Fenerbahçe'yi kızdıran “ilk kupa” açık artırması bitti: İşte satıldığı fiyat...

Fenerbahçe camiasının tepki gösterdiği ve "ilk şampiyonluk kupası" olduğu iddia edilen bronz obje, açık artırmada satıldı. Peki Fenerbahçe camiasını kızdıran bron obje ne kadara satıldı? Olay neydi? Fenerbahçe taraftarlarını neden kızdırdı? İşte detaylar...

Haber Giriş Tarihi: 07.12.2025 17:16
Haber Güncellenme Tarihi: 07.12.2025 17:16

Fenerbahçe Spor Kulübü'nün sert tepki gösterdiği ve "orijinalliği konusunda ciddi şüpheler olduğunu" açıkladığı tarihi obje, düzenlenen müzayede ile sahibini buldu. İlk olarak "Fenerbahçe'nin ilk şampiyonluk kupası" başlığıyla satışa sunulan ancak gelen tepkiler üzerine "Arif Emirzade Bey Hatırası" olarak revize edilen 10 santimlik bronz obje için yapılan açık artırma sona erdi.

ONLİNE ALICIYA GİTTİ

Müzayedede 27 bin 500 dolar açılış fiyatıyla satışa sunulan objeye, 30 bin dolarlık teklif gelmeyince son pey üzerinden işlem yapıldı. Objenin 27 bin 500 dolara satıldığı ve alıcının müzayedeye online katıldığı belirtildi.

Satış fiyatının üzerine eklenecek yüzde 15 komisyon ve yüzde 20 KDV ile birlikte, yeni sahibinin cebinden çıkacak toplam tutar 37 bin 950 dolar (yaklaşık 1 milyon 614 bin TL) oldu.

TARTIŞMALARIN ODAĞINDAKİ SÜREÇ

Süreç, Kasım ayının son haftasında Arthill Müzecilik tarafından yapılan duyuru ile başlamıştı. Fenerbahçe taraftarları, "kupa" olarak lanse edilen objenin neden kulüp müzesinde olmadığını sorarak Başkan Sadettin Saran'a çağrıda bulunmuştu.

Tepkiler üzerine müzayede şirketi başlığı değiştirmiş, ancak tartışmalar dinmemişti. Fenerbahçe Kulübü ise 4 Aralık'ta yaptığı sert açıklamada, "Kulüp kayıtlarında böyle bir obje yok, üzerindeki tarihler arşivimizle örtüşmüyor ve sahtecilik girişimi izlenimi uyandırıyor" ifadelerini kullanmıştı.

ŞİRKET İDDİALARI REDDETMİŞTİ

Arthill Müzecilik ise eleştirilere, eserin "şahsa verilmiş bir hatıra" olduğunu ve aile bireylerinden intikal ettiğini savunarak yanıt vermişti. Şirket, tüm süreçlerin şeffaf ve yasal olduğunu belirterek, iddiaların hukuki zemini bulunmadığını öne sürmüştü.