#Kazancılar Çarşısı

İLKHABER-Gazetesi - Kazancılar Çarşısı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kazancılar Çarşısı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana gezi rotası: Tepebağ'da kültür, sanat ve lezzet durakları Haber

Adana gezi rotası: Tepebağ'da kültür, sanat ve lezzet durakları

Adana’nın tarihi ve kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için Tepebağ bölgesi, ziyaretçilere birbirine yakın konumda yer alan tarihi yapılar, müzeler ve lezzet duraklarıyla dolu bir gezi rotası sunuyor. Taş Köprü’den Ulu Cami’ye, Bebekli Kilise’den Ramazanoğlu Medresesi’ne kadar birçok önemli yapıyı barındıran Tepebağ, aynı zamanda Kazancılar Çarşısı’ndaki ciğer duraklarıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir kültür ve gastronomi deneyimi vadediyor. ADANA TEPEBAĞ BÖLGESİ NEREDE? Tepebağ gezisi, Adana’nın en eski yerleşim alanlarından birinde başlıyor. Bölgeye adım attığınız anda tarihi taş evlerin, dar sokakların ve Osmanlı dönemi izlerinin arasında kendinizi geçmişte hissediyorsunuz. Tarih meraklıları için Tepebağ’a yakın konumda birçok müze bulunuyor. Adana Etnografya Müzesi ve Atatürk Evi Müzesi, Adana Sinema Müzesi bölgeye sadece 5-10 dakikalık yürüme mesafesinde. TARİHİ TAŞ KÖPRÜ VE ULU CAMİİ Gezinin ilk durağı olarak Taş Köprü öne çıkıyor. Seyhan Nehri üzerinde yer alan ve Roma döneminden günümüze ulaşan bu köprü, Adana’nın simgelerinden biri. Ardından merkezdeki Ulu Cami’ye yönelmek, ziyaretçilere hem tarihi bir ibadet alanı hem de mimari bir görsel şölen sunuyor. Yıllardır Ulu Camii önünce beslenen kuşlara da yem atmayı ihmal etmeyin. RAMAZANOĞLU MEDRESESİ Tarihi zenginlikler sadece camilerle sınırlı değil; Bebekli Kilise, Ramazanoğlu Medresesi ve Büyük Saat Kulesi de Tepebağ’da mutlaka görülmesi gereken yerler arasında. Bu yapılar birbirine yakın konumda olduğu için kısa bir yürüyüşle tüm bölge keşfedilebiliyor. TARİHİ KAZANCILAR ÇARŞISINDA CİĞER MOLASI Kazancılar Çarşısı ise hem alışveriş hem de yerel lezzetler için ideal bir durak. Çarşı içinde ciğer kebabı yapan mekanlarda Adana’nın ünlü ciğerini tatmak mümkün. Bu tarihi çarşı, ziyaretçilere hem yöresel tatları hem de geleneksel dokuyu bir arada sunuyor. Tepebağ gezisi, kültür, tarih ve lezzeti bir arada sunan kompakt bir rota olarak öne çıkıyor. Yakın mesafedeki müzeler, tarihi camiler ve çarşılar sayesinde bir gün içinde Adana’nın tarihine, mimarisine ve gastronomisine dair zengin bir deneyim yaşanabiliyor. Öne Çıkan Duraklar: Taş Köprü Ulu Cami Bebekli Kilise Ramazanoğlu Medresesi Büyük Saat Kulesi Kazancılar Çarşısı (ciğer durakları) Adana Etnografya Müzesi Atatürk Evi Müzesi Adana Sinema Müzesi Bu rota, Adana’ya gelenlerin hem tarih hem de lezzet dolu bir günü değerlendirmesi için ideal bir seçenek sunuyor.

Adana'da ciğer kebabıyla başlayan Pazar kahvaltısı geleneği asırlardır sürüyor Haber

Adana'da ciğer kebabıyla başlayan Pazar kahvaltısı geleneği asırlardır sürüyor

Kebabın başkenti Adana'da her Pazar sabahı asırlık gelenek olan 'Ciğer Kahvaltısı' devam ediyor. Kazancılar Çarşısı’nda pazar sabahı, mangallarını kuran ciğer ustaları ve hazırlıklarını tamamlayan esnaf ile başlıyor. Tabure ve masalarını hazırlayan ciğerciler, müşterilerin gelmesini bekliyor. Alışılagelmiş kahvaltı sofralarının yerine, bol acılı ciğer ve şalgam ile Adana’nın kendine has lezzet kültürü masalara taşınıyor. Adana Ciğeri, Tarihi Sokakları Duman Altı Ediyor Ocaklardan yükselen duman ve kebap kokuları, Büyüksaat çevresindeki tarihi bölgeyi sararken, ciğer ustalarının “zırh” ile doğrama sesleri, adeta bir ritim oluşturuyor. 100 yılı aşkın süredir devam eden bu gelenek, hem Adanalılar hem de yurt içi ve yurt dışından gelen turistler için eşsiz bir lezzet deneyimi sunuyor. Zengin Mutfak Kültürü ve Turistik Çekim Merkezi Adana’nın zengin mutfak kültürü içinde özel bir yer tutan ciğer kahvaltısı, Türkiye genelinde olduğu kadar dünya çapında da adını duyurmaya başladı. Her pazar yüzlerce kilo günlük kesim ciğer, usta ellerde hazırlanarak ziyaretçilere sunuluyor. Tarihi Kazancılar Çarşısı, ciğerle başlayan sabahlarıyla şehrin kültürel ve turistik değerine katkı sağlıyor. Adana Ciğerciler Sokağı: Damak Zevkinin ve Geleneğin Buluşma Noktası Yüzyılı aşkın süredir devam eden ciğer kahvaltısı geleneği, Adana’nın simgelerinden biri haline gelirken, ciğer severler ve gastronomi tutkunları için kaçırılmayacak bir deneyim olarak öne çıkıyor. Ciğer ve şalgamla dolu masalar, tarihi dokuyla birleşerek Adana’nın pazar sabahlarına özgün bir atmosfer kazandırıyor. Bu geleneksel lezzet ve tarihi dokuyu deneyimlemek isteyenler için her pazar Kazancılar Çarşısı, Adana’nın gastronomi turizminin de kalbi konumunda. Fotoğraflar: AA

Güneyin gastronomi başkenti: Adana Haber

Güneyin gastronomi başkenti: Adana

ALİ GÜRELİ ADANA (İLKHABER) - Akdeniz’in mavi suları ile Toros Dağları etekleri arasında kalan binlerce dönüm arazide yer alan, yılın 12 ayı yörenin ve ülkenin tarımsal üretiminin önemli bölümünü karşılayan Adana, mutfak zenginliği sayesinde ülkenin en önemli gastronomi rotalarında yer alıyor. Sadece ülkenin değil, yurt dışından da her yıl yüzlerce turist ağırlayan Adana'nın "damak çatlatan" lezzetlerinde ilk sırada, hiç kuşkusuz 2005 yılında Adana Ticaret Odası tarafından coğrafi tescil alınan Adana Kebabı geliyor. Kebabı, şırdanı, şalgamı, sıkması, gözlemesi ve sofrasındaki bir birinden lezzetli yemekleriyle ünü dünyaya yayılan Adana, yılın 365 günü yerli ve yabancı konuklarına adeta “Lezzet festivali” coşkusu yaşatıyor. Lezzet Festivali ve Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı gibi önemli etkinliklerin yapıldığı Adana'ya gelen konuklar, ismi daha çok öne çıkan kebapçıların yolunu tutuyor. Sayısı hayli fazla olan lüks ve salaş mekânların bulunduğu sıcak iklime sahip kentin sıcakkanlı esnafı, işletmelerinde yöreye özgü farklı lezzetleri sunmak için adeta bir birleriyle yarışıyor. Birçok yabancı havayolu şirketinin destinasyonunda yer alan kent merkezine yakın konumdaki havalimanı, çevre illere kara ve demir yolu ulaşımı kolaylığı ile adeta çekim noktası olan Adana, her yıl yörenin "damak çatlatan" lezzetlerini tatmak isteyenlerin akınına uğruyor. ADANA KEBABI "Adana lezzetleri" deyince akla ilk gelen Adana kebabı oluyor. Tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapan Adana'ya kebap yemek için gelenler, yanında bol yeşillik, ezme ve soğan salatası ile sunulan Adana kebabını yine Adana deyimi olan "Gardaş" kelimesi kullanarak sipariş ediyor. Mutfak zenginliği sayesinde ülkenin en önemli gastronomi rotasında yer alan Adana'nın ünlü kebabı, dürüm veya masaya sunulan tabaklarda acılı ve acısız seçenekleri ile müşterilere yanında ünlü şalgam suyu ile birlikte sunuluyor. Hafta sonları Adana halkının pikniklerde olmazsa olmazı Adana kebabı restoranlarda tüketildiği gibi, kente gelen konuklar tarafından özel paketlerde hazırlatılarak uçakla "Lezzet hediyesi" olarak yakın akraba veya arkadaşlara da götürülüyor. Adana kebap özel kuzu eti ile yapılıyor. Kıyılan ete sadece pul biberi ve tuz atılarak özel şişte hazırlanarak mangal ateşinde pişirilen kebap, içerisine sarımsak da eklenerek beyti adı altında sunuluyor. Adana kebabını yemek için gelenler, tercihe göre yine Adana'da marka hâline gelen lezzetlerden çiğer kebabının lezzetini de tadıyor. Tarihi Büyüksaat çevresinde faaliyet gösteren kebapçılar, buraya yolu düşen müşterilerine sabah kahvaltısında ciğer kebabı tavsiye ediyor. Çukurova'nın başkenti olarak nitelendirilen Adana'nın doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kadar hemen her mahallesinde tablada veya restoranlarda yenilebilen Adana kebabı için daha çok kentin ilk yerleşim yerlerindeki Kazancılar Çarşısı’nda, Karasoku, Hadırlı, Akkapı mahallelerindeki mekânlarda tercih ediliyor. Kazancılar Çarşısı, Karasoku, Hadırlı, ve Akkapı mahallelerindeki bazı esnafın hızla gelişen şehrin farkı lokasyonlarında da salaş veya lüks restoranları yer alıyor. ŞIRDAN DOLMASI, KIRKKAT VE MUMBAR Adana mutfağın kebabın yanı sıra farklı lezzetler de yer alıyor. Sakatat ile yapılan şırdan dolması, Adana dendiğinde akla ilk gelen yöresel lezzetlerden biri olarak biliniyor. Adana’ya özel olan bir tarif olan şırdan dolmasının yanında Adana baharatları eşliğinde kırkkat ve mumbar da yedikçe yeme isteği uyandıran lezzetleri oluşturuyor. ADANA MUTFAĞI YEMEKLERİ Analıkızlı, içli köfte (kibbe), fellah köftesi, lahmacun, yüksük çorbası, kızartma, sarımsaklı köfte, incik kebabı, bamya, sarma-dolma, babagannuş, peynirli, maydanozlu, domatesli, patatesli ve ıspanaklı sıkma, dul avrat çorbası, tarhana, kamhi çorbası, çoban kavurma, fıstık köfte, bici bici ve tatlılardan halka tatlı, karakuş tatlısı ve son zamanlarda menüye eklenen domates tatlısı sıkça tüketilen lezzet yelpazesinde yer alıyor. Tatlılar dışındaki bu yiyeceklerin bazılarının yanında ise yine ünlü Adana şalgamı veya yayık ayranı mutlaka tüketiliyor.

Yaşar usta, dede mesleği kalaycılığı yaşatmaya çalışıyor Haber

Yaşar usta, dede mesleği kalaycılığı yaşatmaya çalışıyor

ADANA (AA) - OZAN EFEOĞLU - Kalay ustası 35 yaşındaki Yaşar Okan, yok olmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer alan kalaycılığı üçüncü kuşak olarak devam ettiriyor.Dedesinin ve babasının Edirne'deki kalay atölyesinde 7 yaşında mesleğe adım atan Okan, zamanla kalaycılığın inceliklerini öğrendi.Yıllarca babasının yanında kalaycılığı sürdüren Okan, Adana'daki tanıdıklarından Kazancılar Çarşısı'ndaki kalaycının hastalanıp mesleği bıraktığını duydu. Mesleğini Adana'da sürdürmeye karar veren Okan, kısa süre önce kente gelerek Kazancılar Çarşısı'ndaki kalaycının kepengini yeniden açtı.Okan, Anadolu'daki kapalı çarşı geleneğinin en önemli örneklerinden birisi olan Kazancılar Çarşısı'nda zanaatını sürdürüyor.Tarihi çarşıda, toz nişadır (amonyum klorür) yardımıyla kendisine getirilen bakır kapları kalaylayan Okan, dede mesleğini yaşatmaya çalışıyor.Kazancılar Çarşısı'nın son kalaycısı Yaşar Okan, AA muhabirine, küçük yaşlarda öğrendiği mesleği sürdürmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.Kalaycılığa ilk başladığı yıllarda bakır kapların revaçta ve kıymetli olduğunu anlatan Okan, zaman içerisinde mesleğin yok olmaya yüz tuttuğunu belirtti.Mesleğinin zor olduğunu ancak severek yaptığını ifade eden Okan, "Ateş ocağının karşısında belirli aşamalarla kalay işlemini yapıyoruz. İlk aşamada ilaçlama işlemi var, sonrasında kumlama işlemine geçiyor. Kumla güzel bir yıkanıyor, kumlanıyor. Eğikliği, kırıkları varsa kaynak oluyor. Ondan sonra kalaya giriyor. Pamuk ve nişadır yardımıyla kalaylama yapıyoruz." diye konuştu.- "Bu mesleğe ilgi yok"Okan, Edirne'de öğrendiği dede mesleğini Adana'daki tarihi çarşıda yaşatmaya çalıştığını söyledi.Mesleğinin zor olduğunu anlatan Okan, şunları kaydetti:"Bakır eşyaları, çamaşır ve aşure kazanlarını, yemek tencerelerini kalaylıyoruz. Zor bir işimiz var ama çok güzel bir meslek. Şu anda bu mesleğe ilgi yok. Ben de buraya Edirne'den geldim. Bazen dükkana yetiştirmek için eleman alıyoruz. Çırağı tezgaha koyuyoruz, adam elini yakıyor, kaçıyor gidiyor ve sabahına gelmiyor."

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.