# Aile Sağlığı Merkezleri

İLKHABER-Gazetesi - Aile Sağlığı Merkezleri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Aile Sağlığı Merkezleri haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Uzm. Dr. Polatöz: Sağlık kurumları deprem yönetmeliğine uygun olmalı Haber

Uzm. Dr. Polatöz: Sağlık kurumları deprem yönetmeliğine uygun olmalı

Adana Tabip Odası (ATO) ve İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Adana Şubesi, kentteki Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) ve özel sağlık kuruluşlarının depreme dayanıklılığı konusundaki tespitlerini kamuoyuyla paylaştı. Adana Tabip Odasında yapılan ortak basın açıklamasına, İMO Adana Şube Başkanı Hıdır Çak, EMO Adana Şube Başkanı Mehmet Mak, JMO Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, JFO Adana Şube Başkanı Emin Pişkin, TMMOB Adana İKK Sekreteri Kerem Şahin ile oda yöneticileri ve üyeleri katıldı. Açıklamayı Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz okudu. Uzm. Dr. Polatöz düzenlenen ortak basın açıklamasında, sağlık yapılarının deprem güvenliği konusunun hayati önem taşıdığına değinerek yönetmeliklere uygun yapı performans analizlerinin zorunlu hale getirilmesi konusunda yetkililere çağrıda bulundu. “Sağlık kurumları için deprem yönetmeliği şartlarına uyulmalı” Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, Türkiye’nin aktif deprem kuşağında yer aldığını hatırlatarak, sağlık yapılarının güvenliğinin hayati önem taşıdığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Türkiye’nin içinde bulunduğu deprem kuşağındaki aktif fayların hareketliliği; yapı güvenliğini ulusal bir mücadele konusu haline getirmiştir. Bu konun tartışmasız en kritik unsurlarından biride sağlık hizmeti verilen yapıların güvenliğidir. 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerin başında gelen Hatay, Adıyaman, Maraş ve Malatya’da da birçok hastanenin ağır hasar ya da orta hasar aldığını ve deprem sonrasında acil kullanımı gereken bu yapıların depremden etkilenen vatandaşlara hizmet verecek durumda olmadığını gördük. Birçok depremzede; enkazdan yaralı olarak çıkarıldı ama acil sağlık hizmeti alamadığı ve yüzlerce kilometre uzaklıktaki çevre illerin hastanelerine nakledilmek zorunda kalındığı için ya hastanelerde yaşamlarını yitirdi ya da kalıcı engelli duruma geldi. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği sağlık kuruluşu yapılarını, bina önem katsayısı açsından 1. Basamak önemli yapı sınıfında görmektedir. Yönetmelikte, sağlık binaları tasarlanırken bina önem davranış katsayısını normal bir binaya göre 1,5 katını alarak tasarlaması gerektiğini belirtilmektedir. Yeni sağlık kurumlarının binaları tasarlanırken bu kuralları uyulması zorunludur. Aynı zamanda kiralama yapıldığında da bu şartların sağlanmış olduğu binalar kiralanmalıdır.” “Deprem kriterlerine uygun yapı performans analizi şart” Başkan Uzm. Dr. Polatöz, “İnşaat mühendisleri Adana Şubesi ve Adana Tabip Odası olarak depremi yaşamış ve bundan sonrada yaşama riski altında bulunan kentimizde yer alan, başta Aile Sağlık Merkezleri olmak üzere Özel Sağlık Kuruluşlarının, Özel Polikliniklerin, Özel Muayenelerin bulunduğu yapıların, depreme ne kadar dayanıklı olduğunu sorguluyor ve tespitlerimizi siz değerli Adana kamuoyuna sunuyoruz. Kentimizde bulunan birçok ASM, inşaat ruhsatı dahi olmayan, mühendislik hizmeti almamış yapıların ticari amaçla yapılan bodrum, zemin ve asma katında hizmet vermektedir. İnşaat ruhsatı almış yapı denetimi görmüş binalardaki kullanımda ise, Türk Deprem Yönetmeliğinin sağlık kuruluşlarında aranan kriterlerine göre tasarlanmış yapılar olmadığı, konut ya da konut + ticari olarak tasarlanan yapıların içerisinde kiralama yöntemi ile hizmet verdiği bilinmektedir. Özel sağlık poliklinikleri ve özel muayenelerin açılış izni sırasında depreme dayanıklılık raporu istenmesine rağmen, söz konusu raporların kağıt üzerinde kaldığı görülmektedir. Yapıdan alınan bir iki sıyırma deneyi ve karot örneği ile gelişi güzel raporlar hazırlanmakta kağıt üzerinde prosedür tamamlanmaktadır. Yerinde tespit ve incelemelerin de hiç yapılmadığı ya da eksik yapıldığı görülmektedir. Oysa bu tür yapıların Türk Bina Deprem Yönetmeliğine göre deprem kriterlerini karşılayacak şekilde bina performans analizinin yapılması ve konunun uzmanları tarafından bu raporların denetlenmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu. “Dayanıksız sağlık yapıları hayati tehlike yaratıyor” ASM’lerin 2010 yılından itibaren apartman altlarına taşındığını hatırlatan Polatöz, bu durumun ciddi riskler yarattığını belirterek, “Devlet, vatandaşlarına depreme dayanıklı sağlık tesislerinde hizmet verme hakkını sağlamalıdır. Sağlık kuruluşlarının açılış izinlerinde deprem performans analizleri yapılmalı ve belli aralıklarla uzman denetimleri sürdürülmelidir. Depreme dayanıklı olmayan sağlıksız yapılarda sağlık hizmeti verilmesinin cinayete davetiye çıkarmak olduğu unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.

Nennioğlu: Sağlık emekçilerinin yanındayız, haklarını koruyacağız Haber

Nennioğlu: Sağlık emekçilerinin yanındayız, haklarını koruyacağız

Sağlık-Sen Adana Şube Başkanı Bekir Nennioğlu, aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekim, hemşire ve ebelerin maruz kaldığı 20-30 bin TL’ye varan haksız maaş kesintilerine karşı yürüttükleri mücadelenin olumlu sonuçlandığını duyurdu. Nennioğlu, “6 Aylık Başvuru Kriteri” uygulamasının sağlık çalışanlarının iradesi dışında gerçekleştiğini ve bu nedenle büyük mağduriyet yaşandığını belirterek, taleplerinin karşılık bulduğunu ifade etti. “ASM’de 20-30 bin TL kesinti kabul edilemez” Sağlık-Sen Adana Şubesi olarak, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği kapsamında uygulanan ve sağlık çalışanlarının iradesi dışında gerçekleşen “6 Aylık Başvuru Kriteri” uygulamasını 12 Haziran 2025 tarihinde ilk kez gündeme getirdiklerini belirten Nennioğlu, aynı gün Halk Sağlığı Genel Müdürüne rapor sunup kamuoyuna açıklama yaptıklarını belirterek, “Sağlık-Sen Adana Şubesi olarak, aile sağlığı merkezlerinde görev yapan hekim, hemşire ve ebe arkadaşlarımızın maruz kaldığı haksız kesintilere karşı başlattığımız kararlı mücadele, önemli bir kazanımla sonuçlanmıştır. Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği kapsamında uygulanan ve sağlık çalışanlarının iradesi dışında gelişen “6 Aylık Başvuru Kriteri” uygulaması, tarafımızca ilk kez 12 Haziran 2025 tarihinde gündeme getirilmiş, aynı gün hem Halk Sağlığı Genel Müdürüne rapor halinde bizzat sunulmuş hem de kamuoyuna açık bir basın açıklamasıyla duyurulmuştur. Bu uygulama kapsamında, bir hastanın son 6 ayda ASM’ye başvurmaması durumunda aile hekiminin maaşında 20.000 TL ila 30.000 TL arasında kesinti yapılması gibi kabul edilemez bir durum ortaya çıkmıştır” şeklinde konuştu. “Sağlık çalışanlarının mağduriyeti giderildi” Bekir Nennioğlu, “Hekimlerin iradesi dışında gerçekleşmekteydi, Yasal izin, rapor, doğum ve askerlik gibi anayasal haklar bile kesintiden muaf tutulmamıştı, artan geçim yükü altında ezilen sağlık çalışanları açısından büyük bir mağduriyet oluşturuyordu. Bu gerçekler ışığında; 6 ay kriterinin kaldırılması veya en azından 12 aya çıkarılması, izin ve rotasyon dönemlerinde kesinti uygulanmaması, Temmuz dönemine kadar acil bir düzenleme yapılması taleplerimiz net biçimde dile getirilmişti. Bu süreçte Sağlık-Sen Adana Şubesi, yalnızca bir şikâyet makamı değil, aynı zamanda çözümün de adresi olmuştur. Sağlık-Sen Genel Merkezimizin yoğun temasları ve teknik çalışmaları sonucunda, taleplerimiz karşılık bulmuş; “6 Aylık Başvuru Kriteri” 1 yıla çıkarılmış, haksız şekilde yapılan tüm kesintilerin iadesi kararlaştırılmış, yeni düzenleme Mayıs 2025 itibariyle yürürlüğe girmiştir. Bu önemli kazanımın ardından 10 Temmuz 2025 tarihinde yayımlanan yönetmelikle, ASM çalışanlarının uzun süredir yaşadığı büyük bir adaletsizlik giderilmiştir” şeklinde konuştu. “Sağlık emekçisinin hakkını savunmaya devam edeceğiz” Nennioğlu, sağlık emekçilerinin hakkını savunmaya kararlılıkla devam edeceklerini ifade ederek şunları söyledi: “Sağlık emekçisinin hakkını savunmak için en önde yürümeye devam edeceğiz. Her platformda çalışanlarımızın sesi olacak, hiçbir mağduriyetin karşılıksız kalmasına izin vermeyeceğiz. Bugün gelinen noktada sorun büyük oranda çözülmüş olsa da; HYP uygulamalarındaki keyfiyet, Özel hastanelerden gelen bildirim eksiklikleri, Artan vergi yükü ve izin kullanımı sorunları hala çözüm beklemektedir. Ancak eminiz ki, geçmişte olduğu gibi bundan sonra da bu sorunları Sağlık-Sen çözecek, çözümün öncüsü olmaya devam edecektir.”

Bekir Nennioğlu, ASM çalışanlarının haklarını savunmak için dava açtıklarını açıkladı Haber

Bekir Nennioğlu, ASM çalışanlarının haklarını savunmak için dava açtıklarını açıkladı

Memur-Sen Adana İl Temsilcisi ve Sağlık-Sen Adana Şube Başkanı Bekir Nennioğlu, Aile Hekimliği Ödeme Yönetmeliği’ne karşı açtıkları dava hakkında açıklamalarda bulundu. Nennioğlu, Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM) görev yapan sağlık çalışanlarının maaşlarının şekillenmeye başladığını ve yeni yönetmeliğin ASM çalışanlarının maaşlarında ciddi artışlar olabileceğini belirtti. Ayrıca, Sağlık-Sen’in ASM çalışanlarının haklarını savunmak için büyük bir gayret gösterdiğini ve bu süreçte tüm paydaşlarla görüşmeler gerçekleştirdiğini ifade etti. “ASM çalışanlarının hakları için üst düzey gayret gösterdik” Bekir Nennioğlu, Bugün Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan hekim, hemşire, ebe ve acil tıp teknisyenlerinin maaşları şekillenmeye başlamıştır. Yeni yönetmelik, ASM çalışanlarının maaşlarında ciddi artışlar olduğunu veya olabileceğini göstermektedir. Sağlık-Sen Genel Merkezi ve tüm şubeleri, ASM’lerde görev yapanların haklarını ve menfaatlerini savunmak için masada ve sahada üst düzey bir gayret göstermiştir. Bu konuda tüm paydaşlarla görüşmeler gerçekleştirilmiş ve hekimlerin, hemşirelerin hakları savunulmuştur. Ayrıca, hayatın olağan akışına aykırı maddelerle Danıştay’a dava açan ilk sendika olma özelliğini taşımaktadır” diye ifade etti. Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’e ilişkin olarak dava açılan maddeler şu şekilde: Sözleşmenin yenilenmesi için sözleşme dönemi içinde, takiplere ilişkin aile hekimliği biriminin toplam puanının hedef puana eşit olması ya da geçmesi şartı, 10 gün süreyle göreve gelinmemesi halinde sözleşmenin kendiliğinden sona ereceğine dair hüküm, Bir sözleşme döneminde toplam 6 ay ve üzerinde destek ödemesi kesintisini gerektirir disiplin cezası alınması halinde sözleşmenin feshedileceğine dair hüküm, Son altı ayda birime müracaat etmeyen nüfus grupları için kayıtlı kişilere ilişkin belirtilen katsayının yarısının esas alınacak olması, Entegre sağlık hizmeti sunulan merkezlerde 5 nöbet tutulmadığı takdirde, tutulmayan her 8 saatlik nöbet için 1,65 katsayısının %8 azaltılarak uygulanması, Teşvik ödemesinde, aile hekimliği birimine kayıtlı kişilerin hastanelere müracaatlarının bir önceki yıl ile karşılaştırılması, Memnuniyet oranının teşvik ödemelerinde etkili olması, İlave teşvik ödemesi için akılcı ilaç kullanım oranının il ortalamasının altında olması şartı ve bu ilaçlar için yapılacak teşvik ödemesine ilişkin birim türlerinin, bölgesel hedeflerinin ve ödeme ağırlıklarının Bakanlıkça belirlenecek olması, Genel hayatı etkileyen afet durumlarında sözleşmenin 1 yıl sona ermemesine dair hükmün kaldırılması. Dava süreci devam ederken Sağlık Bakanlığına önerilen hususlar şunlardır: Hasta memnuniyeti oranı %90 ve üzerinde olan hekimlere, il ortalamasına bakılmaksızın tam puan verilmesi, ancak il ortalamasının binde bir altına kalanların ödemelerinin tamamen kesilmesi yerine oransal bir kesinti yapılması ve mağduriyetin önlenmesi gerekmektedir. Son 6 ay içinde birime gelmeyenlerden ücret kesintisinin olmaması olumlu bir uygulamadır ve bu şekilde devam etmesi uygun olacaktır. Ancak yönetmelik Kasım 1’de yayımlandığı için, son 6 ay uygulamasının Kasım ayından itibaren başlatılarak, bu tarihten sonra geçerli olması sağlanmalıdır. İl dışı veya yurt dışına kayıtlı kişilerin sistemden doğrudan Bakanlık tarafından düşülmesi gerekmektedir. Akılcı ilaç kullanımı gibi kriterlerde, il ortalamasının altında dahi olsa belli bir oranın üzerindeki performansın ödüllendirilmesi ve memnuniyet oranında olduğu gibi ücret verilmesi hakkaniyetli olacaktır. KDS için Sağlık Bakanlığı’nı arayan hekimler bulunmaktadır. SİNA sisteminde “vitrin” kısmında bazı hekimlerde 11 veri yeri bulunurken, bazılarında 10 veri yeri olduğu ve aile hekimliği monitörü kısmının olmadığı belirtilmiştir. Bakanlığın bu konuda düzenleme yapması önemlidir. SİNA sisteminin ay başında ilk 3 gün içerisinde güncellenmesi sağlanmalıdır. Bu uygulama olsaydı birçok aile hekiminin memnuniyet oranı il ortalamasının üzerinde olabilirdi.  

Kandemir: Şiddet yasası çıkarılmadığı ve can güvenliğimiz sağlanmadığı sürece daha çok canımız yanacak Haber

Kandemir: Şiddet yasası çıkarılmadığı ve can güvenliğimiz sağlanmadığı sürece daha çok canımız yanacak

Hastane ve sağlık merkezlerinde şiddet son bulmadığı gibi artarak devam ediyor. 29 Temmuz’da, Muğla’nın Bodrum İlçesinde bulunan Ortakent Aile Sağlığı Merkezi’nde görev yapan Dr. Hürkal Tezvar, görevi başında hasta ve yakını tarafından uğradığı şiddet nedeniyle yoğun bakıma alındı. Şiddet olayının ardından Türkiye’nin birçok ilinden Aile hekimleri olayın meydana geldiği ASM önünde toplanarak ortak basın açıklaması yaptı. AHESEN, TTB, AHEF, BDS, SES, GENEL-SAĞLIK-İŞ, HEKİMBİRLİĞİ, MUĞLAHED, MUĞLASED, İZAHED, AYAHED, MUĞLA TABİP ODASI, AYDIN TABİP ODASI gibi çok sayıda STK’nın katıldığı basın açıklamasında acil çağrısı ile şiddet yasasının çıkarılması öne çıkarıldı. “Görevimiz insanların sağlığını korumak olmasına rağmen kendi canımızı koruması gerekenler sessiz kalmaya devam etmektedir”  Basın açıklamasında konuşan Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, “Bugün burada tam da bu ASM’de şiddete maruz kalan ve şu anda yoğun bakımda yaşam savaşı veren meslektaşımıza Türkiye’nin her yerinden destek olmaya geldik. Dün yaşanan olayda da görüldüğü üzere Aile Sağlığı Merkezleri’nde can güvenliğimiz yoktur. Sevdiklerimize, hastalarımıza ve yakınlarımıza buradan sesleniyoruz; can güvenliğimiz olmadan görev yapıyoruz, bizi koruması gereken yetkili mercilere, yetkili makamları göreve davet ediyoruz. Şiddet yasası çıkarılmadığı ve can güvenliğimiz sağlanmadığı sürece daha çok canımız yanacak. Bu duruma dur demesi gerekenler maalesef gereğini yapmamaktadır. Görevimiz insanların sağlığını korumak olmasına rağmen kendi canımızı koruması gerekenler sessiz kalmaya devam etmektedir. Aile Hekimliği Sendikası olarak bugüne kadar her sorunun kararlılıkla takipçisi olduk, bundan böyle de olmaya devam edeceğiz” dedi.

Dr. Türkü Yağmur Nehir: Sağlıkta şiddete dur demek için hep birlikte hareket edilmelidir Haber

Dr. Türkü Yağmur Nehir: Sağlıkta şiddete dur demek için hep birlikte hareket edilmelidir

Muğla’nın Bodrum ilçesinde görevli bulunduğu Aile Sağlığı Merkezi’nde bir hasta ve kardeşinin saldırısına uğrayan aile hekiminin kalbi durdu. Aile hekimi yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı, saldırganlar da yakalandı. Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Türkü Yağmur Nehir, “Aile hekimleri olarak, zor çalışma şartları, uygunsuz hukuksuz kışkırtılmış hasta talepleri ve bitmek bilmeyen angaryalar ile mücadele ederken, şiddet olaylarının yaşanmasını kabul etmiyoruz” dedi. “Dr. Mustafa Hürkal Tezvar, hasta ve hasta yakını şiddetine maruz kalmıştır” AHEF Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Türkü Yağmur Nehir, “Aile hekimi meslektaşımız Dr. Mustafa Hürkal Tezvar, hasta ve hasta yakını şiddetine maruz kalmıştır. Bilinen kardiyak hastalıkları bulunan meslektaşımız olay yerinde fenalaşmış, arrest olmuş ve hastaneye 112 aracılığıyla götürülerek acil anjiyoya alınmak zorunda kalmıştır. Şu an yoğun bakımda olan ve hayati tehlikesi devam eden Dr. Tezvar’a acil şifalar diliyoruz” diye ifade etti. “Hekime yönelik şiddet, hiçbir gerekçeyle mazur görülemez” Dr. Nehir sağlıkta şiddetin mazur görülemez olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bizler hastalarımızın ve ülkemizin sağlığını korumak için büyük bir fedakârlık gösterirken; fedakarlığımızın karşılığı şiddet olmamalıdır. Hekime yönelik şiddet, hiçbir gerekçeyle mazur görülemez. Mevcut hukuki düzenlemelerin caydırıcılığı yetersizdir. Önlemlerin ve yaptırımların artırılması gerekmektedir.” “Aile sağlığı merkezlerinin ve çalışanlarının iş güvenliği sağlanmalıdır” Dr. Türkü Yağmur Nehir, “Sağlıkta şiddete dur demek için hep birlikte hareket edilmelidir. Sağlıkta şiddet olaylarının son bulması için Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı gerekli önlemleri bir an önce almalıdır. Aile sağlığı merkezlerinin ve çalışanlarının iş güvenliği sağlanmalıdır.” Dr. Türkü Yağmur Nehir, can güvenliklerinin sağlanmadığı ve insani çalışma ortamlarının oluşturulmadığı şartlarda çalışmak istemediklerinin de altını çizdi.

Dr. Ahmet Kandemir: Bizler yeni planlamada tecrübe ve deneyimlerimizle katkıya hazırız Haber

Dr. Ahmet Kandemir: Bizler yeni planlamada tecrübe ve deneyimlerimizle katkıya hazırız

Birinci basamak sağlık hizmetlerinin verildiği Aile Sağlığı Merkezleri uzun süredir farklı sorunlarla hizmet vermeye devam ediyor. Sağlık Bakanı'nın değişmesiyle çıkmaza giren sistemin iyileştirilmesine yönelik umutlar yeniden yeşerdi. “Bizler yeni planlamada tecrübe ve deneyimlerimizle katkıya hazırız” Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, "Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının yaşadığı sorunlar uzun süredir artarak devam ediyor. Yeni Sağlık Bakanımızın yaptığı iyileştirme açıklamalarını büyük bir dikkatle takip ediyoruz. Son açıklaması ile değişim sinyali veren Sayın Bakanımıza bu değişim için çağrıda bulunmak istiyoruz. Sahada bu işi yürüten bizler olmadan masa başı bir planlama sağlıklı bir karşılık bulmayacaktır. Bunu önceki dönemlerde yaşadık. Hem çalışan memnuniyetinde hem de hasta memnuniyetinde ne yazık ki düşüş oldu. Bizler yeni planlamada tecrübe ve deneyimlerimizle katkıya hazırız. Bu konuda sahada görev yapan yetkin isimlerin planlama sürecine dahil edilmesini talep ediyoruz” diye ifade etti. “AHESEN olarak sunduğumuz çözüm önerileriyle sürece katkı sağlamaya hazırız” Dr. Kandemir, "Sağlık hizmetlerinin temel ayağı olan birinci basamakta çalışan meslektaşlarımız, şiddet, angarya ve özlük hakkı kayıpları gibi sorunlarla karşı karşıyadır. Bu durum sadece çalışanların değil, aynı zamanda hasta memnuniyetinin de olumsuz etkilenmesine neden olmaktadır. Aile hekimliği çalışanları olarak, sizin liderliğinizdeki bakanlığın bu sorunları ivedilikle çözme konusundaki kararlılığınızı bekliyoruz. Bu çözümler, sadece çalışma koşullarımızı iyileştirmekle kalmayıp, aynı zamanda hasta memnuniyetini de artıracaktır. Bu noktada, AHESEN olarak sunduğumuz çözüm önerileriyle sürece katkı sağlamaya hazırız” dedi. “Sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve kalitesi için bu adımların hayati önem taşıdığına inanıyoruz” Dr. Ahmet Kandemir, Sağlık Bakanlığı'na çağrıda bulunarak şunları söyledi: "Sizden ricamız, bu önemli konuyu en kısa sürede gündeminize almanız ve bu sorunlara yönelik somut adımlar atmanızdır. Sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve kalitesi için bu adımların hayati önem taşıdığına inanıyoruz."

Kandemir: Hatay’da Aile Hekimliği Ek Yerleştirme kurasına 26 boş birim olmasına rağmen sadece 1 hekim başvurdu Haber

Kandemir: Hatay’da Aile Hekimliği Ek Yerleştirme kurasına 26 boş birim olmasına rağmen sadece 1 hekim başvurdu

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminde en çok zarar gören illerden biri olan Hatay, depremden bu yana iyileşme adına yeterli adımlar atılmadığı için sağlık hizmetlerinde ciddi sorunlar yaşamaya devam ediyor. “Depremin üzerinden çok zaman geçmiş olmasına rağmen yaralar hala taze” Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, bu durumu şu şekide dile getirdi: “Depremin üzerinden çok zaman geçmiş olmasına rağmen yaralar hala taze ve sorunlar çözümsüz kalmış durumda. Bölgede yaşanan sıkıntıların çözümü için eski Sağlık Bakanımıza birçok kez çağrıda bulunmuş, ancak yapıcı bir karşılık alamamıştık. Hala afet ortamında hizmet vermeye çalışan Aile Sağlığı Merkezleri, Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Çalışanları var. Bölgede görev yapan arkadaşlarımız, aynı zamanda depremzedeler. Evlerini, ASM binalarını ve en önemlisi sevdiklerini kaybettiler. Buna rağmen kazançları düşürüldü. Bu çözümsüz sorunların doğal bir sonucu olarak, Hatay’da Aile Hekimliği Ek Yerleştirme kurasına 26 boş birim olmasına rağmen sadece 1 hekim başvurdu.” “Şartlar normalleşene kadar bölgedeki aile hekimliği çalışanları her türlü negatif performanstan muaf tutulmalı” AHESEN Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, “Daha önce defalarca uyardık. Bölgedeki aile hekimliği çalışanlarının mağdur olduğunu ve fedakârca çalışmalarına rağmen cezalandırıldıklarını anlattık. Yeni Sağlık Bakanımıza umutla bir kez daha çağrıda bulunmak istiyoruz: Çözüm çok basit. Şartlar normalleşene kadar bölgedeki aile hekimliği çalışanları her türlü negatif performanstan muaf tutulmalı. Nüfus bazlı ödemeler deprem öncesine göre yapılmalı. Teşvikler kritersiz tavandan verilmeli. Hasarlı aile sağlığı merkezleri mümkünse onarılmalı, değilse acilen yeni yer gösterilmeli” dedi. “İlk günden beri bölgedeki sağlık hizmetinin normalleşmesi için önerilerde bulunuyoruz” Kandemir, “Esnek çalışma olanağı sunulmalı ve cari gider desteği verilmeli. Eğer şartlarda düzenleme yapılmazsa bölgeden kaçışlar daha da artacaktır ve vatandaşlarımızın sağlık hizmeti alması zorlaşacaktır. Aile hekimliği çalışanları sendikası olarak, ilk günden beri bölgedeki sağlık hizmetinin normalleşmesi için önerilerde bulunuyoruz. Şartlar düzelene kadar da bölgedeki meslektaşlarımızın ve vatandaşlarımızın sesi olmaya devam edeceğiz” diyerek ifade etti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.