TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kobi̇

İLKHABER-Gazetesi - Kobi̇ haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kobi̇ haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ardahan, Muğla ve Konya satış hacimleri büyüyor... İşte KOBİ'lerin e-ticaret raporu Haber

Ardahan, Muğla ve Konya satış hacimleri büyüyor... İşte KOBİ'lerin e-ticaret raporu

Her geçen gün büyüyen e-ticaret ekosistemine, ülke ekonomisine katkı sağlamak ve küçük ve orta ölçekli işletmelere e-ticaret yolculuklarında ışık tutmak amacıyla hazırlanan IdeaSoft2023 KOBİ E-Ticaret Raporu açıklandı. Rapor, 19 binden fazla e-ticaret sitesinin, 9 milyondan fazla ürün siparişi analiz edilerek oluşturuldu. Raporda; satılan ürün adedi, satış hacmi yükselen sektörler, günler ve mevsimlere göre dağılımları, sipariş verilen bölgeler, kargo tercihleri, ödeme yöntemlerine kadar kapsamlı istatistikler yayınlandı. TOPLAM HACİM 8 ORANINDA ARTARAK 15 MİLYAR TL'Yİ GEÇTİ 9 milyonu aşkın siparişle oluşturduğu raporuna göre, 2023 yılında 9 milyondan fazla tüketici, 103 milyon adet ihtiyacını IdeaSoft'un geliştirdiği e-ticaret altyapılarını kullanan siteler üzerinden karşıladı. Toplam hacim 2022 yılına göre 8 oranında artarak 15 milyar TL'yi geçti. Satılan ürün adedi 103.640,231 olurken, sepetteki ürü adedi ise 11.33, sepet ortalaması ise 1.711,14 TL oldu. Alınan siparişler cihaz bazlı incelendiğinde ise siparişlerin %71.3'lük kesiminin mobil cihazlar üzerinden alındığı ortaya çıktı. Mobilden satılan ürün adedi 6.517.44 olurken, mobilden satış oranı %71.3'e yükseldi. 2022'de bu rakam 61.99'du. Desktoptan verilen sipariş sayısı 2.624.432 olurken, bu sayı 2022'ye göre düşüş göstererek %28.7 oldu. 2022 yılında bu rakam %38.01'di. BÖLGELERE GÖRE SİPARİŞ ORANLARI En çok sipariş veren bölgeler 2021 yılı ile aynı sıralamaya sahip oldu. İstanbul'un yer aldığı Marmara Bölgesi en çok sipariş veren bölge olurken, %4.06'lık sipariş oranıyla Güneydoğu Anadolu en az sipariş veren bölge oldu. Bölgelerin sipariş oranları ise; Marmara %42.08, İç Anadolu ,80, Karadeniz .49,Ege %7.92, Akdeniz .08, Doğu Anadolu %4.57, Güneydoğu Anadolu %4.06 olarak gerçekleşti. ARDAHAN, MUĞLA VE KONYA’DA SATIŞ HACİMLERİ BÜYÜYOR İlk 3 sıranın yine değişmediği il bazlı sipariş rakamlarında Ardahan, Muğla, Konya gibi şehirlerin büyüyen satış hacimleri dikkat çekti.  İllere göre satış hacimleri ise; Kocaeli %2.91, Ankara %9.28, Eskişehir %1.35, Adana %3.96, Ardahan %3.78, Bartın %1.85, İstanbul %27.69, Tekirdağ %1.54, Adıyaman %1.90, Konya %2.26, İzmir %7.03, Balıkesir %1.27, Manisa %1.76, Muğla %2.08, Gaziantep %1.46, diğer iller %29.08olarak gerçekleşti. ÜRÜNLERİN  %47.69'U ÜCRETSİZ KARGO SEÇENEĞİ İLE SATILDI E-ticaret sitelerinden satılan ürünlerin %47.69'u ücretsiz kargo seçeneği ile satıldı. İşletmelerin %52,31’ikargo ücreti alırken, %47,69'u ise kargo ücreti almıyor. Kışın %27.44, İlkbahar %31.49, Yaz %8.95 ve Sonbahar %32.12 oranında satış gerçekleşti. EN ÇOK SATIŞ OLAN GÜN SALI En çok satış olan gün .43 ileSalı olurken,Pazartesi .33, Çarşamba .71, Perşembe .57, Cuma .70, Cumartesi .52, Pazar .74olarak gerçekleşti. Alışveriş saat aralıklarına bakıldığında en çok siparişin 14.00-15.00 saat aralığında verildiği görülürken, %0.27'lik sipariş oranına sahip 05-06 saat aralığı ise listede son sırada yer aldı. Sipariş veren kullanıcıların %77.12'si en çok kredi kartıyla ödeme seçeneğini tercih ederken, kapıda ödeme .21'lik yüzdeyle ikinci sırada yer alıyor. %8.67 ise Havale- EFT tercih ediyor. Alışverişlerini taksitle yapmayı tercih eden kullanıcıların %84.22'si tek çekim, %3.40'ı ise 2 taksit seçeneğini tercih ediyor. %4.84 3 taksit, %1.78 4 taksit, %0.84 5 taksit, %2.51 6 taksit, %2.51 de 7 ve üzeri taksit seçeneklerini tercih ediyor. HIRDAVAT&YAPI MARKET SEKTÖRÜ YİNE ZİRVEDE 2023 yılında toplam satış en yüksek sektörler arasında Hırdavat&Yapı Market Sektörü yine zirvede yerini korurken, bir önceki sene ilk 10'da yer almayan çok çeşitli ürünler de 10. sıradan listeye dahil oldu. İlk on sektör; Hırdavat&Yapı Market, Mobilya, Elektronik, Gıda, Beyaz Eşya&Ev Aletleri, Av&KampOutdoor, Otomotiv Yedek Parça, KişisekBakım&Kozmetik, Tekstil&Giyim, Çok Çeşitli ürünler oldu. TOPLAM CİRO BAZINDA EN ÇOK BÜYÜYEN SEKTÖR %507.41 İLE MOBİLYA Toplam ciro bazında en çok büyüyen ilk 10 sektörde ilk üçte10.854.13 TL sepet ortalaması %507.41 ile Mobilya, 3.784.86 TL sepet ortalaması %307.54 ile Saat&Optik ve 706,51 TL sepet ortalaması %297.73 ile Çanta yer aldı. Diğer sektörler ise;Cep Telefonu, Motosiklet Ekipmanları, Elektrik, Elektronik, Av&KampOutdoor,veIsıtma&Soğutma oldu.

KOBİ'ler e-ihracat köprüsü kuran pazar yerleri ile kazanıyor Haber

KOBİ'ler e-ihracat köprüsü kuran pazar yerleri ile kazanıyor

Trendyol Grubu Başkanı Çağlayan Çetin, yerli üreticiler ve global müşteriler arasında e-ihracat köprüsü olma görevini sürdürdüklerini belirterek, "Sadece iki yılda 42 bin satıcımızı ilk kez ihracatla buluşturduk. Hedefimiz, Trendyol olarak 300 bin satıcımızı yurt dışı pazarlarla buluşturmak ve 3 yılda 10 milyar dolarlık e-ihracat hacmine ulaşmak." dedi. Trendyol olarak Almanya-Türkiye dostluk maçında A Milli Futbol Takımı'nı tribünden desteklemek için Berlin'de bulunan Çetin, maçın ardından sponsorluk faaliyetleri ve şirketin e-ticaret operasyonlarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Türkiye'de e-ihracatın toplam ihracat içinden aldığı payın yaklaşık yüzde 1 olarak hesaplandığına dikkati çeken Çetin, Ticaret Bakanlığının bu rakamı 2030 yılında yüzde 10'a çıkarma hedefini açıkladığını anımsattı. Çetin, yerli üreticiler ve global müşteriler arasında e-ihracat köprüsü olma görevini sürdürdüklerinin altını çizerek, "Bu hedefe katkıda bulunmak için sadece 2 yılda 42 bin satıcımızı ilk kez ihracatla buluşturduk. Hedefimiz, Trendyol olarak 300 bin satıcımızı yurt dışı pazarlarla buluşturmak ve 3 yılda 10 milyar dolarlık e-ihracat hacmine ulaşmak." ifadelerini kullandı. İngilizce konuşulan ülkelerdeki müşterilerine özel açtıkları internet sitesi üzerinden Türk üreticileri Avrupa'nın 27 ülkesiyle buluşturduklarını aktaran Çetin, şöyle konuştu: "Bugün tamamı Türkiye'de üretilen ürünler, Azerbaycan’dan Körfez ülkelerine çok geniş bir coğrafyada kullanıcılar tarafından tercih ediliyor. Buna ek olarak, 100'ü aşkın global e-ticaret platformu aracılığıyla da yerli üreticileri farklı coğrafyalardaki müşterilere ulaştırıyoruz. 2022 yılının başından bu yana 51 binden fazla satıcımızın ihracat yapmasına aracılık ettik. Trendyol satıcıları iki yıllık süreçte yurt dışına 37 milyonu aşkın ürün sattı. Hedefimiz, satıcılarımızla birlikte gelecek yıl 2 milyar dolar, 2026’da ise 10 milyar dolar ihracat yapmak." Çetin, en çok mikro ihracatçının İstanbul, Ankara ve İzmir’de olduğunu belirterek, bu 3 büyük ili sırasıyla Bursa, Antalya, Adana, Konya ve Kayseri'nin takip ettiğini bildirdi. Trendyol'un 81 ilin tamamında mikro ihracat yapan satıcısı bulunduğuna dikkati çeken Çetin, "Yılın başında asrın felaketi olarak tanımladığımız çok acı bir deprem gerçeği ile yüz yüze kaldık. Bir kez daha hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Bölgedeki satıcılarımızı da yurt dışı pazarlara taşıyacağımızı belirtmiştik. 51 bin ihracat yapan satıcımızın yaklaşık 7 bini depremden etkilenen satıcılarımızdan oluşuyor. Burada da hedefimiz bu 11 ildeki en az 35 bin satıcımızı ihracat yapar hale getirmek." diye konuştu. - "Körfez pazarları için 3 milyar dolar yatırım" Çetin, Körfez ülkeleri, Türk cumhuriyetleri ve Balkanlar'ın Türk ürünleri için büyük potansiyel taşıdığını vurgulayarak, "Buralarda Türk ürünlerinin kalitesi biliniyor. Ayrıca pazara yakınlığımız ile de müşterilere hızlı bir şekilde ürünlerini teslim edebilecek noktadayız. Yılbaşından sonra da Balkanlar pazarına açılacağız." ifadelerini kullandı. Geçen yılın sonunda açıkladıkları 5 yılda 5 milyar dolarlık yatırım planlarının 1 milyar dolarlık kısmını gerçekleştirdiklerini anlatan Çetin, "Yatırım programımızı uygulamaya devam ediyoruz. Sadece Orta Doğu pazarları için 3 milyar dolar yatırım yapacağız. Bu yatırımlar ağırlık olarak pazarlama, lojistik ve teknoloji alanında olacak" dedi. Çetin, müşterilere daha hızlı teslimat gerçekleştirebilmek için İstanbul Havalimanı yanında e-ihracat merkezi yatırımlarını gerçekleştirdiklerinin altını çizerek, "Bu merkez ile yakın coğrafyayı kapsayan lojistik ağımızı kurmayı hedefliyoruz. Bu operasyon merkezimizin uzun vadede e-ihracata büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Aynı zamanda Ankara’da da bir de e-ticaret operasyon merkezi yatırımımız var. Bu merkez sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın en büyük e-ticaret operasyon ve aktarma merkezlerinden birisi olacak." değerlendirmelerinde bulundu. - "Sporcuların hayallerini gerçekleştirmelerine katkıda bulunmayı sorumluluğumuz olarak görüyoruz" Çetin, Trendyol’un son dönemde artan spor yatırımları hakkında da bilgi vererek, spora ilk desteklerini 2021 yılında Futbol Milli Takımları'nın resmi sponsoru olarak verdiklerini söyledi. Türk sporunun gelişmesine ve sporcuların hayallerini gerçekleştirmelerine katkıda bulunmayı sorumlulukları olarak gördüklerini ifade eden Çetin, şöyle devam etti: "Türk sporunu ve sporcularını bir bütün olarak görerek, sporun her branşına önem veriyoruz. A Milli Futbol Takımı'nın yanı sıra Kadın Milli Takımlar ve Erkek Milli Takımlarının da resmi sponsorluğunu üstlendik. Bunu, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin (TMOK) resmi sponsorluğu izledi. O dönemde Tokyo'da düzenlenen 32. Yaz Olimpiyatları'nda ülkemizi temsil eden, güreşte Taha Akgül ve Evin Demirhan, tekvandoda Nur Tatar, artistik jimnastikte Ferhat Arıcan ve boksta Busenaz Sürmeneli'nin bu önemli yolculuklarında yanlarında olduk. Önceki yıl da Voleybol Milli takımlarımızın ana sponsorluğunu üstlendik. Desteğimiz Türkiye Voleybol Federasyonu tarafından kurulan ve Türkiye'de 6-12 yaş arasındaki çocukları voleybol ile tanıştırmayı hedefleyen Türkiye'nin 30 ilindeki TVF Fabrika Voleybol Okulları'nı da kapsıyor. Bu yıl da Süper Lig ve 1. Lig’in isim sponsoru olduk. Buna ek olarak Trendyol Yemek ile de deprem sonrası ligden çekilen Atakaş Hatayspor forma göğüs, Gaziantep Futbol Kulübü'nün ise forma sırt sponsoru olarak futbola destek veriyoruz." - Körfez’e 2 ayda 2 milyon ürün sattı Trendyol Grubu Üst Yöneticisi (CEO) Erdem İnan da yakın zamanda Körfez ülkelerinde faaliyete başladıklarını hatırlatarak, bu ülkelere e-ihracata 19 Eylül'de başladıklarını, iki aylık süreçte yaklaşık 2 milyon adet "Made in Türkiye" etiketli ürün satıldığını bildirdi. Şimdi de Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt, Bahreyn ve Umman'da pazar yeri modeline geçtiklerini belirten İnan, "Satıcılarımıza tek tuşla ihracat yapma imkanı sağlıyoruz. Satıcılarımızın satıcı paneli üzerinde mikro ihracata izin vermesi ve faturalarını mikro ihracata uygun kesmesi yeterli oluyor. Daha önce hiç ihracat yapmamış firmaların ilk ihracatlarında tek seferlik gümrük kaydı yapma zorunlulukları bulunurken, Trendyol olarak bu süreci de biz üstleniyoruz." diye konuştu. İnan, Türk markalarının ve ürünlerinin bölgedeki bilinirliğinin yaygın olduğuna işaret ederek, bölgede en fazla yaz sezonu giyim ürünlerinin satıldığını, ev tekstili ile çocuk ve bebek ürünlerinin de büyük ilgi gördüğünü bildirdi. İnan, yakın vadede Körfez ülkelerinde 10 milyon farklı ürünün platformda yer almasını hedeflediklerini söyledi. - "Kasım kampanyalarında yurt dışından 2,5 milyon müşterimiz alışveriş yaptı" Ekim ayında 5 binden fazla satıcıyı Körfez ülkelerine satış yapar hale getirdiklerini anlatan İnan, şöyle devam etti: "Artık Trendyol olarak, kasım kampanyalarını yurt dışına taşıdık. 7-12 Kasım Süper Alışveriş Günleri kampanyamız süresince 30 milyondan fazla ürün satıldı. 400 binden fazla iş ortağımız bu kampanyalara katıldı. Bunların 45 bine yakını bu altı günlük kampanya döneminde ihracat yaptı. Bu dönemde yurt dışındaki 2,5 milyon müşterimiz Trendyol'dan alışveriş yaptılar. Yurt dışına satılan ürün sayısı 3 milyonu aştı. Kampanya dönemindeki ziyaret sayımız da 350 milyonun üzerine çıktı. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde tüm uygulamalar arasında en çok indirilen uygulama Trendyol oldu. Kasım ayı sonuna kadar 60 binden fazla satıcımızı tek tuşla Körfez ülkelerine satış yapar hale getireceğiz. Biz var olduğumuz tüm pazarlarda ekosistemi büyütmek, ekosistemle birlikte büyümek istiyoruz. Bu pazarlarda büyük oyuncularla yapılacak işbirliklerini çok önemsiyoruz. Kendi lojistik şirketimiz Trendyol Express’i de yurt dışına taşımaya başladık. Trendyol Express bünyesindeki taşıyıcı iş ortaklarımız geçtiğimiz hafta Azerbaycan’da ilk teslimatlarını yaptılar. 2024'te Trendyol Express International operasyonumuzu Körfez ülkelerine de bölgedeki partnerlerle yapılacak işbirlikleriyle taşımayı hedefliyoruz."

Şevkin: KOBİ'ler krizin altında, TOGG Fabrikası deprem riski altında Haber

Şevkin: KOBİ'ler krizin altında, TOGG Fabrikası deprem riski altında

ADANA (İLKHABER) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, Türkiye ekonomisinin bel kemiğini oluşturan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (KOBİ), bankalara olan kredi borçlarının rekor seviyeye ulaştığını söyledi. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu kapsamında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2024 yılı bütçe görüşmelerine katılan Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Üyesi Dr. Şevkin, “KOBİ’ler borcu borçla kapatmaya çalışıyor. KOBİ’lerin bankalara olan kredi borçları Eylül’de 70,5 milyar lira daha artarak ilk kez 3 trilyon lira sınırını aştı ve 3 trilyon 34 milyar liraya kadar çıktı” dedi. Yerli üretime asla karşı olmadıklarının altını çizen Dr. Müzeyyen Şevkin, çok övünülen Gemlik’teki TOGG Fabrikası yerinin yeraltı su seviyesi ve zemin sıvılaşma riskinin yüksek, depremselliği olan yere kurulduğuna dikkat çekti. “KOBİ’LER ÇIKMAZDA” Komisyonda bulunan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a Türkiye’deki enflasyon ve hayat pahalılığının sade vatandaş gibi üretici, sanayici ve iş insanını da büyük bir endişeye sevk etmiş durumda olduğunu belirten Dr. Şevkin, “Ekonominin temelini oluşturan KOBİ’ler kıskaç altında. Yüksek enflasyon, kur artışı, finansmana erişim, tedarik ve üretim maliyetleri, savaşlar nedeniyle ihracat pazarlarına olan negatif etki KOBİ’leri çıkmaza sürükledi” dedi. İktidarın ekonomi kurmaylarının son yaptığı açıklamaların da sorunların 2024 yılında devam edeceğini gösterdiğini vurgulayan Dr. Şevkin, “KOBİ’ler borcu borçla kapatmaya çalışıyor. KOBİ’lerin bankalara olan kredi borçları Eylül ayında 70,5 milyar lira daha artarak ilk kez 3 trilyon lira sınırını aştı ve 3 trilyon 34 milyar liraya kadar çıktı. Sayın Bakan kredi testleri noktasında KOBİ’leri sıkıştırmayın, KOBİ’lerin sıkıştırılmasına izin vermeyin. KOBİ’lerin en az beş yıl işletme-yatırım kredisine ulaşmaya ihtiyacı var. Kredi Garanti Fonu desteklerine ihtiyacı var. Son bir yılda kapanan şirket sayısı 70 bine yaklaştı. Daha fazla iş insanının kepenk indirmesine, yeni işsizler ordusu oluşmasına izin vermeyin. Bu vebalin altında kalmayın” diye konuştu. ” TÜRKİYE’YE NEDEN YATIRIMCI GELSİN?” TÜİK’e göre yıllık enflasyonun yüzde 61,36 olarak gerçekleştiğini, Türkiye’nin bu oranla, Venezuela, Lübnan, Arjantin, Suriye ve Sudan’ın arkasından dünyada enflasyon oranı en yüksek altıncı ülke konumunu sürdürdüğünü söyleyen Dr. Şevkin, şu görüşlere yer verdi: “Türkiye bu enflasyon oranıyla Avrupa’da ise açık ara birinci konumda bulunuyor. Türkiye’nin risk primi 383 bandında. Halbuki aşırı kırılganlık göstergesi 300. Türkiye’nin uzun yıllar ortalaması aşırı kırılganlık göstergesinin de çok üzerinde. Bu durumda yabancı yatırımcıyı ülkemize çekmenin imkanı yok. Yerli yatırımcı da bu faiz oranları, kur artışı, girdi fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle yatırıma, üretime ve dolayısıyla istihdama yönelemiyor. Sanayici ve iş insanları kredisini ödemenin derdinde. Ama ne yazık ki iktidar; ekonomiyi yönetmeye değil günübirlik söylemlerle sadece idare etmeye çalışıyor.  Sanayici de yurtdışından gelecek yatırımcı önünü göremiyor. Yüksek enflasyonla birlikte hukukun üstünlüğü ilkesinin hemen her alanda çiğnenmesi Türkiye’de sanayi çarklarının dönmesini engelliyor. Öte yandan Merkez Bankası gibi kurumların bağımsız ve şeffaf olmaması da endişenin ötesine taşınan bir unsur olmuştur. Bu durumda yatırımda neden Türkiye tercih edilsin ki! “SANAYİCİDE YATIRIM İŞTAHI VAR ANCAK KREDİ FAİZLERİ VE VADELER YATIRIMI ENGELLİYOR” Sanayici ve iş insanlarında yatırım yapacak iştah var ancak bu vadelerle, bu faizlerle kim nasıl yatırım yapsın? İşletme kredilerine olan ihtiyaç geçen yıla göre yüzde 200 artmış durumda. Buna bir de stok maliyetini eklerseniz varın gerisini siz düşünün! Yüzde 80’e ulaşan hammadde ithalatı var ancak bakanlığın önünde teknoloji olmasına karşın Türkiye’nin yerli üretim desenine dijitalleşen ve yeşillenen yeni motifler eklenmedi/eklenemiyor. Avrupa ülkelerinde ortalama yüzde 7’lik bir oran asgari ücret düzeyinde ücret alırken Türkiye’de her iki çalışandan biri asgari ücretle geçiniyor. Bakanlık ve dolayısıyla hükümet, asgari ücreti artırabilmenin bir yolunun da yüksek teknolojili üretime odaklanmaktan geçeceğini aklına getirmiyor bile. Türk Lirası günden güne erimeye devam ediyor. Dolar kuru yıl başından bu yana yüzde 51,6, Euro kuru ise yüzde 51,3 oranında arttı. TL’nin yıl başından bu yana cari kurla değer kaybı ise dolara karşı yüzde 34, Euroya karşı yüzde 33,9 oldu. Biliyorsunuz ki iş insanları dolar ve Euro ile borçlanıyor. Yükselişini sürdüren bu kurlar karşısında sanayici ve iş insanlarını desteklemediğiniz gibi ticari kredi faizlerini de yükselttiğiniz için insanların elini kolunu bağlıyorsunuz.  Türkiye’de ticari hayat kilitlenmiş durumda. Üretim yok, yatırım yok, istihdam yok! Buna çare olacak en küçük bir ekonomi politikası da yok. Sürdürülebilir bir yönetim anlayışından yoksun bir hükümet, tepetaklak olmuş bir ekonomi var.” “BAKANLIK İDARİ PARA CEZALARINI MUHASEBELEŞTİRMİYOR” Dr. Şevkin, ayrıca “Eylül 2023'te yayınlanan 2022 yılına ait Sayıştay raporlarına göre Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, sanayi sitelerine olan ve vadesinde tahsil edilemeyen bazı alacaklarının ilgili hesaplarda izlenmemesine yer veriyor. İdari para cezalarından yapılan indirimlerin muhasebeleştirilmemesi de dikkat çekiyor. Bu bulgu önceki yıllarda da Sayıştay raporlarında vardı ve geçen yıl rapordan sebepsiz bir şekilde çıkarılmıştı. Ayrıca, Sayıştay, bakanlık tarafından uygulanan idari para cezalarının tahakkuk kayıtlarının yapılmamasına da raporunda yer verdi, buna ilişkin ne yapıldı?” diye sordu. “TOGG FABRİKASI’NIN YERİ DEPREM RİSKİ ALTINDA” TOGG Fabrikası’nın yer seçiminin yanlışlığına da dikkat çeken CHP’li Dr. Müzeyyen Şevkin, şunları söyledi: “Çok övündüğümüz TOGG'la ilgili bir şey söylemek isterim. Evet, tabii çok önemli TOGG, yerli üretimi önemsiyoruz, bu anlamda bir sıkıntı yok ama şuraya dikkat çekmek istiyorum. 7269 sayılı Afet Yasası'na ilave 696 sayılı KHK'de Geçici 25'inci maddeyle Gemlik depremsellik niteliği taşıması nedeniyle taşınması öngörülmüştü; dönemin belediye başkanı, bakanları ve milletvekilleri de bunu alkışlamışlardı ama siz götürüp bu yer altı su seviyesinin yüksek, zemin sıvılaşma riskinin yüksek ve depremselliği olan yere TOGG fabrikasını kurdunuz. Zannediyorum burada 32 bine yakın çalışanı var, bir cazibe merkezi oluşturuyorsunuz. TOGG'un buraya kurulmasına dair KHK'yle taşınması öngörülen Gemlik neden tercih edildi, bunu sormak istiyorum.”

KOSGEB 450 milyon dolarlık kaynağı deprem bölgesindeki 100 bin işletmeye dağıtmayı hedefliyor Haber

KOSGEB 450 milyon dolarlık kaynağı deprem bölgesindeki 100 bin işletmeye dağıtmayı hedefliyor

KAHRAMANMARAŞ (AA) - Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB), 6 Şubat depremlerinden etkilenen illerde faaliyet gösteren KOBİ'lerin iyileşmesi ve iş sürekliliğinin sağlanması amacıyla bilgilendirme toplantısı düzenledi.Kahramanmaraş Ticaret Borsasında gerçekleştirilen toplantıda, "Deprem Sonrası Mikro, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin Canlanması Destek Programı"nın detayları anlatıldı.KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu, program sonrası AA muhabirine, hedeflerinin Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay ve Malatya ile Gaziantep'in Nurdağı ve İslahiye ilçeleri başta olmak üzere depremlerden etkilenen yerlerdeki 100 bin esnafa destek sağlamak olduğunu söyledi.Programa şimdiye kadar 10 bin başvuru aldıklarını belirten İbrahimcioğlu, şunları kaydetti:"Bu KOBİ'lerimiz açısından da bir can suyu niteliği taşıyarak bölgenin hızlı bir şekilde kalkınmasında KOBİ'lerimize KOSGEB eliyle bir umut verebileceğimiz destek programı. Bu destek programına başvuru şartlarını çok kolaylaştırdık. Tabiri yerindeyse sadece AFAD tespit raporunu yüklemek suretiyle az hasar, orta hasar ve çok hasarlı olmak üzere belirli ayrımlara göre limitleri belirlenmiş bir program. 24 ayı geri ödemesiz olmak üzere son 12 ayı 3 taksitle ödemek suretiyle 36 aylık bir programdan bahsediyoruz. Ödemeyi taksitli almak gibi bir durumları da yok. Başvuru yapıldı, ödeme talebi geçtikten sonra kendilerine tanımlanmış olan limit direkt olarak verdikleri IBAN'a yatmış oluyor. Bunun tabii ki devamı da gelecektir. Ama öncelikle 100 bin KOBİ'yi hedeflediğimizi ifade etmiş olayım. Bir süre koymadık. Süre daha çok paranın kendisi. 450 milyon doları komple buradaki 11 ilimize, özellikle 4 il ve 2 ilçe olmak üzere toplamda 11 ilimize dağıtacağız."Toplantıya, bazı AK Parti milletvekilleri, meslek odaları başkanları ile ilgililer katıldı.

Hatay'da "Deprem Bölgesini Canlandırma Destek Programı" bilgilendirme toplantısı yapıldı Haber

Hatay'da "Deprem Bölgesini Canlandırma Destek Programı" bilgilendirme toplantısı yapıldı

HATAY (İLKHABER) - KOSGEB Başkanı Serdar İbrahimcioğlu, Antakya Organize Sanayi Bölgesi'nde düzenlenen toplantıda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı depremden etkilenen bölgelerdeki KOBİ'lere yönelik "Deprem Sonrası Mikro, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin Canlanması Destek Programı" ile KOBİ'lere can suyu olmak istediklerini söyledi. İbrahimcioğlu, destek programıyla Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya ile Gaziantep'in Nurdağı ve İslahiye ilçeleri başta olmak üzere deprem bölgesindeki diğer illerde işletmelere ölçeklerine göre belirlenen tutarlarda kredi desteği sağlanacağını belirtti. Programla işletmelere en ez 200 bin ve en fazla 750 bin lira destek sağlanacağını kaydeden İbrahimcioğlu, şöyle konuştu: "Deprem bölgelerinde şu anda başvurularımıza baktığımızda, başvurunun yoğunluğunun da çoğunluğunun da buradan olduğunu bilmenizi isterim. Hatta ilçe bazlı takip ettiğimizi de söylemek isterim. 3 gün içerisinde 8 bin başvuru almışız. Hatay her ne kadar Kahramanmaraş'la beraber önde gitse de daha fazla başvurunun olması gerektiğini düşündüğümüz il ama an itibarıyla bu başvuruların yüzde 22'si Hatay'dan. Antakya ilçesi birinci sırada hemen ardından Defne geliyor. Sırayla Kırıkhan ve İskenderun olmak üzere 4 ilçe hemen ilk dörtte sıralandılar. Şehirde yüzleri tekrardan ticaretle güler hale getirmek için bizim de bir nebze katkımız olsun diye buradayız. Her şeyi düzeltme şansımız yok ama KOSGEB tam 50 yıldan bugüne KOBİ'lerin yanında olmaya devam ediyor. Bugün de 50 yıldır olduğu gibi KOBİ'lerimizin mikro, küçük orta işletmelerimizin tamamının yanında olduğumuzu bilmenizi istiyorum." İbrahimcioğlu, 450 milyon dolarlık destek programı kaynağını deprem bölgelerindeki 100 bin işletmeye dağıtmayı hedeflediklerini ifade etti. KOSGEB Başkanı İbrahimcioğlu, destek programından faydalanmak isteyen işletmecilerin ayrıntıları ve başvurularını KOSGEB'in internet sitesinden de öğrenebileceklerini bildirdi. Hatay Valisi Mustafa Masatlı da Deprem Sonrası Mikro, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin Canlanması Destek Programı'nın deprem bölgesinde bulunan işletmeler için çok önemli olduğunu dile getirdi. Kentte ekonominin canlanması için prefabrik iş yerleri gibi çeşitli çalışmalar yaptıklarını anlatan Masatlı, destek programından işletmelerin yararlanmasını istediklerini belirtti. Toplantıya, meslek odaları başkanları ile çok sayıda işletmeci katıldı.

KOBİ'ler için fırsat: 1,5 milyon TL'ye kadar kredi Haber

KOBİ'ler için fırsat: 1,5 milyon TL'ye kadar kredi

EMRE EKİCİ ADANA (İLKHABER) - Adana Ticaret Odası Başkanı Yücel Bayram, KOBİ'lere uygun koşullarda finansal destek temin edilerek finansman sorunlarının çözümü, üretim, kalite ve standartlarını artırmaları, istihdam yaratmaları, uluslararası düzeyde rekabet etmelerinin sağlanması amacıyla, KOBİ'lere 1,5 milyon TL'ye kadar ve 24 ay vadeli kredi desteği sağlandığını açıkladı. KOBİ'lerin finansmana erişimi kolaylaştırılacak KOBİ'lerin ekipman satın alımları veya yatırım finansmanı gibi bir dizi amaç için kullanabileceği bu finansman kaynağının işletmelerimize sunulduğunu belirten Bayram, "1,5 milyon TL'ye kadar ve 24 ay vadeli olarak sunulan kredilerin geri ödemeleri her üç aylık dönemde ve eşit taksitlerle yapılabilecektir. 24 ay istihdam taahhüdüne karşılık kullanılacak işletme sermayesi kredisinin üst limiti 1,5 milyon TL olup yıllık tavan faiz oranı %40'tır. Program kapsamında kullandırılacak KOBİ kredilerinde KGF teminat oranı %80 olarak belirlenmiştir. Bu sayede özellikle teminat sıkıntısı yaşayan KOBİ'lerin finansmana erişimlerinin kolaylaştırılması sağlanacaktır" ifadelerini kullandı. KOBİ'ler için fırsat KOBİ'lerin ekonomimizin olmazsa olmazı olduğunu söyleyen Bayram, "KOBİ'lerimizin ayakta kalmasını önemsiyoruz. Üreten her bir işletmemiz bizim için hazine değerindedir. Bu nedenle bu kredinin aslında KOBİ'lerimiz için bir fırsat olduğunu düşünüyorum ve başvuru yapacak KOBİ'lerimizin KOSGEB kaydı oluşturulduktan sonra Ziraat Bankası aracılığıyla kredi başvurularını gerçekleştirebilirler" diye konuştu.

Akbank'tan İGE kefaleti ile KOBİ'lere yeşil dönüşüm için özel finansman desteği Haber

Akbank'tan İGE kefaleti ile KOBİ'lere yeşil dönüşüm için özel finansman desteği

Akbank ve İhracatı Geliştirme AŞ (İGE) iş birliğiyle sunulan "İGE-Akbank Yeşil Dönüşüm Kefalet Destek Paketi", KOBİ'ler için yeşil dönüşüm yolculuğunda yüzde 80 İGE kefalet desteği ile 18,8 milyon TL'ye kadar uygun vadeli kredi fırsatı sunuyor. Bankadan yapılan açıklamaya göre, Akbank, Türkiye'de faaliyet gösteren KOBİ'ler için İGE kefaletiyle "İGE-Akbank Yeşil Dönüşüm Kefalet Destek Paketi"ni sunuyor. "İGE-Akbank Yeşil Dönüşüm Kefalet Destek Paketi", mal ve hizmet ihraç eden KOBİ'lerin finansman ihtiyaçlarının giderilmesine ve yeşil dönüşüm sürecine katkı sağlamayı amaçlıyor. İGE kefaleti, kredi kullanımında KOBİ'lere teminat çözümü sunarken, Akbank da KOBİ Eko Dönüşüm Paketi ile KOBİ'lere, yenilenebilir enerji, enerji ve kaynak verimliliği, döngüsel ekonomi gibi birçok alanda finansman desteği sağlayacak. "İGE-Akbank Yeşil Dönüşüm Kefalet Destek Paketi" ile KOBİ'ler yeşil dönüşüm yolculuğunda yüzde 80 İGE kefalet desteği ile 18,8 milyon TL ve 24 aya kadar kredi alabilecek. - Yeşil Dönüşüm Kefalet Destek Paketi sektörde bir ilk Açıklamada görüşlerine yer verilen Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, banka olarak, KOBİ'lerin sürdürülebilir büyümesine destek olmak için yenilikçi çözümler ürettiklerine dikkati çekerek, "İGE ile yaptığımız iş birliği sayesinde, sektörde ilk defa yeşil dönüşüm için bir kefalet kuruluşu ile bir banka el ele bir ürün çıkarıyor. Daha önce farklı kefalet kuruluşlarının tüm bankalarla birlikte oluşturduğu ürünler mevcuttu ancak bu ürün sadece İGE ve tek banka olarak Akbank'ı kapsıyor." ifadelerini kullandı. Oğuz, Türkiye'de yaklaşık 3,5 milyon küçük ve orta ölçekli işletmenin bulunduğunu belirterek, KOBİ'lerin bu paket sayesinde hem teminat sıkıntısını aşacağını hem de uluslararası ticari arenada uygulanacak yeni düzenlemelere ve mevzuata uyumlanmak için yol gösterici bir finansman desteği alacağını kaydetti. Yeşil dönüşümün sadece büyük firmalar için değil, tüm işletmeler için önemli bir fırsat olduğunu vurgulayan Oğuz, Akbank olarak, KOBİ'lerin bu fırsatı değerlendirmelerine yardımcı olmak istediklerini bildirdi. İGE Genel Müdürü Kasım Akdeniz de Akbank ile yaptıkları iş birliği kapsamında oluşturdukları kefalet destek paketinin Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde ihracatçıların karşılaşacakları ek maliyetleri finanse etme yolunda önemli bir çözüm sunduğunu ifade etti. Akdeniz, "Bu sayede ihracatçılarımız, yeşil dönüşüm için gerekli olan yatırımları gerçekleştirirken, uluslararası pazarda rekabet güçlerini artırma yönünde de önemli bir avantaj elde edecekler. İGE olarak ihracatçılarımızı destekleyecek yenilik ve geliştirmelerin odağında yer almaya, finansmana erişimi kolaylaştırmak için yeni projeler üretmeye devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Gürer: İthalat rekora koşuyor, yerli üretim zora giriyor Haber

Gürer: İthalat rekora koşuyor, yerli üretim zora giriyor

SERHAT AKARSU ADANA (İLKHABER) - CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye'nin dış ticaret açığının rekor seviyelere ulaştığını belirterek, ithalatın yerli üretimi zora soktuğunu söyledi. Ağustos ayında 8,7 milyar dolarlık dış ticaret açığı veren Türkiye'nin bu yılın ilk sekiz aylık dönemindeki açığının 82,3 milyar dolara kadar yükseldiğini belirten Gürer, yaptığı açıklamada, "TÜİK'in verilerine göre bu yıl ocak-ağustos döneminde Türkiye'nin ihracatı geçen yıla göre yüzde 0,4 oranında azalarak 164,8 milyar dolara indi, ithalatı ise yüzde 3,4 oranında azalarak 247,1 milyar dolar oldu. Ağustos sonu itibariyle son bir yıllık dönemde Türkiye 118,3 milyar dolar açık verdi. Bu Türkiye'nin yıllık bazda verdiği en yüksek açığı oluşturuyor. Eğer yıl sonuna kadar böyle devam ederse Türkiye bu yıl 2022 yılındaki 109,5 milyar dolarlık dış ticaret açığı rekorunu kıracak" şeklinde konuştu. Gürer, ithalatın artmasının yerli üretimi zora soktuğunu belirterek, "Tarım sektörünün gıda ve canlı hayvan ve ihracatının yüzde 5,8 oranında arttığı bu yılın ocak-ağustos döneminde, aynı kalemlerden yaptığı ithalat ise yüzde 25,1 oranında artış kaydetti. TUİK'in verilerine göre, Türkiye bu yıl ocak-ağustos döneminde 11 milyar 262 milyon dolarlık gıda ve canlı hayvan ithalatı gerçekleştirdi. Bu dönemde canlı hayvan ithalatı için ödenen para yüzde 634,9 oranında artarak 599 milyon dolara, et ve et ürünleri ithalatı için ödenen para yüzde 94,5 oranında artarak 195 milyon dolar oldu. Hububat ithalatı yüzde 20 artarak 4,3 milyar dolar, meyve ve sebze ithalatı yüzde 30,8 artarak 1,9 milyar dolar, kahve, çay ve benzerlerinin ithalatı yüzde 27 artarak 1,1 milyar dolar, hayvanlar için gıda ithalatı yüzde 12 artarak 1,9 milyar dolar oldu. Aynı dönemde Türkiye'nin gıda ve canlı hayvan ihracatı ise 15,8 milyar dolar oldu. Bunun 6,5 milyar dolarını meyve ve sebzeler, 3,7 milyar dolarını hububat ve hububat ürünleri, 1,1 milyar dolarını balık ve diğer deniz ürünleri oluşturdu" diye konuştu. Bankalar rekor kâr elde etti Ülkede yaygın yoksulluğa rağmen bankaların kârını artırdığını belirten Gürer, "Bankacılık sektörü bu yılın ilk sekiz aylık döneminde net karını geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 39 oranında artırarak 350,6 milyar liraya çıkardı. Bu durum, uygulanan ekonomik politikaların dar gelirlilerden ziyade zengin kesimlere fayda sağladığını gösteriyor" dedi. Bankalar kazanırken KOBİ'ler borç batağına saplanıyor Uygulanan ekonomik politikaların KOBİ'leri de etkilediğini ve bu bağlamda sorunlarının arttığını söyleyen Gürer, "Küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) bankacılık sektörüne olan kredi borçları bu ağustosta 95,3 milyar lira daha artarak 2 trilyon 964 milyar liraya kadar yükseldi. KOBİ'lerin bankalara olan kredi borçlarında yılbaşından bu yana ise yüzde 42 oranında (876 milyar lira) artış kaydedildi. KOBİ kredilerinin 52,6 milyar liralık kısmını zamanında ödenmediği için bankalar tarafından takibe alınmış ve henüz varlık yönetim şirketlerine satılmamış krediler oluşturuyor" dedi.

Milletvekili Bulut: Borcu borçla kapatmak isteyenler banka kapılarını aşındırıyor Haber

Milletvekili Bulut: Borcu borçla kapatmak isteyenler banka kapılarını aşındırıyor

ANKARA-CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, yüksek enflasyon ve fahiş zamlar nedeniyle geliri giderine yetmeyen vatandaşın, esnafın bankalara olan kredi borçlarının katlandığını belirterek, “KOBİ’lerden çiftçiye, vatandaştan esnafa memlekette bankalara borçlu olmayan yok” dedi.  Küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) bankacılık sektörüne olan kredi borçlarının bu yılın ilk yedi aylık döneminde yüzde 37,4 (781 milyar lira) artarak 2,9 trilyon liraya yükseldiğini kaydeden Bulut, KOBİ’lerin zamanında ödeyemediği için bankalar tarafından takibe alınan kredi borçları ise 52,3 milyar lira olduğunu bildirdi. ÇİFTÇİ DE BORÇLU Üreten, emek veren ancak emeği tarlada kalan çiftçinin de borç harç içerisinde olduğunu kaydeden Bulut, tarım sektörünün bankacılık sistemine olan borçlarının bu yılın ilk yedi aylık döneminde yüzde 48,1 oranında artarak temmuz ayında 487,5 milyar liraya kadar yükseldiğine dikkat çekti. Sektörün kamu bankalarına olan borçlarının yüzde 52,3 artarak 415,9 milyar liraya çıktığını belirten Bulut, özel bankalara olan borçların ise yüzde 10,9 artarak 71,5 milyar lira olduğunu ifade etti.  Bulut, “Tarım Sektörün zamanında ödeyemediği için bankalar tarafından takibe alınan kredi borçları ise 2,2 milyar lira” dedi. VATANDAŞ  BORÇ İÇİNDE Vatandaşların bankalar ve finans kuruluşlarına olan bireysel kredi ve kredi kartı borç bakiyesinin 18 - 25 Ağustos haftasında 40,5 milyar lira artarak 2 trilyon 374 milyar liraya kadar tırmandığını kaydeden Bulut, “Tüketici kredilerinde 15,5 milyar, kredi kartı borç bakiyesinde ise 25 milyar liralık artış yaşandı. Yıl başından bu yana ise tüketici kredileri yüzde 31,6 oranında artarak 1 trilyon 474 milyar liraya, kredi kartı borç bakiyesi ise yüzde 98 oranında artarak 901 milyar liraya yükseldi. Bankaların zamanında tahsil edilemediği için icra takibine aldıkları vatandaşlardan olan kredi alacakları ise yılbaşından bu yana 8,1 milyar liralık artışla 38,4 milyar liraya çıktı. Vatandaşların TOKİ’ye de 46 milyar liralık taksitli konut borcu bulunuyor” ifadelerini kullandı.  VATANDAŞ BANKALARIN KAPISINDA Ekonomik kriz nedeniyle vatandaşın da esnafın da gırtlağına kadar borç batağına saplandığını kaydeden Bulut, kirasını, faturalarını ödeyemeyen, en temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorluk çeken vatandaşın, iş yerini çeviremeyen esnafın borcu borçla kapatmak için bankaların kapısını aşındırdığını söyledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.