#Hazine ve Maliye Bakanlığı

İLKHABER-Gazetesi - Hazine ve Maliye Bakanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hazine ve Maliye Bakanlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Vergi yüzsüzleri açıklandı: Listede tanıdık firmalar var! Haber

Vergi yüzsüzleri açıklandı: Listede tanıdık firmalar var!

Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi kaybını önlemek amacıyla geçtiğimiz yıl önemli bir düzenlemeyi hayata geçirmişti. Bu kapsamda Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği, 2024 yılı Eylül ayında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Düzenleme ile 5 milyon TL ve üzeri kesinleşmiş vergi ve cezası bulunan mükelleflerin isimlerinin kamuoyuna açıklanması kararlaştırıldı. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından hazırlanan 2025 Vergi Yüzsüzleri listesi de ilan edildi. Vergi Yüzsüzleri Listesi Nerede Yayımlanıyor? Vergi Yüzsüzleri olarak adlandırılan liste, vergi dairelerine asılırken aynı zamanda Gelir İdaresi Başkanlığı’nın resmi internet sitesinde yayımlanıyor. 81 ilde yapılan incelemeler sonucunda, 50 milyon TL’nin üzerinde kesinleşmiş vergi borcu bulunan mükellefler listeye alındı. Zirvede Tanıdık Bir Şirket Var İstanbul Defterdarlığı verilerine göre 2025 Vergi Yüzsüzleri listesinin ilk sırasında, el konulan Can Holding’in sigara şirketi yer aldı. Şirketin, “Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma”, “Suçtan Elde Edilen Mal Varlığı Değerlerini Aklama” ve “Nitelikli Dolandırıcılık” suçları kapsamında TMSF’ye devredildiği biliniyor. 4 Milyar TL’yi Aşan Vergi Borcu Sabah gazetesinde yer alan habere göre: TURKTAB Tütün Mamulleri: Yaklaşık 4 milyar TL vergi borcu TURKTAB Toptan Tütün: 1 milyar 344 milyon TL vergi borcu Can Holding’e bağlı diğer şirketler de listede üst sıralarda yer aldı. Doğa Koleji ve Bağlı Şirketi De Listede TMSF tarafından el konulan Doğa Koleji’nin bağlı olduğu Arı Bilim İnovasyon Eğitim Hizmetleri A.Ş.’nin Maliye’ye 625,4 milyon TL vergi borcu bulunduğu açıklandı. Uzan Ailesi Ön Sıralarda Vergi Yüzsüzleri listesinde Cem Uzan ve Kemal Uzan ile birlikte İmar Bankası şubeleri de yer aldı. Kayıtlara göre Cem Uzan’ın 1 milyar TL’nin üzerinde vergi borcu bulunuyor. FETÖ Firarileri De Listede Listede, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından firar eden FETÖ üyelerine ait şirketler ve isimler de dikkat çekti. Bunlar arasında Ekrem Dumanlı, Hamit Bilici, Feza Gazetecilik ortakları ve Kaynak Holding ortaklarından Hamit Çiçek yer aldı. Tosuncuk’un Şirketleri De Vergi Yüzsüzleri Arasında Çiftlik Bank dolandırıcılığıyla tanınan Mehmet Aydın (Tosuncuk)’un kayyum atanan şirketleri de listede üst sıralarda yer aldı: Fame Game: 750 milyon TL Çiftlik Bilgi İşlem: 626 milyon TL vergi borcu Belediyeler ve İştirakleri De Listede Vergi Yüzsüzleri listesinde İstanbul’daki Beşiktaş, Esenyurt, Şişli, Başakşehir ve Sarıyer belediyeleri ile bazı belediye iştirakleri de vergi borçları nedeniyle yer aldı. Liste Geçen Yıl Da Açıklanmıştı Vergi borcu bulunan mükelleflerin listesi, 5 yıl aradan sonra ilk kez geçen yıl kamuoyuna açıklanmıştı. 2024 Kasım ayında yayımlanan listede de TURKTAB Tütün, yaklaşık 3 milyar TL borçla zirvede yer almıştı.

Mehmet Şimşek TBMM’de enflasyon ve cari açıkta son durumu açıkladı Haber

Mehmet Şimşek TBMM’de enflasyon ve cari açıkta son durumu açıkladı

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda bakanlığının ve bağlı kuruluşlarının 2026 bütçesi görüşmelerinde bir sunum gerçekleştirdi. Konuşmasına vefat eden Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay'ı anarak başlayan Şimşek, Türkiye ekonomisinin son iki yılına ve gelecek hedeflerine dair veriler paylaştı. Bakan Şimşek, konuşmasının başında enflasyon verilerine değinerek şunları söyledi: "Bu sene kasım ayı itibarıyla yüzde 31.1 seviyesinde gerçekleşti. Tabii hedeflerimizin bir miktar üzerinde. Burada şunu ifade etmek istiyorum. Dayanıklı tüketim malları, giyim gibi ürünlerde aslında temel mal enflasyonu yüzde 18.6'ya kadar düştü. Gıda enflasyonu yüzde 27'ye kadar geriledi. Manşet enflasyonunun yüzde 30'un üzerinde olmasının esas sebebi, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hizmet sektörü enflasyonu dezenflasyon tedbirlerine gecikmeli tepki veriyor. Ülkemizde hizmet enflasyonunda bir katılık var. Geçmişe yönelik bir endeksleme var. Ayrıca daha önce kiraya bir üst sınır getirmiştik kanunla, eğitime bir üst sınır getirmiştik. Tabii bunun da etkileri var. Özellikle son iki yılda kira ve eğitim enflasyonu, manşetin en az iki katı hızla arttı. Ancak önümüzdeki dönemde sosyal konut seferberliği, deprem konutlarının tamamlanmasıyla birlikte konut arzı artıyor ve kira artışını sınırlayacak. Ayrıca eğitime değer kural bazlı bir fiyatlama modelini yüce Meclisimiz kabul etti." VERGİ VE HARÇLARDA YENİ DÖNEM Bakan Şimşek, 2026 yılı için uygulanacak vergi politikasında vatandaş lehine bir ayrım yapılacağını duyurdu. Şimşek konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı: "Yine bütçe imkanları çerçevesinde 2026 için vergi ve harç güncellemelerini yeniden değerleme oranında değil, hedeflediğimiz enflasyon oranında belirleyeceğiz. Ancak şunun da altına çizmek istiyorum; gelir vergisi tarifesi gibi vatandaşlarımızın lehine olan vergi mevzuatındaki güncellemeleri daha yüksek olan, yani yüzde 25.5 olan yeniden değerleme oranında arttıracağız. Dolayısıyla kamunun fiyatlarını yüzde 16-19 arasında belirlerken, vatandaşın lehine olan hususlarda yeniden değerleme oranında uygulayacağız." CARİ AÇIK VE ENERJİDE DÖNÜŞÜM Ekonomideki dengelenme sürecine vurgu yapan Mehmet Şimşek, cari açık ve enerji yatırımları hakkında bilgi verdi. Şimşek şunları kaydetti: "Özellikle cari açık konusunu bir endişe kaynağı olmaktan çıkarttık. Uyguladığımız programın başına gidersek cari açık milli gelire oran olarak yüzde 5'in üzerindeydi. 2024 yılında yüzde 0.8’e geriledi. Hatta portföy tercihi olarak ağırlıklı olarak ithal edilen altını bir kenara bırakırsanız geçen sene cari dengede fazla verdik, 3.2 milyar dolarlık bir fazla söz konusu. Bu yıl da cari açık, hedeflerimiz doğrultusunda gidiyor. Ciddi bir iyileşme söz konusu. Özellikle yeşil dönüşümde epey mesafe katettik. Bugün petrol ihtiyacımızın yüzde 15’ini, doğal gaz ihtiyacımızın yüzde 16’sını kendi üretimimizle karşılıyoruz. Yenilenebilir enerjinin kurulu kapasitedeki payı yüzde 62’ye çıktı ama kuraklık nedeniyle bu sene üretimdeki payı yüzde 45. Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığı azaldıkça cari denge kalıcı olarak iyileşiyor. Son 23 yılda petrol ve doğal gaz ve türevlerinin ithalatına tam 1 trilyon dolar ödedik. Burada tabii ki mesafe katettikçe yapısal bir dönüşüm sağlanmış olacak. Cari dengedeki iyileşmeyle birlikte milli gelire oran olarak yüzde 23’e çıkmış olan brüt dış finansman ihtiyacımız bu sene yüzde 17’nin altına düşüyor. Program dönemi sonunda da muhtemelen yüzde 13, 14’lere kadar inmiş olacak. Bu da finansal piyasalarda ve ekonomide istikrarı güçlendirecek." RİSK PRİMİNDE DÜŞÜŞ VE REZERVLER Uluslararası piyasalardaki güven ortamına değinen Bakan Şimşek, rezervlerin durumu ve Türkiye'nin CDS primi (kredi risk primi) hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: "2023 yılı Mayıs ayına göre brüt rezervlerimiz 88 milyar dolar, SWAP hariç net rezervler yaklaşık 123 milyar dolar arttı. Önemli bir koşullu yükümlülük olan kur korumalı mevduattan çıkışı başarıyla yönettik. Böylece net rezervlerdeki artış ile koşullu yükümlülüklerdeki düşüşü birlikte değerlendirirseniz ülkemizin bilançosunda yaklaşık 260-265 milyar dolarlık iyileşme söz konusu. Türk lirasına bu dönemde güven arttı. Türk lirasının toplam mevduat içerisindeki payı bugün itibarıyla yüzde 60'ın üzerinde. Tabii bütün bunlar ülkemizin risk birimine yansıdı. Finansal istikrarımızın güçlenmesiyle birlikte ülkemizin risk algısı da iyileşiyor. Bakın program öncesinde 700 baz puana kadar yükselen risk birimimiz, bugün itibarıyla 216 baz puana geriledi. Yani 2018 yılı Mayıs ayından bu yana en düşük seviyeye indik." Türkiye'nin diğer gelişmekte olan ülkelerden olumlu ayrıştığını belirten Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye program sayesinde olumlu bir şekilde ayrıştı. Düşen risk biriminin bize ne faydası var diye sorabilirsiniz. Özellikle kamunun ve özel sektörün dış borçlanma maliyetleri önemli ölçüde düştü. Teorik bir şeyden bahsetmiyorum. Mayıs 2023’te 5 yıl vadeli dolar cinsi tahvilimizin faizi yüzde 11.3’tü. Bugün yüzde 5.5 civarı. Yani yurt dışı borçlanma maliyetlerimiz yarı yarıya düştü. Reel sektörün ve bankalarımızın dış finansmana erişimi arttı. Bakın dış borç çevirme oranları 2023 ilk beş ayında yüzde 70, bankacılık sektörü için yüzde 97. Son 2.5 yılın ortalamasına bakarsanız sırasıyla reel sektör için yüzde 151’e, bankalar için yüzde 186’ya ulaştı. Programımızın başarısını tabii ki reyting kuruluşları da teyit ediyor. İstisnai bir şekilde son 2.5 yılda kredi notumuz 2 ila 3 kademe arası yükseltildi." CARRY TRADE ÖNLEMLERİ VE İSTİHDAM Piyasalarda sıcak para olarak bilinen "carry trade" işlemlerine karşı alınan önlemleri anlatan Şimşek, OVP dönemindeki istihdam hedeflerine de değindi. Şimşek konuşmasını şu sözlerle tamamladı: "Merkez Bankamız zorunlu karşılıkları son altı ayda carry trade'e karşı iki kez yükseltmiştir. Vadeler itibarıyla da ayrıştırılmıştır. Zorunlu karşılıklar; bankaların diğer yükümlülüklerinden yurt dışı banka mevduatından yüzde 8’den yüzde 12'ye, yurt dışı repo işlemlerinden sağlanan fonlar ve yurt dışı kredilerden yüzde 8’den vadeye göre yüzde 12 ile 18 arasında yükseltilmiştir. Yani carry trade'e karşı tedbir alıyoruz. Hem yurt dışı hem yurt dışı yatırımcıların mevduat ve fonların brüt gelirleri üzerinden enflasyon ayarlaması da yok. Yüzde 17.5 stopaj alıyoruz. Bu dönemde ekonomik aktivite ılımlı seyretti. Ama dezenflasyon süreciyle sürdürülebilir yüksek büyüme patikasına tekrar ulaşacağız. Son iki yılda küresel büyüme ortalama yüzde 3.2. Ama bizim ticaret ortaklarımızdaki büyüme Avrupa Birliği başta olmak üzere ortalama büyüme yüzde 2.2. Bu dönemde Türkiye yüzde 3.5 civarında büyüdü. Dezenflasyonla birlikte biz inanıyoruz ki kademeli olarak büyüme tekrar yükselecek. OVP döneminde bizim beklentimiz 2.5 milyon vatandaşımıza istihdamın sağlanacağı yönünde. Mali disiplini tesis ettik ve bunu kararlılıkla sürdürmek zorundayız, sürdüreceğiz."

Bakan Şimşek'ten cari denge yorumu: Altın etkisi hariç tabloda iyileşme var Haber

Bakan Şimşek'ten cari denge yorumu: Altın etkisi hariç tabloda iyileşme var

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) açıkladığı Ekim 2025 dönemi Ödemeler dengesi istatistiklerinin ardından Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten ilk değerlendirme geldi. Sosyal medya hesabı üzerinden verilere ilişkin bir açıklama yapan Bakan Şimşek, ekonomideki dengelenme sürecine ve cari açık rakamlarına vurgu yaptı. EKİMDE CARİ FAZLA VERİLDİ Bakan Şimşek, açıklanan verilere göre ekim ayında cari dengenin artıya geçtiğini belirtti. Yıllıklandırılmış açığın ise yönetilebilir seviyelerde seyrettiğini ifade eden Şimşek, şu bilgileri paylaştı: "Ekim ayında cari denge 0,5 milyar dolar fazla verdi. Yıllık cari açık 22 milyar dolar ile sürdürülebilir seviyelerde kalmaya devam etti." ALTIN İTHALATI DENGEYİ ETKİLEDİ Şimşek'in değerlendirmesinde öne çıkan başlıklardan biri de altın ithalatı oldu. Vatandaşların tasarruf tercihlerinde altının önemli bir yer tuttuğunu hatırlatan Şimşek, yükselen altın fiyatlarının dış ticaret açığını etkilediğini kaydetti. Altın hariç tutulduğunda tablonun daha pozitif olduğunu belirten Şimşek, "Altın hariç cari açık program döneminde belirgin şekilde iyileşti. Ekim ayında altın hariç cari denge 3,2 milyar dolar fazla verirken yıllık açık 2,6 milyar dolar gerçekleşti" ifadelerini kullandı. "YAPISAL REFORMLAR SÜRECEK" Gelecek döneme ilişkin beklentilerini de paylaşan Bakan Şimşek, enerji fiyatlarındaki olumlu seyrin ve ihracat performansının cari dengeyi destekleyeceğini öngördüklerini belirtti. Şimşek, elde edilen ekonomik kazanımların kalıcı hale gelmesi için "yapısal reformları" kararlılıkla uygulamaya devam edeceklerinin altını çizdi.

Türkiye'nin demir yolu ağına taze kaynak: 350 milyon Euro'luk kredi anlaşması Haber

Türkiye'nin demir yolu ağına taze kaynak: 350 milyon Euro'luk kredi anlaşması

Türkiye, ulaşım altyapısını güçlendirmek ve demir yolu ağını modernize etmek amacıyla uluslararası finansman kaynaklarını devreye sokmaya devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) tarafından yürütülen projeler için Asya Altyapı Yatırım Bankası (AAYB) ile önemli bir anlaşmaya vardı. "TCDD Demir Yolu Bakım Modernizasyonu Projesi" kapsamında 350 milyon Euro tutarında dış finansman temin edildiği bildirildi. YENİ MAKİNELER ALINACAK, HATLAR YENİLENECEK Sağlanan bu finansman kaynağının kullanım alanları da netleşti. Bütçe; demir yolu ağını genişletmek üzere yeni hatların inşasında, mevcut hatların modernizasyonunda ve rayların kontrolü, ölçümü ile bakımı için gerekli olan yüksek kapasiteli yeni iş makinelerinin temininde kullanılacak. 2025'TE DIŞ KAYNAK 15 MİLYAR DOLARI GEÇTİ Bu anlaşma ile birlikte Türkiye'nin 2025 yılı içerisinde proje finansmanı amacıyla sağladığı dış kaynak tutarı 15 milyar dolar barajını aştı. Sadece ulaştırma projelerine ayrılan ve demir yolu yatırımı odaklı dış finansmanın ise 5 milyar doların üzerine çıktığı kaydedildi. Bakanlık aracılığıyla AAYB'den bu yıl sağlanan toplam tutar ise 800 milyon dolara ulaştı. BAKAN ŞİMŞEK: "KARBON AYAK İZİMİZİ AZALTACAK" Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sağlanan finansmanın önemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Şimşek, ulaştırma yatırımlarının sadece ticarete değil, çevresel hedeflere de katkı sunduğunu vurguladı. Bakan Şimşek, konuya dair şu açıklamayı yaptı: "Demir yolu altyapısının geliştirilmesi, rekabet gücümüzü artıracak, karbon ayak izimizi azaltacak ve AB Sınırda Karbon Düzenlemesi'ne uyumumuzu kolaylaştıracaktır. Ülkemizin rekabet gücünü ve verimliliği artıracak altyapı yatırımlarını desteklerken uluslararası kuruluşlarla yakın işbirliğimizi de sürdürüyoruz. Uluslararası finansal kuruluşların programımıza olan güveni devam ediyor. Bu kapsamda, uygun koşullu dış finansman sağlama çalışmalarımız sürüyor." Sosyal medya hesabı üzerinden de bir paylaşım yapan Şimşek, 2025 yılı bilançosuna dikkat çekti: "Demir yolu altyapımızın modernizasyonu için 350 milyon Euro dış finansman sağladık. Böylece proje finansmanı amacıyla bu yıl temin edilen dış kaynak 15 milyar dolara ulaştı. Demir yolu yatırımları; rekabet gücümüzü artıracak, karbon ayak izimizi azaltacak ve AB Sınırda Karbon Düzenlemesine uyumumuzu kolaylaştıracaktır. Uluslararası kuruluşların programımıza duyduğu güvenle uygun koşullu dış finansman sağlama çalışmalarımız sürüyor."

Bakan Şimşek'ten enflasyon değerlendirmesi: Son 2,5 yılın en düşüğü Haber

Bakan Şimşek'ten enflasyon değerlendirmesi: Son 2,5 yılın en düşüğü

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan ve aylık bazda yüzde 0,87 olarak gerçekleşen Kasım ayı enflasyon rakamlarına ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Şimşek, verilerin olumlu seyrine vurgu yaparak, "Son 2,5 yılın en düşük aylık enflasyonu gerçekleşti" değerlendirmesini yaptı. YILLIK ENFLASYONDA 44 PUANLIK İYİLEŞME Bakan Şimşek, yıllık bazdaki düşüşe de dikkat çekti. Kasım ayında yıllık enflasyonun yüzde 31,1 seviyesine gerilediğini belirten Şimşek, bu oranın son dört yılın en düşük seviyesi olduğunu ifade etti. Şimşek, "2024 yılı Mayıs ayına göre iyileşme 44 puanı aştı. Yıllık temel mal enflasyonu yüzde 19’un altına düştü" dedi. "GIDA ENFLASYONU NORMALLEŞTİ" Son aylarda yüksek seyreden gıda fiyatlarındaki değişimi de analiz eden Bakan Şimşek, şu ifadeleri kullandı: "Ağustos-Ekim aylarında uzun dönem ortalamasının oldukça üzerinde gerçekleşen gıda enflasyonu kasımda normalleşti. Aylık enflasyondaki ılımlı seyrin aralıkta devam etmesini bekliyoruz." 2026 İÇİN DEZENFLASYON YOL HARİTASI Mehmet Şimşek, önümüzdeki yıl dezenflasyon sürecini destekleyecek temel unsurları da maddeler halinde sıraladı. Şimşek, 2026 yılında sürece katkı sağlayacak faktörleri şöyle özetledi: "Destekleyici küresel finansal koşullar ve ılımlı emtia fiyatları Sıkı para politikası Güçlenen finansal istikrar Destekleyici maliye politikası Vergi ve harç güncellemeleri ile yönetilen/yönlendirilen fiyatların bütçe imkânları dâhilinde enflasyon hedefleriyle uyumlu belirlenmesi Eğitimde kural bazlı fiyatlama Enflasyondaki düşüşün devamıyla beklentilerdeki iyileşmenin hızlanması Gıda, konut ve enerji başta olmak üzere birçok alanda uygulanan arz yönlü politikalar" Bakan Şimşek, açıklamasını "Fiyat istikrarını merkeze alan programımızı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz" mesajıyla tamamladı.

Resmi Gazete'de yayımlandı: 2026 yılı için günlük yemek kartı ücreti belli oldu Haber

Resmi Gazete'de yayımlandı: 2026 yılı için günlük yemek kartı ücreti belli oldu

Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi, harç ve cezalardaki artış oranını belirleyen kritik veriyi kamuoyu ile paylaştı. Resmi Gazete'de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 2025 yılı için Yeniden Değerleme Oranı yüzde 25.49 olarak tespit edildi. Geçtiğimiz yıl bu oranın yüzde 43,93 olarak uygulandığı hatırlatıldı. ORAN NASIL BELİRLENDİ? Resmi Gazete'de yer alan tebliğde, hesaplama yöntemine ilişkin şu ifadelere yer verildi: "Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesinin (B) fıkrasına göre, yeniden değerleme oranı, yeniden değerleme yapılacak yılın Ekim ayında (Ekim ayı dahil) bir önceki yılın aynı dönemine göre Türkiye İstatistik Kurumunun Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksinde meydana gelen ortalama fiyat artış oranı olup bu oranın Hazine ve Maliye Bakanlığınca Resmi Gazete ile ilan edilmesi gerekmektedir." 2026 GÜNLÜK YEMEK BEDELİ NE KADAR OLDU? Yeniden Değerleme Oranının netleşmesiyle birlikte, milyonlarca çalışanı ilgilendiren 2026 yılı günlük yemek bedeli istisnası da ortaya çıktı. Mevcut durumda (2025 yılı) günlük 240 TL olarak uygulanan yemek kartı/bedeli istisna tutarı, yüzde 25,49 oranında artırılacak. Yapılan hesaplamaya göre, 2026 yılından itibaren geçerli olacak günlük yemek ücreti 301,2 TL seviyesine yükselecek. Bu artış, çalışanların yemek kartı bakiyelerine veya nakit yemek ödemelerine yansıyacak.

Para transferlerinde neler değişiyor? Hangi işlemler etkileniyor? Kurallar ne zaman yürürlüğe girecek? Haber

Para transferlerinde neler değişiyor? Hangi işlemler etkileniyor? Kurallar ne zaman yürürlüğe girecek?

Hazine ve Maliye Bakanlığı, EFT ve IBAN üzerinden yapılan para transferlerinde önemli bir yeniliği hayata geçiriyor. MASAK’ın hazırladığı tebliğe göre, 1 Ocak 2026’dan itibaren yüksek tutarlı işlemlerde beyan zorunluluğu uygulanacak. Kurallara uymayan kullanıcılar, para transferi gerçekleştiremeyecek. MASAK’tan şeffaflık hamlesi MASAK’ın tasarladığı düzenleme, finansal sistemde şeffaflığı artırmayı ve kayıt dışı parayı önlemeyi amaçlıyor. Yeni sistem, 200 bin TL ve üzeri EFT, havale ve nakit işlemleri kapsayacak ve adım adım sıkı denetim uygulanacak. Kademeli beyan sistemi Yeni düzenleme üç farklı tutar aralığında kademeli beyan zorunluluğu getiriyor: 200 bin – 2 milyon TL: İşlemin niteliği kısa bir şekilde beyan edilecek. 2 milyon – 20 milyon TL: “Nakit İşlem Beyan Formu” doldurulacak. 20 milyon TL ve üzeri: Detaylı açıklamalar ve dayanak belgelerle desteklenen form gerekecek. Bankalar, müşterilere işlem türüne göre beyan seçenekleri sunacak; “Bireysel ödeme” gibi genel ifadeler için en az 20 karakterlik açıklama zorunlu olacak. Düzenlemenin amacı MASAK, düzenlemenin uluslararası mali şeffaflık kriterlerini belirleyen FATF standartlarına uyum sağlamak amacıyla hazırlandığını belirtti. Risk bazlı analizler, ulusal değerlendirme raporları ve diğer ülke uygulamaları dikkate alınarak taslak oluşturuldu. Kapsam Dışında Kalan İşlemler Bazı işlemler yeni yükümlülüklerden muaf tutulacak Kamu kurumlarının işlemleri Bankaların kendi aralarındaki transferler ATM üzerinden yapılan düşük tutarlı işlemler Yaptırımlar ve yürürlük tarihi Tebliğe uymayan finansal kuruluşlara, 5549 sayılı Kanun kapsamında idari yaptırımlar uygulanacak. Düzenleme 1 Ocak 2026’dan itibaren yürürlüğe girecek ve özellikle 20 milyon TL üzeri işlemlerde kullanıcılar detaylı açıklama ve belge hazırlamak zorunda olacak.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.