#Altınoran

İLKHABER-Gazetesi - Altınoran haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Altınoran haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Altınoran Derneği'nden ‘Çorakyerler’e bilim ve sanat yolculuğu Haber

Altınoran Derneği'nden ‘Çorakyerler’e bilim ve sanat yolculuğu

Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği üyeleri, Başkan Yaşar Ateşoğlu ve Onursal Başkan Haluk Uygur öncülüğünde Çankırı’nın Çorakyerler bölgesine bilimsel ve sanatsal içerikli bir gezi düzenledi. Geziye dair açıklamalarda bulunan derneğin kurucu ve onursal başkanı Haluk Uygur, ziyaretin kendileri için unutulmaz bir deneyim olduğunu vurguladı. Uygur, “Altınoranlı arkadaşlar olarak yaşamımızın en etkileyici tecrübelerinden birini yaşadık. Tüylerimiz diken diken oldu” dedi. “Atamızı gördük” Çorakyerler’de, Antropolog Prof. Dr. Ayla Sevim Erol’un başkanlığındaki kazı çalışmalarında gün yüzüne çıkarılan ve insan soyunun en eski bireyleri arasında kabul edilen fosilleri görme fırsatı yakaladıklarını söyleyen Uygur, şu ifadeleri kullandı: “Evrim ağacının, modern insana uzanan en eski dalına ait bireyleri, bilimsel adıyla Anadoluvius Turkae (Türkiye'de bulunan Anadolulu veya Anadolulu Türk) yerinde görmek, silikon kopyalarını elimize almak, hayatımızın en önemli anlarından biri oldu.” Uygur, söz konusu fosillerin yapılan testlerle 8.7 milyon yıl öncesine ait olduğunun bilimsel olarak kanıtlandığını da belirtti. Uygur, bu keşfin, insan soyunun kökeninin sadece Afrika’ya dayanmadığına yönelik yeni tartışmalara kapı araladığını dile getirdi. Çankırı'dan dünyaya ışık “Nature” gibi prestijli bilim dergilerinin de bu bulguları kabul ettiğini hatırlatan Uygur, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu keşif, insanın evrimsel geçmişinin Anadolu’ya da dayandığını ortaya koyuyor. Elbette daha yaşlı bir fosil bulunana kadar bu bilgi geçerliliğini sürdürecektir. Ancak şu an için insan soyunun izlerinin Anadolu’da bulunduğu gerçeği hepimiz için gurur verici.” Sanat ve bilimi bir araya getiren Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği üyeleri, bu tarihi buluşmaya tanıklık eden ilk modern insanlar arasında olmanın heyecanını yaşadıklarını belirterek, Anadolu topraklarının değerine bir kez daha dikkat çektiler. “Bu topraklarda yaşamak, geçmişin ve geleceğin kesişiminde olmak demektir” diyen Uygur, bilim ve sanatın birlikte anlam kazandığını sözlerine ekledi.

Online dergi "Zamansız", sanata ‘Bekleyiş’ temasıyla bakıyor Haber

Online dergi "Zamansız", sanata ‘Bekleyiş’ temasıyla bakıyor

Her sayısında farklı bir kavrama odaklanan Zamansız, okuyucularını kendi “zamansızlık”larını keşfetmeye davet ediyor. Görsel sanatlar odağında yola çıkan dergi, fotoğraf ve sinema başta olmak üzere tüm sanat dallarını kapsayan geniş bir perspektif sunuyor. Geçmişin ustaları ile bugünün yenilikçilerini buluşturan Zamansız, sanatseverler için dijital bir rehber niteliği taşıyor. Genel Yayın Yönetmenliğini Behiç Günalan’ın üstlendiği Zamansız, 3. sayısıyla 10 Temmuz’da okurlarla buluşacak. Ücretsiz ve online olarak yayımlanan dergi, özellikle fotoğraf dünyasından bir grup düşünürün katkılarıyla şekilleniyor. Derginin yazarlarından Dr. Haluk Uygur, Zamansız hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: "Zamansız, benim ve Doç. Dr. Ali İhsan Ökten’in de yazarları arasında bulunduğu, sanata genel olarak, fotoğrafa ise özel olarak felsefi bir pencereden bakan bir dergi. Çağdaş sanat örneklerini görsel kalitesinden ödün vermeden sunuyor. Online formatı sayesinde dünyanın en ücra köşesinden bile ulaşılabiliyor. Görseller ise monitör kalitesinde izlenebiliyor. Üstelik tamamen ücretsiz. Bu sayımızda 'Bekleyiş' temasına odaklandık. Ben de ‘Ölümü Bekleyiş’ başlıklı yazımda teknolojik gelişmelerle insan zihni arasındaki ilişkiyi sorguladım ve bekleyiş kavramına kendi açımdan bir yaklaşım sundum. Amacım, tek bir doğruyu empoze etmek değil; tartışarak doğrular arasındaki ortak zemini bulmak. Dergimizin adı Zamansız, çünkü zamandan bağımsız olarak anlam taşıyan kavramları tartışıyoruz. Ancak her sayının hazırlığı zaman gerektiriyor. 10 Temmuz’da yayımlanacak bu yeni sayımızla birlikte ‘bekleyiş’ de sona erecek." Zamansız Görsel Kültür ve Sanat Dergisi’nin yeni sayısına ve önceki içeriklerine www.zamansiz.art adresinden erişilebiliyor.

Dilci ve Ökke’den gençlere ilham olacak bir sanat sergisi Haber

Dilci ve Ökke’den gençlere ilham olacak bir sanat sergisi

Adana sanat çevresinin yakından tanıdığı iki isim olan Mehmet Dilci ve İsmail Ökke, yine sıra dışı bir projeyle sanatseverlerin karşısına çıkıyor. Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği’nin en yaşlı iki üyesi olan bu isimler, sadece derneğin değil, Adana’nın da en kıdemli sanat insanları arasında yer alıyor. Yaşları ilerlemiş olsa da üretkenlikleri ve sanatla kurdukları derin bağ ile dikkati çeken Altınoran ailesine mensup Dilci ve Ökke, sadece Adana değil Türkiye'de de hatırları sayılır fotoğraf sanatçıları arasında bulunuyor. Fotoğraf, her ikisinin de bugün öncelikli sanat dili olsa da, geçmişleri tiyatrodan şiire, resimden grafik tasarıma kadar pek çok alanda izler taşıyor. Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı Yaşar Ateşoğlu, bu serginin ruhunu şu sözlerle özetledi: “Bilgelik sadece geçmişte yaşamak değil, her defasında yeniden başlamak cesaretini gösterebilmektir. Mehmet Dilci ve İsmail Ökke, her çalışmalarıyla bunu kanıtlıyorlar. Dilci ve Ökke, adeta birer Hezarfen. Her ikisi de çok yönlü, derinlemesine düşünen ve üretmeye tutkuyla bağlı sanatçılar. Bu sergide de fotoğrafla resmi öyle bir sentezlemişler ki, iki farklı sanatçının gözünden çıkan eserler, tek bir bakışa dönüşüyor. 22 Mayıs Perşembe günü Adana’nın tek sanat galerisi olan Tabip Odası 100. Yıl Sanat Galerisi’nde saat 18.00’de açılacak olan sergide, sanatseverler farklı disiplinlerin iç içe geçtiği, özgün bir anlatım diliyle karşılaşacaklar. Fotoğraf ile resmin iç içe geçtiği bu özel seçki, her bir eserde ayrı bir keşif duygusu uyandırıyor. Sergi süresince, sanatçıların eserlerini içeren "İki Bilge Bir Göz" isimli özel bir katalog da edinilebilecek. Bu katalog, sadece serginin değil, Adana sanat hayatının da önemli bir belgesi niteliğinde. Sanata ve yeni deneyimlere açık herkesin bu sergiyi kaçırmamasını öneriyorum.”

Çukurova’nın 'Renkleri ve Sesleri' sanatla buluştu Haber

Çukurova’nın 'Renkleri ve Sesleri' sanatla buluştu

"Yaşar Kemal Sanat Günleri" kapsamında gerçekleştirilen "Yaşar Kemal ile Dünden Yarına Çukurova'nın Renkleri ve Sesleri" konulu ve "Somut Olmayan Kültürel Miras" temalı atölye çalışmalarının sergilendiği etkinlik, Seyhan Belediyesi 100. Yıl Çırçır Sanat Merkezi'nde düzenlendi. Etkinliğe Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Yaşar Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban, Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği, AFAD, Ressamlar Derneği, Adana Tabip Odası yöneticileri ile öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. “Yaşar Kemal Sanat Günleri” kapanış töreninin de gerçekleştirildiği etkinlikte, yapılan konuşmaların ardından atölye çalışmalarına katılan kursiyerlerin eserleri ilgiyle incelendi. Altınoran’ın disiplinler arası bakışını yansıtan etkinlikte; fotoğraf, resim, grafik, sinema, video art ve kısa öykü gibi alanlarda eğitim alan yaklaşık 350 öğrencinin eserleri büyük beğeni topladı. Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Onursal Başkanı Haluk Uygur, etkinlikle ilgili ilkhaber-gazetesi.com’a yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Geçmişten geleceğe uzanan bir yolculukla, ülkemizi ileriye taşıyacak ışıklar ortaya çıkarmayı amaçladığımız bu çalışmada; başta Onur Üyemiz Altınkoza Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Timuçin’in ve Altınkoza yönetiminin katkısı yadsınamaz. Ayrıca Altınoran üyelerimizden Şebnem Ragıpoğlu, Bayram Top, Pelin Emrahoğlu ve Ali İhsan Ökten kardeşlerimiz diğer eğitmenlerle iş birliği içinde baştan sona büyük bir gayret gösterdi. Tüm eğitmen ve öğretmenlerimiz yoğun bir çaba harcadı. Görülmemiş bir kalabalık ve yüksek bir beğeniyle etkinliği tamamladık. Altınoranlı arkadaşlarıma, Altınoran Yönetim Kurulu’na, Büyükşehir Belediyesi’ne, Milli Eğitim Müdürlüğü’ne, Altınkoza yöneticilerine, AFAD’a, Ressamlar Derneği’ne, Adana Tabip Odası’na ve okul yöneticilerine sonsuz teşekkür ederim. Yaptıkları hizmet, ülkeye yapılmış bir hizmettir.” Dr. Uygur, “Sıfırdan başlayarak geliştirdikleri yaratıcı düşüncelerini eserlerine yansıtan gençlerimiz, bu yılki etkinliğe katılarak neler başarabileceklerini gösterdiler. Gelecekte doktor, mühendis, öğretmen ya da ekonomist olacak bu gençlerin ülkemizi nerelere taşıyabileceğini görmek, bizim için büyük bir mutluluk” ifadelerini kullandı. Fotoğraf, resim, linol baskı, kısa öykü, video art, kısa film, belgesel ve grafik tasarım alanlarında yapılan çalışmaların amacı; Yaşar Kemal’in "Binboğalar Efsanesi" kitabından yola çıkarak, somut olmayan kültürel mirasın ülke gelişimi açısından taşıdığı önemi hissettirmek ve gençlerin sanatın yaratıcılığıyla düşünmesini sağlamak olarak belirtildi.

Berna Ateşoğlu Sanat Günleri, geride önemli deneyimlerle bitti Haber

Berna Ateşoğlu Sanat Günleri, geride önemli deneyimlerle bitti

Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu tarafından düzenlenen 6. Berna Ateşoğlu Sanat Günleri etkinlikleri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde daha anlamlı hâle geldi. Sanatın farklı disiplinlerini bir araya getirirken, kadınların toplumsal alandaki güçlenmesi de vurgulanan etkinlikler, hayli ilgi gördü. Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu Başkanı Dr. Haluk Uygur, 3 gün süren Berna Ateşoğlu Sanat Günleri'nin,  izleyicilere unutulmaz deneyimler sunduğunu söyledi. İlk gün, fotoğraf sanatçısı Bayram Top'un, disiplinler arasında teknikten kavrama doğru yaptığı yolculuğu katılımcılara tanıttığını ifade eden Uygur, "Sanatçının yaptığı çalışma, değişen dünyaya uyum sağlayan bir izlek oluşturdu. Ayrıca, Altınoran’ın 'Sanat Adana İçin; Adana’dan Dünyaya' manifestosuna uygun olarak, benim 'Adana Pamuk Tarihi' adlı kitabımın tanıtımı da yapıldı" dedi. Dr. Uygur, kitabının, Adana’nın tarihsel sürecine dair önemli izler taşıdığını ve şehrin dünya tarihi içindeki özel yerine dikkat çektiğini ifade etti. Etkinliğin ikinci gününün ise tam anlamıyla bir ekip çalışmasına sahne olduğunu dile getiren Uygur, "Altınoran’ın 'birlikte düşünüp, beraber üretip, elbirliği ile sunma' ilkesini vurgulayan etkinlikte, müzik, öykü, tiyatro ve şiir bir araya geldi. Kıbrıs’tan Zafer Muhtaroğlu'nun şiirleri, Altınoran Şiir Grubu tarafından teatral bir düzenleme ile sunuldu. Etkinliğe katılanlar, 'Yaseminin Gözyaşları' şiir dinletisiyle de  Kıbrıs halkının acılarını ve depremin etkilerini içtenlikle hissetti" diye konuştu. Dr. Haluk Uygur, şunları kaydetti: "Ayrıca, Azerbaycan’dan gelen ünlü ressam, heykeltıraş ve mimar Prof. Dr. İlham Enveroğlu, Zerrin Enveroğlu ile birlikte hazırladığı 'Mavi' isimli resim sergisi katılımcılara sunuldu. Enveroğlu, serginin rengin anlatım üzerindeki etkisini keşfetmeye yönelik bir deneyim sağladı. Son günde ise, genç bir besteci ve üç genç kadından oluşan  müzik üçlüsü, çağdaş müziğin deneysel çalışmalarını izleyicilere sundu. Bu performans, Atatürk’ün açtığı yolda sanatın geldiği noktayı gösterdi ve bize Türkiye’nin geleceğinin genç sanatçılarla şekilleneceğine inandırdı." Etkinlik, Adana'dan yola çıkarak dünyaya açılmayı amaçlayan önemli bir adım olarak Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu tarafından başarıyla tamamlandı. Katılımcılar, etkinliklerin yenilikçi ve ufuk açıcı olduğuna dikkat çekerek, tüm emeği geçenlere teşekkürlerini sundu.

Etem Çalışkan için Adana'da anma etkinliği Haber

Etem Çalışkan için Adana'da anma etkinliği

İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Öğretim Üyesi merhum Prof. Dr. Emin Barın ile 1953 yılının yaz aylarında Anıtkabir'in kitabelerini yazan 97 yaşındaki ressam-hattat Etem Çalışkan, 1 Şubat Cumartesi günü İstanbul'da yaşama veda etti. Ders kitaplarında yer alan Atatürk'ün Gençliğe Hitabe ve İstiklal Marşı'nı yazan kişi olarak tanınan, meşhur Atatürk portresinin çizeri ve Atatürk'ün imzasını stilize eden Çalışkan için önceki gün Levent Afet Yolal Camisi'nde tören düzenlendi. Etem Çalışkan'ın cenazesi, ailesi ve sevenlerinin yanı sıra sanat ve akademi dünyasından birçok ismin katıldığı törenin ardından, memleketi olan Tarsus'ta toprağa verilmek üzere Mersin'e getirildi. Çalışkan için Mersin Kültür Merkezi’nde tören düzenlendi. Buradaki törenin ardından Çalışkan'ın cenazesi, dün Tarsus'un Göçük Köyü'ne getirilerek toprağa verildi. Etem Çalışkan için anma etkinliği Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı Dr. Haluk Uygur, Etem Çalışkan için yarın Adana'da anma etkinliği gerçekleştireceklerini söyledi. Anma etkinliğinin Adana Turizm Muse Art Collective Salon'da saat 19.00'da başlayacağını belirten Dr. Uygur,  "Etem Çalışkan'ı anacağımız etkinlikte, Çalışkan için yapılmış Soner Sevgili imzalı bir belgeseli izleyip, genç besteci Ege Gür tarafından O’na ithaf edilmiş bir besteyi dinleyeceğiz. Etem Hoca ile ilgili anıların anlatılacağı etkinlikte , Etem Hoca'nın oğlu Raci Çalışkan da aramızda olacak" dedi.

Torosların eşsiz florası 'Toroslar ve Nadide Çiçekleri' adlı eserde toplandı Haber

Torosların eşsiz florası 'Toroslar ve Nadide Çiçekleri' adlı eserde toplandı

Toros Dağları'nın eşsiz florası, Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı Dr. Haluk Uygur, Gülsüm Ünal, Tansu Hastürk, Ozan Gözüyeşil ve Doç. Dr. Serpil Demirci Kayıran tarafından 18 yıllık bir çalışmayla kitaplaştırıldı. Çukurova Üniversitesi Ziraat, Fen ve Eczacılık fakültelerinden altı öğretim üyesinin danışmanlığında hazırlanan 300 sayfalık eser, Karahan Kitapevinde basılarak, kitap raflarındaki yerini aldı. Çalışmanın ilk çıkış noktası bölgede hâlâ şifa niyetine kullanılan çiçekleri araştırmak olsa da, ilerleyen süreçte hem Torosların hem de orada yetişen çiçeklerin kitaplara sığmayan derinliği ortaya çıkmaya başladı. Böylece çalışmanın rotası, etnobotanik alanında aktüel bir bilim kitabına doğru yöneldi. Eserin, aynı zamanda fotoğrafik bir ürün olarak da çok değerli olduğunu belirten Dr. Haluk Uygur, "Bu eserin hazırlanışı sırasında herbariumu yapılan bitkilerden Eczacılık Fakültesi Orta Toroslar Bitki Koleksiyonu oluşturuldu ve böylece Çukurova Bitki Müzesi’nin de temelleri atıldı. Eserin içerisinde Orta Toroslarda yetişen çiçeklerin Latince ve yöresel isimleri, çiçekleri tanıma yöntemleri, bu çiçeklerin tıbbi ve sanayi önemleri, insanların kültürel yaşantısındaki rolleri, sanat eserlerinde yer alış biçimleri gibi konular detaylı olarak işlendi" dedi. Eserde ayrıca Toros Dağları’nın coğrafi özellikleri, gölleri, kuş cennetleri, ören yerleri gibi turistik değerlerin de anlatıldığını dile getiren Uygur, "Bu haliyle 'Toroslar ve Nadide Çiçekleri' isimli çalışma hem bir bilimsel eser, hem de Orta Toroslar'da yer alan Bolkar ve Aladağlar'ı dolaşmak isteyen doğa tutkunları için bir rehber niteliği taşıyor" ifadelerini kullandı. Tarihin ilk tıp kitabı olarak bilinen Dioscorides'in yazdığı Materia Medica'dan Lokman Hekim'e kadar Çukurova'da yaşayıp da tarihte iz bırakmış birçok kişi ve olayı "Toroslar ve Nadide Çiçekleri" adlı kitapta okurlara aktarmaya çalıştıklarını anlatan Dr. Uygur, şunları kaydetti: "İsviçre'de sadece 1 tane endemik bitki bulunurken, Polonya'da 3, Fransa'da 140, İngiltere'de 17 tane endemik bitki bulunuyor. Türkiye'ye baktığımızda 3 binden fazla endemik bitki yetişirken, sadece Adana il sınırları içerisinde 470 çeşit endemik bitki yer alıyor. Sayısal açıdan bakıldığında bölgemizin bitki türleri açısından ne kadar zengin bir konuma sahip olduğu anlaşılıyor." Uygur, 25×35 ebadında, sert kapak ve 300 sayfa olarak hazırlanan kitabın, internet ortamından veya Karahan Kitapevi’nden temin edilebileceğini bildirdi.

Sinematek Adana’da 'Ağlayan Çayır' gösterimi Haber

Sinematek Adana’da 'Ağlayan Çayır' gösterimi

Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu’nun yeni sezonun ikinci Sinematek Adana etkinliği, Başkent Üniversitesi Kışla Sağlık Yerleşkesi Toplantı Salonu’nda yapıldı. Etkinlikte, modern zamanlar üçlemesinin ilk halkası olan Theodoros Angelopoulos’un son dönem filmlerinden "Weeping Meadow" gösterimi gerçekleştirildi. Filmin gösterimiyle, mitolojik ögeler ve enfes görsellerle bezenmiş 30 yıla uzanan tarihsel bir sürece şahitlik edildi. Türkçesi “Ağlayan Çayır” olan filmin gösteriminin ardından, söyleşi de yapıldı. Altınoran Düşünce ve Sanat Platformu Başkanı Dr. Haluk Uygur, burada yaptığı konuşmada, 18-24 Ekim 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilen "Nefes" adlı fotoğraf, müzik ve edebiyat sergisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Fotoğraf başta olmak üzere müzik, resim, tiyatro ve belli alanlarda da bilimsel çalışmalara imza attıklarını söyleyen Dr. Uygur, "Aynı zamanda kentin sanat dinamiklerini harekete geçirmek üzere izleyici de oluşturmaya çalışıyoruz. Bu nedenle 13 yıldır Sinematek Adana Türkiye'nin tek Sinametek'i dir. İstanbul'da bugünlerde bir tane kurularak yeniden canlandırıldı. Sinematek Adana olarak, sinema üretimini ve önemli isimleri misafir ederek etkinliklerimizi sürdürerek bugünlere kadar geldi" dedi. Uygur, Sinematek'in kurulmasında ve bugüne kadar gelmesinde Murat Ali Hersekli ve Edip Kuzey Akten'in çok büyük emeği olduğunu kaydetti. “Nefes” Projesi kitabını Murat Ali Hersekli ve  Edip Kuzey Akten'e hediye etmek istediğini ifade eden Dr. Haluk Uygur, "Aynı zamanda Nefes kitabının mizanpajını yapan da Edip Kuzey Akten'dir. Sergi açılışı bitti. Bu etkinlikler kapsamında 5 açılış yaptık ve hepsi birer şölene dönüştü. Sergi 11 Ocak 2025 tarihine kadar Gündoğdu Müzesi Sanat Galerisinde açık olacak" diye konuştu. Uygur, Altınoran olarak kendilerine kucak açan Başken Üniversitesi yöneticilerine de teşekkür etti. Nefes kitabının yazarlarından Prof. Dr. Ünal Zorludemir'in de konuşma yaptığı etkinlikte, Sinematek Adana Yöneticisi Murat Ali Hersekli Theodoros Angelopoulos’un sinema yolculuğunun son dönem filmlerinden Weeping Meadow (Ağlayan Çayır) filmi, yönetmeni, senarist ve müzik yapımcısının tanıtımını yaptı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.