İlaçlama Haberleri - Son Dakika İlaçlama Haber Güncel Gelişmeler

Böcek ailesini zehirleyen firma 3 yaşındaki Karan’ın ölümüne yol açtı

Fatih’te Böcek ailesinin kaldığı otelde ilaçlama yapan firmanın 18 Nisan’da Şişli’de bir evde de ilaçlama yaptıktan sonra 3 yaşındaki Karan Yazıcı’nın da hayatını kaybettiği iddia edildi. Adli Tıp Kurumu raporunda talihsiz çocuğun ‘böcek ilacı zehirlenmesi’ sonucunda öldüğü belirtildi. Olay, 18 Nisan’da Halil Rıfat Paşa Mahallesi'nde bir apartmanda meydana geldi. Karşı dairenin evinin ilaçlamasının ardından Yazıcı ailesinin 3 yaşındaki çocukları Karan rahatsızlandı. Aile, gece saatlerinde kusma şikayetiyle Karan’ı hastaneye götürdü. Talihsiz çocuk, hastanedeki yapılan tüm tedavilere rağmen kısa sürede hayatını kaybetti. Oğlunun ölümünün ardından baba Şahin Yazıcı ise ilaçlama firmasından şikayetçi oldu. Karan’ın ölümüne neden olduğu iddia edilen ilaçlama firmasının Böcek ailesinin de hayatına kaybetmesine neden olan firma olduğu öne sürüldü. Küçük Karan’ın ölümüne ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında baba Şahin Yazıcı ifade verdi. Adli Tıp Kurumu'ndan talep edilen otopsi raporunda ise, çocuğun ölümünün travmatik bir nedene bağlı olduğuna dair delil olmadığı, böcek ilacı zehirlenmesi sonucu meydana geldiği belirtildi. "Gece saat 00.00'dan sonra Karan ara ara kusmaya başladı" Şahin Yazıcı’nın savcılıkta verdiği ifadesinde "Akşam saatlerinde eve geldiğimde yan dairemiz olan 1 numaralı dairede ilaçlama yapıldığını ve dairede oturan ismini Firuze isimli kişinin ilaçlamadan dolayı 'bebeğimize zararı olup olmayacağını sorduğunda' ilaçlama şirketinden 'herhangi bir zarar ve etki olmayacağını' cevabını aldığını öğrendim. İkametime de girerken bahse konu ilaçlanan dairenin hava geçirecek kısımlarının bant ile kapatıldığını ve evime girdiğimde de ilaçlanan dairenin mutfak camının içerideki zehirli gazın çıkması amacıyla açık olduğunu gördüm. Bu mutfak camı oğlumun kalmış olduğu odanın alt katında bulunan camdır. Eve girdiğimde oğlum ve eşim evdelerdi. İkamet içerisinde rutin olarak günümüzü geçirmeye başladık. Aynı günün gecesi yani 19 Nisan'ın 20 Nisan'a bağlayan gece saat 00.00'dan sonra Karan ara ara kusmaya başladı. Eşim ile birlikte Karan'ın üşüttüğünü düşünerek ara ara ateşini kontrol ettik. Oğlumun ateşi normal derecelerdeydi. Biraz vakit ilerledikten sonra Karan ara ara az miktarlarda kusması oldu. Biz yine oğlumun üşütmüş olabileceğini düşündük. Sonrasında eşimde aynı şekilde rahatsızlandı ve kusmaya başladı" dedi. "DSS ilaçlama isimli şirketten davacı ve şikayetçiyim" Oğlunun ölümünden ilaç firmasını sorumlu tutan baba Yazıcı, "Gece boyunca Karan aşırı derece su istedi. Sabah saatlerine kadar su içti. Sabaha karşı da önceki kusmasından farklı olarak fazla miktarda ve aşırı derecede kusması oldu. Eşim, Karan'ın üstüne kusmasından dolayı üzerini çıkardı. Ben de sabaha karşı mide bulantısı ve kusma isteği olunca zehirlendiğimizi düşünerek hastaneye gitmeye karar verdik. Eşim babasını arayarak durumu anlattı. Sonrasında hazırlanarak tedavi olmak amacıyla Şişli'deki özel hastaneye gittik. Babam da bu sırada hastaneye geldi. İlk önce hastanede zehirlenme şüphesi olduğu için acil bölümüne başvurduk ve buradaki görevlilere bir gün öncesinde yani 19 Nisan'da eşim, çocuğum ve benim aynı yemekleri yemediğimizi, zehirlenme şüphemizin gıdadan dolayı olmadığını belirttik. Sonrasında bizi Pediatri bölümüne yönlendirdiler. Apar topar oğlumun bulunduğu Pediatri bölümüne geçtim buraya geçtiğimde oğluma kalp masajı yapılmaktaydı. Yaklaşık 2 - 2 buçuk saat kadar oğluma kalp masajı yapıldı. Bu müdahale esnasında sürekli olarak müdahalede bulunan görevlilerden birileri içeri dışarı giderek eksik malzeme almaya gidip geldi. Bu müdahalenin sonunda oğlumun kalbinin durduğunu ve vefat ettiğini öğrendik. Ben oğlumun ilaçlama yapılan dairenin Karan'ın odasının bulunduğu odadaki camın açılmasından dolayı etkilendiğini ve ilaçlama şirketinin ilaçlamadan ötürü herhangi bir etkisinin olmayacağını söyleyerek ihmali olduğunu düşünüyorum. Ben konu ile ilgili oğlum Karan ile ilgili ölümünde ihmali olduğunu düşündüm ve olay nedeniyle öğrendiğim DSS ilaçlama isimli şirketten davacı ve şikayetçiyim" dedi.

Binada yapılan ilaçlama sonrasında fenalaşan 4 kişi hastaneye kaldırıldı

Alınan bilgiye göre, Çınar Mahallesi 1463. Sokak'ta bulunan 5 katlı apartmanın bodrum katındaki dairede haşere ilaçlaması yapıldı. Binada oturan 4 kişinin fenalaşması üzerine sağlık ve polis ekiplerine haber verildi. Rahatsızlanan bina sakinleri zehirlenme şüphesiyle, ambulansla hastaneye kaldırıldı. Polis ekipleri tarafından tahliye edilen apartmanda, AFAD ve UMKE ekipleri inceleme yapıyor.

Adana’nın yol sorunu ve sinekle mücadele gündemde

Adana Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Ağustos ayı 3. Oturumu, Meclis 1. Başkan Vekili Göktürk Boyvadaoğlu başkanlığında yapıldı. Açılış yoklaması ve ek gündem maddelerinin oylanmasının ardından gündem dışı konuşmalara geçildi. AK Partili Meclis Üyesi Mustafa Tunç, kentin yol sorunları, sinek ve haşereyle mücadele gibi konulara dikkat çekti. Tunç, Seyhan İlçesi Yeşiloba Mahallesi kuzeyinde DSİ’ye ait kanal kenarında, yol olarak belirlenmesine rağmen atıl durumda bırakılan alanın acilen düzenlenmesi gerektiğini vurguladı. Daha önce de konuyu gündeme getirdiğini hatırlatan Tunç, kanalın güney tarafının tamamen kullanılmaz durumda olduğunu belirterek, Oto Center bölgesindeki DSİ’ye ait kıyı yolunun sağ tarafının açılması ve sol tarafında yaya yolu yapılması gerektiğini söyledi. CHP Grup Başkan Vekili Özgür Altıok ise söz konusu alanla ilgili çalışma yapıldığını, ancak yetki konusunda Karayolları veya DSİ kaynaklı bir engelle karşılaşıldığını ifade etti. Tunç ise DSİ yetkilileriyle görüştüğünü, kurumun kendilerine resmi bir yazı ulaşmadığını bildirdiğini aktardı. Tunç, ayrıca konut olarak alınan meskenlerin kafe veya restorana dönüştürülmesinin ciddi sorunlar yarattığını, bu konuda belediyelerin hassasiyet göstermesi gerektiğini belirtti. Durak ceplerinin otopark olarak kullanılmasına da tepki gösteren Tunç, otobüs ve dolmuşların bu alanlardan yararlanamadığını dile getirdi. Haşereyle mücadele konusuna da değinen Tunç, bu yıl ciddi oranda böcek artışı olduğunu söyledi. Meclis Başkanı Vekili Boyvadaoğlu’nun “Sinekler kimi ısırıyor, kimi ısırmıyor” şeklindeki esprisi üzerine salonda kısa süreli gülüşmeler yaşandı. Tunç, belediyelerin bu konuda etkin mücadele yürütmesi gerektiğini vurguladı. Tunç, son olarak Güney Kuşak Bulvarı ve yapılması planlanan Kuzey Kuşak Yolu hakkında bilgi verdi. Güney Kuşak Yolu’nun 2026 yılı başında başlayacağını belirten Tunç, kamulaştırma sorunlarının çözüldüğünü söyledi. Tunç, Kuzey Kuşak Yolu’nun ise Organize Sanayi’nin doğusundan başlayarak D-400 ile kesişip baraj arkasından geçeceğini, klavuz planın onaylandığını ifade etti. Projenin önümüzdeki yıl ihale edilip tamamlanmasının hedeflendiğini dile getiren Tunç, yolun kente önemli ulaşım rahatlığı sağlayacağını kaydetti.

Sivrisinekler uyutmadı, Adanalılar sokağa ilaçla indi

Adana Büyükşehir Belediyesi sinekle mücadelede ilaçlamada yetersiz kalınca geceleri sinekten uyuyamayan vatandaşlar sokağı kendileri ilaçladı.Sıcakların artmasıyla birlikte Adana genelinde sinek ve böcek popülasyonunda da artık oldu. Hava sıcak olduğu için gece yatarken penceresini açan vatandaşlar özellikle sivri sinek ve mucuktan dolayı yatamaz oldu. Büyükşehir belediyesi larva döneminde yeteri kadar ilaçlama yapmadığı için sinek popülasyonunun çoğaldığını söyleyen vatandaşlar sokakları kendileri ilaçlamaya başladı. Mehmet Koçak isimli vatandaş, "Akşamları sinekten ve böceklerden duramıyoruz. Bu sıcakta kapı, pencere kapalı oturuyoruz. Belediyelerin bir an önce ilaçlama yapması gerekiyor. Haşere ve sinek sorunu çok fazla var" diye konuştu. Necdet Akay ise, "Adana'da sinek problemi var. Evin ışığı yandığında mucuk evin içerisinde doluyor. İlaçlama var ama ne ilacı attıkları belli değil. İlaç öldürmüyor, üflüyor ve gidiyor" dedi.

Adana’da sinek sorunu start verdi! Vatandaşlar ilaçlama talep ediyor

Adana'da mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcak hava, sinek popülasyonunda büyük bir artışa neden oldu. Özellikle son iki gündür, kentin birçok bölgesinde cadde ve sokaklar sineklerle adeta doldu. Bu durum, vatandaşların tepkisini çekti ve Adana Büyükşehir Belediyesi'ne ilaçlama yapılması için çağrılar yükselmeye başladı. ADANA'DA SICAKLIKLARIN YÜKSELMESİYLE SİNEK SORUNU BAŞLADI Adana'da sıcaklıkların yükselmesiyle birlikte sineklerin çoğalması, kent sakinlerini rahatsız etmeye başladı. Seyhan ilçesinin Reşatbey Mahallesi başta olmak üzere kentin birçok farklı bölgesinde, son iki gündür yoğun sinek popülasyonu gözlemlendi. Vatandaşlar, sineklerin sokaklarda ve caddelerde adeta istila etmesiyle mücadele edemediklerini belirterek, belediyeden bir an önce ilaçlama yapılmasını talep etti. BELEDİYE ERKENDEN ÖNLEM ALMALI Reşatbey Mahallesi'nde oturan Ahmet Koçak, yaşanan durumu sosyal medya üzerinden dile getirerek, “Bugün aşırı bir sinek popülasyonu vardı. Belediyenin biran önce ilaçlama yapması lazım. Havalar ısındı ve sinekler çoğaldı, rahatsız oluyoruz. Biran önce önlem alınmalı” dedi. Bir diğer vatandaş Ahmet Atal ise, "Gözlerime gün boyu sinekler giriyor. Sinek popülasyonu o kadar fazla ki, dışarıda durmak zorlaşıyor. Belediyeden ilaçlama yapılmasını istiyoruz" şeklinde konuştu. Sosyal medya üzerinden de bu konuda yoğun paylaşımlar yapılırken, vatandaşlar Adana Büyükşehir Belediyesi’ne çağrıda bulunarak, sinek sorununun çözüme kavuşturulmasını bekliyor.

Bakanlık Kahverengi kokarcayla mücadele için devreye girdi

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, CHP Samsun Milletvekili Murat Çan'ın yazılı soru önergesini yanıtladı. Önerge, Samsun Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü'ndeki eski hizmet binasının biyolojik mücadele laboratuvarına dönüştürülmesi projesine ve kahverengi kokarcayla biyolojik mücadeleye yönelikti. Laboratuvarlar ve Biyolojik Mücadele Bakan Yumaklı, 2021'de kurulan laboratuvarın modern ve dünya standartlarında bir kompleks haline geldiğini belirtti. Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nde üretilen parazitoitler, kahverengi kokarca mücadelesinde kullanılmak üzere üretildi ve geçen yıl 22 bin parazitoit salımı gerçekleştirildi. Yumaklı, 2023'ün Aralık ayında Fındık Araştırma Enstitüsü'nde biyolojik mücadele laboratuvarı kurulması talimatını verdiğini ve laboratuvarın 2024 yılı Ocak ayında üretime başladığını açıkladı. Bu yıl 5 bin parazitoit üretimi gerçekleştirilerek doğaya salımı planlandı. Kahverengi Kokarca Tehdidi Kahverengi kokarca, tarımsal üretimde büyük kayıplara neden olan istilacı bir zararlı olarak Türkiye'de ciddi bir tehdit oluşturuyor. İlk kez 2017 yılında Artvin'de tespit edilen bu zararlı, birçok meyve ve sebze türüne zarar veriyor. Kahverengi kokarca, özellikle fındık, elma, armut, turunçgiller, şeftali, ceviz, mısır, fasulye, domates, biber ve patlıcan gibi ürünlere zarar vererek verim ve kalite kaybına yol açıyor. Tarım ve Orman Bakanlığından kahverengi kokarcayla mücadeyle mücadele Tarım ve Orman Bakanlığı, 2018 yılından itibaren kahverengi kokarca ile mücadele için çeşitli çalışmalar yürütüyor. Feromon tuzakları dağıtılarak zararlının yayılımı izleniyor ve halkın bilinçlendirilmesi amacıyla afiş ve broşürler hazırlanıyor. Ayrıca, yumurta parazitoidi Trissolcus japonicus'un kitlesel üretimi yapılarak 2023 yılı Haziran ayında salınımına başlandı. 2024 Yılı Planları Bakan Yumaklı, 2024 yılında Giresun ilinde toplam 19 bin parazitoit salımı gerçekleştirileceğini açıkladı. Ayrıca, kahverengi kokarcanın bulunduğu, bulunma potansiyeli olan ve tarımsal anlamda önemli görülen 30 ilde 150 bin parazitoit salımı planlandığını belirtti. Kahverengi Kokarca Nedir? Bilimsel Adı: Halyomorpha halys Kökeni ve Yayılımı: Kahverengi kokarca böceği, Asya kökenli bir böcek olup, özellikle Çin, Japonya ve Kore'de yaygındır. Gürcistan'dan Türkiye'ye geldiği saptanmış ve günde 30 kilometre yol kat edebilme yeteneği ile hızla yayılmaktadır. Fiziksel Özellikleri: Kahverengi kokarca, adını kahverengi ve kalkan şeklindeki vücudundan alır. Yetişkin bireylerin boyu yaklaşık 1.5 ila 2 santimetre arasında değişir. Üst yüzeyi kahverengi, alt yüzeyi ise beyazımsı renktedir. Zararlılığı: Kahverengi kokarca böceği, tarımsal üretimde büyük kayıplara neden olan istilacı bir zararlıdır. Birçok meyve ve sebze türüne zarar verir. Başlıca hedefleri arasında fındık, elma, armut, turunçgiller, şeftali, ceviz, mısır, fasulye, domates, biber ve patlıcan bulunur. Böcek, bitkilerin meyve ve sebzelerinde emgi yaparak verim ve kalite kaybına yol açar. Emgi yaptığı meyve ve sebzelerde derin nekrozlar, şekil bozuklukları ve doku kayıplarına neden olur. Yaşam Alanları: Yazın fındık bahçeleri gibi açık alanlarda, kışın ise ev ve ahır gibi kapalı ortamlarda yaşamaya çalışır. Kış aylarında evlerde ve kapalı alanlarda kışlamak için barınır, bu da fiziki rahatsızlığa yol açabilir. Mücadele Yöntemleri: Kahverengi kokarca ile mücadelede kimyasal ve biyolojik yöntemler kullanılmaktadır. Kimyasal mücadelede böceklere yönelik insektisitler uygulanırken, biyolojik mücadelede ise doğal düşmanları olan parazitoitler kullanılır. Türkiye'de bu kapsamda Trissolcus japonicus adlı parazitoit üretilip doğaya salınmaktadır. Yetkililer, vatandaşlardan bu böcekleri gördükleri yerde yok etmelerini istemektedir. Kahverengi Kokarca Tehlikeli mi? Kahverengi kokarca, bitkisel materyaller, ulaşım araçları ve ticari faaliyetlerle yayılıyor. İnsan sağlığına doğrudan bir tehlikesi bulunmayan bu zararlı, özellikle kışlamak için ev ve depo gibi korunaklı alanları tercih ediyor. Kahverengi kokarcanın neden olduğu fiziksel rahatsızlık ve tarımsal zararlar nedeniyle Tarım ve Orman Bakanlığı mücadele çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.

Mersin'de haşere mücadelesinde aromatik bitkiler kullanılıyor

Mersin'de, hava sıcaklıklarının artmasıyla yıl boyunca düzenli olarak gerçekleştirilen ilaçlama çalışmalarına hız veren Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi ekiplerinin, sivrisinek ve haşere ile mücadelede aromatik bitkileri de kullandığı bildirildi. Mersin Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların yaz aylarını huzurlu ve rahat bir şekilde geçirebilmeleri için haşere ile mücadele çalışmalarını sürdürüyor. Hava sıcaklıklarının artmasıyla yıl boyunca düzenli olarak gerçekleştirilen ilaçlama çalışmalarına hız veren Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi, haşere ile mücadelede aromatik bitkileri de kullanıyor. Özellikle kırsal bölgelerde yapılan tıbbi ve aromatik bitki dağıtımlarının bir durağı da Toroslar’ın Doruklu ve Dalakderesi mahalleleri oldu. Ada çayı, fesleğen, Küba kekiği, lavanta gibi toplam 11 çeşit bitkiyi vatandaşlarla buluşturan Büyükşehir Belediyesi, haşere ve sinekle kimyasal mücadele yaparken, bir yandan da bitkisel mücadeleyi sürdürüyor. Ekipler gittikleri mahallelerde dağıtım yaparken hem bitkilerin özelliklerini hem de haşere mücadelesindeki yerini vatandaşlara aktarıyor. Hoş kokuları ve doğal olmasıyla önem kazanan tıbbi ve aromatik bitki dağıtımları kent genelinde devam edecek. “Bu bitkiler hem görsel bir şölen sunuyor hem de sinekle mücadele ediyor” Çevre Koruma ve Kontrol Dairesinde ilaçlama şefi olarak görev yapan ziraat mühendisi Bülent Gül, kent genelinde sivrisinek ve haşerelerle mücadele görevi üstlendiklerini, kimyasal mücadelede bulundukları gibi bitkisel mücadelede de bulunduklarını anlatarak, “Köylerimizde haşere ve sivrisinekleri uzaklaştıran tıbbi ve aromatik bitkilerin dağıtımını yapıyor ve bilgi veriyoruz. Bahçelerine, saksılarına ekmelerini sağlıyoruz. Şehirdeki vatandaşlarımıza, balkonlarındaki saksılarda bu bitkileri yetiştirmelerini tavsiye ediyoruz. Bu sayede hem sivrisinek ve haşereler uzaklaşmış olacak hem de görsel bir güzellik sağlanacak. Ayrıca bu bitkilerimizden tohum elde edip, kültürel mirasımız olan bu bitkilerin uzun süre yaşamasını, nesilden nesile devam etmesini de amaçlıyoruz. Mor fesleğen, Küba kekiği, diş ipi, ada çayı, kadife çiçeği gibi bitkileri vatandaşlarımızla buluşturuyoruz” dedi. “Büyükşehir, ilaçlama ile ilgili üzerine düşeni zaten yapıyor” Doruklu Mahalle Muhtarı Ahmet Altın, sinekle mücadele için aromatik bitkileri kullanacaklarını belirterek, “Büyükşehir Belediyesi ekibi geldi ve bu bitkilerin dağıtımını yaptı. Bu tıbbi ve aromatik bitkiler, sinekle mücadelede bize yardımcı olacak. Büyükşehir Belediyesi ekipleri ilaçlama ile ilgili üzerine düşeni zaten yapıyor. Kendilerine de bu bitkileri ektikleri ve dağıttıkları için teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Aromatik bitkiler, sinekle mücadelede vatandaşa yardımcı olacak Doruklu Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlardan Hatice Can, “Sinekle mücadelede bize yardımcı olabilmesi için gönderilen bitkilerden dolayı başkanımıza çok teşekkür ederiz. Bitkilerin dikimini yaptık, saksılarımıza yerleştirdik ve suladık. Aromatik bitkilerimiz sinekle mücadelede bize çok yardımcı olacak” şeklinde konuştu.

Mersin Büyükşehir Belediyesi haşere ve larva ile mücadele çalışmalarını yoğunlaştırıyor

Mersin Büyükşehir Belediyesince, haşere ve larva ile mücadele kapsamında yürütülen çalışmaların yoğun bir şekilde devam ettiği bildirildi. Bu çerçevede, belediyeye bağlı ilaçlama ekipleri, gündüz ve gece olmak üzere iki vardiya halinde çalışarak, sivrisinek ve diğer zararlıların yayılmasını önlemek için sahada aktif bir şekilde ilaçlama yapıyor. Ekipler, larva ve haşere ilaçlamasını gündüz saatlerinde, uçkun ilaçlamasını ise akşam saatlerinde ve sıcaklığın 22 derecenin üzerinde olduğu anlarda yapılıyor. Günlük ve anlık bir şekilde hava durumunu takip eden ekipler, aynı zamanda Mersin İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri ile de koordineli bir şekilde çalıştığı belirtildi. Vatandaşların talep ve isteklerini de göz önünde bulunduran ekipler, gelen ihbarlar doğrultusunda ilaçlama çalışmalarını yoğunlaştırıyor. “Vatandaşlarımız rahat olsun bizler sahadayız” Çevre Koruma ve Kontrol Dairesinde ilaçlama birimi saha sorumlusu Bülent Gül, il genelinde 130 araçla gece ilaçlaması yapmaya başladıklarını vurgulayarak, “Havanın ısınması ve yaz şartlarının gelmesiyle sivrisinek sorunu için uçkun ve haşere ilaçlamasına başladık. Uçkun ilacının iş yapabilmesi için akşam hava sıcaklığının 22 derece üstüne çıkması gerekiyor. Akşam hava sıcaklığı 22 derecenin üstüne çıkmadığı takdirde ilacımız parçalama yapmayıp, molekülleri yere doğru inmektedir” ifadelerini kullandı. Akşam hava sıcaklığını kontrol ederek gece ilaçlamasını sürdüreceklerini belirten Gül, “Gündüz zaten 12 ay boyunca devam eden larva ve haşere mücadelemiz, yaz aylarının başlamasıyla akşam uçkun mücadelemizde tam yol devam etmektedir. Vatandaşlarımız rahat olsun bizler sahadayız. Gerekli donanımımız, ekipmanımız, deneyimli personellerimiz var. Belli program dahilinde tüm ilçelerde ve tüm mahallelerde ilaçlamalarımıza devam ediyoruz” diye konuştu. Vatandaşlara da seslenen Gül, “İlaçlama araçlarımız mahallelerinden geçerken geçici bir süre kapı ve pencereleri kapatmalarını rica ediyoruz. Çünkü ilacın etkisiyle sivrisinekler kaçışmaya ve evlerin içerisine hücum etmeye başlıyor. Araç sokaklardan geçip gidene kadar 5-10 dakika camlarımızı, kapılarımızı kapatırsak herhangi bir sıkıntı olmayacaktır” dedi.

Adana Büyükşehir Belediyesi, sinek ve haşere ile mücadelede aralıksız çalışıyor

Adana Büyükşehir Belediyesi, sağlık açısından tehdit oluşturan sinek, hamamböceği, karasinek, fare ve pire gibi haşerelere karşı mücadelesini kesintisiz sürdürüyor. Belediye bünyesinde bulunan Çevre Koruma ve Kontrol Başkanlığına bağlı ekipler, 120 araç ve 450 personelle haşere mücadelesini yoğunlaştırarak gerçekleştiriyor. KULLANILAN İLAÇLAR BAKANLIKTAN ONAYLI Özellikle bina bodrumlarındaki hidrofor çukurları, inşaat sahalarındaki su birikebilecek asansör boşlukları ve sığınaklar, foseptikler, yağmur suyu ve kanalizasyon sistemleri, rögarlar, dereler gibi yerleşim yerlerindeki kritik noktalara düzenli olarak uygulanan Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı ilaçlar hem kapalı hem de açık alanlarda etkin şekilde kullanılabiliyor. ESKİ OTOMOBİL LASTİKLERİ TOPLANIYOR Parklar, gübrelikler, çöp konteynerleri, süs havuzları gibi haşere üremesine neden olan alanlara müdahale edilerek, haşere gelişimi önleniyor. Ayrıca içinde yağmur suyu birikebilecek kullanılmayan otomobil lastikleri toplanarak sivrisinek üremesinin önüne geçilmesi yanı sıra, geri dönüşüme gönderilerek çevre kirliliği yaratabilecek maddelerin bertaraf edilmesi sağlanıyor. 450 PERSONEL 120 ARAÇ İLE MÜCADELE İl genelindeki derelerde yapılan temizlik ve açma çalışmaları ile suyun durgunlaşması engellenerek sivrisineklere yaşam olanı olabilecek alanların oluşması önleniyor. Depremden etkilenen bölgelerde ve yıkım süreci devam eden binaların olduğu alanlarda ise özellikle uçma yetisine ulaşan sineklere yönelik gece ilaçlamalarına ağırlık verilerek, rögarlar, foseptik çukurları, yüzme havuzları ve atık depolama alanları gibi kritik noktalar düzenli olarak kontrol edilip ilaçlanıyor. Adana Büyükşehir Belediyesi'nin vatandaşların rahatı ve huzuru için günün 24 saati 450 personel ve 120 ilaçlama aracı ile yaptığı çalışmaları güçlendirerek sürdürüyor.