 yıllığına, hatırasına”. Yani bu kendilerinin de itirafı idi ki, Yukarı Karabağ’a 150 yıl evvel gelmiş ve buralara yerleşmişlerdir. 1980 yılında söz konusu anıtı kendi elleri ile dağıttılar bunun fotoğrafları da var. Nedeni söz konusu onların Yukarı Karabağ'da 150 yıl değil de yıllar öncesinden burada yaşadıklarını engelliyordu. Devam edelim. Kafkas İslam Ordusu yukarı Karabağ'da ki Ermeni militanlarını da etkisiz hale getiriyor. Osmanlı Birinci Dünya Savaşı'nı kaybedince Nuru Paşa Komutanlığı'ndaki Ordu'nun Azerbaycan çıkarılması zorunlu hale geliyor. Anadolu Türkleri Azerbaycan'ı terk edince milli hükümet, kendi ordusunu oluşturuyor. Ancak bu ordu Rusya'daki bolşeviklerin baskısını engellemek için yetersiz idi. Bolşeviklerin lideri Vlademir Lenin’e petrol gerekiyordu ve o kızıl orduya Bakü ve Azerbaycan ‘ı işgal etmeyi emrediyor. Böylece Azerbaycan 1920 yılının 28 Nisan tarihinde yeniden işkal ediliyor. SSRİ 1924 yılında kurulunca da Azerbaycan yeni emperyalin terkibine dahil ediliyor.” şeklinde konuştu.
ÇELİKCAN: SAĞLIK SORUNU NEDENİYLE KATILAMADI
Öte yandan, sağlık nedeni ile Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan, konferansa katılmadı. Çelikcan Konferansa mesaj göndererek, şu ifadelere yer verdi; “Değerli hazirun, programı çok beklemenize, katılmayı çok arzu etmemize rağmen küçük bir operasyon hasebiyle bugün aranızda bulunamadım. Tek millet iki devlet olduğumuz Azerbaycan’ın kuruluş günü nedeniyle davetimizi kırmayıp Yüreğimize gelen Azerbaycan Milletvekili Kardeşim Adil Aliyev’e ve tüm katılımcıları selamlıyorum, Sayın Aliyev nezdinde, Azerbaycan'ın kuruluşunun yüzüncü yılını kutluyoruz. Rab’bimden Azerbaycan'ın nice Yüzyıllar boyunca payidar olmasını diliyoruz. Bilindiği üzere 2023 yani Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına doğru ülkemizi “Büyük Türkiye” hedeflerine taşıyacak seçim, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı duyurusuyla açıklandı. 24 Haziran tarihinde gerçekleşecek Türkiye'nin 1000 yıllık köklü geçmişiyle güçlü yeni 1000 yıllık hedeflerine doğru emin adımlar atmasına vesile olacak seçim ülkemize, gönül eşimiz Azerbaycan'a ve tüm mazlum ülkelere hayırlı olsun. Güçlü Türkiye, güçlü Azerbaycan dostluğu ve bu kardeşliği batıyı bir kısım güçleri rahatsız etse de, Allah'ın izniyle gelecek 1000 yıla damgasını vuracak, bitmeyen bir Gönül birliği olacaktır.
GİZLİ VE AÇIK OYUNLARLA
Batı ve emperyalistler nasıl ki ülkemizin ilerleyişini bir takım gizli ve açık oyunlarla zora ve dara düşürmeye çalışıyorsa, kardeş ülke Azerbaycan da kalleş oyunların hedefi olmaktadır. Öyle ki sahte insan hakları savunucu batı, bir yandan ülkemizi 1915 yılında yaşanmamış, sözde iddialarla uluslar arası toplumda suçlu ilan etmek için çabalarken, diğer yandan Ermenilerin 31 Mart 1918'den günümüze Azerbaycan'da giriştiği katliamları binlerce Azeri kardeşimizin vahşice katledilmesine seyirci kalmıştır. 1992 yılında insan hakları çığırtkanlığı yapan bu sahtekarların gözleri önünde, Hocalı kasabasında yaşanan katliam insanlık tarihinin, vicdanında kapanmayacak bir yara olmuştur. İlk günkü gibi yüreğimizde kanamaya sızlamaya devam etmektedir. Bugüne değin vahşice katledilen tüm kardeşlerimize Allah'tan rahmet işte bugün daha iyi anlaşılıyor ki yenilmemek, çifte standartlara kurban olmamak ve bölgede uzun soluklu bir istikrar için kardeşliğimiz ve birliğimiz daim olmalı”
Başbakan Başdanışmanı Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarihçi/Yazar Aygün Attar’da konuşmasını gerçekleştirdi konuşmaların ardından Aliyev ve Attar’a çeşitli hediyeler takdim edildi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Hocalı katliamdan da öte ‘soykırım’dır
Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev, Hocalı’da yaşananların bir katliamdan da öte ‘soykırım’ olduğunu söyledi.
BAYRAM BULUT
ADANA (İLKHABER)-Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev, Hocalı’da yaşananların bir katliamdan da öte ‘soykırım’ olduğunu söyledi.
Yüreğir Belediyesi tarafından, ‘Azerbaycan-Türkiye Kardeşliği ve Ermeni Meselesi’ konulu konferans düzenlendi. Adana’da Yüreğir Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansın konuşmacısı Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev ve Başbakan Başdanışmanı Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarihçi/Yazar Aygün Attar oldu.
EN BÜYÜK ARZU
Azerbaycan Milletvekili Adil Aliyev, Azerbaycan gencinin en büyük arzusunun Yukarı Karabağ’daki topraklarını geri almak olduğunu söyledi. Ermenistan’a meydan okuyan Aliyev, “Azerbaycan gencinin en büyük arzusu Yukarı Karabağ’daki topraklarını geri almak ve gerekirse bu uğurda şehit düşmektir. Biz topraklarımızı geri alacağız. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
613 KİŞİNİN KATLEDİLDİ
‘Hocalı Soykırımı’nın, tüm Azerbaycanlı ve Türkler ile birlikte bu olayı lanetlen tüm milletlerin kanayan yarası olduğuna dikkat çeken Aliyev, Hocalı’da yaşananların bir katliamdan da öte ‘soykırım’ olduğunu işaret etti. Bu soykırımda 613 kişinin katledildiğini vurgulayan Aliyev, “Bunların 63’ü çocuk, 106’sı kadındı. Peki Ermeni militanları bununla neyi amaçlıyordu? Yukarı Karabağ’daki militan gruplardan birinin lideri, Ermenistan’ın şimdiki Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, bir konuşmasında;‘Hocalı’da vahşilikler yapmakla Azerbaycanlılara şaka yapmadığımızı gösterdik, onları korkutmayı amaçlıyorduk’ dedi. Onlar asla ama asla amaçlarına ulaşamadı. Bizi korkutamadılar.” diye konuştu.
SAHTE EVRAK
Aliyev, Ermenistan yönetimi ve dünyadaki Ermeni lobisinin, ‘Ermeni Soykırımı’nı dünya ülkelerine sahte evraklarla dayandırarak anlatmaya çalıştığını savundu. Üstünden 100 yıl geçmesine rağmen hala tanıklarının olmadığını anımsatan Aliyev, “Hocalı Soykırımı’ndan 26 yıl geçmiş; tanıkları var, çekilen filmler var, dokümanlar var, birçok ülkenin parlamentoları soykırımı tanımıştır. ‘Hocalı Soykırımı’ kurbanları, tüm Türklerin ve beşeriyetin maneviyatında yaşıyor. Soykırımı planlayıp gerçekleştirenler, adalet karşısında hesap verecek. O dönem fakir olan Azerbaycan, şimdi kudretli bir ülkeye dönüşmüştür. Azerbaycan gelişiyor, ordusu büyüyor. Azerbaycan’ın yıllık askeri harcamaları, Ermenistan bütçesinin tamamından fazla. Azerbaycan petrol fonunda 45 milyar dolara yakın para var. Azeri nüfusu 10 milyona ulaşırken, Ermenistan nüfusu 3 milyonun altına geriledi.” şeklinde konuştu.
ORTAK TATBİKATLAR
‘Yukarı Karabağ Sorunu’nun, Ermenistan’ın burada işgal ettiği 7 bölgeyi boşaltması, Azerbaycanlı göçmenlerin buralara geri yerleşmesi, Şuşa kentinin boşaltılması ve Yukarı Karabağ’ın statüsü ile ilgili tarafların yeniden görüşülmesiyle çözülebileceğini savunan Aliyev, Ermenistan’ın yapılacak referandumla Yukarı Karabağ’ın bağımsızlığını ilan ettirmeye çalıştığını, ancak bunu asla kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirtti. Aliyev, “Bu gidişatın yanız tek bir alternatifi var. O da Azerbaycan daha da kuvvetlenerek, topraklarını güç kullanarak geri almak zorunda kalabilir. Azerbaycan, son 10 yılda silah ve teknik malzemelerin alınmasına on milyarlarca dolar harcadı. Bunun yanı sıra Azerbaycan Ordusu, talimlerin sayısını arttırmış, her yıl Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile ortak tatbikatlar yapmaktadır. Ermenistan genci Karabağ’da ölmek istemiyorsa topraklarımızı terk etmeli. Çünkü Azerbaycan gencinin en büyük arzusu Yukarı Karabağ’daki topraklarını geri almak ve gerekirse bu uğurda şehit düşmektir. Biz topraklarımızı geri alacağız. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın.” ifadelerini kullandı.
1918 YILINDA BAĞIMSIZLIĞINI İLAN ETTİ
Azerbaycan’ın 1918 yılında bağımsızlığını ilan ettiğin anlatan Aliyev, “Bu yıl Azerbaycan'da Cumhuriyetin kuruluşunun Yüzüncü yılı törenleri düzenlenecek. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in kararıyla 1918 Cumhuriyet yılı ilan edildi. Yıl içinde özellikle de 28 Mayıs tarihinde Batı ve Azerbeycan'ın çeşitli bölgelerinde ve yabancı ülkelerde büyük etkinlikler düzenlenecek. Nuri Paşa'nın Komutanlığı'nda Kafkas İslam Ordusu kuruldu ve bu Ordu Azerbaycan'ın tamamını bolşevik - taşnak ittifakından kurtardı.
1918’DE BAKÜYE DAHİL OLDU
Kafkas İslam ordusu 1918 yılında 15 ekiminde Bakü'ye dahil oluyor ve insanlar bolşevik - taştan zulmünden kurtarılıyor. Buna rağmen Ermeni militanlar Karabağ'da katliamlarına devam ediyorlar. Karabağa gelince bu konuda Ermeniler yıllardır spekülasyon üretiyorlar. Yıllar öncesinden bu topraklarda yaşadıklarını belirtiyorlar. Bunun yalan olduğuna ilişkin çok fazla fikir söylemek mümkün. Sadece ikisini söyleyeceğim. Çar Rusyası’nın İran'da Büyükelçisi olan ve daha sonra Tahran'da öldürülen Griboyedov 19. yüzyılın başlangıcında Sankt- Peterburga yazdığı mektuplarında İran'daki Ermenilerin yukarı Karabağ götürülmesi gerektiği yazıyor ve buna onay veriyor.” dedi.
MEKTUPLAR ARŞİVLERDE
Dönemin mektuplarının arşivlerde saklandığını belirten Aliyev, “Bu mektuplar günümüzde arşivlerde saklanıyor. Sovyetler Birliği yıllarında yukarı Karabağ'da yaşayan Ermeniler burada bir anıt dikiyorlar ve anıtta aynen sözler yazılıyor, “Ermenilerin Yukarı Karabağ’a göçürülmesinin 150 yıllığına, hatırasına”. Yani bu kendilerinin de itirafı idi ki, Yukarı Karabağ’a 150 yıl evvel gelmiş ve buralara yerleşmişlerdir. 1980 yılında söz konusu anıtı kendi elleri ile dağıttılar bunun fotoğrafları da var. Nedeni söz konusu onların Yukarı Karabağ'da 150 yıl değil de yıllar öncesinden burada yaşadıklarını engelliyordu. Devam edelim. Kafkas İslam Ordusu yukarı Karabağ'da ki Ermeni militanlarını da etkisiz hale getiriyor. Osmanlı Birinci Dünya Savaşı'nı kaybedince Nuru Paşa Komutanlığı'ndaki Ordu'nun Azerbaycan çıkarılması zorunlu hale geliyor. Anadolu Türkleri Azerbaycan'ı terk edince milli hükümet, kendi ordusunu oluşturuyor. Ancak bu ordu Rusya'daki bolşeviklerin baskısını engellemek için yetersiz idi. Bolşeviklerin lideri Vlademir Lenin’e petrol gerekiyordu ve o kızıl orduya Bakü ve Azerbaycan ‘ı işgal etmeyi emrediyor. Böylece Azerbaycan 1920 yılının 28 Nisan tarihinde yeniden işkal ediliyor. SSRİ 1924 yılında kurulunca da Azerbaycan yeni emperyalin terkibine dahil ediliyor.” şeklinde konuştu.
ÇELİKCAN: SAĞLIK SORUNU NEDENİYLE KATILAMADI
Öte yandan, sağlık nedeni ile Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan, konferansa katılmadı. Çelikcan Konferansa mesaj göndererek, şu ifadelere yer verdi; “Değerli hazirun, programı çok beklemenize, katılmayı çok arzu etmemize rağmen küçük bir operasyon hasebiyle bugün aranızda bulunamadım. Tek millet iki devlet olduğumuz Azerbaycan’ın kuruluş günü nedeniyle davetimizi kırmayıp Yüreğimize gelen Azerbaycan Milletvekili Kardeşim Adil Aliyev’e ve tüm katılımcıları selamlıyorum, Sayın Aliyev nezdinde, Azerbaycan'ın kuruluşunun yüzüncü yılını kutluyoruz. Rab’bimden Azerbaycan'ın nice Yüzyıllar boyunca payidar olmasını diliyoruz. Bilindiği üzere 2023 yani Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına doğru ülkemizi “Büyük Türkiye” hedeflerine taşıyacak seçim, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı duyurusuyla açıklandı. 24 Haziran tarihinde gerçekleşecek Türkiye'nin 1000 yıllık köklü geçmişiyle güçlü yeni 1000 yıllık hedeflerine doğru emin adımlar atmasına vesile olacak seçim ülkemize, gönül eşimiz Azerbaycan'a ve tüm mazlum ülkelere hayırlı olsun. Güçlü Türkiye, güçlü Azerbaycan dostluğu ve bu kardeşliği batıyı bir kısım güçleri rahatsız etse de, Allah'ın izniyle gelecek 1000 yıla damgasını vuracak, bitmeyen bir Gönül birliği olacaktır.
GİZLİ VE AÇIK OYUNLARLA
Batı ve emperyalistler nasıl ki ülkemizin ilerleyişini bir takım gizli ve açık oyunlarla zora ve dara düşürmeye çalışıyorsa, kardeş ülke Azerbaycan da kalleş oyunların hedefi olmaktadır. Öyle ki sahte insan hakları savunucu batı, bir yandan ülkemizi 1915 yılında yaşanmamış, sözde iddialarla uluslar arası toplumda suçlu ilan etmek için çabalarken, diğer yandan Ermenilerin 31 Mart 1918'den günümüze Azerbaycan'da giriştiği katliamları binlerce Azeri kardeşimizin vahşice katledilmesine seyirci kalmıştır. 1992 yılında insan hakları çığırtkanlığı yapan bu sahtekarların gözleri önünde, Hocalı kasabasında yaşanan katliam insanlık tarihinin, vicdanında kapanmayacak bir yara olmuştur. İlk günkü gibi yüreğimizde kanamaya sızlamaya devam etmektedir. Bugüne değin vahşice katledilen tüm kardeşlerimize Allah'tan rahmet işte bugün daha iyi anlaşılıyor ki yenilmemek, çifte standartlara kurban olmamak ve bölgede uzun soluklu bir istikrar için kardeşliğimiz ve birliğimiz daim olmalı”
Başbakan Başdanışmanı Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarihçi/Yazar Aygün Attar’da konuşmasını gerçekleştirdi konuşmaların ardından Aliyev ve Attar’a çeşitli hediyeler takdim edildi.
En Çok Okunan Haberler