Adana Diş Hekimleri Odası Haberleri - Son Dakika Adana Diş Hekimleri Odası Haber Güncel Gelişmeler

3-5 Yaş arası çocuklara diş fırçalama eğitimi verildi

Adana Diş Hekimleri Odası ve Adana Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen etkinlikte, Gündüz Bakımevlerinde kalan 3-5 yaş arası çocuklara diş fırçalama teknikleri uygulamalı olarak gösterildi. Etkinlik, Sosyal Sorumluluk Projeleri kapsamında Yönetim Kurulu üyeleri ve diş hekimlerinin gönüllü katılımıyla gerçekleştirildi. Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, “Çocuklar rol model olarak anne-babalarını görüyor. Bu nedenle çocuklarla birlikte ailelerin de günde en az iki kez dişlerini fırçalaması çok önemli” dedi. Dr. Dt. Boğa, “Çocuklar rol model olarak anne-babalarını görüyor” Adana Diş Hekimleri Odası Yönetimi Sosyal Sorumluluk Projeleri kapsamında Yönetim Kurulu Üyeleri ile dişhekimlerinin de gönüllü olarak katıldığı ‘Diş Fırçalama Teknikleri’ uygulamasına ilişkin açıklama yapan Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, “Ağaç Yaşken Eğilir şiarıyla Büyükşehir Belediyemiz bünyesindeki Gündüz Bakımevlerin de bulunan 3-5 yaş arasındaki çocuklara diş fırçalamanın tekniğini ve önemini anlattık. Çocukluktan başlayan ağız diş sağlığı bakımı; ömür boyu devam eder. Güzel bir alışkanlık elde edilir. Bu yaştaki çocukların ana dişleri henüz yok. Mevcut olan süt dişlerine iyi bakıldığında, alttaki dişler de ona göre sağlıklı çıkacaktır. Elimizdeki maket dişler ile fırçalama tekniklerini gösterdiğimiz minikler diş fırçalama alışkanlığı edindiklerin de sağlıklı kalan dişler genel sağlığıda olumlu yönde etkileyecektir. Buradan anne babalara bir çağrıda bulunmak istiyorum. Çocuklarınızla birlikte sizler de günde enaz iki kez dişlerini fırçalayınız. Çünkü çocuklar rol model olarak anne babalarını görüyor. Sağlıklı diş ve güzel gülüşler herkesin hakkıdır” şeklinde konuştu. Geçer, “Miniklerin güzel gülüşlerini görmek bizleri mutlu ediyor” Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Güngör Geçer, “Belediyemize ait 8 adet Gündüz Bakımevimiz vardır. Adana Diş Hekimleri Odası'yla birlikte ortak yapmış olduğumuz bu çalışmada toplam 1100 çocuğumuza diş fırçalama eğitimi vererek diş sağlığının önemini anlattık. Yavrularımızın özbakım becerilerini öne çıkartıp, güzel gülüşlerini görebilmek bizleri de mutlu ediyor. Gündüz Bakımevi Şubelerimizde 37-72 ay yaş grubu çocukların fiziksel, zihinsel ,sosyal, ahlaki, duygusal, cinsel ve dil gelişimlerini; beceri ve kabiliyetleri ile kas motor becerilerini en üst seviyeye çıkartmak için gereken koşulları sağladık. Okul öncesi eğitimde Atatürkçü, çağdaş ve laik anlayışa uygun eğitim program modüllerinin uygulanmasını sağlayarak örnek olmak, çocukları ilköğretime hazırlamak ve sorun çözme, düşünme ve karar verme alanlarında çocuklara beceri kazandırmayı amaçlamaktayız. Bugün bu etkinlikte Adana Diş Hekimleri Oda Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa ve tüm ekibine katkı koydukları için çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Gündüz Bakımevinde bulunan tüm çocuklara diş macunu hediye edildi.

Adana’da minik öğrencilere ağız ve diş sağlığı taraması

Adana Büyükşehir Belediyesi, çocukların sağlıklı gelişimine katkı sağlamak amacıyla önemli bir projeye imza attı. Çocuk Hizmetleri Şube Müdürlüğü’ne bağlı Gündüz Bakımevleri ve Oyun Odalarında, Adana Diş Hekimleri Odası iş birliğiyle diş sağlığı taramaları ve farkındalık eğitimleri gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında minik öğrenciler diş hekimleri tarafından muayene edilirken, diş fırçalama alışkanlığının önemi uygulamalı olarak anlatıldı. Çocukların ağız ve diş sağlığı konusunda erken yaşta bilinçlenmeleri hedeflendi. “Sağlıklı gelecek için diş sağlığı eğitimi önemli” Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Güngör Geçer, “Çocuklarımızın sağlıklı bir geleceğe adım atması için hem beslenme hem de ağız ve diş sağlığı konusunda erken yaşta bilinç kazanmaları çok önemli. Bu kapsamda diş hekimlerimizle birlikte yürüttüğümüz tarama ve eğitim faaliyetlerini düzenli olarak sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

‘İlk Bin Gün’ projesi yeni mezun diş hekimlerini deneyimli meslektaşlarla buluşturdu

Adana Diş Hekimleri Odası, yeni mezunları deneyimli meslektaşlarla buluşturmak amacıyla ‘Diş Hekimliğinin İlk Bin Günü’ projesini hayata geçirdi. Proje kapsamında Türk Diş Hekimleri Birliği (TDB) Genel Başkanı Dt. Fatih Güler, Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, diş hekimleri ve yeni mezun hekimler bir araya geldi. Dr. Dt. Hasan Boğa projenin önemine değinerek, “Yeni mezunlar için dayanışma ve network çok önemli. Bu proje, mesleki tecrübe makasını daraltacak ve dayanışmayı güçlendirecek” dedi. Dr. Dt. Boğa, “Yeni mezunlar için dayanışma ve network önemli” Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, “Bizler mezun olduğumuz dönemlerde çok yalnızlık çektik. Uzun süreler işsiz kaldık. ‘Diş Hekimliğinin İlk Bin Günü’ projemiz gerçekten muhteşem bir proje. Yeni ve eski meslektaşlarımızı bir araya getirerek mesleki tecrübelerini gönüllü olarak paylaşarak mesleki tecrübe makası daralacak hem de network oluşturarak tanışma ve dayanışmayı sağlamaktır. Bu tanışma sadece arkadaş tanışması değil, meslek odasını tanımak, yeni iş hayatına atılanların (mobbing, taciz, hırsızlık gibi) karşılaştığı sorunlarda panik yapmadan odamızın hukuk danışmanından destek alınabildiği unutulmamalıdır” diye ifade etti. Dr. Dti Boğa, “Kontenjan düzenlemesi istihdamı kontrol altına alabilir” Dr. Dt. Boğa, günümüzün en önemli sorunlarından biri olan istihdam konusuna da dikkat çekerek, “Vakıf üniversitelerinin kontenjanları istihdam sorununu büyütüyor. Yabancı öğrencilerin ülkemizde diş hekimi olarak çalışmaları yasal olarak mümkün değil. Bu açıdan kontenjanların düşürülmesi istihdamı kontrol altına alabilir” dedi. Dt. Fatih Güler, “Odalara sadece misafir olmayın, aktif rol alın” Adana Diş Hekimleri Odasının pilot olarak başlattığı ‘İlk Bin Gün’ projesine dikkat çeken Türk Diş Hekimleri Birliği Genel Başkanı Dt. Fatih Güler, şunları söyledi: “Bu yıl üniversite kontenjanları 9.000'den 7.000'e düştü. Bu sayı yeterli mi? Kesinlikle yeterli değil. Bizim hesaplarımıza göre 3.500'e kadar gelmesi lazım. Bu konu için YÖK'ten tekrar randevu istedik. Kontenjanlar konusundaki beklentilerimiz aktaracağız. İstihdamı güçlendirmek için devletin özelden faydalanması, az da olsa mutlaka koruyucu hizmet alımı paketi olması lazım. Çünkü 1'den 4'e kadar okuyan her sınıfta da en az 9.000 kişilik bir öğrenci popülasyonu mezun olacak. O yüzden de bu tip programlar, odaların bu şekilde sizleri bir araya getirmesi, böyle projeler başlatması şart. Bizim Adana odamız daha önce mentilik ve mentorlük projesini de yaptı. Şimdi ‘Diş Hekimliğinin İlk Bin Günü’ projesine başlıyoruz. Bunlar çok önemli. Lütfen bu odaya sadece misafir olmaya, sadece bu projede var olmaya gelmeyin. Oda organlarında, komisyonlarda görev almak için gelin. Buralardan bilimsel olarak yetişin. Biz TDB olarak işlerin peşini bırakmıyoruz. Her zaman ilgili kurum, kuruluş ve yetkili makamları zorluyoruz. Mesleğimizin ve meslektaşlarımızın yararına olacak her işin peşindeyiz. Bilimsel toplantı ve projeleri üreten, destek veren ve katılan herkese şükranlarımızı sunuyorum.”

Adana Diş Hekimleri Odası’nda diş eti sağlığı ve probiyotikler anlatıldı

Adana Diş Hekimleri Odası üyelerine yönelik ‘Diş Eti Hastalıkları ve Probiyotiklerin Rolü’ konulu seminer düzenledi. Çukurova Üniversitesi Periodontoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Cenk Haytaç, Dr. Öğr. Üyesi Hamza Gökhan Kayhan, Periodontoloji Uzmanı Seray Keçeli Onat ve diş hekimlerinin katıldığı seminerin açılış konuşmasını yapan Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, Çukurova Üniversitesi Periodontoloji Ana Bilim Dalından Doç. Dr. Bahar Alkaya katıldı. ADO Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, Türkiye’de diş hekimi kontenjanının fazla olduğunu vurguladı. Boğa, “Vakıf üniversiteleri diş hekimi kontenjanını azaltmalı ve azaltacakları kontenjanın yarısını yabancı öğrencilere tahsis etmelidir. Amacımız, Türkiye şartlarında iyi eğitim almış, donanımlı diş hekimleri yetiştirmektir” dedi. Dr. Dt. Boğa, “Türkiye’de iyi eğitimli diş hekimleri yetiştirmek önceliğimiz olmalı” ADO Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa Türkiye’de diş hekimi kontenjanının fazla olduğuna dikkat çekerek, “Vakıf üniversiteleri diş hekimi kontenjanının büyük kısmını azaltmalı ve azaltacakları kontenjanın yarısını da yabancı öğrencilere tahsis etmelidir. Aksi takdirde şuan 60 bin olan diş hekimi sayısı giderek yüz binlere ulaşacaktır. İhtiyaçtan fazla diş hekimi mezun olduğunda istihdam sorunu karşımıza dağ gibi çıkmaktadır. Bizim amacımız; Türkiye şartlarında iyi eğitim almış, donanımlı diş hekimi yetiştirmektir. Türkiye'de şu anda 105 tane fakülte var. Bunların büyük kısmı vakıf üniversitesi. Mezun olanların büyük kısmı da bu fakültelerden mezun oluyor. Bazı vakıf üniversitelerinde eğitimin yeterli yapıldığını düşünmüyoruz. Çünkü her bölümde 1-2 hoca ile eğitim veriyorlar. Profesörü olmayan Doçenti olmayan vakıf üniversiteleri var. Açıkçası iyi eğitim veremiyorlar. Yetersiz üniversiteler birleştirilip, sayılarının düşürülmesinde büyük yarar vardır. Bu anlamda geldiğiniz için sizlere, değerli bilgilerini bizlerle paylaşacak olan Doç. Dr. Bahar Alkaya hocamıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Alkaya, “Diş eti iltihabı tedavi edilmezse diş kaybına yol açabilir” ÇÜ Periodontoloji Ana Bilim Dalından Doç. Dr. Bahar Alkaya ise diş eti iltihabının (gingivitis) tedavi edilmediğinde periodontitise ilerleyebileceğini ve bunun diş kaybına kadar gidebileceğini belirtti. Alkaya, “Günümüzde dünya genelinde her 8 kişiden 1’i bu hastalıklarla karşılaşıyor. Türkiye’de ise her iki yetişkinden biri diş eti hastalığıyla mücadele ediyor. Bu durum, yalnızca bireylerin sağlığını değil, toplum sağlığını ve iş gücü verimliliğini de olumsuz etkiliyor” şeklinde konuştu. Alkaya, “Düzenli ağız bakımı ve probiyotikler diş eti sağlığı için şart” Hastalığın en önemli nedenlerinden birinin düzenli ağız bakım alışkanlıklarının yeterince yaygın olmamasından kaynaklandığını hatırlatan Doç. Dr. Bahar Alkaya şunları söyledi: “Türkiye’de diş fırçalama sıklığı gelişmiş ülkelere göre düşük düzeyde olup bu, diş eti hastalıklarının artışındaki temel etkenlerden biridir. Ayrıca sigara kullanımı, diyabet, stres ve yaşlanma gibi faktörler de hastalığın ilerlemesinde kritik rol oynamaktadır. Tedavide hâlâ en etkili yöntem, mekanik biyofilm kontrolüdür; yani diş taşı ve plakların profesyonel olarak uzaklaştırılmasıdır. Ancak bu uygulamanın kalıcı fayda sağlayabilmesi için bireylerin evde düzenli ve doğru şekilde dişlerini fırçalaması zorunludur. Son yıllarda destekleyici tedaviler arasında probiyotikler öne çıkmaktadır. Probiyotikler, ağız florasında zararlı mikroorganizmaları baskılayıp faydalı bakterilerin çoğalmasını teşvik ederek biyolojik dengeyi korumaya yardımcı olur. Gingivitis (erken diş eti iltihabı): Probiyotikler diş eti kızarıklığı, şişlik ve kanamayı azaltabilir; düzenli kullanımda diş etlerinde iyileşmeyi destekler. Periodontitis (ileri diş eti hastalığı): İltihabı baskılayarak hastalığın ilerlemesini yavaşlatır, diş eti ceplerinin derinliğini azaltabilir ve mekanik tedaviye biyolojik destek sağlar. İmplant çevresi dokular: İmplant etrafındaki iltihap (peri-implant mukozitis) probiyotiklerle hafifleyebilir. Çalışmalar, probiyotiklerin kanama ve cep derinliğini azalttığını ve bağışıklık sistemini dengelediğini göstermektedir. Bu, implantların uzun ömürlü olmasına katkı sağlar. Ağız kokusu: Ağız kokusunun büyük kısmı ağız içi bakterilerden kaynaklanır. Probiyotikler bu zararlı bakterilerin çoğalmasını engelleyerek kötü kokulu gazların oluşumunu azaltır, nefesi daha ferah hale getirir. Sonuç olarak: Probiyotikler, diş eti sağlığının korunmasında, mevcut hastalıkların yönetiminde ve ağız kokusunun önlenmesinde bilimsel olarak desteklenen, güvenli ve etkili bir destekleyici ajan olarak değerlendirilmektedir.”

ADO’dan genç diş hekimlerine Temel İmplant Eğitimi

Adana Diş Hekimleri Odası (ADO), “Diş Hekimliğinde İlk 1000 Gün” projeleri kapsamında genç diş hekimlerine yönelik düzenlediği “Temel İmplant Eğitimi” programını tamamladı. Altı hafta süren eğitim sonunda katılımcı diş hekimlerine sertifikaları düzenlenen törenle verildi. ADO Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, “Mezuniyet sonrası 3 yılını tamamlamamış genç meslektaşlarımıza yönelik düzenlediğimiz bu eğitim, mesleki gelişimi desteklemeye ve güncel uygulamalara hâkimiyet sağlamaya yönelik önemli bir adımdı” dedi. “İmplant eğitimi, mesleki gelişim için önemli bir adım” Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, mezuniyet sonrası üç yılını doldurmamış diş hekimlerine yönelik düzenlenen bu eğitim programının mesleki gelişim açısından büyük önem taşıdığını belirterek şunları söyledi: "Mezuniyet sonrası 3 yılını tamamlamamış genç diş hekimi meslektaşlarımıza yönelik düzenlediğimiz ‘Temel İmplant Eğitimi’ mesleki gelişimi desteklemeye ve güncel uygulamalara hâkimiyet sağlamaya yönelik önemli bir adımdır. Bu eğitim programıyla, genç meslektaşlarımızın implant tedavilerinde bilimsel temellere dayalı ve hasta güvenliğini önceleyen bir yaklaşım benimsemelerini, kendi kliniklerinde daha güvenli ve başarılı uygulamalar gerçekleştirmelerini hedefledik. Eğitimimiz; katılımcı hekimlerin teorik donanımlarını artırırken pratik uygulamalara da ışık tutmuştur. Diş implantları, sadece bir tedavi yöntemi değil, günümüz insanının yaşam kalitesini yükselten, estetik ve fonksiyonel beklentilerini karşılayan bir sağlık teknolojisidir. Modern diş hekimliğinin geldiği noktayı temsil etmektedir.” “Eğitimlerle hem hekimlerimiz hem hastalar kazanıyor” İmplantların çiğneme fonksiyonunu doğal diş kadar etkili şekilde geri kazandırdığını dile getiren Başkan Dr. Dt. Boğa, “ Diş implantları, kaybedilen dişin yerine en yakın çözümü sunarak çiğneme fonksiyonunu doğal diş kadar etkili şekilde geri kazandırır. İmplant tedavileri, yalnızca fonksiyonel değil aynı zamanda estetik beklentilere de yanıt verir. Bu sayede hastaların özgüveni artar, sosyal yaşantıları olumlu etkilenir. İmplantlar, çene kemiğine uygulandıkları için kemiğin erimesini önler. Bu özellikleriyle sadece dişi değil, çevre dokuları da koruyan biyolojik bir denge unsuru olarak öne çıkmaktadır. Bu anlamda eğitime gösterdikleri ilgi ve öğrenme azmiyle fark yaratan katılımcı tüm hekimlerimize teşekkür ediyor, meslek yaşamlarında başarılar diliyoruz. Eğitmenlerimiz Doç. Dr. Tolga Akova ve Doç. Dr. Uğur Mercan’a bilgilerini samimiyetle paylaştıkları için sonsuz teşekkür ediyorum. Eğitimlerimiz devam edecektir” şeklinde konuştu. Eğitimin ardından düzenlenen törende, sertifikalar ADO Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa ve eğitmen Doç. Dr. Tolga Akova tarafından verildi. Törenin ardından Başkan Boğa, ADO Başkan Vekili Dr. Dt. Metin Ersoy, Genel Sekreter Dt. Nevin Kilecioğlu, Yönetim Kurulu Üyeleri Dt. Mustafa Kalat ve Dt. Süleyman Dilek ile Genç Diş Hekimleri Komisyonu üyeleri ve kursiyerlerle birlikte istişare toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda gelecekte yürütülecek eğitim ve projelere ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu.

Diş hekimleri ağrı vakalarını Prof. Dr. Yılmaz ile interaktif olarak değerlendirdi

Adana Diş Hekimleri Odası, Çukurova Üniversitesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. A. Şehnaz Yılmaz’ın katılımıyla “Endodontide Ağrı Yönetimi” konulu seminer düzenledi. Seminerde, diş ağrılarının kaynağı ve tedavi yöntemleri detaylı şekilde ele alınırken, gece başlayan diş ağrılarının yaşam kalitesini düşürdüğüne dikkat çekildi. Başkan Dr. Dt. Hasan Boğa, “Ağrısız bir hayat hepinizin hakkıdır. Özellikle gece başlayan diş ağrısı insanların yaşam kalitesini düşürmektedir. İnsanları sabahlara kadar uykusuz bırakan ağrıları iyi biliyoruz. Teknolojinin gelişmesiyle artık ağrısız diş tedavisi mümkün. Ağrıya dur denilmeli, konforlu yaşam seçilmelidir” dedi. Diş hekimleri, odontojenik ve non-odontojenik ağrılar hakkında bilgi aldı, karşılaşılan vakalar interaktif olarak tartışıldı. “Gece başlayan diş ağrısı yaşam kalitesini düşürüyor” Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa gece başlayan diş ağrılarının yaşam kalitesini olumsuz etkilediğine dikkat çekerek, “Bilimsel Komisyonumuzca hem meslektaşlarımıza hem de halkımıza yönelik bilgilendirme toplantıları yapmaktayız. Her bireyin maruz kaldığı ağrılar var ama diş ağrısı bu ağrıların başını çekmektedir diyebiliriz. Buradan halkımıza bir mesaj vermek istiyorum. Ağrısız bir hayat hepinizin hakkıdır. Özellikle gece başlayan diş ağrısı insanların yaşam kalitesini düşürmektedir. İnsanları sabahlara kadar uykusuz bırakan ağrıları iyi biliyoruz. Ağız diş tedavilerinde teknoloji ileri seviyede olduğundan ağrısız diş tedavisi artık mümkündür. Ağrıya dur denilmeli, konforlu yaşam seçilmelidir. Korkmadan, çekinmeden, gecikmeden ağız diş kontrolü için diş hekimine gidilmelidir. Bu anlamda Prof. Dr. Şehnaz Hocamız bizlere karşılaşılan ve karıştırılan ağrılar ve çözümleri konusunda detaylı bilgi aktaracak. Kendisine şimdiden teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu. Diş Hekimlerine “Odontojenik ve Non-Odontojenik Ağrılar” anlatıldı Prof. Dr. Şehnaz Yılmaz, seminerde diş ağrılarının kaynağına dair önemli açıklamalarda bulundu. Odontojenik yani diş kaynaklı ağrılar ile dişten kaynaklanmayan non-odontojenik ağrılar arasındaki farkları detaylandıran Yılmaz, viral, bakteriyel ve alerjik rinitin maksiller dişlerde basınç ve zonklayıcı ağrı olarak hissedilebildiğini belirtti. Ayrıca, çene ve çiğneme kaslarında oluşan derin, donuk ve acı hissinin, hastalar tarafından diş ağrısı olarak algılanabileceğini vurguladı. Seminer interaktif şekilde ilerlerken, katılımcı diş hekimleri klinik deneyimlerinden yola çıkarak karşılaştıkları ağrı vakalarını Prof. Dr. Yılmaz ile birlikte değerlendirdi ve çözüm önerilerini tartıştı.

Ağız ve diş sağlığıyla umuda yolculuk

Hatay Diş Hekimleri Odası, Adana Diş Hekimleri Odası ve Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalı iş birliğiyle, konteyner kentlerde yaşayan çocuklara yönelik anlamlı bir sağlık etkinliği düzenlendi. "Asrın felaketi " nitelendirilen deprem sonrası yaşamlarını konteyner kentlerde sürdüren çocuklara ağız ve diş sağlığı eğitimi verilirken, ihtiyaç duyan çocukların ağız içi muayeneleri de alanında uzman diş hekimleri tarafından gerçekleştirildi. Etkinlikte, ağız hijyeninin sağlıklı bir geleceğin temeli olduğuna dikkat çekilirken, çocuklara diş fırçası ve diş macunu dağıtımı yapıldı. Etkinlik hakkında açıklama yapan Hatay Diş Hekimleri Odası Başkanı Nebil Seyfettin, “Çocuklarımızın gözlerindeki ışıltı ve yüzlerindeki tebessüm bize güç veriyor. Türk Diş Hekimleri Birliği ve Diş Hekimleri odaları olarak, toplumun ağız ve diş sağlığını daha iyi bir seviyeye taşımak adına elimizden gelen çabayı sürdüreceğiz” dedi. Dt. Nebil Seyfettin, bu tür etkinliklerin yalnızca tedavi edici değil, aynı zamanda koruyucu sağlık hizmeti açısından da büyük önem taşıdığını belirterek, “Dayanışma yaşatır” mesajını yineledi. Toplum sağlığına örnek teşkil eden bu anlamlı buluşma, yalnızca çocukların değil, ailelerin de yoğun ilgisiyle karşılandı.

Adana Diş Hekimleri Odası ve ÇÜ Pedodonti depremzede çocuklara umut oldu

Adana Diş Hekimleri Odası, Hatay Diş Hekimleri Odası ve Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalı iş birliğiyle Konteyner Kent’te yaşam mücadelesi veren çocuklara yönelik ağız ve diş sağlığı eğitimi düzenlendi. Etkinlikte, çocukların hem sağlık bilgileri edinmesi hem de moral bulması sağlandı. Küçük bir gülümsemenin bile ne kadar kıymetli olduğunu vurgulayan hekimler, bu anlamlı etkinlikle çocuklara umut olmayı hedefledi. “Acıyı silmek zor ama gülümsemeyi paylaşmak mümkün” Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, “11 ilimizi kapsayan büyük felaketin ardından ülke olarak çok acı çektik. Tüm kesimin kalbinde yaralar açtı. Ama bundan en çok çocuklarımızı etkiledi. Oyunla, neşeyle geçmesi gereken günlerinde, ne yazık ki korku ve belirsizlikle tanıştılar. Adana Diş Hekimleri Odası Yönetimi ve ÇÜ Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalında görevli meslektaşlarımız ile Hatay Diş Hekimleri Oda Yöneticilerimizle birlikte konteyner kentte yaşamaya çalışan depremzede vatandaşlarımız ziyaret ettik. Yaşadığımız büyük felaketin ardından çocuklarımızın hem fiziksel hem de ruhsal sağlığını desteklemek hepimizin sorumluluğudur. Acılarını silemeyiz ama yalnız olmadıklarını onlara gösterdik. Burada, yüreğimizde tarifsiz acılarla ama bir o kadar da umutla buluştu. Küçücük bir tebessümün bile ne kadar kıymetli olduğunu, onların gözlerine bakınca anladık. Dayanışmanın en saf halini burada gördük. Ve işte bu yüzden, bu gülümsemeler için buradayız” şeklinde konuştu. “Çocuklarımıza Umut Olmak, Geleceğe Umut Olmaktır” Başkan Dr. Dt. Hasan Boğa, “Biz diş hekimleri olarak sadece ağız ve diş sağlığı değil, aynı zamanda sağlıklı bir gelecek için de katkı sunma amacındayız. Meslektaşlarımızla birlikte çocuklarımıza ağız diş sağlığını korumaları konusunda bilgiler verdik. Anne babalara çocuklarının zorlu koşullarda bile ağız hijyenini korumaları gerektiğini ilettik. Doğru diş fırçalamanın yöntemlerini gösterdik. Bu tür sosyal desteklerin, toplumun her kesimiyle birlikte daha da büyüyeceğine inanıyoruz. Çünkü hep birlikte iyileşeceğiz. Unutmayalım, çocuklarımıza umut olmak, geleceğe umut olmak demektir. Bu anlamlı buluşmaya katkı koyan , destek veren tüm meslektaşlarıma sonsuz teşekkür ediyorum” diye ifade etti.

Adana’da çocukların diş çürüklerinin sosyal ve psikolojik etkileri tartışıldı

Adana Diş Hekimleri Odası, üyelerine yönelik ‘Çocuk Diş Hekimliğinde Restoratif Materyaller ve Klinik Uygulaması’ konulu bilimsel toplantı düzenledi. Toplantıya konuşmacı olarak Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Çocuk Diş Hekimliği Anabilim Dalından Doç. Dr. Volkan Çiftçi ile Araştırma Görevlisi Dr. Halime Bayram katıldı. Çukurova Üniversitesi’nden uzmanlar, çocukların ağız sağlığını korumanın önemini vurgulayarak, özellikle okul çağındaki çocukların sağlıklı bir ağız yapısına sahip olabilmesi için ailelere ve öğretmenlere önemli görevler düştüğünü belirtti. Dr. Dt. Hasan Boğa, diş çürüklerinin çocukların özgüven kaybına ve sosyal ilişkilerde zorlanmalara neden olabileceğine dikkat çekti. Adana’da çocukların diş çürüklerinin sosyal ve psikolojik etkileri tartışıldı Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dr. Dt. Hasan Boğa, özellikle dişlerinde çürük olan çocukların yaşıtları tarafından psikolojik mobbinge uğradığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Çocukların psikolojik mobbinge maruz kalmamaları için anne babalara çok iş düşmektedir. Çünkü çocukların ağzında bulunan diş çürüğü ilerledikçe şiddetli ağrıya neden olabileceği gibi çocuğun yeme, içme ve konuşma gibi temel işlevlerini zorlaştırabilir. İştah kaybı veya bazı yiyeceklerden kaçınma gibi sorunlar çocukların yeterli ve dengeli beslenmesini engelleyebilir. Gece ortaya çıkan diş ağrıları uykusuzluğa neden olabilir ve bu da çocuğun genel sağlığını ve gelişimini olumsuz etkileyebilir. Tedavi edilmeyen çürükler iltihaplanmalara (apse gibi) yol açabilir. Bu enfeksiyonlar ağız dışına yayılırsa ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Özellikle ön dişlerdeki çürükler, çocuklarda estetik kaygılar yaratabilir. Gülümsemekten kaçınma veya utanma gibi davranışlar gelişebileceği gibi özgüven kaybına sebep olabilir. Diş ağrısı ve rahatsızlık nedeniyle dikkat dağınıklığı, devamsızlık ve öğrenme güçlüklerinin yanı sıra ağız kokusu nedeniyle çocuklar arkadaşlarıyla iletişimde çekingen olabilir, sosyal ilişkilerden uzaklaşabilir. Tüm bu olumsuzları çocuklarında görmek istemeyen anne babalar dikkatli olmak zorundadır. Bu anlamda bu ve benzeri bir çok farklı konu ve konuşmacıları odamızda misafir edeceğiz. Benim de bünyesinde yer aldığım Bilimsel Etkinlik Komisyonumuz Dr. Dt. Hasan Boğa, Doç. Dr. Volkan Çiftçi, Prof. Dr. Burak Özçelik, Prof. Dr. Tolga Akova, Dr. Dt. Kerem Dolar, Dt. Merve Ecehan İnanıcı, Dt. Servin Soytoprak’tan oluşuyor. Ayda bir olmak üzere bir yıllık bilimsel toplantılarımızı planladık. Katkı koyan, destek veren her meslektaşımıza şükranlarımızı sunuyoruz.” Diş hekimlerinden okul çocuklarına yönelik ağız sağlığı önerileri ‘Hangi Restorasyon, Ne zaman, hangi dişe uygulanmalı?’ konu başlığıyla Çocuk Diş Hekimliğinde kullanılan materyaller üzerine slayt sunum yaparak diş hekimlerine bilgi aktaran Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Çocuk Diş Hekimliği Anabilim Dalından Doç. Dr. Volkan Çiftçi ile Araştırma Görevlisi Dr. Halime Bayram, “Biz çocuk diş hekimleri olarak öncelikle restorasyonlarımızı oral hijyeni sağlamak, diş çürüğüne bağlı ağrıyı geçirmek, kaybedilmiş fonksiyonları yerine getirmek, M-D mesafeyi, diş yapısını ve mevcut arkı korumak, estetiği sağlamak, çocukların olumlu sosyal ve psikolojik gelişimine korumak amacıyla yapmaktayız. Çocukların hayatı çoğunlukla aileleriyle değil, okullarında geçiyor. Şekere, çikolataya, asitli yiyeceklere çocukların kolay erişebildiği, kolay yiyebildikleri için burada asıl ders aslında öğretmenlere düşüyor. Çocuklar, bizim Kalp Koruma Diyeti dediğimiz: süt, süt ürünleri, lifli gıdalar olan muz, elma, havuç gibi dişi fiziksel temizleyebilecek diyete yönlendirilmelidir. Biz çocuk diş hekimleri ağzında çürük diş olmayan çocuk gördüğümüzde çok mutlu oluyoruz” diye ifade etti.