Engelleri aşan proje

Bayram BULUT

Özel haber

ADANA (İLKHABER)-Melis Başak ve Ender Cebeci, “Pedal Arkadaşım” projesi kapsamında engelli bireylerin bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak için tandem bisiklet ile engelli bireylerle Türkiye turuna çıktı. Gittikleri illerde engelli dernekleri ve bisiklet kulüpleriyle görüşen Melis ve Ender, projeye destek sağlamaya çalışıyor.

Bisikletin ve engelli bireyler için farkındalık yaratmak için projelerini yürüten Melis ve Ender, proje kapsamında 5 bölgeyi engelli arkadaşlarıyla dolaşmayı hedeflediklerini söylediler. Melis Başak ve Ender Cebeci, “Pedal Arkadaşım” projesi kapsamında yolculuk ettikleri görme engelli Onur ile birlikte Adana’ya geldi. Adana’da davetimizi kırmayarak Merkez Parkı içerisinde sorularımızı yanıtlayan bisiklet gezginleri, projeleri hakkında bilgiler verdi. Melis Başak, projelerinin isminin, “Pedal Arkadaşım” olduğunu söyledi. Projelerinin 2 Mayıs tarihinde Kars’tan başladığını anlatan Melis Başak, proje kapsamında toplam 5 bölgeyi gezmeyi hedeflediklerini belirtti. Doğudan başladıkları ve Güneydoğu, Akdeniz, Ege ve Marmara’yı gezmeyi planladıklarını savunan Melis Başak, Kasım gibi ise İstanbul’a varmayı planladıklarını hatırlattı.

3 KİŞİLİK YOLCULUK

Tandem bisiklet ile yolculuklarını 3 kişi olarak gerçekleştirdiklerini işaret eden Melis Başak, “Pedal arkadaş isimli projemizde iki kişilik tandem bisiklet ve birde tek bisikletle ben eşlik ediyorum. Toplam 3 kişiyiz. Yani 3. kişi Tandem’in arkasında oturan görme engelli arkadaşlarımız. Bizim İstanbul’dan tanıdığımız görme engelli arkadaşlarımız.  Belli 10-15 günlük periyotlarda bize eşlik ediyorlar. Bu proje kapsamında gittiğimiz illerdeki engelli dernekleri ve bisiklet kulüpleriyle görüşüyoruz.

Bisikletin farkındalığını yaratmak istiyoruz. Engelli bir bireyin sadece engelli bir bireyle iletişim kurmasındansa nasıl arkadaşlık kurabiliriz. Yani bisiklet haricinde kitap okuyabiliriz, yürüyüş yapabiliriz, sinemaya gidebiliriz bütün aktiviteleri başka bir arkadaşımız gibi yapabiliriz. Amacımız farkındalık yaratmak.” dedi.

ENGELLİ VE ENGELSİZ BİRLEŞTİRİCİLİĞİ

Engelli ve engelsiz birleştiriciliğinde, bisikleti birleştirici güç olarak ele aldıklarını işaret eden Melis Başak, “Enderle bir yolculuğa çıkmayı düşünüyorduk. Neden tenden bisikletle çıkmayalım dedik. Kararımızı verdik. Tenden bisiklet sadece büyükşehirlerde değil Türkiye’nin her ilinde sürülebilsin. Engelli ve engelsiz birleştiriciliğinde biz bisikleti birleştirici güç olarak ele aldık. Bunun daha fazla artmasını hedefliyoruz. Yolculuğumuz esnasında zorluklar oluyor. Özellikle güneydoğu tarafında inanılmaz bir sıcak var. Biz sıcaklara bu kadar alışık değiliz. Fakat sabah 4 gibi yola çıkmayı planlıyoruz. 4’ten saat 9’a kadar. Akşamda 5 ila 8 saatleri arasında sıcaktan korunmak için bisiklet sürmeyi tercih ediyoruz. Güney ve Güneydoğu halkı çok sıcakkanlı ve misafirperverdi. Kendi evimizde yemediğimiz kadar et yedik. Ben kilo vermeyi düşünüyordum ama almaya devam ediyorum. Bunun dışında herhangi bir zorlukla karşılaşmadık.” diye konuştu. 

KADINLARA BİSİKLET SÜRMEYİ TAVSİYE EDERİM

Kadınlara bisiklet sürmeyi tavsiye etiğini belirten Melis Başak, “Gittiğim illerde üzüldüm aslında. Daha çok bisiklet süren kadını görmeyi tercih ederdim. Şehir içlerinde kadın olduğum için tepki gösterenler oluyor ama tebrik edip alkışlayanlarda oluyor. Ama bence kadınların bisiklet sürmesi gerekiyor. Daha fazla kadın olmalıyız ki bizi artık kabul etsinler diye düşünüyorum. Bu bisiklet turu yıllara yayılmış bir istekti benim için. İstanbul’da şehir içinde de bisikletle ulaşımımı sağlıyordum zaten. İstanbul’da ilk başlarda sahil kenarında normal karşılanıyordu. Bir yerden sonra ben yola çıkıyorum dediğimde özledim ben dayanamam gibi durumlarla karşılaştım ama sonrasında ailem sen bu yolda mutluysan git dediler. Yinede her telefonla görüşmemizde artık dayanamıyorum cümleleri olsa da kabul ediyorlar. Mutlu olduğumu biliyorlar bu yolda. Bisiklet bu yolda daha fazla insan tanımamıza sebep olan en büyük etken. Çünkü bir sempatisi var bisikletin, samimiyeti var ve özellikle çok fazla ilgi çekiyor.  70 günden fazla bir süredir yoldayız. Yorulmuyorsunuz, yemeği nerede yiyorsunuz, yorulmuyor musunuz şeklinde. Bisiklet aslında bir merak uyandırıyor bu yolculukta. İnsanlar bisiklete karşı pozitif oluyor.” ifadelerini kullandı.

4 BUÇUK ÇOCUĞUM VAR

Ender Cebeci, yolculukları esnasında yaşadıkları ilginç olayları bizlerle paylaştı. Engelli bireylerin bırakın çevreleri aileleri tarafından bile nasıl görüldüğü hakkında bilgiler veren Ender Cebeci, “Kars’tan bir abimiz vardı doğuştan görme engelli. Hayatında hiç baston kullanmamış. Neden baston kullanmadınız diye sorduğumuzda, ‘ Ben eğer köyde baston kullanırsam arkadaşlarım benimle alay eder, kahvedeki insanlar benimle alay eder.  Böyle enteresan durumlarla karşı karşıya kaldık. Bir abiye sorduğumuzda kaç çocuğun var diye, bize 4.5 çocuğum var diye cevap verdi. Hayırdır niye buçuk yenge hamilemi diye sorduğumuzda, hayır oğlum, sakat o nedenle buçuk diyorum dedi. Bir başka abiye sorduğumuz zaman benim 9 tane çocuğum var ama ben 4 tanesini sahipleniyorum diyor. Neden diyoruz, 5 tanesi kız şeklinde cevap veriyor. Böyle enteresan vakalarla karşılaşıyoruz. Herkesin bildiği ama bizim yeni yeni karşılaştığımız şeyler bunlar. Bunlar bizlerde bir burukluk yaşattı.” dedi.

AMAN GİTMEYİN

Engelli bireylerden yolculuk esnasında birçok bilgiyi öğrendiklerini ifade eden Ender Cebeci sözlerini şöyle sürdürdü; “Güneydoğu’da inanılmaz güzel insanlarla karşılaştık. İlk gideceğimiz zaman çevremizden aman gitmeyin o taraflara şekliklinde uyarılar yapıldı. Oralara giderseniz başınız ağrır demişlerdi. Tam aksine herkesin bu coğrafyaya gelmesi gerekli. Buralarda çok fazla bisiklete binmek isteyenlerin olduğunu biliyoruz. Melisa kadın olduğu için çeşitli cisimler atanlar laf atanlar oldu ama onlara neden bunu yaptıklarını sorduğumuzda başlarını öne eğdiler. Engelli arkadaşlarımız ev hapsinde yaşıyorlar. Herhangi bir yetisi eksik olan ile diğer arkadaşlarımızı bir araya getirmek istiyoruz. Bütün aktiviteler bittikten sonra bile arkadaşlarımızla oturup bir kahve içmek, bir sinemaya gitmek gerekli. Onlar hayata bizden daha çok pozitif bakıyorlar. Engelli arkadaşlarımız yolculuk esnasında bizlere bilgi veriyor. Onlardan çok şey öğreniyorum. Bundan mutlu oluyorum. Sadece bir gün kutlanan engelliler gününe gülüp geçiyoruz engelli arkadaşlarımızla. 36 ay boyunca sürecek eş zamanlı etkinlikler yapmayı planlıyoruz. Kasım’ın sonu gibi İstanbul’da olmayı planlıyoruz.”

ANTAKYA’DAN YOLA ÇIKTI

Melis ve Ender ile birlikte Antakya’dan yola çıkan Onur ise, bisiklete olan hayalini bizlerle paylaştı. Çocukluğundan beri bisiklete ilgi duyduğunu anımsatan Onur, “Antakya’dan arkadaşlara katıldım. Çocukluğumdan belli bisiklete ilgi duyuyordum. Yaşamın her alanında bisiklete ilgim vardı. Ancak göremediğim için pek kullanamadım. 2016 tarihine gelince bazı arkadaşlarla tanıştım. Bisiklet tutkunu arkadaşlar bisikleti sevdirdiler bana. Bisikletiyle Türkiye’yi dolaşan Erdem ve Melis ile de Antakya’da haberleştik. Daha önceden de tanışıyorduk. Hatay’dan geçerken beni aradılar. ‘Onur sende buradasın, bizimle Mersin’e gelir misin?’ dediler. Bende onlarla Mersin’e kadar pedal çevirmeye karar verdim. Peki amacımız ne? Engelli engelsiz ayrımını kaldırmak. Bir diğer amacımız engellilerin bir şeyler yapabileceğini göstermek. Sonuçta insanlar bir engelli ile bir şeyler yapabilir. Bisiklet kullanabilir, kitap okuyabilir, kahve içebilir, bir şeyler paylaşabilir. Sonuçta bir engelliyle dostluk kurulabilineceğini göstermek, bir şeyler yapılabilineceğini göstermek amaçlıyoruz. Bu sadece görme engelli değil, aklınıza gelebilecek her engel grubuyla olabilir.” diye konuştu.

AİLELERE ÖNERİLER

 Engelli çocukları olan ailelere önerilerde bulunan Onur, sözlerini şöyle tamamladı;

“Ailelere şunu özellikle öneriyorum. Engelli çocuklarına bir engelli arkadaş edindirsinler. Bisikleti çocukluğumdan beri seviyordum dedim. Çift kişilik bir bisiklet aldım. Arkadaşlarımla birlikte biniyorum. Şimdi de Onur ve Melis ile yola çıktık. Bisiklet konusunda insanlar umarım daha çok bilinçli olur. Çünkü bisikletin olumlu yanı çok. İyileştirici yanı bulunmaktadır. Doğayı, kuşları bisiklet sayesinde insan tanıyabiliyor. Bisikletin çift kişilik olması koordine gücünü geliştiriyor. Birlikte koordine olmayı birlikte hareket etmeyi, karar almayı gerektiriyor. Buda önemli bir şey. Bunun için bisikleti herkese öneriyorum. Engelli engelsiz ayrımını ortadan kaldırmak istiyorum.

BENİM ENGELİM DOĞUŞTAN

Benim engelim doğuştan. Küçükken bisiklete heves sardım. Boş bir arazide bisiklete bindim. Tabi ki birçok kez düştüm. Ama onun sayesinde tutundum, zorluklar yaşadım. Bizde şöyle bir şey var. Birkaç kez geçtiğimiz yerleri ezberliyoruz.  Eğer çok fazla engel yoksa önümüzde oradan geçmemiz pek zor olmuyor. Yanımda başka bir bisiklet süren olsa belki süremezdim. Çarpışa bilirdim. Ancak şuna yönelik hiç zorluk çekmedim. Bisiklete binmeyi hiç bilmiyorum diyenler var. Sanki bisiklete binmek doğuştan bir şeymiş gibi. Düşerek ben öğrendim. Hatta bisikletimi başka bir bisiklete çarparak kullanılamaz hale getirdim. Artık sürmeyeceğim dedim. Tabi ki 2016 tarihinde tekrardan çift kişilik bisikletle tanıştım ve bu güzel oldu benim için.”