#Celal Şengör

İLKHABER-Gazetesi - Celal Şengör haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Celal Şengör haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ünlü Yer Bilimci Celal Şengör ev sahibiyle mahkemelik oldu: Villadan tahliyesi isteniyor! Haber

Ünlü Yer Bilimci Celal Şengör ev sahibiyle mahkemelik oldu: Villadan tahliyesi isteniyor!

Türkiye'nin önde gelen bilim insanlarından Prof. Dr. Celal Şengör, 4 senedir ikamet ettiği İstanbul Sarıyer'deki villası nedeniyle ev sahibiyle hukuki bir süreçle karşı karşıya kaldı. Şengör'ün yaşadığı villa, yaklaşık 1.5 yıl önce Garen Ç. isimli yeni sahibi tarafından satın alındı. YENİ EV SAHİBİ KENDİ OTURMAK İSTİYOR, ŞENGÖR REDDETTİ Sabah gazetesinde yer alan habere göre, villanın yeni sahibi Garen Ç., mülkü satın aldıktan sonra burada kendisinin yaşamak istediğini Celal Şengör'e iletti. Ancak Şengör'ün bu tahliye talebine olumsuz yanıt verdiği öne sürüldü. Aylık 200 bin lira kira ödemeye devam eden Şengör ile ev sahibi Garen Ç. arasında uzlaşma sağlanamadığı belirtildi. EV SAHİBİNDEN TAHLİYE DAVASI Taraflar arasında anlaşma sağlanamaması üzerine ev sahibi Garen Ç., çözümü yargıda arayarak İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu ve tahliye davası açtı. Garen Ç.'nin mahkemeye sunduğu dilekçede, evi 1.5 yıl önce satın aldığını ve kalabalık bir ailesi olması nedeniyle bu villada ikamet etme ihtiyacı duyduğunu belirttiği öğrenildi. MAHKEME SÜRECİ BAŞLADI: GÖZLER ŞENGÖR'ÜN SAVUNMASINDA Celal Şengör’ün ise tahliye talebini kabul etmediği ve yasal haklarını kullanarak konuyu mahkemede savunacağı bildirildi. İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi'nin, ev sahibinin tahliye talepli dilekçesini kabul ettiği ve dava sürecini başlattığı öğrenildi. Prof. Dr. Şengör’ün mahkemeye sunacağı savunma dilekçesinin ardından davanın önümüzdeki günlerde görülmesi bekleniyor.

Celal Şengör’den İstanbul depremi uyarısı: “Hayatta kalanlar ‘keşke ölseydik’ diyecek” Haber

Celal Şengör’den İstanbul depremi uyarısı: “Hayatta kalanlar ‘keşke ölseydik’ diyecek”

İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından kamuoyunda yeniden büyük İstanbul depremi gündeme gelirken, Jeolog Prof. Dr. Celal Şengör’ün geçmişte yaptığı çarpıcı açıklamalar sosyal medyada ve haber platformlarında yeniden dolaşıma girdi. Ünlü bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör, katıldığı bir YouTube programında İstanbul’da beklenen büyük depreme ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş, depremin ardından yaşanabilecek felaketlere dikkat çekmişti. Şengör, “Depremden sonra hayatta kalanlar ‘keşke ölseydik’ diyecekler” ifadelerini kullanmıştı. “İstanbul’da büyük yıkım olacak” Şengör, İstanbul’da 7 büyüklüğünün üzerinde bir depremin beklendiğini ve bu depremin gerçekleşme olasılığının yüzde 70’i geçtiğini vurguladı. “En çok sahil kesimi etkilenecek, Tuzla’dan Silivri’ye kadar olan bölgeler büyük bir yıkıma uğrayacak” diyen Şengör, özellikle altyapı ve müdahale kapasitesi açısından ciddi eksikliklere dikkat çekti. Depremden sonra en büyük felaket: Yangın ve yağmalar Olası büyük depremin ardından en büyük felaketin yangınlar, yağmalar ve altyapı çökmeleriyle yaşanacağını belirten Prof. Dr. Şengör, “İstanbul’da en büyük felaket depremden sonra olacak” diyerek, afet sonrası kaosa karşı hazırlıksız olunduğunu dile getirdi. “Cehalet felaketin boyutunu büyütüyor” Şengör açıklamalarında cehaletin, depremin etkilerini artıran en önemli faktörlerden biri olduğunun da altını çizdi. “Bu cehalet, insanların yaşamını doğrudan etkileyen bir faktör. Depremden hayatta kalanlar, yaşadıkları korkunç durumlar nedeniyle ‘keşke ölseydik’ diyecekler” diyerek çarpıcı bir uyarıda bulundu.

Prof. Dr. Celal Şengör’den Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e sert mektup Haber

Prof. Dr. Celal Şengör’den Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e sert mektup

Prof. Dr. Celal Şengör, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e yönelik kaleme aldığı mektupta, bakanın eğitim politikalarını ve uygulamalarını sert bir şekilde eleştirdi. Şengör, mektubunda Tekin’in eğitim sistemindeki uygulamalarını ve tutumunu açıkça hedef aldı. Fatih Altaylı'nın kendi internet adresinde yayınladığı mektubun başlığında Şengör, “Bakan! Fransız liselerinden çek elini…” diyerek Bakan Tekin’e seslendi. Mektubunda Tekin’i ve destekçilerini, Türkiye’nin geleceği için büyük bir tehdit olarak nitelendiren Şengör, şunları belirtti: “Millî Eğitim Bakanı, Charles de Gaulle ve Pierre Loti okullarını tehdit ederek onların da kendi yarattığın ucube, gerici programı adapte etmelerini istiyorsun. Umarım bu okullar seni ciddiye almazlar. Bir ülkede faaliyet gösteren her orta öğretim okulu elbette o ülkenin Millî Eğitim Bakanının denetiminde olmak zorundadır. Ancak bu kural Türkiye’de artık geçerliliğini yitirmiştir, çünkü sen hem ülkemizin anayasasına hem de o anayasaya dayanan kanunlarımıza aykırı, gerici eğitim programları üretip bunları okullara dayatmak istiyorsun.” Charles de Gaulle ve Pierre Loti okulları tabiatıyla öncelikle anayasayı ve kanunları göz önünde bulundurmak zorundadırlar, onları zedeleyen seni ve hempanı değil. Dolayısıyla, sen anayasaya ve kanunlara aykırı işler yaptıkça, lâik bir sistemle yönetilmeye çalışılan ülkemizde lise giriş imtihanlarına din ve fen sorularını aynı ağırlıkta koydurdukça, aslında yasaklanması gereken tarikatları okullarımıza soktukça seni kimse dinlemez, çünkü bu anayasamıza aykırıdır. Sersem trollerin okullarımızı CHP programı öğretmekle itham ediyor. Bu tumturaklı yalan kimi kandırıyor sanırsın? Charles de Gaulle ve Pierre Loti eğitim yuvalarını ‘sömürge okulları’ olmakla itham ediyorsun. Hayır! Bilhassa Pierre Loti bir Türkiye aşığı, Türk dostu büyük bir yazardı. Onun anısına saldırmak ülkemizi gayri medenî göstermez mi? Onun ve Nazi zorbalığına boyun eğmeden ülkesini Hitler’in pençelerinden kurtaran General de Gaulle’ün adını taşıyan okullar çağdaş medeniyetin gerektiği bir eğitim vermektedirler. Niçin sayısız yurttaşımızın çocuklarını o okullara sokabilmek için çalıştıklarını zannediyorsun. Niyetleri çocuklarının Atatürk ilkeleri, yani sağlıklı aklın doğrultusunda, uygar bir ortamda yetişmelerini sağlamak, senin gericileştirmek niyetinde olduğun okullardan kaçırmaktır. Ben olsam ben de öyle yapardım. Nitekim Oya ve ben de çocuğumuzu bir yabancı okuluna vermiştik. Şükür iyi bir eğitim alabildi. Sonunda dünyanın en iyi üniversitelerinden biri olan ETH-Zürich’e girebildi ve oradan doktorasını da aldı. Umarım bu ülkenin insanları senin ve hempalarının oturdukları koltuklardan, trollerinin de X’den uzaklaştırılmalarını sağlayacaktır. Sen ülkemizin geleceği için açık ve büyük bir tehditsin. Bunu tüm velîlerin idrak etmelerini temenni ederim."

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.