#elektronik sigara

İLKHABER-Gazetesi - elektronik sigara haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, elektronik sigara haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ABD'de 3 yıl elektronik sigara kullanan genç, "patlamış mısır" hastalığına yakalandı Haber

ABD'de 3 yıl elektronik sigara kullanan genç, "patlamış mısır" hastalığına yakalandı

Aromalı elektronik sigaraların az bilinen riskleri bir kez daha gündemde. ABD'nin Nevada eyaletinde yaşayan 17 yaşındaki Brianna Martin, elektronik sigara kullanımı nedeniyle nadir görülen ciddi bir akciğer rahatsızlığına yakalandı. Hastalık, Martin'in antrenman sırasında annesini arayarak nefes alamadığını söylemesiyle ortaya çıktı. Başlangıçta gencin rahatsızlığının panik atak olduğu düşünülürken, daha sonra durumun yıllar süren elektronik sigara kullanımından kaynaklandığı anlaşıldı. Üç yıl boyunca gizlice elektronik sigara kullanan gence halk arasında "patlamış mısır" olarak bilinen ve akciğerde kalıcı hasara neden olan "Bronşiolit obliterans" teşhisi konuldu. Akciğerde yara açıyor Akciğerlerin hava yollarında yara açan hastalık, sürekli öksürük, hırıltı, yorgunluk ve nefes darlığına neden oluyor. İlk kez "mikrodalga patlamış mısır" üreten bir fabrikada çalışan işçilerde görüldüğü için bu isimle anılmaya başlayan rahatsızlığın, patlamış mısıra tereyağı aroması veren "diasetil" isimli kimyasalın solunmasından ortaya çıktığı keşfedilmişti. Hastalık, klor ve formaldehit gibi diğer birçok kimyasalın solunmasıyla da ortaya çıkabiliyor. Tüketimi zararsız olan birçok aroma maddesi, ısıtılıp solunduğunda akciğer dokusuna doğrudan zarar veriyor ve süzülmeden kana karışıyor. Çeşitli aromalarla gençlerin ilgisini çeken elektronik sigaraların kullanımı yaygınlaşırken, bu durum ciddi bir sağlık riski oluşturuyor. Elektronik sigara sıvılarında 180'den fazla aroma verici madde kullanılıyor ve bu maddelerin ısıtılması, bilinmeyen zehirli bileşiklerin ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Araştırmalar, elektronik sigara kullanan gençlerin, sigara kullanıcılarına kıyasla daha fazla solunum problemi yaşadığını ortaya koyuyor.

Prof. Dr. Özkan: Elektronik sigara gençlerin ağız ve diş sağlığını tehlikeye atıyor Haber

Prof. Dr. Özkan: Elektronik sigara gençlerin ağız ve diş sağlığını tehlikeye atıyor

Uzman Diş Hekimi ve Ağız, Diş, Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, Son yıllarda gençler arasında hızla yayılan elektronik sigara alışkanlığının, sadece solunum sistemini değil, ağız ve diş sağlığını da ciddi şekilde tehdit eittiğini belirterek, elektronik sigara özellikle ağız kuruluğu (kserostomi) üzerinden başlayan sürecin, zamanla diş çürükleri, diş eti hastalıkları, kemik erimesi ve hatta erken yaşta diş kaybına kadar uzandığını söyledi. Özkan, elektronik sigaraya yönelen gençlerin tehlikede olduğunu ifade ederek, "Tütünün zararlı olduğunu düşünen birçok birey, elektronik sigarayı ‘daha masum’ bir seçenek sanarak geçiş yapıyor. Ancak bu, aslında çok daha tehlikeli bir tercihtir. Evet, elektronik sigaranın kokusu daha hafif, tadı bazılarına daha hoş gelebilir; ama bu, etkilerini hafifletmez. Bilakis, içerdiği kimyasallar tükürük bezlerini baskılayarak ağız kuruluğuna neden olur ve bu durum diş çürüklerinden çene kemiği erimesine kadar pek çok kalıcı soruna yol açar. Ne yazık ki, bu zararlar genellikle geç fark edilir ve sonuçları klasik sigaradan daha sinsi şekilde ilerler" dedi. Elektronik sigaranın ağız kuruluğunun sessiz bir başlangıcı olduğuna dikkat çeken Özkan şöyle devam etti:  "2024 yılında yayınlanan çok merkezli bir araştırmaya göre, elektronik sigara kullanıcılarının yüzde 42’sinde klinik ağız kuruluğu (kserostomi) tespit edildi. Bu durum, elektronik sigarada yer alan propilen glikol ve gliserin gibi maddelerin ağız içindeki nemi emmesiyle oluşuyor. Tükürük, ağız içi sağlığın en güçlü koruyucusudur. Ağız kuruluğu başladığında, dişler bakterilere açık hale gelir. Diş çürükleri hızlanır, diş eti hastalıkları gelişir. Bu zincirin sonunda diş kaybı ve çene kemiği erimesiyle karşılaşıyoruz." Özkan, bilimsel verilerinde tehlikeyi ortaya koyduğunu belirterek, "Ağustos 2024’te yapılan bir başka araştırmada, ağız kuruluğu yaşayan bireylerde diş çürüğü görülme oranı, tükürüğü yeterli bireylere göre yüzde 78 daha yüksek bulundu. Amerikan Periodontoloji Derneği’nin raporuna göre, elektronik sigara kullanıcılarında periodontitis (ileri diş eti hastalığı) gelişme riski, kullanmayan bireylere göre 2,6 kat daha fazla. Tükürük eksikliği yalnızca çürükleri değil, diş etlerini de tehdit ediyor. Kuru kalan diş etlerinde çatlamalar, iltihaplanmalar ve gingivitis başlıyor. Tedavi edilmezse bu durum periodontitise, yani iltihabın çene kemiğine kadar ilerlemesine neden oluyor. Bakteriler diş eti altına sızdığında, artık sadece diş değil, kemiğin kendisi de risk altındadır. Bu, genç yaşta implant yapılamayacak kadar ileri kemik kaybıyla sonuçlanabiliyor" diye konuştu. Ağız kokusu ve yaraların arttığına dikkat çeken Özkan şunları kaydetti: "Kuruyan ağız içi dokular, sadece diş ve diş etini değil, mukozayı da etkiliyor. Halitoz (kötü ağız kokusu) ve tekrarlayan ağız yaraları elektronik sigara kullanan bireylerde yaygın şekilde görülüyor. Bu durum kişinin hem ağız sağlığını hem de sosyal hayatını olumsuz etkiliyor. Elektronik sigara kullanımına erken yaşta başlayan bireylerde, 40 yaşına gelmeden birden fazla dişin kaybı ve protez ihtiyacı doğabiliyor. Ayrıca çene kemiği erimesi nedeniyle implant tedavisi de zorlaşıyor. Tütün ve elektronik sigarayı bırakın. Tükürük bezleri üzerindeki yıkıcı etkiler kalıcı olabilir. Bırakmakta zorlananlar, psikolojik ve medikal destek almalı. Düzenli diş hekimi kontrolü şart: Ağız kuruluğu fark edilmeden ilerleyebilir. Hekiminizle yapılacak erken kontroller, çürük ve kemik kaybını önleyebilir. Tükürük destekleyici yöntemler kullanın: Ksilitol içeren şekersiz sakız, limon, ananas gibi doğal uyarıcılar tükürük akışını artırabilir. Su tüketimini artırın: Gün içinde bol su içerek ağız içi nem dengesini koruyun. Alkol içeren gargaralardan kaçının: Bu ürünler kuruluğu artırır. Bitkisel ve nemlendirici içerikli ağız bakım ürünleri tercih edilmelidir." Özkan, geç kalınmadan önlem alınması gerektiğini belirterek, "Basit bir ağız kuruluğu, fark edilmediğinde diş kaybı ve çene kemiği erimesine kadar ilerleyebilir. Elektronik sigaranın ağız sağlığına verdiği zararlar, çoğu zaman sessiz başlar. Ancak sonuçları, estetikten çiğneme fonksiyonuna kadar hayat kalitesini etkiler. Erken yaşta diş kaybı yaşamamak için, bu alışkanlıktan bir an önce uzaklaşmak ve düzenli hekim kontrolünü ihmal etmemek şart" dedi.

Prof. Dr. Alper Fındıkçıoğlu: Elektronik sigara, gençlerin ve çocukların sağlığını tehdit ediyor! Haber

Prof. Dr. Alper Fındıkçıoğlu: Elektronik sigara, gençlerin ve çocukların sağlığını tehdit ediyor!

Elektronik sigarayı gençlerin dışında ilkokul ve ortaokul çağındaki çocukların bile kullanmaya başladığına vurgu yaparak tehlikeye dikkat çeken Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Alper Fındıkçıoğlu, elektronik sigaraların sanıldığı kadar masum olmadığını, 'patlamış mısır akciğeri' olarak isimlendirilen hastalığa neden olduğunu söyledi. Kullanımı yaygınlaşan elektronik sigaralar giderek daha popüler hale geliyor. Başta gençler olmak üzere artık birçok kişi, sağlığa daha az zararlı olduğunu düşünerek elektronik sigara içmeyi tercih ediyor. Oysaki elektronik sigaralar, nikotin bağımlılığını devam ettirdiği gibi akciğer hasarı, kalp hastalıkları ve gençlerde beyin gelişimini olumsuz etkileme gibi çeşitli sağlık sorunlarına neden oluyor. Bu sigaralar üzerine yapılan birçok araştırma da vücut üzerinde başka olumsuz etkileri olduğunu gösteriyor. "Sigara değil ama sigara kadar zararlı" Konuyla ilgili Acıbadem Adana Hastanesi'nden Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Alper Fındıkçıoğlu, farklı tatları ve sigara gibi kokusunun olmaması nedeniyle zararsız bir ürün gibi algılanan elektronik sigaraların masum olmadığını anlatan Prof. Dr. Alper Fındıkçıoğlu, "Yapay meyve aromaları nedeniyle zararsız bir ürün gibi sunuluyor. Ancak bu konuda dikkatli olmak lazım. Sigara değil ama sigara kadar zararlı. 10-15 yaş civarındaki çocuklar çok rahat kullanabildiği için ciddi çok genç yaşta olmalarına rağmen akciğer, kalp damar ve birçok hastalığın görülmesi mümkün" dedi. "İlkokul, ortaokul çağındaki çocuklar bile içebiliyor" Uyarılarına devam eden Prof. Dr. Fındıkçıoğlu, "Elektronik sigaralar aslında normal tütün mamulü sigaradan farklı bir şey değil. Maalesef ki, farklı bir ürün veya daha az zararlı gibi lanse ediliyor. İnsanlar da buna inanıyor. Son 10-15 yıldır giderek daha çok kullanılmaya başladığını görüyoruz. Toplumsal olarak ciddi bir sağlık problemi oluşturabilecek yeni bir alışkanlık ortaya çıkıyor. Tüketiciler için duman kokusunun olmaması çekici hale getiriyor. Sigara birçok yerde yasak ya da özel bir alanda içilebilirken elektronik sigaraların kokusunun olmaması nedeniyle her yerde içilebiliniyor. Bu da içme oranını da artıyor. Üzülerek görüyüz ki, bırakın gençleri, ilkokul, ortaokul çağındaki çocuklar bile kullanıyor. Böylece çok kişi genç yaşta, zararlarına maruz kalıyorlar. Bu yüzden çok genç yaşlarda ciddi akciğer hastalıklarıyla karşılaşmaları mümkün" ifadelerini kullandı. "Patlamış mısır akciğeri hastalığı, KOAH'a benzer semptomlarla kendini belli ediyor" Elektronik sigaraların birçok batı ülkesinde 'patlamış mısır akciğeri' olarak bilinen hastalığına sebep olduğunun altını çizen Prof. Dr. Fındıkçıoğlu, "Patlamış mısır akciğeri ismi, Amerika'da ilk olarak patlamış mısır fabrikası işçilerinde görülmüş. Mısıra tereyağı tadı vermesi için kullanılan tatlandırıcılı bir kimyasal olarak deacety'i solumaları sonucunda akciğerlerinde bu hastalık tespit edilmiş. Günümüzde kullanılan elektronik sigaralarda veya buharlaştırıcı sıvılarında aromalar için yine bu tehlikeli madde diacetyl kullanılıyor. Elektronik sigaraların içerisine vanilya, Hindistan cevizi, akçaağaç gibi aromaları sigaranın sıvısına ekliyorlar. Böylece daha çekici hale getiriyorlar. Bunlar tehlikeli kimyasallar aslında. İçicilerin buhar yoluyla doğrudan akciğerlerine çektikleri bu kimyasallar ciddi zarar veriyor ve yol açtığı hastalık, 'patlamış mısır akciğeri' ismiyle biliniyor. Akciğerde Kronik Obstrütif Akciğer Hastalığının (KOAH) semptomlarına benzeyen bir şekilde, hırıltılı nefes darlığı, öksürük gibi şikayetleri olan önemli bir akciğer hastalığı oluşuyor. Başta Amerika olmak üzere elektronik sigaraların yaygınlaşmaya başlamasıyla birçok ülkede bu hastalık görülüyor. Yaygınlaşması, çok ciddi bir toplumsal sağlık sorunu oluşturabileceğinin de işareti. Öncelikle şunu vurgulamak gerekir, elektronik sigaranın, normal sigaradan farkı yok. Bir başka sorun da, sigarayı bırakmak isteyenler, elektronik sigarayı, sanki sigarayı bırakmak için bir geçiş yolu gibi görüyorlar. Bu da yanlış bir inanış. Ne zararından kaçabiliyorlar, ne de sigaraya duydukları bağımlılıktan kurtulabiliyorlar" diyerek sözlerini tamamladı.

Sigarayı bırakmak için seçilen yol, dönüşü olmayan bir yokuş olabilir Haber

Sigarayı bırakmak için seçilen yol, dönüşü olmayan bir yokuş olabilir

Son yıllarda, özellikle gençler arasında giderek yaygınlaşan elektronik sigaralar, sigaraya alternatif olarak piyasaya sunulmuş olsa da sağlık üzerindeki etkileri konusunda ciddi endişelere yol açıyor. Görünüşü, hareketi ve dumanı ile geleneksel sigarayı taklit etmek üzere tasarlanmış bir ürün olan elektronik sigara, nikotin, aroma maddeleri ve diğer kimyasalların aerosolünün çekmesiyle vücutta ağır tahribatlara neden oluyor. Elektronik sigara kullanımı, kullanıcıyı nikotin gibi bağımlılık yapıcı maddelere maruz bırakırken, birçok tehlikeli kimyasalın da vücuda girmesine neden olabiliyor. Çeşitli araştırmalar, elektronik sigaraların içindeki aroma maddeleri, propilen glikol ve diğer kimyasalların akciğerlerde ciddi hasarlara yol açabileceğini ve özellikle bunları kullanan gençlerin solunum sistemine zarar verebileceğini ortaya koyuyor. Elektronik sigaraların tehlikeleri, yalnızca nikotinle sınırlı kalmıyor. Bazı çalışmalar, bu cihazların içindeki aromaların, vücutta yan etkiler yaratan kimyasal bileşiklere dönüşebileceğini gösteriyor. Ayrıca, elektronikteki metal bileşenler, ısındıkça zehirli maddeler salıyor ve bu da uzun vadeli sağlık sorunlarına yol açıyor. Sağlık uzmanları, elektronik sigaranın geleneksel sigaradan daha güvenli olduğu savunulan argümanları kesin bir dille reddediyor. Birçok uzman, özellikle gençlerin ve hamile kadınların elektronik sigara kullanımından kaçınması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, “Elektronik sigara kullanımı, nikotine alışkanlık oluşturmakla kalmayıp, aynı zamanda akciğerler üzerinde kansere neden olabilecek kalıcı hasara yol açabilir. Ayrıca, bu cihazlar genellikle kontrolsüz koşullarda üretiliyor ve güvenlik standartları konusunda eksiklikler içerebiliyor. Sigarayı bırakmak için seçilen elektronik sigara kullanım yolu, dönüşü olmayan bir yokuş olabilir” uyarısında bulunuyor. “Zararsız değil algısı bilimsel verilerle çelişiyor” Prof. Dr. Müge Toyran da, elektronik sigaraların zararsız olduğu algısının bilimsel verilerle çeliştiğini vurguladı. Elektronik sigaraların içerdiği nikotin ve diğer zararlı kimyasallar nedeniyle, solunum, kalp-damar, göz, ağız sağlığı üzerinde ciddi tahribatlara yol açabileceğini, kanser riskini artırabileceğini ve gebelikte genetik hasara neden olabileceğini anlatan Prof. Toyran, şunları kaydetti: “Ayrıca, elektronik sigaralar depresyon riskini artırıyor, astım ataklarını tetikliyor ve bazen de fiziksel yaralanmalara yol açıyor. Özellikle gençler ve sigara içmemiş bireyler için tehlikeli olan elektronik sigara kullanımı, pasif maruziyet yoluyla başkalarının sağlığını da tehdit ediyor. Aslında masum olmayan elektronik sigara, sigara bırakma dönemi dışında kesinlikle kullanılmamalı, kullanılması halinde de hekim kontrolünde ve kısa süreli tercih edilmeli.”     

Sigara Bırakma Günü'nde Çukurova Üniversitesi'nde tütün ve E-sigara zararı konuşuldu Haber

Sigara Bırakma Günü'nde Çukurova Üniversitesi'nde tütün ve E-sigara zararı konuşuldu

Sigarayı Bırakma Günü nedeniyle” Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Sigarayı Bırakma Günü Etkinlikleri” düzenlendi. Yapılan sunumlarda her yıl 8 milyon kişi aktif sigara içicisi,1.3 milyon kişi pasif içici tütün kullanımına bağlı nedenlerden hayatını kaybettiği vurgusu yapılırken Türkiye'nin erkek cinsiyette tütün kullanım sıklığı bakımından OECD Ülkeleri arasında birinci sırada yer aldığına dikkat çekildi.  Çukurova Üniversitesi Mithat Özhan Amfisinde düzenlenen etkinlikte Balcalı Hastanesi Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Zeynep Kekeç, katılımcılara “Sağlıklı Yaşam (wellness) nedir? Sağlıklı yaşam( wellness) konu başlığı altında Tütün ve tütün kullanımı ile ilgili, Doç.Dr. Pelin Duru Çetinkaya “Bu Günümüzü ve Geleceğimizi Tehdit Eden Tütün ve Tütün Ürünleri Salgını” hakkında, Prof. Dr. Sevgi Özcan hoca, Sigara bağımlılığı; ülkemizde sigara bırakma poliklinikleri ve Üniversite bünyesinde faaliyet gösteren sigara bırakma polikliniğinin işleyişi hakkında konuşma yaptı. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı, Üniversite Rektörlüğü, Hastane Başhekimliği, Adana İl Sağlık Müdürlüğü, Türk Toraks Derneği, Yeşilay'ın katkıları ile düzenlenen etkinlikte katılımcılara ‘’Çukurova Üniversitesi’nde (Elektronik)Sigara Salgınına Geçit verme‘’ sloganlı tişörtler dağıtıldı. Sigara içen katılımcıların Karbonmonoksit değerleri ölçüldü. Prof. Dr. Kekeç tütün ve E-Sigara Zararı hakkında uyarıda bulundu Balcalı Hastanesi Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Zeynep Kekeç gerçekleştirdiği sunumunda her yıl 8 milyon kişi aktif sigara içicisi,1.3 milyon kişi pasif içici tütün kullanımına bağlı nedenlerden hayatını kaybettiğine işaret etti. Kekeç, Türkiye’nin erkek cinsiyette tütün kullanım sıklığı bakımından OECD Ülkeleri arasında birinci sırada yer aldığını belirtti. 15 yaş üstü grupta ise erkeklerin yüzde 41.3 ünün kadınların ise yüzde 15.5 inin tütün kullandığına vurgu yapan Prof. Dr. Kekeç, 15-24 yaş arası her 5 gençten birinin tütün bağımlısı olduğuna dikkati çekti. E-Sigaranın da son derece zararlı olduğunu belirten Kekeç, bu Sigaranın dumanının asla bir su buharı olmadığını, içeriğinde nikotin ve kansere yol açan kimyasallar bulunduğuna, nikel kalay kurşun gibi ağır metaller barındırdığına, uçucu organik bileşenlerin bulunduğuna, ciddi akciğer hastalığına yol açan diasetil gibi tatlandırıcılar ve aromalar bulunduğuna işaret etti. "Elektronik sigara, gençler arasında yükselen bir tehdit" Prof. Dr. Zeynep Kekeç, “Tütün endüstrisi, kapalı alanlarda sigara yasağının olması ve sigara içim oranlarının azalması kaygısı ile elektronik sigara, vapeler, IQOS gibi tütün ürünlerini sürekli pazara sürmekte ve gençleri hedef almaktadır. Amerika’da 5 lise öğrencisinden biri; 20 ortaokul öğrencisinden biri elektronik sigara kullanmaktadır. Ülkemizde elektronik sigara, ısıtılmış tütün ürünleri vapelerin kullanımı satışı ve reklamı yasak olmasına karşın kullanımının arttığı ortaokul ve lise öğrencilerinde kullanıldığı bilinmektedir. Elektronik sigara salgını nedeniyle DSÖ acil eylem çağrısı yapmış; geniş bir ürün çeşitliliği ve çekici tatlarla küresel olarak, pazar hızla büyüdüğü, Agresif bir şekilde çocuklar ve gençlerin hedef alındığı, Birçok ülkede gençler ve çocuklarda kullanımın, yetişkin kullanımını aşan oranlarda olduğu bildirilmiştir. Halkı yanıltıcı ve aldatıcı iddialardan (sigarayı bırakma konusundaki güvenlik veya etkinlikle ilgili yanlış iddialardan) korumak; E-sigaraların çocuklara satışını yasaklamak, tedarik zincirini kontrol etmek ve çocukların erişimini azaltmak için tedbirleri uygulamak; E-sigaralara için de tütün kontrol önlemlerini uygulamak gerekmediği vurgusu yapılmıştır” şeklinde konuştu. Kürsüye son olarak gelen Çukurova Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Balcalı Hastanesi Başhekimi Prof.Dr. Hacer Yapıcıoğlu Yıldızdaş, bu son derece önemli etkinliğe ev sahipliği yapmaktan mutlu olduklarını ifade ederek, etkinlikte emeği geçenlere ve katılım sağlayanlara teşekkür etti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.