#Gezi Rehberi

İLKHABER-Gazetesi - Gezi Rehberi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Gezi Rehberi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bozcaada'da gezilecek yerler: Ulaşım ve konaklama rehberi Haber

Bozcaada'da gezilecek yerler: Ulaşım ve konaklama rehberi

Türkiye’nin üçüncü büyük adası olan Bozcaada, Ege Denizi’nin kuzeyinde Çanakkale’ye bağlı şirin bir ada. Kitle turizminden görece uzak kalmayı başaran ada, butik işletmeleri, bağ kültürü, yöresel tatları ve kendine özgü ruhuyla tatilcilerin uğrak noktası. 19 Mayıs – 15 Eylül arası canlı bir tatil sezonuna sahip olan ada, bu tarihler dışında ise sert rüzgarları ve ıssız atmosferiyle farklı bir deneyim sunuyor. Bozcaada’da Gezilecek Yerler Rum Mahallesi: Taş evleri, daracık sokakları ve rengarenk kapılarıyla ada ruhunu en iyi yansıtan bölge. Türk Mahallesi: Osmanlı döneminden kalma izler taşıyan, sıcak mahalle havasını yaşatan sokaklar. Bozcaada Kalesi: Adanın simgesi, panoramik manzarasıyla mutlaka görülmeli. Meryem Ana Kilisesi: Rum Ortodoks topluluğunun izlerini taşıyan tarihi yapı. Bozcaada Müzesi: Adanın belleğini saklayan değerli bir durak. Polente Feneri ve Yel Değirmenleri: Gün batımının en özel noktası, rüzgarla özdeşleşen bir simge. Ayazma Plajı: Adanın en bilinen plajı, uzun ve altın sarısı kumsalıyla yaz aylarında oldukça popüler. Akvaryum Plajı: Cam gibi deniziyle dalış ve yüzme meraklılarının gözdesi. Bakir Koylar: Adanın keşfedilmeyi bekleyen huzurlu noktaları. Bozcaada Tekne Turu: Adanın saklı koylarını görmek için en keyifli seçenek. Bozcaada’ya Ulaşım Araba ile gelenler için: Çanakkale Boğazı’nı geçmek için Gelibolu–Lapseki, Eceabat–Çanakkale veya Kilitbahir–Çanakkale feribotları kullanılabiliyor. Ardından 45 km’lik yolun sonunda Geyikli İskelesi’nden Bozcaada feribotlarına biniliyor. Otobüsle: Truva, Pamukkale, Kamil Koç gibi firmalar Geyikli’ye kadar sefer yapıyor. Yazın iskeleye kadar, kışın ise Ezine’de bırakıyorlar. Deniz otobüsü ile: Yaz sezonunda sadece yayalara özel Çanakkale–Bozcaada deniz otobüsü seferleri yapılıyor. Ada içi ulaşım: Merkezden plajlara minibüsler kalkıyor. Ancak özgürce gezmek isteyenler için araç kiralamak ya da kendi aracıyla gelmek en ideal seçenek. Bozcaada’da Konaklama Merkez otelleri: Çarşıya yakın, eğlence ve restoranlara yürüyerek ulaşılabilecek yerler. Plaj otelleri: Denize yakın olmak isteyenler için ideal. Bağ evleri: Ada ruhunu hissetmenin en özel yolu. Özellikle doğa içinde huzurlu bir tatil için tercih ediliyor. Ada, sadece deniz ve plajdan ibaret değil. Üzüm bağları, yerel şarapları, adalıların gelenekleri ve kışın zorlu şartlarında ayakta kalmaya çalışan ada kültürü Bozcaada’nın gerçek kimliğini oluşturuyor. Adalıların deyimiyle “adalı” olmanın şartı burada kışı geçirmekten geçiyor. Bozcaada’ya Yakın Gezilecek Alternatif Yerler Bozcaada tatilinizde farklı yerler keşfetmek isterseniz, çevrede birçok alternatif destinasyon bulunuyor. İşte Bozcaada’ya yakın gezilecek yerler: Assos (Behramkale) Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinde yer alan Assos, tarihi Athena Tapınağı, taş sokakları ve denize karşı eşsiz manzarasıyla öne çıkıyor. Gökçeada Türkiye’nin en büyük adası olan Gökçeada, doğal plajları, Rum köyleri ve organik yaşam tarzıyla doğa severlerin gözdesi. Troy Antik Kenti (Truva) UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Troya Antik Kenti, Homeros’un İlyada Destanı ile tanınıyor. Çanakkale merkeze yaklaşık 30 km uzaklıkta. Ayvalık ve Cunda Adası (Alibey Adası) Balıkesir’in gözde tatil beldelerinden Ayvalık ve Cunda, tarihi taş evleri, meyhaneleri, deniz ürünleri ve Şeytan Sofrası manzarasıyla ünlü. Kazdağları (İda Dağı) Mitolojik efsaneleri, serin havası ve doğal güzellikleriyle Kazdağları, doğa yürüyüşü ve kamp için ideal bir alternatif. Foça (Eski Foça) İzmir’in şirin sahil kasabası Foça, foklarıyla, tarihi taş evleriyle ve sakin plajlarıyla biliniyor. Çanakkale Şehitlikleri ve Gelibolu Yarımadası Tarihe tanıklık etmek isteyenler için Gelibolu Yarımadası ve Çanakkale Şehitlikleri, milli mücadelenin izlerini taşıyor.

Saklı plajlar ve büyüleyici dağ köyleriyle Arnavutluk gezi rehberi: Hem de vizesiz! Haber

Saklı plajlar ve büyüleyici dağ köyleriyle Arnavutluk gezi rehberi: Hem de vizesiz!

Osmanlı mirası şehirler, Adriyatik kıyısında saklı plajlar ve büyüleyici dağ köyleriyle Arnavutluk, Balkanlar’ın en çok keşfedilmeyi hak eden rotalarından biri. Türk vatandaşlarının 90 güne kadar vizesiz seyahat edebildiği Arnavutluk, tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve sıcak insanlarıyla yılın her dönemi ilgi görüyor. Başkent Tiran’dan UNESCO mirası Berat’a, turkuaz deniziyle göz kamaştıran Ksamil’den dağların eteklerindeki Theth’e kadar Arnavutluk’ta gezilip görülmesi gereken pek çok nokta bulunuyor. İşte Arnavutluk seyahatinizi planlarken mutlaka rotanıza eklemeniz gereken o büyüleyici duraklar… Tiran (Tirana) – Başkentte Renkli ve Canlı Bir Atmosfer Arnavutluk’un başkenti Tirana, son yıllarda ciddi bir dönüşüm yaşadı. Şehirde mutlaka görülmesi gereken yerler: Skanderbeg Meydanı: Ülkenin kurucu lideri İskender Bey’in (Skanderbeg) heykelinin bulunduğu bu geniş meydan, şehrin kalbi. Ethem Bey Camii: Osmanlı döneminden kalma, ince işçiliğiyle dikkat çeken tarihi cami. Bunk’Art Müzesi: Soğuk Savaş döneminden kalma nükleer sığınak, şimdi çağdaş sanat galerisi ve müze olarak kullanılıyor. Tiran Teleferiği (Dajti Ekspres): Şehri yukarıdan görmek isteyenler için Dajti Dağı’na çıkan teleferik eşsiz bir manzara sunuyor. Berat – “Bin Pencereli Şehir” UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Berat, Osmanlı mimarisini Balkanlar'da en güzel yaşatan şehirlerden biri. Berat Kalesi: Hâlâ içinde insanların yaşadığı nadir kalelerden biri. Mangalem Mahallesi: Beyaz taş evleri ve bol pencereli yapılarıyla meşhur. Onufri İkon Müzesi: Ortodoks ikonları ve dini sanat eserlerinin sergilendiği önemli bir müze. Gjirokastër – Taşlar Şehri Yine UNESCO tarafından koruma altına alınmış Gjirokastër, Arnavutluk’un taş evleriyle ünlü tarihi kentlerinden. Gjirokastër Kalesi: Panoramik şehir manzarası sunar. Aynı zamanda müze olarak hizmet veriyor. Zekate Evi: Geleneksel bir Osmanlı konağı örneği. Edebiyatseverler için: Nobel ödüllü Arnavut yazar İsmail Kadare’nin doğduğu şehir. Ksamil – Arnavutluk’un Maldivleri Adriyatik Denizi kıyısında yer alan Ksamil, masmavi suları ve beyaz kumlarıyla dikkat çekiyor. Ksamil Plajı: Şezlonglu tesisler kadar halk plajları da mevcut. Ksamil Adaları: Küçük teknelerle ulaşılabilen 4 adadan oluşuyor. Yüzme ve şnorkelle dalış için ideal. Saranda – Yaz Tatilinin Parlayan Yıldızı Arnavutluk Rivierası’nın en gözde şehirlerinden biri olan Saranda, deniz turizminin başkentlerinden. Lëkurësi Kalesi: Gün batımını izlemek için mükemmel bir yer. Butrint Antik Kenti: Roma, Bizans ve Osmanlı dönemine ait kalıntılar içeren arkeolojik bölge (UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde). Shkodra – Tarihiyle ve Doğasıyla Büyüleyici Kuzey Arnavutluk’un kültürel başkenti olarak bilinen Shkodra, hem tarihi hem doğal güzellikleriyle öne çıkıyor. Rozafa Kalesi: Boğaz efsanesiyle ünlenmiş ve şehre hâkim bir noktada yer alıyor. Shkodra Gölü: Balkanlar’ın en büyük gölü. Kuş gözlemcileri ve doğaseverler için ideal. Pedonale Caddesi: Kafeleri, sokak sanatçıları ve rengârenk binalarıyla ünlü. Apollonia Antik Kenti – Tarihe Yolculuk Fier yakınlarındaki bu antik şehir, Roma döneminde önemli bir eğitim merkeziydi. Kalıntılar arasında tiyatro, tapınak ve stoa yapıları görülebilir. Dürres (Durres) – Sahil Şehri ve Tarihin Buluşması Tiran’a 35 km uzaklıktaki Dürres, hem plaj tatili hem kültürel geziler için uygundur. Dürres Amfitiyatrosu: Roma döneminden kalma, Balkanlar’ın en büyük amfitiyatrolarından biri. Durres Arkeoloji Müzesi: Antik döneme ait birçok eser sergileniyor. Uzun Sahil Şeridi: Kum plajları ve hareketli yaz gece hayatıyla meşhur. Valbona Vadisi – Doğaseverlerin Cenneti Alplerin Arnavutluk’taki uzantısı olan bu bölge, dağ yürüyüşleri, kamp ve doğa sporları için en çok tercih edilen yerlerden. Valbona Nehri: Buz gibi sularında serinleyebilir, balık tutabilirsiniz. Valbona–Theth Yürüyüşü: Arnavutluk’taki en popüler trekking rotası. Theth – İzole Doğa Harikası Dağ Köyü Theth köyü, geleneksel taş evleri ve dağ manzarasıyla izole bir cennet gibi. Theth Şelalesi ve Mavi Göz (Blue Eye): Turkuaz renkli doğal havuzlar ve şelalelerle ünlü. Lock-in Tower (Kan Kulesi): Arnavut kan davası geleneğini anlatan tarihi kule. Arnavutluk Vizesiz! Türkiye vatandaşlarının 90 güne kadar vizesiz kalabileceği Arnavutluk, hem ekonomik olması hem de doğal-tarihi güzellikleriyle öne çıkıyor. Balkan turuna çıkmayı planlayanlar için mutlaka uğranması gereken bir destinasyon.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.