#Feke

İLKHABER-Gazetesi - Feke haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Feke haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana'da yerin 700 metre altında 'savunma sanayi' mesaisi: 550 milyon yıllık faydan çinko çıkarıyorlar Haber

Adana'da yerin 700 metre altında 'savunma sanayi' mesaisi: 550 milyon yıllık faydan çinko çıkarıyorlar

Adana'nın Feke ilçesinde yerin 700 metre altında zorlu mesai yapan maden işçileri, savunma sanayinde de kullanılan çinko üreterek hem kendilerinin hem de ülkenin geleceği için alın teri döküyor. Feke ilçesinde dünyanın en zor meslekleri arasında yer alan maden işçiliğini yerin yüzlerce metre altında mesai yaparak ülke ekonomisine katkı sunan işçiler 4 Aralık Dünya Madenciler Günü'nde de çalışmalarını sürdürüyor. Ülke ekonomisine katkı sunmak için 550 milyon yıllık fay dokuları arasında çinko cevheri çıkaran madenciler, zorlu şartlara rağmen kasklarındaki fenerler ve maden ocağı içindeki aydınlatma ile dayanışma içinde zorlu mesailerini sürdürüyor. Günlerini karanlık galerilerde geçiren madenciler, hazırlanan kontrol listelerini tamamlayıp tüm güvenlik tedbirlerini aldıktan sonra üretime başlıyor. Yaklaşık 50 kişilik ekip, yer altı ve yer üstünde oluşturulan güvenlik zinciri ile özellikle son yıllarda savunma sanayisinde yoğun kullanılan çinko madenini aylık 500–750 ton arası cevher üreterek ülke ekonomisine kazandırılıyor. İhlas Haber Ajansı muhabirleri, yerin 700 metre altındaki bu zorlu mesaiyi yerinde görüntülerlerken maden işçilerinin aldığı tedbirler ve zorlu mesaileri de kameralara yansıdı. Depremler nedeniyle güvenlik seviyesini en üst düzeyde tutan madenciler, çatlak ve gevşemeleri titizlikle kontrol ederek galerileri adeta ilmek ilmek işliyor. Maden mühendislerinin incelemesine göre cevher üretilen bölgedeki fay dokularının yaşı 550 milyon yıl olarak tespit edildi. "SEVDİĞİMİZ İŞ OLDUĞU İÇİN ZORLUK YOK" 30 yıllık madenci ve ocak çavuşu Sıtkı Özcan, yerin altında çalışmanın disiplin gerektirdiğini belirterek "Yaklaşık 300–400 metre derindeyiz. Sevdiğimiz için bize zor gelmiyor. Tahkimata, çatlaklara ve kavlaklara dikkat ettiğimiz sürece burası da güvenlidir. Dalgınlık en büyük risktir. Daha önce kömürde çalıştım, çok zordu. Atletle 30 derecede çalışıyorduk. Şu an bu maden onlara göre cennet" dedi. "ZİNCİRİN BİR HALKASI KOPARSA SİSTEM YÜRÜMEZ" H2O2 Peroksit Enerji ve Üretim A.Ş. İşletme Müdürü Raşit Kemal Sönmez ise, üretim süreçlerini titizlikle ve üst düzey tedbir ile ilerlediğinin altını çizerek " Adana'nın Feke ilçesinde çinko madenciliği yapıyoruz. Eski ocaklar 400–450 metreye kadar iniyor fakat bizim üretim kotlarımız 740–750 bantlarında. Cevheri tesisimizde işleyip ülke genelinde sevk ediyor ve İran'a ihraç ediyoruz. Toplam 55 kişiyiz, 40'ı yer altında çalışıyor. Günlük 500–750 ton cevher üretiyoruz. Çinko, savunma sanayisinden telefon üretimine kadar birçok alanda kullanılıyor. Bu işin temeli samimiyet ve ekip çalışmasıdır. Zincirin bir halkası koparsa sistem yürümez" diye konuştu. 12–13 yıldır madencilik yapan Ali Altınsoy ise " 600–700 metrelerde çalışıyoruz" derken 7 yıllık madenci Abdullah Topuz da" yer altı da güzel, yer üstü de. Çatlak ve patlamalara karşı dikkatliyiz, tedbir olduktan sonra çalışmalara devam ederken çok severek yaptığımız bir iş" diye konuştu. 15 yıllık madenci ve ateşçi Emrah Köken, ailesinin yer altında çalıştığı için kaygı duyduğunu belirterek "Deprem ve kaza ihtimali nedeniyle tedirgin oluyorlar. Ama biz içeri girdiğimiz anda dışarıdaki her şeyi bırakıp işe odaklanırız. Emekli oldum ama devam ediyorum. İşin zorluğu var ama alışınca kolaylaşıyor "ifadelerini kullandı. "BİRİ ZARAR GÖRSE BİZE OLMUŞ GİBİ ÜZÜLÜYORUZ" 22 yıllık baş çavuş Oruç Ergen, yer altı psikolojisinin farklı olduğunu kaydederek " Tüm ekibin can güvenliğinden sorumluyuz. Nizami yapılmazsa tehlikeli bir iştir. Metal madenlerinde de göçük ve su baskını riski vardır. Çalışanlarla bir can bağı oluşuyor, biri zarar görse bize olmuş gibi üzülüyoruz. Bu yüzden önce dikkat ve güvenlik" diye bilgi verdi.

Yasa: Feke–Saimbeyli yolundan 3 kulhu 1 elham okumadan geçemiyoruz Haber

Yasa: Feke–Saimbeyli yolundan 3 kulhu 1 elham okumadan geçemiyoruz

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi, Kasım ayının yedinci oturumunu Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Güngör Geçer’in başkanlığında gerçekleştirdi. Açılış yoklaması ve ek gündem maddelerinin gündeme alınmasının ardından söz alan Yeniden Refah Partisi Meclis üyesi Mehmet Yasa Adana’nın Saimbeyli ilçesinde yamaçtan kopan kayanın otomobilin üzerine düşmesiyle yaşanan tehlikeyi meclis gündemine taşıdı. Olayın bölgede uzun süredir devam eden risklerin bir sonucu olduğunu vurgulayan Yasa, Feke–Saimbeyli kara yolunda geçmiş yıllarda da can kayıplarının yaşandığını hatırlatarak acilen önlem alınması çağrısında bulundu. “Feke–Saimbeyli yolu can almaya devam ediyor” Yeniden Refah Partisi Meclis üyesi Mehmet Yasa, yolun geçmişte de acı olaylara sahne olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bundan birkaç sene önce Feke–Saimbeyli kara yolunda bir kaza meydana gelmişti. Dört öğretmenimiz aracın içinde sıkışarak vefat etti. Bu yıl yazın Karayolları o bölgeye profesyonel dağcılar gönderdi. Yaz boyunca kayaları düşürttüler ama kayalar düşerken diğer kayaları etkilemiş. Geçen hafta yine kazadan kıl payı kurtulduk. Biz Saimbeyli’ye giderken 3 kulhü 1 elham okumadan geçemiyoruz. Bu konuda Karayollarının ve Adana Valiliğinin acilen önlem alması gerekiyor. Önümüz kış; orada her an ölüm tehlikesi yaşıyoruz. Bu konu Saimbeyli’nin kanayan yarası haline geldi.” Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Güngör Geçer ise bölgenin önemine dikkat çekerek, “O bölge gerçekten çok önemli. Olayla ilgili ciddi bir çalışma yapılması gerekiyor. İl Koordinasyon Toplantısı’nda da başkanlarımız konuyu gündeme getirdi” dedi. Konuşmaların ardından gündem maddelerine geçildi. Maddeler gerekli karara bağlandı. Bir sonraki oturumun yarın saat 14:00’da yapılması kararlaştırıldı.

Kilosu etle yarışan “beyaz altın” sedir mantarı Japonların ve Korelilerin gözdesi oldu Haber

Kilosu etle yarışan “beyaz altın” sedir mantarı Japonların ve Korelilerin gözdesi oldu

Adana'nın Feke ilçesinde orman köylüleri, kilosu bin liraya kadar yaklaşan "Sedir (Katran) mantarı" için sabah ezanıyla birlikte ormanlara gitmeye başladı. Geçen yıl kuraklık nedeniyle çok çıkmayan sedir mantarı, bu yıl son zamanlardaki yağışların etkisiyle yeniden yüz güldürürken, Japonya'ya ihraç edildiği bildirildi. İLK HASADA BAŞKANLAR DA KATILDI Feke ilçesine bağlı Mansurlu ve Konakkıran bölgelerinde, sedir ağaçlarının köklerinde doğal olarak yetişen sedir mantarı, Japonya ve Güney Kore'nin gözdesi olurken, kilosu boyu ve kalitesine göre 500 TL'den bin TL'ye kadar alıcı buluyor. Bölgeki yöre sakinlerinin "beyaz altın" olarak dillendirdiği sedir mantarı bu sene de yağışlarla birlikte çıkmaya başladı. Mansurlu Mahallesi'nde yılın ilk toplama etkinliğine Feke Belediye Başkanı Cömert Özen, Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, Kozan Kaymakamı Bahattin Alp Arslanköylü, Kozan Ticaret Odası Başkanı Mustafa Kandemir ve Kayseri Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk, muhtarlar, meclis üyeleri ve yöre sakinlerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Başkanlar, yöre sakinleriyle birlikte ormanda ellerinde çubuklarla mantar aradı. Bulunan mantarları şenlik havasında geçen etkinlikte yöre sakinleri, 'katran böreği' ve 'mantar közlemesi' yaparak ikram etti. Günlük yaklaşık 200 kilo mantarın toplandığı bölgede, köylüler bu yılın bereketli geçmesini beklediklerini ifade etti. JAPONYA VE GÜNEY KORE’YE İHRACAT Mansurlu bölgesinde mantar alımı yapan ve bölgede kooperatifleştiklerini belirten Osman Ayaş, ürünün bölge ekonomisi için büyük önem taşıdığını söyledi. Ayaş, "Bu tohumu olmayan mantar ürünü diyebiliriz. Bin 500–2 bin rakımda yetişiyor. Japonya'ya ihraç ediyoruz. Geçen yıl hiç yoktu, bu yıl iç piyasaya da veriyoruz. Yağışlarla birlikte çıktı. Önceki yıllarda günde 2-3 ton toplanıyordu ama bu yıl 200-300 kilo civarında. Fiyatı 500 liradan başlayıp bin liraya kadar çıkıyor. Türkiye'nin dört bir yanından talep var. Antibiyotik oranı yüksek, kalorisi yoğun bir mantar. Geçtiğimiz yıllarda sadece bu üründen 4 milyon liralık fatura kesilmişti" dedi. "BÖLGENİN MARKASI HALİNE GELDİ" Sedir mantarının bölge için marka haline geldiğine değinen Feke Belediye Başkanı Cömert Özen, "Toroslar'dan Japonya'ya uzanan bir yolculuğu var. Eskiden değeri bilinmezdi ama artık ihracat ürünü haline geldi. Mantarımızı tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz" diye konuştu. Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı ise bölgede 100'e yakın mantar çeşidi bulunduğunu belirterek, sedir mantarının hem ekonomik hem ekolojik açıdan önemli bir değer olduğunu kaydetti. KÖYLÜ KADINLAR SABAH EZANIYLA ORMANDA Sabah ezanıyla birlikte ormana gidip öğle namazına kadar mantar topladığını anlatan 85 yaşındaki Sanem Gündoğdu, "Dağdan topluyorum, satıyorum, evime katkı oluyor" derken Raziye Gündoğdu da sedir ağaçlarının gölgesinde mantar arayarak elde ettiği gelirle ev ekonomisine destek verdiğini ifade etti. YILLIK GELİRİ 15 MİLYON LİRA Bölgede aynı zamanda mantarın yurt dışına açılmasında öncü olan AK Parti Feke İlçe Başkanı Vahit Todil, yağışların bol olduğu dönemlerde 35 ton sedir mantarının ihraç edildiğine dikkat çekti. Todil, "İlçeye yıllık 15 milyon liralık para girişi sağlanıyor. Japonya'ya taze, Çin ve Güney Kore'ye dondurulmuş olarak gönderiliyor. Şu anda 500-600 liradan alımlar var, yağışlar devam ederse bu yıl da beklenti yüksek" şeklinde konuştu.

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Feke’nin su sorunu gündem oldu Haber

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Feke’nin su sorunu gündem oldu

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Ekim ayı 4. oturumu, oturumunu Meclis 1. Başkan Vekili Göktürk Boyvadaoğlu başkanlığında düzenlendi. Oturum açılış yoklaması ve ek gündem maddelerinin gündeme alınması ile başladı. Gündem dışı söz alan Yeniden Refah Partisi Meclis Üyesi Mustafa Aksoy, Feke’de yaşanan su sıkıntısını meclise taşıyarak çözüm talep etti. “Topalaklı köyünde insanlar suyu kendi imkanlarıyla taşıyor” Yineden Refah Partisi Belediye Meclis Üyesi Mustafa Aksoy, Feke Topalaklı köyünde yaşanan su sıkıntısına dikkat çekerek şunları söyledi: “Topalaklı köyünden aramızda 3 meclis üyemiz var. Bu köyün insanları şuanda ineklerini Akçalıuşağı köyünden kendi imkanları ile getirdikleri tanker suyla suluyorlar. Su sıkıntısı yaşıyorlar. Biz Feke belediyesi olarak bir çalışma yaptık. Her ne kadar bizim sorumluluğumuzda olmasa da, sondaj vurulacak noktayı belirledik. Buranın yolunu yaptık. İnsanların çok mağdur durumda. Su için inceleme yaptırdık. 1 milyona yakın masrafı çıkıyor. Büyükşehir’in yaptığı su deposuna da yakın bir noktada. Biz Feke olarak dezavantajlı bir bölgedeyim. Destek bekliyoruz.” Aktürk, “Sondaj çalışmaları planlı şekilde ilerliyor” Tufanbeyli Belediye Başkanı Ahmet Aktürk ise, “Sondaj vurma konusunda hadiyince sondaj vurmak olmuyor. Bunun talebi yapılır. Mayıs ayında sondaj ihalesi oldu. Haziran ayında sondaj çalışması yapıldı. Başvurulur, önümüzdeki yıl çalışmalar yapılır” ifadelerini kullandı. Avcı, “Feke’de su sorunu yıllardır var” AK Parti Grup Başkan Vekili Abdullah Avcı, “Mustafa Başkan bir yıl öncesinden bu konuyu dile getiriyor. Bu planlamanın sorumlusu Mustafa Başkan değil. İdare bunu planlama dahiline almalı. Feke’de su sorunu var. Yıllardan beri susuzluk sorunu var” şeklinde konuştu.

Down sendromlu Savaş’ın umre hayali gerçek oldu Haber

Down sendromlu Savaş’ın umre hayali gerçek oldu

Adana’nın Feke ilçesinde yaşayan down sendromlu Savaş Yavuz’un hayali olan umre ziyareti gerçekleştirildi. İMAM İLE SAVAŞ'IN GÖNÜL BAĞI CAMİDE BAŞLADI Feke ilçesinde Akoluk Camii’nde 4 yıldır görev yaptıktan sonra Mersin Mezitli ilçesine tayini çıkan imam Muhammed Doğaç, gitmeden yıllardır özel ilgi gösterdiği Down Sendromlu Savaş’a verdiği sözü tuttu. Savaş, Diyanet İşleri Başkanlığı ve İmam Muhammed Doğaç’ın girişimleriyle kutsal topraklara giderek umre ziyaretini gerçekleştirdi. Savaş kutsal topraklarda duydu dolu anlar yaşadı. İmam Doğaç'ta, Savaş’ın mutluğunu paylaşarak milyonların gönlüne dokundu. “ENGELSİZ CAMİİ” PROJESİNDEN UMRE SEFERİNE İmam Muhammed Doğaç, Savaş ile aralarındaki gönül bağının Feke’de göreve başladıktan sonra camiye özel bireyleri davet etmesi ile başladığını söyledi. Doğaç," 2021 yılında genç bir imam hatip olarak köye atandım. Cemaat eksikliğini görünce eşimle birlikte camiyi yalnızca namaz kılınan bir yer olmaktan çıkarıp hayatın merkezi haline getirmek için projeler geliştirdik. ‘Engelsiz Camii’ projemizle engelli kardeşlerimize dokunduk. Down sendromlu kardeşimiz Savaş da camiye severek gelen, kalbimizde özel bir yeri olan evladımızdı. Geçtiğimiz Şubat ayında Umre görevim için kutsal topraklara gittiğimde her gün evinin penceresinden yolumu gözlediğini öğrendim. Görevim bitince hediyelerimle yanına koştuğumda gözyaşlarıyla sarıldık. O an sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. İşte o sırada onun umreye gitme arzusunu öğrendim. Söz verdim. Diyanet İşleri Başkanlığımız ve Hac ve Umre Genel Müdürlüğümüz de bu çağrıya kayıtsız kalmadı ve bizi birlikte umreye gönderdi. Savaş’a verdiğim sözü tuttuk onun Kabe’de yaşadığı tarifsiz mutluluğa vesile olanlardan Allah Razı olsun" diye konuştu. Down sendromlu Savaş Yavuz’un kutsal topraklardaki sevinci ise kameralara yansırken Kabe’yi ilk gördüğü anda yüzündeki tebessüm ve göz yaşı ise dikkat çekti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.