TMMOB Adana İKK 'Yerel Seçimler Bildirgesi'ni açıkladı

Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimler öncesinde 'Yerel Seçimler Bildirgesi' açıklandı.

Haber Giriş Tarihi: 28.02.2024 13:26
Haber Güncellenme Tarihi: 28.02.2024 13:26

Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimler öncesinde 'Yerel Seçimler Bildirgesi' açıklandı.

TMMOB Adana İKK Sekreteri Ahmet Uncu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'nin (TMMOB) demokratik katılıma açık, çağdaş bir yerel yönetim anlayışını vazgeçilmez önemde gördüğünü söyledi.

Uncu, bu anlayışla, TMMOB'un, kentlerin yönetiminde bilimin, tekniğin, hukukun ve kamu yararının esas alınması için seçim süreci ve yerel yönetime ilişkin politika, düşünce, uyarı ve önerilerini kamuoyuyla paylaşmak amacıyla Yerel Seçimler Bildirgesi hazırladığını ifade etti.

Hükümeti, yapı denetimi, işçi sağlığı ve iş güvenliği gibi mühendislik-mimarlık hizmetlerinden sanayiye, eğitimden sağlığa kadar çıkardığı yasa, yönetmelik ve KHK'lar konusunda eleştiren Uncu, şunları kaydetti:

"Yerel yönetimlerin; kendi kendini yöneten, katılımcılığı benimseyen, temel kentsel sorunların olabildiğince toplumun tüm katmanlarının mutabakatıyla çözüleceğine inanan, saydam, hesap vermeye ve demokratik denetime açık, gücünü halktan alan yönetimler olmaları gerekir.

Merkezi idarenin yerel yönetimler üzerindeki vesayetini artıran; mahalli idare sistemini, hizmete erişilebilirliği yok eden; yerel katılımı ortadan kaldıran 'bütün şehir' sisteminden vazgeçilmelidir.

Siyasi iktidar, belediyelere kayyum atama, istifaya zorlama veya açığa alma gibi antidemokratik uygulamalardan; yerel idarenin yetkisini daraltan tek hesap düzeni, merkezi idareye alınan imar ve planlama yetkileri, imar affı gibi vesayetçi uygulamalardan vazgeçmelidir.

Katılımın önemli araçlarından birisi olarak kabul edilen kent konseyleri, kent meclisleri gibi yönetime katılımı mümkün kılacak mekanizmaların oluşturulmaması ve bürokratik çalışma biçimi gibi nedenlerle halkın kent yönetimine katılımı yeterince sağlanamamaktadır.

Yerel yönetimler, kente ve kentlilerin yaşamına ilişkin her türlü kararda, kent halkının özne olmasını hedefleyen doğrudan demokrasi ilkelerini mahalle komiteleri aracılığıyla hayata geçiren mekanizmaları yaratmalıdır.

Hukuka saygılı, kamu yararını gözeten, katılımcılığa ve paylaşıma açık, saydam, yurttaşlarının çıkarlarını ön planda tutan bir yaklaşımda olmalıdır.

Kentsel hizmetlerde, kentteki hizmetlerin üretilmesi ve paylaşılmasında kentte yaşayan insanlara bu hizmetlerin eşit sunulması çıkış noktasıdır. Bugün kentsel hizmetlere erişim giderek daha fazla yoksul kesimlerin aleyhine olacak biçimde bozulmaktadır. Sağlık, eğitim, iş, barınma, beslenme, kentsel altyapı, sosyal ve kültürel faaliyetler gibi yaşamsal ihtiyaçların karşılanması ya da bunların erişilebilir olmasının sağlanması belediyelerin asli görevleri arasındadır.

Yurttaşların kamu hizmetlerine eşit koşullarda erişiminde, hizmet üretim süreçlerinin iyileştirilmesi ve denetiminde bilişim ve iletişim teknolojilerinden etkin biçimde yararlanılmalıdır.

Hazine arazilerinin işgaliyle başlayan kaçak yapılaşma, kıyılara, sulak alanlara, meralara, yaylalara ve ormanlara doğru genişlemiştir. İmar affı kanunlarıyla kaçak yapılaşma âdeta resmi kentleşme politikası haline getirilmiştir. Siyasetin oy depolarına dönüşen, sağlıksız ve altyapıdan yoksun gecekondu/kaçak yapılaşma alanları seçim dönemlerinde imar aflarıyla yasallaştırılmış, kent hizmetlerinden yararlandırılmaları sağlanmıştır.

İnsanlık onuruna yaraşır sağlıklı bir çevrede yaşamak, nitelikli, erişilebilir ve herkes için sağlık, güvenli yaşam hakkı, kent içi ulaşım sorunlarının çözülmesini, doğal, tarihi, kültürel mirasın ve kent kimliğinin korunmasını, saydam ve denetime açık, aynı zamanda nitelikli hizmet üreten yerel yönetimler istiyoruz."