TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#güneş enerjisi

İLKHABER-Gazetesi - güneş enerjisi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, güneş enerjisi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye'nin güneş enerjisi kapasitesi rekor seviyeye ulaştı Haber

Türkiye'nin güneş enerjisi kapasitesi rekor seviyeye ulaştı

Türkiye'nin güneş enerjisi kurulu gücü, tarihi bir başarıya imza atarak ilk kez 12 bin megavatı aşarak 12 bin 425 megavat seviyesine ulaştı. Bu başarı, Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye olan yatırımlarının ve gelişiminin bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, yenilenebilir enerjinin Türkiye'nin enerji bağımsızlığı için kritik bir öneme sahip olduğunu belirterek, 2035 yılına kadar her yıl 5 bin megavatlık kurulu güç artışı hedeflendiğini açıkladı. YENİLENEBİLİR ENERJİNİN ARTAN ROLÜ Yenilenebilir enerji, Türkiye'nin enerji dışa bağımlılığını azaltması ve iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir role sahip. 20 yıl önce hidrolik kaynaklara dayalı olan yenilenebilir enerji perspektifi, artık güneş ve rüzgar enerjisine dayalı bir yapıya dönüşüyor. Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye yönelik bu stratejik geçişinin, enerji sektöründe sürdürülebilir bir geleceğe doğru bir adım olduğu vurgulanıyor. 2035 VİZYONU VE YENİLENEBİLİR ENERJİ Bakan Bayraktar'ın ifadelerine göre, Türkiye'nin 2035 vizyonu yenilenebilir enerji üzerine kurulu. Her yıl 5 bin megavatlık kurulu güç artışı hedefi, ülkenin enerji bağımsızlığına katkı sağlayacak ve çevresel sürdürülebilirliği destekleyecek. Bu hedefe ulaşmak için güneş ve rüzgar enerjisinin yanı sıra diğer yenilenebilir kaynaklara da yatırımların artırılması gerekiyor. TÜRKİYE'NİN YENİLENEBİLİR ENERJİ ATILIMI: 2023 HEDEFLERİNİN ÖTESİNDE Türkiye, yenilenebilir enerjiye yönelik kararlı atılımlarla dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Şubat ayı sonunda elektrik enerjisi kurulu gücünün yüzde 56,21'ini yenilenebilir kaynaklar oluşturduğu belirlendi. Bu başarıyla birlikte, güneş enerjisi kurulu gücü 2023 hedeflerinin ötesine geçerek ilk kez 12 bin megavat bandını aşarak 12 bin 425 megavat seviyesine ulaştı. Yani sadece 2 ayda bin 109 megavatlık bir artış meydana geldi. 2023 yılı toplamında ise yaklaşık 2 bin megavatlık bir artış gerçekleşmişti. Böylelikle, 2024'ün ilk 2 ayında 2023'ün yaklaşık yarısına ulaşılmış oldu. YENİLENEBİLİR ENERJİNİN ARTAN PAYI Şubat ayı sonu itibarıyla elektrik üretiminin kaynaklara göre dağılımına bakıldığında, yenilenebilir enerjinin payının üst üste iki ay yüzde 51'in üzerinde gerçekleştiği görüldü. Ocak ayında elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı yüzde 51,63 iken, Şubat ayında bu oran yüzde 51,03 olarak gerçekleşti. Bu veriler, Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye olan geçişteki kararlılığını ve başarısını ortaya koyuyor. 2023 HEDEFLERİNİN ÖTESİNDE Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye yönelik bu hızlı geçiş süreci, 2023 hedeflerinin ötesinde ilerleme kaydediyor. Elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payının artması, ülkenin enerji bağımsızlığı ve sürdürülebilir enerji geleceği açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu başarı, Türkiye'nin yenilenebilir enerji alanındaki liderlik rolünü pekiştiriyor ve uluslararası platformlarda örnek bir model olarak sunuluyor. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI BAYRAKTAR: "EMİN ADIMLARLA İLERLİYORUZ" Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, yaptığı açıklamada, Ocak ve Şubat aylarında toplam elektrik üretiminin %51'den fazlasını yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladıklarını belirtti. Bakan Bayraktar, hedeflerinin bu oranı yıllık olarak yakalamak olduğunu vurgulayarak, 2035 yılında yenilenebilir enerjinin üretim içindeki payını %55'e yükseltmeyi hedeflediklerini ifade etti. Mevcut tablonun, 2035 hedeflerine emin adımlarla ilerlediklerini gösterdiğini dile getirdi. TOPLAMDA 60 BİN MEGAVAT YENİ KURULU GÜÇ Bakan Bayraktar, Türkiye'nin enerjide tam bağımsızlığının anahtarı olan yenilenebilir enerjinin önemine işaret ederek, 2035 yılına kadar her yıl 3 bin 500 megavatı güneş enerjisi ve bin 500 megavatı rüzgar enerjisi olmak üzere toplamda 5 bin megavatlık kurulu güç artışı hedeflediklerini açıkladı. Ayrıca, önümüzdeki 12 yıl boyunca toplamda 60 bin megavat yeni kurulu güce ulaşmayı hedeflediklerini belirtti.

Fide üretilen tesise kurulan GES, enerji giderini yüzde 60 azalttı Haber

Fide üretilen tesise kurulan GES, enerji giderini yüzde 60 azalttı

 Mersin'in Tarsus ilçesinde, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunun (TKDK) hibe desteğiyle fide üretim tesisine kurulan güneş enerjisi santrali (GES), işletmenin enerji maliyetinin yarısından fazlasını karşılar hale geldi. Anadolu Ajansının (AA), tarımda yenilenebilir enerji kullanımının ele alındığı "Tarımda Yenilenebilir Enerji Atağı" başlıklı dosya haberin ikinci bölümünde AA muhabirleri, Mersin'de TKDK'den alınan destekle fide üretim tesisine GES kurulan Açı Fide Tarım Ticaret Limited Şirketi'nin yöneticileriyle görüştü. Şirketin yöneticileri, 2020'de ticari faaliyetlerine başlayan işletmelerinde üretime geçmeden önce enerji maliyetlerini azaltabilecekleri seçenekleri araştırdı. Akdeniz ikliminin etkisi altındaki Mersin'de güneşin enerjiye dönüşümünü değerlendirmek isteyen şirketin idarecileri, hazırladıkları projeyle TKDK'ye başvurdu. Projenin kabul edilmesi üzerine yaklaşık 4,6 milyon liralık hibe desteği sağlanan şirket, Reşadiye Mahallesi'ndeki 77 bin metrekarelik tesiste yönetim binasının üzerine 1860 güneş paneli kurdu. Kurulumla yılın başında 11 serada üretim mesaisinin başladığı tesiste, 760 kilovatsaat kapasiteli GES sayesinde elektrik giderinde yaklaşık yüzde 60 tasarruf sağlandı. - "Elektrik giderleri maliyetlerimiz açısından son derece önemli" Şirketin genel müdür yardımcısı Yıldıray Hacıoğlu, AA muhabirine, üretime geçmeden önce enerji maliyetlerini azaltmak için çalışmalar yaptıklarını anlattı. Türkiye'nin her yeri için üretim yapmayı hedeflediklerini dile getiren Hacıoğlu, şöyle devam etti: "Enerji giderlerimiz büyük bir yer tutuyor. Dolayısıyla maliyetleri düşürme adına bir yenilenebilir enerji kaynağının işletmemizde olmasını istedik. Bunun çalışmalarına 2022'de hız verdik. Daha sonra TKDK ile temasa geçerek aldığımız destekle 2023'de 1860 panelden oluşan 760 kilovatsaatlik güneş enerjisi santralini işletmemize konumlandırmış olduk." - "GES, bizim olmazsa olmazımızdı" Tesislerinde GES'in avantajlarını yaşamaya başladıklarını aktaran Hacıoğlu, "GES, bizim olmazsa olmazımızdı. Şu anda onun güzelliklerini yaşamaya başladık. İşletmemizi, enerji maliyetlerinin yüzde 60 daha az olmasıyla piyasaya daha uygun şartlarda fide arz edebilmek gibi bir özelliğe kavuşturmuş olduk." diye konuştu. Yeni bir şirket olduklarını ve şu anda tam kapasitelerini kullanamadıklarını vurgulayan Hacıoğlu, hedeflerinin Türkiye'nin her yerine kaliteli, kullanılabilir, verim özellikleri yüksek fideler göndermek olduğunu söyledi. - "120 milyon fide üretimi hedefliyoruz" İşletme müdürü Hakan Uçar da seralarda normal ve aşılı tüm sebze fidelerini yetiştirdiklerini aktardı. Bu yılın başında deneme tohumlarını topraklarla buluşturduklarını belirten Uçar, "Son teknolojiyle üretim yapmayı hedefliyoruz. Yurt dışından aldığımız bağlantılar sayesinde son sistem kullanılarak kurulumu tamamlanmış bir işletmeye sahip olduk. 2023 için şu ana kadar yaklaşık 50 milyon fide üretimi gerçekleştirdik. 2023 bizim başlangıç yılımız. Asıl hedefimiz 2024 ve sonrası. 2024'teki hedefimiz 20 milyonu aşılı olmak üzere 120 milyon fide üretimi hedefliyoruz." ifadesini kullandı. Uçar, şu anda tesislerinde 100'ü kadın 140 kişiye istihdam sağladıklarını vurgulayarak, 2024 ve sonrası için 220'si kadın 300 kişilik istihdam hedeflediklerini sözlerine ekledi.

Yüzer güneş enerji santralleri kısıtlı alanda sürdürülebilir enerji fırsatı sunuyor Haber

Yüzer güneş enerji santralleri kısıtlı alanda sürdürülebilir enerji fırsatı sunuyor

İSTANBUL (AA) - YEŞİM YÜKSEL - Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Elektrik Tesisleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent Oral, geniş yüzölçümüne sahip olmayan ülkeler için alternatif olan yüzer güneş panellerinin; verimli olması, buharlaşmayı azaltması ve su yosunlarının büyümesini engellemesi gibi avantajlı yönleri bulunduğunu kaydetti. AA'nın yenilenebilir enerji kaynakları arasında öne çıkan güneş enerjisindeki yeni teknolojilere ilişkin hazırladığı 2 bölümlük dosya haberin ilk bölümünde, yüzer güneş panelleri ele alındı. Elektrik üretiminde fosil yakıtların yerine rüzgar ve güneş gibi sürdürülebilir ve temiz enerji kaynaklarının kullanılması karbon emisyonunun azaltılmasında önemli rol oynuyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca ocak ayında yayımlanan Türkiye Ulusal Enerji Planı'na göre, Türkiye'nin toplam elektrik kurulu gücü içinde yenilenebilir enerji kaynaklarının payı 2020'de yüzde 52 oldu. Bu seviyenin 2035'te yüzde 64,7'ye çıkacağı öngörülürken, yenilenebilir enerji kaynakları arasında en büyük kapasite artışı güneş enerjisinde hedefleniyor. Türkiye'nin 2020 sonunda 6,7 gigavat olan güneş enerjisi kurulu gücünün 2035'te 52,9 gigavata yükselmesi planlanıyor. Bu kapasiteye ulaşılması halinde, güneş enerjisi Türkiye'nin toplam elektrik kurulu gücünde en yüksek paya sahip kaynak olacak. Uzmanlar, elektrik üretiminde karbon salımının önüne geçilmesi için güneş enerjisinden daha fazla yararlanılması ve dünya çapındaki geniş alanlara güneş panelleri kurulması gerektiğini vurguluyor. Coğrafi şartlar Türkiye'ye avantaj sağlarken geniş yüzölçümüne sahip olmayan Japonya, Güney Kore ve Hollanda gibi ülkeler güneş enerjisinden yararlanmak için alternatif yollar arıyor. Bu noktada devreye giren yüzer güneş panelleri (yüzer fotovoltaik sistemler), kısıtlı alana sahip ülkelerin güneş enerjisinden daha fazla yararlanmasını sağlıyor. Halihazırdaki hidroelektrik santrali rezervuarlarına yerleştirilebilen yüzer güneş panelleri, farklı alanlara da kurulabiliyor. Tüketicilere elektrik ulaştırmak için şebeke altyapısına sahip olan ve bu sayede maliyeti düşüren hidroelektrik santrali rezervuarına kurulan yüzer güneş enerji panelleri, güneş ışığının verimsiz olduğu anlarda hidroelektrik sisteminden yararlanmayı, güneş ışığının yeterli olduğu zamanlarda ise güneş enerjisinden elde edilen elektriği rezervuarda depolamayı sağlıyor. Elektrik üretiminde küçük paya sahip olan yüzer güneş panellerinin, dünyadaki tüm hidroelektrik santrali rezervuarının yüzde 10'una kurulmasıyla fosil yakıt kaynaklı tüm tesislerin elektrik üretim kapasitesine eş değer miktarda güneş enerjisi elde edilebileceği hesaplanıyor. - "Hidroelektrik santrallerindeki hibrit kullanım, arazi kaygısını da ortadan kaldırıyor" AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Oral, ülkelerin hem enerji arz güvenliğini koruyup hem de ekonomik kalkınmayı sağlayarak karbon emisyonunu azaltmak için yenilikçi çözümler aradığını bu nedenle de geleneksel yenilenebilir enerji kaynaklarının yerine rüzgar ve güneş çiftlikleri gibi alternatiflere yöneldiğini söyledi. Geniş araziye ihtiyaç duyulan bu yöntemlerin, yeterli alana sahip olmayan ülkeler için sıkıntı doğurduğunu belirten Oral, alan tasarrufunda bulunmak için güneş enerjisi panellerinin çatılara, rüzgar türbinlerinin ise denizlere kurulduğunu anlattı. Yüzer fotovoltaik sistemlerde de hızlı bir büyümenin söz konusu olduğunu bildiren Oral, "Günümüzde yüzer güneş santrallerinin kullanımına rezervuarlarda, göllerde, denizlerde, su arıtma havuzlarında ve hidroelektrik santrallerinde rastlanıyor. Hidroelektrik santrallerindeki hibrit kullanım, arazi kaygısını da ortadan kaldırıyor. Hidroelektrik enerjisinin düştüğü anlarda fotovoltaik sistemlerden fayda sağlanabiliyor." dedi. Yüzer güneş panellerinin, geleneksel güneş santrallerine kıyasla daha yüksek maliyete sahip olduğu bilgisini paylaşan Oral, şöyle devam etti: "Yüzer güneş panellerinde arazi hazırlığına gerek duyulmaz. Derinlik ve su seviyesindeki değişiklikler önemli unsurlar arasında yer almaktadır. Bunlar da kurulum maliyetlerini etkiler. Yüzer güneş panelleri, 25 yıl ve üzeri kullanım hedeflenerek kuruluyor. Klasik bir yüzer güneş santrali, fotovoltaik panel, yüzdürücü sistem, ankraj sistemleri ile kablaj ve inverter sistemlerden oluşurken panellerin su yüzeyinde kalmasını sağlayan yüzdürücü sistemler genellikle plastikten yapılan duba sistemlerden elde ediliyor. Ankraj sistemler ise yüzer güneş santralinin uzun ömürlü olmasını sağlıyor." - "Yüzer platformlar oluşturma teknolojisi gelecekte öne çıkabilir" Yüzer güneş enerji sistemlerinde tasarım ve ekipman seçiminin, santralin kullanım ömrünü belirlediğine dikkati çeken Oral, dalga, şiddetli fırtına, deprem ve tsunami gibi çevresel risklere karşı uygun materyallerin seçimi konusunda dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi. Açık denizdeki rüzgar santrallerinin büyük bir kısmının sabit olduğunu fakat mevcut yüzer rüzgar santrallerinin de gürültü kirliliği nedeniyle kıyıdan çok uzak alanlara kurulduğunu hatırlatan Oral, "Yüzer güneş enerji sistemleri ise kıyıya daha yakın alanlara, kullanılmayan su rezervuarlarına ya da göllere kurulabilir. Açık denizler, yüzer güneş enerji santrali için şu an çok kullanılan bir tercih değil. Açık denizde kullanılacak rüzgar santrallerinde de sabitten yüzere geçiş söz konusu olacak. Uluslararası Enerji Ajansının bir raporunda 2040'a kadar küresel açık deniz kapasitesinin yüzde 10'unu, 2050'de de yüzde 40'ını yüzer platformların oluşturacağı tahmini yer alıyor. Yüzer platformlar oluşturma teknolojisi gelecekte öne çıkabilir." değerlendirmesinde bulundu. Yüzer güneş panellerinin buharlaşmayı azaltarak su güvenliğini artırabileceği, kurulduğu alanda gölgelenmeye neden olacağı için de su rezervuarındaki alglerin fotosentez oranını azaltarak, çoğalmalarının önüne geçilmesine katkı sağlayacağını vurgulayan Oral, yüzer sistemlerin diğer alternatiflere kıyasla enerji tasarrufunda daha başarılı olduğunu ifade etti. Sistemlerin yaygınlaştırılması için gelişmekte olan ülkelerin girişimlerde bulunduğunu aktaran Oral, konuşmasını şöyle tamamladı: "Yüzer güneş panellerinin buharlaşmayı azaltması, su yosunlarının büyümesini engellemesi, fotovoltaik panellerin verimli olması, hidroelektrik santrallerine kurularak hibrit olarak çalışabilmesi gibi avantajlı yönleri mevcut. Bunların hayata geçirilerek temiz enerjiye erişilmesi için de teşvik sağlanması ve sanayi altyapısının geliştirilmesi gerekiyor."

Güneş bacasıyla hem elektrik üretmek hem de tarım yapmak mümkün Haber

Güneş bacasıyla hem elektrik üretmek hem de tarım yapmak mümkün

İSTANBUL (AA) - BİRİZ ÖZBAKIR - Süleyman Demirel Üniversitesi Yenilenebilir Enerji Kaynakları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. İbrahim Üçgül, yeşil bir teknoloji olan güneş bacalarının enerji üretiminin yanı sıra tarım sektöründe de kullanılabileceğini bildirdi.Güneş enerjisi teknolojisi, güneşten gelen ışınların, özel teknolojiler kullanılarak elektrik enerjisine dönüştürülmesi prensibine dayanıyor. Güneş enerjisi, kurulum ve kullanım kolaylığı olmasının yanı sıra çevreyi kirletmemesi ve zararlı atık oluşturmaması gibi özelliklere sahip bir yenilenebilir enerji kaynağı olarak gösteriliyor. Bu enerji kaynağından elektrik üretmek için birden fazla yöntem bulunuyor. Bunlardan biri de güneş bacası sistemi.Güneş bacalarının özellikleri ve geliştirdiği güneş bacası prototipleri hakkında AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Süleyman Demirel Üniversitesi Yenilenebilir Enerji Kaynakları Araştırma ve Uygulama Merkezi (YERARUM) Müdürü Prof. Dr. İbrahim Üçgül, güneş bacası fikrinin ilk defa 1970’de Alman bilim insanı Jörg Schlaich tarafından önerildiğini ve ilk olarak 1980’de İspanya'da 50 kilovatlık güç prototipinin denendiğini anlattı. Güneş bacasının, güneş enerjisini ısı enerjisine, ısı enerjisine hareket ya da kinetik enerjiye, kinetik enerjiyi de türbin vasıtasıyla elektrik enerjisine dönüştüren bir enerji dönüşüm sistemi olduğunu aktaran Üçgül, Türkiye'de yılın 6 ayında güneş bacası ile elektrik üretmenin mümkün olduğunu, güneş bacasına hibrit sistemler eklenerek bu sürenin 9 ila 10 aya çıkarılabileceğini vurguladı.Soğuk kış günlerinde ise güneş bacasının sera gibi tarımsal amaçların yanında alg tarımı denilen biyoyakıt üretiminde de kullanılabileceğini belirten Üçgül, şu değerlendirmelerde bulundu:"Güneş bacası büyük bir alan istiyor, bu büyük alan enerji üretiminde kullanılmadığı zamanlarda tarımsal üretimde topraklı veya topraksız tarım için de kullanılmaya uygun. Hatta sera gibi sıcak ve doğal ortam olduğu için özellikle sıcak iklimlerde yetişen her türlü bitkiyi de yetiştirmek mümkün. Dünyanın sürdürülebilirliği için temel sorunlardan bir tanesi enerji. Enerji problemini çözüyor. Diğeri ne? Gıda. Gıda problemini de çözüyor. Aslında Türkiye için de güzel ve uygun bir teknoloji. Umarım ülkemizde de yaygınlaşacak bu teknoloji."- "Ülkemizdeki bölgelerin hemen hemen üçte ikisine kurulabilecek bir teknoloji"Güneş bacasını basit bir teknoloji olarak nitelendiren Üçgül, "Kolaylıkla ülkemizdeki bölgelerin hemen hemen üçte ikisine kurulabilecek bir teknoloji. Güç aralığını ayarlamanız mümkün. Yani 100 kilovattan 300, 400- 500 kilovata kadar elektrik üretebilirsiniz ya da 100, 150, 200 megavatlara çıkabilirsiniz. Bütün bunları yerli imkanlarla yapabilmeniz mümkün." dedi.Prof. Dr. Üçgül, güneş bacasının çalışma prensibine ilişkin şunları söyledi:"Ortada merkezi bir baca var. Bacanın içinde bir rüzgar türbini, eteklerinde de şeffaf toplayıcı dediğimiz cam sera kısmı var. Bu seranın altında ısıyı toplayabilecek beton gibi bir tabaka bulunuyor. Cam seranın altından hava giriyor ve güneş enerjisinin ısıttığı zeminin üzerinden geçerken konveksiyon yoluyla havayı ısıtıyor. Isınan hava, yoğunluğu düştüğü için yükselir, yükselirken de bacanın geometrisinden dolayı bacanın merkezine doğru yönelir. Baca çekişinden kaynaklanan bir hava akımı oluşur ve bu hava akımı bacanın içinde bulunan rüzgâr türbinini döndürerek elektrik üretir."Üçgül, güneş bacasının çelik konstrüksiyon ve betonarme yapıdan inşa edilmesi nedeniyle ilk yatırım maliyetinin yüksekliğinin ve sistemi kurmak için büyük bir alana ihtiyaç duyulmasının, sistemin dezavantajları olduğunu kaydetti.- Küçük sistem, 50 haneli bir köyün elektrik ihtiyacını karşılayabiliyorİbrahim Üçgül, boyutlarına göre sistemlerden elde edilebilecek elektrik enerjisine ilişkin şu bilgileri paylaştı:"Küçük diyebileceğimiz 150 ya da 200 metre yüksekliğindeki bir sistemle 50 haneli bir köyün elektrik ihtiyacını karşılayabilirsiniz. Bir üst modeli yani orta boy diyeceğimiz sistemlerde megavat düzeyine çıkarsınız. 10 - 50 megavat gibi bir büyüklükten bahsettiğiniz zaman büyük bir fabrikanın, elektriğini karşılarsınız ya da kentlerdeki çok sayıdaki konutların elektriğini karşılarsınız. Özellikle sanayi şehirlerinin veya büyük şehirlerin elektriğinin neredeyse büyük kısmını karşılarsınız."Bugüne kadar üç ayrı tip ve boyutta güneş bacası prototipi geliştirdiğini bildiren Üçgül, her prototipte sorun çözme odaklı çalıştıklarının altını çizdi.Devlet ve özel sektör işbirliğiyle güneş bacası teknolojisine yatırım yapılması tavsiyesinde bulunan Üçgül, bu şekilde sistemin yaygınlaşmasının sağlanabileceği görüşünü paylaştı.- "Organize sanayinin elektriğini ve sıcak suyunu üretmek mümkün"Çin ve Almanya'nın güneş bacası teknolojileri üzerinde yoğun AR-GE çalışmaları gerçekleştirdiğine dikkati çeken Üçgül, dünyadaki çalışmalarda verimliliğe odaklanıldığını, kendi tasarladığı güneş bacası prototiplerinde de verimliliği artıracak tedbirlere yoğunlaştığını ifade etti. Üçgül, "Biz yüksek verimli bir sistem elde edersek ilk yatırım maliyeti o zaman kimsenin gözüne batmayacak ve bu proje yaygınlaşacak ki şu an dünyada zaten yaygınlaşıyor." diye konuştu.Güneş bacasının birçok sektörde kullanılabileceğine değinen Üçgül, şöyle devam etti:"Güneş bacası direkt olarak enerji üretim sektörüyle ilgili ancak bunu mesela bir organize sanayi bölgesinin civarına kurarsanız hem organize sanayinin elektriğini üretirsiniz hem de yine bu sistemden aslında sıcak su üretmeniz de mümkün. Tekstil sektörü, özellikle yoğun ısı ve elektriği kullanan gıda sektörü, hem elektrik hem ısı kullanan sektörler ve kimya sektörü için uygun. Yani başta enerji talebi yüksek olan bütün sektörler için uygun ama ilk hangi sektör derseniz enerji sektörü diyebiliriz. Ancak organize sanayi bölgelerine kurarsanız daha da verimli sistemler üretmiş olursunuz. Yani hem elektrik hem ısı verebilirsiniz."Üçgül, güneş bacalarının yüksekliklerini düşürecek önemler ve güneşin az olduğu kış mevsiminde de elektrik üretimi sağlayacak hibrit sistemler üzerinde çalışmalarının devam ettiğini sözlerine ekledi.

Huawei temiz enerji çözümlerini tanıttı Haber

Huawei temiz enerji çözümlerini tanıttı

İSTANBUL (AA) - Huawei, en güncel güneş enerjisi ve enerji depolama çözümlerini, Intersolar Europe 2023 etkinliğinde tanıttı. Şirketten yapılan açıklamaya göre, Huawei Digital Power, akıllı fotovoltaik ve enerji depolama sistemleri özelindeki en yeni ürün ve çözümlerini Almanya'nın Münih kentinde düzenlenen etkinlikte katılımcılara sundu. "Watt", "Bit", "Isı" ve "Pil" teknolojilerinin yakınsamasına vurgu yapan Huawei, AR-GE yatırımlarını artırmayı ve güneş enerjisi sektöründeki teknolojik ilerlemeye öncülük etmeyi amaçlıyor. Bu hedef doğrultusunda sürekli inovasyonu teşvik eden şirket, sektörün genel gelişimini hızlandırmayı da iş planının bir parçası olarak görüyor. Şirket, endüstri için kalite odaklı standartlar oluşturmak ve güneş enerjisi endüstrisinin sağlıklı büyümesini teşvik etmek için iş ortaklarıyla çalışmayı sürdürüyor. Huawei bu iş birlikleriyle sektörün sürdürülebilir ve sorumlu şekilde ilerlemesini sağlamayı da amaçlıyor. Huawei, tesis odaklı senaryolarında sektörün yalnızca maliyete odaklanmak yerine, yüksek değer teklifleri sunmaya odaklanması için çalışıyor. Marka, son 10 yılda dijital teknoloji ve güç elektroniği inovasyonunu akıllı fotovoltaik çözümlerine entegre ederek, akıllı invertör ürünlerini pazara sundu. Huawei ayrıca, dijital güç teknolojilerini birleştirerek ve akıllı şebeke oluşturan dönüştürücüler geliştirerek, güneş enerjisinin birincil enerji kaynağına dönüşümünü hızlandırmayı hedefliyor. - Yenilikleri teşvik etmeye odaklanıyor Şirket, ticari ve endüstriyel alanda teknolojik yenilikleri teşvik etmeye ve aktif güvenliği bir standart haline getirmeye odaklanırken, farklı sektörlerde çevreci güç teknolojilerini destekleyerek işletmelerin sürdürülebilirliklerini sağlamalarına ve karbon emisyonlarını azaltmalarına yardımcı olmayı da planlıyor. Huawei, bu alanda geliştirdiği çözümlerle kampüslerin ve fabrikaların enerji öz yeterliliğine tamamen ulaşmaları için güçlenmelerini ve her işletmenin temiz enerjiyi benimsemesini amaçlıyor. Şirket, konut senaryolarında ise yeni teknolojilerle ev enerjisinin geleceğine öncülük etmeyi, şebekeden bağımsız güç yedekleme ve "Yapay Zeka Enerji Yönetim Asistanı" (EMMA) gibi teknolojilerle evlerin güç sistemlerinde bağımsızlığa ve öz yeterliliğe ulaşmasını hedefliyor. - Huawei'den akıllı fotovoltaik çözümü: FusionSolar Huawei'in geliştirdiği akıllı fotovoltaik çözümü FusionSolar, gelişmiş bir enerji depolama sistemleri çözümü olarak tasarlandı. Ürünün ismini oluşturan "Fusion" entegrasyonu, "Solar" ise fotovoltaik gücü temsil ederken, FusionSolar entegre inovasyon kavramını da somutlaştıran bir ürün olarak ortaya çıktı. Güneş enerjisi ve depolamanın entegrasyonunu, kapsamlı yapay zeka kullanımı ve fotovoltaiklerin önemli bir enerji kaynağına dönüşümü, FusionSolar'ın temel bileşenlerini oluşturuyor. Şirket, sahip olduğu teknolojik birikimle sıfır karbon dönüşümüne ve sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmaya devam ediyor. Huawei Digital Power, dünya çapında 770 milyar kWh yeşil elektrik üretilmesine destek oldu ve karbon emisyonlarını, 480 milyon ağaç dikmeye eş değer olan 350 milyon ton seviyesinde azalttı. Huawei ileriye dönük olarak, fotovoltaiklerin ana enerji kaynağı olarak benimsenmesini hızlandırmak için sektörle iş birliği içinde çalışmayı sürdürüyor.

Depremde baba kız güneş enerjisi depo ve panelinin altında kalmaktan son anda kurtuldu Haber

Depremde baba kız güneş enerjisi depo ve panelinin altında kalmaktan son anda kurtuldu

ADANA (AA) - EREN BOZKURT - Kahramanmaraş merkezli ikinci büyük depremin ardından Adana'daki evlerinden çıktıkları sırada çatıdan düşen güneş enerjisi sisteminin su deposu ve panelinin altında kalmaktan son anda kurtulan baba ve kızı, güvenlik kamerasınca da kaydedilen o anı unutamıyor.Merkez Çukurova ilçesi Belediye Evleri Mahallesi 84287. Sokak'taki Sazlıdere Sitesi'nde yaşayan Peker ailesinin fertleri, Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki depremin ardından sokağa çıktı.Öğlene kadar sokakta bekleyen 55 yaşındaki Ali ve 15 yaşındaki kızı İrem Peker, dinlenmek için yeniden eve girdi.Bu sırada Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğündeki depreme yakalanan baba ile kızı, panikle birinci kattaki evlerinden sokağa koştu.Peker ve kızının, apartmandan çıkmasının hemen ardından çatıdan güneş enerjisi sisteminin su deposu ve paneli düştü.Büyük gürültüyle patlayan su deposu ve panelin altında kalmaktan son anda kurtulan baba ve kızı, büyük korku yaşadı.Olay anı binanın güvenlik kamerasınca kaydedildi.- "Üzerimize düşse hayatta kalamayabilirdik"Ali Peker, AA muhabirine, ilk depremin ardından ailecek dışarıya çıktıklarını söyledi.Öğle saatlerinde yorgun düşen kızı İrem'le eve döndüklerini anlatan Peker, eşi ile annesinin ise dişçiye gittiğini aktardı.Peker, evde bulundukları sırada Elbistan merkezli büyük sarsıntının yaşandığını dile getirerek şöyle konuştu:"Kapıdan ses geldiğini duydum. Kızımla aşağı indik. Binanın kapısından çıktıktan sonra taş parçaları ayağımıza takılmasın diye kavis alarak kaçtık. Apartmanın otopark kapısına yaklaştığımızda arkamızdan güneş enerjisinin su deposu ile panelinin düştüğünü fark ettik. Depremden kurtulduk, çıkarken güneş enerjisi üzerimize düşse hayatta kalamayabilirdik. Allah bizi korudu, buna şükür."

Rhofa Enerji güneş paneli üretimini iki katına çıkaracak Haber

Rhofa Enerji güneş paneli üretimini iki katına çıkaracak

ANKARA (AA) - Rhofa Enerji, Çerkezköy'deki güneş paneli fabrikasının yıllık 350 megavat olan kurulu gücünü bu yıl yapılacak yeni yatırımlarla 700 megavata çıkarmayı hedefliyor.Şirketten yapılan açıklamaya göre, "Herkes İçin Temiz Enerji" sloganıyla hareket eden Rhofa Enerji, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi'nde, 15 bin metrekare kapalı alanda kurulu entegre tesisinde, uluslararası standartlara uygun güneş paneli üretimi gerçekleştiriyor.Rhofa Grup iştiraklerinden olan ve 2020'de faaliyete geçen şirket, yüksek verimli fotovoltaik (PV) panelleri ile yılda 350 megavat kurulu güç kapasitesini 2023 yılı içerisinde yapacağı yeni yatırımlarla 700 megavata çıkaracak. Bu da yaklaşık 550 bin PV panel imalatının iki katına çıkarılması anlamına geliyor.Rhofa Enerji bünyesinde geliştirilen ürünler, ISO, CE, TUV ve IEC dahil olmak üzere, tüm önde gelen test kuruluşlarınca detaylı şekilde kontrol ediliyor ve bu sürecin ardından sertifikalandırılıyor.Açıklamada görüşlerine yer verilen Rhofa Grup ve Rhofa Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Hazreti Akdemir, köklü sanayi deneyimlerinin "önemli bir avantaj" olduğunu kaydetti.Akdemir, şu ifadeleri kullandı:"Global çapta müteahhitlik ve proje geliştirme becerilerinin yanı sıra, yurt içinde de yaygın, sürdürülebilir ticari ilişkilere sahibiz. Var olan altyapımız, gücümüze güç katacak. Esnek yapımız ve üretimde derinleşme de ön plana çıkan değerlerimizden. Türkiye sektörde, Çin'in ardından en büyük merkez haline gelecek. Bu noktada Rhofa Enerji olarak biz de, güneş panellerimiz ile satış sonrası hizmette sınırsız güvence veriyoruz. Geri bildirim ve kalite konusunda çok hassasız. Ürünlerimiz bütün coğrafyalarda çeşitli testlerden geçiriliyor. Her türlü iklim koşuluna göre, -50, +50 sıcaklık derecisine dahi uygun modifiye yapabiliyoruz."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.