SON DAKİKA
Hava Durumu

#israil

İLKHABER-Gazetesi - israil haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, israil haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye, Uluslararası Adalet Divanında sözlü sunum yapacak Haber

Türkiye, Uluslararası Adalet Divanında sözlü sunum yapacak

Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Türkiye'nin, İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarındaki Birleşmiş Milletler (BM), diğer uluslararası kuruluşlar ve üçüncü devletlere karşı yükümlülüklerinin tespitine yönelik danışma görüşü kapsamında Uluslararası Adalet Divanında (UAD) 28 Nisan'da başlayacak duruşmalarda sözlü sunum yapacağını bildirdi. Yüksel, yaptığı açıklamada, BM Genel Kurulunun, 19 Aralık 2024'te Birleşmiş Milletler Antlaşması'nın 96. maddesi ve Uluslararası Adalet Divanı Tüzüğü'nün 65. maddesi uyarınca İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında BM, diğer uluslararası kuruluşlar ve üçüncü devletlere karşı yükümlülükleri konusunda Türkiye'nin de girişimleriyle UAD'den "danışma görüşü" talep ettiğini hatırlattı. UAD'nin vereceği danışma görüşüyle ilgili Türkiye'nin, Uluslararası Adalet Divanı Statüsü'nün 66'ncı maddesinin 2'nci fıkrası uyarınca yazılı görüşünü Divan'a sunduğunu anımsatan Yüksel, bu çerçeveTBMM Adalet Komisyonude Türkiye ile birlikte 45 üye devlet ve uluslararası kuruluşun yazılı görüş ilettiğini ifade etti. Danışma görüşü oluşturulması sürecinde Dışişleri Bakanlığı ve TBMM hukuk ekibinin koordineli çalışmalarıyla yazılı görüş hazırlandığını söyleyen Yüksel, bu yazılı beyanda İsrail'in, BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) yönelik saldırılarının bölgedeki insani yardımların etkin şekilde sunulmasını engellediğinin vurgulandığını dile getirdi. Yazılı beyanda, İsrail'in UNRWA'yı kapatmaya yönelik çabalarının, BM Şartı ve 1946 tarihli İmtiyazlar ve Dokunulmazlıklar Sözleşmesi'ne aykırı olduğunun ifade edildiğini anlatan Yüksel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye, İsrail'in UNRWA ile ilgili tutumunun yalnızca son saldırılarla sınırlı olmadığını belirtmektedir. İsrail, UNRWA'nın kuruluşundan bu yana bölgedeki insani yardım ve hizmetlerin etkin bir şekilde sunulmasını engelleyen bir yaklaşım benimsemiştir. Türkiye, UNRWA binalarına, okullarına ve yardım tesislerine yönelik gerçekleştirilen saldırıların, uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler sözleşmelerinin ihlali olduğunu vurgulamaktadır. Türkiye, İsrail'in eylemlerinin uluslararası insancıl hukuk ve insan haklarıyla çeliştiğini belirterek, Uluslararası Adalet Divanından İsrail'in hukuki sorumluluklarını teyit etmesini talep etmektedir." "Türkiye, Uluslararası Adalet Divanından etkili önlemler almasını talep etmektedir" Yüksel, yazılı görüşte, İsrail'in UNRWA faaliyetlerini kısıtlamasının Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'nin ihlali olduğunun belirtildiğini dile getirdi. Filistinli mültecilere sağlanan yardımların engellenmesinin, uluslararası hukukun ihlali anlamına geldiğinin ifade edildiğini aktaran Yüksel, şunları söyledi: "Türkiye, İsrail'in UNRWA'nın faaliyetlerini kısıtlama çabalarının, halihazırda devam eden soykırım davasında belirlenen ihtiyati tedbirleri ihlal ettiğini ve İsrail'in özellikle insani yardımın Filistinlilere ulaşmasını sağlama yükümlülüğünü yerine getirmediğini vurgulamaktadır. Türkiye, İsrail'in cezasızlık politikalarının Filistin halkının acılarını artırdığını ve uluslararası hukuk ile insancıl hukuk sistemini zayıflattığını vurgulayarak, Uluslararası Adalet Divanı'ndan etkili önlemler almasını talep etmektedir." İsrail'in insani yardımları engellemesinin ve BM personelini hedef almasının, küresel hukuk düzenine zarar verdiğinin altını çizen Yüksel, danışma görüşüne konu BM ajanslarından birisi olan UNRWA'nın, 8 Aralık 1949'da BM Genel Kurulu tarafından, 1948 Arap-İsrail savaşının ardından Filistinli mültecilere adil ve kalıcı bir çözüm bulunana kadar insani yardım ve koruma sağlamak amacıyla kurulduğunu anlattı. Yüksel, UNRWA'nın Gazze'deki yaklaşık 2,4 milyon Filistinli mülteciye hizmet vererek, bu alanda büyük deneyime sahip olduğunu, bu hizmetlerin başka bir kuruluş tarafından yerine getirilmesinin mümkün olmadığını vurguladı. "Türkiye, Filistin davasına olan tarihi ve sarsılmaz desteğini ortaya koymaktadır" UNRWA sağlık ekiplerinin, geçen ay 10 yaş altındaki yaklaşık 200 bin çocuğa yönelik çocuk felci aşısı kampanyası düzenlediğini anımsatan Yüksel, UNRWA'nın faaliyetlerine yönelik bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin, Filistinlilerin maruz kaldığı insan hakları ihlallerini ve İsrail'in işgalci politikalarını uluslararası kamuoyuna taşıdığını belirten Yüksel, Türkiye'nin, UAD'de Güney Afrika'nın İsrail aleyhine açtığı soykırım davasına müdahillik için başvuruda bulunduğunu hatırlattı. Yüksel, Türkiye'nin, hem soykırım hem de Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) tutuklama kararını vermesinden önceki süreçte sunduğu dilekçelerle, delillerle aktif bir tutum gösterdiğine dikkati çekerek şunları kaydetti: "İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında, BM, diğer uluslararası kuruluşlar ve üçüncü devletlere karşı yükümlülüklerin tespitine yönelik yeni danışma görüşü sürecinde de aktif olarak yer alan Türkiye, Filistin davasına olan tarihi ve sarsılmaz desteğini bir kez daha ortaya koymaktadır. İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında, BM, diğer uluslararası kuruluşlar ve üçüncü devletlere karşı yükümlülüklerin tespitine yönelik Uluslararası Adalet Divanı danışma görüşü kapsamında, üye devletlerin ve uluslararası kuruluşların sözlü beyanlarını sunması için 28 Nisan'dan itibaren Uluslararası Adalet Divanının Lahey'deki mahkeme salonunda duruşmalar yapılacaktır. Türkiye, belirlenecek takvim çerçevesinde sözlü duruşmalar kapsamında beyanda bulunacaktır. TBMM hukuk heyeti olarak Dışişleri Bakanlığı'mız ile birlikte duruşmalara katılacağız."

Hizbullah Lideri Kasım: Direniş gücünü koruyor, silah bırakma niyetimiz yok Haber

Hizbullah Lideri Kasım: Direniş gücünü koruyor, silah bırakma niyetimiz yok

Hizbullah lideri Naim Kasım, El-Manar TV’ye verdiği röportajda, İsrail ile süregelen çatışmaların Hizbullah’ı etkilediğini ancak hareketin hala güçlü olduğunu belirtti. Kasım, "Direniş iyi ve devam ediyor. Ancak fedakarlıklar yaptık. Büyük fedakarlıklar olmadan mücadeleyi sürdürmek imkansız. Seçilen herhangi bir hedefi vurabilecek güce sahibiz" dedi. Kasım, Hizbullah’ın İsrail’e yönelik dron saldırısıyla Netanyahu’nun evine ulaşmasının, hareketin askeri kabiliyetlerini koruduğunu gösterdiğini ifade etti. "İŞGAL DEVAM EDERSE DİRENİŞ KARŞI KOYACAK" Kasım, İsrail’i Lübnan topraklarındaki beş stratejik noktada askeri varlık bulundurmaması konusunda uyararak, "İsrail burada kalmaya devam ederse, direniş buna izin vermeyecek. Ordu, halk ve direniş birlikte karşı koyacaktır" dedi. İsrail ile varılan ateşkes anlaşmasına ilişkin "Anlaşmada hiçbir gizli koşul yoktur" açıklamasını yapan Kasım, Hizbullah’ın sadece Filistin değil, bölgeyi de koruma amacı güttüğünü vurguladı. "SİLAHLARIMIZI BIRAKMAYACAĞIZ" Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn’ın "savaş ve barış kararlarının devletin kontrolünde olması gerektiği" ve "silahların yalnızca devletin elinde bulunması gerektiği" yönündeki açıklamalarına değinen Kasım, Hizbullah’ın silah bırakma gibi bir niyetinin olmadığını söyledi. "Biz, İsrail'i Lübnan için tehdit olarak gören bir direniş hareketiyiz. Ordunun ve devletin Lübnan'ı savunmasına karşı değiliz ancak direnişin de Lübnan'ı koruma hakkı vardır" ifadelerini kullandı. "İSTİHBARAT AÇIKLARI GİDERİLDİ" Kasım, eski lider Hasan Nasrallah ve diğer üst düzey Hizbullah üyelerinin öldürülmesinde istihbarat zafiyetinin rol oynadığını kabul etti. "Bazı güvenlik açıklarımız vardı ve bunları tespit edip ders çıkardık. Yerlerimizi, iletişim yöntemlerimizi değiştirdik. Eğer bu tedbirleri almasaydık, ilerlememiz mümkün olmazdı" dedi. BÖLGESEL SAVAŞ UYARISI İran’ı “dost bir ülke” olarak tanımlayan Kasım, İsrail’in Lübnan ile İran arasındaki uçuşları sınırlama çabasına karşı çıkacaklarını belirtti. Kasım ayrıca, ABD’nin Lübnan’daki hükümet süreçlerine müdahale ettiğini savunarak, "Bu müdahalelerle nasıl başa çıkacağımızı değerlendiriyoruz" dedi. Bölgesel gerilimlere değinen Kasım, ABD ve İran arasında bir savaş çıkması durumunda küresel sonuçların olağanüstü olacağını belirterek, "Amerikalılar İran’a karşı bir savaş başlatırsa, kayıpları büyük olur" uyarısında bulundu.

Zorlu Enerji, İsrail’deki Dorad Energy’deki hisselerini satıyor Haber

Zorlu Enerji, İsrail’deki Dorad Energy’deki hisselerini satıyor

Zorlu Enerji, İsrail’de bulunan Dorad Energy Ltd. şirketindeki %25’lik hissesini Phoenix Grubu’na devretmek üzere Hisse Alım Sözleşmesi imzaladı. Şirketin 2003 yılından bu yana azınlık ortağı olduğu Ashdod ve Ramat Negev Doğal Gaz Santralleri’ndeki hisselerini geçtiğimiz yıl devrettiğini belirten Zorlu Enerji, bu satışın tamamlanmasıyla birlikte İsrail’deki tüm yatırımlarını sonlandırmış olacak. SATIŞ SÜRECİ VE ONAY MEKANİZMASI Şirketin 04.03.2025 tarihli Yönetim Kurulu toplantısında alınan karara göre, Dorad Yönetim Kurulu’nun onayı ve gerekli yasal izinlerin tamamlanmasının ardından hisse devri gerçekleşecek. Dorad’ın mevcut ortakları arasında bulunan Hissedarlar Sözleşmesi gereği, satışa konu olan %25’lik payın %15’lik kısmında diğer ortakların ön alım hakkı bulunuyor. Ön alım hakkı kullanılmazsa, tüm hisseler Phoenix Grubu’na devredilecek. ZORLU ENERJİ’NİN FOSİL YAKITLARDAN ÇIKIŞ STRATEJİSİ Zorlu Enerji, bu satışın ardından İsrail’deki enerji yatırımlarıyla tüm bağlarını koparmış olacak. Şirket, fosil yakıt yatırımlarını portföyünden tamamen çıkardığını ve bundan sonra yenilenebilir enerji kaynaklarına odaklanacağını duyurdu. Şirketten yapılan açıklamada, “Sürdürülebilirlik stratejimiz doğrultusunda, fosil yakıtlı enerji yatırımlarımızı tamamen sonlandırıyor ve yenilenebilir enerji projelerimize hız kesmeden devam ediyoruz” ifadelerine yer verildi.

İsrail'in serbest bıraktığı Filistinli esirler Gazze'ye ulaştı Haber

İsrail'in serbest bıraktığı Filistinli esirler Gazze'ye ulaştı

Filistinli esirler, Uluslararası Kızılhaç Komitesi aracılığıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinin doğusundaki Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'ndan geçerek Gazze Şeridi'ne ulaştı. Serbest kalan Filistinli esirler gerekli sağlık muayenelerinden geçirilmek üzere Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'taki Avrupa Gazze Hastanesi'ne nakledildi. Filistin Esirler Cemiyeti Basın Sorumlusu Emani Serahine, bugün yaptığı açıklamada, İsrail makamlarının gece saatlerinde "602 Filistinliyi" serbest bıraktığını belirtmişti. Serahine, İsrail'in, esir takasının 7. turunda teslim aldığı 4 esirin cenazesinin kimlik teşhisleri yapılana kadar aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 46 Filistinli esirin serbest bırakılmasını ertelediğini söylemişti. İsrailli esirlere ait 4 cenazenin teslim edilmesiyle, İsrail'in 22 Şubat'ta salıverilmesini askıya aldığı Filistinli esirin serbest bırakılacağı açıklanmıştı. İsrail, Filistinli esirlerin serbest bırakılmasını askıya almıştı Hamas, esir takasının yedinci turu kapsamında Gazze Şeridi'nde tutulan 6 İsrailli esiri 22 Şubat'ta serbest bırakmıştı. İsrailli esirlerin Hamas tarafından serbest bırakılmasına rağmen İsrail, Filistinli esirlerin serbest bırakılmasını askıya aldığını açıklamıştı. Hamas ve İsrail, arabulucularla yapılan görüşmeler neticesinde krizin çözüldüğünü açıklamıştı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.