TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#mektup

İLKHABER-Gazetesi - mektup haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, mektup haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Murat Sancak sır gibi saklanan o mektubu deşifre etti Haber

Murat Sancak sır gibi saklanan o mektubu deşifre etti

Adana Demirspor'un eski başkanı Murat Sancak, sosyal medya hesabından Türk futbolu ile ilgili eleştirilerine yenisini ekledi. Sancak, paylaşımında İsviçre’den gelen ve sır gibi saklanan bir mektubu deşifre etti. Murat Sancak, "Madem Tatar Ramazan bu düzeni bozmak için yola çıktı" cümlesiyle başladığı paylaşımında ilginç iddialarda bulundu.  Sancak'ın, kendisini bu devrin futboldaki “Köroğlu”su olduğunu vurguladığı paylaşımında, şu iddialar yer aldı: "Bugün biraz maske düşürelim. Hani hepimiz kendisiyle övünüyorduk, Avrupa’da yönettiği maçları milli maç gibi izliyorduk. Aynı hakem iş bizim ligimizde maç yönetmeye gelince değişiyordu. Futbolseverlerin tabiriyle, 'Bir maçı istediği skorla bitirme gücüne sahip, düdüğün efendisi, Türk hakemlerinin babadan oğula gizli lideriydi!' Gerekirse VAR davetine bile uymayan biriydi. Tanıdınız duyar gibiyim. Hep bir ağızdan Cüneyt Çakır dediniz! 8 Mart hakem kararlarında düdüğü astırılanlardan biri bu zatı muhteremdi. Aman Allahım ne çok seveni varmış. Kıyamet koptu; Yok Dünya Kupası’nda maç yönetecekti yok efendim İsviçre Futbol Federasyonu maç yönetmek için kendisine özel davetiye yollamıştı. Medyadaki “uzantılar!” kararı alanları yerden yere vurmaya başladı. Ülkenin itibarı yerden yere vurulmuştu. Ama İsviçre’den gelen mektup sır gibi saklanıyordu. Peki ama neden? Gerçek farklı mıydı acaba?  Evet İsviçre’den bir yazı geldi. Ama genel teamüllere aykırı olarak, İsviçre MHK’sı yazıyı TFF Başkanı Nihat Özdemir ve Genel Sekreter Kadir Kardaş’a yolladı. Aslında bu yazı teamüllere uygun olmadığı için İADE EDİLMELİ ya da GERİ ÇEKİLMESİ istenmeliydi. Ama bunu yapmadılar. Medyada kiralık kalemlerle köpürttüler ki gerçek örtülsün. Eğer bu yazı, TFF MHK’sına gelmiş olsaydı cevap verilmemiş olması tartışılabilirdi. Fakat algıyla İsviçre federasyon başkanının imzası olmayan bir yazıya ALGIYLA,  YANIT VERİLMESİ İÇİN BASKI KURULMAYA çalışıldı. Yazının içeriğiyle ilgili bir gariplik vardı. Kiralık kalemlerce İsviçre federasyonunun Cüneyt Çakır’ı özel olarak istediği dillendiriliyordu. Ama yazıya göre gerçek farklıydı; sakatlık vs nedeniyle hakem sıkıntısı yaşayan İsviçre MHK’sına giden Erkut Söğüt, Cüneyt Çakır’ın İsviçre’de maç yönetmek istediğini iletmişti. Peki Erkut Söğüt kim? Bir menajer ve hukukçu! İsviçre federasyonu da bu talebi uygun görmüştü. Gerekli izin için yazı yazmış ama teamüllere uygun yollamamıştı. Yazının devamında diğer detaylar yer alıyor. isviçre federasyonu bu kararı almanızı gerektiren 'farklı durumlar varsa bunları bilmek isteriz!' notunu düşmeyi ihmal etmemişti. O günden bu güne yanıtı merak edilen sorular şunlar: 1- Erkut Söğüt bu girişimi kendiliğinden mi yaptı? Yoksa birileri rica mı etti? 2- Cüneyt Çakır-Erkut Söğüt ilişkisinin boyutu nedir? 3- TFF bürokrasisi teamüle aykırı şekilde gelen yazıyı neden iade etmedi? 4- Söğüt detayı neden saklandı? Peki bunlar açıklandı mı yada bu ilişki nedeniyle TFF Hukuk Müşavirliği en azından etik soruşturma başlattı mı derseniz; Görmediler, duymadılar, konuşmadılar. Olayı unutmaya bıraktılar. Haaa bir de Katar’daki Dünya Kupası’nda maç yönetme hikayesi vardı. Hani önü kesilmişti bu meşhur hakemimizin. Olaydan aylar sonra Bahattin Duran yayıncı kuruluştaki bir programda mealen şöyle bir olay dillendirdi. Cüneyt Çakır, Tarık Ongun ve benim olduğum Avusturya-Slovenya maçındaki bazı kararlar nedeniyle UEFA başkanı Ceferin’in üzerimizi çizdiği söylendi. Yani o hikaye aslında kararı alanları sindirmek için kullanılmıştı. Fimin devamı yükleniyor! Milli takımla ilgili daha sonra gelecez,oradaki şebekemizi de ifşa edecez"

Okumayı öğrendiler, ilk mektuplarını müdüre gönderdiler Haber

Okumayı öğrendiler, ilk mektuplarını müdüre gönderdiler

Kayseri'de, Ahmet Eskiyapan İlkokulu 1. sınıf öğrencisi Elif Sena Şahin ve Şehit Kemal Koçyiğit İlkokulu 1. sınıf öğrencisi Melis Dalağan, yazmayı öğrenince İl Milli Eğitim Müdürü Bahameddin Karaköse ve Melikgazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Hacı Kaya'ya mektup gönderdi. Yılbaşı tebriği ile Karaköse'yi okullarına davet öğrencilerin mektubunu alan İl Milli Eğitim Müdürü Bahameddin Karaköse, Melikgazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Hacı Kaya ile beraber çocukların okuluna gitti. Elif Sena ve Melis'i sınıflarında ziyaret eden Karaköse, öğrencilerle sohbet ederek, keyifli vakit geçirdi. Burada konuşan Karaköse, "Öğrencilerimiz bana ve ilçe milli eğitim müdürlerine mektup yazmışlar. Yeni yılını tebrik etmişler ve okuma yazmaya geçtiklerini, kendilerinin gelecekte ülkelerine, vatanına, milletine, ailelerine faydalı insan olacaklarını bildirmişler. Biz de ilçe milli eğitim müdürümüzle beraber sınıfımızı ziyarete geldik. Tüm sınıfımız okuma yazmaya geçmiş. Öğretmenimizle de görüştük. Gerçekten de çok başarılı bir sınıf. Ben öncelikle okulumuzu, öğretmenimizi, öğrencilerimizi tebrik ediyorum. Onların gelecekte ülkelerine, ailelerine faydalı insanlar olmasını, her şeyden önce iyi insan olmalarını, mutlu ve huzurlu bir yaşam sürmelerini temenni ediyoruz. Eğitim öğretim sürecinde öğrencilerin okuma yazma davranışını geliştirmeye başlaması, bu davranışı kazanması, onların kendilerini geliştirme sürecinde çok önemli bir başlangıç. Bundan sonra daha çok şey öğrenecekler. Daha çok şey gözlemleyecekler ve sürekli olarak etkin bir şekilde hayatın içerisinde olacaklar. Bu da bizi çok mutlu eden bir durum. Onların yolu bahtı açık olsun" ifadelerini kullandı.

Silifke’de 21 yıl önce yazılan mektup sahibine ulaştı Haber

Silifke’de 21 yıl önce yazılan mektup sahibine ulaştı

MERSİN(İLKHABER)- Mektup 21 yıl sonra, Cumhuriyet’in 100’üncü yılında Selman Usca’ya teslim edildi. 2002 yılında PTT’nin düzenlemiş olduğu ’Cumhuriyetimizin 100. yılına özel mektup’ kampanyasına katılan Raziye Usca’nın mektubu 21 yıl sonra eşi Selman Usca’ya ulaştı.   Mektubu aldığında çok heyecanlanan ve duygulandığını dile getiren şu an Silifke’de gözlükçülük mesleğini icra eden Selman Usca, böyle bir mektubun yazıldığından haberi olmadığını belirtti. Selman Usca, PTT tarafından arandığını, kendisine ait 21 yıl önceden gönderilen bir mektup olduğunu söylediklerinde çok şaşırdığını ve kendisi için sürpriz olduğunu ifade etti. Şu anda mektubu yazan Raziye Usca’yla evli ve 3 çocuğu olduğunu belirten Selman Usca, Cumhuriyet’in 100. yılının kutlandığı bu günlerde PTT’nin 100. yıla özel yapmış olduğu bu kampanyada mektubu 21 yıl saklayan PTT’ye ve eşi Raziye Usca’ya teşekkür ettiğini belirtti. Selman Usca, “Eşimin böyle bir mektup yazdığını bilmiyordum. Duygulandım, çok mutlu oldum. Eşimle iyi günde, kötü günde, acıda, kederde hep beraber birlikteyiz. Bu mektubu ömrümün gittiği yere kadar saklarım. Hep beraberdik, hep beraber olacağız” dedi. Raziye Usca ise, “Bu coğrafyada büyüyen herkes için sevgi, değerlerimiz ve aile olmak çok önemli. Bu mektup sevgi ve değerle yazıldı. Eşimle ve çocuklarımızla bir ömür boyu güzel günler görürüz inşallah” diye konuştu.

Türk Eğitim-Sen Niğde Şubesi Milletvekillerine Mektup Gönderdi Haber

Türk Eğitim-Sen Niğde Şubesi Milletvekillerine Mektup Gönderdi

NİĞDE(İLKHABER)- Türk Eğitim-Sen Niğde Şube Başkanı ve sendika üyelerinden oluşan bir grup, “24 Kasım’da Önlük Değil İkramiye İstiyoruz” diyerek yazmış oldukları mektubu milletvekillerine gönderdi. Öğretmenlere 1 maaş ikramiye verilmesi önerisini TBMM’de desteklemeleri için Niğde Milletvekillerine mektup gönderen Türk Eğitim-Sen Niğde Şube Başkanı İhsan Uğraş öğretmenlerin ekonomik durumlarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemelere gidilmesi gerektiğini belirtti.  Uğraş; "Cumhuriyetimizin 100. yılını idrak ederken, öğretmenlerin rol ve sorumluluklarına ilişkin beklentiler artmakta, buna rağmen öğretmenlerin yıldan yıla büyüyen sorunlarına çare yeterince üretilememektedir. Eğitim sürecinin başat öğesi öğretmenlerimizin en büyük sorunlarından birisi ekonomik durumlarının yetersizliğidir. Bugün sadece asgari ücretliler, dar ve sabit gelirliler değil, kamu çalışanları da ekonomik darlıktan nasibini almıştır. Bilindiği gibi, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde öğretmenlerimize Milli Eğitim Bakanlığı tarafından beyaz önlük hediye edileceği kamuoyuna açıklandı. Biz ise eğitim çalışanlarının öğrenci-veli şiddetine maruz kalma, liyakatsiz yönetici atamaları, tayin ve nakil başta olmak üzere özlük hakları, ekonomik çaresizlik, adaletsiz uygulamalar, mesleki imaj zedelenmesi, kariyer sınavı gibi acil çözüm bekleyen önemli sorunları varken, kamuoyunun önlük gibi suni bir tartışma ile meşgul edilmesini doğru bulmadığımızı dile getirerek önlük değil ikramiye istiyoruz" dedi.  Türk Eğitim-Sen’in öğretmenlerin ekonomik durumlarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemelere gidilmesi için her 24 Kasım tarihinde öğretmenleri motive etmek ve ekonomik bakımdan desteklemek adına bir maaş ikramiye verilmesini önerdiğini söyleyen Uğraş: "Milletvekillerine gönderdiğimiz mektubumuzda ekonomik sorunlarına bir nebze de olsa sembolik katkı sağlayacak olan bu kanun teklifine sahip çıkmalarını ve destek vermelerini bekliyoruz. Geleceğimizi yetiştiren eğitimcilerimizi mutlu, huzurlu ve motivasyonu yüksek kılmak devletimizin ve toplumumuzun en asli sorumluluklarındandır" diye konuştu.

Azerbaycan'dan gelen yardımların içinden çıkan mektuplar duygulandırdı Haber

Azerbaycan'dan gelen yardımların içinden çıkan mektuplar duygulandırdı

KAHRAMANMARAŞ (AA) - ÖZGÜR ALANTOR / MUHAMMED KAYGIN - Pazarcık ve Elbistan merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen iki büyük depremin ardından Azerbaycan'dan Kahramanmaraş'a gönderilen yardım kolilerinden çıkan mektuplar, duygu dolu mesajlar içeriyor.Kahramanmaraş Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan Afet Acil Sosyal Yardım (ASYA) depolarına gelen yardımlar, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinesinde ihtiyaca göre ayrılarak yeniden paketleniyor.Özellikle Azerbaycan'dan gelen yardımlardan çıkan mektuplar, deponun girişindeki nizamiyede sergileniyor.Nizamiye girişindeki duvar ve cama asılan not ve mektuplarda, "Sizinleyiz Türkiye'm, başın sağ olsun Türkiye'm, Türkiye bizim kan kardeşimizdir, canımız bir kanımız bir, kaderimiz bir Türkiye'm" gibi ifadeler yer alıyor.Yardım kolilerinde kağıda çizilmiş çok sayıda Türk ve Azerbaycan bayrağı da çıktı.- "Kalbimizi ısıtacak mesajlarla karşılaşıyoruz"Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü İzleme, Değerlendirme ve Performans Daire Başkanı Umut Kaya, AA muhabirine, bulundukları yerin kente gelen yardımların ayrıştırıldığı ana depo olduğunu söyledi.Depoda yardımların koordinasyonunun sağlandığını belirten Kaya, "Bu depoda yurt içi ve dışından birçok insanın gönderdiği yardımlar, ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak şekilde yeniden organize ediliyor. Depomuzun temel vazifesi bu." dedi.Yurt içinin yanı sıra Almanya ve Azerbaycan başta olmak üzere yurt dışından yardım geldiğini ifade eden Kaya, "Burada gelen bağışlarla gönderilen mesajlardan bir bölümü bulunuyor. Yardımlarda insanın içinin ısınmasını sağlayacak pek çok ayni bağış olduğu gibi kalbimizi ısıtacak mesajlarla da karşılaşıyoruz." diye konuştu.Mesajları Kahramanmaraş'taki ailelere ve çocuklara ulaştırdıklarını vurgulayan Kaya, "Çeşitli mesajlar yazmışlar, bu mesajların pek çoğunu Milli Eğitim'le entegre şekilde çocuklarımıza ulaştırdık. Burada da yeni gelenlerden bir bölümünü sergiliyoruz. Bir süre sergilendikten sonra bunların da ulaştırılmasını sağlayacağız." ifadelerini kullandı.

Akranlarının gönderdiği oyuncaklar depremzede çocuklara "sevginin dili" ile ulaşıyor Haber

Akranlarının gönderdiği oyuncaklar depremzede çocuklara "sevginin dili" ile ulaşıyor

HATAY (AA) - YUSUF SOYKAN BAL - Türkiye'nin dört bir yanındaki çocukların gönderdiği oyuncaklar, üzerlerindeki duygu yüklü notlarla Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Hatay'daki akranlarına ulaşıyor.Büyüklükleri 7,7 ve 7,6 olan 6 Şubat depremlerinin ardından ülke genelinde, depremzedelere maddi ve manevi yardımda bulunmak üzere seferberlik başladı.Türkiye Diyanet Vakfı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Hatay Müftülüğü koordinesinde kurulan lojistik deposuna gönderilen yardım kolileri türlerine göre ayrılarak ihtiyaç sahiplerine gönderiliyor.Bunların arasında bulunan oyuncak kolileri ise Türkiye'nin dört bir yanındaki çocukların saf duygularıyla yazdığı notlarla daha anlamlı hale geliyor.Duygu yüklü notlar, çalışanları duygulandırırken depremzede çocuklara moral oluyor.- "Ayrı bir yardımlaşma ve dayanışma ruhu ortaya çıkıyor"Hatay Müftüsü Mevlüt Topçu çocuklardan gelen kolilerin içindeki mesajları görünce duygulandıklarını söyledi.Topçu, kendisini etkileyen bir nota değinerek "Mina kızımız 'İnşallah size ve aileniz bir şey olmamıştır. Depremde zarar görmemişsinizdir. Bu gönderdiğimiz yardımlarla da mutlu olursunuz. Sevinirsiniz. Biz sizin için dua ediyoruz.' demiş. Böylesi küçük mesajları minik yavrularımızın dilinden alınca ayrı bir yardımlaşma ve dayanışma ruhu ortaya çıkıyor." dedi.Çocukların, yaşıtlarının dilinden daha iyi anladığını işaret eden Topçu, "Çocukların anlayacağı cümlelerle bu yardımları gerçekleştirdikleri zaman, biz büyüklerin veremeyeceği çok anlamlı mesajları onlar vermiş oluyorlar. Onlar birbirlerinin dilini çok iyi biliyor. Teselli, sevgi ve üzüntü dilini çok iyi biliyorlar. Onların kendi aralarındaki iletişimi de dolaylı olarak sağlamış oluyoruz. Onlarda yaşama bağlanma sevinci ortaya çıkıyor." diye konuştu.Konya Müftülüğü destek ekibinden Fatma Zehra Doğan ise depremin ardından bölgeye geldiklerini kaydetti.Doğan, Hatay'da çeşitli yerlerde gönüllü olarak çalıştığını ve gücünün yettiğince yardıma devam edeceğini belirtti.Kolileri açarken çıkan yardımlardan ve çocukların yazdığı notlardan etkilendiğini anlatan Doğan, "En güzel oyalı havlularını, başörtülerini, yazmalarını ablalarımız çeyiz düzer gibi hazırlayıp koymuşlar. Yavrularımız evlerindeki oyuncaklarından hazırlayıp üzerlerine çok güzel notlar yazmışlar." dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.