#avcılık

İLKHABER-Gazetesi - avcılık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, avcılık haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Çevrecilerden Tarım ve Orman Bakanlığı’na çağrı: Bu sezon avcılık ertelensin Haber

Çevrecilerden Tarım ve Orman Bakanlığı’na çağrı: Bu sezon avcılık ertelensin

Bu yaz mevsimi, Türkiye’nin dört bir yanında sıcaklık rekorlarının kırıldığı, kuraklığın doğayı ve yaban hayatını derinden etkilediği bir dönem olarak kayıtlara geçti. Özellikle ormanlar, meralar ve sulak alanlar susuzlukla mücadele ederken, yaban hayvanları da yiyecek ve su bulmakta büyük zorluklar yaşıyor. Üstelik ülke genelinde çıkan orman yangınları, birçok canlı türünün yaşam alanlarını yok etti, biyoçeşitlilik ağır bir darbe aldı. Bu olağanüstü koşullar altında, çevreciler ve doğa koruma dernekleri, Tarım ve Orman Bakanlığı’na seslenerek 2025-2026 kara avcılığı sezonunun ertelenmesi çağrısında bulundu. "Bu sezon tetik yerine deklanşöre basın" Çevreci avukat İsmail Hakkı Atal, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, iklim krizinin etkilerinin bu yaz daha da belirgin hale geldiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Artan sıcaklıklar, azalan yağışlar ve kontrol altına alınamayan yangınlar, doğadaki dengeleri altüst etti. Yaban hayvanları yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda. Böyle bir dönemde avcılık, doğaya ve canlılara vurulacak ikinci bir darbedir. Bakanlık bu sezonda sorumlu bir adım atmalı ve av sezonunu ertelemelidir.” Avcılara da seslenerek tetik yerine deklanşöre basmalarını, doğayı ve hayvanları fotoğraflayarak katkı sunmalarını öneren Atal, "Avcılık bir gelenektir ancak, doğa bizim ortak mirasımızdır. Bu sezon av yerine fotoğraf çekerek hem vicdani hem de etik bir duruş sergileyebiliriz” dedi. Fotoğraf avcılığı: Yeni bir doğa yaklaşımı Çevreciler, bu zorlu koşullar altında doğayla barışık bir avcılık anlayışının teşvik edilmesi gerektiğini savunuyor. “Fotoğraf avcılığı” olarak adlandırılan yöntemle, yaban hayvanlarının silahla değil, objektifle “avlanması” öneriliyor. Bu yaklaşımın, doğayla daha derin bir bağ kurulmasına da olanak tanıdığı belirtiliyor. Bir karacanın zarif koşusunu, bir kekliğin kanat çırpışını ya da bir yaban domuzunun yavrularıyla olan anını fotoğraflamak; hem doğaya saygı duymanın bir yolu hem de gelecek kuşaklara bırakılacak eşsiz bir miras olarak görülüyor. Yaşanan iklim krizinin ve doğa tahribatının etkileri göz önüne alındığında, çevreciler bu yılki av sezonunun ciddi şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Avcılardan da daha duyarlı bir yaklaşım bekleniyor.

Avcılığın yasaklanması için 235 sivil toplum kuruluşunun ortak kampanyasında 155 bine yakın imza Haber

Avcılığın yasaklanması için 235 sivil toplum kuruluşunun ortak kampanyasında 155 bine yakın imza

Çevreciler ve doğayı koruma derneklerinin temsilcileri, 1 Eylül 2024 itibarıyla yaban keçisi, kızılgeyik, çengel boynuzlu dağ keçisi ve anadolu yaban koyunu türlerinin avlanmasına izin verilmesi kararının, yaban hayatını koruma çabaları ile çelişki yarattığını belirtti. Türkiye’nin canlarının av turizmine feda edilmemesi gerektiğini ifade eden çevreciler, ”Son 50 yılda omurgalı canlı popülasyonları yüzde 69 azaldı. İklim krizi, bozulan besin zinciri, artan ormansızlaşma, kaçak avcılık, kirlilik, madencilik ve yapılaşma faaliyetlerinin yıkıcı etkileri ile mücadele eden canlıların yaşam alanları her geçen gün daha hızlı yok oluyor.” dedi. Bu türlerin avlanmasının, ekosistemin dengesini bozabileceğine dikkat çeken çevreciler, “Avlanma, bu türlerin yok olma riskini artırabilir. Yaban keçileri ve diğer türlerin korunması gereken bu dönemde, onları korumak yerine avlamak, doğanın döngüsünü riske atmaktadır. Yaban hayatının korunması ve sağlıklı bir ekosistemin devamı için bu tür kararların gözden geçirilmesi şart. Ortak evimizi, gezegenimizi, paylaştığımız canlıları korumazsak kaybederiz.” İfadelerini kullandı. 235 sivil toplum kuruluşu bir araya geldi Avcılığın yasaklanması için bir araya gelen 235 sivil toplum kuruluş, change.org üzerinden bu konuda ortak kampanya başlattı. Kampanyada 155 bine yakın imzaya ulaşıldı. Kampanya ile ilgili şunlar kaydedildi: “Başka bir canlıyı öldürmenin sporu, turizmi, hobisi, ihalesi olamaz! Bu dünya üzerindeki yaşamı paylaştığımız öbür canlılardan bahsediyoruz, onlar uzak ve yakın komşularımız. Komşularımızı birer rakam ve kotaya indirgeyen Merkez Av Komisyonu’na da kararlarına da karşı çıkıyoruz. Tarım Orman Bakanlığı, Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü, hangi canlının kaç birey, ne koşullarda, nerelerde öldürüleceğine karar vermek yerine, onları koruyan kararlar almalıdır. Geçtiğimiz 16 yıl içinde yaklaşık 17 bin avcılık kursu açılmış ve yaklaşık 500 bin kişi avcılık sertifikası almıştır. Doğanın korunmasından sorumlu kurumlar, silah endüstrisinin ve avcıların doğamızı yok etmesine ne yazık ki seyirci kalmakta, daha da üzücüsü bu durumu teşvik etmektedir. Oysa Türkiye, taraf olduğu Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin 6. ve 8. maddeleri uyarınca nesli tehlike altındaki türleri korumayı taahhüt etmiştir. Buna rağmen, bu hükümler ve taraf olunan öbür uluslararası sözleşmelerin, ülkemiz mevzuatı sayılan hükümleri görmezden gelinerek, nesli tehlike altındaki kimi türler bile ava açılmaktadır. Bu kabul edilemez! Doğamızı günbegün yok edecek olan bu kararların bir an önce durdurulması gerekmektedir. Kara Avcılığı Kanunu’nun ivedilikle değişmesini, Doğa Koruma Kanunu olarak yeniden düzenlenmesini ve doğa ihtisas mahkemelerinin kurulmasını talep ediyoruz. Şimdi, yaşam hakları ve alanları ellerinden alınan tüm canlıların sesi olma zamanı. Çünkü yaşam hakkı bütün canlılar için pazarlık edilemez en doğal hak. Hepimizin yaşamı birbirine bağlı. İnsan diliyle kendi haklarını savunamayan tüm canlıların sesi oluyoruz. Avcılık yasaklansın.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.