Ahmet Özhan'ın "Dini metin okumak için saklanılırdı" sözleri tartışma yarattı
Türk tasavvuf müziğinin öncü isimlerinden Ahmet Özhan, katıldığı bir YouTube programında yaptığı açıklamalarla gündemin merkezine oturdu. “Bir parça şöyle bir dini metin okumak için insanlar odaları kilitler, saklanırlardı. Ben yaşadım bunu” ifadelerini kullanan Özhan, bu sözleriyle sosyal medyada tartışma yarattı.
Sanatçı, gençlik yıllarında yaşadığı bir anısını da şu sözlerle aktardı:
“Niğde Aksaray'da bir konser verdim. Tasavvuf müziği konseri. Tam kapıdan çıkacağım zaman ak sakallı bir dede, 'Hele gel, sen o ilahileri okuyan çocuk değil misin?' dedi. 'Evet amcacığım' dedim. 'Ver elini öpeyim' dedi. 'Estağfurullah, ben senin ayaklarını öperim' dedim. 'Yok, senin bildiğin gibi değil o iş. Biz senin okuduğun ilahilerden bir tanesini okuyabilmek için mağaralara çıkardık evladım' dedi.”
Bu sözler, geçmişte dini değerlerin bastırıldığına dair bir hatırlatma olarak yorumlandı. Ancak bazı sosyal medya kullanıcıları, sanatçının bu açıklamalarını “abartılı” ve “gerçeklerle bağdaşmıyor” diyerek eleştirdi.
Tepkiler ikiye bölündü: Kimileri destekledi, kimileri eleştirdi
Ahmet Özhan’ın sözleri, sosyal medyada iki farklı görüşü tetikledi. Kimileri, sanatçının verdiği örneğin Türkiye'nin geçmişteki baskı ortamına dair bir tanıklık olduğunu ve yaşanmışlıklara dikkat çektiğini savunurken; kimileri ise bu anlatımın bugünkü toplumsal yapıyla bağdaşmadığını ve geçmişin romantize edildiğini öne sürdü.
Özellikle genç kullanıcılar, “bugün bu kadar özgürce konuşulabiliyorsa, geçmişle bu şekilde bağ kurmak fayda sağlamaz” derken; sanatçının takipçileri ise “bu sözler bir sanatçının hafızasından aktarılmış tarihi bir tecrübedir” yorumunda bulundu.
Ahmet Özhan kimdir?
Asıl adı Ahmet Şükrü Katıöz olan Ahmet Özhan, 26 Ağustos 1950’de Şanlıurfa’da doğdu. Babasının görevi nedeniyle Türkiye’nin birçok şehrinde büyüyen Özhan, müzik kariyerine İstanbul Belediye Konservatuvarı’nda başladı. Aynı zamanda Üsküdar Musiki Cemiyeti’nde eğitim aldı. Emin Ongan ve Cüneyd Kosal gibi ustalardan ders alan sanatçı, klasik Türk müziği ve tasavvuf müziği alanlarında derin bir birikim kazandı.
1968 yılında Bebek Belediye Gazinosu’nda sahneye çıkan Özhan, 1970 ve 80’li yıllarda Türk müziği yorumculuğunda zirveye ulaştı. Aynı zamanda sinema ve televizyon alanlarında da aktif oldu. 1981-1991 yıllarında TRT İstanbul Radyosu’nda görev aldı. 1991’de İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu’nu kurdu ve genel sanat yönetmenliğini üstlendi.
2022’de, Cerrahî tarikatının postnişinliğini de üstlenen Özhan, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’nün 2024 yılı sahibi oldu.