#İbb

İLKHABER-Gazetesi - İbb haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İbb haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Nusret Yılmaz: “Hiçbir gayri hukuki menfaat sağlamadım” Haber

Nusret Yılmaz: “Hiçbir gayri hukuki menfaat sağlamadım”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında önceki gün Trabzon’da gözaltına alınan ve serbest bırakılan İmamoğlu’nun avukatı Nusret Yılmaz’ın savcılık ifadesine ulaşıldı. Yılmaz ifadesinde, "Benim yaptığım görüşmeler içeriğinde hiçbir suretle gayri hukuki bir menfaat temini olmamıştır" dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ve Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılarak tutuklanan Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek Kaya İmamoğlu’nun avukatı Nusret Yılmaz, önceki gün Trabzon’da ‘rüşvete aracılık etme’ suçundan gözaltına alınmış, emniyetteki işlemleri tamamlanan Yılmaz, Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edilmişti. Adliyede savcılık ifade işlemleri tamamlanan Yılmaz, ‘rüşvete aracılık etme’ suçundan adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilmiş, ardından ‘yurt dışına çıkış yasağı’ ve ‘imza’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakılmıştı. Yılmaz’ın savcılık ifadesi ortaya çıktı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca ifadesi alınan Yılmaz’ın savcılık ifadesi ortaya çıktı. Yılmaz'a soruşturma kapsamında daha önce ifade veren tanık Emrullah Turanlı’nın, "Faik Aydın, Trabzonlu olması sebebiyle İmamoğlu'nun avukatlarından Nusret Yılmaz ile beni tanıştırmıştır" ifadesi soruldu. Soruyu yanıtlayan Yılmaz, "2023 yılı başlarında önceden tanıdığım Ali Faik Aydın, beni ziyaretinde Taş Yapı'nın danışmanlığını üstlendiğini, bu şirketin kurumlarla, idarelerle ve belediyelerle çok sayıda davaları olduğunu, kendisinin bu işi derleyip toparlamaya çalıştığını, öncelik verdikleri bazı davalarla ilgili güvenilebilir ve bağımsız bir hukuki kanaat elde etmeye çalıştıklarını söyledi ve benden bu konuda yardımcı olmamı istedi. Ben o tarihe kadar ne bu şirketin ne de sahiplerini tanırım. Söylenildiği şekilde şu an sayısını tam hatırlayamadığım 5-6 tane dosya bana getirildi. Bu dosyalarla ilgili incelemeler yaptım. Teknik bazı konularda bilgisine ve uzmanlığına güvendiğim bazı isimlerden kanaatler aldım" dedi. "Benim yaptığım görüşmeler içeriğinde hiçbir suretle gayri hukuki bir menfaat temini olmamıştır" Yılmaz’a savcılık tarafından üzerine atılı ‘rüşvete aracılık etme’ suçlamasına ilişkin de savunması soruldu. Yılmaz, "Arkadaşım Murat Onur bana, onun tanıdığı DAGİ isimli firmanın sahibi Mahmut Nedim Koç'un bir arsasına dair uzun süredir hukuki itilaf olduğunu, hukuken yapılabilecek bir şey olup olmadığını bir iki kere söyledi. Bir süre sonra arkadaşım ile beraber Mahmut Nedim Koç ile görüşmemiz oldu. Bu görüşmede Koç bana söz konusu araziyle ilgili hukuki itilaflar olduğunu, bu itilafları çözemediklerini, bu konuda hukuki olarak destek istediğini yapılabilecek bir şey olup olmadığını söyledi. Benim bu konuya dahil olmam bu şekilde başlamıştır. Yakup Öner'in de ifadesinde geçtiği şekilde hatırlamadığım bir tarihte Ekrem İmamoğlu'nun devam eden hukuki süreçleriyle ilgili Yenikapı'da kendisiyle yapılacak bir toplantıya davete gittiğimde Yakup Öner'in orada olduğunu gördüm. Öner’e, konulara ilişkin bilgisini kendisine sordum. O da o aşamada oradan ayrılmakta olan ve kendisini Ekrem İmamoğlu'nun çalışma arkadaşı, Şişli Belediye Başkanı Emrah Şahan'ın meselenin evveliyatına vakıf olduğunu ve ona sormamın doğru olabileceğini beyan etmesi üzerine o anda Emrah Şahan'a konuyu açtım. Bana buranın İstanbul'un en prestijli yerlerinden birisi olduğunu ve burada kent adına bir vizyon projesi geliştirmesini hayal ettiğini söyledi. Onu üzerinde çalışacaklarını söyledi. Benim söz konusu yerle ilgili özel olarak Yakup Öner veya Resul Emrah Şahan'a gitmiş olmam söz konusu değildir. Benim yaptığım görüşmeler içeriğinde hiçbir suretle gayri hukuki bir menfaat temini olmamıştır. Bu görüşmeler tamamen bu arazinin durumunun hukuki çerçevede değerlendirilmesine dahildir. Rüşvete ilişkin hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. "Bu yaşıma kadar hiçbir haksız kazanç içerisinde olmadım" Hakimlik dahil olmak üzere yaklaşık 32 yıllık hukukçu olduğunu belirten Nusret Yılmaz, "Bu güne kadar yüzümü kızartacak herhangi bir eylem içerisinde bulunmamaya özen gösterdim. Bütün meseleye hukukçu hassasiyetiyle hak, hukuk ve nefaset ölçüsüyle yaklaştım. Gerek şahsımla gerek ailemle ilgili maddiyata yönelik bütün belgeleri, bütün bilgilere erişim sağlanabileceğini düşünüyorum. Bu yaşıma kadar hiçbir haksız kazanç içerisinde olmadım. Tarafıma yöneltmiş olduğunuz bu sorular çerçevesinde burada şüpheli değil en fazla tanık sıfatıyla beyanlarımın alınması gerektiğini düşünüyorum. Varsa üzerime atılı bir suçlama kesinlikle reddediyorum" dedi.

Avukat Mücahit Birinci adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi Haber

Avukat Mücahit Birinci adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi

Avukat Mücahit Birinci, İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan bir şüpheli ile görüşmesine ilişkin başlatılan soruşturma çerçevesinde ‘şüpheli' sıfatıyla savcılıkta ifade verdi. Birinci, ‘adli kontrol tedbiri' talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. Savcılık sorgusu öncesi açıklamalarda bulunan Birinci, "Bu işten aklanarak çıkacağız. Ben mesleği nasıl ifa edeceğime kendim karar veririm" dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) ve Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılarak tutuklanan Ekrem İmamoğlu'na yönelik yolsuzluk iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sürüyor. Bu kapsamda, tutuklu bulunan bir şüpheli ile avukat Mücahit Birinci'nin cezaevinde bir görüşme gerçekleştirdiği iddialarının araştırılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Adalet Bakanlığı'ndan soruşturma izni alınmıştı. Söz konusu iddialar için, Adalet Bakanlığı'ndan Başsavcılığa soruşturma izni verilmesinin ardından Birinci, ‘şüpheli' sıfatıyla savcılıkta ifadesi alınmak üzere Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı'na geldi. Adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi Birinci, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nda ki ifadesinin ardından ‘yurt dışına çıkış yasağı' ve ‘imza' şeklinde adli kontrol talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. Mücahit Birinci'nin Hakimlik işlemleri sürüyor. "Bu işten aklanarak çıkacağız" Öte yandan savcılık sorgusu öncesi açıklamalarda bulunan Birinci, "İlk şikayeti duyduğum zaman adliyeye geldim. Adliye bizim ikinci evimiz, adliyelerden çıkmıyoruz, bizim işimiz bu. Başsavcılık bizi ne zaman çağırırsa, gelmeyi ilke edinmiş bir insanım. Bu ilkeyi yerine getiriyorum şimdi, ifademi vereceğim. Bu işten aklanarak çıkacağız. Meslekte aklanarak çıkacak. Ben mesleği nasıl ifa edeceğime kendim karar veririm" şeklinde konuştu.

Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney tutuklandı Haber

Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney tutuklandı

Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" iddiası suçlarından yürütülen soruşturma sürüyor. Bu kapsamda polis ekiplerince 15 Ağustos'ta gözaltına alınmalarının ardından İstanbul Adliyesi'ne sevk edilen şüphelilerin buradaki işlemleri tamamlandı. İnan Güney'in de aralarında bulunduğu 20 şüphelinin, savcılıkça tutuklanmaları talebiyle gönderildikleri sulh ceza hakimliğindeki sorguları bitti. Hakimlik, Beyoğlu Belediye Başkanı Güney'in de aralarında bulunduğu 17 şüphelinin tutuklanmasına, 3 şüpheli hakkında ise "yurt dışına çıkış yasağı" ve "imza atmak" şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verdi. Bu arada, adli kontrol talebiyle hakimliğe sevk edilen 24 şüpheli de "yurt dışına çıkış yasağı" şeklinde adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Buna göre, hakkında adli kontrol tedbiri uygulanan şüpheli sayısı 27'ye ulaştı. Dosya kapsamında tutuklanan isimler şu şekilde: "Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, Güney'in Özel Kalem Müdürü Seyhan Özcan, Güney'in eniştesi İsmail Akkaya, Güney'in şoförü Deniz Göleli, Mahir Gün, Mehmet Kaya, Esma Bayrak, Güngör Bozkurt, Güney'in koruması Veysel Eren Güven, İmamoğlu'nun şoförü Recep Cebeci, İBB Başkan Danışmanı ve MEDYA AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'un akrabası İbrahim Can Yaman, Hasan Yalaz, Yunus Göçer, Alper Yıldırım, Duygu Fikirli, Zekai Kırat ve Yusuf Yüce" Haklarında adli kontrol tedbiri uygulanan isimler ise şöyle: "Güney'in ablası Sabriye Akkaya, İBB Başkan Danışmanı Yiğit Oğuz Duman, MEDYA AŞ Görsel Yayınlar Koordinatörü Nazlı Dalar, firari şüpheli Emrah Bağdatlı'nın kardeşi Özge Bağdatlı, Bora Aramacı, Aysun Vural, Hasan Erkan Kabakçı, Asraf Engin Güner, Ersan Şık, Nurul Taha Yüksel, Şükrü Fındık, Burak Karakuş, Alican Ayvataş, Mustafa Serez Yerli, Erdal Akbay, Mehmet Akif Bulut, Çiğdem Nasuhbeyoğlu, Ümit Karakaya, Ferda Yıldız Selbasan, Kazım Eren Sönmez, Ahmet Bozkurt, Mesut Taşkın, Tuğba Koçak, Utku Doğruyol, Hare Dinçer, Tarık Bora, Mehmet Türkoğlu." Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, açık hava reklam mecralarıyla ilgili şirket ortaklığının olmadığını savundu Soruşturma kapsamında gözaltına alınmasının ardından tutuklanan Güney'in savcılıkça alınan ifadesine ulaşıldı. Güney ifadesinde, kendisine ifadeleri sorulan bazı şüphelilerin söylediklerinin tamamının iftira niteliğinde olduğunu ve bu kişileri Aziz İhsan Aktaş'ın elebaşılığını yaptığı öne sürülen suç örgütü soruşturmasının şüphelisi Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı şüpheli Alican Abacı'nın yönlendirerek, aleyhinde ifade vermelerinin sağlandığını öne sürdü. Abacı'nın "Her ne kadar İnan Güney Beyoğlu Belediye Başkanı olsa da Beşiktaş Belediyesi iştiraki olan BELTAŞ'ı yönetiyordu." şeklinde beyanlarının hem Abacı'nın hem şüpheliler Mustafa Mutlu ve Murat Kapki'nin ifadelerinde yer aldığını belirten Güney, ifadesinde şunları söyledi: "Böylece görülmektedir ki bu şahsılar aynı yönde ve aynı dilde tarafıma iftira atmaktadırlar. Adı geçen ihalenin düzenlenmesinde, şartnamesinin hazırlanmasında herhangi bir yetkim bulunmamaktadır. Kasım 2023 tarihinde BELTAŞ'taki görevimden ayrıldım. Dolayısıyla 2024 senesindeki Beşiktaş Belediyesi tarafından yapılan ihalede bir yetkim olmamıştır. Bu şahsın ifadesinde bahsettiği gibi ihaleyle ilgili toplantılara katılmadım. 2024 senesinin sonlarında sadece (Aziz İhsan Aktaş suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında şüpheli) Rıza Akpolat'a bir nezaket ziyaretinde bulunduğumda odasına sonradan Abacı ve Mutlu isimli şahıslar geldiler. Bu şekilde ihaleyle alakalı konuşmalarına şahit oldum. Abacı ve Mutlu, Akpolat'a bu reklam ihalesinin verilmesi ve bunun karşılığında Beşiktaş Belediyesi'nin borçlarının kapatılması yönünde teklifte bulundular. Akpolat ise en yüksek teklifi kim verirse ona ihale edilir diyerek bu teklifi kabul etmedi. Adı geçen ihaleyle ilgili bulunduğum tek ortam bu olaydır. Belediyeden kovmuş olduğum bir şahısla ihale şartnamesi görüştüğüm iddiası hayatın olağan akışına aykırıdır." Güney sorgusunda, Aziz İhsan Aktaş'la herhangi bir resmi ya da gayriresmi menfaat ilişkisinin olmadığını öne sürdü. Sorgusunda Güney, Murat Kapki'nin ifadeleriyle ilgiliyse şu beyanda bulundu: "Ahlaksız ve iftiracı Kapki'yi benimle Abacı tanıştırmıştır ve kendisine iş vermem yönünde Abacı bana söylemlerde bulunmuştur. Ben de bu teklifi kabul etmediğimden dolayı Kapki isimli şahıs benim hakkımda iftira ve yalan beyanlarda bulunmuştur. Benim açık hava reklam mecralarıyla ilgili ortağı olduğum resmi veya gayriresmi herhangi bir şirketim bulunmamaktadır. Beyoğlu Belediye başkanlığım döneminde de himayemizde bulunan reklam mecralarıyla ilgili herhangi bir kiralama da yapılmamıştır. Bu mecralar kamusal hizmet için kullanılmaktadır. Açık hava reklam mecralarıyla alakalı bir ilgim ve ticaretim olsaydı bir buçuk yıllık belediye başkanlığı dönemimde buna ilişkin bir faaliyetimin olması beklenirdi." İnan Güney'e, Mustafa Mutlu'nun (Aziz İhsan Aktaş suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında şüpheli) ifadesinin sorulması üzerine Güney, Mutlu'nun iddialarının iftira olduğunu söyledi. Albayraklar Grubu'nda hayatı boyunca tanımadığı kişilerden yüzde 20 komisyon talep ettiği yönündeki iddiaların akıl, mantık ve izan dışı olduğunu belirten Güney, konuyla ilgili Kazım Albayrak'ın tanık olarak dinlenmesini istediğini, ifade de bahsi geçen araç ihalesinin açık, şeffaf ve usulüne uygun bir şekilde yapılarak en uygun teklifi veren firma tarafından açık ihaleyle alındığını anlattı. İBB'ye yönelik soruşturma kapsamında şüpheli olan Serkan Öztürk'ün ifadelerine yönelik ise Güney, Öztürk'e iş alması yönünde referans olduğu ve usulsüz iş verdiği iddialarının gerçek dışı olduğunu savundu. "Kendisinin benim kasam olduğu iddiası tamamen farazi ve iftiradır" Güney, Öztürk'ün BELTAŞ'tan aldığı reklam hacminin çok düşük olduğunu belirterek,"İddia edildiği gibi Serkan Öztürk ile resmi veya gayriresmi herhangi bir ortaklığım bulunmamaktadır. Kendisinin benim kasam olduğu iddiası tamamen farazi ve iftiradır. Bunun en önemli kanıtı Serkan Öztürk'ün Beyoğlu Belediye başkanlığı dönemimde Beyoğlu Belediyesinden herhangi bir iş almamasıdır. Zaten Serkan Öztürk de şahsıma herhangi bir menfaat temin etmediğini açıkça belirtmiştir." dedi. Serkan Öztürk'e sorulan İlbak Grubu tarafından eşine araba alındığı iddiasının da tamamen gerçek dışı olduğunu söyleyen Güney, eşinin arabasını kendilerine ait 2 arabayı satıp üstüne bankadan kredi çekerek aldıklarını ifade etti. Güney ifadesinin devamında şunları söyledi: "Pandemi döneminde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile reklam panolarından kira bedeli tahsil etmeme serbestisi belediyelere ve iştiraklerine tanınmıştı. Bu dönemde bile ben İlbak Grubu'ndan kira bedellerini eksiksiz tahsil ettim. Bu firmayla aramda bir gayriresmi menfaat ilişkisi bulunmuş olsa en başta bu kira bedellerini tahsil etmezdim. İlbaklar ile alakalı yaptığım 2022 yılındaki sözleşmede kamu menfaatini en üst düzeyde düşünerek reklam alanının en önemli kalemlerinden olan reklam panolarının mülkiyetini benden önceki dönemlerde İlbaklara aitken benim sözleşmem neticesinde mülkiyeti BELTAŞ A.Ş.'ye ait hale getirilmiştir. Bu adım ile BELTAŞ'a çok büyük kazanım sağlanmıştır." Yaptığı tüm kamu görevlerinde harcadığı her kuruşun, tüyü bitmemiş yetimin hakkı olduğu bilinciyle hareket ettiğini aktaran Güney, BELTAŞ'taki görevinde olduğu gibi başladığı Beyoğlu Belediye başkanlığı görevinde de belediye masrafı olmaması adına makam aracını gönderip, yakıt ve masraflarını kendisinin karşıladığı şahsi aracını kullandığını kaydetti.

İBB soruşturmasında gözaltına alınan şüphelilerden 6'sı tutuklandı Haber

İBB soruşturmasında gözaltına alınan şüphelilerden 6'sı tutuklandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" iddiası suçlarından yürütülen soruşturma sürüyor. Bu kapsamda jandarma ekiplerince 12 Ağustos'ta düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 13 şüphelinin işlemleri tamamlandı. Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne sevk edilen şüpheliler, önce sağlık kontrolünden geçirildi. Adliyeye getirilen şüphelilerin savcılıktaki ifade işlemleri tamamlandı. Savcılık, İBB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Taner Çetin'in oğlu Örsan Çetin ile Doğukan Arıcı, İlkay Onok, Ömer Aydın, Ümit Güngör, Ferhat Karatop, Ali Arslan ve Ahmet Işık'ı "suç örgütüne üye olma", "ihaleye fesat karıştırma" ve "rüşvet" iddiası suçlarından tutuklanmaları talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk etti. Taner Çetin'in eski eşi Canan Çetin ile diğer şüpheliler Baran Yalgı, Emine Merve Köseoğlu, Serkan Gürsoy ve Mehmet Ünal hakkında ise savcılıkça adli kontrol tedbiri uygulanması talep edildi. Hakimlik, 6 şüphelinin tutuklanmasına karar verdi. 5 şüpheli hakkında "yurt dışına çıkış yasağı"nı içeren adli kontrol tedbiri uygulanmasını kararlaştıran hakimlik, tutuklanması talep edilen 2 şüpheli hakkında ise "yurt dışına çıkış yasağı" ve "imza atmak" şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasına hükmetti. Ne olmuştu? Savcılık, soruşturmada tutuklanan Ekrem İmamoğlu ile Beylikdüzü Belediye Başkanlığından itibaren irtibatlı olan, yolsuzluk iddiası soruşturmasında daha önce tutuklanan İBB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Taner Çetin'in, İmamoğlu İBB Başkanı olduktan sonra Murat Ongun'a bağlı olarak İBB'de karıştığı öne sürülen yolsuzluklarla ilgili çalışma başlatmıştı. Çalışmalarda, tutuklu şüpheli Taner Çetin'in kendisine yakın şirketler üzerine ihaleler organize ettiği, ihaleleri alan şirketlerden kendisine ve suç örgütüne maddi menfaat sağlayarak kamu zararına sebep olduğuna ilişkin bulgular tespit edilmişti. Şüpheli Çetin'in karışmış olduğu ihalelerden haksız maddi menfaat süreçlerinde yer aldığı belirlenen 14 İBB personeli, şirket temsilcisi ve şirket çalışanı hakkında "örgüt üyeliği", "ihaleye fesat karıştırma", "rüşvet" ve "nitelikli dolandırıcılık" iddiası suçlarından gözaltı kararı verilmişti. Başsavcılığın talimatı doğrultusunda, jandarma ekipleri tarafından 12 Ağustos'ta düzenlenen operasyonda, Taner Çetin'in eşi Canan Çetin ve oğlu Örsan Çetin ile Doğukan Arıcı, İlkay Onok, Baran Yalgı, Emine Merve Köseoğlu, Ömer Aydın, Ümit Güngör, Ferhat Karatop, Mehmet Ünal, Ali Arslan, Ahmet Işık ile Serkan Gürsoy gözaltına alınmıştı. Firari şüpheli Özer Yıldız'ı yakalamaya yönelik çalışmalar sürüyor.

Murat Kapki’den İBB ve ilçelerdeki ihalelere şok açıklamalar: Haksız kazanç iddiaları gündemde Haber

Murat Kapki’den İBB ve ilçelerdeki ihalelere şok açıklamalar: Haksız kazanç iddiaları gündemde

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlamaları bulunuyor. Kapki, daha önce 24 Haziran ve 18 Temmuz tarihlerinde de ifade vermişti. Murat Kapki'nin iddiaları Kapki ifadesinde, soruşturmanın şüphelilerinden Murat Ongun’un Ramazan Bayramları sırasında Kültür AŞ aracılığıyla bazı şirketlerden para veya market kartı talep ettiğini ve kendisinin de BVA olarak yıllık yaklaşık 500 bin lirayı Kültür AŞ hesabına gönderdiğini söyledi. Kapki ayrıca, cezaevine sevkleri sırasında otobüste Ongun’un Emrah Bağdatlı hakkında yaptığı söylemlere de dikkat çekti. Kapki, Bağdatlı’nın belediyeden aldığı işlerden elde ettiği kazancı sahte fatura yöntemiyle akladığını öne sürdü. Beşiktaş Belediyesi’nin açık hava ihalesine dair iddiaları da detaylandıran Kapki, ihaleye teklif vermemesi için kendisine yönlendirme yapıldığını anlattı. Kapki, Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı Ozan İş’in FaceTime üzerinden kendisini arayarak ihaleye katılmamasını istediğini ve sonuçta hiçbir şirketin ihaleye katılmadığını belirtti. Bu sayede reklam alanlarının BELTAŞ üzerinden belirli kişilere verildiğini öne sürdü. Kapki, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’in de Beşiktaş Belediyesi’nin iştirak şirketi BELTAŞ’ta fiilen yetkili olduğunu ve açık hava reklam sektöründe yüksek miktarlarda haksız kazanç elde ettiğinin bilindiğini iddia etti. Kapki, Serkan Öztürk’ün Güney’in yakın arkadaşı ve kasası olduğunu belirterek, reklam alanlarının Öztürk aracılığıyla diğer şirketlere verildiğini söyledi. Soruşturmanın halen devam ettiği ve Kapki’nin ifadelerinin dosyaya önemli bilgiler kattığı öğrenildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.