#dava

İLKHABER-Gazetesi - dava haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, dava haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Manavgat Belediyesine yönelik rüşvet ve örgüt suçlaması davası başladı Haber

Manavgat Belediyesine yönelik rüşvet ve örgüt suçlaması davası başladı

Antalya’da Manavgat Belediyesine yönelik yürütülen soruşturma kapsamında belediye başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Niyazi Nefi Kara’nın da aralarında bulunduğu 41 sanığın yargılanmasına başlandı. Manavgat 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler ile taraf avukatları katıldı. Soruşturma, otel tadilatı, inşaat ruhsatı ve iskan başvurularında rüşvet alındığı iddiaları üzerine başlamıştı. Genişletilen incelemelerde, bir zirai depoda 3 kilogram külçe altın, 500 bin avro ve 153 bin 160 dolar ele geçirilmişti. İddianamede, Kara’nın belediye içinde çıkar amaçlı suç örgütü kurduğu, örgütün yöneticisi olarak kamu gücünü suistimal edip “rüşvet”, “zimmet” ve “irtikap” gibi suçlara karıştığı ileri sürülüyor. Manavgat Belediyesi’nde 2024-2025 yıllarında bazı izin, ruhsat ve imar işlemlerinin hızlandırılması ya da usulsüzlüklerin göz yumulması karşılığında kamu personeli ve yöneticilerin menfaat sağladığı iddia ediliyor. Rüşvet gelirlerinin paravan şirketler aracılığıyla aklandığı, belediye başkan yardımcıları, yakın akrabalar ve müdürlerin bu sürece dahil olduğu belirtiliyor. Niyazi Nefi Kara hakkında “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “rüşvet” ve “irtikap” gibi 6 ayrı suçtan toplam 31 yıldan 69 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Dava süreci devam ediyor.

Yangında anneanne ve teyzeyi öldürmekten yargılanan toruna iki kez ağırlaştırılmış müebbet Haber

Yangında anneanne ve teyzeyi öldürmekten yargılanan toruna iki kez ağırlaştırılmış müebbet

Antalya'da teyzesi ve anneannesini kasten öldürme suçlamasıyla yargılanan yangınla ilgili torunun karar duruşması görüldü. Anne ve kızının öldüğü yangın davasında sanık, iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edildi. Antalya'da 20 Ocak 2023'te anneanne Hülya Çetinkaya (63) ve hemşire kızı Filiz Kaplan'ın (46) yaşamını yitirdiği yangına ilişkin tutuklu sanık Okan Altay'ın (28) yargılandığı davada karar çıktı. Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Altay'ın anneannesi Hülya Çetinkaya ile teyzesi Filiz Kaplan'ı "tasarlayarak öldürme" suçunu işlediğinin sabit olduğunu belirterek iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmetti. Muratpaşa ilçesi Güvenlik Mahallesi'nde bulunan 7 katlı apartmanın 6'ncı katında 20 Ocak 2023 akşamı çıkan yangında Hülya Çetinkaya ile kızı Filiz Kaplan hayatını kaybetmiş, Altay'ın annesi Yeliz Çetinkaya ise dışarı çıkarak kurtulmuştu. Yangın sırasında dumandan etkilenen Okan Altay taburcu olduktan sonra gözaltına alınmış ve "tasarlayarak öldürme" suçlamasıyla tutuklanmıştı. Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına sanık Altay SEGBİS üzerinden katılırken, müştekiler ve taraf avukatları salonda hazır bulundu. Cumhuriyet savcısı bir önceki duruşmada sunduğu mütalaasında sanığın anneannesi Hülya Çetinkaya ve teyzesi Filiz Kaplan'ı iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etmişti. "Anneannemi de teyzemi de öldürme düşüncem hiçbir zaman olmadı" Son savunmasında suçlamaları reddeden Okan Altay, "Anneannemi de teyzemi de öldürme düşüncem hiçbir zaman olmadı. Teyzemden para istemedim. Bana istemeden verdi, sonra geri isteyince borcum olduğu için ödeyemedim. Mahkemenizdeki savunmalarımı tekrar ediyorum, suçsuzum ve beraatimi istiyorum," dedi. Mahkeme heyeti, Altay'ın anneannesi Hülya Çetinkaya ve teyzesi Filiz Kaplan'ın ölümüne neden olan yangını kasti olarak çıkardığına kanaat getirerek sanık hakkında iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.

Adana'da minibüs şoförünün tabancayla öldürülmesine ilişkin davada mütalaa açıklandı Haber

Adana'da minibüs şoförünün tabancayla öldürülmesine ilişkin davada mütalaa açıklandı

Adana'da minibüs sürücüsünün tabancayla vurularak öldürülmesine ilişkin davada açıklanan esasa ilişkin mütalaada, tutuklu sanığın 23 yıla kadar hapsi istendi.Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, 2 Aralık 2022'de kavga ettiği yolcu minibüsü sürücüsü Can Yüce'yi (24) tabancayla öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan tır şoförü Adem T. (43) ile avukatlar katıldı. Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasında, Kozan Caddesi'nde Yüce ile Adem T. arasında "yol verme" nedeniyle çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğünü belirtti.Sanığın, kendisine yönelik saldırıyı bertaraf etmek için tabancasıyla 1 el ateş ettiğini anlatan savcı, Adem T.'nin "haksız tahrik altında kasten öldürme", "ruhsatsız silah taşıma" ve "tehdit" suçlarından 13 yıl 6 aydan 23 yıla kadar hapisle cezalandırılması yönünde görüş sundu. Adem T. savunmasında, "Suçlamaları kabul etmiyorum. Önceki celselerde de belirttiğim gibi olayda asla maktulü öldürme amacım yoktu. Mütalaaya karşı ayrıntılı savunma hazırlamak için süre istiyorum." ifadesini kullandı. Avukatları da dinleyen mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip mütalaaya karşı savunma hazırlanması için duruşmayı erteledi.Merkez Yüreğir ilçesi Kozan Caddesi'nde 2 Aralık 2022'de kavga ettiği yolcu minibüsü sürücüsü Can Yüce'yi tabancayla öldürdüğü gerekçesiyle gözaltına alınan tır şoförü Adem T. tutuklanmıştı.

İsias Otel davasında üçüncü duruşma: Ailelerden “Kartalkaya’daki cesareti gösterin” çağrısı Haber

İsias Otel davasında üçüncü duruşma: Ailelerden “Kartalkaya’daki cesareti gösterin” çağrısı

6 Şubat depremlerinde yıkılan Adıyaman’daki Grand İsias Otel faciasında hayatını kaybeden 72 kişi için açılan davada, 6 kamu görevlisinin yargılandığı üçüncü duruşma bugün Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesinde, aralarında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden (KKTC) gelen yakınlarını kaybeden ailelerin de bulunduğu kalabalık grup, mahkeme binası önünde bir araya gelerek adalet çağrısında bulundu. PANKARTLARLA ADALET ÇAĞRISI Aileler, ellerinde “Kusur toksa sevdiklerimiz nerede”, “Emsaller belli karar net, bu dava olası kasttır”, “Adalet olası kastla gelecek”, “Kader değil cinayet”, “Şampiyon Melekler adalet bekliyor” yazılı pankartlar taşıdı. Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya, yaptığı açıklamada “Grand İsias bir bina değil, önceden tasarlanmış bir mezardı” ifadelerini kullanarak sanıkların tutuklanmasını talep etti. Karakaya, “Bu dava sadece şampiyon meleklerin değil, insanlığın vicdan davasıdır. Adalet ancak ‘olası kast’ hükmü verildiği gün yerini bulacaktır. Biz mahkeme heyetinden Bolu Kartalkaya ve Adana Alpargün davalarındaki cesareti bekliyoruz” dedi. KKTC BAŞBAKANI ÜSTEL: “ADALET TECELLİ EDENE KADAR BURADAYIZ” Duruşma öncesinde açıklama yapan KKTC Başbakanı Ünal Üstel ise “6 Şubat’ta 72 vatandaşımızı kaybettik. O günden bu yana Adıyaman’da adalet arıyoruz. Şampiyon meleklerimize sözümüz var, adalet tecelli edene kadar hep birlikte burada olacağız” diye konuştu. NE OLMUŞTU? 6 Şubat depremlerinde Adıyaman’daki Grand İsias Oteli’nin yıkılması sonucu aralarında KKTC’li öğrenciler ve tur rehberlerinin de bulunduğu 72 kişi yaşamını yitirmiş, 10 kişi yaralanmıştı. Daha önce sonuçlanan davada otel sahibi Ahmet Bozkurt ve diğer sorumlulara “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 7 ila 18 yıl arası hapis cezası verilmişti. Yeni davada ise dönemin Adıyaman Belediyesi’nin imar ve ruhsat birimlerinde görev yapan 6 kamu görevlisi “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan yargılanıyor. Mağdur aileler, bu sanıkların da olası kastla yargılanmasını ve tutuklanmasını talep ediyor.

Grand Kartal Otel olayı nedir? 78 kişi öldü, 133 kişi yaralandı! İşte yangının nedeni, olayın detayları ve ölenlerin kimlikleri Haber

Grand Kartal Otel olayı nedir? 78 kişi öldü, 133 kişi yaralandı! İşte yangının nedeni, olayın detayları ve ölenlerin kimlikleri

Bolu’nun Kartalkaya Kayak Merkezi’nde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocak 2025 günü saat 05.20 sıralarında çıkan yangın, kısa sürede tüm binayı sardı. Otelin alt katında başlayan alevlerin, binanın eski elektrik tesisatı ve yangına dayanıklı olmayan malzeme kullanımı nedeniyle hızla yayıldığı belirlendi. İlk belirlemelere göre yangın, mutfak bölümündeki elektrik panosunda meydana gelen kısa devre sonucu çıktı. Ancak bilirkişi raporları, otelde yangın alarm sistemlerinin çalışmadığını, acil çıkış kapılarının kilitli olduğunu ve yangın merdivenlerinin yönetmeliğe uygun yapılmadığını ortaya koydu. 78 kişi hayatını kaybetti, 133 kişi yaralandı Yangında çoğunluğu tatil için otelde bulunan turistlerden oluşan 78 kişi hayatını kaybetti, 133 kişi ise dumandan ve alevlerden etkilenerek yaralandı. Hayatını kaybedenler arasında 34 çocuk, 8 otel çalışanı ve çok sayıda yerli-yabancı turist bulunuyordu. Kimliği açıklanan bazı hayatını kaybeden isimler şunlardı: Yangında ölenler arasında Fenerbahçe Yüzme Şubesi sporcusu Vedia Nil Apak ve annesi Ferda Apak da bulunuyor. Bolu Fenerbahçeliler Derneği Başkan Yardımcısı Rıfat Doğan’ın eşi Ceren Yaman Doğan ve kızı Lalin Doğan. Galatasaray Spor Kulübü, eski kürekçisi Mehmet Cem Doğan, eşi ve kızının ölüm haberini duyurdu. TED İstanbul Koleji, TED Ankara Koleji ve İELEV Okulları da çok sayıda öğrencisini kaybettiğini bildirdi. Özyeğin Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Atakan Yalçın ve kızı Elif Derin Yalçın da faciada hayatını kaybetti. Beymen, Satınalma Müdürü Defne Arkadaş ile kızları Dila ve Ela İnal’ın ölümünü duyurdu. Oyak Çimento Bolu Fabrika Direktörü Mehmet Cem Doğan ve Vicat Türkiye AR-GE Direktörü Ayşemin Elif Doğan ile kızı Ayşe Maya Doğan da yaşamını yitirdi. Sözcü yazarı Nedim Türkmen, eşi Ayşe Neva Türkmen ve iki çocukları da yangında hayatını kaybetti. Başkent Üniversitesi, mezunları Müge Suyolcu ve kızı Pera Suyolcu. Ayrıca İntörn Doktor Yiğit Gençbay ve 11. sınıf öğrencisi Ömür Kotan da hayatını kaybedenler arasında. Yangında görevli dört otel çalışanı da yaşamını yitirdi: Hemşire Dilara Ermanoğlu (24) Aşçı Eslem Uyanık Aşçı Esra Nazik (25) Garson Şevval Şahin (25) Şevval Şahin, 12. kattan atlayarak kurtulmaya çalışmış ancak hastanede hayatını kaybetmişti. Türk Hava Yolları çalışanı Zehra Sena Gültekin, eşi Bilal Gültekin ve çocuklarıyla birlikte hayatını kaybetti. Ailenin akrabalarından Dr. Enes Gültekin ve ailesiyle birlikte toplamda 10’dan fazla Gültekin ailesi ferdi faciada yaşamını yitirdi. Yangının nedeni: ihmaller zinciri Soruşturma dosyasına giren bilirkişi raporuna göre yangının bu kadar büyük bir faciaya dönüşmesinde birden fazla ihmal etkili oldu: Elektrik tesisatının eski ve bakımsız olması Yangın alarm sistemlerinin çalışmaması Yangın söndürme tüplerinin tarihinin geçmiş olması Acil çıkış kapılarının kilitli tutulması Personelin acil durum eğitimi almamış olması Raporda, otelin yönetim kurulu ve teknik personelinin “yangın önlemlerini bilerek ihmal ettiği” belirtildi. Dava süreci: 11 sanığa müebbet hapis cezası Facia sonrası Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 32 sanık hakkında dava açıldı. Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, otel sahibi Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Elif Aras, Ceyda Hacıbekiroğlu, otel müdürü Zeki Yılmaz ve bazı belediye yetkilileri “olası kastla öldürme” suçundan 34’er kez müebbet, ayrıca 44’er kez 24 yıl 11 ay hapis cezasına çarptırıldı. Grand Kartal Otel nedir, kime aittir? Grand Kartal Otel, Bolu’nun Kartalkaya Kayak Merkezi’nde bulunan ve bölgenin en bilinen turistik tesislerinden biridir. Otel, Bolu doğumlu iş insanı Halit Ergül tarafından yönetilmektedir. Ergül, aynı zamanda Gazelle Resort & SPA otelinin kurucusu ve Batı Karadeniz Otelciler Derneği Başkanı olarak da tanınmaktadır.

İbrahim Tatlıses'ten oğluna uzaklaştırma kararı Haber

İbrahim Tatlıses'ten oğluna uzaklaştırma kararı

Aile içi krizle uzun süredir gündemde olan ünlü sanatçı İbrahim Tatlıses ile oğlu Ahmet Tatlıses arasındaki anlaşmazlık mahkeme kararıyla yeni bir aşamaya taşındı. İzmir 2. Aile Mahkemesi, Ahmet Tatlıses’in babasına 3 kilometreden fazla yaklaşmamasına karar verdi. Mahkeme ayrıca, uzaklaştırma kararının uygulanması amacıyla sanata elektronik kelepçe takılmasını uygun buldu. Türkücü İbrahim Tatlıses, geçtiğimiz aylarda oğlu Ahmet Tatlıses hakkında çeşitli davalar açmış, taraflar arasında hem “Tatlıses” markasının izinsiz kullanımı hem de tehdit iddiaları nedeniyle gerilim yaşanmıştı. Son olarak İbrahim Tatlıses, oğlunun kendisini tehdit ettiğini iddia ederek mahkemeye başvurdu. İzmir 2. Aile Mahkemesi, baba Tatlıses’in başvurusunu değerlendirerek Ahmet Tatlıses hakkında uzaklaştırma kararı verdi. Kararda, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun uyarınca teknik takip araçlarının kullanılmasına da hükmedildi. Buna göre Ahmet Tatlıses, babasına 3 kilometreden fazla yaklaşamayacak; elektronik kelepçe sistemi sayesinde bu mesafe ihlal edilirse ilgili birimler anında uyarılacak. Ahmet Tatlıses’in avukatı Necmi Uğur Çelikel, kamuoyuna yaptığı açıklamada kararın “hukuk sisteminde nadir rastlanan bir uygulama” olduğunu belirtti. Çelikel, “Müvekkilim ile İbrahim Tatlıses arasında uzun süredir hiçbir iletişim yok. Buna rağmen böyle bir karar alınması şaşırtıcıdır. Uzaklaştırma kararının ifası için elektronik kelepçe takılması, uygulamada neredeyse hiç görülmeyen bir durumdur.” ifadelerini kullandı. Ahmet Tatlıses, geçtiğimiz haftalarda da “Tatlıses” markasının tescili nedeniyle babasıyla mahkemelik olmuş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Davalar henüz kesinleşmedi, kamuoyuna yansıyan haberler gerçeği yansıtmıyor.” demişti. Mahkemenin kararı sonrası baba-oğul arasındaki gerginliğin nasıl sonuçlanacağı merak konusu olurken, İbrahim Tatlıses cephesinden henüz yeni bir açıklama yapılmadı.

Grand Kartal Otel davasında 78 kişinin öldüğü yangında sanıklardan skandal savunma! Haber

Grand Kartal Otel davasında 78 kişinin öldüğü yangında sanıklardan skandal savunma!

Bolu’nun Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 21 Ocak 2025’te meydana gelen ve 78 kişinin yaşamını yitirdiği Grand Kartal Otel yangınına ilişkin 20’si tutuklu 32 sanıklı davanın üçüncü duruşması devam ediyor. Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonunda özel olarak oluşturulan salonda yapılan duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, hayatını kaybedenlerin yakınları, yaralılar ve taraf avukatları katıldı. Duruşma salonu ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı, çevredeki yollar trafiğe kapatıldı. Üçüncü duruşma, sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanlarının alınmasıyla sürüyor. Acılı Ailelerden Sert Tepkiler Yangında oğlu Mert, gelini ve iki torununu kaybeden Uğurtan Doğan, davanın görüldüğü salon önünde yaptığı açıklamada, “Yakınlarım şirketin yönetim kurulu üyesi Ceyda Hacıbekiroğlu’nun okulda düzenlediği pazarlama etkinliği nedeniyle hayatını kaybetti. Bu olay göz göre göre geldi,” dedi. Doğan, binada güvenlik ve denetim eksikliğine vurgu yaparak, “Bu bir kaza değil, ihmal zinciridir. 78 can gitti, 137 kişi yaralandı. Kimse sorumluluk almıyor,” diye konuştu. Yangında eşi Ceren Yaman Doğan ve kızı Lalin Doğan’ı kaybeden Rıfat Doğan ise duygusal anlar yaşadı. “Eşimle kızımın kaldığı odanın karşısındaki sanıklar, onları uyandırmadan oteli terk etmiş. Sabaha kadar aramayan, sormayan bu insanlar arkadaşlarıydı. Bu, ihmal değil, vicdansızlık,” dedi. Doğan, adalete güvendiklerini belirterek, “Mahkeme heyetinden vicdanlı bir karar bekliyoruz. Bu davada adalet yerini bulmalı.” ifadelerini kullandı. Sanıklara 1950 Yıla Kadar Hapis İstemi Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı 98 sayfalık iddianamede, otel sahipleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu sanıklar hakkında “olası kastla öldürme” ve “olası kastla kasten yaralama” suçlarından 1.950 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Savcılığın mütalaasına göre: Otel sahipleri Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu, Elif Aras ve genel müdür Emir Aras başta olmak üzere 20 sanık için ağır cezalar isteniyor. Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve itfaiye eri İrfan Acar hakkında da “görevi kötüye kullanma ve ihmalle ölüme neden olma” suçlarından yargılama sürüyor. Diğer kamu görevlileri ve teknik personeller için 2 yıldan 22 yıl 6 aya kadar değişen cezalar talep edildi. Olayın Geçmişi 21 Ocak 2025’te Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de çıkan yangında, büyük bölümü çocuklardan oluşan 78 kişi yaşamını yitirmiş, 137 kişi yaralanmıştı. Yangının, mutfak bölümündeki LPG tesisatında yaşanan arızadan kaynaklandığı iddia ediliyor. Yangın sonrası denetim eksiklikleri ve ruhsat süreçleriyle ilgili ihmaller zinciri ortaya çıkmıştı. Bir Sonraki Duruşma Kasım Ayında Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, duruşmayı Kasım ayına erteledi. Mahkeme heyeti, sanık savunmalarının tamamlanmasının ardından karar aşamasına geçecek.

16 yaşındaki Kıvanç dövülerek öldürülmüştü: Savcının tutuklanma talebi reddedildi Haber

16 yaşındaki Kıvanç dövülerek öldürülmüştü: Savcının tutuklanma talebi reddedildi

Olay, 15 Mayıs 2022 yılında Kemalpaşa Mahallesi İnönü Caddesi'ndeki parkta meydana geldi. 16 yaşındaki lise öğrencisi Kıvanç Uman ile Y.K. (16) arasında kız meselesi sebebiyle kavga çıktı. Çıkan kavgaya 2 kişi daha müdahil oldu. Şahısların darbeleriyle yere yığılan Kıvanç ağır yaralandı. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Kıvanç Uman, olaydan 4 gün sonra hayatını kaybetti. Olaya ilişkin inceleme başlatan polis ekipleri; H.M.K. (18), Y.K. (16), Y.A. (18), Y.S.K. (17) ve A.B.K'yı (18) gözaltına aldı. İfadeleri sonrasında Y.S.K. ve A.B.K. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, diğer 3 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ölüme götüren kavga anı kamerada Kıvanç'ın ölümüne sebep olan kavganın görüntüleri de dosyada yer aldı. Görüntülerde, ilk önce Kıvanç Uman ile Y.K'nin kavga anları yer aldı. Yumrukların havada uçuştuğu kavgada Kıvanç Uman'ın yere düştüğü, Y.K'nin art arda vurmaya devam ettiği görüldü. Ayrıca görüntüleri çeken çocukların ise "Vur lan vur, devam, durma, patlatsana, vursana yüzüne, gücü kalmadı çak artık. Karnına diz at" diyerek şahısları tahrik ettikleri duyuldu. Y.K'den sonra H.M.K'nin de gelerek Kıvanç'a yumruk attığı da görüldü. H.M.K. ile Y.A.'ya 8 yıl, Y.K.'ya ise 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmişti 24 Nisan 2024 tarihinde davada karar çıkmıştı. Sanıklar Y.K., Y.A. ve H.M.K. hakkında "kasten öldürme"; Y.S.K. ve A.B.K. hakkında ise "azmettirme" suçundan açılan davada; eylemlerinin neticesi sebebiyle "Ağırlaştırılmış yaralama" suçundan sanıklardan H.M.K. ile Y.A.'ya 8 yıl, Y.K.'ya ise 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmişti. A.B.K. ile Y.S.K. ise "Kasten insan öldürmeye azmettirme" suçundan beraat etmişti. 4 sanık hakkında verilen karar Yargıtay tarafından bozuldu Kıvanç'ın aile avukatının itirazları sonrası verilen karar Yargıtay tarafından bozuldu. Bozma sonucu 4 kişinin yargılanacağı duruşma Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Tutuklu sanık H.M.K., SEGBİS ile duruşmaya katılırken, diğer tutuklu sanık Y.A. ile bulunduğu cezaevinden bağlantı sağlanamadı. Tutuksuz sanıklar Y.S.K., A.B.K., taraf avukatları ve maktulün annesi Derya Uman da salonda hazır bulundu. Sanıklar, Yargıtay'ın kararını kabul etmediklerini söyledi. Yargıtay'ın bozma kararına uyuldu Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin verdiği bozma ilamına ilişkin karar, mahkemece yapılan değerlendirilme sonrasında oy çokluğu ile kabul edildi. Anne Uman, tüm sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi. Katılan Vekili Hüseyin Acurman ise, "Biz sanıkların kasten öldürme suçundan cezalandırılması gerektiği kanaatindeyiz. Sanıklar her ne kadar öldürme kastıyla hareket etmediklerini belirtmiş iseler de maktulün baş ve boyun bölgesine vurmak suretiyle ölümüne neden olmuşlardır. Ancak, gelinen aşamada Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmalarını talep ediyoruz. Ayrıca, tutuklu olmayan sanıkların da tutuklanmalarına karar verilmesini talep ediyoruz" dedi. Mütalaa açıklandı Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı, olay günü Kıvanç Uman ile Y.K. arasında eski sevgili nedeniyle başlayan husumetin kavgaya dönüştüğünü, Y.K'nin ardından arkadaşları H.M.K. ve Y.A'nın da Uman'a saldırdığını belirtti. Uman'ın aldığı darbeler sonucu beyin kanaması geçirerek hayatını kaybettiği ifade edildi. Mütalaada, H.M.K. ve Y.A'nın; "Kendini savunamayacak durumdaki kişiye yönelik kasten yaralama sonucu ölüme neden olma" suçundan cezalandırılmaları talep edildi. Yaşlarının 18'den küçük olması nedeniyle cezalarında indirim uygulanması istendi. A.B.K. ve Y.S.K'nin ise kavgayı teşvik ettikleri gerekçesiyle kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçuna yardım etmekten cezalandırılmaları talep edildi. Savcı ayrıca sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğini belirterek, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamını, tutuksuz sanıkların ise tutuklanmasını talep etti. "Tutukluluk taleplerinin reddine karar verilmesini talep ediyoruz" Sanık Y.S.K.'nin avukatı mütalaaya karşı, "Müvekkilim hali hazırda eğitimine devam etmektedir. Tutukluluk talebi yönünden, tutukluluk taleplerinin reddine karar verilmesini talep ediyoruz. Mahkeme aksi kanaatteyse adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını talep ediyoruz" dedi. "Müvekkilim, maktulün kendini savunamayacak durumda olmasını bilebilecek durumda değildir" H.M.K.'nin avukatı ise "Müvekkilim uzunca bir süredir tutukludur. Tutukluluğun süresi yaklaşık 2 buçuk seneyi geçmiştir. Müvekkilimizin bu aşamada tahliyesine karar verilmesini talep ederiz. Ayrıca, iddia makamının mütalaasını kabul etmiyoruz. Müvekkilimin, maktulün kendini savunamayacak durumda olmasını bilebilecek durumda değildir. Bu hususlar göz önünde bulundurulmasını talep ederiz" ifadelerini kullandı. "Üniversite okumak istiyorum" Pişman olduğunu söyleyen tutuklu sanık H.M.K.. "Yaptığım eylemden dolayı çok pişmanım. Uzunca bir süredir tutukluyum. Cezaevinde geçirdiğim süre boyunca eğitimime devam ettim. Üniversite okumak istiyorum. Bu sebeple tahliyeme ve beraatıma karar verilmesini talep ederim" dedi. Diğer sanıklar da önceki savunmalarını tekrar ettiklerini dile getirdi. Tutuklama talebi reddedilerek duruşma ertelendi Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıkların tutuklanma talebinin bu aşamada ağır bir tedbir olacağı kanaatine varıldığından tutuklama taleplerinin reddine, yurt dışına çıkışlarının yasaklanması şeklinde adli kontrol tedbiri altına alınmalarına karar verildi. Diğer 2 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilerek duruşma ertelendi. "Oğlum canice katledildi" Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan maktulün babası Orhan Uman, "Mayıs 2023'te oğlum canice katledildi. 15 kişilik bir arkadaş grubu tarafından bir yere çağrıldı ve 3 kişi tarafından canice katledildi. 2 kişi de tezahürat yapıp, 'Orasına vur, burasına vur, kafa at, dirsek at' deyip tezahürat yaptılar ve aynı zamanda kameraya çektiler. Şu an 2 kişi cezaevinde. Bir kişi 3 yıl 9 ay almıştı. O tahliye oldu, çıktı. Şimdi 2 kişi daha eklendi davaya. Hakim onlara denetim verdi. 6 Kasım'da bir mahkememiz daha olacak. Hakim o zaman karar açıklayacak. Onların da tutuklanmasını istiyoruz. İnşallah en ağır ceza yargılanırlar ve ceza alırlar" ifadelerini kullandı. "Gönlümün meyvesini benden aldılar" Anne Uman ise, "Gönlümün meyvesini benden aldılar. Olayı gerçekleştirdiklerinde planlı bir şekilde gelmişlerdi. Tasarlayarak gelmişlerdi. Bunlar çocuk değil. Bunlar içki içen, uyuşturucu kullanan kişiler. Benim çocuğum çok başarılıydı. Onlar okul çocuğu falan değildi. Olay sonrası ambulansı çağırmamışlar. Sanıkların en ağır şekilde yargılanmalarını istiyorum. Benim oğlum geri gelmeyecek. Ama onların dışarıda olmalarını kabul etmiyorum. Onlara da bu dünyada dar gelsin. Kıvanç'ın naif bir çocuktu. Ama böyle serseri tipler geldi çocuğumu benden kopardı. Gönlümün meyvesini benden kopardılar" dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.