Gürer: Çiftçilerin borçları ertelensin, TARSİM üreticinin yanında olsun

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, zirai don ve kuraklığın tarımda yarattığı büyük zararları TBMM’de değerlendirdi. Amasya misket elması ve buğdayda verim düşüşüne dikkat çeken Gürer, çiftçilerin borçlarının ertelenmesi, TARSİM’in üreticinin yanında olması ve TMO’nun kamu görevini üstlenmesi gerektiğini belirtti.

Haber Giriş Tarihi: 21.05.2025 13:02
Haber Güncellenme Tarihi: 21.05.2025 13:02

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM’de yaptığı basın toplantısında zirai don ve kuraklığın tarım sektörüne etkilerini değerlendirdi. 60 ilde etkili olan zirai donun ürünlerde büyük kayıplara yol açtığını belirten Gürer, Meclis’te tüm partilerin katılımıyla oluşturulan komisyonda hasarın tespit edilip raporlanacağını açıkladı. Özellikle Amasya misket elması ve buğdayda yaşanan verim düşüşüne dikkat çeken Gürer, kuraklığın tarımı derinden etkilediğini vurguladı. Zirai donun özellikle bahçede kırılande büyük kayıplara neden olduğunu söyleyen Gürer, "Elma, üzüm, kayısı, ceviz ve badem gibi bahçe ağaçlarında bu yıl, geçmiş 50 parçalı rekolte kayıpları kırılırlar. Bazı ağaçlarda yapraklanma başlamasına rağmen çiçek olmadığı için ürün yok. Ancak cevizde çoğu bölgede yaprak bile yok. Ceviz ağaçlarının büyük bir bölünme ürün verme olasılığı ortadan kalkıyor" diye ifade etti.

 “Kuraklık ve düşük verim tarımı tehdit ediyor”

Ömer Fethi Gürer, özellikle Amasya elmasında yaşanan soruna dikkat ederek, "Bölgemizde misket elması, belli bir şekilde bakımı var. Amasya olarak da bilinen bu elma bir yıl verir, bir yıl vermez. Bu yıl verim dönemiydi. Kuraklık konusuna da değinen Gürer, "Beklenen yağışlar gerçekleşmedi. Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından yayımlanan fenolojik değerlendirmelere göre kuraklık durumu iyi değil. Buğdayda rekolte kaybı bu yıl bekleniyor. Bazı aralıklarlaki kar yağışları yağışa fayda sağlıyor ancak diğer sorunlar devam ediyor. Kuraklığın etkisi kaybı artıyor. Eğer sulu tarım yapılırsa başına 400 kilo aralıklı ürün alınırken, kuru tarımda TÜİK bırakılırken 270 kilo. Bölgemdeki bu dönemde 50 ile 100 kilo arasında ürün toplanması mümkün. Bu, çok önemli bir demektir” şeklinde konuştu.

“TARSİM üreticinin yanında olmalı”

Gürer, tarım sektöründeki krizlere çözüm önerilerini dile getirerek şunları söyledi: "Kuraklığı ve donu dikkate alınarak bir kanun teklifini Meclis'e sunduk. Tüm çiftçi borçları en az üç yıl süreli ertelemeli ve faizleri silinmeli. Ayrıca, geliri olmayan, ilaç ve gübre alamayan çiftçilere kredi desteği sağlanmalı. TARSİM'in üreticiyi başlatması şekilde yeniden düzenlenmesi gerekiyor. TARSİM, üreticinin ürün dostu gibi davranmak yerine, üreticinin yanında olacak bir kimliğe kavuşmalıdır. 'ÇKS yok, TARSİM'i yok, ben buna destek veriyorum' demek, oradaki ağacın ve ürünü yok olmak göz yummaktır.”

“TMO, çiftçinin yanında kamu kurumu gibi davranmalı”

Ömer Fethi Gürer, kamu şirketlerinin çiftçiye destek olduğunu vurgulayarak, "Toprak Mahsulleri Ofisi başta olmak üzere tüm kamu kurumları, çiftçilerin yanında ticari işletme gibi değil, kamu varlığı gibi sahiplenici bir tedaviyle hareket ederler. Cumhurbaşkanlığı yıllık olarak kullanılmaya göre, 2025 TMO'nun alacağı yılda 2,5 milyon ton olarak planlanıyor. Bu, piyasadan piyasanın serbest bırakılması gelir” dedi.