#Hazine ve Maliye Bakanlığı

İLKHABER-Gazetesi - Hazine ve Maliye Bakanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hazine ve Maliye Bakanlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bakan Şimşek'ten enflasyon değerlendirmesi: Son 2,5 yılın en düşüğü Haber

Bakan Şimşek'ten enflasyon değerlendirmesi: Son 2,5 yılın en düşüğü

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan ve aylık bazda yüzde 0,87 olarak gerçekleşen Kasım ayı enflasyon rakamlarına ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Şimşek, verilerin olumlu seyrine vurgu yaparak, "Son 2,5 yılın en düşük aylık enflasyonu gerçekleşti" değerlendirmesini yaptı. YILLIK ENFLASYONDA 44 PUANLIK İYİLEŞME Bakan Şimşek, yıllık bazdaki düşüşe de dikkat çekti. Kasım ayında yıllık enflasyonun yüzde 31,1 seviyesine gerilediğini belirten Şimşek, bu oranın son dört yılın en düşük seviyesi olduğunu ifade etti. Şimşek, "2024 yılı Mayıs ayına göre iyileşme 44 puanı aştı. Yıllık temel mal enflasyonu yüzde 19’un altına düştü" dedi. "GIDA ENFLASYONU NORMALLEŞTİ" Son aylarda yüksek seyreden gıda fiyatlarındaki değişimi de analiz eden Bakan Şimşek, şu ifadeleri kullandı: "Ağustos-Ekim aylarında uzun dönem ortalamasının oldukça üzerinde gerçekleşen gıda enflasyonu kasımda normalleşti. Aylık enflasyondaki ılımlı seyrin aralıkta devam etmesini bekliyoruz." 2026 İÇİN DEZENFLASYON YOL HARİTASI Mehmet Şimşek, önümüzdeki yıl dezenflasyon sürecini destekleyecek temel unsurları da maddeler halinde sıraladı. Şimşek, 2026 yılında sürece katkı sağlayacak faktörleri şöyle özetledi: "Destekleyici küresel finansal koşullar ve ılımlı emtia fiyatları Sıkı para politikası Güçlenen finansal istikrar Destekleyici maliye politikası Vergi ve harç güncellemeleri ile yönetilen/yönlendirilen fiyatların bütçe imkânları dâhilinde enflasyon hedefleriyle uyumlu belirlenmesi Eğitimde kural bazlı fiyatlama Enflasyondaki düşüşün devamıyla beklentilerdeki iyileşmenin hızlanması Gıda, konut ve enerji başta olmak üzere birçok alanda uygulanan arz yönlü politikalar" Bakan Şimşek, açıklamasını "Fiyat istikrarını merkeze alan programımızı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz" mesajıyla tamamladı.

Resmi Gazete'de yayımlandı: 2026 yılı için günlük yemek kartı ücreti belli oldu Haber

Resmi Gazete'de yayımlandı: 2026 yılı için günlük yemek kartı ücreti belli oldu

Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi, harç ve cezalardaki artış oranını belirleyen kritik veriyi kamuoyu ile paylaştı. Resmi Gazete'de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 2025 yılı için Yeniden Değerleme Oranı yüzde 25.49 olarak tespit edildi. Geçtiğimiz yıl bu oranın yüzde 43,93 olarak uygulandığı hatırlatıldı. ORAN NASIL BELİRLENDİ? Resmi Gazete'de yer alan tebliğde, hesaplama yöntemine ilişkin şu ifadelere yer verildi: "Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesinin (B) fıkrasına göre, yeniden değerleme oranı, yeniden değerleme yapılacak yılın Ekim ayında (Ekim ayı dahil) bir önceki yılın aynı dönemine göre Türkiye İstatistik Kurumunun Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksinde meydana gelen ortalama fiyat artış oranı olup bu oranın Hazine ve Maliye Bakanlığınca Resmi Gazete ile ilan edilmesi gerekmektedir." 2026 GÜNLÜK YEMEK BEDELİ NE KADAR OLDU? Yeniden Değerleme Oranının netleşmesiyle birlikte, milyonlarca çalışanı ilgilendiren 2026 yılı günlük yemek bedeli istisnası da ortaya çıktı. Mevcut durumda (2025 yılı) günlük 240 TL olarak uygulanan yemek kartı/bedeli istisna tutarı, yüzde 25,49 oranında artırılacak. Yapılan hesaplamaya göre, 2026 yılından itibaren geçerli olacak günlük yemek ücreti 301,2 TL seviyesine yükselecek. Bu artış, çalışanların yemek kartı bakiyelerine veya nakit yemek ödemelerine yansıyacak.

Para transferlerinde neler değişiyor? Hangi işlemler etkileniyor? Kurallar ne zaman yürürlüğe girecek? Haber

Para transferlerinde neler değişiyor? Hangi işlemler etkileniyor? Kurallar ne zaman yürürlüğe girecek?

Hazine ve Maliye Bakanlığı, EFT ve IBAN üzerinden yapılan para transferlerinde önemli bir yeniliği hayata geçiriyor. MASAK’ın hazırladığı tebliğe göre, 1 Ocak 2026’dan itibaren yüksek tutarlı işlemlerde beyan zorunluluğu uygulanacak. Kurallara uymayan kullanıcılar, para transferi gerçekleştiremeyecek. MASAK’tan şeffaflık hamlesi MASAK’ın tasarladığı düzenleme, finansal sistemde şeffaflığı artırmayı ve kayıt dışı parayı önlemeyi amaçlıyor. Yeni sistem, 200 bin TL ve üzeri EFT, havale ve nakit işlemleri kapsayacak ve adım adım sıkı denetim uygulanacak. Kademeli beyan sistemi Yeni düzenleme üç farklı tutar aralığında kademeli beyan zorunluluğu getiriyor: 200 bin – 2 milyon TL: İşlemin niteliği kısa bir şekilde beyan edilecek. 2 milyon – 20 milyon TL: “Nakit İşlem Beyan Formu” doldurulacak. 20 milyon TL ve üzeri: Detaylı açıklamalar ve dayanak belgelerle desteklenen form gerekecek. Bankalar, müşterilere işlem türüne göre beyan seçenekleri sunacak; “Bireysel ödeme” gibi genel ifadeler için en az 20 karakterlik açıklama zorunlu olacak. Düzenlemenin amacı MASAK, düzenlemenin uluslararası mali şeffaflık kriterlerini belirleyen FATF standartlarına uyum sağlamak amacıyla hazırlandığını belirtti. Risk bazlı analizler, ulusal değerlendirme raporları ve diğer ülke uygulamaları dikkate alınarak taslak oluşturuldu. Kapsam Dışında Kalan İşlemler Bazı işlemler yeni yükümlülüklerden muaf tutulacak Kamu kurumlarının işlemleri Bankaların kendi aralarındaki transferler ATM üzerinden yapılan düşük tutarlı işlemler Yaptırımlar ve yürürlük tarihi Tebliğe uymayan finansal kuruluşlara, 5549 sayılı Kanun kapsamında idari yaptırımlar uygulanacak. Düzenleme 1 Ocak 2026’dan itibaren yürürlüğe girecek ve özellikle 20 milyon TL üzeri işlemlerde kullanıcılar detaylı açıklama ve belge hazırlamak zorunda olacak.

Milyonlarca kişiyi ilgilendiren haber! Bakan Şimşek açıkladı: Vergi ve harçlara 'yeniden değerleme' yerine 'enflasyon hedefi' ayarı geliyor Haber

Milyonlarca kişiyi ilgilendiren haber! Bakan Şimşek açıkladı: Vergi ve harçlara 'yeniden değerleme' yerine 'enflasyon hedefi' ayarı geliyor

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Vergi ve harçlardaki güncellemenin yeniden değerleme oranı yerine enflasyon hedeflerini dikkate alarak bütçe imkânları doğrultusunda daha düşük oranda yapılması da gündemimizdedir" dedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Hazine Ve Maliye Bakanlığı ve Bakanlığa bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Sermaye Piyasası Kurulu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Kamu İhale Kurumu ve Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu'nun 2026 yılı bütçeleri ele alındı. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Yatırımcı Tazmin Merkezi ve Bankalararası Kart Merkezi Anonim Şirketi Sayıştay Raporları da Komisyonda görüşüldü. Komisyonda bir sunum gerçekleştiren Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, belirsizliklere, artan korumacılık ve jeopolitik gerginliklere rağmen küresel ekonominin dirençli ve ılımlı görünümünü koruduğunu söyledi. Şimşek, küresel büyümenin 2025 ve 2026 yıllarında, uzun dönem ortalamasının altında kalmasında rağmen yüzde 3'ün üzerinde gerçekleşmesinin öngörüldüğünü dile getirerek, "Nisan ayında açıklanan tarifelerin, küresel ticareti beklenenden daha az etkileyeceği tahmin ediliyor. 2025 yılında küresel ticaret hacminin yüzde 3,6, 2026'da ise yüzde 2,3 artması bekleniyor. 2024 yılında yüzde 2,1 büyüyen ticaret ortaklarımızın, 2025 ve 2026 yıllarında sırasıyla yüzde 2,2 ve yüzde 2,3 büyüyeceği tahmin edilmektedir" ifadelerine yer verdi. "KÜRESEL KONJONKTÜRÜN ÜLKEMİZ İÇİN DAHA OLUMLU SEYRETMESİNİ BEKLİYORUZ" Diğer yandan, küresel dezenflasyon sürecinin devam ettiğini söyleyen Şimşek, "ABD Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankası başta olmak üzere geçen yıl başlayan politika faiz indirimleri bu yıl da devam etti. 2026 yıl sonuna kadar FED'in ilave 75 baz puan faiz indirimi yapması bekleniyor. İyileşen küresel risk iştahı ile birlikte gelişmekte olan ekonomilere bu yıl artan portföy girişlerinin, 2026 yılında da devam etmesi bekleniyor. Diğer olumlu bir faktör de küresel emtia fiyatlarının ılımlı seyridir. Önümüzdeki dönemde enerji fiyatlarındaki düşüşün devamı, enerji hariç emtia fiyatlarının ise artması öngörülüyor. Özetle, küresel konjonktürün ülkemiz için daha olumlu seyretmesini bekliyoruz" açıklamasında bulundu. Şimşek, uyguladıkları program sayesinde son 2 yılda önemli kazanımlar elde ettiklerini belirterek, programın öncelikli hedeflerinden olan makro finansal istikrarın güçlendirilmesi ve şoklara karşı dayanıklılığın artırılmasında önemli mesafe aldıklarını kaydetti. "KKM'DEN ÇIKIŞI BAŞARIYLA YÖNETİYORUZ" Uluslararası standartlara göre rezerv yeterliliğini sağladıklarını söyleyen Şimşek, 2023 yılı Mayıs ayına göre brüt rezervlerin 87 milyar dolar, swap hariç net rezervlerin ise 112,6 milyar dolar arttığını dile getirdi. Şimşek, koşullu yükümlülükleri azalttıklarını belirterek, "Kur Korumalı Mevduat'tan (KKM) çıkışı başarıyla yönetiyoruz. 24 Ekim 2025 itibarıyla 171 milyar liraya gerileyen bakiyenin yıl sonunda 5 milyar liranın altına inmesini bekliyoruz. Türk lirası varlıklara duyulan güvenin artmasıyla TL'nin toplam mevduat içindeki payı yüzde 59,8'e ulaştı" diye konuştu. "CARİ AÇIĞI ENDİŞE KAYNAĞI OLMAKTAN ÇIKARDIK" Program ile sağlanan kazanımları kalıcı hale getirmek için makro dengesizlikleri azalttıklarına dikkati çeken Şimşek, "Kayda değer iyileşme sağladığımız cari açığı endişe kaynağı olmaktan çıkardık. 2023 yılı ortasında yüzde 5 olan yıllıklandırılmış cari açığın milli gelire oranı 2024'te yüzde 0,8'e geriledi. 2025 yılı ikinci çeyreği itibarıyla yüzde 1,3 olan bu oranın, Orta Vadeli Program (OVP) döneminde ortalama yüzde 1,2 ile sürdürülebilir seviyelerde kalmasını öngörüyoruz. Cari dengedeki bu iyileşmeyle birlikte 2023 yılı Haziran ayında milli gelire oranla yüzde 23 olan brüt dış finansman ihtiyacının 2025 sonunda yaklaşık yüzde 17'ye gerileyeceğini öngörüyoruz" şeklinde konuştu. RİSK PRİMİ 250 BAZ PUANIN ALTINA DÜŞTÜ Şimşek, finansal istikrarın güçlenmesiyle Türkiye yönelik risk algısının da iyileştiğine vurgu yaparak, "Program öncesi 700 baz puana kadar yükselen risk primimiz 250 baz puanın altına geriledi. Düşen risk primiyle birlikte kamu ve özel sektörün dış borçlanma maliyetleri önemli ölçüde azaldı. Programımız sayesinde ülke kredi notumuzu S&P ve Fitch 2'şer kademe, Moody's ise 3 kademe yükseltmiştir" dedi. VERGİ VE HARÇLARA 'ENFLASYON HEDEFİ' AYARI Dezenflasyon sürecine ilişkin de konuşan Bakan Şimşek, dezenflasyonun sürecinin dönemsel etkilerle geçici olarak yavaşlasa da devam ettiğini kaydederek, "Yıllık enflasyon, ekimde geçen yılın aynı ayına göre 15,7 puan azalarak yüzde 32,9'a geriledi. Önümüzdeki dönemde sıkı para politikası, destekleyici maliye politikası, bütçe imkânları dahilinde yönetilen ve yönlendirilen fiyatların hedeflerle uyumlu belirlenmesi ve başta sosyal konut olmak üzere arz yönlü tedbirler ile dezenflasyon sürecinin devam edeceğini öngörüyoruz. Ayrıca vergi ve harçlardaki güncellemenin yeniden değerleme oranı yerine enflasyon hedeflerini dikkate alarak bütçe imkânları doğrultusunda daha düşük oranda yapılması da gündemimizdedir" değerlendirmesinde bulundu. "İstihdamı korumak amacıyla reel sektöre yönelik desteklerimiz devam ediyor" Bakan Şimşek, OVP döneminde büyüme patikasının dezenflasyonu desteklemesini öngördüklerini söyleyerek, "İstihdam, program döneminde 1,1 milyon kişi arttı. İşgücüne katılımdaki zayıf seyrin de etkisiyle işsizlik oranı tek haneli seviyesini korudu. Özellikle emek yoğun sektörlerde zayıf seyreden üretimi canlandırmak ve istihdamı korumak amacıyla reel sektöre yönelik desteklerimiz devam ediyor" şeklinde konuştu. Mali disiplini tesis ettiklerini ve kararlılıkla sürdüreceklerini sözlerine ekleyen Şimşek, cari fiyatlarla 3,6 trilyon liraya ulaşan deprem harcamalarına rağmen bütçe disiplinini güçlendirdiklerini vurguladı. Şimşek, aldıkları tedbirler sayesinde milli gelire oranla 2023 yılında yüzde 5,1 ile sınırladıkları bütçe açığının, 2024'te yüzde 4,7'ye gerilediği ve 2025 yılında bu oranın yüzde 3,6 olarak gerçekleşmesini beklediklerini ifade etti. 2025 BÜTÇE AÇIĞI HEDEFİNDE REVİZYON Alınan tedbirlerle bütçe açığının, 2024'te yüzde 4,7'ye gerilediğini hatırlatan Şimşek, "2025 yılında bu oranın yüzde 3,6 olarak gerçekleşmesini bekliyoruz. OVP'de geçen sene yüzde 3,1 olarak öngördüğümüz 2025 yılı bütçe açığına yönelik yukarı yönlü revizyonun temel nedeni, bazı vergi gelirlerinin beklentilerimizin altında kalmasıdır" değerlendirmesinde bulundu. "Tasarruf tedbirleri çerçevesinde bin 958 harcama biriminde denetim gerçekleşti" Şimşek, kamu tasarruf tedbirlerine ilişkin de konuşarak, alınan tedbirlerle kamuda harcama disiplinini güçlendirdiklerini söyledi. Bu kapsamda kamuda izleme, denetleme, raporlama ve yaptırım modelini güçlü ve kararlı bir şekilde uyguladıklarına da sözlerine ekleyen Şimşek, 'Tasarruf Tedbirleri Bilgi Sistemi' ile 257 kamu idaresini yakından takip ettiklerini ve bin 958 harcama biriminde denetim gerçekleştirdiklerini söyledi. "KURUMLAR VERGİSİ ORANINI 5 PUAN ARTIRARAK YÜZDE 25'E YÜKSELTTİK" Gelir politikasını vergide adalet, vergilemede etkinlik ve kayıt dışılıkla mücadele eksenlerinde oluşturduklarını aktaran Şimşek, program döneminde yüksek gelir gruplarına yönelik vergi yükünü artıran düzenlemeleri hayata geçirdiklerini anımsattı. Şimşek, söz konusu düzenlemeleri şu şekilde açıkladı: "Kurumlar vergisi oranını 5 puan artırarak yüzde 25'e yükselttik. Yap-İşlet-Devret ve Kamu Özel İşbirliği projelerinden elde edilen kazançlar ile banka ve finans kurumları için kurumlar vergisini 10 puan artırdık. Banka ve diğer finansal kuruluşların finansal faaliyet harçlarını yüzde 50 yükselttik. İlk defa, çok uluslu şirketlere yüzde 15, yurt içindeki şirketlere yüzde 10 asgari kurumlar vergisi getirdik. Şirketlerin taşınmaz satışlarında uygulanan yüzde 50 kazanç istisnasını kaldırdık. İştirak hissesi satış kazancı istisnasını yüzde 50'ye düşürdük. Kâr paylarındaki gelir vergisi stopajını yüzde 15'e yükselttik. Kazanç istisnasını daralttığımız yatırım fon ve ortaklıklarının gayrimenkul kazançlarını da yüzde 10 asgari kurumlar vergisine tabi tuttuk. Yat, kotra, tekne ve gezinti gemileri için yüzde 8 ÖTV getirdik. Silah bulundurma ve taşıma ruhsatları için uygulanan harçları yüzde 100 artırdık. İşlenmiş vadeli altın ithalatını KKDF'ye tabi tuttuk. 2025 yılı Eylül ayı itibarıyla vadeli mevduatların yüzde 95'ini oluşturan 6 aya kadar vadeli mevduat gelirleri ile yatırım fonlarında stopaj oranını yüzde 17,5'e yükselttik." "KAYIT DIŞI İLE MÜCADELE SONUÇ VERİYOR" Şimşek, vergi harcamalarını azaltmaya devam ettiklerini söyleyerek, vergi istisna ve muafiyetlerin azaltılması amacıyla yapılan düzenlemeler çerçevesinde 2025 yılı için yüzde 5,1 olarak hesapladıkları vergi harcamalarının milli gelire oranını 2026'da yüzde 4,7'ye, OVP dönemi sonunda ise yüzde 4,1'e indirmeyi hedeflediklerini bildirdi. Vergide adaleti sağlamak için oluşturulan düzenlemelere de konuşmasında yer veren Şimşek, "Program döneminde, vergide adaleti güçlendirmek için yaptığımız düzenlemeler ve kayıt dışılığa yönelik aldığımız tedbirlerle 2023 yılında yüzde 34,5 olan dolaysız vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payını 2026'da yüzde 38,3'e çıkarmayı hedefliyoruz. Böylece dolaylı vergilerin payı yüzde 61,7'ye inecektir.2023'ten itibaren dolaysız vergilerde sağlanacak 3,8 puanlık iyileşme 520 milyar liraya tekabül edecek" dedi. "DOLAYSIZ VERGİLERDE EN DÜŞÜK YÜKE SAHİP ÜÇÜNCÜ ÜLKEYİZ" Şimşek, Türkiye ile OECD ve AB ülkeleri vergi yüklerinin aynı tanımda kıyaslanabilmesi için sosyal güvenlik primlerinin ve mahalli idare vergi gelirlerinin de hesaplamalara dahil edilmesi gerekmektiğini belirterek, "Bu şekilde yapılan hesaplamalara göre ülkemizde genel vergi yükü yüzde 23,5'tir. Ortalaması yüzde 33,9 olan OECD ülkeleri arasında en düşük vergi yüküne sahip beşinci ülkeyiz. Türkiye'de dolaylı vergi yükü yüzde 10,7, dolaysız vergi yükü ise yüzde 12,8 seviyesindedir. Dolaysız vergilerin yeterli düzeyde olmaması temel sorunumuzdur. Ortalaması yüzde 23,6 olan OECD ülkeleri arasında dolaysız vergilerde en düşük yüke sahip üçüncü ülkeyiz" dedi. "KAYIT DIŞI İLE MÜCADELEMİZ SONUÇ VERİYOR, BU YIL 473 BİN MÜKELLEF İLK KEZ BEYANNAME VERDİ" "Hükümet olarak kayıt dışı ekonomiyle mücadele önem verdiğimiz konuların başında geliyor. Bu kapsamda vergilemede etkinliği ve denetimi artırıyor, kayıt dışılıkla mücadeleyi kararlılıkla sürdürüyor ve mükelleflerinin haklarını koruyoruz" diyen Şimşek, şunları kaydetti: "Mükellef haklarının korunması amacıyla vergi incelemelerinde uyulacak denetim standartlarına ilişkin çalışmamızı tamamladık, önümüzdeki günlerde yayımlayacağız. Saha denetimlerimiz aralıksız sürüyor. Belge düzeni ve KDV oranlarının kontrolü için 2024 yılında 1 milyon 125 bin, 2025'in ilk 9 ayında 1 milyon 110 bin saha denetimi gerçekleştirdik. 2024 yılında yasalaşan hasılat tespiti uygulamasını bu yıl fiilen hayata geçirdik. Bu kapsamda yılın ilk 9 ayında 253 bin denetim yaptık. Kayıt dışı ile mücadelemiz sonuç veriyor. Beyanname sayılarında ve beyan edilen gelirlerde önemli artışlar sağladık. 2024 yılına ait kira, ücret, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlara ilişkin beyanname sayısı yüzde 24 artışla 2 milyon 248 bin oldu. Hesaplanan vergi 2 katına çıktı. Bu yıl 473 bin mükellef ilk kez beyanname verdi. Sonuç olarak 2022 yılında 3,8 milyon ve 2023 yılında 4,4 milyon olan gelir vergisi beyanname sayısı, 2024 yılında 5 milyona ulaştı. Program döneminde her sene hesaplanan vergi 2 katına çıktı." "FAİZ HARCAMALARININ MİLLİ GELİRE ORANI 2025'TE 3,3 VE 2026'DA YÜZDE 3,5 OLARAK GERÇEKLEŞMESİ BEKLENMEKTE" Bakan Şimşek, deprem nedeniyle artan borçlanma ihtiyacıyla, yükselen faiz harcamalarına rağmen kamu borçluluğunun düşük seyrettiğini belirterek, "2023-25 döneminde faiz dışı açık ve borçlanma ihtiyacı önemli ölçüde deprem harcamaları nedeniyle artmıştır. Böylece faiz harcamalarının milli gelire oranı 2025 ve 2026 yıllarında sırasıyla yüzde 3,3 ve yüzde 3,5 olarak beklenmektedir. Azalan deprem harcamaları ve iyileşen faiz dışı denge sayesinde bu oranın 2027'de yüzde 3,4'e, 2028'de ise yeniden yüzde 3,3'e gerilemesi öngörülmektedir" şeklinde konuştu. Bakan Şimşek, 2024 yılında yüzde 23,6 olan Avrupa Birliği (AB) tanımlı genel yönetim borç stokunun milli gelire oranının 2025 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 24,1 olarak gerçekleştiğini ifade etti. İç borç çevirme oranının 2024 yılında yüzde 133,1 olarak gerçekleştiğini de hatırlatan Şimşek, bu yıl yüzde 132,5 seviyesinde tamamlamayı öngördüklerini kaydetti. OVP'de öngörülen faiz dışı dengedeki iyileşmeyle birlikte 2026 yılında bu oranı yüzde 106'ya, dönem sonunda da yüzde 100'ün altına düşürmeyi hedeflediklerini de aktaran Şimşek, böylece özel sektöre daha fazla alan açılacağını ve reel sektörün büyümesinin destekleneceğini belirtti. REKOR FİNANSMAN VE REEL SEKTÖRE DESTEK Şimşek, 2025 yılında uluslararası sermaye piyasalarından toplam 13 milyar dolar finansman sağladıklarını belirterek, "Bu ihraçlara yatırımcı ilgisi yüksek olmuş, spreadlerde önemli ölçüde gerileme kaydedilmiştir. Proje ve program finansmanı kapsamında çok taraflı yatırım bankalarından altyapı, ulaşım, sağlık, doğal afetlerle mücadele, çevre, enerji ve reel sektörün desteklenmesine yönelik 2025 yılı Ekim itibarıyla uzun vadeli ve uygun koşullu yaklaşık 13,6 milyar dolar tutarında finansman sağladık. Bu tutar yıllık bazda ulaşılan en yüksek rakamdır" açıklamasında bulundu. Ar-Ge ve yatırımları güçlü bir şekilde desteklediklerini söyleyen Şimşek, 2025 yılında Ar-Ge faaliyetleri ile yatırım ve üretimi artırmak için 693,6 milyar lira, 2026 yılında ise 836 milyar lira vergi harcaması öngördüklerini bildirdi. Şimşek, istihdamı korumaya ve artırmaya yönelik tedbirler alıklarını dile getirerek, "'İstihdamı Koruma Destek Programı' ile tekstil, giyim, deri ve mobilya gibi belirli imalat sektörlerinde istihdamını koruyan işletmelere çalışan başına aylık 2 bin 500 lira prim desteği sağlıyoruz. İmalat sanayi sektörüne yönelik ilave destek paketleri üzerinde de çalışıyoruz" diye konuştu. "2026'DA TARIM SEKTÖRÜNDE 262,3 MİLYAR LİRA VERGİDEN VAZGEÇİYORUZ" Çiftçi ve esnaf desteklerinin artarak devam ettiğine işaret eden Şimşek, "2026 yılı tarımsal destek programları, tarım sektörü yatırım ödenekleri ile tarımsal kredi destekleri, tarımsal KİT ve ihracat destekleri için 626 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Ayrıca tarım sektörüne yönelik 2026'da vazgeçeceğimiz vergi tutarı da 262,3 milyar liradır. 1,1 milyona çiftçimize, 746 milyar lira kredi bakiyesi ile 2025 yılı ilk dokuz ayında 144 milyar lira Hazine faiz/kâr payı desteği sağladık. 780 bin esnaf ve sanatkârımıza, 282 milyar lira kredi bakiyesi ile 2025 yılı ilk dokuz ayında 49 milyar lira Hazine faiz desteği sağladık" açıklamasında bulundu. "HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI 2026 YILI BÜTÇE TEKLİFİNİN TOPLAMI 8,84 TRİLYON LİRA" Hazine ve Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu 2024 Yılı Kesin Hesabı'na ilişkin özet bilgileri de paylaşan Şimşek, sözlerine şu şekilde devam etti: "2024 yılı için 4,67 trilyon lira olan Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinin 4,55 trilyon lirası kullanılmıştır. Bunun yaklaşık yüzde 1'ine tekabül eden 40 milyar liralık kısmı Bakanlık hizmetlerinde kullanılmıştır. Gelir İdaresi Başkanlığının 2024 yılı itibarıyla 37,3 milyar lira olan bütçesinin 36,9 milyar lirası kullanılmıştır. 405 milyon lira olan Özelleştirme İdaresi Başkanlığı bütçesinin 280,8 milyon lirası kullanılmıştır. 3,5 milyar lira olan Türkiye İstatistik Kurumu bütçesinin 3,2 milyar lirası kullanılmıştır." Bakanlığının 2026 yılı bütçe teklifi toplam 8,84 trilyon lira, faiz hariç 6,1 trilyon lira olduğu bilgisini veren Şimşek, bu teklifin yaklaşık yüzde 1,3'üne tekabül eden 77,8 milyar liranın Hazine ve Maliye Bakanlığı hizmetleri için kullanılacağını bildirdi. Şimşek, 2026 yılı bütçesinde teklif ettikleri ödenek tutarının Gelir İdaresi Başkanlığı için 70,6 milyar lira, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı için 474,7 milyon lira ve Türkiye İstatistik Kurumu için 6,7 milyar lira oluğunu da açıkladı. Komisyon görüşmeleri, Bakan Şimşek'in konuşmasının ardından diğer parti sözcülerinin konuşmasıyla devam etti.

Şimşek: Sermaye piyasaları ağırlıklı modele geçmek istiyoruz Haber

Şimşek: Sermaye piyasaları ağırlıklı modele geçmek istiyoruz

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi'nde yaptığı konuşmada, finansal piyasalardaki manipülasyon girişimlerine karşı net mesajlar verdi. Bakan Şimşek, bankacılık ağırlıklı finansman modelinden sermaye piyasaları ağırlıklı bir modele geçişi hedeflediklerini vurguladı. "FONLAR ÜZERİNDEN MANİPÜLASYONU BİLİYORUZ" Konuşmasında en dikkat çeken başlıklardan biri manipülasyonla mücadele oldu. Bakan Şimşek, "Bazı fonlar üzerinden manipülasyonların yapıldığını biliyoruz, bu alanda da düzenleme ihtiyacının farkındayız" dedi. Mücadelenin dozunun artırılacağını belirten Şimşek, "Manipülasyonla mücadelenin dozunu, kayıt dışı ile mücadelenin dozunun üzerine çıkaracağız" ifadelerini kullandı. HALKA ARZLARDA KURAL BAZLI İLERLEME Bakan Şimşek, sermaye piyasalarının derinleştirilmesinin en önemli hedefler arasında olduğunu belirtti. Halka arzların önemine değinen Şimşek, "Halka arzlarda kural bazlı ilerlememiz gerekiyor. Halka arzların önümüzdeki dönemde tekrar güçlü bir şekilde başlaması önemli bir husus" şeklinde konuştu. PİYASALAR DEZENFLASYON SÜRECİYLE DERİNLEŞECEK Ekonomideki genel duruma da değinen Bakan Şimşek, fiyat istikrarının en büyük öncelik olduğunu ve bu alanda ilerleme sağlandığını kaydetti. Enflasyondaki yüksek seyrin nedenlerinden birinin kuraklık ve "gıda kaynaklı geçici bir şok" olduğunu belirten Şimşek, "Dezenflasyon süreci ile birlikte piyasalar yeniden derinleşecek" öngörüsünde bulundu. Para ve maliye politikasındaki sıkı duruşun devam edeceği mesajını verdi. YAPISAL DÖNÜŞÜM İÇİN 2026 İŞARET EDİLDİ Konuşmasının devamında yapısal dönüşüm takvimine de değinen Şimşek, 2026 yılı ve sonrasını işaret etti. Şimşek, "Yapısal dönüşüm alanında 2026 ve sonrasında önemli adımlar olacak. Programda yapısal dönüşüm adımlarının gerçekleştiği evreye gelecek sene geçmiş olacağız" dedi. Bakan Şimşek ayrıca, tahvil ve kira sertifikası ihraçlarını önemsediğini ve dijital ürünlere yönelik yeni düzenlemelere ihtiyaç olabileceğini de sözlerine ekledi.

Mehmet Şimşek: Vergi ve harç artışları hedef enflasyonun altında olabilir Haber

Mehmet Şimşek: Vergi ve harç artışları hedef enflasyonun altında olabilir

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugün açıklanan ekim ayı enflasyon verileri ve 2026 yılı Yeniden Değerleme Oranı (YDO) hakkında sosyal medya hesabı üzerinden önemli değerlendirmelerde bulundu. Bakan Şimşek, yıllık enflasyonun ekim ayında sınırlı da olsa gerileyerek yüzde 32,9'a indiğini belirtti. Geçmiş verileri hatırlatan Şimşek, 2022 sonunda yüzde 64 ve 2023 sonunda yüzde 65 olan enflasyonun, 2024'te yüzde 44'e ve bu yıl ekim ayında da mevcut seviyeye gerilediğini ifade etti. "DEZENFLASYON SÜRECİNDE DALGALANMALAR YAŞANABİLİYOR" Bakan Şimşek, dezenflasyon sürecinde geçici dalgalanmaların yaşanabileceğine dikkat çekti. Son dönemde bir yavaşlama gözlense de genel tabloda bir değişiklik olmadığını vurgulayan Şimşek, destekleyici küresel ve yurt içi koşullar sayesinde dezenflasyonun devam etmesinin beklendiğini kaydetti. 2026 VERGİ VE HARÇLARI İÇİN YENİ MESAJ Şimşek, bugün belli olan 2026 YDO'suna ilişkin milyonlarca vatandaşı ilgilendiren bir açıklama yaptı. Bakan Şimşek, bütçe imkânları doğrultusunda, 2026 yılı için vergi ve harçlardaki güncelleme konusunun gündemlerinde olduğunu belirtti. Artışların, "enflasyon hedefleri dikkate alınarak" yeniden değerleme oranından daha düşük bir oranda yapılmasının değerlendirildiğini duyurdu. Kalıcı fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda politikaların kararlılıkla uygulandığını belirten Bakan Şimşek, enflasyon üzerindeki arz yönlü baskıları azaltacak yapısal adımların atılmaya devam ettiğini de sözlerine ekledi.

Bakan Şimşek: 2026’da güçlü dezenflasyon süreci devam edecek Haber

Bakan Şimşek: 2026’da güçlü dezenflasyon süreci devam edecek

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İstanbul Finans Merkezi'nde gerçekleştirilen "Küresel Ekonomi ve Türkiye Ekonomisinin Görünümü" konulu finans zirvesine katıldı. Türkiye ve küresel ekonomiye ilişkin başlıkların ele alındığı zirvede konuşan Şimşek, 2026 yılında güçlü bir şekilde dezenflasyonun devam edeceğini söyledi. Bakan Şimşek, "Maliye politikası, para politikası, gelirler politikası ve yapısal politikalar ona göre şekillenecek. Dolayısıyla bizim gördüğümüz resim bu. Önümüzde çok ciddi fırsatlar var. Bu fırsatları tabii ki değerlendirecek olan reel sektörümüzdür. Bunları destekleyecek olan finans sektörümüzdür. Biz de bir ekip ruhuyla bütün bu girişimcilik ve finans konularında gereken desteği tabii ki sağlayacağız" dedi. "SAVUNMA SANAYİİ İHRACATI 10 MİLYAR DOLARA GİDİYOR" Küresel ekonomide durumun çok da kötü olmadığını ve algının pozitif seyrettiğini belirten Şimşek, dünyanın dört bir köşesinde sıcak çatışmalar yaşandığını ifade etti. Şimşek, "Türkiye burada nasıl konumlanmış? Birincisi biz güçlü bir savunma sanayiine sahibiz. Şu anda devam eden üzerinde 100 binden fazla kişinin çalıştığı, Ar-Ge değeri 100 milyar dolar üzerinde olan bin 400 projeden bahsediyoruz" ifadelerini kullandı. 25 yıl önce Türkiye'nin savunma sanayi ihracatının yok denecek kadar az olduğunu belirten Bakan Şimşek, "Bugün Türkiye 10 milyar dolar ihracata doğru giden bir ülke konumunda. Eylül ayı itibariyle yıllıklandırılmış ihracat 8.4 milyar doların üzerine çıktı. Geçen sene 11. sıradaydık. Dünya ihracat liginde muhtemelen bu sene veya önümüzdeki sene ilk 10'a girmiş olacağız. Daha yeni İspanya Türkiye'den 3 milyar doların üzerinde bir meblağla HÜRJET alımını onayladı" diye konuştu. "KÖTÜMSER OLMAK İÇİN HİÇBİR SEBEP YOK" Bakan Şimşek, enflasyonun düşmesiyle birlikte finansman şartlarının önümüzdeki aylarda daha da iyileşeceğini vurguladı. "Kötümser olmak için hiçbir sebep yok" diyen Şimşek, makro ihtiyati tedbirleri gevşetme noktasında ellerinin daha da güçleneceğini belirtti. Şimşek, uyguladıkları program çerçevesinde giderek daha güçlenecekleri ve daha hızlı koşacakları bir döneme gireceklerine inandıklarını, küresel konjonktürü destekleyici programı kararlılıkla uygulamaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.