SON DAKİKA
Hava Durumu

#Antalya

İLKHABER-Gazetesi - Antalya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Antalya haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Noel Baba Kilisesi’nin çatısı villaya gitti: Demre müze müdürü açığa alındı Haber

Noel Baba Kilisesi’nin çatısı villaya gitti: Demre müze müdürü açığa alındı

Antalya’nın Demre ilçesinde bulunan ve Noel Baba olarak bilinen Aziz Nikola’nın adını taşıyan dünyaca ünlü kilisenin eski çatı malzemelerinin çalınması skandalı patlak verdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yapılan bir şikâyet sonrası başlatılan incelemede, Demre Müze Müdürü Nilüfer Sezgin’in, kilisenin eski çatısını kendi yaptırdığı villa inşaatına taşıdığı iddia edildi. GÜVENLİK KAMERALARI VE DRON GÖRÜNTÜLERİ ELE VERDİ Olay, müze deposunda muhafaza edilen demir, çelik ve plastikten oluşan çatı malzemelerinin eksilmeye başlamasıyla fark edildi. Depo sorumlu personelinin güvenlik kameralarını incelemesi sonucu, Müze Müdürü Sezgin’in yanına aldığı birkaç işçiyle malzemeleri bir araca yüklediği tespit edildi. Personelin araştırması sonucu, bu malzemelerin Sezgin’in kendisine ait arsaya götürüldüğü ortaya çıktı. Olayın görüntülerinin elde edilmesiyle Antalya Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ve bakanlık müfettişleri bilgilendirildi. Müfettişlerin incelemeleri sonucunda Sezgin hakkında soruşturma başlatıldı ve jet hızıyla görevden alındı. ANTALYA KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ: “GENİŞ KAPSAMLI SORUŞTURMA YÜRÜTÜLÜYOR” Yaşananlarla ilgili Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkilileri, şu açıklamayı yaptı: “İddialara ilişkin geniş kapsamlı bir soruşturma yürütülüyor. Elimizde birtakım görüntüler var. Bakanlığımız tarafından görevlendirilen müfettişler süreci tüm yönleriyle araştırıyor. Söz konusu personel de görevden alındı. Soruşturma en kısa sürede sonuçlandırılacak.” TARİHİ KİLİSENİN ÇATI HİKÂYESİ Rus Ortodokslarının hac merkezi konumundaki Aziz Nikola Kilisesi, yağmur ve güneşten korunması için 30 yıl boyunca geçici bir çatı sistemiyle örtülmüştü. Ancak bu çatı, tarihi yapıyı sera etkisine maruz bırakması nedeniyle 2022 yılında kaldırılmış ve yerine daha hafif, modern bir sistem yerleştirilmişti. Kaldırılan eski çatı malzemeleri, müze deposuna konulmuştu. Fakat iddialara göre, Sezgin bu malzemeleri villa inşaatında kullanmak üzere depodan aldırdı. SİT ALANI DEĞİŞTİRİLDİ, İNŞAAT BAŞLADI Soruşturma kapsamında gündeme gelen bir başka iddia ise Sezgin’in 1. derece sit alanı olan bir arsayı satın alması ve daha sonra sit derecesinin değiştirilmesi oldu. Sit derecesinin değişmesinin ardından arsa inşaat yapımına uygun hale getirilmiş ve Sezgin villa inşaatına başlamıştı. Bakanlık müfettişlerinin yürüttüğü soruşturma devam ederken, Sezgin hakkında görevi kötüye kullanma ve kamu malına zarar verme suçlamalarıyla daha geniş kapsamlı bir inceleme başlatılması bekleniyor.

Antalya’da mezarlık skandalı!  Haber

Antalya’da mezarlık skandalı! 

Antalya'da yabancı uyruklu iki genç kızın mezarlıkta çektiği ve sosyal medya hesaplarında yayınlanan görüntülerin ardından Antalya Emniyet Müdürlüğü'nden açıklama geldi. Açıklamada şahısların Türkiye'yi terk ettiği belirtildi. Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde geçtiğimiz günlerde yaşanan olayda yabancı uyruklu iki genç kız, şehir merkezindeki bir mezarlıkta bulunan mezar taşlarının üzerinde iskambil oynayarak kola içti. Bu anları fotoğraf ve video çekerek kayda alan 2 genç kız o görüntüleri, "İcat edilmeden 15 yıl önce ölen birisiyle kola içmek güzeldi" yorumu ile sosyal medya hesaplarından paylaştı. Paylaşımın ardından videoyu nasıl çektiklerini anlatan ikinci bir videoyu da paylaşan ve normal kıyafetle girdikleri mezarlıkta üzerlerindeki kıyafetleri değiştiklerini de gösteren görüntülerinin diğer sosyal medya hesaplarından da yayılmasının ardından genç kızların paylaşımı büyük tepki aldı. Sosyal medyada tepkiler çığ gibi büyüdü Sosyal medya hesaplarında ve haber sitelerinde hızla yayılan ve tepkilere neden olan görüntülerin ardından başlatılan inceleme başlatan Antalya İl Emniyet Müdürlüğü tarafından konuyla ilgili açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada bahse konu olayın E.S. ve K.Y. isimli yabancı uyruklu şahıslar tarafından Andızlı Mezarlığı'nda gerçekleştirildiği belirlendiği ve şahısların 10 Mart Pazartesi günü Türkiye'den ayrılarak yurtdışına çıkış yaptıklarının belirlendiği açıklandı. Açıklamada ayrıca şahıslar haklarında Türk Ceza Kanunu'nun 216. Maddesi gereği; 'Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik' suçundan adli işlem başlatıldığı belirtildi.

İntihar teşebbüsü olayı izleyenler için az kalsın faciaya sebep oluyordu Video Galeri

İntihar teşebbüsü olayı izleyenler için az kalsın faciaya sebep oluyordu

Antalya'da Kaleiçi Yat Limanı'na inen asansörün seyir terasındaki bir kişinin intihara teşebbüs ettiği sırada, bastığı alandaki 5 metre uzunluğundaki demir levhalardan birisi 30 metre yükseklikten düştü. Levha asansör sırası bekleyen turistlerin hemen yakınına düşerken, mermer zemin de delindi. Olay anı güvenlik kamerasına yansırken, bölgedeki esnaf ve vatandaşlar, asansörün seyir terasında önlem alınması gerektiğini vurguladı. Olay, 8 Mart Cumartesi günü öğle saatlerinde Muratpaşa ilçesi Cumhuriyet Meydanı yakınında yer alan ve Kaleiçi Yat Limanı'na inişin yapıldığı asansörde yaşandı. Asansörün seyir terasından aşağı sarkan kişiyi polis ekipleri ikna etmeye çalıştı. Bu sırada terasta yer alan demir levha yaklaşık 30 metrelik yükseklikten düştü. 5 metre uzunluğundaki levha, önce ağaca çarpıp yön değiştirdi, ardından bir işletmenin bahçesindeki mermer zemini deldi. Teşebbüs eden kişi polis ekipleri tarafından ikna edilirken, asansör sırası bekleyen turistler ise hemen yakınlarına düşen demir parçasını görünce hayatlarının şokunu yaşadı. Turistlerin kıl payı kurtulduğu anlar kamerada Öte yandan demirin düştüğü sırada ağaca verdiği zarar ve çıkardığı sesle turistlerin korku dolu anlar yaşadığı görüntüler, işyerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Çocukların da yer aldığı yaklaşık 15 kişilik turist bir gurup, düşen demir sonrası bulundukları yerden uzaklaşması da görüntülere yansıdı. Vatandaş ve esnaflar tedirgin Bölgedeki işletme sahiplerinden Levent Türkdoğan , "5-6 metre boyunca 100-150 ağırlığında bir levha düştü. Büyük bir faciadan dönüldü. Burada bir personelin yakınına düştü, verilmiş sadakası varmış, ucuz yırttı. İnsanlara gelse ortadan ikiye böler. Burayı bir önlem alınması gerekiyor" dedi. Bölgedeki vatandaşlardan Erkan Küçük de, asansörde bakım ve önlem yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Diğer demirlerin düşmeyeceğinin hiçbir garantisi yok. Burası sürekli yoğun oluyor. Burada her milletten insan var" dedi. "Yazın 10 bin kişi bu asansörü kullanıyor" Rüya Kürümoğlu da, "Yazın özellikle 8-10 bin kişi buradaki asansöre biniyor ve iniyorlar. Ya onlar burada toplanırken olsaydı" diye konuştu.

Antalya'da annesinin bıçaklandığını gören çocuk: "Duvarda kurşun izleri var, çok az nefes alıyor" Haber

Antalya'da annesinin bıçaklandığını gören çocuk: "Duvarda kurşun izleri var, çok az nefes alıyor"

Antalya'da boşanma aşamasındaki eşi Fadim Temirhanoğulları'nı, tabanca ile 5 el ateş ederek öldüren Savaş Temirhanoğulları'nın yargılandığı davanın ikinci duruşmasında, maktulün kızının 112'yi aradığı anların kaydı duruşmada dinletildi.15 yaşındaki kızın ses kayıtlarındaki, "Gece çığlık sesleri duydum ama rüya sanmıştım, annem gece yaralanmış bıçaklanmış, dişlerini kırmışlar, çok az nefes alıyor, evde tek başımayım, halamı çağırdım. Duvarda kurşun izleri var" ifadelerini dinleyen maktül yakınları gözyaşlarına boğuldu. Boşanma aşamasında olduğu eşi Fadim Temirhanoğulları'nı (52) tabancayla öldüren Savaş Temirhanoğulları'nın (48) yargılandığı davanın ikinci duruşması Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada maktulün yakınları müştekiler ve sanığın çocukluk arkadaşı tanık olarak dinlenirken, annesi ve yakınları Fadim Temirhanoğulları'nın fotoğrafının yer aldığı tişörtle davaya katıldı. Sanık Savaş Temirhanoğulları ve Fikret İnal'ın da duruşma salonunda yer aldığı davada, sanıkların savunması sırasında zaman zaman sesler yükseldi. Tanıklar ve müştekiler dinlendi Duruşmada ilk olarak sanığın çocukluk arkadaşı tanık olarak dinlendi. Tanık, "Olay anında ya da öncesine ait bir bilgim yok. Savaş'ı 10 yaşından beri tanıyorum, mahalleden arkadaşım. Evlendiğinden beri maktulü tanıyorum. İlk boşanma kararından önce beni aradı. Savaş ile konuşmadan bir araya gelemeyeceğimizi söyledim. Savaş'ın ablasıyla evine gittik. Boşanmak istediğini söyledi. Savaş'la konuştum, 'Ne isterse yap' dedi. Daha sonra dava açıldı. Dava sırasında kendi aralarında konuştular, barıştıklarını söylediler. Ben de içeriye girip davadan feragat ettiklerini söyledim. Daha sonra ikinci davanın açıldığını duydum. Dosyada daha önce sanki hiç dava açılmamış, hiç bu olaylar yaşanmamış gibi bir dosya oluşturulmuştu. Daha sonra Savaş'ı arayıp çok şaşırdığımı ifade ettim. Savaş, dindar, iyi bir baba, çocuğuyla ilgilenen bir insandı. Alkolü yoktu. Hepimizin örnek aldığı biriydi. Çok şaşırdım, benim başıma gelir ama Savaş'ın başına gelmez diyordum. Fikret aracılığıyla tanıştıklarını biliyorum, bu evliliği hiçbir zaman tasvip etmedim" şeklinde konuştu. Müştekiler, Fadim Temirhanoğulları'nın boşanma kararını aldıktan sonra eski bir telefonla sanığın konuşmalarını kaydettiğini ve bu kayıtları aile WhatsApp grubuna attığını belirtti. Maktulün kız kardeşi Canan Güneş, sanığın eşi Fadim Temirhanoğulları'na tehdit mesajları gönderdiğini belirterek, "Bana vekalet vereceksin, duruşmaya ailelerden kimse gelmeyecek diyor. Ses kayıtlarında ‘Bu 3-4 yıl içinde ayağın bir taşa takılabilir, takılacak da zaten. Benim ekmeğime bal sürüyorsun' diyor" ifadelerini kullandı. Müşteki olarak dinlenen anne Mediha Saçlı ise, "Benim çocuğumun hatası varsa boşasaydı. Kızını tehdit ediyor, ‘İstersem ben seni de anneni de öldürtürüm' diyor" şeklinde konuştu.Maktulün avukatı Süleyman Çalıkuşu da, "Gece 4 buçukta kimse barışmaya gelmez" diyerek, sanığın kasten tasarlayarak insan öldürme suçundan yargılanmasını talep etti. "Tırnaktaki DNA farklı bir erkeğe ait" iddiası Sanık Savaş Temirhanoğulları'nın avukatı Erman Güneş, otopsi raporuna göre maktulün tırnaklarından çıkan DNA'nın erkek DNA'sı olduğunu iddia ederek, "Maktulün bir erkek çocuğu, erkek kardeşi ya da babası yoktu. Yanlışlıkla DNA'nın geçebileceği bir erkek de çevresinde bulunmuyordu. Bu DNA müvekkilime ait değil, Fikret İnal'a da ait değil. Bu durum, maktulün tırnaklarında çıkan DNA'nın kimliğinin belirlenmesi gerektiğini gösteriyor" dedi. Ayrıca, maktulün kanında ve idrarında ağır antidepresan maddesi tespit edildiğini belirterek, sanığın haksız tahrik hükümlerinden yararlanması gerektiğini de savundu. "Bana komplo kuruyorlar" Sanık Savaş Temirhanoğulları savunmasında suçlamaları reddetti. Hakkında algı oluşturulduğunu ileri sürerek, "Bir katil, tecavüzcü, sapık oluşturmaya çalışıyorlar. Ben organize suç örgütü müyüm?" ifadelerini kullandı. Kızının çağrısı duruşmada dinletildi Cinayetin işlendiği sırada evde bulunan 15 yaşındaki kızın 112'yi arayarak yaptığı çağrının ses kaydı mahkemede dinletildi. Kız, "Duvarda kurşun izleri var. Dişleri kırılmış, annem yerde kanlar içinde yatıyor" diyerek acil yardım ekiplerini olay yerine çağırdı. Duruşmaya katılmayan kızın ses kayıtlarındaki, "Gece çığlık sesleri duydum ama rüya sanmıştım, annem gece yaralanmış bıçaklanmış, dişlerini kırmışlar, çok az nefes alıyor, evde tek başımayım, halamı çağırdım. Duvarda kurşun izleri var" ifadelerini dinleyen maktül yakınları gözyaşlarına boğuldu.Mahkemede olay gecesi sitenin arka tarafında hareket eden bir aracın güvenlik kamerası görüntülerine de yer verildi. Sanık, aracın Fikret İnal'a ait olduğunu ve olay gecesi arabayı onun kullandığını belirtti. "Kadınlar ve çocuklar öldürülmesin" Avukat Yağmur Burçin Sayın, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, sanık avukatlarının müvekkillerine akıl sağlığı raporunu tekrar aldırarak ceza indiriminden faydalanmak istediklerini belirterek, "1-1,5 dakikalık psikiyatrik inceleme yetersiz ama 4,5 dakikada bir kadının ölümü gerçekleştiriliyor. Sanık ve avukatları, mahkemeyi manipüle etmeye çalışıyor. Sanığın akli dengesinin yerinde olmadığını iddia ediyorlar ama sanık, duruşmada son derece bilinçli şekilde kendini savunuyor. Biz bu davanın uzatılmasını istemiyoruz, adalet yerini bulmalı" dedi. Sayın, açıklamalarında ayrıca mahkemenin sanık ve avukatlarının taleplerini reddettiğini vurgulayarak, "Dolayısıyla biz Fadim için buradayız. Adaleti sağlamak için burada bulunuyoruz. Kızının acil servisi aradığına dair konuşmaların ses kaydı da bizi çok duygulandırdı. Zaten ben o konuşmayı, kızın çaresiz konuşmalarını açıkçası dinledikten sonra geri kalan boşanma dosyası ya da bütün incelemelerin, taleplerin hepsinin geçersiz olduğu belli. Çünkü çok vahşice bir ölümdü. Kız orada annesinin dişlerinin kırıldığından bahsediyor. Demek ki orada farklı bir darp olayı da gerçekleşti. Yani 1-1,5 dakikalık psikiyatrinin onu incelemesi yeterli değil ama 4,5 dakikada da bir kadının ölümü onun tarafından gerçekleştiriliyor. Sanık, tutuklu olarak yargılanmaya devam ediyor. Biz bir sonraki celse de artık karar çıkacağını düşünüyoruz. Toplanacak daha fazla delil zaten bulunmuyor. Tahrikten faydalanmak için Fadim'in tırnaklarında başka bir DNA'nın olduğunun iddiasında bulundular. Bu da mütalaadan sonra yapacakları savunmaya bağlı. Ama bunun temelini oluşturdular" ifadelerini kullandı. Duruşma sonrasında maktulün annesi Mediha Saçlı, acısını ve adalet talebini dile getirerek, "Caniler her şeyi yalan söylüyor, benim çocuğumun kimseye zararı yoktu. Torunumu da tehdit ediyorlar. Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, lütfen el atsın. Hiçbir kadın ve çocuk öldürülmesin," dedi. Mahkeme heyeti, sanığın akıl sağlığı raporunun tekrar yapılması talebini reddederken, bir sonraki duruşmanın 9 Nisan'da görüleceğini açıkladı. 112 Acil'in arama kayıtlarının ve mahkemeye sunulan ses kayıtlarının deşifre edilerek incelenmesine karar verildi. Ne olmuştu? Olay, 12 Eylül 2024'te Konyaaltı ilçesi Hurma Mahallesi'nde meydana geldi. Hakkında 3 ay uzaklaştırma kararı bulunan Savaş Temirhanoğulları, sabaha karşı Fadim Temirhanoğulları'nın yaşadığı eve giderek, eşiyle tartıştıktan sonra tabancayla 5 el ateş etti. Temirhanoğulları olay yerinde hayatını kaybederken, şüpheli kaçtı. Kısa sürede polis tarafından Korkuteli ilçesinde yakalanan Savaş Temirhanoğulları, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.Cinayetin işlendiği sırada evde bulunan çiftin 15 yaşındaki kızı İ.T., ilk duruşmada babasından şikayetçi olmadığını belirterek, "Babamı suçlamıyorum. Annemin psikolojik sorunları vardı. O gün silahı o aldı" ifadelerini kullanmıştı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.