Cennetten bir köşe gibi

Cennetten bir köşe gibi

ÖZEL HABER

Bayram BULUT

ADANA (İLKHABER)-Boydan baya sarmaşıklarla kaplı olan ve halk arasında Yeşil Camii olarak bilinen Köprüköyü Camii son bahar gelmesine rağmen yeşilliğini muhafaza ediyor.

Adana’nın simgelerinden biri haline gelen Yüreğir İlçesi Köprü Köyü Mahallesi’nde bulunan Yeşil Camii, Selanik ve Bosna Hersek’ten Türkiye’ye sığınan göçmenlerin girişimleriyle, yöre halkının ve Mustafa Kemal Atatürk’ün de desteğiyle Seyhan Nehri kıyısında 1930 yılında yapıldı. O zamanlar ‘Teneke Camii’ ismi verilen camii 1960 yıllarında yıkılarak yerine modern bir camii yapıldı. Köprü Köyü Mahallesi’nde olması nedeniyle imside Köprü Köyü Camii oldu.

Sarmaşıklar ise 1973 ve 1974 yılları arasında Gülek Bağazı’ndan getirilerek caminin minaresinin yanına ekildi. Geçen yıllarda sarmaşık büyüdükçe tüm canin etrafı ve minareyi tamamen sarmaya başladı. Bunu göre yöre sakinleri halk dilinde caminin ismini ‘Yeşil Camii” olarak adlandırdı. Yeşil Camii sadece sarmaşıklarla da sınırlı kalmadı. Yeşil Camii Koruma Derneği kurularak cami bahçesine 500’e yakın çiçek çeşidi ekildi. Cennet bahçesinden bir köşe olarak tabir edilen caminin bahçesinde her türlü çiçek bulmak mümkün. Sonbahar mevsiminin ortalarına gelinmesine rağmen caminin hala yeşil durması vatandaşların ilgisini daha da arttırıyor.

 Yeşil Camii Koruma Derneği Muzaffer Yeldan camileri hakkında gazetemize bilgiler verdi. Muzaffer Yeldan kendisinin  15 yıldır dernek başkanlığı yaptığını söyledi.  Cami’nin kuruluşu hakkında bilgiler veren Yeldan, “Caminin kuruluşu 1930’lara dayanır. O zaman Atatürk ile Salih Bosna’nın yardımıyla yapılmış bir camiydi. Teneke cami deniyordu. Ondan sonra 1960 ve 1963’de de o ‘Teneke Camiyi ‘ yıktık.  Bu camiyi inşa ettik. Ardından bahçe düzenlemesini o dönem yaptık. O dönemden beri camiyi böyle yeşil yaptık. Sarmaşık da 1973 ve 1974 senelerinde ekildi. O günden bu güne bu duruma geldi. Caminin bakımını yönetim kurulu arkadaşlarımızla beraber hepimiz bir elden suluyoruz.  Bir kısım çiçeklerini satın alıyoruz.  Bir kısmını biz yetiştiriyoruz.  Böyle güzel olması için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Yapabileceğimiz ne varsa yapıyoruz. Dünyada minaresi böyle yeşil ve sarmaşıklı bir caminin yok olduğunu zan ediyorum.” dedi.

 Birçok ülkeden Yeşil Camiyi görmeye gelenlerin olduğunu anlatan Başkan Yeldan, “Her taraftan geliyorlar buraya.  Evvelden Bosnahersek’ten gelenler hacca giderken buraya uğramadan geçmezlerdi.. Bizimde burada birçok  akrabaları var. Bu nedenle bu camiyi görmeden gitmezlerdi. İsmimiz Avrupa’ya kadar gitti. Gelenler burada namazlarını kılıyorlar da sonra otobüslerle yollarına devam ediyorlardı. Bu camiyi televizyonlarda çok gördükleri için merak ediyorlar ve gelip görmek istiyorlar. “ ifadelerini kullandı.

Caminin yetkililer tarafından yeterli ilgi görmediğini hatırlatan Başkan Yeldan, “Yeterince ilgi görmüyor bu cami. Her şeyiyle yönetim kurulu ilgileniyor. Klimasını alıyoruz diğer eksiklerini alıyoruz. Bir tane daha klimaya ihtiyacımız var hala alamadık. Gücümüz yetmiyor. 250 kişilik bir cami burası yeni binalarıyla 300-350 kişiye kadar alabiliyor. Camimizde çay ocağımız var isteyen arkadaşlarımız gelip oturup çaylarını içebiliyorlar, sohbet ediyorlar. “ şeklinde konuştu.

Sarmaşığın türü Gülek Boğazı’ndan geldiğini işaret eden başkan Yeldan, “İsteyen camilere sarmaşığın kökünden veriyoruz. Şuan bir tek kök var. Oda minarenin dibinde her yeri sarıyor. Suyu çok seviyor bu sarmaşık. En güzel özelliği kışın yaprak döküp cami duvarını rahatlatması. Suyunu gübresini her şeyini vererek ilgileniyoruz. 500’ün üzerinde camimizde çiçek çeşitliliği var. Bundan sonra yeni çiçekler ekmeye devam edeceğiz. Bu çiçekler gül çeşitleri, begonya, lavanta, nergis, gelin duvağı, defne, papatya, asma ve daha sayamadığımız çok sayıda tür” diye konuştu.
 
Cami cemaati, “Dedelerimiz burada namaz kılıyordu. Burada yabancı cemaatimiz yok. Biz de elimizden geldiği kadar camimiz için bir şeyler yapıyoruz. Camimizin dış görünüşü çok güzel. Sarmaşıklar ile yazın sıcaktan kışın da soğuktan korunuyoruz. Böyle bir cami belki Türkiye’de yoktur. Birçok camide oturulacak yer yok. Camimizin yeşilliğin bambaşka. Biz namaz dışında da burada vakit geçiriyoruz. Dini sohbetler yapıyoruz” dedi.