TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Ankara Üniversitesi

İLKHABER-Gazetesi - Ankara Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ankara Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Uluslararası Moleküler Bitki Koruma Kongresi Bursa'da başladı Haber

Uluslararası Moleküler Bitki Koruma Kongresi Bursa'da başladı

BURSA (AA) - OYAK Grubu şirketlerinden Hektaş'ın ev sahipliğinde, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ankara Üniversitesi iş birliğinde Bursa'nın Orhangazi ilçesinde düzenlenen 2. Uluslararası Moleküler Bitki Koruma Kongresi (IMPPC2023) başladı.Kongrenin düzenleme komitesi başkanlığını üstlenen Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Umut Toprak, Hektaş Tarımsal İnovasyon Eğitim ve Deneyim Merkezi'nde düzenlenen etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, bitki koruma kavramının değiştiğini, günümüzde klasik stratejilerin yerini yenilikçi, sürdürülebilir, çevre dostu moleküler stratejilere bıraktığını söyledi.Toprak, Moleküler Bitki Koruma Kongresi'ne katılan bilim insanlarının paylaşacağı bilgilerin literatür için önemli bir kaynak olacağını vurguladı.OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem de kongreye ev sahipliği yapmaktan gurur duyduklarını dile getirdi.Tarımın geleceğinin sadece tarlalarda değil AR-GE merkezlerinde teknoloji ve bilimle belirlendiğini anlatan Erdem, "Hektaş ile sadece bugünün değil geleceğin projelerini ve çiftçilerini de hazırlıyoruz. Ev sahipliğini üstlendiğimiz kongrede, alanlarında uzman bilim insanlarının bitki koruma stratejilerine yeniden yöne vereceğine inanıyoruz. Bu kongre, bitki korumada inovasyon ve AR-GE çalışmalarıyla ilgili bir kilometre taşı olacak." dedi.OYAK Gıda Tarım ve Hayvancılık Sektörü Grup Başkanı Levent Ortakçıer, Türk tarımını geliştirmek ve dünyaya örnek olacak bir seviyeye ulaştırmak için çalıştıklarını ifade etti.Tarım sektörünün geleceğini ilgilendiren böyle önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan mutluluk ve gurur duyduklarını kaydeden Ortakçıer, "Doğayı koruyabilmek için sürdürülebilir projeler gerçekleştirmeliyiz. Toprakları gereksiz uygulamalarla geri dönülemez şekilde kirletmemeliyiz, biyolojik çalışmalara ağırlık vermeliyiz." diye konuştu.Kongrenin açılış dersini veren Nobel ödüllü Profesör Craig Cameron Mello ise Türkiye'de böyle bir etkinlikte bulunmaktan dolayı büyük onur ve şükran duyduğunu aktardı.Organizasyonun ev sahiplerine ve tüm katılımcılara teşekkür eden Mello, son yıllarda tarımda özellikle bitki koruma alanında yeni ufuklar açacak önemli gelişmeler yaşandığını bildirdi.Mello, 2. Uluslararası Moleküler Bitki Koruma Kongresi'nin bu gelişmeleri tarım paydaşlarına tanıtmak için en önemli platformlardan biri olduğunu anlattı.İlk gün oturumlarıyla devam eden kongre, 18 Mayıs'ta sona erecek.

Depremzedelerin yeniden sosyal hayata katılımı için psikososyal destek veriyorlar Haber

Depremzedelerin yeniden sosyal hayata katılımı için psikososyal destek veriyorlar

KAHRAMANMARAŞ (AA) - YAVUZ EMRAH SEVER - Ankara Üniversitesi (AÜ) Psikososyal Destek Çalışma Grubu, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerden etkilenen vatandaşların, afetin yol açtığı travmaları atlatıp sosyal hayata sağlıklı şekilde yeniden katılımlarını sağlayacak çalışmalar gerçekleştiriyor.AÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emine Özmete'nin saha başkanlığında çalışan 32 kişilik ekip, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonu, AFAD desteğiyle ve "TÜBİTAK 1002-C Doğal Afetler Odaklı Saha Çalışması Acil Destek Programı" kapsamında görev yapıyor.Yaklaşık 10 gündür Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde bulunan ve "vaka-buluculuk" sistemi oluşturan ekip, Kümbet, Gariplik ve Cumhuriyet mahalleleri ile konteyner kentler, Millet Bahçesi ve Pınarbaşı çadır kentinde aileleri ziyaret etti.Afetzedelerin, yaşadıkları duygusal zorluklarla başa çıkma kapasitesini güçlendirmek için yürütülen çalışma doğrultusunda çocuk, ergen ve kadın grupları oluşturan ekip, her gün belirli saatlerde ve konular üzerinde, çeşitli müdahale yöntemleri kullanarak çalışmalarını yürütüyor.Gerekli durumlarda kişilerin tıp hizmeti almalarını ve kurumsal kaynaklarla buluşmasını sağlayan ekip, çalışmalarını günlük olarak resmi kurumların görevlilerine rapor ediyor. Bu bilgiler, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı psikososyal destek verilerine dahil ediliyor.- "Sosyal iyileşme sürecini bilimsel kanıtlarla gözlemleyebiliyoruz"Prof. Dr. Emine Özmete, AA muhabirine, depremi yaşayan çok sayıda insanın psikoloji olarak etkilendiğini ve olağanüstü duruma olağan tepkiler verdiğini belirtti.İnsanların yakınlarını ve yıllardır emek verdikleri mallarını kaybettiğine değinen Özmete, "İlk başta yaşam hakkının korunması, arama ve kurtarma çalışmaları önemliyken, sonraki aşamada barınma, beslenme gibi temel ihtiyaçların karşılanması. Şimdi acıları azaltmak üzere psikososyal destek çalışması aşamasına gelindi. Biz de bu aşamada destek hizmetine başladık." dedi.Özmete, çalışmalarının sonuçlarını gün geçtikçe almaya başladıklarını anlatarak, "Örneğin üçüncü gün grup çalışmasına katılan kadınlar, 'artık uyuyabiliyorum' diye geldiler. İlk gün hiç iletişim kuramayan ergenlerimiz, kendileri gruplarımıza dahil oluyorlar. Aralarındaki sosyal etkileşim de arttı. Sosyal iyileşme sürecini bilimsel kanıtlarla gözlemleyebiliyoruz." diye konuştu.Saha çalışmalarında depremzedelerde görülen ruhsal durumlara ilişkin gözlemlerini dile getiren Özmete, şunları kaydetti:"Ev hasarlı olmasa bile eve girememe, kaygı ve endişenin yükselmesi, özellikle ergenlerde ve gençlerde gelecekle ilgili kaygılar ve belirsizlikler, uykusuzluk, uyku ve beslenme durumunda bozukluklar, ya çok iştahsızlık ya da sürekli yeme ihtiyacı, temel ihtiyaçlar karşılandığı halde sürekli sahip olma ihtiyacı, kendisinin enkazdan kurtarılmış olması ve yakınların kaybı nedeniyle yas gibi konular var."- Yaklaşık 550 hanede 3 bin kişiye ulaşıldıYaptıkları çalışmaları örneklendiren Özmete, yas danışmanlığı yaptıklarını, vatandaşların evlerine girebilmeleri için maruz bırakma tekniğini tavsiye ettiklerini, uyku bozuklukları için nefes egzersizi, günlük yürüyüş ve hareketleri önerdiklerini ve bunlarla ilgili ödevler verdiklerini aktardı.Akran etkileşimini hem ergenlerde hem kadınlar da gerçekleştirdiklerine işaret eden Özmete, "Bunun için gruplar ve ortamlar oluşturuyoruz. Grup çalışmalarında bu duyguları sadece kendilerinin değil aslında birçok kişinin yaşadığının görmelerini ve duygularını ifade etmelerini sağlıyoruz." diye konuştu.Özmete, bir kişiyle birçok kez görüşmede bulunduklarını vurgulayarak, yaklaşık 550 hanede 3 bin kişiye ulaştıklarını, konuyu detaylı şekilde raporlayıp ilgili kurumlarla paylaşacaklarını sözlerine ekledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.