SON DAKİKA
Hava Durumu

#barış

İLKHABER-Gazetesi - barış haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, barış haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin Ukrayna barış görüşmelerine ev sahipliği yapabileceğini açıkladı Haber

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin Ukrayna barış görüşmelerine ev sahipliği yapabileceğini açıkladı

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi için diplomatik girişimlerde bulunma kararlılığını yineledi ve Türkiye'nin barış görüşmelerine ev sahipliği yapma konusunda hazır olduğunu belirtti. Fidan, Türkiye'nin savaşın başından beri çözüm arayışında aktif rol üstlendiğini vurguladı. ABD'nin Rusya-Ukrayna savaşı için önerdiği barış müzakerelerini desteklediklerini ve bu sürece katkıda bulunmaya hazır olduklarını söyledi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise, Ukrayna'nın NATO'ya katılmaması gerektiğini belirterek, bunun büyük bir hata olacağını ve savaşın kesin bir sonuca ulaşmasıyla sona ereceğini ifade etti. Lavrov, savaşın nedenlerinin ortadan kaldırılmadan sonlanmasının mümkün olmadığını söyledi. Türkiye, Barışa Katkı Sağlamaya Hazır Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya-Ukrayna savaşının etkilerinin geniş coğrafyalara yayıldığını ve savaşın sona ermesi gerektiğini söyledi. Fidan, Türkiye'nin bu barış sürecine katkı sağlamak için her türlü diplomatik adımı atmaya hazır olduğunu belirtti. ABD’nin yeni girişimine büyük önem verdiklerini ifade eden Fidan, barış görüşmeleri için Türkiye'nin ev sahipliği yapmaya da hazır olduklarını vurguladı. Fidan: Barış Görüşmelerinde Ev Sahibi Olabiliriz Fidan, Türkiye'nin Rusya ve Ukrayna arasında yapılacak müzakerelerde kolaylaştırıcı bir rol üstlenebileceğini ve daha önce İstanbul’da düzenlenen barış görüşmelerinin başarılı olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin yine benzer bir katkı sağlamaya hazır olduğunu belirtti. Bakan Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu süreçte büyük bir hassasiyet gösterdiğini ve savaşın sona ermesi için tüm çabayı gösterdiklerini söyledi. Lavrov: NATO'ya Katılım Hata Olur Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna'nın NATO'ya katılmaması gerektiğini belirterek, bu durumun savaşın sona ermesi için büyük bir engel olacağını ifade etti. Lavrov, savaşın çıkış sebeplerinin ortadan kaldırılmadan sona ermesinin mümkün olmayacağını da vurguladı. Gazze ve Suriye’ye Dair Kritik Açıklamalar Fidan, Suriye'deki gelişmeleri de ele alarak, Türkiye'nin Suriye'nin toprak bütünlüğü ve birliğine verdiği önemi yineledi. Ayrıca, Gazze'de kalıcı bir ateşkesin sağlanması gerektiğini ve İsrail'in Batı Şeria’daki eylemlerini durdurması gerektiğini ifade etti. Fidan, bölgede yeni bir soykırıma izin verilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Türkiye'nin BRICS'e Yaklaşımı Türkiye’nin küresel ekonomik işbirliği platformlarına ilgisinin arttığını ve BRICS’e yönelik yakın bir ilgisi olduğunu belirten Fidan, Türkiye'nin bu platformla işbirliğine açık olduğunu ancak BRICS'in henüz üyelik konusunda yeni adımlar atmadığını belirtti.

Gazze’de ateşkes anlaşması: İsrail ve Hamas arasında ateşkes anlaşması ve üç aşamalı plan nelerdir? Haber

Gazze’de ateşkes anlaşması: İsrail ve Hamas arasında ateşkes anlaşması ve üç aşamalı plan nelerdir?

Gazze’deki ateşkes anlaşması, 15 ay süren çatışmaların ardından tarihi bir adım olarak kabul ediliyor. Katar’ın başkenti Doha’da yapılan görüşmelerin sonunda, İsrail ve Hamas arasında sağlanan ateşkes, bölgedeki uzun süredir devam eden savaşın sonlandırılması adına önemli bir gelişme olarak kayda geçti. Ateşkesin, 19 Ocak 2025 tarihinde yürürlüğe girmesi bekleniyor. İki tarafın üzerinde mutabık kaldığı anlaşma, Gazze’deki insani durumu iyileştirmek ve uzun süreli barışı sağlamak adına büyük bir adım olarak değerlendiriliyor. Anlaşma, bölgedeki tüm taraflar için yeni bir dönemin başlangıcını işaret ediyor. Gazze Ateşkes Anlaşması: Anlaşmanın Detayları ve 3 Aşamalı Plan İsrail ile Hamas arasında 15 ay süren çatışmaların sonlanması, dünya çapında büyük bir sevinçle karşılandı. ABD Başkanı Joe Biden, bu tarihi anlaşmanın İsrail ve Filistin halkları için önemli bir adım olduğunu duyurdu. Gazze ateşkes anlaşması, 3 aşamadan oluşan bir planla detaylandırıldı. Birinci aşama, insani yardımların Gazze’ye girişini sağlayacak ve 33 İsrailli esirin karşılığında 50 Filistinli esir serbest bırakılacak. İkinci aşama, İsrail ordusunun Gazze’den çekilmesini ve kalıcı ateşkesin sağlanmasını öngörüyor. Üçüncü aşamada ise Gazze’nin yeniden inşası ve altyapı çalışmalarının başlaması bekleniyor. Ateşkes Anlaşmasının Maddeleri Gazze’deki ateşkes, insani yardım akışının hızlanmasına olanak tanıyacak. Günde 600 tır insani yardımın Gazze’ye girişi sağlanacak ve bölgeye temel ihtiyaç maddeleri gönderilecek. Ayrıca, esir takası kapsamında, İsrail ve Hamas, karşılıklı olarak esirleri serbest bırakacak. Bu anlaşma, yıllardır süren savaşın sona ermesini ve barışın yeniden tesis edilmesini umut ediyor. Bölgede Yeniden İmar Süreci Başlayacak Gazze ateşkesinin ardından, bölgedeki yeniden inşa süreci hızlanacak. Savaşın izlerini silmek için altyapı projeleri başlatılacak, elektrik ve su şebekeleri yeniden kurulacak. Ayrıca, yıkılan evlerin yerine geçici konaklama alanları sağlanacak. Filistinlilerin evlerine dönüşü için gerekli adımlar atılacak ve Gazze'nin kuzeyine doğru hareket özgürlüğü sağlanacak. Ateşkesin Garantör Ülkeleri ve Uluslararası Tepkiler Katar, Mısır ve ABD, ateşkesin garantör ülkeleri olarak anlaşmayı denetleyecek. ABD Başkanı Joe Biden, bu anlaşmanın sadece çatışmaların sona ermesini değil, aynı zamanda Gazze halkına insani yardımların ulaşmasını sağlayacağını belirtti.

Kin dışarı barış içeri Haber

Kin dışarı barış içeri

Adnan AVUKA MARDİN (İLKHABER) - Bir olaydan dolayı Midyat Cezaevi’nde yatmakta olan Sincar Aşireti lideri Abdulkadir Sincar, Mardin’de ve Almanya’da yaşayan aşiret mensuplarına seslenerek,” Herkes kardeşçe yaşasın, herkes birbirine  sarılsın, aranıza fitne ve fesat karıştırmak isteyen kötü insanlara pirim vermeyin, onlara kanmayın.“ dedi. Mardin’de akraba olmalarına karşın kan davası yüzünden 20 yıldan beri araları açık olan Altuğ ve Kaya aileleri 5 bin kişiye verdikleri barış yemeğiyle kan davalarına son verdiler. Barışa imza atan Necmi Öncül, Mehmet Fidan, Abdulkadir Sincar, Cemal Sincar, Zeyni Toparlı, Sabahattin Evrensel ve bölgenin sivil toplum kuruluşu temsilcileri, din adamlarının  girişimleri sonucu barıştırılan Altuğ ve Kaya aileleri aynı sofrada yemek yediler, ellerini göğe açarak birlikte dua ettiler. İki ailenin barışı benimsemesi ve yepyeni bir sayfa açmaları ise bölgede sevinçle karşılandı. 20 yıl önce  Ömerli ilçesine  bağlı Salihköy’de   meydana gelen olayda 5 hayatını kaybetmişti.  Ölenlerden ikisi Kaya 3’ü ise Altuğ ailesindendi. Olayla ilgili 11 kişi tutuklanarak ceza evine gönderilmişti. Köyde toplanan ve barış yemeğine katılan Ömerli Kaymakamı Erol Korkmaz, AK Parti Mardin İl Başkanı Mehmet Ali Dündar, bölgenin aşiret ve din adamları yaptıkları konuşmalarda “Bölgenin içinde bulunduğu sıkıntıyı hepimiz biliyoruz. Bunun için bugün gerçekleşen bu güzel ve Türkiye’ye örnek olacak barışın gerçekten büyük önemi vardır. Fitne ve fesatların yolları kesildi, Allah hiçbir insanın içinde kin ve intikam nasip etmesin, her zaman barış, kardeşlik ve mutluluk nasip etsin. Bu barışa kim adım atmışsa Allah ondan razı olsun, zaman kin ve nefret değil birlik, beraberlik, kardeşlik ve birbirimizle kucaklama zamanıdır.” dediler. Cezaevinde yatan Sincar Aşireti Lideri Aldulkadir Sincar da cezaevinden aşiret mensuplarına seslenerek, kan davalarının kimseye hayır getirmeyeceğini belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Artık barışma zamanı gelmiştir. Fitne, fesadı unutun. Bunlara itibar etmeyin. Barışmak, el sıkışmak kadar güzel bir şey yoktur. Bu ülke hepimizin. Herkes güven ve huzur içinde kardeşçe birlik ve beraberlik duyguları içerisinde yaşasın. Aranıza fitne fesat sokmak isteyenler çıkabilir, sizi bazı yerlere yönlendirmek isteyebilirler, asla bunlara kanmayın ve bunlara prim vermeyin.”   Yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı yemekte 750 koyun kesilirdi ve konuklara pirinç pilavı ikram edildi, ardından da ağızlar tatlı ile tatlandırıldı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Amerika gibi ülkeye barışı tesis mi yakışır, yoksa oraya benzinle, körükle gitmek mi yakışır?” Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Amerika gibi ülkeye barışı tesis mi yakışır, yoksa oraya benzinle, körükle gitmek mi yakışır?”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen Türkiye Gençlik Vakfı Teşkilat Buluşması’nda konuştu. Seçim sürecinde sığınmacıların hedef gösterildiği provokasyonların olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunlara rağmen her iki seçimde de milletimizin teveccühüne mazhar olmayı başardık. Siz bize sandıkta sahip çıktınız biz de sizin için çalışmaya hizmet etmeye davam edeceğiz. Önümüzdeki 5 seneyi cumhurbaşkanlığındaki ustalık dönemimiz olarak görüyoruz. Bu dönemimizde hedefimiz Türkiye Yüzyılı’nın inşasıdır. Son 21 yılda bunun alt yapısını zaten kurmuştuk. Ulaşımdan savunmaya, eğitimden sağlığa her alanda ülkemizin eksikliklerini büyük ölçüde tamamlamıştık. Şimdi bunu Türkiye Yüzyılı şiarı ile yeni bir safhaya taşıyoruz. Seçimlerden sonra Kabinemizi bu vizyona göre oluşturduk, bakan yardımcılarımızı ve bürokratlarımızı buna göre tayin ettik. Milletvekili ve parti yönetimimizi buna göre belirledik. Hamlelerimizi bu vizyona ulaşma hedefiyle planlıyoruz. Ne yapıyorsak Türkiye Yüzyılının hayata geçirilmesi için yapıyor, tüm adımlarımızı buna göre yapıyoruz” dedi. “Gençler milletimizin ümididir derken hamaset yapmıyoruz hakikati dile getiriyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gençler geleceğimizin teminatıdır diyorsak Türkiye’nin teminatı sizler olduğunuz için bunu söylüyoruz. En büyük zenginliğimiz gençler derken popülist beklentilerle değil, tüm kalbimizle inandığımız için dillendiriyoruz. Sizlere baktığımızda sizlerin pırıl pırıl parıldayan şu gözlerinizde neyi görüyorsak onu dilimizle de onu ifade diyoruz. Ne 40 yılı aşan siyasi hayatımız ne de 21 yıllık iktidar dönemimizde kibirle kesinlikle yaklaşmadık. Gençlerimize birilerinin dediği gibi tıpış tıpış gidip şunu yapacaksınız böyle davranacaksınız asla demedik. İçinde debelendiği dipsiz karanlığa gençleri de çekmeye çalışan kifayetsiz muhterisler gibi olmadık. Seçim döneminde gençlerin demokrat dedesi lafıyla ortada dolaşanların iş gençlere güvenip görev vermeye gelinde nasıl sırra kadem bastıklarının hepimiz şahidiyiz. Gençlerin sırtından geçinen bu tufeylilerin ne ülke gibi ne millet gibi ne de gençlerin meseleleri gibi gündemlerinin olmadığı aşikardır. Bunların tek dertleri gayri ahlaki yollarla getirildikleri koltuklarını korumaktır. Gördünüz otobüsün üzerinden koltuk atıyor öbürü koltuğu bırakmamak için yapmadık işler. Bizim böyle derdimiz yok. Hayatın her alnında gençlerimize alan açmanın, destek olmanın onların dinamizmini, heyecanını, şevkini ülkenin ve milletin hayrına yönlendirmenin mücadelesini verdik” açıklamasını yaptı. "Daima sizlerin yanında olduk” Derslik sayısını 343 binden 620 bine, üniversite sayısını 76 dan 208 e, yüksek öğrenim yurt yatak kapasitesini 182 binden 950 bine, gençlik merkezi sayısını 9’dan 469 ‘a toplam spor tesisi sayısını bin 575’ten 4 bin 350’ ye, Araştırma Geliştirme Merkezi sayısını 0’dan bin 298’e , tasarım merkezi sayısını 0’dan 326’ya, TEKNOPARK sayısını 2’den 100’e çıkartarak gençlerin yanında olduklarını söyleyen Erdoğan, “TÜBİTAK burs programlarımızla 2023 yılında 26 bin 632 lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencisine 730 milyon lira destek aktardık. Star programı ile bugüne kadar 6 bin 60 öğrenci, 3 bin 200 projede görev aldı. Bireysel genç girişimci desteğimizle toplam 2 bin 140 şirket kuruldu” dedi. “Aile ve gençlik bankasının kuruluşuna dair kanun teklifini Cumhur İttifakı olarak yakında meclise sunacağız” Örgün eğitimdeki gençlere vaat ettikleri cep telefonu ve bilgisayar desteği ile ücretsiz 10 gb’lık internet sözlerini tuttuklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: “Aile ve gençlik bankasının kuruluşuna dair kanun teklifini de Cumhur İttifakı olarak yakında meclise sunacağız. Deprem bölgesini pilot bölge belirlediğimiz bankayla, depremzede gençlerimizin yuva kurmalarına yardımcı olacağız. Türkiye Yüzyılının mimarı olacağına inandığımız siz genç kardeşlerimizi için tüm imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Okuyan, araştıran, sorgulayan, araştıran, bilime, sanata, spora, kültüre meraklı milli ve manevi değerlere sahip gençlerimizin hayallerini gerçekleştirmelerinin önünde hiçbir engel bırakmıyoruz.” “İmkan verince neleri başardıklarını görüyoruz” Önceki hafta en sonuncusunu İzmir’de düzenlenen, TEKNOFEST’e ülke gençliğinin nasıl büyük hedefleri olduğunu bir kez daha gördüklerini söyleyen Erdoğan, “1 milyon 200 bine yakın genç TEKNOFEST’i gezdi, ziyaret etti. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına bir selam mahiyetinde İstanbul, Ankara ve İzmir’de tertiplenen festivali çoğu genç toplam 4,6 milyon insanımız ziyaret etti. İmkan verildiğinde bu ülkenin gençlerinin neleri başaracağına şahitlik ettik. Şimdi bu alanda yeni bir adım daha atıyoruz. Uluslararası Uzay Kongresi’nin 77’ncisine inşallah 2026 yılında Antalya’da ev sahipliği yapacağız” dedi. ABD’ye SİHA tepkisi ABD’ye SİHA tepkisini bir kez daha yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgemiz son dönemde oldukça sancılı ve sıkıntı günler geçiriyoruz. Bugün itibariyle Rusya-Ukrayna savaşı 595 gününü geride bıraktı. Neredeyse 600 gündür iki komşumuz arasında çatışmalar sürüyor. Suriyeli kardeşlerimiz 12 yıldır barışa, huzura ve sükunete hasret bir şekilde; bir kısmı içeride, bir kısmı başka ülkelerdir. Ama gerçekten zor şartlar altında hayata tutunmaya çalışıyor. Bir tarafta bölücü Terör örgütünün saldırıları, diğer tarafta rejimin aralıksız bombardımanıyla milyonlarca mazlum hayatta kalma mücadelesidir. Diğer komşumuz Irak, Amerikan işgalinden beri etnik köken ve mezhep temelli gerilimlerden kendini kurtaramadı. Yemen’den Libya’ya birçok kardeş coğrafyada maalesef istikrarsızlık, çatışma ve gerilim var” açıklamasını yaptı. “Nerede bir zulüm varsa durdurmaya, nerede kanayan bir yara varsa merhem olmaya çalışıyoruz” Türkiye’nin tamamıyla tarihi, beşeri, coğrafi ve dini bağlarının olduğu bu topraklardaki hadiselerden doğrudan etkilendiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nerede bir zulüm varsa durdurmaya, nerede kanayan bir yara varsa merhem olmaya çalışıyoruz. Gönül coğrafyamızın tamamındaki olaylara ve gelişmelere bu zaviyeden bakıyoruz. Kim olursa olsun mazluma sahip çıkıyoruz. Düşenin elinden tutup kaldırmayı, Mazlumlara, mağdurlara ve tüm insanlığa karşı öncelikli vazifemiz olarak görüyoruz. Asırlardır adalet ve hakkaniyet sapmamış bir millet olarak İsrail-Filistin geriliminde de tavrımız bu yöndedir. Üç gündür gerek bölge gerek dünya liderleriyle görüşüyoruz, konuşmalar yapıyoruz. Çocuk, kadın vs. ama düşünün, şu an itibariyle Gazze’de su yok, ekmek yok, gıda yok. Bütün bunlar İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine ters, nerede Batı? Herhangi bir bu noktada aldıkları tedbir var mı? Bu da yok. Şimdi ne diyorlar? Amerika uçak gemisi gönderiyor şimdi ikinci uçak gemisi de gelir. Amerika nere; Akdeniz, İsrail-Filistin nere? Ne işin var senin orada. Amerika gibi bir ülkeye barışı tesis mi yakışır, yoksa oraya benzinle, körükle gitmek mi yakışır? Amerika’dan beklenen nedir? Bu.. ama düşünün. Türkiye’ye ait Suriye’de bir SİHA’yı terörle mücadele ederken düşürecek kadar ferasetini kaybeden bir anlayış var. Biz seninle NATO’yla beraber değil miyiz? NATO’da beraber olduğun Türkiye’nin SİHA’sını terörle mücadele eden bu ülkenin SİHA’sını nasıl düşürürsünüz? ‘Görmedim, bilmedim, farkında değilim’ Bunu nasıl söylersin? Bakın biz kriz, ilk patlak verdiğinde tüm tarafları itidalle hareket etmeye çalıştık. Telefon diplomasisiyle çatışmalara, diyalog yoluyla çözüm bulmaya geldik. Bugüne kadar devlet ve hükümet başkanı seviyesinde on üç liderle telefon görüşmem oldu” diye konuştu. "Sisi ile bu konuyu görüştük, aynı şekilde Muhammed Bin Zayed ile görüştük, Katar Emiriyle görüştük" Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dışişleri Bakanımız bir taraftan MİT Başkanımız bir taraftan muhataplarıyla irtibata geçerek görüşmelere devam ediyor. Neler yapabiliriz? Bunun üzerinde durduk. Düşünün, Mısır’ın Refah Kapısını bombaladılar. Buradan insani yardım gönderme noktasında adım atalım bunun çalışmasını, yapalım dedik. Sayın Sisi ile bu konuyu görüştük. Bugün aynı şekilde Muhammed Bin Zayed ile görüştük. Katar Emiriyle görüştük. Birlikte beraber neler yapabiliriz bunları konuştuk. Atacağımız adımlar var. Bu insanlar susuz, bu insanlar gıdasız İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde bunlara yönelik atılması gereken adımları gerektiren görevler var. Ama bunların asla öyle bir derdi yok, ama bizim var.” “Hamaset peşine düşmeden, tüm bölgemize sıçrama riski olan bu ateşi bir an önce söndürmenin derdindeyiz” Sivillere yönelik eylemleri tasvip etmediklerini açık ve net bir şekilde ifade ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hamaset peşine düşmeden, tüm bölgemize sıçrama riski olan bu ateşi bir an önce söndürmenin derdindeyiz. Bugünde aynı yerde duruyoruz. Orantısız şiddettin, daha fazla şiddete, daha fazla acıya, daha fazla yıkıma, daha fazla istikrarsızlığa sebep olacağı söylüyoruz. Gazze’de yaşananlar tam olarak budur. Gazzeli kardeşlerime yönelik katliam derecesine varan saldırıların hiçbir izahı olamaz. Toplam 360 kilometre karelik dar bir alanda yaşayan 2 milyon Gazzeli’nin elektriğini, suyunu, akaryakıtını, gıdasını kesmek ne insanidir, ne vicdanidir ne de bunun savaş hukukunda yer vardır. Sene 1947 ve sene 2023 sürekli olarak İsrail buraları işgal ederek ne yaptı? Şu andaki ufacık bir yere Filistin’i mahkum etti. Olması gereken ne? 67 sınırları içerisine Filistin’i kavuşturmaktır” şeklinde konuştu.  “Devletler ile örgütleri ayıran en temel özellik; uluslararası hukuka ve insani değerlere olan bağlılıktır. Örgütlerden farklı olarak devletler, savaş hukukuyla insan haklarına riayet etmekle mükelleftir. Bu çizginin giderek kaybolduğunu görüyoruz. İçinde binlerce askerin, uçağın, silahın olduğu uçak gemisinin göndererek ne yapmak istiyorsunuz? Filistin halkına yönelik insani yardımları durdurarak ne yapmak istiyorsunuz? Gazze’de yaşanan insani trajediye kör ve sağır kesilerek barışa hizmet edilmeyeceği açıktır. Biz bu çatışmaların, bu saldırıların daha fazla büyümesini ve Allah korusun bölgemize yayılmasını istemiyoruz. Bölgede söz ve etki sahibi tüm aktörleri körü körüne birilerini desteklemek yerine gerilimi düşürmek için çaba harcamaya çağırıyoruz. Türkiye olarak Gazzeli kardeşlerimize, insani yardım malzemesi ulaştırmak için de çabalarımızı yoğunlaştırdık” değerlendirmesinde bulundu.

Venezuela Devlet Başkanı Maduro: "Adil bir barışın başlatılmasını sağlayabilecek kişi Erdoğan olabilir" Haber

Venezuela Devlet Başkanı Maduro: "Adil bir barışın başlatılmasını sağlayabilecek kişi Erdoğan olabilir"

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, katıldığı televizyon programında İsrail-Hamas çatışmasına değindi. Devlet Başkanı Maduro, İsrail güçlerinin Filistinli ailelerin ve sivillerin yaşadığı binaları hedef almasını kınadı. Maduro, İsrail’i Gazze’deki Filistinlilere karşı "soykırım" yapmakla suçladı. Filistin halkının her gün ayrım gözetmeksizin bombalandığını, öldürüldüğünü, hapse atıldığını belirten Maduro, Filistin’e yönelik katliamlara sessiz kalan uluslararası medyayı da eleştirdi. "Şu anda olup bitenler, BM anlaşmasının kalıcı olarak ihlal edilmesinin sonucudur" "Birleşmiş Milletler 1967’de Filistin devleti ve İsrail devleti olmak üzere iki devletin kurulmasına yönelik bağlayıcı karar yayınladı. Ayrıca Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olmasına karar verildi" diyen Maduro, "O tarihten bu yana BM’nin bu kararı bağlayıcı oldu ancak İsrail’de başa gelen tüm hükümetler bu kararı sürekli çiğnedi. Şu anda olup bitenler, BM anlaşmasının kalıcı olarak ihlal edilmesinin sonucudur" şeklinde konuştu. Dünya genelindeki Hıristiyanları, Müslümanları ve Yahudileri ateşkes için BM’ye çağrı yapmaya davet eden Maduro, "Filistin halkının bağımsızlık, toprak ve barışa ilişkin tarihi haklarını yeniden tesis etmek için barış müzakerelerinin derhal başlatılmasını talep edelim" dedi. Maduro, Venezuela’nın Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın diplomatik yollarla barış arayışına desteğini de dile getirdi. "Erdoğan’ın adil barışın başlatılmasını sağlayabileceğine inanıyorum” Maduro ayrıca, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a tamamen katılıyorum. Son derece aklı başında ifadeler kullanıyor. BM kararlarına saygılı, adil ve tam bir barışın olması gerekiyor. İnanıyorum ki bir lider olarak bu duruma müdahale edecek, ateşkesi sağlayacak ve adil bir barışın başlatılmasını sağlayabilecek kişi Erdoğan olabilir" ifadelerini kullandı. Maduro, "Adil bir barış aramalıyız. Bu barışı diyalog yoluyla, BM’nin kararlarına ve Filistin halkının haklarına saygı duyarak aramalıyız" diyerek sözlerini tamamladı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.