pamuk Haberleri - Son Dakika pamuk Haber Güncel Gelişmeler

Pamuğun kokusunu biliyor musunuz?

Adana, birçok yönden zengin ürünlere sahip şehirlerden biridir. Portakal, pamuk gibi kendine özgü ürünleri vardır. Bu kendine özgü ürünleri Adana'da nereye gidersek gidelim görürüz. Burada yetiştirildiği için kullanım alanları geniş olan bu ürünleri çoğu şeye adapte etmek kolaydır. Öyle ki kolonyalar bile artık buraya özgü olmuş, şehirde meşhur olan şeylerin kolonyası üretilmeye başlanmıştır. Portakaldan kolonya olduğunu söylesek zaten hoş bir kokuya sahip olduu için kimse buna şaşırmaz. Peki, pamuktan da kolonya yapıldığını biliyor musunuz? Tütün, limon gibi klasik kokuların dışında Adana'da kolonya bulunabilecek yerler oldukça sınırlı. Ama Büyük Saat civarında hala bu işle uğraşan, insanları değişik kokularla şaşırtan yerler mevcut. Bunlardan biri olan Ayhan Kavas, yaklaşık 30 yıldır kolonya satıyor. Aslen Çanakkaleli olan fakat ailesi buraya taşınan, kendisi de burada doğan Kavas, baba mesleğini sürdürüyor. Hayatı 30 yıldır kolonya kokularının içinde geçen Kavas, eskilerin kolonyayı sevdiğini fakat yeni neslin kolonyayı pandemiyle beraber tanıdığını söyledi. Kavas, "Pandemi bitti kolonya da bitti. Ne zaman tekrar bir şey olur, yine bir şey çıkarsa o zaman yine kolonya satışları patlayacak. İstiyorum ki kötü bir şey olmasın ama bu kötü şey olmadan da kolonyaya ilgi olsun" dedi. "KADINLAR ÇİÇEK KOKULARINI, ERKEKLER PARFÜMSÜ KOKULARI TERCİH EDİYOR" Pandemi de klasik kokular rağbet görürken pandemi sonrasında gençlerin değişik kokulara merak saldığını belirten Kavas, "Eskiden kullandığımız limon, zambak, tütün eski kullanılan kokulardı. Şimdi portakal, pamuk gibi değişik kokular istiyorlar. Ayrıyeten kadınlar daha çok çiçek kokularına yönelirken erkekler daha çok parfümsü kokular tercih ediyor" diye konuştu. "İNSANLAR ADANA'YA ÖZGÜ KOLONYA KOKUSU İSTİYOR" Kavas, bu sektörün eskiden çok rağbet gördüğünü söyledi ve devamında şu cümleleri kullandı: "Babamın zamanında mesela Adana'da 20 kolonyacı vardı. Şimdi kala kala 3-4 kişi kaldık ve genelde babadan oğula geçerdi. Günümüzde çocuklar baba mesleği yapmak istemiyor, okuyup kendi mesleklerini yapmak istiyor. Benden sonra artık kim alır, bu dükkan devam eder mi etmez mi? Bilemiyorum. Biz mümkün olduğu kadar ayakta kalmaya çalışıyoruz." "Fabrikasyon çıkışı kolonyalar her yerde var ama bunlar onlardan çok farklı. Mesela Adana'ya biri şehir dışından geldiğinde 'Ben Adana'ya özgü bir şeyler istiyorum' diyor. Magnet ya da hediyelik eşyalarda nasıl gittiği yere özgü bir şey istiyorsa kolonya da da gezdiği şehre özel olsun istiyor" diyen Kavas, bu işi birilerinin devam ettirmesini çok istediğini fakat bu tip eski şeylerimizin yok olmaya mahkum olduğunu söyledi. "PAMUK KOLONYASINI BEN BABAMDAN ÖĞRENDİM" Kavas, "Bu pamuk kolanyası benim aklıma gelmedi. Babam yapardı yıllar önce. Ben o zamanlar gençtim, nasıl, ne yapılıyor bilmiyordum. Yapımı zor bir şey değil büyüye büyüye öğrendik. Alkol, su ve esansı karıştırdıktan sonra pek bir işlem kalmıyor" dedi ve konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: "Pamuk açtıktan sonra kokmaz. Pamuk daha açmadanki hali toplanıp onun kokusu alınıyor. Karadeniz'de hamsi kolonyası, Malatya'da kayısı kolonyası, Gaziantep'de fıstık kolonyası, Halfeti'de kara gül kolonyası var. Adana'nın da pamuğu ve portakalı meşhur o yüzden bunların kolonyası var. Portakal sadece Adana'ya özgü bir şey değildir. Buradan Antalya'ya kadar portakal vardır. Ama pamuk sadece Adana'ya özgüdür. Gerçi pamuk da yavaş yavaş yok oluyor, onu da elimizde tutamıyoruz. Pamuğun Adana'da ekim yerleri de azaldı."

Enkaz kentin bereketli topraklarında 'beyaz altın' hasadı başladı

Asrın felaketinin ağır yaralar açtığı Hatay’da vatandaşlar yaralarını sarmak için üretmeye devam ediyor. Enkaz kentin bereketli topraklarında binlerce dönüm araziye ekimi yapılan ve 'beyaz altın' olarak adlandırılan pamukta hasat başladı. Depremzede çiftçiler, rekolteden de memnun. “Ürettiğimiz ve birlikte çalıştığımız sürece, bu günlerin üstesinden geleceğimizi düşünüyoruz” Çiftçi Ayhan Tanış, rekolteden memnun olduğunu dile getirerek, “Şu an Kırıkhan bölgesindeyiz, Eylül ayıyla birlikte hasat başladı. Yaklaşık 10 gün oldu, rekolte çok şükür iyi bu sene. Umduğumuz güzel. Herkese bol bereketli hasatlar diliyorum. Umudumuzu kaybetmedik, üretime de o şekilde başladık. Ürettiğimiz ve birlikte çalıştığımız sürece bu günlerin üstesinden geleceğimizi düşünüyoruz. Yaralarımızı sarıyoruz, devletimiz ve halkımız yardımcı oldu. Biz de elimizden geldiğince üzerimize düşen görevi yapıyoruz” dedi.

Çukurova'da pamuk hasadı başladı, üreticilerin çilesi ise sürüyor

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Çukurova'nın simgesi beyaz altın olarak bilinen pamukta çiftçinin kapkara bir tabloyla karşı karşıya bırakıldığını söyledi. Hasat sürerken çiftçinin maliyetin çok altında seyreden fiyatlardan ve yetersiz destekleme priminden rahatsız olduğuna dikkat çeken Barut, pamuk üreticileri ile dertleşirken sorunlarına acil çözüm bulunması için bir kez daha çağrı yaptı. "NE HEYECAN KALDI NE UMUT" CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut'un görüştüğü çiftçilerden, Karataş İlçesi'ne bağlı Helvacı Köyü'nden, 70 dönüm alanda pamuk ektiğini belirten Ahmet Ok, "Pamuk fiyatları 18 lira söyleniyor, zaten maliyeti 25 lira. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. En azından çiftçinin kazanması için 30 lira olması lazım. Seneye ekmek için böyle olması lazım ama zarar ediyoruz şimdi. Böyle olursa seneye ekmek, boş kalsın arazi. Çiftçilik yapmayacağım. Geçen sene pamuk 15-16 lirayken mazot da aynı fiyattaydı. Şimdi mazot 40 lirayı geçti, pamuk fiyatı 18 lira yine. Hasat bayramdır ama hiç bayram yaşamıyoruz. Eskiden hasat zamanı heyecandan uyumazdık artık ne heyecan kaldı ne umut" diye konuştu. "MALİYET 25 LİRA, EN AZ ÇİFTÇİYE 30 LİRA VERİLSİN" Pamuk üreticileriyle buluşmasında pamuğun stratejik öneminden söz ederek çiftçilerin taleplerine dikkat çeken CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut ise şunları kaydetti: "İşin aslı pamuk berekettir ve umuttur. Pamuk beyaz altındır ve 30'dan fazla işkolunun ana hammaddesidir. Ancak çiftçiye ve üretime destek verilmediği için pamuk ekim alanları sürekli azalıyor. Çünkü ürettiğinden kazanamayıp zarar eden çiftçi artık ekim yapmıyor. Ülkemizde 1998-1999 yıllarında 757 bin hektar pamuk ekim alanına sahiptik şimdi ise 360-400 bin hektara kadar geriledi. Çiftçi ürününü maliyetin altında satmak zorunda kalıyor. Tarımda enflasyon yüzde 100'ün üzerinde. Geçen yıl pamuk fiyatları 20 liraydı, şimdi 18 lira gibi fiyat söyleniyor. Bu sene 1 kilogram pamuk üretiminin maliyeti 25 lira. Çiftçiye 30 lira verilmeli. Ama konuşulan bu 18 liralık fiyatlar korkutucudur. Bakın 17-18 liraya pamuk satan üretici hızla üretimden kaçar. Kazanç sağlayamayan çiftçi üretimden çıkıyor. AKP iktidarı da bununla beraber ithalata hız veriyor. AKP iktidarı döneminde 28 milyar dolarlık pamuk ithalatı yapıldı. Her sene 2 milyar dolar para harcayarak 1 milyon tona yakın ithalat yaparak paramızı yabancı ülkelerin çiftçilerine veriyorlar. Eğer biz bu kadar önemi olan pamuğun üretimini arttırmak istiyorsak derhal ve acilen pamuk alım fiyatı ve politikası belirsin. Çiftçinin memnun olacağı 30 lira civarında fiyat açıklayın. Pamukta uygulanan destekleme primi en az 3 lira olarak verilsin. Aksi takdirde ovalarda pamuk ekimi yapılmayacak."

CHP'li Barut, Adana'nın tarım sorunlarını meclis gündemine taşıdı

AYDIN GÖKÇEOĞLU ADANA (İLKHABER) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, tarım sektöründeki zorlukları ve özellikle pamuk ve limon üreticilerinin karşılaştığı sıkıntıları Meclis kürsüsünden dile getirdi. Barut, tarımda maliyetlerin 4 kat artmasına rağmen ürün fiyatlarının düşmesine dikkat çekerek, bu durumu eleştirdi ve köy kahvesinde bir bardak çayın 5 lira olduğu bir ortamda, bahçede limonun kilosunun 50 kuruşa kadar düştüğünü belirtti. Ayrıca, bu durumu AKP'nin politikalarının bir sonucu olarak nitelendirdi ve hükümeti eleştirerek eserleriyle övünmeye davet etti. Ayhan Barut, AKP iktidarının Adana'yı geri bıraktığını ifade ederek, kentteki sanayi ve tarım alanlarında yaşanan durgunluğa dikkat çekti. Fabrikaların kapanması, kamu yatırımlarının yetersizliği, ulaşım projelerinin tamamlanamaması gibi konuları vurgulayarak, Adana'nın potansiyelinin kullanılmadığını ve bu durumun tarım sektörünü de olumsuz etkilediğini belirtti. Adana'nın tarımsal üretiminde özellikle limon ve pamuk üreticilerinin karşılaştığı sorunlara değinen Barut, limonun dalında kilosunun 50 kuruşa kadar düşmesinin ve pamuk fiyatlarının düşük seviyede seyretmesinin çiftçileri zor durumda bıraktığını ifade etti. Ayrıca, çözüm için teşvik primlerinin artırılması ve çiftçilere daha fazla destek sağlanması gerektiğini dile getirdi.

Adana ihracatının lokomotifi: Tekstil

ADANA(İLKHABER)- Adana’da üretilen tekstil ürünleri yurt dışına ihraç ediliyor. Adana’da bu yıl eylül ayına kadar yapılan 243 milyon 610 bin dolarlık ihracatın yüzde 20.1’i tekstil sektöründe gerçekleşti. Pamuk diyarı Adana’da tekstil sektörü önemli bir yeri tutuyor. Kentte faaliyet gösteren onlarca büyük fabrikanın yanında merkez Seyhan ilçesine bağlı Kocavezir Mahallesi’nde yüzlerce konfeksiyon atölyesinde 7 gün 24 saat üretim sürüyor. Üreticiler, yaptıkları binlerce farklı ürünü yurt dışına ihraç ederek ülke ekonomisine katkı sağlıyor. Adana Sanayi Odası verilerine göre kentte eylül ayına kadar 243 milyon 610 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Bu ihracatın yüzde 20.1’i ise tekstil sektöründen karşılandı. “Destek verilirse daha iyi olacaktır” İhlas Haber Ajansı’na konuşan üretici Ufuk Doyuran, “Adana tekstilde Türkiye’nin gurur kaynağı olan bir bölge. Burada sadece bize ait 30 tane atölye var. Toplamda da yüzlerce atölye var. Adana’da tekstilin önemi çok fazla. Fakat gerekli destek biz yatırımcılara tam olarak verilmiyor. Osmaniye, Şanlıurfa ve diğer bölgelere verilen teşvik Adana’ya da verilirse çok daha güzel olacaktır. Biz buradan Ukrayna, Almanya, Azerbaycan, Irak, İran ve birçok ülkeye ihracat yaparak ekonomimize katkıda bulunuyoruz” dedi. “Adana’da kazanıyoruz ve buraya yatırım yapıyoruz” Adana’daki işçilik kalitesinin çok yüksek olduğunu ifade eden Doyuran, “Adana’da bir ceket ile 40 kişi uğraşıyor. Tüm dünyaya buradan sevkiyat yapılıyor ve insanlar Adana’daki kaliteli işçilik nedeniyle burayı tercih ediyorlar. Biz Adana’da kazanıyoruz ve buraya yatırım yapıyoruz. Mutluyuz” diye konuştu. “Tekstil sektörü binlerce kişiye istihdam sağlıyor” Çin’in kendilerine rakip olduğunu belirten Doyuran, “Ancak Çin bizim kadar hiçbir zaman kaliteli olamaz. Biz burada ceket, kumaş pantolon olmak üzere bütün tekstil ürünlerinin üretimini yapıyoruz. Şu anda tüm dünyaya açıldık. Üretim çok hızlı ilerliyor ve tekstil sektörü binlerce kişiye istihdam sağlıyor. Ekonominin büyük bir bölümünü tekstil karşılıyor” ifadelerini kullandı.

Korkut: Pamukta dışa bağımlılık sürüyor

ALİ GÜRELİ ADANA (İLKHABER) - TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Feyzullah Korkut, Türkiye'nin pamukta dışa bağımlılığının uzun yıllardır devam ettiğini ve sadece 2022 yılında yaklaşık 5 milyar dolarlık pamuk ithal edildiğini belirtti. Pamuk üretiminin artırılması için girdi maliyetlerinin düşürülmesi ve gerçek anlamda desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Korkut, 2022 yılında Türkiye'de 5,7 milyon dekarlık alanda 2,75 milyon ton kütlü pamuk üretildiğini ve bununla birlikte 1 milyon 17 bin 500 ton lif pamuk elde edildiğini açıkladı. 2022 YILINDA 2,75 MİLYON TON KÜTLÜ PAMUK ÜRETİLDİ Pamuğun yüksek katma değer taşıyan bir ürün olduğuna vurgu yaparak, asıl ve yan ürünlerinin yaklaşık otuz farklı sanayi sektörüne ham madde sağladığını vurgulayan Korkut, 2022 yılında üretilen 2 milyon 750 bin ton kütlü pamuktan sadece 1 milyon 17 bin 500 ton lif pamuğun yanı sıra 1 milyon 650 bin ton çiğit elde edildiğini paylaştı. Türkiye'nin pamuk üretiminde öncü olan illeri sıralarken, Şanlıurfa (%40), Diyarbakır (%15), Aydın (%10), Hatay (%9), İzmir (%6) ve Adana (%5) gibi altı ilin 2022 yılı pamuk üretiminin %85'ini karşıladığını belirtti. Çiftçilerin tohum, gübre, ilaç, mazot ve elektrik gibi temel maliyetlerini karşılayabilmesi için bu unsurların sübvanse edilmesinin gerekliliğine vurgu yapan Korkut, çiftçilerin geleceğe yönelik plan yapabilmesi ve pamuk üretimine devam edebilmesi için tahmini taban fiyatın önceden açıklanması ve desteklemelerin avans olarak ödenmesinin pamuk ekim alanının artmasına katkı sağlayabileceğini belirtti. Son olarak, ithalat nedeniyle kaybedilen dövizin yerel ekonomide kalması ve pamuk üreticilerinin tekrar pamuk ekmeye yönlendirilmesi amacıyla iyi bir planlama ve gerçekçi desteklemelerin önemine değindi. 2023 YILI KÜTLÜ PAMUK MALİYET TABLOSU MASRAF UNSURLARI BİRİM FİYAT ÜRÜN TL/da TARLA KİRASI 2.500,00 TOHUM BEDELİ 3 kg 72,00 216,00 AKARYAKIT GİDERİ 25 lt 23,40 585,00 GÜBRE BEDELİ 50 kg 20.20.0 (50*10,70) 535,00 1.145,00 40 kg AMONYUM SÜLFAT (40*7,00) 280,00 30 kg ÜRE (30*11,00) 330,00 SU BEDELİ 156,00 ZİRAİ MÜCADELE GİDERLERİ 1.600,00 SULAMA İŞÇİLİĞİ YÖVMİYESİ 1 300,00 300,00 ÇAPA, SEYRELTME İŞÇİLİĞİ YÖVMİYESİ 2 300,00 600,00 HASAT VE NAKLİYE 750,00 MASRAFLAR TOPLAMI 7.852,00 YAPILAN MASRAFLARIN NORMAL FAİZİ 14% 1.099,28 GENEL İDARE GİDERLERİ VE AMORTİSMAN 5% 392,60 GENEL TOPLAM (TL/da) 9.343,88 ORTALAMA VERİM (kg) 430 1 kg KÜTLÜ PAMUK MALİYETİ 21,73 ÜRETİCİ KARI 35% 7,61 OLMASI GEREKEN FİYAT 29,34

Yetersiz destekleme pamuk ekim alanlarını azalttı

BAYRAM BULUT ADANA (İLKHABER)- Türkiye’nin ilk erkenci pamuğunun hasadı Adana’da başladı. Bu yıl pamuk 180 bin dönüm alanda ekildi. Halk arasında "beyaz altın" olarak anılan pamuk, Adana çiftçisinin en önemli geçim kaynaklarından birini oluşturuyor. Türkiye’nin pamuk üretiminde yüzde 8’lik bir paya sahip olan Adana’da pamuk ekim alanları ciddi oranda azalırken 2016 yılında yapılan destekleme ile 450 bin dönümlere kadar çıkan ekim alanı, bu yıl ise 180 bin dönüme kadar geriledi. GİRMEN: ADANA’DA PAMUK EKİM ALANININ 450 BİN DÖNÜMLERDEN, 150 BİN DÖNÜMLERE KADAR DÜŞTÜ Seyhan Ziraat Odası Yönetim Kurulu üyesi Süleyman Girmen, Adana’da pamuk ekim alanının 450 bin dönümlerden, 150 bin dönümlere kadar düştüğünü söyledi. Adana diğer tarım bölgelerinden farklı özellikleriyle öne çıkan bir il olduğunu belirten Girmen, “Özellikle ürün çeşitliliği ve erkence hasadın yapıldığı hemen her üründe diğer illerden öne çıkan bir ildir. Bu sene yaklaşık 180 bin dönümlük bir alanda pamuk ekildiği hesap edilmiş. Yaklaşık Bin ton rekolte bekleniyor. Adana için aslında küçük bir rakam. Aslında tarlaları, toprağa da koruyacak bir ürün pamuk. Hep dediğimiz gibi bu pamuğun apayrı bir kulvarda değerlendirilmesi lazım. Bir de mesela 2016 yılında pamuğa 80 kuruşluk destek açıklanmıştı. Ondan sonra pamuk ekim alanları Adana'da çok ciddi bir artış sağladı. Fakat geldiğimiz noktada mesela 450 bin dönümlere kadar çıkmıştı. Şimdi 180 bin dönüme geri düştü” dedi. EKİM ALANLARI DAHADA AZALACAK Yetersiz desteklerden ötürü ekim alanlarının daha da azalabileceğine dikkat çeken Girmen, “Mevcut hali hazırdaki destek yetersiz. 4-5 lira arasında destek sağlanması lazım. Pamuk üretimine devam etmek istiyor ise bu ülke. Aksi takdirde zorunlu olmayan ekimlerin dışında pamuk ekilmeyecek önümüzdeki dönem içinde. Türkiye'de bizim hem çok şikayetçi olduğumuz konulardan biri de pamuk piyasasını özellikle pamuk sanayicileri belirliyor. Bu çok büyük bir yanlış. O yüzden devlet desteği çok önemli. Bu destek sağlanırsa hani alan memnun satan memnun şeklinde bir üretim olur. Ancak yıllardan beri maalesef beklediğimiz desteği pamukta bulamıyoruz. Dolayısıyla 2016 yılında başlayan ekim alanlarının yükselmesi maalesef yaşanmıyor. Özellikle bu yıl çok ciddi düşüş yaşandı. Çünkü bir önceki yılla, 2021 yılıyla hemen hemen aynı rakamlara satılıyor pamuk. İki bin yirmi üç yılında hasadına başladığımız şu günlerde de hala bir, bir buçuk sene öncesinin pamuk fiyatlarında alım ve satım yapılıyor. Bu rakamları Türkiye'deki enflasyon o ortamıyla dikkate aldığınızda bunun kabul edilebilir bir şey olmadığını siz de takdir edersiniz” diye konuştu. PAMUK ÜRETİCİSİ KAZANAMIYOR Pamuk üreticisinin artık kazanamadığını anlatan Girmen, “Yani erken ekim alanlarında hasat başladı. Artık bütün ovaya yayılır. Ama ekim alanlarında biliyorsunuz geçmiş yıllara nazaran ciddi bir düşüş var. Bunun da en büyük sebep de tabii pamuk üreticisinin pamuktan para kazanamaması. Tekstil sektörünün özellikle Rusya, Ukrayna krizinden dolayı ile pandemiden sonra Avrupa'da oluşan krizlerden sonra da Avrupa'nın özellikle tekstil konusunda taleplerinin olmaması işte Ukrayna, Rusya krizi, arka arkaya gelince tabii tekstil sektörü de bir darboğaza girdi. Hasat bu mevsimde başlar. Eskiden uzun sürerdi biliyorsunuz. Ancak makineli hasatla birlikte çabuk hasat yapılıyor. Makineli hasatta verim kaybı oluyor. Yüzde 10 verim kaybı oluyor diyebiliriz. Türkiye yaklaşık 780-790 bin ton üretimi olan bir ülke. Dünya’nın en büyük pamuk üreticileri Hindistan, Çin, Amerika, Brezilya Pakistan. Türkiye bu ülkelerden sonra geliyor” şeklinde konuştu. UZUN ZAMANDIR PAMUK AYNI FİYATTAN SATILIYOR Uzun zamandır aynı fiyattan pamuk satışının yapıldığını vurgulayan girmen sözlerini şöyle sürdürdü; “Çiftçinin topladığı fabrikalara girdikten sonra balya pamuğa dönüşür. Bir kilo kütlü pamuk aşağı yukarı 16.5-17 liralara tekabül ediyor. Geçen yıl da fiyat aynıydı. Uzun yıl zamandır bu fiyat böyle. Tüm üretim girdi maliyeti yüzde yüz artmasına rağmen tarım ürünlerindeki rakamlar maalesef artmadı. Devletin tarım politikalarından kaynaklanıyor biraz da. Dolayısıyla işte burada devlet destekleri önemli. Pamuk son derece emek yoğun bir ürün. Farklı bir şekilde desteklemek gerekli. Yoğun bir ürün olduğu için diğer ürünlere göre farklı bir şekilde desteklenmesi gerektiğini söyleyeyim. Geçen yılki rakamlarla aşağı yukarı aynı fiyat bugünkü rakamlar. Mısır'da yapılan bir sembolik rakam vardı. Aynı sorun narenciyede aynı sorun soyada da var. Çok sorunlu bir tarımsal üretim döneminden geçiyoruz.” ÖZKAN: PAMUK EKİM ALANI HER SENE GERİLİYOR Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, pamuk ekim alanının her sene gerilediğini söyledi. Doğan, “Türkiye’nin ilk turfanda pamuk hasadı başladı. Bu sene Adana genelinde 182 bin dönüm alanda pamuk ekimi var. Pamuk aslında bizim Adana için olmazsa olmaz ürün. 2016 yılında pamuğa devletimizin 80 kuruşluk destek açıklamasıyla 2018 yılında pamuk ekimi 455 bin dönüm alana kadar çıktı. Ancak çiftçi pamuktan para kazanamayınca ekim alanları düştü ve şu anda 182 bin dönüm alanda pamuk ekildi. Biz devletimizden pamuğa 3-5 lira arasında prim desteği istiyoruz. Pamuk fiyatları şu anda çok düşük. Pamuğu çırçır fabrikaları şu anda 17 liradan almakta. Bu yıl biz çiftçimizin pamuğunun kilogram fiyatının en az 30 lira olmasını bekliyoruz. Pamuk desteklenirse ekim alanları da artar. Pamuk bizim için çok önemli bir ürün” ifadelerini kullandı.

Ayhan Barut'tan pamuk üreticilerine destek çağrısı

ADANA (İLKHABER)– CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, Çukurova Bölgesi'nde hasadı başlamak üzere olan pamuk için iktidara çağrı yaparak, "Maliyet 25 lira, pamukta maliyetin üstünde fiyat istiyoruz. Beyaz altın pamuk üreticinin kara talihi olmasın. Pamuk üreticisi emeğinin karşılığını alsın. Eğer üretici desteklenmezse pamuğu ancak eski filmlerde görürsünüz" dedi. Üretici desteklenmediği ve ürünü para etmediği için 757 bin hektar olan pamuk ekim alanının 360 bin hektara gerilediğini aktaran Barut, her yıl 1 milyon tonun üzerinde pamuk ithalatı yapıldığını, AKP iktidarı boyunca 28 milyar dolar paranın pamuk ithalatına verildiğini söyledi. Pamuk üreticileriyle görüşen Barut, çiftçilerin sorunlarını dinleyip taliplerine kulak verdi. Bir kaç gün içinde hasada başlayacak pamuk üreticilerinin hasat sevinci yerine endişe içinde olduğuna değinen Barut, "Pamuk umuttur, berekettir, beyaz altındır. Pamuk aynı zamanda tekstil ve konfeksiyon sanayisi gibi 30'dan fazla işkolunun ana hammaddesi olan stratejik üründür. Pamuk üreticileri son dönemde perişan ve sıkıntılı. Çukurova'da bir kaç güne kadar pamuk hasadı başlayacak. Ancak üreticiler meraklı ve endişeli bir bekleyiş içinde. Çünkü ortada henüz bir alım fiyatı yok, ne olacağı belli değil" diye konuştu. Bu sene için 1 kilogram pamuk üretim maliyetinin en az 25 lira olduğuna işaret ederek sürekli artan maliyetlerden yakınıp iktidara göreve çağıran Ayhan Barut, şunları kaydetti: "Bu yıl yani 2023 yılında 1 kilogram pamuk üretiminin maliyeti 25 lira. Üreticilerimiz bu maliyetin üstünde fiyat beklerken ancak duyumlara göre serbest piyasada fiyat olarak 17-18 lira söyleniyor. Bu çiftçinin sonudur. Buğday ve mısırda olduğu gibi pamukta da aynı makus talihi yaşamasın üreticilerimiz. İşte bu nedenledir ki pamuk üretim alanları ülkemizde her yıl gerilemeye devam ediyor. 1998-1999 yıllarında 757 bin hektar pamuk ekim alanına sahiptik, ancak şu anda 360 bin hektara kadar geriledi. Bu sebeple pamuk üretilemediği için her yıl ithalata girişiyorlar. AKP'nin tüm iktidarı sürecinde 28 milyar dolarlık pamuk ithalatı yapılmıştır. Her sene 2 milyar dolar para harcayarak 1 milyon tonun üzerinde ithalat yapılıyor. Böyle olunca üretici hızla pamuk üretiminden uzaklaşıyor. Maliyetler katlanarak artıyor, bundan daha 1 ay önce belki 17-18 lira olan mazot fiyatı 40 liraya geldi. Tarımda enflasyon yüzde 100'e yakın. Ancak üretici ürününü maliyetinin altında fiyata satmak zorunda kalıyor. İşte bu nedenle üretici her yıl pamuk üretiminden uzaklaşıyor. İktidara çağrı yapıyoruz. Gelin pamuk hasadı başlarken üreticinin yüzünü güldürecek fiyatı açıklayıp piyasa koşullarını sağlayın. Eğer böyle olmazsa bir daha pamuk ekim alanları görmeyeceğiz. Eski Türk filmlerinde pamuk görebileceğiz. Beyaz altın pamuk üreticinin kara talihi olmasın, çiftçimiz emeğinin karşılığını alsın."

#pamuk