Yangın Ekoloğu Doç. Dr. Ürker: Hatay'daki orman yangınında tehlike bitmedi
Hatay’ın Antakya ilçesinde Karaali Mahallesi’nde başlayan orman yangını, şiddetli rüzgarların etkisiyle Oğlakören ve Üçgedik bölgelerine kadar yayıldı. Yangında yaklaşık 1800 kişi tahliye edilirken, 60’a yakın evde ağır hasar meydana geldi. Yangının daha sonra kontrol altına alındığı açıklandı.
Yangına ilişkin açıklamalarda bulunan Yangın Ekoloğu ve Hatay Tabiatı Koruma Derneği Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Okan Ürker, uydu görüntülerine göre şu ana kadar 3351 hektarlık alanın doğrudan ya da dolaylı şekilde yangından etkilendiğini belirtti. Ürker, bu veriler ışığında olayın “mega yangın” kategorisinde değerlendirilebileceğini ifade etti.
Doç. Dr. Ürker, şu an için yangının kontrol altına alınmış gibi görünmesine rağmen, bölgedeki kararsız rüzgarların risk oluşturmaya devam ettiğini vurguladı. Ürker, "Yangının tekrar alevlenerek doğal alanlardan yerleşim birimlerine sirayet etmesi ve felakete dönüşmesi ihtimali halen çok yüksek" dedi.
Halk uyarıldı: Tahliye emirlerine uyun, ateş yakmayın
Doç. Dr. Ürker, halkın yetkililer tarafından yapılacak tahliye uyarılarına mutlaka uyması gerektiğini belirterek, şu uyarılarda bulundu:
“Yangına bireysel müdahaleden kaçınılmalı, araçlardan izmarit atılmamalı, açık alanlarda ateş yakılmamalı, piknik gibi faaliyetlere ara verilmeli. Aynı zamanda yerel yönetim ve orman yetkililerinin de düzenli bilgi akışı sağlaması gerekli.”
“Yangın gönüllüleri sahada”
Ürker, Hatay Tabiatı Koruma Derneği’nin son üç yıldır bölgede yürüttüğü araştırma, bilinçlendirme ve koruma faaliyetleri sonucunda oluşturduğu aktif yangın gönüllüsü ekibinin, yangın sahasında görev yaptığını da bildirdi.
Doç. Dr. Ürker, derneğin gönüllü koordinasyonuyla tahliye, destek sağlama, halkın bilgilendirilmesi ve yangın sonrası ekosistem restorasyonu süreçlerine bilimsel katkı sağlamaya devam edeceklerini kaydetti.
“Yangın sonrası ekolojik restorasyon çalışmalarına daha fazla ağırlık verilmesi gerektiğini ısrarla ve özveriyle takip edeceğiz” diyen Ürker, hem bilimsel hem de toplumsal dayanışmanın bu süreçte büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi.
