#Bıçak Darbesi

İLKHABER-Gazetesi - Bıçak Darbesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bıçak Darbesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Erdek’te Dilruba Elif Çetin cinayeti: Sanık Burak İnci için ağırlaştırılmış müebbet talebi Haber

Erdek’te Dilruba Elif Çetin cinayeti: Sanık Burak İnci için ağırlaştırılmış müebbet talebi

Balıkesir’in Erdek ilçesinde Dilruba Elif Çetin’i (22) 4 bıçak darbesiyle öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Burak İnci (26) hakkında hazırlanan iddianamede savcı, "Kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet talep etti. Olay, 4 Mayıs 2024 tarihinde Zeytinli Mahallesi Kurbağalı mevkisindeki bir sitede meydana geldi. İlçede ayakkabı satıcılığı yapan Burak İnci ile Dilruba Elif Çetin’in, 2024 yılında bir kafede tanışarak bir süre sonra sevgili oldukları öğrenildi. Çetin’in darp edildiği gerekçesiyle şikâyette bulunmasının ardından İnci hakkında 30 gün uzaklaştırma kararı verildi. Uzaklaştırmaya rağmen eve gitti İddiaya göre Burak İnci, uzaklaştırma kararına rağmen Çetin’in isteği üzerine evine gitti. Evde birlikte alkol alan ikili arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine İnci’nin mutfaktan aldığı bıçakla Çetin’i sırtından dört kez bıçakladığı, genç kadının yere yığılmasının ardından da balkondan atlayarak kaçtığı belirtildi. İhbar üzerine adrese gelen sağlık ekipleri, Dilruba Elif Çetin’in hayatını kaybettiğini belirledi. Çetin, memleketi Antalya’da toprağa verildi. Burak İnci ise kısa sürede polis ekiplerince yakalanarak gözaltına alındı ve çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Sanık ifadesinde olayı anlattı İnci’nin emniyetteki ifadesinde çiftin son dönemde sık sık tartıştığını ileri sürerek, "Olay günü birlikte alkol aldık. Aramızda tartışma çıktı. Söyledikleri üzerine sinirlendim ve bıçakladım. Daha sonra balkondan atlayıp kaçtım" dediği öğrenildi. İddianame kabul edildi Savcılık tarafından tamamlanan soruşturma sonucunda Burak İnci hakkında "Kadına karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Tutuklu sanık Burak İnci’nin önümüzdeki hafta hakim karşısına çıkacağı bildirildi.

37 bıçak darbesiyle oğlunu öldüren baba duruşmada itiraf etti: “Bir iki defa bıçakladığımı hatırlıyorum” Haber

37 bıçak darbesiyle oğlunu öldüren baba duruşmada itiraf etti: “Bir iki defa bıçakladığımı hatırlıyorum”

Antalya'da oğlunu 37 bıçak darbesiyle öldüren baba, "canavarca hisle veya eziyet çektirerek alt soyu kasten öldürme" suçlamasıyla yargılandığı davada ikinci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada dinlenen 9 yaşındaki küçük kızın "Ağabeyim cennette" sözleri salondakileri ağlattı. Antalya'nın Muratpaşa ilçesi Kızıltoprak Mahallesi 965. Sokak'ta 25 Mayıs gecesi meydana gelen olayda Ali Tolaman (60), oğlu Barış Tolaman (25) ile konuşmak için evlerinin yakınındaki boş arazide buluştu. Kısa sürede çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Öfkesine hakim olamayan baba Tolaman, oğlunu 37 bıçak darbesiyle öldürdü. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, gencin hayatını kaybettiğini belirledi. Barış Tolaman'ın cenazesi, savcılık incelemesinin ardından Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Olay sonrası kısa sürede yakalanan Ali Tolaman, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Sağlık kontrolü sırasında gazetecilerin "Oğlunu neden öldürdün?" sorusuna "Pişmanım, tartıştık. Alkol içip içip etrafa saldırıyordu" yanıtını veren Tolaman, savcılıktaki ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece "altsoyu kasten öldürme" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hakkında "canavarca hisle veya eziyet çektirerek altsoyu kasten öldürme" suçundan dava açılan şahıs, Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ikinci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada sanık mahkeme salonunda hazır bulunurken, müşteki yakınları, tanıklar ve maktulün kardeşleri dinlendi. "Ağabeyim cennette" yanıtı salonda gözyaşlarına neden oldu Duruşmada dinlenen maktulün 9 yaşındaki kız kardeşi, mahkeme başkanının "Ağabeyin nerede biliyor musun?" sorusuna "Ağabeyim cennette" yanıtını verdi. Küçük kız, "Ağabeyim cennete gittiği gün bizi dövmedi" sözleriyle de salonda bulunanları gözyaşlarına boğdu. Duruşma salonundaki müşteki yakınları, küçük kızın sözleri karşısında duygusal anlar yaşadı. "Sık sık aile içi kavga oluyordu" Tanık Adnan Ö., "Ali yaklaşık 40 senedir arkadaşım. Olayı görmedim, kendisiyle sık sık balığa giderdik. Balıkçılar olarak motorumuzda çakı taşırdık" dedi.Tanık Hasan G., "Komşuyduk, aynı apartmanda oturuyorduk. Ailede sık sık tartışma çıkardı, zaman zaman polis gelirdi. Oğul Barış'ın alkol problemi vardı, komşuları rahatsız ederdi" ifadelerini kullandı.Tanık Nazlı Ş. ise, "Barış yüksek sesle müzik dinler, apartmanın önünde alkol alırdı. Bir kez uyardığımda bana ‘Kıskandın mı abla?' dedi, o andan sonra tedirgin oldum" şeklinde konuştu. "Bir iki defa bıçakladığımı hatırlıyorum" Önceki duruşmada yaptığı savunmada "Olay günü, oğlum apartmanın önüne gelip ses bombasıyla birlikte müzik açarak masasını kurdu. Apartmanın dışında aşağıda kaldırımda üstü çıplak, komşular rahatsız olup polisleri çağırmış. 200 metre ötede arkadaşın oradaydım, polislere küfür edip üzerlerine alkol dökmüş. Polisler biber gazı sıkınca yere düştüm. ‘Ne oldu, davacı mısın?' dediler, 'Değilim' dedim. Zaten ayda bir kere memurlar gelir. Komşular 'Yukarı çıkar' dediler, ‘Hadi oğlum üzerini giy, duşunu al' dedim. Yukarı gidince kardeşlerini dövmeye başlamış. ‘Oğlum niye böyle yapıyorsun, mahalleye ele güne rezil oluyoruz' dedim. Bu sefer bana saldırdı. 'Bana para ver' diye beni yere düşürdü. Ben de motorun oradaki bıçağı aldım. Bir iki defa bıçakladığımı hatırlıyorum, gerisini hatırlamıyorum. Yere düştü, korkumdan onu orada bırakıp eve motorla döndüm" diyen sanık Ali Tolaman, olay sonrası paniğe kapılarak eve dönmesinin ardından eşine yaşananları anlattığını, ardından polis ve ambulans çağırdıklarını ifade etmişti. İkinci duruşmada ise önceki savunmasına ek olarak tanık beyanlarına itirazının olmadığını söyleyen Tolaman, tahliyesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

“Öldürmek istedim, başardım!” Cinayet zanlısından kan donduran itiraf Haber

“Öldürmek istedim, başardım!” Cinayet zanlısından kan donduran itiraf

Antalya'da 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Nazife Ateş'i 14 bıçak darbesi ile öldüren ağabeyin ifadesi ortaya çıktı. Tutuklanarak cezaevine gönderilen ağabeyin ifadesinde, "Ben sadece kız kardeşimi öldürmek istedim ve bunu başardığım için mutluyum" dediği öğrenildi. Manavgat ilçesi Şelale Mahallesi'nde önceki gece yaşanan olayda yaz tatilinde ailesinin yanına gelen 19 yaşında üniversite öğrencisi Nazife Ateş, ağabeyi Mehmet Ateş tarafından 14 bıçak darbesi ile öldürülmüştü. Olayın ardından ağabey Mehmet Ateş (27), polis ekiplerince gözaltına alınırken, genç kızın cansız bedeni ise Antalya Adli Tıp Kurumu morgundaki işlemlerinin ardından toprağa verilmek üzere yakınları tarafından teslim alınarak Manavgat'a götürüldü. Kız kardeşini 14 bıçak darbesi ile öldüren ağabey Mehmet Ateş, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildi. Ateş, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak Manavgat Ilıca S Tipi Kapalı Cezaevi'ne teslim edildi. "Öldürmek istedim, başardığım için mutluyum" Emniyetteki sorgusunda çelişkili ifadeler verdiği öğrenilen Mehmet Ateş'in daha önceden de kardeşini öldürme düşüncesinde olduğunu belirterek, Duştan çıktıktan sonra kız kardeşimin odasına giderken mutfaktan ekmek bıçağını aldım. Kız kardeşimi bıçakladığımda ‘Anne' diye bağırıp salona kaçtı, ama yere serildi. Üzerine oturup üst üste bıçakladım. Kız kardeşimi öldürmek istedim ve bunu başardığım için mutluyum" dediği öğrenildi.

Ağabeyi tarafından 14 bıçak darbesi ile öldürülen genç kızın cenazesi teslim alındı Haber

Ağabeyi tarafından 14 bıçak darbesi ile öldürülen genç kızın cenazesi teslim alındı

Antalya'da ağabeyi tarafından 14 bıçak darbesi ile öldürülen üniversite öğrencisi Nazife Ateş'in cenazesi Antalya Adli Tıp Kurumu'ndaki işlemlerinin ardından yakınları tarafından teslim alındı.Manavgat ilçesi Şelale Mahallesi 3523 Sokak'ta gece saatlerinde meydana gelen olayda, aynı evde anneleriyle birlikte yaşayan M. A. ile Ege Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2'nci sınıf öğrencisi olan kız kardeşi Nazife Ateş arasında henüz bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine M.A. eline geçirdiği bıçakla kız kardeşini vücudunun çeşitli yerlerinden 14 kez bıçakladı. Sesleri duyan komşular eve girdiğinde, genç kızı kanlar içinde yerde yattığı, ağabeyi M.A.'nın ise onun üzerinde oturduğunu gördü. Komşuların müdahale ettiği sırada çıkan arbedede anne de elinden yaralandı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edilirken, yapılan kontrollerde genç kızın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Gözaltına alınan ve uzun süredir psikolojik rahatsızlık nedeniyle tedavi gördüğü, ancak son dönemde tedavisine ara verildiği öne sürülen M.A., polis merkezine götürülürken, genç kızın cenazesi, savcılık incelemesinin ardından Antalya Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı. Yaz tatili için Ödemiş'ten ailesinin yanına gelen ve ağabeyi tarafından 14 bıçak darbesi ile öldürülen Nazife Ateş'in cansız bedeni Antalya Adli Tıp Kurumu'nda ki işlemlerinin ardından yakınları tarafından teslim alınarak cenazesi toprağa verilmek üzere Manavgat'a götürüldü.

Komşusunu öldürüp Müge Anlı'nın programına röportaj vermişti Haber

Komşusunu öldürüp Müge Anlı'nın programına röportaj vermişti

İstanbul’un Esenyurt ilçesinde 2019 yılında komşusu Nazlı Dere’yi hırsızlık yapmak için 12 bıçak darbesi ile öldürdüğü iddia edilen Enes Çetin’in yargılanmasına devam edildi.Esenyurt’ta 2019 yılında meydana gelen olayda 67 yaşındaki Nazlı Dere, üst komşusu 25 yaşındaki Enes Çetin tarafından 12 bıçak darbesi ile öldürülmüştü. Nazlı Dere’nin kim tarafından öldürüldüğünün belirlenmesi için eşi Hasan Dere 2019 yılında Müge Anlı'nın programına katılmıştı. Bu programa röportaj veren Enes Çetin, öldürdüğü komşusu için "kimseye zararı yoktu" demişti. Enes Çetin’in hazırlanan iddianame kapsamında ‘bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edilirken ‘konut dokunulmazlığını ihlal etme’ ve ‘nitelikli hırsızlık’ suçlarından ise 7 yıl 2 aydan 15 yıl 4 aya kadar hapis cezası istenmişti. Enes Çetin’in ağabeyi Salih Çetin’in ise ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. Hazırlanan iddianame kapsamında Enes ve Salih Çetin’in yargılanmasına devam edildi. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuklu sanık Enes Çetin, tutuksuz sanık Salih Çetin ve taraf avukatları hazır bulundu.Duruşmada beyanda bulunan maktul Nazlı Dere’nin oğlu müşteki Sadık Dere "Biz babamla olay günü hastaneye gittik. Döndüğümüzde kapı kapalıydı babamla açtık. Eve girince yerde annemin cansız bedenini gördüm. Halı sağa sola kaymıştı. Ben çığlık attım" şeklinde konuştu. Sanıklar Enes ve Salih Çetin’in kız kardeşi tanık Esra Çetin ise, "Ben olay günü saat 10.00 sıralarında uyandım. Evdeki günlük işlerimi yaptım. Dış kapı kapandı. Evdeki kardeşim Enes’in evden çıktığını anladım. Saat 11.00 sıralarında ağabeyim Salih beni arayarak temiz tişört istedi. Ona temiz tişört verdim. Ağabeyim Salih üzerini değiştirerek evin önünden ayrıldı. Ben daha sonra iş görüşmesine giderken maktulün kapısının önünden geçtim bir olumsuzluk görmedim. Akşam annem arayarak apartmanımızda böyle bir olay yaşanmış dedi" şeklinde beyanda bulundu. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Enes Çetin’in tutukluluk halinin devamına karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. İddianameden Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 9 Ekim 2019 tarihinde Esenyurt’ta meydana gelen olay anlatıldı. İddianamede, maktul Nazlı Dere’nin olay günü evinde ölü bulunması üzerine soruşturmaya başlanıldığı kaydedildi. Hazırlanan iddianamede, Nazlı Dere’nin öldürüldüğü evin kapısında herhangi bir zorlama olmadığı ve Dere’nin cansız bedeninin yanında ziynet kutusu, çanta gibi eşyaların bulunduğu belirtildi. Evin duvarlarında kan lekeleri olduğu da aktarılan iddianamede, evin içerisinde dağınık halde bazı eşyaların bulunduğu belirtildi. Soruşturma dahilinde ifade veren Nazlı Dere’nin eşi Hasan Dere olay günü oğlunu hastaneye götürdüğünü ve diğer 2 oğlunun ise işe gitmek için evden çıktığını anlattı. Hasan Dere beyanının devamında "Eve öğleden sonra döndük. Oğlum Sadık içeri girince bağırmaya başladı. Eşimi yerde gördüm. Önce sara hastalığı nedeniyle rahatsızlandığını düşündüm ama sonra boynundaki kesiği gördüm. Bağırmaya başladım. Komşular içeri girdi ve ardından polisler geldi. Oğullarım Murat ve Ahmet kazandıkları paranın bir kısmını eşime veriyorlardı. Eşim bu parayı biriktiriyordu" ifadelerini kullandı. Maktulün oğlu Ahmet Dere ise annesini apartmandan birinin öldürdüğünü düşündüğünü beyan ettiği ifadesinde "Daha önce apartmana hırsız girdi. Annem hırsız ile karşılaştığı için öldürülmüş olabilir. Oturma odasında bardak ve demlik vardı. Annem birini buyur etmiş ve çay içmiş olabilirler. Üst komşumuz ile ara sıra çay içmeye gidip gelirlerdi" dedi. Maktulün bir diğer oğlu Murat Dere ise beyanında "Olayı apartman içinden birisinin gerçekleştirdiğini düşünüyorum. Bu kişi de Enes Çetin olabilir. Çünkü apartmanın dış giriş kapısının açılması için Enes hep bizim zilimize basardı. Annem de kapıyı Enes’e açardı. Annem çöp atmaya gittiğinde evin kapısını hep aralık bırakırdı hatta babam annemi bu konuda hep uyarırdı. Olaydan bir gün önce annemin üst komşularımıza çay içmeye gittiğini de duydum. Birikimimizden burada bahsetmiş olabilir" ifadelerini kullandı. Hazırlanan iddianamede Nazlı Dere’nin üst komşusu sanık Enes Çetin’in ifade işlemi sırasında sol bileğindeki yara izinin dikkat çektiği belirtildi. Enes Çetin alınan ifadesinde "Olay günü işyerime gitmek için evden çıktım. Gece saat 23.00 sıralarında işim bitti ve 02.00 sıralarında eve geldim. Eve döndüğümde maktulün öldüğünü öğrendim" dedi. Öte yandan sanık Enes ile aynı iş yerinde çalışan bilgi sahipleri ise Enes Çetin’in olay günü gelmesi gerekenden daha geç saatte geldiğini belirtti. 2019 yılında maktulün eşinin katıldığı bir televizyon programındaki röportaja da yer verilen iddianamede, sanık Enes’in maktulün ancak kıyafetleri çıkarıldığında görülebilecek yerlerindeki yaralanmaları net bir şekilde tarif ettiği anlara ait görüntülerin olduğu açıklandı. Enes Çetin’in ağabeyi sanık Salih Çetin ise ifadesinde "Olay günü üzerimdeki kıyafet bunalttığı için değiştirmek amacıyla öğle saatlerinde eve geldim. Eve hiç çıkmadan bana tişört vermelerini istedim. Nazlı Dere’yi kardeşimin öldürdüğünden şüphelendiğimiz için babamla birlikte kardeşimi darp ettik ama bize bir şey söylemedi" şeklinde konuştu. İddianamenin değerlendirme kısmında, Nazlı Dere’nin olay günü evinde yalnızken çöp atmak için çıktığı ve kapıyı aralık bıraktığı belirtildi. Sanık Enes’in ise işe gitmek için evinden aşağı doğru indiği ve kapının aralık olduğunu görmesi üzerine hırsızlık amacıyla konuta girdiği de iddianamede belirtildi. Sanık Enes’in çöpü attıktan sonra eve dönen maktul ile karşılaşması üzerine 12 bıçak darbesi ile Nazlı Dere’yi öldürdüğü, evde bulunan ziynet eşyası ile nakit parayı çalarak olay yerinden ayrıldığı iddianamede ifade edildi. Enes Çetin’in hazırlanan iddianame kapsamında ‘bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi. Sanık Çetin’in ‘konut dokunulmazlığını ihlal etme’ ve ‘nitelikli hırsızlık’ suçlarından ise 7 yıl 2 aydan 15 yıl 4 aya kadar hapis cezası istendi. Enes Çetin’in ağabeyi Salih Çetin’in ise ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.