Memur-Sen, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde engelsiz bir yaşam için çağrı yaptı
Memur-Sen Engelsiz Komisyonu Adana İl Başkanı Nuri Karslıoğlu, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla Memur-Sen Adana İl Temsilciliği'nde basın açıklaması yaptı. Etkinliğe Engelsiz Memur-Sen Yönetim Kurulu üyeleri, Memur-Sen Adana İl Temsilcisi ve Sağlık-Sen Şube Başkanı Bekir Nennioğlu, Diyanet-Sen Şube Başkanı Feysel Akkoç ve Emekli Memur-Sen Adana İl Başkanı Cumali Araz katıldı. Karslıoğlu, yaptığı açıklamada, engelli bireylerin toplumsal eşitlik, hak ve onurlu bir yaşam hakkına sahip olduğunu, engelliliğin yalnızca bir fiziksel durum değil, toplumsal engellenmişlik olduğunu belirtti. Ayrıca, engelli bireylerin haklarını savunmak ve yaşamlarını iyileştirmek için atılması gereken somut adımlar üzerinde durdu.
Memur-sen Engelsiz Komisyonu Adana İl Başkanı Nuri Karslıoğlu, “Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. 3 Aralık, “Her birey engelli adayıdır” söyleminden öte, engellilerin anayasal haklarının insanlık onuruna yakışır şekilde düzenlenmesi gerektiğini anlama ve anlatma tarihidir. Bu gün, insan olmanın temel ilkesi olan eşitlik ve onurlu yaşam hakkını hatırlatır. Birleşmiş Milletler tarafından 1992 yılında Dünya Engelliler Günü olarak ilan edilen bugün, bir kutlama veya sembolik bir çiçek sunma günü değil; farkındalık yaratma ve engellilikten ziyade, engellenmişlikten kaynaklanan sorunlarla yüzleşme günüdür” diye ifade etti.
“Engelli bireylerin insan onuruna yakışır hizmet almasını sağlamak tüm kurumların ve bireylerin sorumluluğudur”
Nuri Karslıoğlu, “Sağlık, eğitim, özel ve kamu sektörlerinde istihdam, evde bakım hizmetleri, ayrımcılıkla mücadele, adil çalışma koşulları, rehabilitasyon hizmetleri ve sosyal hayata tam katılım gibi konular, toplumun en dezavantajlı grubu olan engelliler için birer lüks değil, temel haklardır. Engelli bireylerin insan onuruna yakışır hizmet almasını sağlamak, onların yapamadıklarına değil, yapabildikleri becerilere odaklanmak ve sosyal yaşama uyum sağlamaları için destek olmak, tüm kurumların ve bireylerin sorumluluğudur. Bizler, Memur-Sen Engelliler Komisyonu olarak engelli politikalarını belirlemekte, bu konuda kamuoyu oluşturmakta ve geniş bir etki alanı yaratmak için kararlılıkla mücadele etmekteyiz. “Engelsiz bir hayat için herkes sorumluluk almalıdır” ilkesiyle hareket eden Sendikamız, üstlendiği görevleri yerine getirmekten hiçbir zaman geri durmamış, çözümün bir parçası olmaktan gurur duymuştur.3 Aralık, yalnızca bir farkındalık günü değil; eşit, adil ve onurlu bir yaşamın inşası için bir dönüm noktasıdır. Engellilik, toplumsal yaşamdan dışlanması gereken bir durum değil, aksine, insanlık değerlerini zenginleştiren bir çeşitlilik olarak görülmelidir. İnsan olmanın temel ilkesi, her bireyin onuruna yakışır bir yaşam sürmesini sağlamaktır” şeklinde konuştu.
“Engelli bireylerin kariyer engelleri kaldırılmalı”
Karslıoğlu Türkiye’de engelli bireylerin yaşamlarını kolaylaştırmak için yapılan düzenlemelere değinerek şunları söyledi: “Son yıllarda devletimiz, engelli bireylerin yaşamlarını kolaylaştırmak ve iyileştirmek adına önemli yasal düzenlemeler yapmıştır. 2002 yılında kamuda çalışan engelli sayısı sadece 5 bin kişi iken, bu sayı son 15 yılda 70 bine ulaşmıştır. Ancak, bu sayısal artış kadar, engellilerin kariyerlerinde ilerleyebilmeleri de aynı derecede önemlidir. Bugün ülkemizde bürokraside üst düzey yönetici pozisyonundaki engelli sayısının yok denecek kadar az olduğunu görmekteyiz. Artık engelliliğin bir “engel” olarak algılanmasından vazgeçilmeli ve kariyer engeline son verilmelidir. Biz, hak ve adaletin uygulandığı, engelli bireylerin karşısına bir kısıtlama olarak çıkarılmadığı bir çalışma hayatı talep ediyoruz. Özellikle engelli çalışanların atamaları yapılırken, engellilik durumlarının ve yeteneklerinin işe uygunluğu dikkate alınmalıdır. Aksi takdirde, bu çalışanlar işe başladıktan sonra, yöneticileriyle sıkıntılar yaşayarak eğitimlerine ve yeteneklerine uygun olmayan görevlerle karşı karşıya kalmaktadır. Çalışma hayatında engelli bireylerin doğru anlaşılarak uygun işlere yerleştirilmesi, geliştirilmesi ve yönetici pozisyonlarına ulaşmaları için fırsatlar sunulması son derece önemlidir. Engelli bireyler iletişime açık insanlardır, ancak onlarla kurulan iletişimde aşağılayıcı ifadelerden ve acıma duygusuyla yaklaşmaktan kaçınılmalıdır. Küçümseyici ifadeler veya farklı yaklaşımlar, onların birey olarak değer görmediğini hissettirebilir. Bunun yerine, engelli bireylerin yaşamını zorlaştıran sorunlar en aza indirilmeye çalışılmalı, hoşgörü, sevgi ve saygı temel alınmalıdır. Diğer insanlara nasıl davranılıyorsa, engelli bireylere de aynı şekilde davranılmalıdır. Çünkü engelli bireyler, sadece farklı ihtiyaçları olan insanlardır.
“Engelleri kaldırmak için hep birlikte hareke geçmeliyiz”
Nuri Karslıoğlu, “Engelli bireyler, hayatın zorluklarına karşı kararlılıkla mücadele eden, toplum için ilham kaynağı olan örneklerdir. Bu mücadeleye destek olmak, farkındalık yaratmanın ötesinde somut adımlar atmayı gerektirir. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü, insanlık değerlerini hatırlamak ve harekete geçmek için bir fırsattır. İnsan onuruna yakışır bir yaşam için, engellerin kaldırılmasının önemini bir kez daha vurguluyor ve bu yolda her bireyin sorumluluk almasını bekliyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle, tüm engelli vatandaşlarımızın ve ailelerinin sağlıklı, mutlu ve başarılı bir yaşam sürmelerini diliyor, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nün engelli bireylerin azim ve kararlılığını tüm topluma ilham veren bir gün olmasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu.