Doğa Derneği ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ortaklığında ve Akdeniz Tatlı Su Ekosistemleri İçin Donörler İnisiyatifi (DIMFE) desteğiyle düzenlenen 22. Türkiye Kuş Konferansı'nın, 14-15 Haziran tarihlerinde 'Kuruyan Göller ve Tatlı Su Ekosistemleri' temasıyla İzmir'de yapılacağı bildirildi. Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, "Sulak alan ekosistemleri, eski tarım ve su politikalarının sonucunda hızla yok ediliyor. İklim değişikliğinin etkilerine karşı sulak alanlarımızın ve su döngümüzün korunması bir zorunluluk" dedi.
Doğa Derneği ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ortaklığında ve Akdeniz Tatlı Su Ekosistemleri İçin Donörler İnisiyatifi (DIMFE) desteğiyle düzenlenen 22. Türkiye Kuş Konferansı için geri sayım başladı. Hızla kuruyan göller ve sulak alanları korumak için yürütülen çalışmaların kritik öneme sahip olduğu bir dönemde gerçekleştirilecek konferansın, 14-15 Haziran tarihlerinde İzmir'de yapılacağı belirtildi.
Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, 'Kuruyan Göller ve Tatlı Su Ekosistemleri' temasıyla yapılacak konferansın, kuş gözlemcilerini, bilim insanlarını, doğa koruma mücadelesi verenleri ve doğa severleri bir araya getireceğini söyledi.
Başvuruların 16 Mayıs'a kadar açık kalacağı mesajı veren Kılıç, şunları kaydetti:
"Dünya yüzeyinin yalnızca yüzde 6’sını kaplayan sulak alanlar, turbalıklardan deltalara, nehirlerden göllere ve lagünlere kadar pek çok farklı habitat tipini barındırıyor. Küresel biyolojik çeşitliliğin yüzde 40’ına ev sahipliği yapan bu alanlar, karbon yutakları olarak görev yapıyor, iklim değişikliğinin etkilerini düzenliyor ve biyolojik çeşitliliği destekliyor. Ne yazık ki, sulak alan ekosistemleri eski tarım ve su politikalarının sonucunda hızla yok ediliyor. İklim değişikliğinin etkilerine karşı sulak alanlarımızın ve su döngümüzün korunması bir zorunluluk. Bu alanların korunması için acilen tarım politikalarının değiştirilmesi ve doğayla uyumlu uygulamaların hayata geçirilmesi gerekiyor.
Son 50 yılda dünya genelindeki sulak alanların yüzde 35’inden fazlası yok oldu. Akdeniz, 1970 yılından bu yana doğal sulak alanlarının yüzde 50'den fazlasını kaybetti. Sulak alanları ormanlardan 3 kat daha hızlı kaybediyoruz. Son 50 yıl içinde omurgalı canlı popülasyonlarında yaşanan en büyük azalma yüzde 83 ile tatlı su türlerinde meydana geldi. Sibirya’da üreyip Akdeniz çevresinde kışlayan ince gagalı kervançulluğu, küresel çapta yayılış gösterirken sulak alanların yok edilmesi gibi nedenlerle türün nesli tükendi. Anadolu'da sulu tarım uygulamalarının desteklenmesi nedeniyle Tuz Gölü, Van Gölü, Seyfe Gölü gibi sulak alanlar birer birer kuruyor. Suya yönelik yanlış planlama ve uygulamalar tepeli pelikanların dünya nüfusunun yüzde 9'unun kışladığı Marmara Gölü'nü tamamen kuruttu.
Kaybettiğimiz gölleri, sulak alanların korunmasını ve restore edilmesini konuşacağımız Kuş Konferansı kuş gözlemcilerini, bilim insanlarını, doğa koruma mücadelesi verenleri ve doğa severleri bir araya getirerek araştırma, koruma ve alan savunma faaliyetlerine dair bilgi ve deneyimlerini paylaştıkları bir alan oluşturacak.
Konferansın ilk günü uzmanların ve katılımcıların sunumları ve değerlendirmeleriyle geçecek. İkinci gün ise Akdeniz Havzası’ndaki en önemli sulak alanlardan birisi olan Gediz Deltası Önemli Doğa Alanı'nda saha çalışması gerçekleştirilecek.”