#güvenlik

İLKHABER-Gazetesi - güvenlik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, güvenlik haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Fabrika yangınında 13 kişiden sadece 1’i sigortalı çıktı Haber

Fabrika yangınında 13 kişiden sadece 1’i sigortalı çıktı

Kocaeli'nin Dilovası ilçesindeki kozmetik fabrikasındaki yangına ilişkin inceleme yapan Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) müfettişleri, olayda ölen ve yaralanan 13 kişiden sadece birinin sigortalı olduğunu tespit etti. SGK müfettişlerinin Mimar Sinan Mahallesi'ndeki kozmetik fabrikasındaki yangınla ilgili sigortalılar ve hak sahiplerinin sosyal güvenlik haklarını ivedilikle tesis edilmesi amacıyla düzenlediği ara rapor ortaya çıktı. Raporda, 8 Kasım'da saat 09.00 sıralarında başlayan yangın ve patlamada Şengül Yılmaz, Tuğba Taşdemir, Cansu Esetoğlu, Nisanur Taşdemir, Esma Gikan ve Hanım Gülek'in olay yerinde hayatını kaybettiği, yaralılar arasında bulunan Tuncay Yıldız'ın ise tedavi altındayken 15 Kasım'da yaşamını yitirdiği, Keriman Miskin, Gülhan Bendi, Ayten Aras, Hürol Eroğlu, Gökçe Şadiye Sağlam ve Suriye uyruklu Zeynep Hüseyin'in de yaralandığı bilgisine yer verildi. Müfettişler, adı geçen çalışanlardan yalnızca Gülhan Bendi için sigorta bildirimi yapıldığını belirlerken, diğer çalışanlarla ilgili sigorta bildiriminin bulunmadığını tespit etti. Gülhan Bendi'nin 3 Temmuz 2021'de işe giriş yaptığına dair işe giriş bildirgesinin kozmetik firması tarafından kuruma 2 Temmuz 2021'de gönderildiği aktarılan raporda, diğer kişilerle ilgili rapor tarihi itibarıyla şirket tarafından kuruma işe giriş bildirgesinin verilmediğinin anlaşıldığı kaydedildi. Raporda, yangında ölen ve yaralanan kişilerin sigortalılık niteliğinin değerlendirildiği, sadece Gülhan Bendi adına sigortalılık bildirimi yapılsa da söz konusu iş yerinde fiilen çalıştığı anlaşılan diğer kazazedelerin de mevzuat uyarınca sigortalılık niteliğine haiz olduğu belirtildi. Söz konusu kişilerin olay anında iş yerinde bulunduklarının hem tanık beyanları hem de adli tutanaklarla doğrulandığı bilgisi paylaşılan raporda, yangının sigortalıların iş yerinde bulundukları sırada ve işveren tarafından yürütülen iş sebebiyle gerçekleştiği anlaşıldığından söz konusu yangının ölen ve yaralanan her bir kişi yönünden iş kazası olarak değerlendirildiği ifade edildi. Raporda, olayın meydana gelmesinde kasıt, kusur veya ihmali bulunan kişilerle ilgili değerlendirmelere, kazalıların sigortalılık süreleri ilgili değerlendirmelere, inceleme esnasında doğabilecek idari para cezalarına ve inceleme esnasında ortaya çıkabilecek diğer hususlara savcılık makamınca yürütülen soruşturma tamamlandıktan sonra düzenlenecek son raporda yer verileceği kaydedildi. - Olay Dilovası ilçesi Mimar Sinan Mahallesi'ndeki bir kozmetik fabrikasında 8 Kasım'da çıkan yangında Tuğba Taşdemir (17) ile kuzeni Nisanur Taşdemir (15), Cansu Esetoğlu (15), Hanım Gülek (52), Esma Gikan (31) ve Şengül Yılmaz (59) hayatını kaybetmiş, 7 kişi yaralanmıştı. Kocaeli Şehir Hastanesine kaldırılan Tuncay Yıldız, yoğun bakımdaki müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Olaya ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 11 şüpheliden, aralarında iş yeri sahiplerinin de bulunduğu 7 kişi tutuklanmış, Dilovası Belediye Başkan Yardımcısı N.T, Zabıta Müdürü N.B, zabıta personeli C.T, Ö.K. ve T.İ. görevden uzaklaştırılmış, tutuklu bulunduğu cezaevinde kalp krizi geçiren fabrikanın sahiplerinden Kurtuluş O. kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Bilirkişi raporunda, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sahada etkin şekilde yerine getirmediği belirlenen Küresel Ortak Sağlık ve Güvenlik Biriminin (OSGB) sorumlu müdürü Ü.A. dün, yapıyı yangın güvenliği açısından eksik ve tehlikeli durumda kiraya verdiği için "tali ağır kusurlu" olduğu değerlendirilen binanın eski sahibi G.D. ise bugün tutuklanmıştı.

Uzmanlardan kış uyarısı: Kombi bakımını ertelemeyin, cebinizi ve güvenliğinizi koruyun Haber

Uzmanlardan kış uyarısı: Kombi bakımını ertelemeyin, cebinizi ve güvenliğinizi koruyun

Enerji verimliliği ve güvenlik açısından büyük önem taşıyan kombi bakımları, özellikle ekim ve kasım aylarında yaptırıldığında cihazların daha sağlıklı ve uzun ömürlü çalışmasını sağlıyor. Uzmanlara göre, düzenli bakım ve petek temizliği yaptıran kullanıcılar, doğalgaz tüketiminde yüzde 20’ye varan tasarruf elde ediyor. Adana ve çevre illerde kombi montajı ve bakımı yapan firmaların temsilcileri, kışa hazırlık sürecinde vatandaşlara şu uyarılarda bulundu: “Kombiler her ne kadar dört mevsim kullanılan bir ısı teknolojisi olsa da en yoğun şekilde kış aylarında devreye giriyor. Bu nedenle, soğuk günler gelmeden önce mutlaka doğalgaz kombi bakımları yapılmalı. Bakımı ihmal edilen cihazlar hem yüksek enerji tüketimine neden olur hem de kullanıcı güvenliğini tehlikeye atar. Kombi ve petek temizliği düzenli şekilde yapıldığında, cihazın performansı artar, ömrü uzar ve yakıt sarfiyatı azalır.” Uzmanlar ayrıca, bakımsız kombilerde karbonmonoksit sızıntısı, verim kaybı ve ani arıza risklerinin arttığını belirtiyor. Bu durumun, özellikle yoğun kullanım dönemlerinde hem maddi hem de hayati riskler doğurabileceğine dikkat çekiliyor. Enerji verimliliği uzmanları da “Kombi bakımı sadece konfor değil, aynı zamanda ekonomik bir yatırım. Yılda bir kez yapılacak periyodik kontroller hem fatura yükünü hafifletir hem de cihazın yıllarca sorunsuz çalışmasını sağlar” şeklinde uyarılarda bulundu.

Geleceğin kentleri bugünden kodlanıyor Haber

Geleceğin kentleri bugünden kodlanıyor

Artan kent nüfuslarıyla birlikte kentlerin karşı karşıya kaldığı sorunlar da her geçen gün çeşitleniyor. Trafik yoğunluğu, çevre kirliliği, Çevre ve güvenlik gibi temel meseleler, günümüz şehir yaşamını doğrudan etkileyen başlıca zorluklar arasında yer alıyor. Ancak, teknolojik gelişmeler bu sorunlara yenilikçi çözümler sunma potansiyeli taşıyor. Bu noktada en önemli kavramlardan biri ise “Akıllı Kentler” modeli olarak öne çıkıyor. Bu model, kent yaşamını daha sürdürülebilir, verimli ve yaşanabilir hale getirmeyi hedefliyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Yerel Yönetimler Uzmanı Oğuz Şahin, "Akıllı kentler, geleneksel şehir altyapısının dijital teknolojilerle entegre edilmesi yoluyla yaşam kalitesini artırmayı hedefliyor. Bu dönüşüm, yalnızca bir teknoloji yatırımı değil, aynı zamanda stratejik planlama, toplumsal katılım ve sürdürülebilirlik anlayışını da içinde barındırıyor” dedi. Veri odaklı yönetim Akıllı kentlerin temelinde veri analitiği, yapay zekâ, sensör teknolojileri ve nesnelerin interneti (IoT) gibi ileri teknolojiler bulunduğunu vurgulayan Şahin, “Bu araçlar sayesinde kent yönetimi çok daha etkili, verimli ve gerçek zamanlı hale geliyor” ifadesi kullandı. Şahin, özellikle trafik yönetimi alanındaki uygulamalara dikkat çekerek şunları söyledi: “Akıllı trafik sistemleri sayesinde yollar üzerindeki yoğunluk anlık olarak izlenebiliyor, trafik akışı sensörler ve kameralar yardımıyla optimize ediliyor. Bu hem sürücülere zaman kazandırıyor hem de hava kirliliğini azaltarak çevresel katkı sağlıyor.” Enerjide verimlilik, sokakta güvenlik Yalnızca ulaşım değil, enerji yönetiminin de akıllı kentlerin önemli bir parçası olduğuna değinen, Şahin, bu alandaki gelişmeleri şöyle özetledi: “Akıllı enerji yönetim sistemleri, kentlerin enerji kullanımını izleyip kontrol edebiliyor. Bu da hem maliyetleri düşürüyor hem de karbon ayak izini azaltıyor. Ayrıca, akıllı aydınlatma sistemleri sayesinde sokak lambaları sadece gerektiği kadar ışık veriyor. Böylece hem enerji tasarrufu sağlanıyor hem de gece güvenliği artırılıyor.” Şahin, akıllı kent adımlarının yalnızca teknolojiye yatırım yapmakla sınırlı olmadığını da dile getirerek, “Bu süreçte veri güvenliği, dijital eşitsizlikler ve vatandaş katılımı gibi sosyal boyutların da mutlaka dikkate alınması gerekiyor. Kentleri dönüştürürken sadece algoritmalara güvenemeyiz. Katılımcı yönetim modelleri, sosyal adalet ve bireysel hakların korunması da en az teknoloji kadar önem taşıyor. Akıllı şehirlerin sunduğu fırsatlar, ancak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmeli. Teknolojiyi bir araç olarak kullanmalı, onu kapsayıcı ve sürdürülebilir bir vizyonla harmanlamalıyız. Geleceğin kentleri, yalnızca dijitalleşen değil, aynı zamanda daha adil, yaşanabilir ve dirençli kentler olmalıdır.”

Tatilde gizli kamera skandalı kabusu: Otel ve Apartlarda nasıl önlem alınabilir? Haber

Tatilde gizli kamera skandalı kabusu: Otel ve Apartlarda nasıl önlem alınabilir?

Son yıllarda hem yurt içinde hem yurt dışında, otel odalarına veya günlük kiralık apartlara yerleştirilen gizli kameralarla ilgili skandallar artıyor. Peki konakladığınız yerde sizi izleyen bir lens olup olmadığını nasıl anlarsınız? İşte adım adım kontrol yöntemleri, uzman tavsiyeleri ve yasal haklarınız. 1) Odaya Girdiğinizde Işık Testi Yapın Perdeleri kapatıp telefonu el feneri moduna alın. Işık kaynağını yavaşça priz, klima menfezi, duman sensörü, duvar saati, masa lambası ve TV ünitesi gibi noktalara tutun. Gizli kameraların çoğu, lens refleksi nedeniyle ışığı geri yansıtarak hafif “kızıl parıltı” verir. 2) Wi-Fi Ağında Şüpheli Cihaz Taraması Telefonunuza ücretsiz “network scanner” uygulamalarından birini yükleyin. Bağlı cihaz listesinde “IP Camera”, “Webcam” ya da marka/model adı içeren bilinmeyen bir aygıt görürseniz resepsiyona bildirin. Kameralar çoğu zaman kendi mini yönlendiricisine sahiptir; güçlü ancak adı belirsiz Wi-Fi sinyalleri de uyarı sebebidir. 3) Priz ve Lambaları Fiziksel Kontrol Edin Vida yerlerine dikkat edin: Fabrikasyon vidalar genelde çapaksızdır; yeni takılmış kameralar uyumsuz veya çizik vidalarla tutturulur. USB çıkışlı prizler son dönemde en sık kullanılan saklama noktaları. Fişi çekip içine bakın, mercek büyüklüğünde delik fark ederseniz yetkililere haber verin. 4) Ayna ve Dekorasyon Eşyaları “Çift yönlü ayna” testi: Parmağınızı aynaya dokundurun. Yansıyan görüntüde parmak ucunuzla gerçek parmak arasında boşluk yoksa (cam arkası yansıtıcı tabaka) şüphe duymayın. Boşluk varsa ayna olabilir, doğrudan kamera saklanması beklenmez. Sıradışı odak noktaları: Duman dedektörünün tam yatak hizasına bakacak şekilde konumlanması olağan değildir. 5) Kızılötesi (IR) Algılama Gece modu olan telefon kamerasını açın, odanın ışığını kapatın. IR LED’ler çıplak gözle görünmez ancak telefonda mor-beyaz parıltı olarak seçilir. Bu parıltı küçük kırmızı nokta biçiminde ise kayıt yapan cihaz olabilir. 6) Taşınabilir RF (Radyo Frekansı) Dedektörler Elektronik mağazalarında 400-1000 TL aralığında bulunur. Odayı saat yönünde yavaşça taradığınızda sürekli sinyal veren nokta kameraya işaret edebilir. 7) Yasal Haklar ve Yapılması Gerekenler Türk Ceza Kanunu’na göre özel hayatın gizliliğini ihlâl eden kamera yerleştirmek hapisle cezalandırılır. Şüpheli cihaz bulursanız: Odayı terk etmeyin, cihazı sökmeyin. Fotoğraf çekin, 112 üzerinden polise haber verin. Otel yönetiminden tutanak tutmasını isteyin. KISA KISA İPUÇLARI Şarj adaptörünü başka prizde deneyin: ‘Akıllı priz’ gibi görünen mini kameralar sıcak çalışır. Elinizi değdirdiğinizde ılık hissediyorsanız şüphelenin. Televizyon karşısındaki objeler: Oda dekoru gereksiz şekilde doğrudan yatağa bakan dijital çalar saat, kalemlik, hava temizleyici vb. içeriyorsa içini kontrol edin. Oda değişikliği isteyin: Şüpheniz varsa aynı otelde farklı odaya geçip tekrar test yapın.

Giresun’da Sosyal Bilimler Lisesi’nde silahlı saldırı: Bir ölü, bir yaralı Haber

Giresun’da Sosyal Bilimler Lisesi’nde silahlı saldırı: Bir ölü, bir yaralı

Bugün sabah saatlerinde, Giresun'un Aksu Mahallesindeki Sosyal Bilimler Lisesi'nde meydana gelen olayda, okulun güvenlik görevlisi A.T. (53), bilinmeyen bir nedenle okulda hizmetli olarak çalışan Rana Çavuş Gökçin (27) ve ablası Yonca Çavuş’u (30) silahla vurarak ağır şekilde yaraladı. Olayın ardından hemen sağlık ve güvenlik ekipleri olay yerine sevk edildi. Yonca Çavuş, olay yerinde hayatını kaybederken, ağır yaralanan Rana Çavuş Gökçin ise hastaneye kaldırıldı ve ameliyat edildi. Olayın Gelişimi ve Müdahale Süreci Edinilen bilgilere göre, A.T., okuldaki güvenlik kadrosunda görev yapıyordu ve henüz belirlenemeyen bir nedenle iki kadına saldırdı. Olayın ardından okula çok sayıda polis ekibi ve sağlık görevlisi çağrıldı. Yaralı kadına yapılan tüm müdahalelere rağmen Yonca Çavuş hayatını kaybederken, kardeşi Rana Çavuş Gökçin ise hayatta kalmayı başardı ve hastaneye kaldırıldı. Gökçin'in durumu ciddi olarak değerlendirilirken, ameliyatının ardından tedavisine devam ediliyor. A.T.'nin Cezaevinden Tahliye Olduğu Öğrenildi Öte yandan, A.T.'nin bir süre önce cezaevinden tahliye olduğu ve eski hükümlü statüsünde okulda güvenlik görevlisi olarak işe alındığı öğrenildi. A.T., topluma kazandırılmak amacıyla okuldaki görevine başlamıştı. Zanlının neden böyle bir saldırı gerçekleştirdiği ise henüz netleşmiş değil ve soruşturma devam ediyor. Olayın Ardından Okulda Eğitim-Öğretime Ara Verildi Olayın şok etkisiyle okulda eğitim-öğretime ara verildi. Giresun Valiliği, olayın ardından gerekli güvenlik tedbirlerinin alındığını ve eğitimin en kısa zamanda tekrar başlayacağını duyurdu. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. Zanlı yakalandı! Giresun Valisi Mehmet Fatih Serdengeçti, bugün Giresun Sosyal Bilimler Lisesi'nde bir kişinin ölümü bir kişinin de ağır yaralanması ile sonuçlanan olayın zanlısının yakalanarak gözaltına alındığını açıkladı. Olay sonrası okula gelerek yetkililerden bilgi alan Vali Mehmet Fatih Serdengeçti, açıklamalarda bulunarak "Bugün 09.35 sıralarında Giresun Sosyal Bilimler Lisesi'nde KHK 696 Sayılı, kadrolu işçi personeli olan 1972 doğumlu şüpheli A.T. , iki bayan personele saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırı sonrasında maalesef mağdurlardan birisi rahmetli oldu. Diğer personelin ise tedavisi devam ediyor. Bu menfur saldırıyı nefretle kınıyorum. Hepimizin başı sağ olsun" dedi. "696 Sayılı KHK kapsamında kadrolu olarak gözüküyorlar. Geçici hükümlü kadrosundan geçilip geçilmediği tetkik edilecek" Vali Serdengeçti, olayı gerçekleştiren şahısla ilgili olarak ise "Bizim 696 Sayılı KHK kapsamında kadrolu olarak gözüküyorlar. Geçici hükümlü kadrosundan geçilip geçilmediği tetkik edilecek. Bu bizim kanunlarımızla ilişkili, 5 yıldır bu personel Milli Eğitim camiamızda çalışıyor. Son ana kadar bu anlamda bir sıkıntı yoktu. Hatta ücretsiz izindeydi. Bunun neden kaynaklandığıyla ilgili adli soruşturma başlatılmıştır. İdari soruşturma da başlatıldı. Fail gözaltında. Öğrenciler açısından bir sıkıntı mevcut değil" diye konuştu.

İstanbul'da 1 Mayıs alarmı: Taksim ve çevresinde kuş uçurtulmuyor! Haber

İstanbul'da 1 Mayıs alarmı: Taksim ve çevresinde kuş uçurtulmuyor!

1 Mayıs İşçi Bayramı, İstanbul’da bu yıl da yoğun güvenlik önlemleri altında kutlanıyor. Kentin birçok noktası sabah saatlerinden itibaren trafiğe kapatılırken, polis ekipleri kritik noktalarda konuşlandırıldı. İstanbul Valiliği’nin kararıyla Taksim, Şişli, Beşiktaş ve çevresinde yollar kapalı; metro ve metrobüs seferlerinde ise kısıtlamalar devrede. Kadıköy Kutlamaların Merkezi Oldu Bu yıl 1 Mayıs kutlamalarının adresi Kadıköy. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve diğer sendikaların çağrısıyla emekçiler sabahın erken saatlerinden itibaren Kadıköy Rıhtım’da toplandı. Rıhtım bölgesi demir bariyerlerle çevrilirken, bölgeye sadece görevli araçların girişine izin verildi. Dün akşam İstanbul Emniyet Müdürü Selami Yıldız da Kadıköy’deki hazırlıkları yerinde denetledi. Taksim Yine Yasaklı Alan Taksim Meydanı bu yıl da kutlamalara kapalı. Sabah 07.00 itibarıyla Taksim ve çevresi bariyerlerle çevrildi. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Kazancı Yokuşu'nda 1977 1 Mayıs’ında hayatını kaybedenleri andıktan sonra Cumhuriyet Anıtı'na çelenk bıraktı. Çerkezoğlu, “Yıllardır 1 Mayıs’ı ve Taksim Meydanı’nı özgürleştirmek için mücadele veriyoruz. Ancak 2013’ten bu yana meydan yine yasaklı” ifadelerini kullandı. Taksim'de Hayat Durdu, Turistler Mağdur Oldu Taksim’deki barikatlar sadece kutlamaları değil, günlük yaşamı da etkiledi. Turistler valizleriyle yürümek zorunda kaldı. Osmanbey Halaskargazi Caddesi, Unkapanı Atatürk Bulvarı, Mecidiyeköy ve Saraçhane gibi ana arterler trafiğe kapatıldı. Çok sayıda TOMA, zırhlı polis aracı ve çevik kuvvet ekibi bu bölgelerde konuşlandırıldı. Sabah Saatlerinde İstanbul 05.00: Valilik kararıyla bazı yollar ve metro istasyonları kapatıldı. 07.30: Kadıköy’de kutlamalara hazırlıklar tamamlandı, geniş güvenlik önlemleri devreye alındı. 08.00: Taksim tamamen barikatlarla çevrildi. 08.50: Bozdoğan Kemeri çevresi TOMA’larla donatıldı. 09.00: Taksim’e çelenk bırakıldı, DİSK başkanı açıklama yaptı. 09.05: 1977'de hayatını kaybedenler anıldı. Vatandaşlar Yürüyerek İşe Gitti Trafiğe kapanan güzergâhlarda araç bulamayan vatandaşlar yürüyerek iş yerlerine gitmek zorunda kaldı. Elektrikli scooter ve motosiklet gibi alternatif ulaşım araçlarına da yoğun talep oldu.

Uçak kazalarında hayatta kalma şansını yükselten en iyi yöntemler Haber

Uçak kazalarında hayatta kalma şansını yükselten en iyi yöntemler

Uçak yolculuklarında en çok merak edilen sorulardan biri, “Uçakta en güvenli yer neresi?” oluyor. Genel görüş, uçağın arka kısmının daha güvenli olduğunu öne sürse de, her kaza farklılığı, güvenlik, kaza türü, darbe bölgesi ve diğer birçok faktöre göre değişiyor. Peki, uçağın hangi bölgesi gerçekten daha güvenli? İşte uzmanlardan dikkat çeken açıklamalar. Uçağın arka kısmı daha güvenli mi? Yapılan araştırmalar, uçak kazalarında genellikle arka koltuklarda oturan yolcuların hayatta kalma şansının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Arka kısmın daha güvenli olmasının başlıca nedeni, bu bölgedeki koltukların çarpma anında daha az darbe alması. Ayrıca, patlama ve yangın gibi acil durumlar sırasında uçağın arka kısmı, ön kısımlara göre daha düşük risk taşıyor. Acil çıkışa yakın olmak ne kadar önemli? Bir diğer önemli faktör, acil çıkışa yakın olmanın sağladığı avantajlar. Kazadan sonra uçağı hızla terk edebilmek, özellikle yangın ve duman gibi durumlar için hayati öneme sahip. Ancak, acil çıkışa yakın olmak bazen bazı riskleri de beraberinde getirebilir. Çünkü bu bölgeler, yakıt tanklarına daha yakın olabilir. Ön kısımda oturmak ne kadar güvenli? Uçağın ön kısmı, çarpma anında genellikle daha fazla darbe alır. Bu nedenle, ön koltuklar diğer bölgelere göre daha az güvenli kabul ediliyor. Her ne kadar acil çıkışlar önemli olsa da, ön kısmın çarpışma anındaki daha yüksek riskleri göz önünde bulundurulmalı. Hayatta kalma şansını artıracak ipuçları Emniyet kemerinizi takın: Uçuş boyunca en önemli güvenlik adımınız, emniyet kemerini sıkıca takmaktır. Güvenlik talimatlarını dikkatlice izleyin: Her yolcu, uçağa binmeden önce güvenlik talimatlarını iyice okumalı. Acil çıkışlara yakın olun: Hızlı bir tahliye, hayatta kalma şansınızı artırabilir. Sonuç olarak, uçak kazaları son derece nadir olsa da, yolcu güvenliği için en iyi önlem, güvenlik talimatlarına uymak ve sakin kalmaktır. Uçağın arka kısmında yer almak genellikle daha avantajlı olsa da, her kaza farklıdır ve her yolcu için en önemli şey, güvenlik talimatlarını izleyerek hazırlıklı olmaktır.

Türkiye-Iran sınırındaki güvenlik duvarı inşası devam ediyor: Teröristlere geçit yok! Haber

Türkiye-Iran sınırındaki güvenlik duvarı inşası devam ediyor: Teröristlere geçit yok!

Türkiye, İran sınırındaki güvenliği artırmak amacıyla başlattığı sınır duvarı çalışmalarında önemli bir mesafe kat etti. 2021 yılında başlanan ve toplamda 302 kilometre uzunluğunda olması planlanan duvarın 182 kilometresi tamamlandı. Duvarla birlikte yapılan güvenlik önlemleri ve teknoloji kullanımı, yasa dışı geçişlerin engellenmesi, kaçakçılıkla mücadele ve terörist sızmalarının önlenmesi için kritik rol oynuyor. Sınır Güvenliği İçin Teknolojik Çözümler Sınır duvarı projesinde, teknolojinin tüm imkanlarından faydalanarak güvenlik güçlerinin daha etkili bir şekilde görev yapması sağlanıyor. Şu ana kadar, 103 adet elektro optik kule kurulmuş ve duvarlar üzeri dikenli tellerle kapatılmış durumda. Ayrıca, duvar hattı boyunca güvenlik kameralarıyla donatılmış gözetleme kuleleri yerleştirildi. Bu teknolojik önlemler, sınır güvenliğinin en üst düzeye çıkarılmasını hedefliyor. Van’da Güvenlik Güçleri Sürekli Devriye Görevinde Van'da, Türkiye ile İran arasındaki en uzun sınır hattı boyunca güvenlik önlemleri arttırıldı. Zırhlı araçlarla yapılan devriye faaliyetleriyle sınır hattı sürekli kontrol altında tutuluyor. Aynı zamanda, güvenlik duvarı güzergahında paralel olarak inşa edilen yolda da sınır birlikleri 7/24 devriye gezerek bölgenin güvenliğini sağlıyor. Bu sayede, terör faaliyetleri ve yasa dışı geçişlerin engellenmesi amaçlanıyor. Geriye Kalan 80 Kilometrelik Bölüm İçin İhale Planı Sınır duvarı çalışmalarında geriye kalan 80 kilometrelik alanın ihalesi bu yıl yapılması planlanıyor. Devam eden projede, tamamlanacak bu kısmın ardından Türkiye-Iran sınırındaki güvenlik duvarı projesi tamamlanacak ve bölgedeki güvenlik önlemleri daha da güçlenecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.