Asgari ücrette kritik süreç başladı: İlk toplantı yapıldı, gözler 18 Aralık’ta

2026 yılında geçerli olacak asgari ücret için süreci başlatan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, ilk toplantısını gerçekleştirdi. Komisyonun ikinci toplantı tarihi 18 Aralık olarak belirlendi.

Haber Giriş Tarihi: 12.12.2025 16:18
Haber Güncellenme Tarihi: 12.12.2025 16:18

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2026 yılında uygulanacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında ilk toplantısını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirdi.

Çalışma Genel Müdürü Oğuz Tuncay başkanlığında yapılan toplantıya işçi tarafı katılmazken, işveren kesimini Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsilcileri temsil etti. İlk toplantıda asgari ücret pazarlığına ilişkin çalışma takvimi ele alındı.

Komisyon üyeleri, yeni yılda geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesine yönelik sürecin nasıl ilerleyeceğini değerlendirdi. Görüşmelerin devamı için komisyonun ikinci toplantısının 18 Aralık Perşembe günü yapılması kararlaştırıldı.

Toplantı, Çalışma Genel Müdürü Oğuz Tuncay başkanlığında yapıldı. Görüşmelere hükümet temsilcilerinin yanı sıra işveren tarafını temsilen Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) katıldı. İşçi kesimini temsil eden TÜRK-İŞ ise daha önce aldığı karar doğrultusunda toplantıya katılmadı.

Toplantı öncesinde TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile bir ön görüşme yaptı. Ağar, TÜRK-İŞ’in toplantıya katılmama gerekçelerini içeren dosyayı Bakan Işıkhan’a teslim etti.

Basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Ramazan Ağar, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısının işçilerin karar süreçlerinde etkili olmasına imkân tanımadığını savundu. Ağar, kararların ağırlıklı olarak hükümet ve işveren oylarıyla alındığını belirterek, bu nedenle 2026 yılı asgari ücret çalışmalarına katılmayacaklarını söyledi.

Geçen yıl TÜİK tarafından açıklanan yüzde 44,38’lik enflasyona rağmen asgari ücrete yüzde 30 zam yapıldığını hatırlatan Ağar, bu artışın çalışanların kaybını karşılamadığını ifade etti. Ağar, özellikle gıda, kira, ulaşım, eğitim ve fatura giderlerindeki artışların hane bütçesini ciddi şekilde zorladığını vurguladı.

Ağar, asgari ücret belirlenirken öncelikle geçtiğimiz yıldan kalan yüzde 14,38’lik enflasyon kaybının telafi edilmesi gerektiğini söyledi. Bunun yanında ekonomik büyümenin oluşturduğu refahın çalışanlara da yansıtılmasının zorunlu olduğunu dile getirdi.

Asgari ücretin taban ücret olmaktan çıkarak ortalama ücrete dönüştüğüne dikkat çeken Ağar, çalışanların yarısından fazlasının asgari ücret ya da bu ücrete çok yakın maaşlarla geçinmek zorunda kaldığını belirtti. Bu durumun çalışma barışını tehdit ettiğini ifade etti.

“Asgari ücret artarsa enflasyon artar” iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunan Ağar, temmuz ayında herhangi bir ücret artışı yapılmamasına rağmen fiyatların yükselmeye devam ettiğini hatırlattı.

Açıklamasının sonunda Ramazan Ağar, insan onuruna yaraşır bir gelir düzeyi sağlamanın sosyal devletin temel sorumluluğu olduğunu vurgulayarak, adil ve yaşanabilir bir ücret için mücadelelerini sürdüreceklerini ifade etti.