#Doç. Dr. M. Zeki Uyanık

İLKHABER-Gazetesi - Doç. Dr. M. Zeki Uyanık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Doç. Dr. M. Zeki Uyanık haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Doç.Dr. M. Zeki Uyanık: Programımız dolu dolu devam ediyor Haber

Doç.Dr. M. Zeki Uyanık: Programımız dolu dolu devam ediyor

Mersin Üniversitesi Spor Kulübü tarafından düzenlenen ‘Yaz Okulu’ programı ziyaret eden Mersin Spor Kulübü Başkanı Doç. Dr. M. Zeki Uyanık, “Yaz okulumuza kayıtlarımız devam ediyor. Yaz okulumuzda 6-13 yaş arasındaki çocuklarımıza, eğitimler, atölye çalışmaları ve spor faaliyetlerinden oluşan dolu dolu bir program uygulanıyor. Minik yavrularımıza başarılar diliyorum.” Dedi. İlkhaber Gazetesi'nden Serhat ŞANLI'nın haberine göre; Mersin Üniversitesi Spor Kulübü tarafından düzenlenen 6-13 yaş çocuklara yönelik eğitim, atölye çalışmaları ve spor faaliyetlerinden oluşan Yaz Okulu programı devam ediyor. Program dahilinde; Basketbol, Voleybol, Salon Futbolu, Temel Jimnastik, Yüzme, Okçuluk, Yaratıcı Drama, Resim, Geleneksel Oyunlar ve Okuma Saati alanlarında 6-13 yaş grubu çocuklara eğitimler veriliyor. Okul, 24 Haziranda İlk dönem öğrencilerini alırken, 12 Temmuzda sona erecek olan dönemin ardından 2. Dönem; 15 Temmuzda başlayıp, 2 Ağustosta sona erecek, 3. Dönem; 5 Ağustosta başlayıp, 23 Ağustosta bitecek ve 4. Dönem; 26 Ağustosta başlayıp, 6 Eylülde tamamlanacak. İlk dönem öğrencilerini ziyaret eden Mersin Üniversitesi Spor Kulübü Başkanı Doç. Dr. M. Zeki Uyanık, çalışmaları yerinde inceledi. Doç. Dr. Mehmet Zeki Uyanık, “İlk dönem öğrencilerimiz çalışmalarına uzman eğitmenlerimiz eşliğinde başladı. Başarılar diliyorum. Kayıtların devam ettiği yaz okulumuzda 6-13 yaş arasındaki çocuklarımıza, eğitimler, atölye çalışmaları ve spor faaliyetlerinden oluşan dolu dolu bir program uygulanıyor. Bu dönemi müteakip daha 3 dönemimiz daha olacak. 2. Dönem; 15 Temmuzda başlayıp, 2 Ağustosta sona erecek, 3. Dönem; 5 Ağustosta başlayıp, 23 Ağustosta bitecek ve 4. Dönem; 26 Ağustosta başlayıp, 6 Eylülde tamamlanacak. Yani ilk dönemi kaçıranlar diğer dönemlere kayıt yaptırıp gelebilirler. Minik yavrularımız burada; Basketbol, Voleybol, Salon Futbolu, Temel Jimnastik, Yüzme, Okçuluk, Yaratıcı Drama, Resim, Geleneksel Oyunlar ve Okuma Saati alanlarında eğitimler alacak. Hem yaz tatil dönemlerini değerlendirecek, hem de becerilerini geliştirme fırsatı bulacaklar. Tüm çocuklarımızın burada keyifli bir süreç geçireceklerine inanıyorum. Zaten amacımız güzel Mersinimizde spor faaliyetlerini yaygınlaştırmak, gençlerimizi sporla tanıştırmak ve geleceğin sporcularını yetiştirmektir. Her yaz olduğu gibi bu yaz döneminde de gençlerimizi sporla iç içe yetiştirmeye devam edeceğiz, bundan sonra da bu gibi programların sürdürmeye çalışacağız” dedi.

Doç. Dr. M. Zeki Uyanık: Kur’an-ı Kerim, kurtuluşun ve ebedi mutluluğun anahtarıdır Haber

Doç. Dr. M. Zeki Uyanık: Kur’an-ı Kerim, kurtuluşun ve ebedi mutluluğun anahtarıdır

Serhat ŞANLI / ÖZEL ADANA (İLKHABER) – Kur’an-ı Kerim’in zaman ve mekân farkı gözetmeksizin bütün insanlığa hitap eden bir rehber ve hidayet kaynağı olduğunu belirten Doç.Dr. M. Zeki Uyanık, “Bize Allah’ı, imanı, İslam’ı, ahlakı, görev ve sorumluluklarımızı anlatan ve var oluşumuzun gayesini açıklayan Kur’an, aynı zamanda kulluğun, kurtuluşun ve ebedi mutluluğun anahtarıdır. Bu kadar güzelliği içerisinde barındıran Kur'ân'ın, bizim üzerimizde birtakım hakları vardır. Bu haklardan birisi onu öğrenmek, anlamak ve yaşamaktır” dedi. Mersin Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. M. Zeki Uyanık, Kalem Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı ile Davet ve Kardeşlik Vakfı tarafından organize edilen ‘Kur’an’ın Evrensel Mesajı’ konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. Kur’an’ın Allah tarafından ilahi mesaj olarak indirilen son kitap olduğunu belirten Doç. Dr. M. Zeki Uyanık, “Allah, yeryüzünde kendine halife yaptığı akıl, irade, düşünme, okuma, anlama, anlatma, iyi ve kötüyü, hayrı ve şerri birbirinden ayırt edebilme ve benzeri yeteneklerle donattığı insanı kendisine ibadet etmesi için yaratmıştır. Bu görevini yerine getirmesinde örnek ve önder olması için peygamberler, rehber olması için de kitaplar göndermiştir. Bu kitaplar vasıtasıyla emir ve yasaklarını kullarına bildirmiş, ilahi mesaj olarak da son kitabı Kur'an’ı bizlere lütfetmiştir” dedi. Doç. Dr. M. Zeki Uyanık, “Son olarak da uyarıcı, müjdeci ve rahmet olarak Hazreti Muhammed’i bütün insanlığa rehber olması için de onunla beraber Kur’an-ı Kerim’i göndermiştir. Allah’u Teala bunu mealen şöyle bildirmektedir: “Ey insanlar! Size rabbinizden yol gösterici bir resul geldi, açık bir nur olan Kur’an’ı size gönderdik.” Allah’ın en son indirdiği kitabı, Kur’an-ı Kerim getirdiği muhteva ile evrensel mesajdır. Zaman ve mekan farkı gözetmeksizin bütün insanlığa hitap eden bir rehber ve hidayet kaynağı, doğruyu yanlıştan ayırt eden bir belge, insanların dillerinde ve gönüllerinde bir zikir ve şifadır. “Ey insanlar! Size rabbinizden bir öğüt gönüllerde olan (dert) lere bir şifa, müminler için bir hidayet ve rahmet gelmiştir. “ ayeti buna işaret etmektedir” diye konuştu. Kur’an’ın ilahi bir kitap olduğunu belirten Doç. Dr. M. Zeki Uyanık, “Güneş nasıl bütün ışık saçan yaratıkların üstünde muhteşem bir varlık ise, doğduğu zaman gökteki ay ve yıldızları nasıl tesirsiz bırakıyorsa, Kur’an da gözleri kamaştıran nuru ile kendinden önceki bütün kitapları öylece hükümsüz bırakmış, muhteşem ve ilahi bir kitaptır. Kur’an-ı- Kerim yalnız insanların inançlarına, ibadetlerine ait bir kitap değildir. Bilakis Kur’an-ı Kerim baştan başa ilimden, beşeri ve medeni hayattan; ahlak ve faziletten; her türlü ilerleme ve gelişmeden, hak ve hukuktan, sosyal yardımlaşmadan, insani duygulardan söz eden bir kitaptır. Bunun yanında evrensel mesaj Kur’an-ı Kerim, insanları düştükleri sapıklık çukurundan çıkaran, putperestliği kökünden kazıyan, zulmün ve tembelliğin kötü ve zararlı olduğunu öğreten kamil ve çelişkisiz ilahi bir vahiydir. “Bu kitap(Kur’an) ta hiç şüphe yoktur. Takva sahipleri için doğru yolu gösterendir. “ “Biz bu kitaptan hiçbir şeyi eksik bırakmadık” buyrukları bunu göstermektedir. İnsanın değerini yükselten, hayatını ve zamanının kıymetini öğreten, insanların birbiri ile ilişkilerini düzenleyen yine Kur’an-ı Kerim’in kendisidir” sözlerine yer verdi. Kur’an’ı öğrenmenin, anlamanın ve yaşamanın önemine dikkat çeken Mersin Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. M. Zeki Uyanık, konuşmasına şöyle devam etti; “Kur’an-ı Kerim öğrettiği esaslarla batılı yıkarak hakkı yükseltti. İnsanlara verdiği ışıkla onları karanlıktan aydınlığa çıkardı. Kur’an-ı Kerim, üslup, belağat ve muhtevası itibarı ile hiçbir varlığın ve beşerin ortaya koyamayacağı, erişemeyeceği nitelikte ve yücelikte kutsal bir kitaptır. Kur’an-ı Kerim’in bütününü taklit etme bir yana bir ayetini dahi taklit edip benzerini ortaya koymak mümkün değildir. Çünkü Kur’an-ı Kerim Hazreti Peygamberin getirdiği en büyük mucizedir. Kur’an-ı Kerim kendisinin mucize oluşunu Allah’tan başka hiçbir kimsenin onun bir benzerini gerçekleştirmeyeceğini bildirmek ve bu hususta inkarcılara meydan okumak suretiyle ispatlamıştır. Üç aşamada gerçekleşen bu meydan okumada önce inkarcılardan, eğer geçekten Kur’an-ı Kerim’in kul sözü olduğuna inanıyorlarsa o zamana kadar inen ayetlerin bir benzerini kendilerinin yazıp getirmeleri istenmiştir.  “Yoksa” O Kur’an’ı kendisi uydurup söyledi mi diyorlar? Hayır! Kendileri inanmazlar; Eğer doğru söylüyorlarsa, haydi onun gibi bir söz getirsinler.” Bunu başaramadıkları anlaşılınca ikinci aşamada iddialarında samimi iseler Kur’an’ın kine benzer on süre hazırlayıp getirmeleri, aksi halde gerçeği kabul edip Müslüman olmaları talep edilmiştir. “Yoksa “Onu (Kur’an) kendi uydurdu” mu diyorlar? De ki: Öyle ise haydi siz de onun gibi on süre getirin düzme ve uydurma olarak. Ve bunun için, Allah’tan başka, gücünüzün yettiklerini de yardıma çağırın. Eğer doğru söylüyorsanız bunu yapınız.” Üçüncü aşamada ise Kur’an’ın uydurulmuş bir söz olmadığı, alemlerin rabbinden geldiğinde bir kuşku bulunmadığı teyit edildikten sonra inkar edenlerden Kur’an’ın bir süresinin benzerini getirmeleri istenmiştir. “Eğer kulumuz (Muhammed)e indirdiğimizden şüphe içinde iseniz, haydi onun gibi bir sûre getirin. Allah'tan başka bütün şâhid (yardımcı)lerinizi da çağırın; eğer doğru iseniz (bunu yapın).” Evet! Tarihen sabittir ki, müşrikler Kur’an’ın bu meydan okuyuşu karşısında Kur’an’ın benzerinin bir süresinin, hatta bir ayetinin benzerini meydana getirmeye cesaret edememiştir. Etmeye kalkışanlar da gülünç duruma düşmüşlerdir. Kur’an’ın bu haklı meydan okuyuşu karşısında sözle karşılık vermeye cesaret edememişler ve kılıçla karşılık vermek zorunda kalmışlardır. Şayet sözle karşılık verebilselerdi mantıki olarak kılıca başvurmamaları gerekirdi. Kur’an-Kerim’in üslup, belağat ve muhteva itibariyle mucizeliği karşısında hayranlık duyanlar, sadece Kur’an’a inananlar değildir. Kur’anı insaflı ve önyargısız inceleyen batı medeniyetinin meşhur simaları da onun eşsizliğini teslim etmişlerdi. Örneğin prens Bismark: Bismark, İslam ve Kur’an hakkındaki hükmünü açıklarken şöyle diyor:  “Böyle bir kitap insan zekası mahsulü olamaz. Senin devrinde yaşamadığım için müteessirim ey Muhammed “ İngiliz düşünürü Edmond da diyor ki: “Kur’an-ı inceledikçe onun mükemmelliğini ve yüceliğini kavramış oluruz. Önce insanı cezbeden Kur’an, sonra onu hayrete düşürür. Sonra onu kendini meftun eder. İnsanı kendisine hürmete mecbur eyler. Ve bu suretle herkesi derinden etkiler,” Edmond’un dediği gibi,  Kur’an’ın insanı etkisi altına alıp kendine çeken,  onu kuşatan bir özelliği vardır. Bazı ayetler kulaklara çarptığı anda insana sevinç ve haz verir, onu ferahlatır, bazı ayetler de korku ve dehşetle ürpertir.  Bir çok   gayri  Müslim  Kur’an’ın  bu  etkisi   sayesinde  müslüman olmuş, düşmanlıkları dostluklara, inkarları  imana  dönüşmüştür.  İslam’ın ilk yıllarında bir gurubun Medine’den gelip peygamberden Kur’an’ı dinledikten sonra iman etmesi ve ardından İslam’ın Medine’de yayılması, Hazreti Ömer’in Tâhâ suresini dinleyince bundan etkilenip Müslüman olması, Cübeyr b. Mut’im’in   Hazreti. Peygamber’den Tur süresini işitince hissettiği tesiri, “sanki kalbim çatlayacak sandım.” şeklinde ifade etmesi gibi olaylar bunun örneklerindendir. Kur’an’ın verdiği bilgiye göre cinlerden bir topluğun Kur’an’ı dinledikten sonra; “Biz hayranlık verici, doğru yolu gösteren bir Kur’an dinledik ve ona iman ettik.” demeleri onların da Kur’an’ın bu eşsiz üslubunu fark ettiklerini göstermektedir. Günümüzde de Kur’an’ın cazibesine kendisini kaptıranların sayıları her geçen gün artmaktadır. Anlayanların ruhunda, Kur’an hala fırtınalar koparmaktadır. Hz. Ömer’i büyüleyen tesir, Kur’an nağmelerine kendisini kaptıran müşrik ruhlarda nasıl derin akisler ve sarsıntılar meydana getirdiyse, bu gün de tecellilere açık olan kalplerde aynı heyecanı uyandırmaktadır. Biz bu asrın Müslümanlarına düşen bu eşsiz kitabı öğrenmek öğretip yaşamak ve yolunda yürümektir. Zira sevgili Peygamberimiz Bir sözünde “En hayırlı insanı Kur’an-ı öğrenen ve öğreten olarak” telakki etmektedir. Başka bir sözünde de “kalbinde Kur’an’dan bir şey bulunmayanı harabeye dönüşmüş eve” benzetmektedir. Bize Allah’ı, imanı, İslam’ı, ahlakı, görev ve sorumluluklarımızı anlatan ve var oluşumuzun gayesini açıklayan Kur’an, aynı zamanda kulluğun, kurtuluşun ve ebedi mutluluğun anahtarıdır. Bu kadar güzelliği içerisinde barındıran Kur'ân'ın, bizim üzerimizde birtakım hakları vardır. Bu haklardan birisi de onu öğrenmek, anlamak ve yaşamaktır. Zira dinimiz, Kur’an’ı okumaya ve öğrenmeye büyük önem vermiş ve bu güzel kitabı öğrenen ve öğretenler övülmüştür. Peygamberimiz: “Sizin en hayırlınız Kur’an’ı öğrenen ve öğretendir.”(1) buyurarak Kur’an eğitimini teşvik etmiş, "İçinde Kur’an'dan bir şey bulunmayan kişi harap olmuş ev gibidir." (2) hadisiyle de ondan uzak kalmanın ne kadar kötü bir netice olduğuna dikkat çekmiştir. Kur’an’ı öğrenen ve rehber edinen kişi ve toplumları Allah yükseltir. Ancak onu ihmal edenler ise zillete düşer. Gönüller sultanı Peygamberimiz bunu şöyle haber vermektedir: “Şüphesiz ki Allah, Kur’an’la amel edenleri yükseltir, ona uymayanları ise düşürür ve geri bırakır.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.