#Duruşma

İLKHABER-Gazetesi - Duruşma haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Duruşma haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Fatih Altaylı ikinci kez hakim karşısında: Karar bugün çıkabilir! Haber

Fatih Altaylı ikinci kez hakim karşısında: Karar bugün çıkabilir!

Gazeteci Fatih Altaylı, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sözleri gerekçe gösterilerek tutuklu yargılandığı davada bugün ikinci kez hakim karşısına çıktı. Silivri’de görülen duruşmada, 22 Haziran’dan bu yana tutuklu bulunan Altaylı hakkında mahkemenin karar vermesi bekleniyor. Tutukluluğunun 158. gününde ikinci kez hâkim karşısına çıkan gazeteci Fataylı Altaylı’nın duruşması Silivri’deki mahkeme salonunda görüldü. Davanın ilk duruşması 3 Ekim’de yapılmış, mahkeme tutukluluğun devamına karar vererek yargılamayı bugüne ertelemişti. Altaylı’nın avukatları, duruşma öncesi mütalaaya karşı hazırladıkları yazılı savunmayı mahkemeye sundu. Bugün yapılacak duruşmada mahkemenin hükmü açıklaması bekleniyor. Duruşmayı izlemek için Silivri’ye gelenler arasında Altaylı’nın programlarına konuk olan İlber Ortaylı ve Celal Şengör’ün yanı sıra tarihçi ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Murat Bardakçı da yer aldı. CHP milletvekilleri Utku Çakırözer ve Sezgin Tanrıkulu’nun da salonda bulunması dikkat çekti. Saat 10.00’da başlaması planlanan duruşma yaklaşık 45 dakika gecikmeyle başladı. NE OLMUŞTU? Altaylı, bir YouTube yayını sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “ömür boyu görevde kalmasına” yönelik tartışmaları değerlendirirken Osmanlı padişahlarının akıbetlerine ilişkin ifadeler kullanmıştı. Bu sözlerin ardından Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, sosyal medya paylaşımıyla Altaylı’yı hedef almış, Altaylı 21 Haziran’da gözaltına alınmış ve ertesi gün tutuklanmıştı. 3 Ekim’deki ilk duruşmada karar çıkmamış, dava 26 Kasım’a ertelenmişti. Bugünkü duruşmada Altaylı hakkında verilecek kararın açıklanması bekleniyor.

16 yaşındaki Kıvanç dövülerek öldürülmüştü: Savcının tutuklanma talebi reddedildi Haber

16 yaşındaki Kıvanç dövülerek öldürülmüştü: Savcının tutuklanma talebi reddedildi

Olay, 15 Mayıs 2022 yılında Kemalpaşa Mahallesi İnönü Caddesi'ndeki parkta meydana geldi. 16 yaşındaki lise öğrencisi Kıvanç Uman ile Y.K. (16) arasında kız meselesi sebebiyle kavga çıktı. Çıkan kavgaya 2 kişi daha müdahil oldu. Şahısların darbeleriyle yere yığılan Kıvanç ağır yaralandı. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan Kıvanç Uman, olaydan 4 gün sonra hayatını kaybetti. Olaya ilişkin inceleme başlatan polis ekipleri; H.M.K. (18), Y.K. (16), Y.A. (18), Y.S.K. (17) ve A.B.K'yı (18) gözaltına aldı. İfadeleri sonrasında Y.S.K. ve A.B.K. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, diğer 3 şüpheli ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ölüme götüren kavga anı kamerada Kıvanç'ın ölümüne sebep olan kavganın görüntüleri de dosyada yer aldı. Görüntülerde, ilk önce Kıvanç Uman ile Y.K'nin kavga anları yer aldı. Yumrukların havada uçuştuğu kavgada Kıvanç Uman'ın yere düştüğü, Y.K'nin art arda vurmaya devam ettiği görüldü. Ayrıca görüntüleri çeken çocukların ise "Vur lan vur, devam, durma, patlatsana, vursana yüzüne, gücü kalmadı çak artık. Karnına diz at" diyerek şahısları tahrik ettikleri duyuldu. Y.K'den sonra H.M.K'nin de gelerek Kıvanç'a yumruk attığı da görüldü. H.M.K. ile Y.A.'ya 8 yıl, Y.K.'ya ise 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmişti 24 Nisan 2024 tarihinde davada karar çıkmıştı. Sanıklar Y.K., Y.A. ve H.M.K. hakkında "kasten öldürme"; Y.S.K. ve A.B.K. hakkında ise "azmettirme" suçundan açılan davada; eylemlerinin neticesi sebebiyle "Ağırlaştırılmış yaralama" suçundan sanıklardan H.M.K. ile Y.A.'ya 8 yıl, Y.K.'ya ise 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmişti. A.B.K. ile Y.S.K. ise "Kasten insan öldürmeye azmettirme" suçundan beraat etmişti. 4 sanık hakkında verilen karar Yargıtay tarafından bozuldu Kıvanç'ın aile avukatının itirazları sonrası verilen karar Yargıtay tarafından bozuldu. Bozma sonucu 4 kişinin yargılanacağı duruşma Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Tutuklu sanık H.M.K., SEGBİS ile duruşmaya katılırken, diğer tutuklu sanık Y.A. ile bulunduğu cezaevinden bağlantı sağlanamadı. Tutuksuz sanıklar Y.S.K., A.B.K., taraf avukatları ve maktulün annesi Derya Uman da salonda hazır bulundu. Sanıklar, Yargıtay'ın kararını kabul etmediklerini söyledi. Yargıtay'ın bozma kararına uyuldu Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin verdiği bozma ilamına ilişkin karar, mahkemece yapılan değerlendirilme sonrasında oy çokluğu ile kabul edildi. Anne Uman, tüm sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi. Katılan Vekili Hüseyin Acurman ise, "Biz sanıkların kasten öldürme suçundan cezalandırılması gerektiği kanaatindeyiz. Sanıklar her ne kadar öldürme kastıyla hareket etmediklerini belirtmiş iseler de maktulün baş ve boyun bölgesine vurmak suretiyle ölümüne neden olmuşlardır. Ancak, gelinen aşamada Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmalarını talep ediyoruz. Ayrıca, tutuklu olmayan sanıkların da tutuklanmalarına karar verilmesini talep ediyoruz" dedi. Mütalaa açıklandı Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı, olay günü Kıvanç Uman ile Y.K. arasında eski sevgili nedeniyle başlayan husumetin kavgaya dönüştüğünü, Y.K'nin ardından arkadaşları H.M.K. ve Y.A'nın da Uman'a saldırdığını belirtti. Uman'ın aldığı darbeler sonucu beyin kanaması geçirerek hayatını kaybettiği ifade edildi. Mütalaada, H.M.K. ve Y.A'nın; "Kendini savunamayacak durumdaki kişiye yönelik kasten yaralama sonucu ölüme neden olma" suçundan cezalandırılmaları talep edildi. Yaşlarının 18'den küçük olması nedeniyle cezalarında indirim uygulanması istendi. A.B.K. ve Y.S.K'nin ise kavgayı teşvik ettikleri gerekçesiyle kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçuna yardım etmekten cezalandırılmaları talep edildi. Savcı ayrıca sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğini belirterek, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamını, tutuksuz sanıkların ise tutuklanmasını talep etti. "Tutukluluk taleplerinin reddine karar verilmesini talep ediyoruz" Sanık Y.S.K.'nin avukatı mütalaaya karşı, "Müvekkilim hali hazırda eğitimine devam etmektedir. Tutukluluk talebi yönünden, tutukluluk taleplerinin reddine karar verilmesini talep ediyoruz. Mahkeme aksi kanaatteyse adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını talep ediyoruz" dedi. "Müvekkilim, maktulün kendini savunamayacak durumda olmasını bilebilecek durumda değildir" H.M.K.'nin avukatı ise "Müvekkilim uzunca bir süredir tutukludur. Tutukluluğun süresi yaklaşık 2 buçuk seneyi geçmiştir. Müvekkilimizin bu aşamada tahliyesine karar verilmesini talep ederiz. Ayrıca, iddia makamının mütalaasını kabul etmiyoruz. Müvekkilimin, maktulün kendini savunamayacak durumda olmasını bilebilecek durumda değildir. Bu hususlar göz önünde bulundurulmasını talep ederiz" ifadelerini kullandı. "Üniversite okumak istiyorum" Pişman olduğunu söyleyen tutuklu sanık H.M.K.. "Yaptığım eylemden dolayı çok pişmanım. Uzunca bir süredir tutukluyum. Cezaevinde geçirdiğim süre boyunca eğitimime devam ettim. Üniversite okumak istiyorum. Bu sebeple tahliyeme ve beraatıma karar verilmesini talep ederim" dedi. Diğer sanıklar da önceki savunmalarını tekrar ettiklerini dile getirdi. Tutuklama talebi reddedilerek duruşma ertelendi Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıkların tutuklanma talebinin bu aşamada ağır bir tedbir olacağı kanaatine varıldığından tutuklama taleplerinin reddine, yurt dışına çıkışlarının yasaklanması şeklinde adli kontrol tedbiri altına alınmalarına karar verildi. Diğer 2 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilerek duruşma ertelendi. "Oğlum canice katledildi" Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan maktulün babası Orhan Uman, "Mayıs 2023'te oğlum canice katledildi. 15 kişilik bir arkadaş grubu tarafından bir yere çağrıldı ve 3 kişi tarafından canice katledildi. 2 kişi de tezahürat yapıp, 'Orasına vur, burasına vur, kafa at, dirsek at' deyip tezahürat yaptılar ve aynı zamanda kameraya çektiler. Şu an 2 kişi cezaevinde. Bir kişi 3 yıl 9 ay almıştı. O tahliye oldu, çıktı. Şimdi 2 kişi daha eklendi davaya. Hakim onlara denetim verdi. 6 Kasım'da bir mahkememiz daha olacak. Hakim o zaman karar açıklayacak. Onların da tutuklanmasını istiyoruz. İnşallah en ağır ceza yargılanırlar ve ceza alırlar" ifadelerini kullandı. "Gönlümün meyvesini benden aldılar" Anne Uman ise, "Gönlümün meyvesini benden aldılar. Olayı gerçekleştirdiklerinde planlı bir şekilde gelmişlerdi. Tasarlayarak gelmişlerdi. Bunlar çocuk değil. Bunlar içki içen, uyuşturucu kullanan kişiler. Benim çocuğum çok başarılıydı. Onlar okul çocuğu falan değildi. Olay sonrası ambulansı çağırmamışlar. Sanıkların en ağır şekilde yargılanmalarını istiyorum. Benim oğlum geri gelmeyecek. Ama onların dışarıda olmalarını kabul etmiyorum. Onlara da bu dünyada dar gelsin. Kıvanç'ın naif bir çocuktu. Ama böyle serseri tipler geldi çocuğumu benden kopardı. Gönlümün meyvesini benden kopardılar" dedi.

Ekrem İmamoğlu’nun sahte diploma davasında gergin duruşma Haber

Ekrem İmamoğlu’nun sahte diploma davasında gergin duruşma

CHP İstanbul İl Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “sahte diploma” davasının ikinci duruşması, Silivri Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda görüldü. Mahkemenin 50 kişilik küçük salona karar vermesi üzerine İmamoğlu ve avukatları duruşmaya katılmama kararı aldı; sonrasında ise talimatla salona getirildi. Duruşma öncesi jandarma ile izleyiciler arasında arbede yaşandı. Salon Krizi ve Tepkiler CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, küçük salon kararına sert tepki göstererek, “50 kişilik salonda olmaz bu işler. Burada 15 buçuk milyon oy almış bir Cumhurbaşkanı adayı yargılanıyor” dedi. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ise duruşmaya katılmama kararının, yargı bürokrasisinin adil yargılanma hakkını engelleme girişimi olduğunu söyledi. Avukatlardan tepki İmamoğlu’nun avukatları, dışarıda kalan meslektaşları içeri alınmadan duruşmaya katılmayacaklarını duyurdu. Mahkeme ayrıca, tutuklu avukat Mehmet Pehlivan’ın SEGBİS üzerinden katılımına izin vermedi. Avukat Tuba Torun, yaşanan süreci “hukuksuzluk çıtasının yükseltilmesi” olarak değerlendirdi. Dava Süreci İmamoğlu, üniversite diplomasının iptal edilmesinin ardından 19 Mart’ta gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Hakkında “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası ve siyasi yasak talep ediliyor. İlk duruşma 12 Eylül’de görülmüş, ikinci duruşma ise 20 Ekim’de gerçekleşti.

Cumhurbaşkanını tehdit iddiası: Fatih Altaylı ilk kez mahkeme önünde Haber

Cumhurbaşkanını tehdit iddiası: Fatih Altaylı ilk kez mahkeme önünde

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Cumhurbaşkanını tehdit” suçlamasıyla tutuklanan gazeteci Fatih Altaylı, sosyal medya kanallarında paylaştığı programdaki sözleri gerekçe gösterilerek açılan davada ilk kez hakim karşısına çıktı. Altaylı, 104 gündür Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuluyor. Duruşma, 03 Ekim 2025 Cuma günü saat 10.55’te Silivri Açık Ceza Yerleşkesi 2 No’lu duruşma salonunda başladı. Altaylı’yı izlemek üzere eşi Hande Altaylı, CHP ve İYİ Parti’den çok sayıda milletvekili ile akademisyen Celal Şengör duruşma salonunda hazır bulundu. Altaylı savunmasında, tutuklu olmasının temel nedeninin ülke için duyduğu kaygılar olduğunu vurguladı: "Burada bulunmamın nedeni, ülkenin en ücra köyünde yaşayan çocukların da, çevremdekiler kadar eşit fırsatlara sahip olmasını istememdir. Onların hayatını önemsediğim için buradayım" dedi. Sanık, meslek hayatı boyunca kimseyi tehdit etmediğini belirterek, sosyal medyada hedef alınmasını şöyle anlattı: "2,5-3 dakikalık iyi niyetli konuşmamın içinden 15-20 saniye kesildi ve sosyal medya lincine uğradım. Bu nedenle Silivri’de hücreye atıldım" ifadelerini kullandı. Olayın Geçmişi: Fatih Altaylı, kendi YouTube kanalında yaptığı yayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldığı iddiasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmış ve 22 Haziran 2025’te tutuklanmıştı. Altaylı’ya yönelik dava kapsamında en az 5 yıl hapis cezası talep ediliyor.

'Yenidoğan çetesi' davasında bazı sanıkların ifadeleri alındı Haber

'Yenidoğan çetesi' davasında bazı sanıkların ifadeleri alındı

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince, adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmada, bazı müşteki avukatlarının ve sanıkların beyanları alındı. Müşteki Mehmet Hanifi Kaya'nın avukatı, bir bebeğin yattıktan sonra ölmesi için her koşul ve şartın Esenler Güney Hastanesi'nin bünyesinde mevcut olduğunu belirtti. Avukat, "Bir bebeğin ölmesini istiyorsanız yenidoğan yoğun bakım ünitesine yatırmanız yeterli. ATK raporunun 'Kaya' bebek özelinde yeterli olduğunu düşünüyorum. Kusuru olan tüm sanıkların cezalandırılmasını talep ediyorum." ifadelerini kullandı. Müşteki Yusuf Karakoç'un avukatı ise Adli Tıp Kurumunun (ATK) raporunda her şeyin anlatıldığını, bebeklerin ölmesi için hastanede her koşulun hazırlandığını, bebeklerin vitaminlerinin verilmediğini, aç bırakıldığını ve suçun örgüt tarafından işlendiğini kaydetti. Sanık savunmaları Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlanan sanık Çağla Durmuş, 1,5 yıldır tutuklu yargılandığını, "Karakoç" bebekten kimsenin sorumlu olmadığını, hiçbir örgütle bağlantısının bulunmadığını ifade ederek, tahliyesini talep etti. Tutuklu sanıklardan Dursun Eryılmaz, ilgili raporun henüz eline ulaşmadığını, buna yönelik beyanlarını sonraki duruşmada yapacağını anlattı. Tutuklu sanık Fırat Sarı savunmasında gerçek dışı dosyaların medyaya sunulduğunu öne sürdü. Toplumda algı oluşturulduğunu iddia eden Sarı, "İlk duruşmadan beri siz sordunuz, ben yanıtladım. Ben eksik, yalan bir şey söylemedim. İlk gün de dedim. Altı ayrı hastanede 6 ay boyunca ölüm gerçekleşti. Bunlar tıbbi ölümlerdi. Hepsinin tıbbi sıkıntıları vardı. Bebeklere gereken yapıldı. Korkunç bir tedavi yapılmadı." diye konuştu. Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının beyanlarının alınmasına devam edilmek üzere duruşmayı yarın saat 10.00'a erteledi.

Minguzzi cinayetine ilişkin davada dosyalar birleşti Haber

Minguzzi cinayetine ilişkin davada dosyalar birleşti

Anadolu 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi, 15 yaşındaki tutuklu sanıklar U.B. ile B.B'nin yargılandığı ana dava dosyasıyla, olay günü bu kişilerin yanında oldukları belirlenen çocuk sanıklar M.A.D. ve A.Ö. hakkında "çocuğu kasten öldürmek suçuna yardım" suçundan birleştirilme talepli hazırlanan iddianameyi kabul etti. İddianameden Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 24 Ocak'ta Mattia Ahmet Minguzzi'nin kaykay malzemesi almak için arkadaşlarıyla Kadıköy Hasanpaşa'daki tarihi salı pazarına gittiği, burada dolaştıkları sırada U.B. (15) ve B.B. (15) ile karşılaştıkları, aralarında geçen konuşmanın ardından B.B'nin Minguzzi'yi ittirdiği aktarılıyor. B.B'nin, dolaşmaya devam eden Minguzzi'nin tekrar karşısına çıkarak yumruk attığı belirtilen iddianamede, şüphelinin elindeki bıçakla Minguzzi'yi vücudunun farklı bölgelerinden yaraladığı anlatılıyor. İddianamede, U.B'nin de yere düşen Minguzzi'ye tekme attığı, çevredeki vatandaşların müdahalesinin ardından U.B. ve B.B'nin kaçtıkları kaydedilerek, olaydan sonra hastanede tedavi altına alınan Minguzzi'nin 17 gün sonra 9 Şubat'ta yaşamını yitirdiği ifade ediliyor. Adli Tıp Kurumundan alınan otopsi raporuna göre, vücudunda 3 kesici alet yaralanması, göğsünde delici alet yarası olan Minguzzi'nin ölüm nedeninin kesici aletle saldırıya bağlı iç organ yaralanması olduğu kaydediliyor. İddianamede, U.B'nin Minguzzi'yi tekmelediği, B.B'nin ise tezgahtan aldığı bıçakla birden fazla kez bıçakladığı kaydedilerek, olaydan sonra yakalanıp tutuklanan her iki şüphelinin "çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan 18'er yıldan 24'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor. Öte yandan, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, olay günü B.B. ve U.B. ile birlikte hareket ettikleri belirlenen çocuk sanıklar M.A.D. ve A.Ö. hakkında "çocuğu kasten öldürmek suçuna yardım"dan 15'er yıldan 20'şer yıla kadar hapis cezası istemiyle birleştirilme talepli iddianame hazırlanmıştı. Dosyaların birleşmesiyle davada yargılanan sanık sayısı 4'e yükseldi. Duruşma 2 Ekim'de görülecek.

Mattia Ahmet Minguzzi davasında şok gelişme: Tanıklar salondayken duruşma ertelendi! Haber

Mattia Ahmet Minguzzi davasında şok gelişme: Tanıklar salondayken duruşma ertelendi!

İstanbul Kadıköy'de geçtiğimiz yıl 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi'nin bıçaklanarak hayatını kaybetmesine ilişkin açılan davanın dördüncü duruşması, Kartal’da bulunan Anadolu Adliyesi 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. ‘Çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan 18 yaşından küçük 2 sanık B.B. ve U.B. hakkında 24’er yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılan sanıklar dışında, Mattia’nın babası Andrea Minguzzi, annesi Yasemin Akıncılar Minguzzi, teyzesi Aylin Akıncılar İyiyazıcıoğlu ve taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Mahkeme, daha önceki duruşmalarda yaşanan reddi hâkim süreci nedeniyle yeni heyetle devam etti. DURUŞMA ERTELENDİ, TANIKLAR ORTAYA ÇIKTI Mahkeme heyeti, bugünkü duruşmada dinlenmesi beklenen tanıkların yokluğu gerekçesiyle duruşmayı 2 Ekim 2025 tarihine erteledi. Ayrıca 7 tanık için zorla getirme kararı çıkarıldığını açıkladı. Ancak duruşmanın bitmesinin hemen ardından yaşanan gelişme davaya damga vurdu: Zorla getirme kararı çıkarılan 7 tanıktan 3’ünün duruşma salonu önünde beklediği ortaya çıktı. AİLE AVUKATLARI HAREKETE GEÇTİ Bu gelişme üzerine Mattia Ahmet Minguzzi ailesinin avukatları, mahkeme başkanıyla yeniden görüşmek üzere salona döndü. Şu anda dışarıda bekleyen tanıkların yeniden dinlenip dinlenmeyeceğiyle ilgili değerlendirme süreci devam ediyor. Öte yandan duruşma öncesi adliyeye gelen çok sayıda kişi, "Mattia Ahmet için adalet" sloganlarıyla aileye destek verdi. Anne Yasemin Akıncılar Minguzzi ve baba Andrea Minguzzi, destek için gelenlerle tek tek selamlaşarak teşekkür etti. NE OLMUŞTU? Mattia Ahmet Minguzzi, Kadıköy’de 2024 yılında yaşanan bir kavga sırasında bıçaklanarak hayatını kaybetmişti. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sonucunda 18 yaşından küçük 2 sanık hakkında dava açılmıştı. Daha önceki duruşmalarda bilirkişi raporlarının gecikmesi, reddi hâkim talepleri ve tanıkların eksikliği nedeniyle dava defalarca ertelenmişti.

Dilan ve Engin Polat davasında kritik gelişme: Engin Polat yasadışı bahis eğitimi mi aldı? Haber

Dilan ve Engin Polat davasında kritik gelişme: Engin Polat yasadışı bahis eğitimi mi aldı?

Kara para aklama, yasa dışı bahis ve suç örgütü kurma suçlamalarıyla haklarında 40’ar yıla kadar hapis cezası istenen Dilan ve Engin Polat’ın da aralarında bulunduğu 28 sanığın yargılandığı davada dördüncü duruşma görüldü. İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya Dilan Polat katılmazken, Engin Polat ve babası Sezgin Polat mahkemede hazır bulundu. Duruşmada gizli tanığın SEGBİS üzerinden verdiği ifadeler dikkat çekti. Mahkeme, şirketler üzerindeki kayyumun kaldırılarak denetim kayyumuna dönüştürülmesine karar verdi. Duruşma, 12 Kasım 2025 tarihine ertelendi. Gizli tanıktan çarpıcı iddialar: “Yasadışı bahis eğitimi aldı” Duruşmaya gizli tanığın ifadeleri damga vurdu. Tanık, Engin Polat’ın 2017 yılında Kıbrıs’ta yasadışı bahis eğitimi aldığını, 2018’den itibaren Derkan Başer ile birlikte bahis sitelerini yönettiğini ve elde edilen gelirlerin emekli ve öğrencilerin banka hesapları üzerinden aktarıldığını iddia erri.. Tanık, iddialarını destekleyecek yazışmaların da elinde olduğunu belirtti. Engin Polat: “Hepsi iftira” Gizli tanığın suçlamalarına karşı söz alan Engin Polat, tüm iddiaları reddederek, “Gizli tanığın beyanlarını kabul etmiyorum, iftiradır hepsi” dedi. Sezgin Polat da benzer şekilde gizli tanığın ifadelerine itiraz etti. Mahkemeden kayyum kararı: Sadece denetimde kalacaklar Duruşma sonunda ara kararını açıklayan mahkeme, sanıklara ait şirketler üzerindeki mevcut kayyumun kaldırılmasına, ancak denetim kayyumunun görevine devam etmesine hükmetti. Öte yandan sanıklar üzerindeki mal varlığına ilişkin tedbir kararlarının süreceği bildirildi. Ancak, birinci ve ikinci derece akrabaların mal varlıkları üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasına karar verildi. Ne olmuştu? Dilan ve Engin Polat hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 75 sayfalık iddianamede; “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme”, “suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” ve “bahis kanununa muhalefet” suçlarından 40 yıla kadar hapisleri isteniyor. Geçtiğimiz aylarda görülen celsede bazı sanıklar tahliye edilmiş, dava kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı. Bir sonraki duruşma 12 Kasım 2025’te görülecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.