SON DAKİKA
Hava Durumu

# Ak Parti

İLKHABER-Gazetesi - Ak Parti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ak Parti haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

AK Parti Adana İl Başkanı Dağlı: 86 Milyon biriz, terörsüz Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz Haber

AK Parti Adana İl Başkanı Dağlı: 86 Milyon biriz, terörsüz Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde “Terörsüz Türkiye” vizyonu hakkında AK Parti il binasında basın açıklaması düzenlendi. Açıklamaya çok sayıda partili ve basın mensupları katıldı. Basın toplantısında konuşan Dağlı, geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan mesajların, Türkiye'nin terörle mücadelesinde önemli bir dönüm noktasını işaret ettiğini söyledi. Dağlı, bu süreçte Cumhur İttifakı olarak büyük bir sorumluluk taşıdıklarını ve Türkiye’nin birliğini, kardeşliğini güçlendirmek için çalışmaya kararlılıkla devam edeceklerini belirtti. “Cumhur İttifakı olarak büyük sorumluluğumuz var” AK Parti Adana İl Başkanı Tamer Dağlı, “Geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantımızda ülkemizin geleceğine dair son derece tarihi önemde gelişmeleri bizzat Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuna açıklandı. Yaşadığımız tarihi gelişmeler AK Parti teşkilatları ve Cumhur İttifakı olarak bizlere büyük sorumluluk yüklüyor, bunun sonuna kadar farkında olan kadroları olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz” diye ifade etti. Geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı mesajların, Türkiye’nin terörle mücadelesinde yeni bir sürecin başladığını gösterdiğini belirterek şunları söyledi: “3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra göreve geldiğimizde, terör meselesini çok boyutlu ele aldık. Bir yandan terörle mücadele ederken, bir yandan da teröre bahane oluşturan bataklığı kurutmanın mücadelesini verdik. Terör örgütünün, Kürt kardeşlerimizi tuzağa düşürmesini, devletten ve milletten uzaklaştırmasını önlemek için tedbirler aldık. Birlikte yaşamın, kardeşliğin hukukunu yerine getirmek için tarihi nitelikte adımlar attık; İçerde demokrasi ve insan hakları konusunda “sessiz devrim” niteliğinde reformlar yaparken, dışarda çok yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. Bütün bunlarla birlikte, savunma sanayimizi geliştirdik, dışa bağımlı kalmadan terörle mücadele silahlarımızı ürettik, sınır ötesi operasyonlarla sınırlarımızı tam kontrol altına aldık. 15 Temmuz’daki o hain darbe girişiminin ardından, FETÖ’yü başta silahlı kuvvetlerimiz ve emniyetimiz olmak üzere tüm kurumlarımızdan temizledik. Böylece terörle mücadeledeki ihaneti ortadan kaldırdık. Dün itibariyle, 41 yıllık terör belası inşallah sona erme sürecine girmiştir. Türkiye; uzun, acılı, sancılı, göz yaşlarıyla dolu bir sayfayı dün itibariyle kapatmaya başlamıştır. Bugün, yeni bir gündür. Bugün, tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Bugün, büyük Türkiye’nin, güçlü Türkiye’nin, Türkiye Yüzyılı’nın kapıları ardına kadar aralanmıştır. Biz, Türkiye’nin hayrına olmayan hiçbir işin içinde olmadık, olmayız. Bugün de, anlayışımız, politikamız, istikametimiz, çabamız, sadece ve sadece Türkiye’nin hayrınadır. Türkiye’nin hayrına olan her girişimde bizi en önde görürsünüz. Türkiye’nin hayrına olmayan her girişimde de bizi, o girişimin tam karşısında, yine en önde görürsünüz. Biz ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Hiç kimse korkmasın. Kimse tedirgin olmasın. Kimse endişeye kapılmasın. Kimsenin zihninde soru işareti oluşmasın. Ne yapıyorsak Türkiye için yapıyoruz, ne yapıyorsak milletimiz için yapıyoruz, istiklalimiz için yapıyoruz, istikbalimiz için yapıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, hepimizin ortak yuvası, ortak çatısıdır. 86 milyon; biriz, beraberiz, ezelden ebediyete kadar kardeşiz. Tüm farklılıklarımıza rağmen, biz birlikte Türkiye’yiz. 23 yıldır bunun mücadelesini veriyoruz ve inşallah artık bu mücadeleyi taçlandırıyoruz. Kürt kardeşim, meselen mi var? Arada silah olmadan, şiddet olmadan, terör olmadan, oturup konuşacağız. Alevi kardeşim, sorunun mu var? Diyalogla çözeceğiz. İnanın, soframıza bereket gelecek, geniş Türkiye hanemize huzur gelecek, o bereketle, o huzurla, her engeli aşacak, geleceğe bakacağız. Gönüller bir olunca, sınırlar ortadan kalkar. Ülke ve millet olarak, bu özgüvene, bu iradeye ziyadesiyle sahibiz. Hiç kimseyi incitmeden, üzmeden, kırmadan, sürecin hassasiyetine uygun şekilde, işin süratle nihayete ermesi için kolaylaştırıcı olacağız; silah teslimini kurulan mekanizma vasıtasıyla titizlikle takip edeceğiz. Şehit anaları, şehit babaları! Ellerinizden öpüyorum ve diyorum ki, hiç kimse şehitlerimizin aziz hatırasına el uzatamaz, onların mirasına leke süremez. Müsterih olun. Gelinen nokta ile şehitlerimizin gayesi menzilini bulmuş olacak. Gazi kardeşlerim! müsterih olun; gelinen nokta ile fedakarlığınız taçlanacak. Türkiye’yi buraya şehitlerimiz taşıdı, gazilerimiz taşıdı. Her birine minnettarız ve onların hatırasını asla çiğnetmeyeceğiz. Vatanımız inşallah ebediyen var olacak, ay yıldızlı bayrağımız inşallah ebediyen semalarımızda özgürce dalgalanacak. Vatan toprağını kanıyla sulayan, ay yıldızlı bayrağımızı al kanlarıyla boyayan şehitlerimiz her zaman başımızın tacı olacak. 1984’teki ilk eylem sonrasında, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, terörü bitirmek için her yola ve yönteme başvurmuştur. Dünyadaki örneklerine bakılarak, terörü bitirmek için, silahlı mücadelenin ötesinde formüller denenmiştir. Ancak hiçbirinde başarı sağlanamamıştır. Son dönemde takip ettiğimiz Terörsüz Türkiye Projesi, açık söylüyorum, bir müzakerenin, bir pazarlığın, bir al-ver sürecinin neticesi değildir. Onun için, başından beri çok dikkatliydik. Bugün daha da dikkatliyiz. Kanı durduracak, annelerin gözyaşını dindirecek, acıları hafifletecek, kardeşliği güçlendirecek her türlü girişimi yakından takip ederiz. Ancak herkes şundan emin olsun: Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin onurunu, gururunu çiğnetmeyiz, Türkiye’nin başını öne asla eğdirtmeyiz. Terörsüz Türkiye Projemizi de işte bu anlayışla izliyoruz.” "Birlik ve kardeşlik için yorulmadan çalışacağız" İl Başkanı Dağlı, 15 Temmuz’un yıl dönümünde düzenlenen programlara değinerek basın mensuplarına seslendi; “Ülkemizin birliği beraberliği ve kardeşliği için durmadan ve yorulmadan çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu önemli dönemi ilk çalışması olarak hafta boyunca evleri ve iş yerlerini ziyaret ederek Şanlı Türk bayraklarımızla milletimizle beraber olacağız. Bu haftanın tarihimiz açısından bir başka önemli hususiyeti de vardır. 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümünde o gece nasıl millet olarak bir ve beraber olmuşsak yine aynı ruhla hafta boyunca yapacağımız çalışmalarla bu ülkede kardeşliğin siyasi takipçileri olduğumuzu en üst düzeyde milletimizle paylaşacağız. Siz değerli basın mensuplarına hafta boyunca yapacağımız çalışmaları yakından takip etmeye davet ediyorum” dedi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Terörsüz Türkiye komisyonu çok yakında kurulacak Haber

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Terörsüz Türkiye komisyonu çok yakında kurulacak

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Terörsüz Türkiye Komisyonu’na ilişkin,"Meclis başkanımızın takdirinde bir konu ama zannediyorum çok haftalara sari olmayan günler içerisinde öyle bir komisyonun kurulduğunu hep beraber göreceğiz"ifadelerini kullandı.AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Kızılcahamam’da gerçekleştirilen 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı ile ilgili konuştu. İstişare ve değerlendirme toplantısının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kapanış konuşmasıyla sona ereceğini belirten Çelik, "Dün çok yoğun bir gün geçirdik. Bu sefer değişik bir formatta, çeşitli workshoplar halinde güvenlikten, adalete, kalkınmadan sosyal politikalara kadar çok geniş bir alanda kapsamlı bir şekilde bütün konuların çeşitli formatlarda ele alınması söz konusu oldu. Bu sefer aynı anda paralel birçok salonda bu çalışmalar gerçekleştirilerek, iç politikadan dış politikaya, ekonomiden sosyal politikalara kadar bütün konuların üzerinden geçilmiş oldu. Tabi bu sefer bir de biliyorsunuz cuma günü, henüz kampımız resmen başlamadan bir stratejik çalıştay yapılmıştı. Bu stratejik çalışma vesilesiyle de arkadaşlarımız bir araya gelerek, milletvekillerimiz, MKYK, gençlik ve kadın kollarımız çeşitli konulardaki değerlendirmelerini yaptılar" dedi. Çelik, bütün bu çalışmaların hepsinin not alındığını ve bu notlar çerçevesinde hangi değerlendirmelerin yapıldığı belirterek, hangi politika önerilerinin getirildiği, hangi konularda güncelleme ihtiyacı olduğu, hangi konularda eleştiriler olduğuna dair bütün notların, bir stratejik tutum belgesi haline getirileceğini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla MYK ve MKYK tarafından hazırlanan belgelerin değerlendirileceğini belirten Çelik," Tabi illerin, illerden arkadaşlarımızın aldığı çeşitli değerlendirmeler, vatandaşlarımızın ifade ettikleri başta olmak üzere çeşitli uluslararası platformlarda arkadaşlarımızın karşılaştığı problemler, karşılaştığı sorular, bütün bunların ele alındığı kapsamlı bir kamp gerçekleştiriyoruz.Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın dünkü konuşması hemen hemen dünyanın her tarafında çok geniş bir yankı buldu. Terörsüz Türkiye konusunda Türkiye'nin geldiği nokta, uluslararası platformlarda destek gören bir nokta. Demokrasisiyle, sosyal gücüyle, ekonomik gücüyle, siyasal gücüyle Türkiye'nin önümüzdeki döneme perspektif sunması açısından da önemli" değerlendirmesini yaptı. AK Parti Sözcüsü Çelik, her tarafta çatışmaların yoğun bir şekilde ortaya çıktığı bir dönemde Türkiye'nin kendi yumuşak gücünü, diplomatik yeteneklerini kullanarak, hukuk sistemi içindeki egemenlik araçlarını kullanarak, sosyolojik ve siyasal araçlarını kullanarak terör meselesini sona erdirme konusunda ortaya koyduğu bu perspektifin dünyanın her tarafından geniş bir şekilde ilgiyle karşılandığını gördüklerini kaydetti. Tabii silah bırakma sürecinin, silahların imhası ve teslim edilmesi sürecinin kesintisiz bir biçimde devam etmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, PKK'nın bütün şube ve uzantılarıyla birlikte silahlarını teslim etmesi, bütün illegal yapılanmalarıyla birlikte, ideolojik ve finansal yapılanmalarıyla birlikte terörün tamamen ortadan kalkması, bir terörsüz Türkiye tablosunu çıkmasının bölge için de büyük bir ilham kaynağı olacağını aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terörsüz Türkiye'nin aynı zamanda terörsüz bölge için de bir model oluşturacağını ifade ettiğini hatırlatan Çelik, Süreçte Irak makamlarının çok büyük bir ilgisi ve desteği olduğunu dile getiren Çelik," Hem merkezi hükümete hem Kuzey Irak'taki yönetime buradan teşekkürlerimizi iletiyoruz. Aynı şekilde Suriye'den, Azerbaycan'dan verilen destekler ilk destekler olarak ortaya çıktı. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Genel Başkanımızın dün çizdiği çerçevede bütün bu süreci bundan sonrasında kesintisiz bir biçimde hep beraber sürdüreceğiz. Bugün itibariyle de hem teşkilat perspektifleriyle ilgili toplantılar yapılacak, reform stratejisi ile ilgili toplantılar yapılacak, iletişim ve iletişimin koordinasyonuyla ilgili toplantılar yapılıyor" dedi. Terörsüz Türkiye meselesinin kampta değerlendirildiğini belirten Çelik," Milletvekillerimizle, MKYK üyelerimizle, bütün kurucularımızla, bütün katılımcılarımızla birlikte öğleden sonra Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın başkanlığında toplantımızı başlatacağız ve daha sonra kapanış konuşmalarını dinleyerek kampımızı tamamlayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız da dünkü bir takım eleştirileri terörsüz Türkiye'ye dönük olarak zikrederken hatırlarsınız şunu söyledi. Bazıları esasında terörün bitmesini çok arzu etmiyorlar. Çünkü terör bittiği zaman işsiz kalacaklarını düşünüyorlar. Bunun çift taraflı istismarı vardır biliyorsunuz. Birincisi terörün varlığından ve terörün desteklenmesinden nemalananlar vardır. Bir de terör bitsin cümlesini bir başlık olarak kullanıp onun arkasından yürütülen her süreci ve devletin meşru egemenlik alanı içinde ve hukuk sistemi içerisinde yürütülen her süreci bile haksız ve hadsiz bir şekilde ihanet olarak suçlayan, dolayısıyla meseleleri sürekli olarak tıkanma noktasına götürmeye çalışan bir yaklaşım vardır" açıklamasını yaptı. "Sayın Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısı, Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu devlet iradesi, arkasından Dem Parti'nin yürüttüğü çeşitli partileri ziyaret ederek istişare sürecinin bütün bu sürecin bundan sonrasında da yürütülmesi için aynı çerçeveyi koruyacağını ifade etti" diyen Çelik," Dolayısıyla zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmasındaki çerçeve de terörsüz Türkiye sürecinin yürütülmesiyle ilgili bir çerçeve" ifadelerini kullandı. Terörsüz Türkiye komisyonuyla ilgili açıklamada bulunan Çelik, "Meclis başkanımızın takdirinde bir konu ama zannediyorum çok haftalara sari olmayan günler içerisinde öyle bir komisyonun kurulduğunu hep beraber göreceğiz. Tabi burada esas olan PKK'nın fesi ve silahların teslimi imha edilmesi süreciyle ilgili olarak komisyonun dayanak oluşturması, meclisin de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bir göz olarak devreye girmesi şeklinde. Bunu daha önce de ifade ettim. Bu sürecin birçok kısmını dünyadaki pek çok örnekle mukayese ediyorlar. Bu mukayeselere baktığınızda aslında bunlar birbirini direkt karşılamıyor" diye konuştu. Bu süreçte herhangi bir üçüncü gözün olmadığını bir kez daha ifade eden Çelik, "Yani dünyadaki pek çok süreçte bir başka ülke üçüncü göz olarak devreye girmiştir. Burada herhangi bir üçüncü göz yoktur. Doğrudan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın kurduğu doğrulama mekanizması çerçevesinde bütün bu süreç takip edilecektir. Tabii bunun da meclis boyutunda yani ihtiyaç duyulan düzenlemelerle ilgili, yapılacak tartışmalarla ilgili olarak meclis de bir göz olarak burada devreye girmiş olacaktır. Sürece Yüce Meclis de önderlik etmiş olacaktır. O şekilde devam edecek. Cumhurbaşkanımızın devlet kurumlarına verdiği talimatlar çerçevesinde herkes şu anda görevinin başında ve olayı takip ediyor" dedi. Terörsüz Türkiye süreciyle ilgili eleştirilere cevap veren Çelik," Cumhurbaşkanımızın yaptığı tarihi konuşma konusu sonrasında bunların herhangi bir şekilde gündem olmasını istemem bu bahsettiğiniz bir takım üslupların. Buradaki heyete Türkiye'de demokrasi mücadelesi veren bir heyettir. AK Parti heyetidir. İktidar Partisi'nin heyetidir. Onun işte MKYK'sıdır, MYK'sıdır, milletvekilleridir, kadın kollarıdır, genel gençlik kollarıdır. Ya buna karşı konuşurken güruh diye bir ifade kullanan kişinin bu söylediği sözü tabii ki kendisine iade ediyoruz. Yani bu böyle bir saygısızlık olmaz. Zaten bu üslup da şunu gösteriyor ki bütün meseleleri, ele alış biçimleri bu şekilde.Ondan sonra milliyetçilik adına, Türk Milliyetçiliği adına konuştuklarını ifade ediyorlar. Türk Milliyetçiliği'nin kalesi Milliyetçi Hareket Partisi. Türk Milliyetçilerinin lideri Sayın Devlet Bahçeli" değerlendirmesini yaptı. "Bütün bu süreçte Sayın Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısının açtığı çığırı, açtığı yeni sayfayı hep beraber biliyoruz" diyen Çelik," Onun ötesinde bu şekilde konuşan kişilerin söylediklerinin mesela diyelim ki terörle mücadeleyle bir zaaftan bahsetseler dönüp bakalım ama terörle mücadele konusunda Cumhuriyet tarihinin en yüksek nitelikli, en yüksek donanımlı terörle mücadelesinin verildiği yılları yakın zamanda hep beraber geçirdik. Halen de hem Türk Silahlı Kuvvetleri, hem Kahraman Polisimiz, hem Jandarmamız, Sahil Güvenliğimiz, Korucularımız hepsi birlikte Milli İstihbarat Teşkilatımız en yüksek donanımlarla birlikte vatan savunmasını yapmaya devam ediyorlar.Dünyada sert güç unsurlarınızı kullanarak doğrudan terörle mücadeleyi verirsiniz. Aynı zamanda da terör örgütünün fesh edilmesi ve silahlarını bırakması için başka mekanizmalarda devreye su akarsınız. Bunun literatürdeki adı yumuşak güç unsurlarıdır. Geçmişte peki bu hiç olmamış mıdır? Yani bizim iktidarlarımız döneminde mi icat edilmiştir? Hayır bu da söz konusu değil. AK Parti iktidarlarından önce de, Milli Güvenlik Kurullarında, hatta çoğu kez de doğrudan asker üyelerin buraya önerisiyle teröristlerin silah bırakması, teslim olmasını teşvik edecek pek çok düzenleme yapılmıştır" dedi. Yumuşak güç unsuru kullanmanın devletler tarafından benimsenen bir unsur olduğuna dikkat çeken Çelik, "Yani bir yandan sert güç unsurlarıyla terörle mücadele eder, bir yandan da tabii ki yumuşak güç unsurlarını devreye sokar. Bunlar nedir? Sosyolojik araçlarını devreye sokar, hukuk araçlarını devreye sokar, siyasal araçlarını devreye sokar, dolayısıyla egemenlik alanı içerisinde hareket eder. Burada defalarca bunu söyledik. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak ilkesinden bir taviz yoktur. Süreç herhangi bir şekilde bir al ver süreci değildir. Bir müzakere süreci değildir. Bir pazarlık süreci değildir. Yine aynı şekilde devletimizin temel nitelikleri ve milletimizin temel değerleri konusunda herhangi bir tartışma yoktur. Burada şunu da özellikle ifade etmek isteriz. Bugünlere kahraman şehitlerimizin, kahraman gazilerimizin büyük fedakarlıklarıyla geldik. Ve en zor zamanlarda, dünya konjöktürünün en olumsuz zamanlarında bile onların fedakarlıkları sayesinde bu vatan savunması yapıldı. Ülkemiz herhangi bir şekilde bölücü tehdidin sonuçlarına maruz kalmadı, egemenliğini korudu. Şimdi ise aynı şekilde terörle mücadele konusunda Türkiye'nin donanımı ortada bundan sonrasında da bu yumuşak güç unsurlarının denenmesi dünyanın her tarafında bu denenmiştir" diye konuştu. Süreçle ilgili yapılacak eleştirileri kıymetli bulduğunu ifade eden Çelik, meclisteki bütün partilerin çalışmalara katkı sağlamasını arzu ettiklerini belirterek, "Hukuk araçlarınızla devreye girersiniz. İstihbarat teşkilatınızın görüşmeleriyle devreye girersiniz. Ve dolayısıyla bu meseleyi ülke gündeminden çıkarmak için yapılan bir çalışmadır. Dediğim gibi eleştiriler kıymetlidir. Eleştirileri dinlemek isteriz. Meclisteki komisyonda da, meclisteki bütün partiler, grubu bulunan partiler bulunsun ve görüşlerini ifade etsin arzu ederiz .O başka bir şeydir. Ama sözel bir şiddete başvurarak hiçbir siyasal argüman üretmeden sadece karşı tarafı ihanetle suçlayarak olan biten her şeyi çarpıtarak ortaya koyulan şeyin herhangi bir şekilde maalesef değeri olmuyor. Bir zemini de olmuyor. Bunlar geçmişte de defalarca yapılmıştır. Doğru olan bir masanın etrafında toplanıp bu eleştirilerin makul bir şekilde ortaya koyulması ve hedefin terörsüz Türkiye olduğu, Türkiye'nin terör yükünden kurtulması çerçevesinde olması gerektiği konusundaki iradenin canlı tutulmasıdır. Onun dışında mesela tutuyor Sayın Cumhurbaşkanımızın sözlerine karşı Sayın Özgür Özel sözleri çarpıtarak bir şey söylüyor. Sanki Cumhurbaşkanımız büyük bir birliktelikten bahsederken yakın bölgemizde, tarihten örnekler vererek tarihte ne zaman yakın bölgemizde büyük bir iş birliği büyük bir dayanışma ortaya çıktığında ortaya çıkan huzur, barış ve refah tablosunu dünkü konuşmasında tasvir etti. Ama Sayın Özgür Özel bunun etnik vurgular temelinde bir ayrışma şeklinde resmedildiğini ifade etmeye çalışıyor. Böyle bir şey yok. Tam tersine bir büyük tablodan yakın bölgemizde işte görüyorsunuz yakın bölgemizdeki Türk'le Kürt'ü, Kürt'le Arap'ı Alevi'yle Sünni'yi, Sünni'yle Şii'yi Nusayri'yle Dürzi'yi karşı karşıya getirmeye çalışan denklem karşısında Cumhurbaşkanımızın yaptığı konuşmanın Irak'ta, Suriye'de çatışma bölgelerinde nasıl büyük bir heyecanla karşılandığı ve herkesin bu olumsuz denklemden kurtulmak için onu referans gösterdiği görülüyor" açıklamasını yaptı. "Türkiye Cumhuriyeti'nin temel niteliklerini koruyarak, Türk milletinin değerlerini koruyarak geleceğe bakmamızdan kendi egemenlik alanımız, hukuk sistemimiz içerisinde bu çalışmaları yürütmemizden daha doğal bir şey yok" diyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu çerçevede baktığımızda bütün bu egemenlik Türk milletine aittir. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde Türk'le Kürt'ün kardeşliğini pekiştirecek zaten var olan tarihsel kardeşliğini kaderdaşlık olan kardeşliğini pekiştirecek daha güçlü vurguların, devletimizin başı olarak Cumhurbaşkanımızdan gelmesinin birilerini rahatsız etmesi tabii o başka şekilde yorumlanması gereken bir şey. Bu çerçevede bu çalışmalar dediğim gibi arkadaşlar güçlü bir şekilde sürecek. İnşallah birkaç ay içerisinde terör örgütünün tamamen silahlarını bırakması ve bunun bütün şube ve uzantılarıyla gerçekleşmesi takip edeceğimiz bir husustur.

Erdoğan’ın “üçlü yol yürüyoruz” açıklamasına Pervin Buldan’dan net yanıt: “Bu süreç ittifakıdır, siyasi ittifak değil” Haber

Erdoğan’ın “üçlü yol yürüyoruz” açıklamasına Pervin Buldan’dan net yanıt: “Bu süreç ittifakıdır, siyasi ittifak değil”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti’nin Kızılcahamam’daki 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı dikkat çeken konuşmaya DEM Parti cephesinden ilk değerlendirme geldi. DEM Parti İmralı Heyeti üyesi ve TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, Erdoğan’ın “AK Parti, MHP ve DEM üçlü olarak bu yolu beraber yürüme kararı verdik” sözlerinin sürecin doğasıyla ilgili olduğunu, siyasi bir ittifak olarak yorumlanmaması gerektiğini vurguladı. “Bu bir süreç birlikteliği” Pervin Buldan yaptığı açıklamada, Erdoğan’ın konuşmasının bugüne kadar yapılan en kapsayıcı ve yapıcı açıklamalardan biri olduğunu ifade ederek, "Ben açıkçası konuşmayı çok değerli ve çok kıymetli buluyorum. Süreç açısından yapılması gerekenler ve bundan sonra atılacak olan adımlara dair önemli mesajlar vardı" dedi. Erdoğan’ın “AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, DEM üçlü olarak bu yolu beraber yürüme kararı verdik” sözlerine açıklık getiren Buldan, “Yanlış bir yere çekilmesin. Bu ittifak süreç ittifakıdır. Başka bir ittifak olarak algılanmamalı. Herkesin çizgisi ve gittiği yol bellidir” ifadelerini kullandı. “Devlet adına özeleştiri kıymetliydi” Erdoğan’ın faili meçhul cinayetler, Kürtçe yasağı ve geçmişte yaşanan devlet uygulamalarına ilişkin sözlerine de değinen Buldan, “Özellikle devletin yaptığı hataları özeleştiri şeklinde sunması çok önemliydi. Faili meçhuller, Beyaz Toroslar, köy boşaltmalar… Bütün bunları kabul etmek, yeni sürece daha sağlam bir zemin hazırlayabilir. Bu sözlerin komisyonda tartışılması gerekir” diye konuştu. “Bu konuşma sürecin hızlanacağına işaret” Erdoğan’ın TBMM’de bir komisyon kurulacağı yönündeki açıklamasını da hatırlatan Buldan, “Zaten bizde komisyonun kısa zamanda kurulacağı bilgisi vardı. Kendisi de bugün ifade etti. Çok uzatmadan bence her türlü adımı en kısa zamanda atmak gerekiyor. Süreç zamana yayıldıkça provokasyonlara açık hale gelir” diyerek uyarıda bulundu. “DEM Parti çözüm sürecinin merkezinde” Buldan açıklamasında DEM Parti’nin bu sürecin tam merkezinde olduğunu da vurgulayarak, “Elbette ki biz DEM Parti olarak bu sürecin tam merkezindeyiz. Ama çözmesi gereken de Cumhur İttifakı’dır. Bu birlikteliğe süreç birlikteliği diyelim” dedi. Suriye vurgusu: “Türkiye çözümün merkezinde olabilir” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye’deki Kürtlerle ilgili mesajlarına da değinen Buldan, “Sınır dışındaki Kürtlere gönderme yapması, bizim meselemiz demesi önemliydi. Türkiye’nin Orta Doğu’da Kürt meselesine yönelik politika belirleyicisi olabileceğini göstermesi kritik bir gelişme. Ancak Suriye konusunda çözüm bekleyen başlıklar hâlâ var” ifadelerini kullandı. “Adım atmak için doğru zaman” Sözlerinin sonunda sürecin daha fazla gecikmemesi gerektiğini kaydeden Buldan, “Komisyon kurulmalı, gerekli yasalar hazırlanmalı ve Meclis açıldığında hemen adımlar atılmalı. Sürecin başarısı hızla alınacak kararlarla mümkün olacaktır” dedi.

AK Parti'den PKK’nın silah bırakma törenine ilk yorum: “Terörsüz Türkiye hedefinde kritik eşik geçildi” Haber

AK Parti'den PKK’nın silah bırakma törenine ilk yorum: “Terörsüz Türkiye hedefinde kritik eşik geçildi”

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, PKK'lı bir grubun bugün Süleymaniye'de gerçekleştirdiği silah bırakma eyleminin ardından sosyal medya hesabı üzerinden bir değerlendirme açıklaması yaptı. Çelik, sürecin "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda atılmış önemli bir ilk adım olduğunu belirtti. "KRİTİK BİR EŞİK GEÇİLMİŞTİR" Ömer Çelik, Türkiye'nin terör yükünden kurtulması için tarihi bir sayfa açma kararlılığının güçlenerek ilerlediğini ifade etti. Açıklamasında, "Gelinen aşamada 'terörsüz Türkiye' hedefine ulaşılması için kritik bir eşik geçilmiştir," diyen Çelik, şehit ve gazilerin fedakarlıkları sayesinde ülkenin egemenliğine yönelik saldırıların başarısız kılındığını ve bu sayede sürecin bu noktaya ulaştığını kaydetti. AKP Sözcüsü Ömer Çelik, PKK'nın silah bırakma töreniyle ilgili şunları söyledi: "Terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda PKK’nın silahları imha/teslim süreciyle ilgili ilk adım gerçekleşti. Sn Devlet Bahçeli’nin tarihi çağrısı ve Sn Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu devlet iradesiyle, Türkiye’nin terör yükünden kurtulması için tarihi bir sayfa açma kararlılığı güçlenerek ilerlemektedir. 'Terörsüz Türkiye' hedefine ulaşılması, ülkemizin terör yükünden kurtulmasını ve yakın bölgemizin 'terörsüz bölge' hedefine ulaşmasını sağlayacaktır. DEM Parti’nin partiler arasındaki ziyaret trafiği ve istişare süreci, sürecin hedeflerine ulaşması için gösterilen hassasiyetler büyük katkı sağlamaktadır. Yüce Meclis’in sürece dayanak sağlayacak iradesinin devreye girmesiyle Meclis’teki tüm siyasi partilerin katkıları somutlaşacaktır. Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla devlet kurumları diplomasi, istihbarat ve güvenlik başta olmak üzere tüm alanlarda 'terörsüz Türkiye' hedefine ulaşılması için kapsamlı çalışmalar yürütmeye devam etmektedir. Aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin eşsiz fedakarlıklarıyla ülkemize ve milli egemenliğimize dönük uzun yıllardır devam eden her türlü saldırı başarısız kılınmıştır. Bölücü terörün ülkemize dönük emellerine geçit verilmemiştir. Her zaman rahmetle ve şükranla andığımız şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin vatan savunmasını eşsiz fedakarlıklarla yerine getirmesi sayesinde, 'Tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak' ilkesi her şart altında korunmuştur. Gelinen aşamada 'terörsüz Türkiye' hedefine ulaşılması için kritik bir eşik geçilmiştir. Bundan sonrasında PKK’nın tüm şubeleri ve illegal yapılarıyla feshi ve silahların yakılması/teslim edilmesi süreci kısa zaman içinde tamamlanmalıdır. Cumhurbaşkanımızın iradesiyle bir devlet projesi olarak yürüyen bu sürecin amaçlarına ulaşması için, her türlü provokasyona karşı teyakkuz hali devam etmektedir. Terörü 'vekâlet savaşları'nın aracı olarak kullanan ve bölgemize emperyalist amaçlarla yaklaşanların habis siyasi projelerini bozacak olan irade 'terörsüz Türkiye' iradesi ve bunun 'terörsüz bölge' anlayışına ilham kaynağı olmasıdır."

AK Parti Sözcüsü Çelik: Cumartesi sabahı Sayın Cumhurbaşkanımız tarihi bir konuşma yapacak Haber

AK Parti Sözcüsü Çelik: Cumartesi sabahı Sayın Cumhurbaşkanımız tarihi bir konuşma yapacak

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın cumartesi sabahı tarihi bir konuşma yapacağını belirterek, vatandaşları bu konuşmayı dinlemeye davet etti. Çelik, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı ve açıklamalarda bulundu. Türkiye'de demokrasinin ve cumhuriyetin korunması için tüm güvenlik birimlerinin görevlerinin başında olduğunu belirten Çelik, gelişmeler neticesinde terör örgütünün feshinin gerçekleşebileceği bir ortamın görüldüğünü ifade etti.Yabancı güçlerin terör örgütlerini kendi vekalet savaşları için kullandıklarını dile getiren Çelik, bir terör örgütüyle mücadele ederken, aynı zamanda onun arkasındaki gücün siyasi projesiyle de bir mücadele verildiğini vurguladı.Çelik, terör örgütündeki silah bırakma sürecinin öngördükleri şekilde ilerlediğini, AK Parti olarak dünya genelindeki silah bırakma modellerini incelediklerini ve hazırlıklı olduklarını belirterek, şöyle devam etti: "Bazı yerlerde önce örgüt, sonra parti var. Bazı yerlerde ise önce parti, sonra örgüt var. Bu işin ritmini ve mekanizmasını çok değiştiriyor. Çoğu yerde devletler bunu kendi kendilerine becerememişler, üçüncü bir göz girmiş araya. Biz kesinlikle üçüncü bir gözü kabul etmiyoruz. Terörsüz Türkiye, Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet projesidir. Sayın Cumhurbaşkanımız bunu ifade ettikten sonra bu şekilde olmuştur. Cumhurbaşkanımız iç bünyenin kuvvetlendirilmesiyle ilgili konuşma yaptıktan sonra Sayın Devlet Bahçeli iç bünyenin kuvvetlendirilmesi, iç cephenin güçlendirilmesiyle ilgili o tarihi çağrıyı yaptı. Cumhurbaşkanımızın bu konuda devletimizin başı olarak bu iradeyi koymasından sonra bu devlet projesidir artık." Çelik, süreçte silah bırakan örgüt mensuplarına ne yapılacağı ile ilgili soruya, "Suça bulaşmış olanlarla suça bulaşmamış olanlar arasında ayrım olacak. Zaten şöyle değerlendirmek lazım, mevcut yasalarımızda silah bırakan kişiye şimdi ne oluyor? Ekranlarda bir çatışma var, o çatışma sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri anons ediyor, diyor ki 'Teslim ol'. Teslim olmuş ve herhangi bir şeye bulaşmamışsa zaten herhangi bir şey olmuyor. Öbür türlü bir şey varsa da onunla ilgili çeşitli düzenlemeler var." yanıtını verdi. "Tek bayrak ilkesi" Silah bırakma sürecinin detaylarının görüşülmesi için TBMM'de komisyon kurulmasının planlandığını anlatan Çelik, sürece yönelik eleştirileri dikkatle takip ettiklerini ancak "Taviz veriliyor" ve "Ülke bölünüyor" gibi ifadelerin yanlış olduğunu bildirdi. "Bu süreci 'Tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak’ ilkesiyle yürütüyoruz. Devletin temel nitelikleri ve milletin değerleri üzerinde herhangi bir pazarlık ya da müzakere söz konusu değildir." diyen Çelik, çalışmanın net bir hedefe odaklandığını vurguladı. Çelik, Suriye'deki mevcut duruma ilişkin de değerlendirmelerde bulunarak, ülkenin toprak bütünlüğü, egemenliği ve tek ordulu yapısının korunması gerektiğini hatırlattı.Terör örgütlerinin bazı dış güçler tarafından vekil olarak kullanıldığını dile getiren Çelik, "Büyük güçler ilanihaye burada kalmayacaklar. Büyük güçler ilanihaye burada birilerini himaye etmeyecekler. Bu halklar beraber yaşayacaklar." dedi. Terörsüz Türkiye Çelik, "Terörsüz Türkiye süreci vatandaşta karşılık buldu mu?" şeklindeki soruya da "Sayın Cumhurbaşkanımıza olağanüstü bir güven var. Sayın Devlet Bahçeli'ye olağanüstü bir güven var. Yani Sayın Cumhurbaşkanımızın Sayın Devlet Bahçeli'nin millet ve devlet aleyhine bir iş yapmayacağı konusunda zaten kesin bir kanaat söz konusu." karşılığını verdi. Terörsüz Türkiye sürecinin baltalanması için bazı şebekeler ve istihbarat örgütlerinin Türkiye aleyhine bir takım işler yaptıklarını ve yapacaklarını aktaran Çelik, şunları kaydetti: "Bunlarla ilgili olarak kurumlarımız mücadele ediyorlar. Bazı şeyler bağlantılar kopacak tekrar yapıştıracağız. Ama önemli olan şudur, devletimiz ve milletimiz için doğru olanı yapma konusunda iradeyi ve çalışmayı sürdüreceğiz. Yani önemli olan bu sonuca bakıyoruz ve burada da doğru araçları kullanıyoruz. Sonuç için gayrimeşru araçlar kullanmıyoruz, vatandaşlarımız müsterih olsunlar ve her şey vatandaşımızın gözü önünde oluyor. Cumhurbaşkanımızın açıklamaları bugün de son derece önemli. Yine cumartesi günü biliyorsunuz biz cumadan kampa giriyoruz. Cumartesi ve pazar kampımız var. Cumartesi sabahı Sayın Cumhurbaşkanımız tarihi bir konuşma yapacak. Bütün vatandaşlarımızı cumartesi sabahı Sayın Cumhurbaşkanımızın yapacağı o konuşmayı dinlemeye davet ediyorum."

PKK ne zaman silah bırakacak, sonrasında ne olacak? İşte çözüm sürecinin adım adım yol haritası Haber

PKK ne zaman silah bırakacak, sonrasında ne olacak? İşte çözüm sürecinin adım adım yol haritası

Türkiye'nin kaderini etkileyecek 48 saate girilirken, tüm gözler PKK'nın atacağı tarihi adıma çevrildi. 11 Temmuz Cuma günü silahlar gerçekten susacak mı? Abdullah Öcalan'ın ilk kez videolu olabileceği söylenen ve içeriği sır gibi saklanan mesajı hangi kapıları aralayacak? Ankara, Bağdat ve Erbil hattında yürütülen gizli diplomasi trafiği ve son anda iptal edilen canlı yayının perde arkasında neler var? GİRİŞ: GERİ SAYIM BAŞLADI, NEFESLER TUTULDU PKK'nın silah bırakma kararını hayata geçirmesi için geri sayım resmen başladı. Son anda bir pürüz çıkmazsa, örgüt 11 Temmuz Cuma günü düzenlenecek bir törenle on yıllardır süren çatışma dönemini sonlandıracak ilk adımı atacak. Sürecin en merak edilen detayı ise tören öncesi kamuoyuna açıklanacak olan Abdullah Öcalan'ın mesajı. DEM Parti kulislerinde, Öcalan'ın bu kez sadece yazılı bir metinle değil, bir video kaydıyla örgüte sesleneceği beklentisi hakim. ANKARA'DA KRİTİK ZİRVE: SÜRECİN SİYASİ AYAĞI PLANLANIYOR Silahların susmasına saatler kala, sürecin siyasi ayağı için Ankara'da trafik hızlandı. Irak'ta bir dizi temasta bulunan MİT Başkanı İbrahim Kalın, bugün TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile kritik bir görüşme gerçekleştirecek. Masadaki ana gündem, silah bırakmanın hemen ardından Meclis'te kurulacak olan özel komisyonun yol haritası. TÖREN NEREDE, SİLAHLAR NASIL TESLİM EDİLECEK? Güvenlik gerekçesiyle törenin yapılacağı yer konusunda bilgi verilmedi. Ancak kaynaklar, ilk silah bırakma eyleminin Kuzey Irak'ta, Süleymaniye kenti yakınlarında sembolik bir törenle gerçekleşeceğini iddia ediyor. Cuma günü küçük bir grubun katılımıyla başlayacak olan sürecin, Ankara-Erbil-Bağdat koordinasyonunda oluşturulacak güvenli noktalarda birkaç ay içinde tamamlanması hedefleniyor. CANLI YAYIN NEDEN İPTAL EDİLDİ? GÖRÜNTÜLER NASIL SERVİS EDİLECEK? DEM Parti'nin gazetecileri davet ettiği ve canlı yayımlanması planlanan tören, "güvenlik" gerekçesiyle son anda iptal edildi. Yeni plana göre tören, kameraların alınmayacağı farklı bir alanda yapılacak. Ancak törenden elde edilen görüntülerin, hızla bölgedeki gazetecilere ulaştırılarak kamuoyuna servis edilmesi sağlanacak. Bu kararın, 12 askerin hayatını kaybettiği olayın ardından olası provokasyonları önleme amacıyla alındığı bilgisi verildi. MECLİS KOMİSYONU'NUN MİSYONU NE OLACAK? İlk görüntülerin gelmesinin ardından Meclis'te kurulacak komisyon, sürecin yasal altyapısını inşa edecek. İktidarın "Terörsüz Türkiye," DEM Parti'nin ise "Barış ve Demokratik Toplum Süreci" olarak tanımladığı bu yeni dönemin tüm yasal çerçevesi bu komisyonda şekillenecek. Örgüt mensuplarının topluma kazandırılmasından İnfaz Yasası'ndaki değişikliklere kadar birçok kritik başlık bu komisyonun masasında olacak. MASADAKİ EN ZOR KONU: SİYASİ TUTUKLULARIN GELECEĞİ Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ gibi isimlerin de aralarında bulunduğu siyasi tutukluların durumu, sürecin en çetin başlığını oluşturuyor. DEM Parti, AİHM ve AYM kararlarının uygulanmasıyla tahliyelerin mümkün olacağını savunurken, AK Parti kanadı silahların tamamen susmasını ve sürecin sağlıklı ilerlemesini şart koşuyor. Hükümet kaynakları, atılacak adımların "hiçbir şekilde bir pazarlığın parçası olmayacağını" net bir dille ifade ediyor.

AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Erdem Demir görevinden istifa etti Haber

AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Erdem Demir görevinden istifa etti

AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Erdem Demir, 25 Ocak 2021’den bu yana sürdürdüğü görevinden istifa ettiğini açıkladı. Demir, istifa kararını kişisel X (eski adıyla Twitter) hesabı üzerinden kamuoyuna duyurdu. TEŞEKKÜR EDEREK VEDA ETTİ Demir'in açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Çok değerli AK Parti Üsküdar ailem, kıymetli Üsküdarlılar; İstanbul İl Başkanlığımız ile yaptığımız istişareler neticesinde, 25 Ocak 2021 tarihinden itibaren büyük bir gururla yürüttüğüm AK Parti Üsküdar İlçe Başkanlığı görevimden istifa etmiş bulunmaktayım. Görev sürem boyunca bizlerden desteklerini esirgemeyen, başta Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’a, İl Başkanlarımız Sn. Bayram Şenocak, Sn. Osman Nuri Kabaktepe ve Sn. Abdullah Özdemir’e, Önceki Dönem Üsküdar Belediye Başkanımız, MKYK üyemiz Sn. Hilmi Türkmen’e, Kadın Kolları ve Gençlik Kolları Başkanlarımıza, Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları İlçe Yönetim Kurulu üyelerimize, Meclis üyelerimize, gayretleriyle her daim sahada olan üç kademe Mahalle Başkanlarımıza ve yönetimlerine, teşkilatımızın her kademesinde fedakarca emek veren tüm yol ve dava arkadaşlarımıza, desteklerini esirgemeyen Üsküdarlı komşularımıza, her zaman koşulsuz yanımda olan, bu yolda benimle birlikte gayret eden değerli eşime, evlatlarıma ve aileme şükranlarımı sunuyorum. Allah hepinizden razı olsun. Sizlerle birlikte aynı davaya hizmet etmiş olmak, benim için ömür boyu onur vesilesi olacaktır. Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımızın önderliğinde yolumuz birdir, inancımız tamdır. Görevler geçici, davamız bakidir. Hakkınızı helal edin. Benden yana varsa hakkım helal olsun. Saygı ve muhabbetle”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Mizah kisvesiyle yapılan açık bir kışkırtmadır, alçakça bir provokasyondur Haber

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Mizah kisvesiyle yapılan açık bir kışkırtmadır, alçakça bir provokasyondur

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Konferans Salonu'nda düzenlenen 172. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, AK Parti olarak istişare geleneğini istikrarlı bir şekilde sürdürdüklerini gururla ifade etmek istediğini söyledi. Grup toplantıları, Merkez Yürütme Kurulu, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantıları ve milletvekilleriyle bir araya geldikleri özel toplantılarla meseleleri değerlendirdiklerini ifade eden Erdoğan, ülke ve dünyanın gündemindeki konuları kabinede iki haftada bir düzenli olarak etraflıca ele aldıklarını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, özel gündemli toplantılar aracılığıyla Türkiye'nin karşılaştığı tehdit ve tehlikelere çözüm yolları geliştirdiklerini, milletvekilleriyle, kabine üyeleri ve genel merkez yönetimini bir araya getirdikleri kahvaltılı sohbet formatındaki toplantının sonuncusunu bu sabah gerçekleştirdiklerini dile getirdi. KIZILCAHAMAM KAMPI Şehirlerin sorunlarına, sıkıntılarına, taleplerine dair hususları ilk elden dinleme imkanı bulduklarını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün bunlara ilaveten, dar veya geniş katılımlı toplantılarla istişare mekanizmasını en verimli, etkili şekilde işletiyoruz. Partimizin kuruluşundan itibaren bu konudaki hassasiyetimizi her zaman muhafaza ettik. Hem partimize hem ülkemize hem de dış politikaya dair her meseleyi açık yüreklilikle konuşuyor, tartışıyor, kararlarımızı buna göre alıyoruz. Bir AK Parti geleneği olarak yıllardır Türk siyasetinde dikkatle takip edilen Kızılcahamam İstişare ve Değerlendirme Toplantımızın 32'ncisini İnşallah 11-13 Temmuz tarihlerinde gerçekleştireceğiz. Kampımızı bir istişare zemini olmanın ötesinde AK Parti'nin yeni dönem yol haritasının şekilleneceği bir ortak akıl platformu olarak görüyoruz. Kızılcahamam kampından inşallah güçlenerek, yenilenerek, tazelenerek, enerji ve ilham toplamış olarak çıkacağız." "KOLTUK, MAKAM, UNVAN İÇİN BU GÖREVLERE ADAY OLMADIK" Erdoğan, genel merkezinden mahalle ve köy temsilciliğine kadar her seviyede teşkilatı yekvücut olarak uyum ve koordinasyon içinde her zamankinden daha kararlı bir şekilde yollarında ilerlediklerini anlattı. AK Parti'li kadrolar olarak, kavga edenlerden değil, istişare kültürünü ve kardeşlik hukukunu yüceltenlerden olduklarını milletin çok net biçimde gördüğüne dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti: "Birbirinin ayağını kaydıran, birbirine kumpas ve tuzak kuran değil, aynı davaya, aynı ideale gönül veren bir hareketiz, böyle bir teşkilatız. Bakın, bizi çıkarlarımız bir araya getirmedi, siyasi ikbal hevesimiz bizi bu çatı altında buluşturmadı. Koltuk, makam, unvan için bu görevlere aday olmadık. Biz sadece halka hizmet ederek Hakk'ın rızasını kazanmak için buradayız. Milletimize hizmetkarlık yapmak için AK Parti'deyiz. Merhum Arif Nihat Asya 'İçimizden biri köprü olmaya razı olmazsa kıyamete kadar bu suyun kıyılarını bekleriz' demiş. İşte biz de gönüller arasında köprü olmak için bu çatı altındayız. 86 milyonun birliğini, dirliğini, kardeşliğini güçlendirmenin gayretindeyiz. 14 Ağustos 2001'den bu yana ortak bir gaye için ortak hedefler, dertler, meseleler için omuz omuza mücadele ediyoruz. Bu mücadeleyi de hamdolsun alnımızın akıyla veriyoruz." "PARTİYE, MİLLETE TEPEDEN BAKMAYI YAKLAŞTIRMADIK" Cumhurbaşkanı Erdoğan, millete olan aşklarını, sevdalarını büyüterek, bıkmadan, usanmadan engeller karşısında yılmadan "önce Türkiye" şiarı ile yola kararlılıkla devam edeceklerini vurguladı. AK Parti kadrolarına durmanın, duraksamanın, rehavete kapılmanın yakışmayacağına işaret eden Erdoğan, şunları paylaştı: "Bize, teveccühüne ve güvenine mazhar oldukları milletimizle aramıza mesafe koymak, hele hele duvar örmek asla yakışmaz. İnşallah önümüzdeki ay 24'üncü yaşımızı kutlayacağız. Yaklaşık 24 yıldır bu partiye kibri, tekebbürü, millete tepeden bakmayı yaklaştırmadık. İnşallah, bundan sonra da yaklaştırmayacağız. Milleti hor görenlerden, milleti yok sayanlardan, milletin dertlerine kulak tıkayanlardan olmadık. İnşallah bundan sonra da olmayacağız. Türkiye'ye hizmet aşkımızı yitirmedik, bundan sonra da yitirmeyeceğiz. Bizim yerimiz milletimizin yanıdır. Bize oy versin veya vermesin, 86 milyonun tamamı öz ve öz kardeşimizdir, canımızdan bir parçadır." "Biz millet için varız, millet neredeyse biz hep orada olacağız. Millet ne istiyorsa onu yapacak, onu hayata geçireceğiz. AK Parti milletin partisidir. Bu teşkilat, aziz milletin teşkilatıdır" diyen Erdoğan, elitlerin, seçkinlerin değil, her zaman garip gurabanın, fakir fukaranın, kimsesizlerin, ihtiyaç sahiplerinin yoldaşı olduklarını aktardı. Yoksulları, garipleri, yolda kalmışları samimiyetle kucakladıklarını, ellerinden tutup kaldırmanın mücadelesini verdiklerini, bugün de aynı çizgide siyaset yaptıklarını belirten Erdoğan, "Ülkemizin her sokağından, her sokakta yaşayan her bir vatandaşımızdan, başkanı olduğumuz şehrin sakinlerinin hepsinin derdinden, sıkıntısından, şikayetinden haberdar olmak bizim öncelikli vazifemizdir." diye konuştu. "YAZ AYLARINI TEŞKİLAT OLARAK FIRSATA ÇEVİRECEĞİZ" Erdoğan, yaz aylarını teşkilat olarak fırsata çevireceklerini belirterek, partililere "Buna hazır mıyız?" diye sordu. "Artık bu yaz mevsimi bizim için mevsimlerden bir mevsim olmayacak." diyen Erdoğan, çok çalışacaklarını, kapı kapı dolaşacaklarını ve vatandaşlarla hemhal olacaklarını söyledi. AK Parti Genel Merkezi'nin farklı birimlerinin, teşkilatın yaz mevsimini en iyi şekilde değerlendirmesi amacıyla çeşitli programlar hazırladığını anlatan Erdoğan, "Geçen sene yaptığımız ve oldukça verimli geçen Türkiye Buluşmalarını 'Türkiye Yüzyılı Buluşmaları' temasıyla inşallah devam ettiriyoruz. Bakanlarımız, genel başkan yardımcılarımız, Merkez Karar Yönetim Kurulu üyelerimiz ve milletvekillerimiz, 81 ilimizi ziyaret edip, teşkilat mensuplarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla, iş dünyamız ve halkımızın çeşitli kesimleriyle bir araya gelecekler. Yaz boyunca partimizin olmazsa olmazı danışma meclislerimizi de ara vermeden ve mümkün olan en yüksek katılımla gerçekleştireceğiz." diye konuştu. "SON DERECE ÖNEMLİ ÇALIŞMALARA İMZA ATACAKLAR" Yaz süresince gençlere yönelik belediyelerin düzenleyeceği etkinlikleri "Yaz Seninle Güzel" başlığı altında topladıklarını aktaran Erdoğan, 2028 seçimlerinde 5,6 milyon gencin ilk kez oy kullanacağını, bu gençlerden 2 milyonunun AK Parti'li belediyelerin sınırları içerisinde yaşadığını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2025 yılı yaz aylarında gençlere yönelik çalışmalarla 750 bin gence ulaşmayı hedeflediklerini bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kendi belediye sınırlarımız dışında ikamet eden gençlerin de bu çalışma ve faaliyetlerden haberdar olmalarını sağlayacağız. Yaz döneminde kadın kollarımız ve gençlik kollarımız da sahaya inecek, son derece önemli çalışmalara imza atacaklar. Kabinesiyle, genel merkeziyle, kurullarıyla, milletvekilleriyle, ilçe ve belde teşkilatlarıyla, hepsinden öte il teşkilatlarıyla, belediyesiyle hep beraber tam kadro sahada olacağız. Milletimizle gönül bağımızı güçlendirecek, serzenişlerini dinleyecek, hayır dualarını almaya özellikle gayret göstereceğiz. Yaz dönemini muhalefetle aramızdaki farkı açmak için bir fırsat olarak hep beraber kullanacağız. Yine bu süreçte muhalefetin sürekli köpürttüğü yalan ve iftiraların önünü, delilleriyle, belgeleriyle vatandaşlarımıza doğruları anlatarak keseceğiz. Belediye ve il başkanlarımız başta olmak üzere sizlerden bu faaliyetlere gereken önemi vermenizi, bu faaliyetlerin en yüksek verimle hayata geçirilmesi için özveriyle çalışmanızı beklediğimi ifade ediyorum." "TÜRKİYE'YE ÇAĞ ATLATTIK" Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu programların, kendilerine milletin görüşlerini doğrudan öğrenme imkanı sunarken, aynı zamanda hizmetleri anlatma fırsatı da bahşettiğini söyledi. Hizmet, eser, yatırım, icraat ve proje noktasında Cumhuriyet tarihinin en başarılı kadrosunun bu salonda bulunduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti: "Her anlamda Cenab-ı Allah'a hamdolsun bizden önce yapılanların katbekat fazlasını 23 yılda biz ülkemize kazandırmayı başardık. Ulaştırmada, sağlıkta, savunmada, tarımda ve daha birçok başlıkta, merhum Özal'ın tabiriyle 'Türkiye'ye çağ atlattık.' Kimse kusura bakmasın, muhalefet hizmet yarışında bizim elimize su bile dökemez. Bizim herhangi bir belediye başkanımızın vizyonu, çalışkanlığı, hizmet tutkusuyla muhalefetten kimse boy ölçüşemez. Bakın, bunu laf olsun, polemik olsun diye de söylemiyorum. Türkiye'yi adım adım birçok defa gezmiş bir kardeşiniz olarak söylüyorum. İllere, ilçelere gittiğimizde AK Parti ve Cumhur İttifakı belediyelerinin farkını çok net biçimde görebiliyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı belediyelerinde icraat var, eser var, 7/24 çalışma var. Şehirlerini güzelleştirme mücadelesi var, meydanlarda verdiği sözü tutma şuuru var. Emanetin hakkını hizmet siyasetiyle ödeme iştiyakı var. Bizim belediyelerimizde şikayet etmek değil, çözüm üretmek var. Lafla peynir gemisi yürütme kurnazlıkları değil, taş üstüne taş koyma şevki var. Şehrin hakkını bilen, kul hakkını gözeten bir tasavvur var. Rantın değil, hizmetin izini süren yüce bir ahlak var. Sadece bugünü değil, yarını da düşünen bir bakış açısı var. Bol keseden vaat dağıtıp unutan değil, 'Söz namustur' deyip canla başla çalışan tüm mesaisini şehrine ve hemşehrilerine adayan heyecanlı, gayretli, liyakatli kadrolar var. Tekrar ediyorum, gerçek belediyecilik denilince son 30 yıldır akla ilk gelen bu hareket olmuştur. İnşallah bundan sonra da belediyeciliğin kitabını yazmaya devam edeceğiz. Başarılarla dolu bu tertemiz mirasımıza hiç kimsenin leke bulaştırmasına Allah'ın izniyle müsaade etmeyeceğiz." Erdoğan, tüm teşkilata emeklerinden, hizmetlerinden ötürü teşekkür ederek, Allah'tan kendilerini doğru yoldan, ülkeye, millete, ümmete ve tüm insanlığa hizmet yolundan ayırmamasını diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizi ısrarla çekmek istedikleri kurultay tartışmaları CHP'nin iç sorunudur, yargıya taşınan davanın tüm tarafları CHP'lilerden oluşuyor." dedi. Erdoğan, "Yargı mensuplarına parmak sallamak, 'yargı kararını tanımayız' demek, mahkemeler üzerinde baskı kurmak kimsenin hakkı da haddi de değildir." diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "CHP'liler de mahkemede kozlarını paylaşır, delillerini sunar, savunmalarını yapar. Bağımsız ve tarafsız Türk yargısı da en doğru en isabetli kararı verir." ifadelerini kullandı. Erdoğan, şunları kaydetti: "2 sene öncesine kadar yere göğe sığdıramadıkları cumhurbaşkanı adaylarına en ağır hakaretleri etmekte beis görmüyorlar, 'düşeni yemek' bir CHP geleneği. CHP Genel Başkanının bizi, partimizi itham etmesi, iç kavgalarını bizim üzerimizden verme kurnazlıkları yakışıksız olduğu kadar çirkindir. (CHP'nin kurultay davası) Biz bugüne kadar bu kavganın, bu rekabetin, bu meydan muharebesinin tarafı olmadık, bundan sonra da olmayacağız. CHP'nin pusulası bozulmuş, siyasi kıblesi şaşmıştır." Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türk milleti İslam ile müşerref olduğu günden beri peygamber sevgisiyle temayüz etmiş, en önemli vasfı Resulullah sevgisi olan bir millettir. (Leman dergisindeki karikatür) Milletin değerlerinden yoksun, edep, adap bilmez ahlaksızların Resulü Ekrem Efendimize yaptığı hürmetsizlik kabul edilemez. Mizah kisvesiyle yapılan açık bir kışkırtmadır, alçakça bir provokasyondur. Resulullah efendimize ve diğer peygamberlerimize küstahlık edenler, bunun hesabını hukuk önünde vereceklerdir. Biz bunun takipçisi olacağız. Biz, bu makamlarda olduğumuz sürece bu ülkede ne adına olursa olsun kimsenin kutsallarımıza hakaret etmesine göz yummayız. Yolumuzu aydınlatan kalplerimizi şefkatle dolduran sevgili Peygamberimizin aziz hatırasına ve emanetine sahip çıkmak asli görevimizdir, bunu şeref sayıyoruz." dedi.

AK Parti Adana İl Başkanlığı, Enes’in çalınan akülü sandalyesi için harekete geçti Haber

AK Parti Adana İl Başkanlığı, Enes’in çalınan akülü sandalyesi için harekete geçti

Adana’da zihinsel ve bedensel engelli Enes Çava’nın akülü tekerlekli sandalyesinin kimliği belirsiz kişiler tarafından çalınmasına ilişkin haberin sosyal medyada gündem olmasının ardından, AK Parti Adana İl Başkanlığı harekete geçti. İl Başkanlığı Sosyal Politikalar Birimi, 8 çocuklu anne Huriye Çava’nın yardım çağrısına kayıtsız kalmayarak Enes’e yeni bir akülü sandalye temin etti. AK Parti Adana İl Başkan Yardımcısı ve Sosyal Politikalar Başkanı Filiz Kepme, “Çalınan sadece bir sandalye değildi; bir çocuğun hayata tutunuşu, bir annenin çaresizliğe direnişiydi. Bu sesi duyduk ve sessiz kalmadık” dedi. Anne Huriye Çava’nın feryadı karşısında, AK Parti Adana İl Başkanlığı Sosyal Politikalar Birimi, süreci bizzat sahada takip ederek yeni bir akülü sandalye temin etti ve Enes’e teslim etti. “Bir çocuğun umuduna ortak olduk” AK Parti Adana İl Başkan Yardımcısı ve Sosyal Politikalar Başkanı Filiz Kepme konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “çalınan sadece bir sandalye değildi; bir çocuğun hayata tutunuşu, bir annenin çaresizliğe direnişiydi. AK Parti Adana İl Başkanlığı olarak, bu sesi duyduk ve sessiz kalmadık. Sosyal adalet ve insan onurunu merkeze alarak çalışıyoruz. Enes’e ulaşan bu destek, vicdanın ve dayanışmanın sessiz ama güçlü bir sesidir. AK Parti Adana İl Başkanlığı olarak, bu tür insani meseleleri sadece bir haber değil, bir sorumluluk olarak görmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.