#işveren

İLKHABER-Gazetesi - işveren haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, işveren haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Fabrika yangınında 13 kişiden sadece 1’i sigortalı çıktı Haber

Fabrika yangınında 13 kişiden sadece 1’i sigortalı çıktı

Kocaeli'nin Dilovası ilçesindeki kozmetik fabrikasındaki yangına ilişkin inceleme yapan Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) müfettişleri, olayda ölen ve yaralanan 13 kişiden sadece birinin sigortalı olduğunu tespit etti. SGK müfettişlerinin Mimar Sinan Mahallesi'ndeki kozmetik fabrikasındaki yangınla ilgili sigortalılar ve hak sahiplerinin sosyal güvenlik haklarını ivedilikle tesis edilmesi amacıyla düzenlediği ara rapor ortaya çıktı. Raporda, 8 Kasım'da saat 09.00 sıralarında başlayan yangın ve patlamada Şengül Yılmaz, Tuğba Taşdemir, Cansu Esetoğlu, Nisanur Taşdemir, Esma Gikan ve Hanım Gülek'in olay yerinde hayatını kaybettiği, yaralılar arasında bulunan Tuncay Yıldız'ın ise tedavi altındayken 15 Kasım'da yaşamını yitirdiği, Keriman Miskin, Gülhan Bendi, Ayten Aras, Hürol Eroğlu, Gökçe Şadiye Sağlam ve Suriye uyruklu Zeynep Hüseyin'in de yaralandığı bilgisine yer verildi. Müfettişler, adı geçen çalışanlardan yalnızca Gülhan Bendi için sigorta bildirimi yapıldığını belirlerken, diğer çalışanlarla ilgili sigorta bildiriminin bulunmadığını tespit etti. Gülhan Bendi'nin 3 Temmuz 2021'de işe giriş yaptığına dair işe giriş bildirgesinin kozmetik firması tarafından kuruma 2 Temmuz 2021'de gönderildiği aktarılan raporda, diğer kişilerle ilgili rapor tarihi itibarıyla şirket tarafından kuruma işe giriş bildirgesinin verilmediğinin anlaşıldığı kaydedildi. Raporda, yangında ölen ve yaralanan kişilerin sigortalılık niteliğinin değerlendirildiği, sadece Gülhan Bendi adına sigortalılık bildirimi yapılsa da söz konusu iş yerinde fiilen çalıştığı anlaşılan diğer kazazedelerin de mevzuat uyarınca sigortalılık niteliğine haiz olduğu belirtildi. Söz konusu kişilerin olay anında iş yerinde bulunduklarının hem tanık beyanları hem de adli tutanaklarla doğrulandığı bilgisi paylaşılan raporda, yangının sigortalıların iş yerinde bulundukları sırada ve işveren tarafından yürütülen iş sebebiyle gerçekleştiği anlaşıldığından söz konusu yangının ölen ve yaralanan her bir kişi yönünden iş kazası olarak değerlendirildiği ifade edildi. Raporda, olayın meydana gelmesinde kasıt, kusur veya ihmali bulunan kişilerle ilgili değerlendirmelere, kazalıların sigortalılık süreleri ilgili değerlendirmelere, inceleme esnasında doğabilecek idari para cezalarına ve inceleme esnasında ortaya çıkabilecek diğer hususlara savcılık makamınca yürütülen soruşturma tamamlandıktan sonra düzenlenecek son raporda yer verileceği kaydedildi. - Olay Dilovası ilçesi Mimar Sinan Mahallesi'ndeki bir kozmetik fabrikasında 8 Kasım'da çıkan yangında Tuğba Taşdemir (17) ile kuzeni Nisanur Taşdemir (15), Cansu Esetoğlu (15), Hanım Gülek (52), Esma Gikan (31) ve Şengül Yılmaz (59) hayatını kaybetmiş, 7 kişi yaralanmıştı. Kocaeli Şehir Hastanesine kaldırılan Tuncay Yıldız, yoğun bakımdaki müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Olaya ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 11 şüpheliden, aralarında iş yeri sahiplerinin de bulunduğu 7 kişi tutuklanmış, Dilovası Belediye Başkan Yardımcısı N.T, Zabıta Müdürü N.B, zabıta personeli C.T, Ö.K. ve T.İ. görevden uzaklaştırılmış, tutuklu bulunduğu cezaevinde kalp krizi geçiren fabrikanın sahiplerinden Kurtuluş O. kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Bilirkişi raporunda, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sahada etkin şekilde yerine getirmediği belirlenen Küresel Ortak Sağlık ve Güvenlik Biriminin (OSGB) sorumlu müdürü Ü.A. dün, yapıyı yangın güvenliği açısından eksik ve tehlikeli durumda kiraya verdiği için "tali ağır kusurlu" olduğu değerlendirilen binanın eski sahibi G.D. ise bugün tutuklanmıştı.

Asgari Ücrete Temmuz 2025’te ara zam gelecek mi? Bakan Işıkhan’dan son açıklama Haber

Asgari Ücrete Temmuz 2025’te ara zam gelecek mi? Bakan Işıkhan’dan son açıklama

Asgari ücret ara zammı gündemdeki yerini koruyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Temmuz ayında asgari ücrette ek zam yapılmasının şu an için erken olduğunu belirtti. Milyonlarca çalışan, Temmuz ayında asgari ücretin artıp artmayacağını beklerken, Bakan Işıkhan’dan konuyla ilgili son açıklama geldi. Asgari ücrette ikinci zam yapılacak mı sorusuna yanıt aranıyor. Bakan Işıkhan: ''İşveren de geleceğini görmek zorunda'' Bakan Işıkhan, “Kamu sözleşmelerine yoğunlaştık, asgari ücrete ara zammı konuşmak için çok erken” diyerek, Temmuz ayında asgari ücrete ek zam yapılmasının henüz gündemde olmadığını belirtti. Ancak ilk açıklamasında, ekonomik gelişmelere bağlı olarak “Vatandaşlarımızın satın alma gücünü hükümet olarak korumak zorundayız. Enflasyonda düşüşün başladığını göreceğiz. Makro ekonomik veriler de bunu gösteriyor. Ancak olur ya bir aksilik olursa Temmuz ayında da tekrar asgari ücret artışı gündeme gelebilir. Ancak ticaretimizi, ihracatımızı arttırmak amacıyla asgari ücreti bir yıl süreyle belirledik. İhracatçıdan bu yüzden alkış aldık. İşveren de geleceğini görmek zorunda.” ifadeleriyle kapıyı tamamen kapatmadığını da vurgulamıştı. 2025 yılında brüt 26 bin 5 lira 50 kuruş, net 22 bin 104 lira 67 kuruş olarak belirlenen asgari ücretin işverene maliyeti ise SGK ve işsizlik sigortası primleriyle birlikte 30 bin 556 lira 46 kuruşu buluyor. Devletin işverenlere sağladığı asgari ücret desteği de 700 liradan 1000 liraya yükseldi. Bakan Işıkhan, istihdamda rekor seviyeye ulaşıldığını ve makro ekonomik göstergelerde olumlu gelişmelerin sürdüğünü ifade ederek, “Satın alma gücünü korumak zorundayız ancak şu an için ek zam kararı için erken” değerlendirmesinde bulundu. Asgari ücret ara zammı konusu ilerleyen haftalarda ekonomik veriler ve enflasyon rakamlarına göre yeniden masaya yatırılacak. Milyonlarca çalışan Temmuz ayında yapılacak resmi açıklamaları bekliyor.

HAK-İŞ asgari ücreti tüm yönleriyle masaya yatıracak Haber

HAK-İŞ asgari ücreti tüm yönleriyle masaya yatıracak

HAK-İŞ Konfederasyonu, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi işbirliğiyle 24 Şubat'ta "Hukuki, Ekonomik ve Sosyal Boyutuyla Asgari Ücret Sempozyumu" düzenleyecek. HAK-İŞ, doğrudan 7 milyondan fazla çalışanı, dolaylı olarak ise toplumun tamamını ilgilendiren asgari ücreti tüm yönleriyle masaya yatırmak için harekete geçti. Konfederasyon, 2025 yılı için net 22 bin 104 lira 67 kuruş olarak belirlenen asgari ücretin, sosyal taraflar ve akademisyenlerce tartışılacağı bir sempozyum düzenleyecek. Sempozyumda, "Hukuki boyutuyla asgari ücret", "Ekonomik ve sosyal boyutuyla asgari ücret düzenlemeleri" ve "Asgari ücretin tespiti ve demokratik temsil" başlıklı oturumlarla, asgari ücret tüm yönleriyle ele alınacak. "Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun yapısında sorun var" HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, sempozyumla ilgili yaptığı açıklamada, minimum ücret olması gereken asgari ücretin zaman içerisinde geçim ücretine dönüştüğüne dikkati çekerek, Türkiye'de çalışanların yarısına yakının asgari ücret ya da asgari ücrete komşu ücretle çalıştığını söyledi. Asgari ücrete yapılan yüzde 30'luk artışın yetersiz olduğunu ifade eden Arslan, şunları kaydetti: "Sempozyumda, mevcut asgari ücret rakamı başta olmak üzere Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun antidemokratik yapısı, asgari ücretlilerin durumu ve asgari ücretin diğer ücretler üzerindeki etkisi gibi tüm başlıklar konunun sosyal tarafları ve akademisyenlerce tartışılacak. Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun yapısında ciddi sorun var. 50 yıldır bu sorunu çözemedik. Komisyonda çalışanları temsil eden TÜRK-İŞ, bu yapının sağlıklı bir asgari ücret belirleyemeyeceğini ifade ederek çekildi. Artık bu konuda yeni bir döneme girildi. Düzenleyeceğimiz sempozyumda tüm bunları konuşacağız."

İşverenler dikkat: Ücret farkı ayrımcılık tazminatına sebep olabilir Haber

İşverenler dikkat: Ücret farkı ayrımcılık tazminatına sebep olabilir

Avukat Songül Demir, işverenlerin eşit davranma ilkesine aykırı hareket etmesinin ayrımcılık tazminatına sebep olabileceğini söyleyerek; “Aynı işi yapan ve daha az ücret alan kadın işçi ayrımcılık tazminatı alabilir” dedi. İşveren ile işçinin birbirine karşı yükümlülükleri olduğunu söyleyen Avukat Songül Demir, “Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin bir emsal kararı mevcut. Kadın işçinin erkek çalışanlara göre aynı işi yapmasına rağmen farklı ücret verilmesinin tespit edilmesi durumunda Yargıtay şöyle bir karar verdi; kadın işçi ayrımcılık tazminatını talep edebilir şeklinde bir karar mevcut. Bunu yorumlarken öncelikle işverenin yükümlülüklerinden bahsetmek istiyorum. İşçi ve işverenin birbirine karşı borçları mevcuttur. İşverenin öncelikle işçiye ücret ödeme yükümlülüğü vardır. Bunun haricinde işçiyi gözetme yükümlülüğü ve eşit davranma yükümlülüğü mevcuttur. Bu eşit davranma yükümlülüğüne de eşit davranma borcu adı altında bakmak gerekiyor. İş Kanunu'nun 5. maddesinde bu açıkça düzenlenmektedir. Eşit Davranma İlkesi başlığı ile düzenlenmektedir. Eşit Davranma ilkesine aykırı davranan işverene karşı işçi İş Kanunu çerçevesinde ayrımcılık tazminatı talep edebilir. Bunun sonucunda neler talep edilebilir dersek de, 4 aylık ücreti tutarında tazminat talep edebilecek. Bunun yanında da diğer hak ettiği tazminatlar kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi haklarını da talep edebilecek” dedi. Songül Demir, ayrımcılığa maruz kalmış işçilerin 4 maaş tazminat ile birlikte diğer haklarını da talep edebileceğini söyleyerek, “Kadın işçi sırf kadın olduğu için erkeklerle aynı şartlar altında çalışsa bile farklı bir ücrete maruz kalıyorsa iş sözleşmesini haklı bir şekilde fesih edebilir. Bu fesih sonucunda diğer haklarının yanı sıra ayrımcılık tazminatını da ayrıca talep edebilir. Bu kadın işçilere tanınmış bir haktır. Daha doğrusu eşitlik ilkesine aykırılık yapan işverene karşı her 2 tarafa da tanınmış bir haktır. Yani öncelikle İş Kanunu 5. Maddesi Eşit Davranma İlkesi'ne aykırılık teşkil ettiği için bu Yargıtay kararı bize emsal bir karar olmuştur. Bu yüzden de sonuç olarak bu şekilde ayrımcılığa maruz kalan kadın ya da erkek fark etmez fakat günümüzde daha çok kadınlar buna maruz kaldığı için İş Kanunu 5. Maddesi ve bu Yargıtay kararı çerçevesinde iş akdini haklı bir şekilde fesih edebilir. İşveren de bunun karşısında 4 aylık ücreti tutarında işçiye manevi tazminat vermek zorundadır. Bunun yanında işçi de diğer tazminat haklarını talep edebilir” ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.