TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#güneş

İLKHABER-Gazetesi - güneş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, güneş haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Güneşteki aktiviteler uçakların haberleşmesini etkiliyor Haber

Güneşteki aktiviteler uçakların haberleşmesini etkiliyor

Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Selim Şeker, kısa bir süre NASA’nın son 6 yılın en güçlü Güneş patlamasının gerçekleştiği açıklamasına işaret ederek, Güneş patlamalarını değerlendirdi. GÜNEŞ PATLAMALARI GÜNEŞ'İN ENERJİSİNİ OLUŞTURUYOR Prof. Dr. Selim Şeker, Güneş'in kütlesinin yüzde 73'ünü hidrojen, yüzde 25'ini helyum, geri kalan kısmını ise diğer elementlerin oluşturduğunu ifade ederek, “Güneş’ten gelen ışık, hidrojen çekirdeklerinin birleşerek helyuma dönüşmesi ve bu dönem Güneş’te oluşan tepkimeler yani patlamalar sonucu hidrojen gazı helyum gazına dönüşür ve güneş patlamaları olur. Güneş'in enerjisi nükleer füzyon sonucu oluşur. Güneş'in çekirdeğinde biriken hidrojen atomları nükleer füzyon sonucu helyum atomuna dönüşür ve bu dönüşüm sonucunda ortaya çıkan enerji Güneş'in enerjisini oluşturur, ardından ısı ve ışık olarak Güneş sistemine yayılır.” dedi. Patlamaların, Güneş'in Dünya'ya bakan tarafında meydana gelmesi halinde Dünya'nın bundan etkilenme ihtimalinin yüksek olduğunu kaydeden Prof. Dr. Selim Şeker, “Normal koşullarda Dünya'nın manyetik alanı, yüzeyi güneş fırtınalarına karşı koruyor. Ancak şiddetli fırtınalar manyetik alana zarar veriyor ve enerji yüklü parçacıklar bu kalkandan geçmeyi başarıyor. Güneş patlamaları radyo iletişimini, elektrik şebekelerini, navigasyon sinyallerini etkileyebilir ve uzay araçları ile astronotlar için risk oluşturabilir." diye konuştu. HİROŞİMA'YA ATILAN BOMBANIN YAKLAŞIK 40 MİLYON KATI BİR ENERJİYE SAHİP Enerji salınımı bakımından güneş yüzeyi üzerinde meydana gelen en şiddetli olaylardan birinin geçici enerji boşalmaları olarak tanımlanabilecek güneş patlamaları olduğunu anlatan Prof. Dr. Selim Şeker, şunları ifade etti: “Patlamalar, yerden yapılan görsel bölge gözlemlerinde güneş üzerinde parlak alanlar olarak, radyo bölgede yapılan gözlemlerde ise ani gürültü artışları (Radio Bursts) olarak gözlenirler. Yaşam süreleri birkaç dakika ile birkaç saat arasında değişir. Bunlar güneş sistemimizde gözlenen, en şiddetli patlama olaylarıdır. Hiroşima'ya atılan bombanın yaklaşık 40 milyon katı bir enerjiye sahiptirler. Çok güçlü magnetik alanların parçalanmaları ve yeniden birleşmeleri patlamaların oluşması için gerekli olan ilk enerji kaynağını oluşturur. Gamma ışınım, X-ışınım, görsel ışınım ve radyo ışınım gibi elektromagnetik spektrumun hemen hemen her dalga boyunda ışınımda bulunurlar.” ASKERİ ERKEN UYARI SİSTEMLERİ DE GÜNEŞ AKTİVİTESİNDEN ETKİLENİYOR Uzun mesafeler arasında kullanılan haberleşme sistemlerinin büyük çoğunluğunun radyo sinyallerini yansıtmak için iyonosferi kullandığını ifade eden Prof. Dr. Selim Şeker, “Radyo haberleşmeleri iyonosferde meydana gelen fırtınalardan bütün enlemlerde etkileniyor. Böyle bir durumda radyo frekanslarının bir bölümü iyonosferde soğurulmakta diğer bir bölümü de yansımaktadır. Bunun sonucunda radyo sinyalleri hiç beklenmedik doğrultularda yayılmakta veya şiddetleri hızlı bir biçimde bir azalıp bir artmaktadır. Bu olaylara neden olan güneş aktivitesinden en çok etkilenen gruplar; kıtalar arası radyo yayını yapan radyolar, kıyı ile haberleşen gemiler, havaalanları ile haberleşen uçaklar ve amatör radyocular ve uydu operatörleridir. Askeri erken uyarı sistemleri de güneş aktivitesinden etkileniyor. Uzun mesafeli füzelerin fırlatılıp yönlendirilmesinde kullanılan radarlarda da iyonosferden yararlanılmaktadır. Magnetik fırtınalar sırasında ortaya çıkan parazitten bu sistemler çok etkilenmektedir. Denizaltıların magnetik özelliklerini algılayarak bunların yerlerini belirleyen sistemler vardır. Denizaltılardan gelen bu sinyallerin algılanması de jeomagnetik fırtınalar sırasında bozulmaktadır.” diye anlattı.

SİİRT - Sabah namazında "Işık hadisesi"ni izlemek için bir araya geldiler Haber

SİİRT - Sabah namazında "Işık hadisesi"ni izlemek için bir araya geldiler

 SİİRT (AA) - Siirt'in Tillo ilçesinde, İbrahim Hakkı Hazretleri'nin 259 yıl önce yaptırdığı ışık düzeneğiyle güneşin ilk ışınlarının hocası İsmail Fakirullah Hazretleri'nin kabrinin başucunu aydınlatması ilgiyle izlendi. Siirt Valisi Kemal Kızılkaya'nın himayelerinde, Siirt Belediyesi, Tillo Kaymakamlığı, Tillo Belediyesi ile İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce ilçe meydanında düzenlenen etkinlik, Kur'an-ı Kerim tilaveti ve ilahilerle başladı. Etkinlik için sabah namazının ardından bir araya gelen vatandaşlar, tekbirler getirerek UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne 2015 yılında dahil edilen, Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri'nin hocası İsmail Fakirullah'ın vefatı üzerine "Hocamın başucuna doğmayan güneşi neyleyim?" diyerek 259 yıl önce türbesinde yaptırdığı ışık düzeneğiyle güneşin ilk ışınlarının hocasının kabrinin başucunu aydınlatması hadisesini bekledi. Katılımcılar güneşin doğmasıyla saat 06.19'da gerçekleşen ve 5 dakika süren hadiseyi ilçe meydanında kurulan dev ekrandan izledi. Vali Kemal Kızılkaya, AK Parti Siirt Milletvekili Mervan Gül ve protokol üyeleri ışık hadisesini türbeden takip etti. - "Bu güzel hadiseyi birlikte izledik ve bundan birçok dersler çıkardık" Vali Kızılkaya, AA muhabirine, ekinoks günü dolayısıyla Tillo'da bir araya geldiklerini ve önemli bir hadiseye tanıklık ettiklerini söyledi. İbrahim Hakkı Hazretleri'nin bu coğrafyanın yetiştirdiği büyük bilim adamı ve İslam düşünürü olduğunu dile getiren Kızılkaya, "İbrahim Hakkı Hazretleri, hocası İsmail Fakirullah Hazretleri için, onun kendi üzerindeki emeklerini gösteren ama aynı zamanda kendisinin astronomi alanında, müspet ilimler alanında sahip olduğu bilgiyi gösterebildiği çok güzel bir eser ortaya koymuş. Biz aradan geçen yüzyıllar sonra halkımızla beraber bu güzel hadiseyi birlikte izledik ve bundan birçok dersler çıkardık. Bugün aynı zamanda ilim ve fennin manevi bilgilerle birlikte çok güzel harmanlandığı, büyük bir düşünürün yapmış olduğu bu eseri hep birlikte yüzyıllar sonra yaşlısı, genci burada birlikte izledik." dedi. "Bu olayın içinde barındırdığı hikmetlerle birlikte yüzyıllar sonra da yeniden gelecek nesillere aktarılması için biz de elimizden gelen çabayı gösterip bu güzel hadiseyi yaşatmaya devam edeceğiz." diyen Kızılkaya, sabahın ilk ışıklarıyla Türkiye'nin birçok yerinden gelen vatandaşlara teşekkür etti. - "Hadise çok müthiş, muhteşem bir şey ve çok duygulandık" İstanbul'dan ilçeye gelen Halime Dönmez de ilk kez yerinde izlediği hadisenin oldukça etkileyici olduğunu anlattı. Çok heyecanlı olduğunu dile getiren Dönmez, "Çok güzel bir anı. İnşallah Allah tekrardan bize nasip etsin. Hadise çok müthiş, muhteşem bir şey ve çok duygulandık. Şu an o kadar heyecanlı ve duyguluyum ki anlatamıyorum. Samsun'dan gelen oldu, başka illerden gelen oldu." diye konuştu. Şaduman Çebi de aslen Trabzonlu olduğunu ve arkadaşlarıyla hadise için İstanbul'dan geldiğini belirtti. "Gözlerime bakarsanız duygularımı anlarsanız. Ağladım. Gerçekten çok duygulu ve farklı bir atmosfer." ifadelerini kullanan Çebi, şöyle devam etti: "Herkese söylüyorum, gelip ziyaret etsinler. Ortam çok farklı. Gezdiğimiz yerler, ziyaret ettiğimiz bu yerlerden ben çok etkilendim. Ruhum o kadar mutlu oldu ki inşallah Allah tekrar nasip eder ve bu memleketi tekrar ziyaret ederim. İnsanları güzel ortam güzel atmosfer güzel. Çok mutluyum." Yusuf Balık da çok önemli bir eserin ve tarihi bir olayın gerçekleştiği bir ana tanıklık ettiklerini belirterek, "Türkiye'nin farklı illerinden farklı ziyaretçilerimiz oluyor. Ben de İstanbul'dan geldim. Herkes bu olaya tanıklık etmek üzere ilçeye geliyor. Herkes çok heyecanlı İbrahim Hakkı Hazretlerinin bu güzel eserini izlemek ve tanıklık etmek için burada. Şu anda alanda çok ciddi bir kalabalık var. Dualarımızla birlikte ziyaretlerimizi de gerçekleştik. İnşallah önümüzdeki yıl tekrardan buraya geleceğiz." ifadelerini kullandı. Programa İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Emrullah Büyük, Tillo Kaymakamı Mehmet Ali Semiz, Tillo Belediye Başkanı İdham Aydın, AK Parti İl Başkanı Ekrem Olğaç, İl Müftüsü Şakir Pinal ve vatandaşlar katıldı. - Işık hadisesi Siirt'in Tillo ilçesinde hocası İsmail Fakirullah'ın 1734'te vefatının ardından çok üzülen İbrahim Hakkı Hazretleri, "Hocamın başucuna doğmayan güneşi neyleyim?" diyerek arayışa girerek, hocası için yan tarafında kule bulunan bir türbe ve Tillo'nun yaklaşık 3 kilometre uzağında tepe üzerinde taş duvar yaptı. Her yıl ekinokslarda doğan güneşin, duvarın ortasında bulunan pencereden süzülen ilk ışınları, kuledeki aynaya yansıdıktan sonra ışığın kırılması yöntemiyle pencereden türbeye ve oradan da İsmail Fakirullah Hazretleri'nin kabrinin başucuna doğuyor. 1960'lı yıllarda yapılan restorasyonda, pencerenin yerinin değişmesi sonucu düzenek izlenemez hale gelmişti. 2011'de değişik üniversitelerden bilim insanlarının yaptıkları çalışmayla yeni bir pencere açılarak olayın tekrar izlenmesi sağlanmıştı.

Çukurova'nın tatil rotaları Haber

Çukurova'nın tatil rotaları

ALİ GÜRELİ ADANA (İLKHABER) - Türkiye'nin en sıcak kentlerinin içinde yer adlığı Çukurova Bölgesi, deniz ve yayla turizminde bir birinden farklı alternatifler sunuyor. Adana, Mersin, Osmaniye ve Hatay, kara ve hava yolu yolcu taşımacılığındaki imkânlar sayesinde, her yıl binlerce turisti ağırlıyor. DENİZ TURİZMİ VE YUMURTALIK Yumurtalık, Adana’nın harika doğal güzelliklere, tarihi yapılara ve tertemiz plajlarına sahip ilçesi olarak öne çıkıyor. İlçe, özellikle yaz aylarında bölgedeki halk ve şehir dışından gelen yabancı turistler tarafından tercih ediliyor. Bölgede yer alan uzun ve temiz plajları, gelen tatilcilerin denize girmesine, güneşlenmesine ve mesai yoğunluğu stresinin atılmasına fırsat sunuyor. Yaz tatili amaçlı olduğu gibi günübirlik de tercih edilebilecek yerler arasında olan Yumurtalık, harika plajlar ve doğal güzelliklerin yanında önemli tarihi yapılara da ev sahipliği yapıyor. Yumurtalık’ın en güzel ve en popüler plajları arasında ilk üç sırada Mavi Bayrak ödüllü Yumurtalık Halk Plajı, Zeytinbeli Plajı ve Yüzevler Plajı olarak da bilinen Alara Plajı yer alıyor. KARATAŞ Balıkçılık ve tarımsal faaliyetlerin yoğun olduğu Karataş, Adana’ya 48 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Turizm faaliyetlerinin de ön plana çıktığı Karataş, tarihi eserleri, kilometrelerce uzanan sahilleri ve sulak alanları ile Türkiye’nin değer kazanan en önemli turistik ilçelerinden birini oluşturuyor. Bölgede tatilcilerin kullanabileceği kilometrelerce uzunluktaki ince kumdan işlenmemiş bakir sahil şeridi ve denizi ile göz alıcı güzelliklere sahip kumsallar yer alıyor. Karataş’ın doğu ve batısına uzanan kilometrelerce uzunluktaki kumsalları, dünyanın sayılı en büyük kumsallarından biri olma niteliğini taşıyor. Denizi yelken ve rüzgâr sörfünün yapılabileceği özeliklere sahip iyi rüzgâr alan Harbiş kumsalı, ziyaretçilerine yaz kış sportif faaliyetler için imkân sunuyor. Karataş, göz alabildiğine uzanan irili ufaklı kumul tepelerinin MotoCross ve Off Road tutkunlarına değişik heyecanlar yaşatabilecek nitelikte olması,  çeşitli yarışlara ev sahipliği yapmasına imkân sağlıyor. Karataş, Ata Park Plajı, Port Marin Beach, Barınak Plajı, Mavi Kum Plajı, Orman Altı Plajı, Tuzla Plajı, Bahçe Plajı ve Harbiş kumsalları günübirlik tatilcilerin kullanabileceği ve denize girebileceği alanları oluşturuyor. ADANA YAYLALARI  KIZILDAĞ: Adana’nın Karaisalı ilçesindeki Kızıldağ Yaylası’na, ilçe merkezinden itibaren 27 kilometrelik kara yolu ile ulaşılıyor. Adını yakınında yer alan Kızıldağ'dan alan yaylaya, sadece Adana değil, İstanbul, Ankara ve İzmir gibi uzak şehirlerde yaşayan vatandaşlar da rağbet gösteriyor.  Elma, armut, kiraz, vişne ve ceviz ağaçları bulunan yaylada yaban hayatı da oldukça zenginlik oluşturuyor. Kapıkaya Kanyonu’nun bulunduğu Karaisalı’nın en güzel yaylalarından olan Kızıldağ’da, kır kahveleri, kır lokantaları, marketler, fırınlar ve kasaplar hizmet veriyor. ALADAĞ MEYDAN YAYLASI: Meydan Yaylası’na, Aladağ ilçesinden 6 kilometrelik stabilize bir yolla ulaşılıyor. İlçeden minibüs ve taksi kiralayarak da yaylaya ulaşılabiliyor. 1700 rakımlı yaylada ardıç, çam, köknar, sedir ağaçları ve meyve bahçeleri ile iç içe yaşam imkânı bulunabiliyor. FEKE İNDERESİ KÖYÜ YAYLASI: İnderesi’ne Feke’den 59 kilometrelik yolla ulaşılıyor. Tamamen bağ ve bahçeler arasında kurulmuş olan yaylada otantik köy yaşamını bulmak mümkün oluyor. Altyapısı tamamlanmış olan yaylada sağlık ocağı ve marketler hizmet veriyor. Köy halkı tarafından Yahyalı tipi halı, kilim ve çorap dokunarak satışa sunuluyor, kır lokantaları ve fırınlar ziyaretçilere hizmet veriyor. KOZAN GÖLLER YAYLASI: Göller Yaylası’na Kozan’dan 40 kilometrelik yolculukla ulaşılıyor. Yaz aylarında Kozan ilçesinden yaylaya minibüs seferleri düzenleniyor. Ormanlar ve kır çiçekleri ile kaplı bulunan yaylada elektrik, telefon gibi altyapı hizmetleri veriliyor, bakkal, lokanta ve kır kahveleri bulunuyor. AKÇATEKİR, BÜRÜCEK VE ESKİ KONACIK YAYLALARI: Pozantı ilçesi Akçatekir Yaylası, daha çok Adana ve Mersin’den gelenleri ağırlıyor. Kış aylarında da hafta sonları mangalcılar tarafından ziyaret edilen yaylada, yayla mimarisine uygun ahşap yapıların yanında değişik mimari tarzların örnekleri yer alıyor.  Yaylanın kuzey ve güneyinde Osmanlı tabyaları ile Orman İşletme Müdürlüğü'nce koruma altına alınarak üretilen yaban keçileri, doğaya ayrı bir güzellik katıyor. BELEMEDİK YAYLASI: Belemedik Yaylası, Pozantı'ya 10 kilometre mesafede yer alıyor. Çakıt Çayı kıyısında kurulan yaylada ahşap ve taştan yapılmış yayla evleri bulunuyor. Yaban hayatı yönünden zengin olan yaylada yaban keçisi, yaban domuzu ve yırtıcı kuşlar gözlemlenebiliyor. HATAY YAYLALARI Hatay, Arsuz ve Samandağ plajlarının yanı sıra yaylalarıyla da tercih ediliyor. Antakya’ya 20 kilometre uzaklıktaki Tekepınar Alanı, kamp ve piknik alanlarındaki buz gibi billur suları, Akdeniz Bölgesi ´ne özgü her türlü sebze ve meyvesi ile dikkati çekiyor. Ortadoğu ülkelerinden gelen ziyaretçilerin ilgi odağı olan Tekepınar’da, günübirlik yeme içme üniteleri ve kamp yerleri bulunuyor. Hatay’da Nergizlik Mesire Alanı, Belen Güzelyayla, Erzin-Kocadüz- Üçkoz-Bağrıaçık-Karıncalı Mesire Alanı Belen Atık Yaylası, Kırıkhan Delibekirli Köyü ve Çataloluk Yaylası Mesire Alanı, Alan Yaylası, Dörtyol Çökek Yaylası ve Müftüler Piknik Alanı, yer yaz sezonunda yüzlerce misafir ağırlıyor.  OSMANİYE YAYLALARI Zorkun, Olukbaşı ve Ürün yaylaları Osmaniye’nin ilk üç sırada gelen yayları arasında bulunuyor. Yarpuz, Kadirli Maksutoğlu, Almacık, Savrungözü, Beyoğlu, Dokurcan yaylaları, Hasanbeyli Almanpınarı Yaylası ve Sumbas Bağdaş Yaylası, yaz aylarında ciddi yoğunluk oluşturuyor. MERSİN: DENİZ VE YAYLA BİR ARADA Tarsus’tan Silifke’ye kadar kilometrelerce kıyı şeridine sahip olan Mersin’de hem yayla hem de deniz turizmi bir arada yapılabiliyor. Türkiye'nin önemli sahil kentlerinden olan ve 321 kilometreyi aşan kıyı kesiminde Mavi Bayrak ödüllü 13 plajı bulunan Mersin’de keşfedilmeye değer pek çok doğal ve tarihi güzellik iç içe yer alıyor. Deniz suyunun temizliğini, çevre yönetimine önem verildiğini, çevre bilincinin oluşturulmasına yönelik etkinliklerin yapıldığını, plajı kullananların ihtiyaçlarına cevap verecek donanım ve güvenliği garanti eden Mavi Bayrak; Erdemli, Silifke, Bozyazı ve Gülnar ilçelerinde dalgalanıyor. Kızkalesi, Susanoğlu, Kocahasanlı’daki halk plajlarının yanı sıra Mavi Bayraklı diğer plajları Bozyazı’da Hotel Anemurion, Kumkuyu’da Olbios Marina Resort Hotel, Ayaş’ta Liparis Resort Hotel, Kızkalesi’nde Barbarossa Otel, Yanışlı’da Ulu Resort Hotel, Atakent’te Mediterranean Resort Hotel ve Altın Orfoz Otel ve Taşucu’nda Intermot Boğsak Motel işletiliyor. 7 bin yıllık mirasa sahip Mersin’de gezilmeye değer tarihi yerler arasında Kızkalesi, Yumuktepe Höyüğü, Adamkayalar, Soli Pompeipolis Antik Kenti, Anemurium Antik Kenti, Anamur Mamure Kalesi, Silifke Kalesi ve Uzuncaburç ön plana çıkıyor. Eşsiz doğal güzelliklerle bezeli Mersin’de tatil keyfi yaşayanlar, günübirlik keşiflerde Cennet-Cehennem Obrukları, Astım Mağarası, Gilindire Mağarası, Köşebükü Mağarası, Tarsus Şelalesi, Yerköprü Şelalesi, Ilısu Şelalesi ve Sunturas Şelalesi’ni ziyaret ederek göz alıcı hazineleri çıplak gözle görme şansı yakalıyor. Sırtını Toroslar’a yaslayan Mersin’de, Yörük kilimi gibi üstünde bütün renklerin çiçeklendiği yaylalar, serinlik arayanları kendine çağırıyor. Mersin’in en gözde yaylaları arasında Aslanköy, Gözne, Fındıkpınarı, Namrun, Sorgun, Balandız, Abanoz, Elmagözü, Bardat ve Sertavul bulunuyor. MERSİN’İN YAYLALARI DA ŞÖYLE: "Aslanköy, Gözne, Fındıkpınarı, Soğucak, Bekiralanı, Mihrican, Ayvagediği ve Güzelyayla Tarsus: Namrun (Çamlıyayla), Gülek ve Sebil; Erdemli: Sorgun, Küçük Sorgun, Toros, Küçükfındıklı ve Güzeloluk; Silifke: Balandız, Uzuncaburç, Gökbelen ve Kırobası; Anamur: Abanoz, Kaş ve Beşoluk; Bozyazı: Elmagözü ve Kozağaç; Gülnar: Bardat, Tersakan ve Bolyaran; Mut: Kozlar, Çivi, Dağpazarı, Söğütözü ve Sertavul.”

Adana’nın güneşini enerjiye dönüştürdü, üretimine destek sağladı Haber

Adana’nın güneşini enerjiye dönüştürdü, üretimine destek sağladı

Adana’nın İmamoğlu ilçesinde 200 dönüm arazisinde üretim yapan çiftçi Adnan Bozkurt, şehrin kavurucu güneşini bahçesine GES paneli kurarak enerjiye dönüştürdü, bununla da bahçesini sulamaya başladı. İmamoğlu ilçesinde 200 dönüm arazide mısır, ayçiçeği ve yer fıstığı üretimi yapan çiftçi Adnan Bozkurt, 210 adet güneş enerjisi paneli ile enerji üreterek sulamada tasarruf sağlıyor. Adana’nın kavurucu sıcaklarını güneşten elektrik üreterek ekonomiye kazandırdığını belirten Adnan Bozkurt, "Mısır, ayçiçeği, yer fıstığı bahçemiz var. Güneş panellerimiz için Ağustos ayında sıcak olması bizim işimize yarıyor. Enerji ile sulama yapıyoruz. Tavsiye üzerine 2021 yılında 180 bin TL yatırım yaparak 210 tane güneş paneli kurduk. Güneş bizim için çok önemli. Sıcaklar fark etmez ama havanın berrak ve güneşli olması enerji üretimi için yeterli" dedi. Yaklaşık 150-200 dönüm bahçeyi GES ile suladığını söyleyen Bozkurt, "Hava bulutlu gittiği zaman elektrik kullanmak zorunda kalıyoruz. Nemsiz hava olsun sıcak olsun. 45 derece tam istediğimiz hava. Bugün panelimiz tam kapasite çalışıyor. Sabah 7’de başlıyoruz açmaya akşam 5-6 gibi suyun durumuna göre sulamayı yapıyoruz" diye konuştu. İlk ürün olarak 150 dönüm mısır, ikinci ürün olarak 200 dönüm de fıstık üretimi yaptıklarına değinen Bozkurt, mısırları damlama, fıstıkları ise yağmurlama ile suladıklarını, güneş olmadığı zaman sulamanın olmayacağını ifade etti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.