#Merkez Yönetim Kurulu

İLKHABER-Gazetesi - Merkez Yönetim Kurulu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Merkez Yönetim Kurulu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Eski Manavgat Belediye Başkanı Sözen CHP'den istifa etti Haber

Eski Manavgat Belediye Başkanı Sözen CHP'den istifa etti

Eski Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında parti üyeliğinin askıya alınmasının ardından CHP'den istifa etti. Sözen istifa açıklamasında, "Yaşanan bu süreçle ilgili uzaktan ve yakından hiçbir ilgi ve alakam olmamasına rağmen üyeliğimin askıya alınmış olması tebliği ve gerekçesi, beni derinden yaralamıştır. Partime zarar vermemek adına ve ismimi hak etmediğim bu sığ tartışmaların dışına çıkarmak amacıyla Cumhuriyet Halk Partisi'nden istifa ediyorum" dedi. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma kapsamında Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara ve 7 belediye meclis üyesinin de aralarında bulunduğu 19 kişi tutuklanmıştı. Tutuklamaların ardından toplanan CHP MYK'da operasyonda adı geçen Engin Tüter, Cengiz Coşar ve Hüseyin Cem Gül'ün kesin ihraç talebiyle disipline sevk kararı çıkmıştı. Toplantıda ayrıca Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara ve önceki dönem Belediye Başkanı Şükrü Sözen hakkında, "Soruşturmanın selameti açısından belediye meclis grubundan 7 kişinin gözaltına alınması, bu meclis üyesi listelerinin oluşturulmasında dahli olmaları nedeniyle Belediye Başkanımız Niyazi Nefi Kara ve önceki Belediye Başkanımız Şükrü Sözen'in üyelikleri askıya alınmıştır" kararı verilmişti. "Görevimizi yaparken emanete ihanet etmedik" Karar üzerine eski Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, yaptığı açıklamayla partisinden istifa etti. Sözen, Manavgat'ı daha yaşanabilir bir kent yapmak amacıyla 15 yıl büyük bir onur ve gururla yürüttüğü belediye başkanlığı görevinden kendi isteğiyle ayrıldığını belirtti. Görev süresi boyunca yapılan yatırım ve hizmetlerle Manavgat'ı çağdaş bir kent görünümüne, Manavgat Belediyesi'ni ise kurumsal bir yapıya kavuşturduklarını ifade eden Sözen, "Görevimizi yaparken emanete ihanet etmedik. Halimizden şikayet etmedik, büyüğümüze saygı duyduk, küçüğümüzü sevdik. Boş ve yararsız işlerle uğraşmadık. Manavgat'ımızın öz değerlerini koruduk. Kişilere değil, halka hizmet ettik. Kötülüğe meyletmedik. Kaynaklarımızı boşa sarf etmedik. Halkımızın ve kamunun hakkına sahip çıktık. Hatamız varsa kabullendik. Haklı olduğumuz yerde de sesimizi yükselttik. Eğilip bükülmedik, kimsenin de cebine girmedik. Göreve geldikten çok kısa bir süre sonra hain FETO'nün ülkemize zarar verdiği dönemlerde biz de bu süreden nasibimizi alarak hak etmediğimiz halde 16 ay halkımıza hizmet etmekten mahrum bırakıldık. 16 ayın sonunda hiçbir ceza almadan 'Hiçbir kamu zararı yoktur, hiçbir suç unsuru yoktur' ibaresi ile beraat edip, kaldığımız yerden hizmetlerimize devam ettik" dedi. "Dik durduk, zor şartlara ve kısıtlı kaynaklara rağmen mücadele ettik" Görev süresi boyunca büyükşehir yasasının çıkarıldığını, bütün dünyayı etkileyen pandeminin yaşandığını ve Manavgat'ta Türkiye'nin en büyük yangınının meydana geldiğini hatırlatan Sözen, "Her koşulda yılmadan hemşehrilerimizin yanında olduk. Dik durduk, zor şartlara ve kısıtlı kaynaklara rağmen mücadele ettik. Toplumsal barış adına bir ve beraber olmaya önem verdik. Biz sadece atamızdan ve ailemizden aldığımız terbiyeyle çalıştık, hizmet ettik ve görevimizi onurumuzla, gururumuzla teslim ettik" diye konuştu. "Yaşanan bu süreçle ilgili uzaktan ve yakından hiçbir ilgi ve alakam yok" Belediye başkanlığını tam anlamıyla yerine getirmiş olmanın vicdan rahatlığı ile görevi devrettiğini belirten Sözen, "Ne yazık ki son günlerde dede, baba ocağı olarak gördüğümüz, büyük gayret ve emeğimizin olduğuna inandığımız Manavgat Belediyesi'nin ülke genelinde üzücü bir şekilde yer alması yüreğimizi sızlattı, acıttı. Bu sürecin şokunu yaşarken mensubu olmaktan hayatımın her aşamasında gurur duyduğum, ailem ve atalarımdan bana miras olan CHP'den almış olduğum bir tebliğ, beni ve ailemi fazlasıyla üzmüştür. Yaşanan bu süreçle ilgili uzaktan ve yakından hiçbir ilgi ve alakam olmamasına rağmen üyeliğimin askıya alınmış olması tebliği ve gerekçesi, beni derinden yaralamıştır. Yaşamım boyunca hiçbir zaman halkımızın, ailemin ve partililerimin başını öne eğecek hiçbir oluşumun içinde asla olmadım" şeklinde konuştu. "Hak etmediğim bu sığ tartışmaların dışına çıkarak istifa ediyorum" Görev süresi de dahil olmak üzere hayatının her aşamasında baskılara boyun eğmediğini söyleyen Sözen, "Doğru bildiğim yolda dimdik yürümüşken, yaşanan bu sürecin başından beri hak etmediğim yanlış bilgilendirmelere rağmen partime, Manavgat'ımıza ve belediyemize zarar vermemek adına sessizliğimi korudum. Herkes bilir ki, Şükrü Sözen her platformda, her koşulda hakkını ve doğru bildiklerini sonuna kadar savunacak cesaret ve donanıma sahiptir. CHP çatısı altında Manavgat'ımıza ve ülkemize vermeye çalıştığım hizmet süreci hayatımın en büyük onurudur, çocuklarıma bırakacağım en büyük mirastır. Şeref, haysiyet ve onurum her şeyin üzerindedir. Partime zarar vermemek adına ve ismimi hak etmediğim bu sığ tartışmaların dışına çıkarmak amacıyla Cumhuriyet Halk Partisi'nden istifa ediyorum" dedi.

Son Dakika... CHP'de MYK üyeleri belirlendi! Haber

Son Dakika... CHP'de MYK üyeleri belirlendi!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 21. Olağanüstü Kurultayı sonrası Parti Meclisi (PM) üyelerini belirleyerek yeni Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyelerini de açıkladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığında yapılan ilk PM toplantısında, MYK üyeleri belirlendi. Yeni MYK listesinde dikkat çeken isimlerden biri eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın isimlerden Namık Tan oldu. Dışişleri Bakanlığı'ndan sorumlu genel başkan yardımcılığı görevine getirilen Tan, MYK'de ilk kez görev alacak. Ayrıca, ticaret bakanlığından sorumlu genel başkan yardımcılığına atanan Mehmet Necati Yağcı da bu dönemde MYK'ye katılan yeni isimlerden biri oldu. Genç isimler PM Toplantısında Özel'in yanına oturdu Partinin en genç üyelerinden Berkay Gezgin ve Berna Özgül de PM toplantısında dikkat çekti. CHP lideri Özgür Özel'in yanına oturan genç üyeler, partiye yeni bir soluk getirme hedefinde olduklarını belirtti. Berkay Gezgin, Ekrem İmamoğlu'nun "Her şey çok güzel olacak" sloganının mimarı olarak tanınıyor ve kısa süre önce gözaltına alınarak tahliye edilmişti. Berna Özgül ise, trafik kazasında hayatını kaybeden motokurye Samet Özgül’ün kardeşi olarak biliniyor. Yeni dönemde değişim rüzgarları Yeni MYK'de önemli değişiklikler dikkat çekiyor. Volkan Demir'in yerine Necati Yağcı'nın, İlhan Uzgel'in yerine ise Namık Tan'ın atanması, partideki kadro değişiminin önemli göstergeleri olarak öne çıkıyor.

CHP Sözcüsü Yücel, MYK toplantısına ilişkin açıklama yaptı Haber

CHP Sözcüsü Yücel, MYK toplantısına ilişkin açıklama yaptı

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, "Anayasa değişikliğinin gündeme gelmesi için önce toplumun belini büken, toplumun kanayan yarası haline gelen sorunların çözümü için adım atılması gerektiği Genel Başkanımız tarafından Sayın Cumhurbaşkanı'na iletildi." dedi. Yücel, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP'ye yaptığı ziyaretin ardından, Genel Başkan Özgür Özel'in başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin açıklama yaptı. Genel Başkan Özel'in, yerel seçimlerin ardından 2 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret ettiğini dile getiren Yücel, bugün de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 18 yıl aradan sonra CHP'ye bir iadeyiziyaret gerçekleştirdiğini belirtti. Ziyareti demokrasi açısından son derece önemli bulduklarını dile getiren Yücel, "İktidarın şimdiye kadar kapattığı diyalog kanallarını Genel Başkanımız Özgür Özel başkanlığındaki CHP'nin açmış olması, Türk siyasi tarihi açısından önemli bir adımdır. Diyalog, istişare, müzakere, demokrasinin olmazsa olmaz unsurlarıdır. Toplumun faydasına olacak, toplumun ve ülkenin sorunlarının çözülmesine katkı sunacak her konuda CHP olarak katkı koymaya hazırız. Bizim normalleşme olarak ifade ettiğimiz bu sürecin toplumda da olumlu karşılandığını müşahede ediyoruz." ifadelerini kullandı. Ülkede hemen her kesimin etkilendiği temel sorunların çözümünün siyaset kurumunda olduğunu dile getiren Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü: "CHP olarak ülkede yaşanan her sorunun, eğer çözülmek istenirse siyaset kurumu tarafından mutlaka çözülebileceğini biliyoruz. Ülkemizde çok uzunca bir zamandır devam eden kutuplaşma ve ayrıştırmanın olumlu sonuçlar vermediğini hep birlikte yaşadık ve tecrübe ettik. Bu nedenle toplumsal huzuru tesis edecek şekilde siyasi partilerin diyalog içerisinde olmasını önemsiyoruz. Açılan bu diyalog kanalı bizi inandığımız ilkeli muhalefetten, toplumun sesi olmaktan vazgeçirmeyecek. Sorunu olan her kesime el uzatacağımızdan ve gerektiğinde en sert muhalefeti yapacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal tıkanmışlığın çözülmesi konusunda kararlı duruşumuz devam edecek. Bugün ülkemizde ekonomik buhranın sonlandırılması, adaletin yeniden tesis edilmesi, hukukun üstünlüğünün egemen olması, temel hak ve özgürlüklerin önündeki engellerin kaldırılması, ilk olarak gündeme gelmesi gereken konulardır."  "Bugüne kadar kaynak transferi tersine işledi" CHP olarak, "çığ gibi büyüyen sorunların çözümü konusunda 31 Mart'ta halkın kendilerine verdiği sorumluluğun bilinciyle hareket ettiklerini" bildiren Yücel, siyaseti insan, toplum için yaptıklarını belirterek, "Bu nedenle bizim gündemimiz insanımızın, toplumumuzun gündemidir." dedi. "Türkiye'nin ihtiyacı olan, toplumun kanayan yarası haline gelmiş sorunların çözülmesidir." ifadesini kullanan Deniz Yücel, Erdoğan ve Özel'in ülkenin sorunlarına ilişkin kendi pencerelerinden gördükleri birçok hususu birbirleriyle paylaştıklarını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ülkenin kanayan yarası olan, tüm toplumu ilgilendiren konuları ilettiklerini dile getiren Yücel, "Hükümlü generaller meselesi, geçen görüşmede Sayın Cumhurbaşkanı'na, Genel Başkanımız tarafından iletildi. Konu gecikmeli de olsa çözüldü. Bu konuda Genel Başkanımız Özgür Özel, Cumhurbaşkanına teşekkürlerini ifade etti." diye konuştu. Yücel, Gezi davasında kanun yararına bozma talebinin Adalet Bakanlığına iletilmesini de önemli bulduklarını söyledi. Ekonomiyle ilgili sorunları ayrı bir başlık altında ele alacağını ifade eden Deniz Yücel, şunları kaydetti: "Genel Başkanımız Özgür Özel, temmuz ayında asgari ücrete mutlaka ara zam yapılması gerektiğini, en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çekilmesi gerektiğini, üretim maliyetleri altında ezilen çay ve hububat üreticilerinin mağduriyetlerinin giderecek şekilde (alım fiyatlarının) yeniden düzenlenmesi gerektiğini, atanmayan öğretmenleri, özel okul öğretmenlerinin yaşadığı sorunları, staj ve çıraklık mağdurlarını, emeklilikte kademe bekleyenlerin durumunu ve 6 Şubat'ta çok büyük bir felaketle sarsılan depremzedelerin sona erecek olan kira yardımını da görüşmede gündeme getirdi. Sayın Ömer Çelik'in ifade ettiği gibi toplumun ekonomide bir kazanımı olduğunu düşünmüyoruz. Toplumun çok küçük ve dar bir kesiminin lehine geçmişte birtakım gelişmeler oldu. Ancak bu yeterli değil. Ekonomide bir kazanım olacaksa hayat pahalılığı altında ezilen kesimlerin, yani yoksulun, emeklinin, emekçinin, asgari ücretlinin, çiftçinin, esnafın, ezilen kesimler lehine bir kazanım olması gerektiğini düşünüyoruz. Bugüne kadar kaynak transferi tersine işledi. Kaynak transferlerinin yoksula, çiftçiye, dar gelirli lehine yapılması gerektiği, Genel Başkanımız tarafından Sayın Cumhurbaşkanı'na iletildi." "TBMM'nin çalıştırılması gerekir" Ülkedeki gelir adaletsizliğinin çözülmesi için öncelikle vergi adaletinin sağlandığı bir sistem kurulması gerektiği dile getiren Yücel, "Bu nedenle tüm siyasi partilerin, komisyonların bir araya gelerek TBMM'nin çalıştırılması gerektiği Genel Başkanımız tarafından iletildi." dedi. İktidara geldiklerinde vergi reformu yaparak az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alan bir sistemle mevcut adaletsizlikleri ortadan kaldıracaklarını belirten Yücel, "Sadece vergide adalet değil, ülkede başka adalet bekleyenler olduğu, Gezi davası, Sinan Ateş davası, Emine Şenyaşar davası ve kayyum meselesi, Genel Başkanımız tarafından gündeme getirildi." diye konuştu. Yücel, Özel'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ayşe Ateş'e randevu vermesini çok olumlu ve doğru bulduğunu ifade ettiğini bildirdi. "Kayyum meselesinin demokrasiye ve Anayasa'ya aykırı olduğunu" savunan Yücel, şöyle devam etti: "Görevden alınan ve yerine kayyum atanan kişi beraat ederse, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilirse ne olacak? Velev ki suçlu, belediye meclis üyelerinin suçu ne? O siyasi partiye oy veren halkın, vatandaşın, seçmenin suçu ne? O siyasi partiye oy veren seçmen neden cezalandırılıyor? Bir belediye başkan vekili seçilir, eğer belediye başkan vekili bir suça karıştıysa yerine yenisi seçilir. Ancak mevcut düzenleme hem Anayasa'mıza hem de demokrasiye tamamen aykırı bir uygulama." Deniz Yücel, "Sayın Cumhurbaşkanı, Avrupa'da, yurt dışında aşırı sağın güçlenmesi, yabancılara karşı nefret söylemlerinin artmasının, oradaki Türk vatandaşları için yarattığı riski ve tehdidi ifade ederek, buna karşı hep birlikte mücadele edilmesi gerektiğini ve Genel Başkanımız Özgür Özel'in Sosyalist Enternasyonaldeki görevinin bu açıdan çok kıymetli olduğunu ifade etti." dedi.  "Birlikte çözüm üretmeye hazırız" Yücel, AK Parti sözcüsü Ömer Çelik'in yaptığı açıklamada, "bazı belediyelerle ilgili nefret söylemlerinden ve yaşam tarzlarına müdahaleden" bahsettiğini belirterek, "Genel Başkanımız ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın görüşmesinde böyle bir konunun konuşulduğunu teyit edemiyoruz. Sayın Ömer Çelik bu hususu dilerse, görüşmede hazır bulunan Sayın Elitaş'tan teyit edebilir." diye konuştu. Ziyarette, anayasa meselesinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından gündeme getirildiğini belirten Yücel, "Siz anayasa değişikliğini, biz sokaktaki vatandaşın ne konuştuğunu önemsiyoruz. Asgari ücret, emekli maaşı, atanmayan öğretmenler, staj ve çıraklık mağdurları. Anayasa değişikliğinin gündeme gelmesi için önce toplumun belini büken, toplumun kanayan yarası haline gelen sorunların çözümü için adım atılması gerektiği Genel Başkanımız tarafından Sayın Cumhurbaşkanı'na iletildi." ifadelerini kullandı. Anayasa Mahkemesi'nin 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyi iptal etmesi nedeniyle iktidarın önünde Anayasaya uyma konusunda bir fırsat bulunduğunu kaydeden Yücel, bu konuda TBMM'de birlikte çalışılarak çözüm üretilmesinin doğru olacağının Özgür Özel tarafından ifade edildiğini aktardı. Özel'in, belediyelerin bekleyen projeleri, ulaşım, çevreye dair projelerin bir an önce kamu yararı çerçevesinde onaylanması hususunu da gündeme getirdiğini paylaşan Yücel, Türkiye'nin yararına olacak her konuda birlikte çalışmaya hazır olduklarını bildirdi. Yücel, belediye birlikleri konusunda bütün kaynakları kendi belediyeleri için kullanmayacağının, AK Parti'li ve diğer belediyelere de temsil ettikleri nüfus, ekonomi gibi kriterler doğrultusunda kaynak aktarılacağının Özel tarafından belirtildiğini anlattı. Yücel, sokak hayvanları, kadın cinayetlerinin önlenmesi ve kadın hakları gibi toplumun büyük kesimini ilgilendiren konularda birlikte çalışmaya ve çözüm üretmeye hazır olduklarını ifade etti. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) kuruluşunun 50. yılı dolayısıyla düzenlenecek kutlamalara katılmalarıyla ilgili soru üzerine Yücel, şunları söyledi: "Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel ilk yurt dışı gezisini KKTC'ye kasım ayında gerçekleştirdi. KKTC'nin kurtuluş gününde gerçekleşen bu ziyarette, Cumhurbaşkanıyla, Başbakanla ve Meclis Başkanıyla biraraya geldi ve Bülent Ecevit'in partisi, CHP olarak KKTC'nin kurtuluşunun 50. yıl dönümünde, Kıbrıs'ta olma konusunda bir iradelerinin olduğu kendileriyle paylaşıldı. Bu programla ilgili yaklaşık 3 aydır Genel Başkan Yardımcımız Sayın Yankı Bağcıoğlu'nun yürüttüğü bir hazırlık var. Orada sadece Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel ve beraberindeki heyet değil, temsili olarak 174 Kıbrıs gazisi de Genel Başkanımıza ve heyete eşlik edecek. Tabii ki Sayın Cumhurbaşkanı'nın da bu ziyarette bulunması, bu ziyaretin birlikte gerçekleşiyor olması, ziyarete ayrı bir değer, ayrı bir önem, ayrı bir anlam katmaktadır." Asgari ücret, emekli maaşları, hububat fiyatları konusunda Özgür Özel'in gündeme getirdiği konulara Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın cevabının ne olduğu sorulan Yücel, "En somutlaşan, çözülen sorun, emekli generallerin tahliye edilmesi olarak önümüzde duruyor. Ekonomik sorunlarla ilgili çözüm üretilmesi konusunda Sayın Cumhurbaşkanı'nın Sayın Mehmet Şimşek'e bir talimat verdiğini ancak bizim bu sorunların çözümünün yine TBMM mecrasında, diğer siyasi partilerin de katılarak, bir ortak akılla, birlikte çalışmayla çözülmesi konusunda katkı koyacağımızı ifade ettiğimizi sizlerle paylaşabilirim." yanıtını verdi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.