#Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi

İLKHABER-Gazetesi - Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

'Maden Kanunu' değişikliği tartışması yargıya taşındı Haber

'Maden Kanunu' değişikliği tartışması yargıya taşındı

Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi Genel Başkanı Adana Barosu avukatlarından İsmail Hakkı Atal, “Maden Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” veren milletvekilleri hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyet dilekçesi sundu. Atal'ın sunduğu dilekçede, teklifin iklim krizini derinleştireceği, gıda güvenliği ve halk sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratacağı gerekçesiyle, adı geçen milletvekillerinin Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 302. ve 305. maddeleri kapsamında suç işlediklerine iddiasına yer verildi. Dilekçede, teklifin özellikle Muğla’daki Yeniköy, Kemerköy ve Yatağan termik santralleriyle ilgili kısmının zeytinlik alanları olumsuz etkileyeceği, bölgedeki sağlık maliyetlerini artıracağı ifade edildi. Avrupa Sağlık ve Çevre Birliği’nin (HEAL) 2020 raporuna göre, bu termik santrallerin yol açtığı sağlık sorunları nedeniyle yıllık 1.4 milyar avro sağlık maliyeti oluştuğu kaydedildi. Ayrıca, termik santrallerin bölgesel ısı adası etkisi yaratarak orman yangınlarını tetiklediği bilimsel çalışmalarla desteklendi. Türkiye’de son yıllarda orman yangınlarında artış gözlemlendiği, 2021’de 162 bin hektar orman alanının yandığı bilgileri de dilekçede yer aldı. Şikayet dilekçesinde, Akbelen Ormanı altında yapılması planlanan kömür madenciliğinin Bodrum ve Milas'ın içme suyu kaynaklarını tehdit edeceği, bu durumun bölgenin su sorunlarını artıracağı vurgulandı. Hacettepe Üniversitesi’nin jeoloji mühendisliği raporuna atıf yapılarak, madencilik faaliyetlerinin bölgedeki su havzalarını olumsuz etkileyeceği ifade edildi. Teklifin diğer bölümünde çeşitli altın madeni projelerine ilişkin çevresel izin süreçlerinin kısaltılması ya da kaldırılması önerildiği detayına yer verilen şikayet dilekçesinde, bu durumun Türkiye’nin ekonomik, ekolojik, gıda güvenliği ve halk sağlığı açısından riskler taşıdığı belirtildi. Özellikle Kazdağları, İliç, Efemçukuru gibi bölgelerdeki maden faaliyetlerine dikkat çekildi. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Prof. İsmail Duman’ın kimyasal madenciliğin yol açacağı atıkların toplumsal maliyeti üzerine yaptığı çalışmaya da yer verilen dilekçede, kimyasal madenciliğin doğuracağı çevresel zararların ekonomik faydadan çok daha büyük olacağı kaydedildi. İsmail Hakkı Atal, milletvekillerinin dokunulmazlıklarının sona ermesinin ardından yasal sürecin başlatılacağını ve yasa teklifine imza atan tüm milletvekillerinin hesap vermesi gerektiğini belirtti. Atal, teklifin yasalaşması durumunda muhalefetin gerekli adımları atarak Türkiye’nin sürdürülebilirliği için mücadele etmesi çağrısında da bulundu.

Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi'nden ‘Gümrüksüz Mısır İthalatı’na Danıştay'da dava Haber

Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi'nden ‘Gümrüksüz Mısır İthalatı’na Danıştay'da dava

Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi (CVP)  Genel Başkanı Avukat İsmail Hakkı Atal, ilkhaber-gazetesi.com'a yaptığı açıklamada, parti tüzüklerinin yanı sıra Anayasa'nın 2, 5, 10, 17, 45, 56 ve 166. maddelerinden aldıkları yetkiyle sıfır gümrükle mısır ithalatına karşı hukuk mücadelesini başlattıklarını belirtti. Atal, 2 Mayıs 2025 tarihinde Danıştay'a yaptıkları başvuruda, 1 Mayıs 2025 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 1 milyon ton mısırın 31 Temmuz 2025'e kadar sıfır gümrükle ithalatının önünü açan Cumhurbaşkanı Kararı'nın iptali ve yürütmesinin durdurulmasının talep edildiğini ifade etti. Avukat İsmail Hakkı Atal, dava dilekçesinde ayrıca, Cumhurbaşkanı'na gümrüksüz ithalat yetkisi veren 474 sayılı kanunun 2. maddesi, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 16. maddesi ve 55. maddesinin 2. fıkrası ile 3283 sayılı Kanun'un 2. maddelerinin de Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle, Danıştay tarafından Anayasa Mahkemesi'ne itiraz başvurusunda bulunulmasını talep ettiklerini vurguladı. Dava gerekçesinde, söz konusu Cumhurbaşkanı Kararı'nın, çiftçinin Temmuz-Ağustos aylarında hasat yapmasından önce, mazot ve gübre desteğiyle ucuza üretim yapan diğer ülkelerin mısır ürünlerinin piyasaya girmesine ve dolayısıyla Türk çiftçisinin ürünlerinin elinde kalmasına yol açacağı belirtildi. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2024 Temmuz ayı Tarım Ürünleri Piyasaları raporuna atıfta bulunan Avukat Atal, ithal edilen mısırla birlikte Türkiye'de tüketimin üzerinde bir arz fazlasının oluştuğuna dikkat çekti. Adana Barosu avukatlarından Atal, AKP hükümetinin uyguladığı ucuz ithalat politikasının, üretici çiftçiyi zor durumda bırakırken, "siyasi iktidara yakın ithalatçı bir zümreye imtiyaz tanınarak yeni AKP'li zenginler yaratma" amacını taşıdığını iddia etti. Anayasa'nın 45. maddesinin "Devlet, bitkisel ve hayvansal ürünlerin değerlendirilmesi ve gerçek değerlerinin üreticinin eline geçmesi için gereken tedbirleri alır" hükmünü hatırlatan Avukat İsmail Hakkı Atal, AKP'nin bu emredici hükmün tam tersini yaptığını savundu. Yapılması gerekenin, yerli çiftçinin girdi maliyetlerini düşürmek ve mazot ile gübre desteği sağlayarak daha çok üretim yapmalarını ve emeklerinin karşılığını almalarını sağlamak olduğunu vurguladı. Hükümetin politikalarının kırsalın boşalmasına, zarar eden Türk çiftçisinin topraklarını satmasına ve Türk halkının mülksüzleşmesine neden olduğunu ileri süren Atal, "Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi olarak AKP'nin çökertmeye çalıştığı ülkemizi yeniden diriltmek için görevdeyiz" ifadelerini kullandı.

CVP Genel Başkanı Atal: HTŞ’nin soykırım suçuna karşı uluslararası hukuku harekete geçiriyoruz Haber

CVP Genel Başkanı Atal: HTŞ’nin soykırım suçuna karşı uluslararası hukuku harekete geçiriyoruz

CVP Genel Başkanı olan Adana Barosu avukatlarından İsmail Hakkı Atal, ABD ve İsrail desteğiyle Suriye’de faaliyet gösteren HTŞ’nin, özellikle Alevi sivillere yönelik sistematik bir soykırım gerçekleştirdiğini öne sürdü. CVP olarak, 9 Mart Pazar günü saat 22.20 itibariyle Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) başvuruda bulunduklarını ifade eden Atal, HTŞ lideri Ahmet Eş-Şara’nın soykırım suçundan yargılanması için dilekçe verdiklerini duyurdu. Atal, UCM Roma Statüsü’nün 6. maddesinde tanımlanan soykırım suçunu hatırlatarak, HTŞ’nin kadın ve çocuklar da dahil olmak üzere sivil halka karşı gerçekleştirdiği saldırıların uluslararası hukuk açısından açıkça bir insanlık suçu olduğunu vurguladı. “Türk milleti, soykırıma uğrayan sivil halkla dayanışma içinde olmalıdır” HTŞ’nin işlediği suçların görmezden gelinemeyeceğini belirten Atal, Türkiye’nin benzer tehlikelerle karşı karşıya kalmaması için etnik ve mezhepsel bölücülük politikalarına karşı uyanık olunması gerektiğini söyledi. Atal, Türk milletini Suriye’deki sivil Alevi halkla dayanışma içinde olmaya ve soykırıma uğrayan sivillerin sesini uluslararası topluma duyurmak için harekete geçmeye çağırdı. Ayrıca, vatandaşların UCM’ye yönelik hazırlanan suç duyurusu dilekçesini ICCVisits@icc-cpi.int adresine göndermesi için çağrıda bulunan Atal, bu adımın Atatürk’ün "Yurtta barış, dünyada barış" ilkesi doğrultusunda önemli bir görev olduğunu kaydetti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.