#Medipol Mega Üniversite Hastanesi

İLKHABER-Gazetesi - Medipol Mega Üniversite Hastanesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Medipol Mega Üniversite Hastanesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kemik gelişimini tamamlamamış çocuklar için skolyoz uyarısı Haber

Kemik gelişimini tamamlamamış çocuklar için skolyoz uyarısı

EMRE EKİCİ ADANA (İLKHABER) – Medipol Mega Üniversite Hastanesi Ortopedi ve Tramvatoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Bekir Yavuz Uçar, skolyozda eğriliğin açısından daha çok yaşın önemli olduğunu belirterek, "Kemik yaşı tamamlanmamış çocuklarda skolyoz ilerleyici karakterde. Bu nedenle sıkı takip etmeliyiz." ifadesini kullandı. Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Uçar, skolyoz rahatsızlığının 3 boyutlu bir omurga deformitesi olduğunu aktararak, "Omurgaya önden baktığınızda sağa veya sola eğriliği, yandan baktığınızda öne veya arkaya eğriliği ve yukarıdan baktığınızda ise kendi ekseni etrafında dönmüş olduğunu görürsünüz. Omurganın üç plandaki eğriliğidir." dedi. Skolyozda eğriliğin açısından daha çok kişinin yaşının önemli olduğunu vurgulayan Uçar, şunları kaydetti: "Küçük yaşta düşük derece eğriliğin takip edilmesi gerekirken, yetişkinler de düşük derece eğrilikler problem teşkil etmez. Kemik yaşı tamamlanmamış çocuklarda skolyoz ilerleyici karakterde. Bu nedenle sıkı takip etmeliyiz. 6 aylık sürelerle röntgen çektirerek açının ilerlemesi yakından takip edilmeli. Üç ana vazifesini yerine getiremeyen hastalarda cerrahi tedavide geç kalınmamalı. Tam tersi düşük derece açılı ve kemik yaşı kapanmış hastalarda skolyoz sağlık problemi yaratmaz. İskelet sistemi önden ve yandan duruş anında denge kaybı yaşamayan, omuzlarında ve leğen kemiğinde dengesizlik olmayan, iç organlarında (akciğer, kalp) problem yaşamayan ve nefes darlığı oluşturmayan skolyozlarda hastalar doğru bilinçlendirilerek, korkudan uzaklaştırılmalıdır. Kız çocuklarında daha fazla skolyoz saptanıyor. Skolyoz spor yapmaya engel değil. Spordan mahrum bir vücutta kemik kalitesi daha düşer ve patoloji daha hızlı ilerler. Skolyoz hastalıkları bulunan çocukların spora daha çok ihtiyacı var. Omurga etrafındaki kaslar ve diskler sportif aktivitelerle beslenmeli ve güçlendirilmeli. Omurga sağlığı için en iyi egzersiz ise zıplamaktır." Uçar, çocuklarda artan cep telefonu ve tablet kullanımının sırt ve bel kaslarını güçsüzleştirerek postür bozukluğuna yol açtığını belirterek, "Bu hastalarda kamburluk gelişir. Bu bir skolyoz hastalığı değil, postural kifoz oluşumudur. Egzersizler ve sporla düzeltilebilir." ifadelerini kullandı.

Eskiyen dolgular diş kayıplarına zemin hazırlıyor Haber

Eskiyen dolgular diş kayıplarına zemin hazırlıyor

İSTANBUL (AA) - Medipol Mega Üniversite Hastanesi Restoratif Diş Tedavisi Bölümü'nden diş hekimi Sevgi Alagöz, eskiyen ve sızdıran diş dolgularının çürüklere sebep olabildiğini belirterek, müdahale edilmediği takdirde oluşan çürüğün dişin tamamını enfekte edebileceğini bildirdi.Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nin yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Sevgi Alagöz, diş dolgularının genellikle uzun seneler boyunca kullanılabildiğini, fakat bu dolguların sürekli çiğneme işlevinin ardından aşınmaya ve sızdırmaya başladığını anlattı.Diş sıkma ve gıcırdatma durumlarının bu aşınmayı hızlandırabildiğini, bunun sonucunda eski dolgularda çatlak, kırık ve çürük oluşumu gerçekleşebildiğini aktaran Alagöz, bu durumlarda dolguyu en kısa zamanda değiştirmek için diş hekimine başvurulması gerektiğini vurguladı.Alagöz, "Eskiyen ve sızdıran diş dolguları diş çürüklerine sebep olabilir. Sızıntı neticesinde dişe nufüz eden bakteriler çürük oluşumuna zemin hazırlar. Müdahale edilmediği takdirde oluşan bu çürük dişin tamamının enfekte edebilir." uyarısında bulundu- "Hasarlı dolgular ağız kokusuna neden olur"Sevgi Alagöz, hasar gören dolguyla çiğnemeye devam etmenin dişin daha çok çatlamasına ve kırılmasına sebep olabileceğine işaret ederek, şu ifadeleri kulandı: "Çatlakların arasından mikro sızıntı olacağı için dişin alttan çürümesine de sebep olabilir ve sonuç olarak basit bir diş dolgusu işleminden daha karmaşık olan ek onarımlar gerektirebilir. Ayrıca zaman içerisinde kenar uyumu bozulan dolgular arasındaki boşluklar gıda birikimi ile bakteri plağı oluşumuna neden olur. Bu durumda ağız kokusuyla da karşı karşıya kalabilirsiniz."Alagöz, sızdıran ve kırılmış dolgulara müdahale edilmediğinde yaşanabilecek sorunlardan bahsederek, "Küçük bir restorasyonla yeniden kullanılabilecek dişler, oluşan derin çürükler sebebiyle dolguyla onarılamayabilir. Bu durum kanal tedavisi hatta diş çekimine kadar gidebilir. Bu sebeple eski ve sızdıran diş dolguları için en kısa sürede diş hekimine başvurulmalı. Aynı zamanda 6 aylık periyodik diş muayeneleri de ihmal edilmemeli." açıklamasında bulundu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.