SON DAKİKA
Hava Durumu

#asansör

İLKHABER-Gazetesi - asansör haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, asansör haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana'da elektrik kesintisi olan binada düşen Gönül Tekin’in ölümüne ilişkin kamu davası devam ediyor Haber

Adana'da elektrik kesintisi olan binada düşen Gönül Tekin’in ölümüne ilişkin kamu davası devam ediyor

Adana Sarıçam’da elektriklerin kesik olduğu binada asma kattaki boşluktan düşerek ağır yaralanan ve 23 gün sonra yaşamını yitiren Gönül Tekin’in ölümüne ilişkin Sarıçam Belediyesi’ne açılan kamu davası sürüyor. Belediye çalışanları yüksek inşaat mühendisi ve mimar yargılanıyor, ikinci duruşma 22 Mayıs’ta yapılacak. Elektriklerin Kesik Olduğu Binada Korkunç Kaza 21 Mart 2023 tarihinde Adana’nın Sarıçam ilçesi Çarkıpare Mahallesi’nde yaşanan olayda, Gaziantep’ten tedavi için Adana’ya gelen 56 yaşındaki Gönül Tekin, hastanedeki tetkiklerinin ardından ağabeyinin evine gitmek için apartmana girdi. Binada elektriklerin kesik olduğunu gören Tekin, karanlık merdivenleri kullanarak asma kata çıktı. Ancak birinci katta olduğunu sanan Tekin, asma kattaki açık bırakılan boşluğa düşerek yaklaşık 3 metreden beton zemine çakıldı. Ağır yaralanan Tekin, Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 23 gün süren yaşam mücadelesini 10 Nisan’da kaybetti. İhmal Gerekçesiyle Sarıçam Belediyesi’ne Dava Açıldı Kaza sonrası aile, Gönül Tekin’in ölümünde ihmal olduğunu belirterek Sarıçam Belediyesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Savcılık, soruşturma izni için Sarıçam Kaymakamlığı’na başvurdu ancak izin verilmedi. Bunun üzerine aile avukatı Nazan Akça Subaşı, konuyu Adana Bölge İdare Mahkemesi’ne taşıdı. Mahkeme, belediye hakkında soruşturma izni verdi. Yapılan soruşturma sonucu, Sarıçam Belediyesi’nin yüksek inşaat mühendisi Mustafa Erol ve mimar Duran Buminhan Akdoğan hakkında kamu davası açıldı. Belediye Görevlileri ve Apartman Yönetimi Sorumluluğu Birbirine Atıyor Dava sürecinde belediye çalışanları, sorumluluğun apartman yönetiminde olduğunu iddia ederken, apartman yönetimi ise belediyeyi sorumlu tutuyor. Ailenin aldığı bilirkişi raporları ise belediyenin görevini yerine getirmediğini ortaya koyuyor. Nazan Akça Subaşı, “Sarıçam Belediyesi’nin gerekli güvenlik önlemlerini almaması ve oturulamayacak bir binaya ruhsat vermesi sonucu bu trajedi yaşandı” dedi. Boşluğa Düşme Sonrası Korkuluk İki Gün Sonra Takıldı Gönül Tekin’in düştüğü asma kattaki boşluğa ise olaydan iki gün sonra demir korkuluk takıldı. Olayda bina yöneticisi Numan A. da gözaltına alınmış, ihmalinin olmadığı gerekçesiyle serbest bırakılmıştı. Avukat Subaşı’dan Emsal Karar Umudu Aile avukatı Nazan Akça Subaşı, davadan çıkacak kararın belediyelerin sorumluluklarını hatırlatacak önemli bir emsal teşkil edeceğini vurguladı. Subaşı, “Artık belediye görevlileri, ‘Yapı denetim firması denetliyor’ bahanesiyle sorumluluktan kaçamayacak. 22 Mayıs’taki duruşmada beklentimiz, görevlerini ihmal eden belediye personelinin sorumluluğunu kabul edeceği ve gerekli yaptırımların uygulanacağı bir karar çıkmasıdır” ifadelerini kullandı. Duruşma 22 Mayıs’ta Gerçekleşecek Adana 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen dava kapsamında Sarıçam Belediyesi’nin yüksek inşaat mühendisi ve mimarının yargılandığı ikinci duruşma 22 Mayıs 2025 tarihinde yapılacak. Aile, bu duruşmadan emsal bir karar çıkarak, benzer ihmallerin önüne geçilmesini hedefliyor.

Adana’da asansör kazası: Ahmet’in ölümüyle ilgili ilk duruşma görüldü Haber

Adana’da asansör kazası: Ahmet’in ölümüyle ilgili ilk duruşma görüldü

Seyhan ilçesine bağlı Kocavezir Mahallesi'ndeki bir tekstil atölyesinde işçi olarak çalışan yabancı uyruklu Sefa Avvaf'ın oğlu Ahmet Direk Turan Haskiro,11 Haziran 2024'te iş yerinin 2'nci katındaki asansöre bindi. Küçük çocuk, bilinmeyen nedenle asansör ile duvar arasında sıkıştı. Çocuğun çığlıklarını duyan işçiler, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye gelen itfaiye ekiplerince sıkıştığı yerden çıkarılan çocuğun hayatını kaybettiği belirlendi. Küçük Ahmet'in ölümüyle ilgili asansör şirketi yetkilisi Recep Karayiğit ile bina sorumlusu Ömer İnce hakkında ‘taksirle ölüme neden olma' suçundan Adana 13'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan dava görülmeye başlandı. Duruşmaya, haklarında adli kontrol kararı bulunan tutuksuz sanıklar Recep Karayiğit ile Ömer İnce katıldı. Müşteki anne Sefa Avvaf ile taraf avukatlarının da hazır bulundu. Asansör şirketi yetkilisi Recep Karayiğit, savunmasında, olay nedeniyle üzgün olduğunu söyledi. "Üzgünüm" Karayiğit, asansörün bütün bakımlarının tam olduğunu belirterek, kendini şöyle savundu; "Biz yaptığımız bakımlarda bütün önlemleri de alıyoruz. Olaydan öncede Makine Mühendisleri Odası asansörlerin bakım ve onarımlarının eksik olup olmadığına yönelik denetim yaptı ve bir sorun olmadığı anlamına gelen ‘'mavi etiket'' verdi. Hatta biz herkes binemesin diye asansörlerimize akbil sistemi kurduk. Akbil sistemi sayesinde asansöre herkes binemez ve akbil olmadan çalışmaz. Akbil ise sadece yetkili kişilerde vardır. Dağ Tekstil İş Hanı 5 katlı ve her katta ayrı bir iş yeri vardır. Bu iş yerlerinin yetkililerine birer tane akbil verdik. Ayrıca her katta 12 yaşından küçük olanların tek başına asansöre binemeyeceği yönünde asansörlerde levhalarımız vardır. Yani dışarıdan birisinin binmesi mümkün değildir. Çocuk ya akbil temin etti ya da birisi verdi. Böyle bir asansöre o çocuk nasıl tek bindi ve bu olay yaşandı anlamadık. Ben 40 yıldır bu işi yapıyorum. 30 yıldır da kendime ait iş yerim var. Böyle bir olay ilk defa başımıza geldi. Bunun için çok üzgünüm." Bina sorumlusu sanık Ömer İnce de, Özcan Dağ'a ait Dağ Tekstil İş Hanı'nda bir sorumluluğu olmadığını sadece iş yerinin muhasebe işlerini yürüttüğünü belirtti. Bina sorumlusu olarak kendisinin göründüğünü ve asansör sözleşmesini de Recep Karayiğit ile kendisinin yaptığını dile getiren İnce, “O çocuğun asansöre nasıl bindiğini hala anlayabilmiş değilim. Ben bina sorumlusu olarak görünüyorum. Asansörlerin bakımını kontrol etmek sorumluluğu yerine getirmekse yaptım. Ben üzerime düşen her şeyi yaptım. Hatta olay sonrası annenin maddi zararlarını kendi cebimden karşıladım. Zaten böyle bir olay olduğu için çok üzgünüz'' dedi. "Anne şikayetçi olmadı" Anne Sefa Avvaf, sanıklardan şikayetçi olmadı. Ana Avvaf, Dağ Tekstil İş Hanı'nda bulunan Kaside isimli iş yerinde sigortasız olarak çalıştığını belirterek oğlunun nasıl öldüğü ile ilgili şunları söyledi: "Ben olay tarihinden 5 ay önce işe başladım. Olay tarihinde sabah saat 07.00 sıralarında iş yerine geldik. Bayrama az bir süre kaldığı ve bayram alışverişi yapacağım için oğlumu da yanımda getirdim. İş yerindeki asansörler akbil sistemi ile çalışır. O günde asansörle yukarı çıkmak istedik. Akbilin bulunduğu yetkili Haris isimli kişi gelip, akbili bastı. Ancak asansör 1'nci katta takılı kaldı. Oğlum da ‘ben gider getiririm' dedi ve yukarı çıktı. Daha sonra ‘anne' diye bir çığlık duydum ve oğluma bir şey olduğunu anladım. Dizlerimin bağı çözüldü ve olduğum yerde çöktüm kaldım. Diğer kişiler gidip baktığında oğlumun asansör ile duvar arasında sıkıştığını görmüşler. Ben oğlumu o halde görmedim. Olaydan sonra da iş yeri sahipleri maddi olarak bana destek oldu. Sanıklardan şikayetçi değilim.'' Çocuğu ilk gören kişi olan iş yerinin bekçisi Nezir Baran da tanık olarak dinlendi. Nezir, Ahmet'i nasıl bulduğunu şöyle anlattı; "Ben iş yerinin önünü temizlerken 3-4 tane kadın gelerek, içeri girdi. Daha sonra ben içeri girdim ve temizlik malzemelerini köşeye koydum. Bu sırada bir kadın asansörün 1'nci katta durduğunu söyledi. Bende tamam diyerek, bakmak için yukarı çıktım. Yukarı çıktığımda Ahmet'i bedenin alt kısmı asansör ile duvar arasında sıkışmış halde gördüm. Hemen diğerlerine haber verdim. Başkaları gelip, çocuğu sıkıştığı yerden çıkardı." Tanık olarak dinlenen anne Sefa Avvaf'ın iş arkadaşı Emine Serun da olay anını görmediğini söyleyerek, ''Olay günü iş yerine giderken Sefa ile oğlu benden öndeydi. Onlar içeri girdi bende arkalarından geliyordum. Sonra Sefa'nın çığlıklarını duydum ve koştum. Olay anını görmedim ancak sorduğumda çocuğun asansöre sıkıştığını söylediler." dedi. Tanık olarak dinlenen Dağ Tekstil İş Hanı sahibi Özcan Dağ ise asansörlerin akbilsiz çalışmadığını belirterek, olayı görmediğini söyledi. Mahkeme hakimi, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verip, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.

Asansör kazasında ölen kızın ailesinden ihmal iddiası Haber

Asansör kazasında ölen kızın ailesinden ihmal iddiası

Ankara’da, mahsur kaldığı asansörden kurtarılmaya çalışıldığı esnada 5. kattan boşluğa düşerek hayatını kaybeden 13 yaşındaki kızın ailesi, kurtarmaya gelen itfaiye ekiplerinin hiçbir güvenlik önlemi almadıklarını ve sorumsuz hareket ettiklerini ileri sürdü. Hayatını kaybeden kız ise gözyaşları arasında son yolcuğuna uğurlandı. Sincan’da dün bir sitede meydana gelen olayda, 13 yaşındaki Beren Su Bolat, bir arkadaşıyla birlikte sitedeki başka bir apartmanda yaşayan diğer arkadaşını ziyarete gitmek istedi. Apartmanın asansöründe mahsur kalan Bolat’ın durumu yakınlarına bildirmesi üzerine mahsur kalan çocukları kurtarmak için itfaiye ekipleri yönlendirildi. 5’nci ve 6’ncı katın arasında arızalanan asansörden çıkarıldığı esnada bilinmeyen bir nedenden dolayı düşen Bolat zemine çakıldı. Mahsur kalan diğer çocuk kurtarılırken, ihbar üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Hayatını kaybettiği belirlenen Bolat’ın cenazesi otopsi için Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Çocukları kurtarmaya gelen 3 itfaiyeci ile ilgiliyse ihmal olabileceği ihtimali sebebiyle soruşturma başlatıldı. Gözyaşları arasında toprağa verildi Cenazesi Adli Tıp Kurumu’ndan yakınları tarafından teslim alınan Bolat için Sincan Cimşit Mezarlığında yer alan Cimşit Cami’sinde cenaze namazı kılındı. Bolat’ın cenazesinde ailesi, yakınları ve arkadaşları yer aldı. Namazın ardından Bolat’ın cenazesi gözyaşları arasında defnedildi. “Herhangi bir önlem almadan kurtarmaya çalışmışlar” Olayda ihmal olduğunu iddia eden dayı Fatih Büyükata, “Asansör arada kalmış. İtfaiye gelmiş. Hem alt taraftan, hem de üst taraftan asansörün kapısını açmış. Oradaki kişiler, ekiplere kapının alttan açılmaması gerektiğini söylemiş. Oradaki 3 itfaiyeci de işlerine karışılmaması gerektiğini söylemiş. Yeğenimi çekmeye çalışırken düşürmüşler. Yaptıkları tamamen iş bilmemezlik ve insana değer vermemezlik. Olayın kasıtlı olduğuna inanmıyorum ama yapılan iş tamamen sorumsuzluk. Her hangi bir önlem almadan kurtarmaya çalışmışlar. Şikayetçiyiz. İtfaiyeci kendisinin de düşeceğini anlayınca çocuğu bırakmış. Sonuna kadar da sürecin takipçisi olacağız” dedi. “Resmen cinayet” Bolat’ın diğer dayısı Ümit Büyükata, “Asansörde kalmışlar. İtfaiye gelmiş. 4 kişi hiçbir tedbir almadan kapıyı açmışlar. Asansör ortada kalıyor. Alttan almaya çalışıyorlar. Diğer çocuğu çıkartıyorlar. Bizim kıza gelince bırakıyorlar, aşağı düşüyor. Resmen cinayet, başka hiçbir şey değil. 13 yaşındaki bir kız çocuğu nasıl aşağı düşer. Hiçbir şey yapmıyorsan bir kemer bağlayabilirsin. Hiçbir güvenlik önlemi yok” ifadelerini kullandı. Anneanne Esma Büyükata ise, “İşinin ehli olan insanlar olsaydı nasıl çalışılacağını bilirdi. Benim çocuğum şu anda hayatta olacaktı, bu acıları biz yaşamayacaktık” diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.