Mersin Şehir Hastanesi Haberleri - Son Dakika Mersin Şehir Hastanesi Haber Güncel Gelişmeler

Mersin’de 380 gram doğan Hira Su bebek, 155 gün sonra taburcu oldu

Mersin’de, 26 haftalıkken 380 gram doğarak hayata gözlerini açan Hira Su bebek, Mersin Şehir Hastanesi’nde geçirdiği 155 günlük zorlu tedavi sürecinin ardından sağlıklı bir şekilde taburcu oldu. Erdemli ilçesinde yaşayan anne Faika Ateş (38), hamileliğinin 26. haftasında sancıları başlayınca hastaneye başvurdu. Burada dünyaya gelen Hira Su, doğduğunda sadece 380 gram ağırlığındaydı ve 25 santimetre boyundaydı. Kuvözde tedavi altına alınan minik bebek, doktorlar ve sağlık personelinin titiz bakımı sayesinde, 155 gün sonra 2 kilo 100 gram ağırlığa ve 40 santimetre boya ulaştı. Yoğun bakımda geçirdiği günlerin ardından sağlıklı bir şekilde ailesine teslim edilen Hira Su bebek, kesilen pastanın ardından sağlık çalışanlarının alkışları eşliğinde hastaneden taburcu oldu. Anne Faika Ateş, kızının tedavi sürecinde kendisine destek olan tüm sağlık çalışanlarına teşekkür etti. Doktorlardan Hira Su'ya Övgü Yenidoğan Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Mustafa Akçalı, Hira Su’nun doğumunun ardından yaptığı açıklamada, "Eskiden bu tip bebeklere müdahale edilmiyordu, çünkü yaşam şansı çok düşüktü. Ancak günümüz teknolojisiyle, kalbi atan her çocuk için müdahalemizi yapıyoruz," dedi. Hira Su’nun hayat mücadelesi, birçok zorluğun üstesinden gelerek sağlıklı bir şekilde devam ediyor. Sağlık Çalışanlarının Emeği Anne Faika Ateş ise kızına kavuşmanın mutluluğunu yaşarken, "Hiçbir zaman umudumu yitirmedim. Ailem ve sağlık çalışanları bana en büyük desteği verdi. Bugün kızımın sağlıklı bir şekilde eve gelmesi, benim için çok büyük bir mutluluk," dedi. 14 yıl aradan sonra ikinci çocuğuna kavuşan Anne Faika, Hira Su’nun sağlıklı büyümesini temenni etti.

Mersin Şehir Hastanesi çalışanlarından sağlıklı yaşam etkinliği

Mersin Şehir Hastanesi çalışanları, hastane bahçesinde düzenlenen etkinlikte müzik eşliğinde egzersiz yaptı. Sağlık için Hareket Et Günü dolayısıyla hastanenin idari binasının bahçesinde bir araya gelen sağlık çalışanları, sağlığın önemine ilişkin çeşitli pankartlar taşıdı. Türkiye Kadınlar Basketbol Süper Ligi takımlarından ÇBK Mersin'in maskotu 'Çuko'nun da katıldığı etkinlikte sporcular mini gösteri sundu. Gösterinin ardından sağlık çalışanları, 'Sağlık için harekete geç' sloganıyla gerçekleştirilen etkinlikte spor eğitmeni İrem Çolak ve Giray Çelik ile beraber müzik eşliğinde çeşitli egzersizler yaptı. Renkli görüntülerin oluştuğu etkinliğin ardından konuşan Başhekim Doç. Dr. Bahar Aydınlı, Sağlık için Hareket Et Günü'nü tüm sağlık çalışanlarıyla kutladıklarını söyledi. Sağlıkta hareketin önemli olduğunu vurgulayan Aydınlı, "Bütün hastalarımıza önce 'hareket edin sağlığınızı geri kazanın' diyoruz. O zaman bizler de sağlığımızı kaybetmeden önce sağlıklı hareket diyerek yola devam etmek istiyoruz. Kısa bir 'es' verdik yine çalışanlarımızla birlikte güzel bir sportif aktivite yaptık. Bundan sonra iş alanımıza dönerken de harekete devam ediyoruz merdivenleri kullanıyoruz, yürüyen merdivenleri değil. Sağlıkta harekete devam" diye konuştu.

Mersin Şehir Hastanesi, Engelliler Haftası'nda çalışanlarıyla buluştu

Hastane yönetimi ve sosyal sorumluluk ekibi tarafından organize edilen etkinlikte, yöneticilerle bir araya gelen engelli personeller hem keyifli vakit geçirdi hem de istek ve önerilerini paylaşma imkanı buldu. Programda engelli personellere hastane yönetimi tarafından hazırlanan teşekkür belgeleri de takdim edildi. Başhekim Doç. Dr. Bahar Aydınlı, engelli çalışanların her zaman yanında olduklarını ifade etti. Bu kapsamda engelli personelin çalışma hayatlarını kolaylaştırmak için gerekli çalışmaları başlatmaya kararlı olduklarını vurgulayan Aydınlı, alınan istek ve öneriler doğrultusunda, engelli personellerin ihtiyaçlarını karşılayacak düzenlemeleri hayata geçireceklerini kaydetti. Engelliler Haftası'nın, engelli bireylerin topluma katılımlarının önemini hatırlatmak ve engelli haklarının farkındalığını artırmak için önemli bir fırsat olduğunu vurgulayan Aydınlı, "Biz de Mersin Şehir Hastanesi olarak bu hafta vesilesiyle engelli personelimizin değerini bir kez daha vurgulamak ve onların başarılarıyla gurur duyduğumuzu ifade etmek isteriz. Engelli personelimiz, azimleri ve başarılarıyla tüm topluma örnek olmaktadır. Hikayeleri, bize her şeye rağmen başarmayı öğretmektedir. Mersin Şehir Hastanesi olarak, engelli personelimizi her zaman desteklemeye ve önlerini açmaya devam edeceğiz" dedi.

Mersin şehir hastanesi personeline moral ve motivasyon söyleşisi düzenlendi

Hatice Buko'nun yönetiminde hastanenin konferans salonunda gerçekleştirilen "Ruhun İyileşmesi Üzerine Bir Sohbet" başlıklı söyleşide, Mersin Şehir Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıklarından Uz. Dr. Neslihan Çağlar ile Mersin Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Anabilim Dalından Doç. Dr. Hasan Telli, sağlık çalışanlarıyla bir araya geldi. Uz. Dr. Çağlar, 1,5 yılı Mersin Şehir Hastanesi olmak üzere 17 yıllık mesleki tecrübesinin olduğunu söyledi. Ruhun öneminden bahseden Çağlar, "Kişinin aslında sağlıklı duygularının ne olması gerektiğini öğrenmesi gerekir. Yakınını kaybeden ya da çok sevdiği bir insandan ayrılan kişi ne hisseder? Mutsuzluk, üzüntü, isteksizlik. Peki biz bu sürece ne diyoruz? Aslında yas diyoruz. Peki depresyonla ne farkı var? Şöyle bakınca o kadar çok benzeşik iki durum. Ama biz bunlardan birine sağlıklı, diğerine sağlıksız diyoruz. Neden, çünkü biri insanın yaşayarak o kötü duyguları atlatacağı dönem, diğeri ise artık hastalık boyutuna gelmiş patolojik bir dönem" dedi. Ruh sağlığını korumanın önemine dikkat çeken Çağlar, "Beden bağışıklığını güçlendirmek için nasıl sürekli spor yapıyoruz, düzenli besleniyoruz, uyku düzenimizi önemsiyoruz. Aslında ruhsal bağışıklığımızı da güçlendirmek için bunları yapmalıyız" diye konuştu. Mersin Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Anabilim Dalı'ndan Doç. Dr. Telli'nin de konuştuğu programda ney dinletisi gerçekleştirildi.

Mersin'de Başhekim Yardımcısı İslamoğlu, her kurumda kadın yönetici olmalı

Türkiye'nin ilk şehir hastanesi olarak 2017'de hizmete açılan hastanede, 700'den fazla doktor, 4 bin 100 sağlık ve yardımcı personel olmak üzere yaklaşık 10 bin personelle günlük 280 poliklinikte binlerce hastaya hizmet verilirken yönetici olarak görev yapan 24 kişiden 14'ünü kadınlar oluşturuyor. Başhekim Doç. Dr. Bahar Aydınlı, 'dev kompleks' olarak nitelediği Mersin Şehir Hastanesinde büyük bir yönetim kadrosuyla bir arada çalıştıklarını söyledi. Bin 440 yataklı hastanenin 374 bin metrekare kapalı alanı bulunduğunu belirten Baharlı, "Burası dev bir tesis. Yönetilmesi için de çok sayıda yöneticiye ihtiyaç var. Biz 24 kişiden oluşan bir yönetim kadrosuyla bu sağlık tesisini yönetmeye çalışıyoruz. İnşallah da başarılı oluyoruzdur diyorum. 24 kişilik yönetim ordusunun 14'ü kadın yönetici" dedi. "Kendi içimizde minik birer deviz" Kadın yöneticiler için 'aynı koltukta birden fazla karpuzu taşıyor' benzetmesini yapan Aydınlı, şöyle devam etti: "Biz aynı zamanda eşiz, aynı zamanda anneyiz, aynı zamanda birinin evladıyız. Hiçbir zaman bırakamadığımız kendi mesleklerimiz var. O mesleği de icra etmeye çalışıyoruz. Bunun yanına da yöneticilik sıfatı ekliyoruz. Yani aslında biz kendi içimizde minik birer deviz. O yüzden de kadın olmanın ayrıcalığını yaşamaya çalışıyoruz. Her zaman şunu demişimdir; kadın yöneticilerin olduğu tesislerde ister sağlık tesisi ister herhangi bir kamu kuruluşu biz evimizde nasıl düzenliysek, burayı da aynı şekilde düzenli olarak yürütmeye ve yönetmeye çalışıyoruz." "Her kurumda kadın yönetici olmalı" Başhekim Yardımcısı Op. Dr. Esra İslamoğlu da cinsiyet ayrımcılığına karşı olmasına rağmen hastanede çoğunluğu kadınlardan oluşan yöneticilerle çalışmanın farkını, gururunu, avantajlarını ve güvenini yaşadığını söyledi. Yönetim olarak dengeli bir yapıları olduğunu dile getiren İslamoğlu, "Bu denge sayesinde çok doğru, net ve sağlıklı kararlar alıyoruz. Bu nedenle her kurumda kadın yönetici olmalı" diye konuştu. Bilimin, kadın ve erkeğin fizyolojik, biyolojik, fiziksel, ruhsal ve veya duygusal anlamda farklılıklarını net olarak ortaya koyduğunu ifade eden İslamoğlu, şöyle konuştu: "Kadının merhamet gücü yüksektir, kadının iletişimi yüksektir, kadının empati kurabilme yeteneği yüksektir, kadın annedir, kadın somut ve soyut düşünceleri bir araya getirip çok doğru kararlar verebilir. Kadınların iç görüsü, sezgi gücü aynı zamanda olaylara geniş açıdan bakarak, çok detaycı düşünerek, mükemmeliyetçi düşünerek sonuç odaklı çalışabilme kapasitesi yüksektir. Dolayısıyla da kadınlar çok güzeldir. Bu vesileyle de dünyayı güzelleştiren tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum." "Şehrimizin sağlığı bizlere emanet" Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Aysun Albayrak ise hastane yönetiminin çoğunluğunu kadınların oluşturduğunu işaret ederek, "Bu ekibin içinde olmaktan dolayı çok mutluyum. Ve bu ekibin içinde yer aldıkça kendimi daha güçlü, daha iyi, daha başarılı ve daha demokratik hissediyorum. Şehrimizin sağlığı bizlere emanet" dedi. 8 Mart Kadınlar Günü'nü kadınların sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi başarılarını kutlamak ve bu konudaki ilerlemelerin kaydedildiği özel bir gün olarak niteleyen Albayrak, "Tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum" ifadelerini kullandı. "Güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye" Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Bilge Aydınoğlu Gökşen de çoğunluğunu kadınların oluşturduğu yönetim organizasyonunda görev almaktan bir kadın olarak mutluluk ve gurur duyduğunu belirtti. Kadınların her türlü şartta üretmekten asla vazgeçmediğini ifade eden Gökşen, "Dünü, bugünü ve yarını kuran, toplumun her anında varlığını hissettiren kıymetlilerimizdir. Hayatın her anında doğumdan ölüme kadar şahit olan güçlü varlıklardır. Güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye diyerek Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum" diye konuştu.

Depremde Şehir Hastaneleri hayat kurtardı: 15 bin hastaya hizmet verdi

Ülke genelinde birçok ile kurulan şehir hastaneleri yaşam için önemli merkezler haline geldi. Mersin Şehir Hastanesi'de 374 bin metrekarelik dev kompleksinde 10 bin personelle hem pandemi döneminde hem de depremde önemli hizmetler verdi. 11 ili etkileyen Kahramanmaraş depreminde seferberlik ilan edilen şehir hastanesi, tam kapasite çalışarak 15 bin yaralıya hizmet verdi. Deprem bölgesinden göç alan şehirde afeti yaşayanlara halen hizmetin sürdüğü hastane ile ilgili Başhekim Doç. Dr. Bahar Aydınlı bilgi verdi. 2023’ü hiç kimsenin hatırlamak istemediğini belirten Doç. Dr. Aydınlı, "Ama hafızalarımıza kazındı. Birinci yıl dönümüne gelmişiz. 11 ili etkileyen o felaket bir ülke boyutundaki toprak parçası üzerinde o geceye kadar yaşayan insanların yaşadığı bir afetti. Biz artçılarını yaşadık, yansımalarını yaşadık. Sağlık hizmeti sunumunun devam etmesi gerekiyordu ve biliyorsunuz bölgeye en yakın 2 hastane, Adana Şehir Hastanesi ve Mersin Şehir Hastanesi. Biz daha fazla iş yükü yüklenmek durumunda kaldık çünkü liman üzerinden yapılan, gemiyle yapılan tüm transferleri karşılayacak ilk liman Mersin Limanıydı. Ve biz 3 tur TCG gemisiyle bölgeden hasta aldık. İlimize gelen 15 binin üzerindeki hasta hastanemiz tarafından ve ilimizde bulunan hastaneler tarafından takip ve tedavi edilmeye çalışıldı" dedi. ‘İyi ki şehir hastaneleri var’ dedik Mersin Şehir Hastanesi olarak deprem sabahı hastane afet planına döndüklerine dikkat çeken Aydınlı, "Yani ‘Mor Kod’ verdik. Kelimelerin çok kolay olmadığı bir ifade bu. Morun anlamı benim için değişti o sabah, ben verdim o kodu çünkü. Tüm hastaneyi 2 saat içerisinde boşalttık ve hasta beklemeye başladık. Ulaşım, telefon her şey devre dışı kalmıştı. Gelenlerin sağlık hizmeti almaya ihtiyacı çok yüksekti. Bunu yapmaya çalıştık. Ameliyathane 24 saat aktifti. Acil servisimiz sadece depreme hizmet verdi o süre boyunca. Hem cerrah arkadaşlarımız hem klinikten arkadaşlarımız 24 saat hasta baktılar, ameliyat ettiler. ‘İyi ki şehir hastaneleri var’ dedik hepimiz. Çünkü bizdeki fiziksel şartlarda tam kapasite çarpı ikiye çıkabiliyor. Biz gözümüzü kapattığımızda yatak atarak 15 olan yoğun bakım yatak sayısını 1 saat içerisinde yatak, monitör ve gerekli ekipmanı sağladığımızda 30’a çıkabiliyoruz. Deprem başladığındaki tescilimiz bin 340’tı, 2 gün sonra hastanemizde yatan hasta sayısı bin 789’du. Biz aynı anda esneyerek kapasitemizi tam kapasiteye çıkabildik. Daha da yükseltebilirdik, Allah’tan gerek kalmadı" ifadelerini kullandı. "Arkaya dönüp göz yaşlarını sildiler, öne dönüp hastalarını tedavi ettiler" Zor günler geçirdiklerine değinen Aydınlı, "Çalışanlarımız sonuçta Mersin’de yaşayanlar ya da akrabaları deprem bölgesinde olanlar. Yakınlarını kaybetseler de gelen depremzedelere yardım edebilmek için arkaya dönüp göz yaşlarını sildiler, öne dönüp hastalarını tedavi ettiler. Pandemide test ettik, afette ikinci kere test ettik. Allah bir daha test etmeyi nasip etmesin diyoruz. Çünkü biz biliyoruz şehir hastanelerinin bu kapasitesi olmasaydı, bu kadar sağlık hizmet ordusu olmasaydı gerçekten altından kalkmakta zorlanırdık. Çünkü sağlığa erişim ve bunu sağlayacak fiziksel alan gerekiyor. Bu gördüğünüz alan 374 bin metrekare. Açılısı bin 294 yatak hastanenin şu an bin 440 yatak olduk. Giderek artıyoruz, nüfusumuz arttı. Depremden çok ciddi göç aldık Mersin olarak. Ve göç alanların da hak verirsiniz ki sağlıklı bireyler değil, depremden gelmiş depremzede bireyler ve sağlık hizmet ihtiyaçları daha fazla. Bu ihtiyaçları karşılayabilmek için de kapasite artışına gittik. Sağlık Bakanlığımız da bize bu konuda çok destek oldu. Belirli branşlarda hekimlerimizde sayısal artış yaptılar" şeklinde konuştu. Depremzedelerin tedavileri sürüyor Depremin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen tedavilerin sürdüğünün altını çizen Aydınlı, "Hastanede fizik tedavileri devam ediyor. Fizik tedavilerini bir süre yatarak aldılar. Şimdi ayaktan almaya devam ediyorlar. Ayrıca hastanemiz bakanlığımız tarafından depremde ampüte edilen, ampütasyon olan hastaların protezlerinin değerlendireceği kurumlardan bir tanesiyiz biz. Artık nekahat dönemine, iyileştirme dönemine geçtik. Hayatta kalmalarını sağladık önce. Şimdi ortez protezlerini yapmaya devam ediyoruz. Sosyal hayata kazandırılmaları gerekiyor. Oluşmuş bir fiziksel travmanın yanında tabii ki bir psikolojik travma var. O hasta grubumuz belirli aralıklarla psikiyatristlerimizden ve psikologlarımızdan destek alıyorlar" diyerek sözlerini tamamladı.

Mersin Şehir Hastanesi’nde ’Cumhuriyetin 100. Yılı Fotoğraf Sergisi’ açıldı

MERSİN(İLKHABER)- ’Türkiye Yüzyılı’nın başlangıcı olan cumhuriyetinin 100. yılı farklı etkinliklerle kutlanıyor. Bu çerçevede Mersin Şehir Hastanesi’nde cumhuriyetin 100. yılı münasebetiyle ’100 yıldır aynı aşk ve heyecanla’ temalı fotoğraf sergisi açıldı. Mersin Şehir Hastanesi’ndeki etkinliğe katılan İl Sağlık Müdürü Emrah Ceviz, cumhuriyetin ilk yıllarında sunulan sağlık hizmetlerine dair çok sayıda siyah beyaz fotoğrafın arşivlerdeki yerini aldığını belirterek, "Genç cumhuriyetin köy köy gezip tedavi yapan doktorları, fedakarca çalışan hemşireleri ve canla başla görev yapan sağlık çalışanlarının imkansızlıklar içerisindeki mücadelelerine dair çok sayıda fotoğraf karesi bulunmaktadır. Tam 100 yıl sonra bugün, artık imkansızlıklarla değil çağın en ileri teknolojileri ile ön plana çıkmaktayız. Binalar, teknolojiler, imkanlar değişse de sağlık çalışanlarının aşk ve heyecanı hiç değişmemiştir" dedi. Serginin, 27 Ekim-3 Kasım tarihleri arasında 1 hafta süreyle halkın ziyaretine açık olacağı belirtildi. Öte yandan cumhuriyetin 100. yılı, hastane personeli tarafından düzenlenen mini bir etkinlikle kutlandı. Hastane toplantı salonundaki etkinlikte, Başhekim Bahar Aydınlı tarafından pasta kesilirken, personeller ellerinde Türk bayraklarıyla coşkuya ortak oldu.

Mide kanaması geçiren ABD’li bilim adamı 9 gün sonra mağaradan çıkartıldı

Aralarında yabancı mağara bilimcilerinin de olduğu 15 kişilik bilim adamından oluşun grubu keşif için 3 Eylül’de 1276 metre derinlikteki Morca Mağarası’na inmiş, ekip üyelerinden ABD’li bilim adamı Mark Dickey’in mide kanaması geçirdiği ihbarı üzerine bölgeye ekip sevk edilmişti. Kurtarma çalışmasına 8 ülkeden 196 personel ile başlanmıştı. Mağaraya giren doktorlar bilim adamına müdahale etmiş, geçtiğimiz pazar günü de güçlenen bilim adamını mağaradan çıkarma çalışması başlatılmıştı. Bilim adamını çıkarma çalışması 9. gününde tamamlandı. ABD’li bilim adamı Mark Dickey, verdiği röportaja Türkçe "Selam" diyerek başladı ve kendisinin kurtarılmasında çaba gösteren Türk yetkililere teşekkür ettiğini söyledi. Mağaradan çıkartılan bilim adamı askeri helikopter ile Mersin Şehir Hastanesine götürüldü. Bilim adamı burada tedavi altına alındı.

Depremzede anne adayları Mersin'de 88 bebek dünyaya getirdi

MERSİN (AA) - SERKAN AVCI/SEZGİN PANCAR - Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen anne adaylarının tedavi gördüğü Mersin Şehir Hastanesinde 6 Şubat'tan bu yana 88 bebek dünyaya geldi.Merkez üssü Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan 6 Şubat'taki depremlerin ardından çok sayıda afetzedeye sağlık hizmeti sunan Mersin Şehir Hastanesi, anne adayları için de "güvenli liman" oldu.Depremin etkilediği illerde yaşayan anne adayları, Türkiye'yi yasa boğan afetten sonra geldikleri kentte Mersin Şehir Hastanesine başvurdu. Deprem bölgelerinden sevki gerçekleştirilenlerin de aralarında olduğu afetzede anne adaylarının doğum süreçlerinin özenle yürütüldüğü hastanede, bugüne kadar 88 bebek dünyaya geldi.Bebeklerden bazıları annesiyle buluşturulurken, bazıları da doğum sonrası kuvözde tedavi altına alındı.Bu süreçte, depreme farklı illerdeki hastanelerde yakalandıktan sonra tahliye edilen 211 bebeğin tedavisi de Mersin Şehir Hastanesinde sürüyor.- Servislerde bebekler için kapasite artışına gidildiYenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi Birim Sorumlusu Uzman Dr. Mustafa Akçalı, AA muhabirine, 6 Şubat'taki depremden sonra hastanede hızlıca organize olduklarını söyledi.Yenidoğan üniteleri ile yoğun bakım servislerinin 66 yatak kapasitesine sahip olduğunu aktaran Akçalı, "Çok hızlı bir şekilde yönetimimizle organize olup yoğun bakımlarımızı 35'erden 70 yatağa, servislerimizi de 30'un üzerine çıkardık. Toplamda 100'ün üzerinde bir kapasiteye ulaştık." dedi.Akçalı, deprem bölgelerinden sevk edilen bebeklerin tedavilerinin ardından afetzede anne adaylarının hamilelik süreçleriyle ilgilenmeye başladıklarını anlattı.Her gebenin sağlıklı doğum yapması için hizmet verdiklerine dikkati çeken Akçalı, şunları kaydetti:"İlk günlerden sonraki hasta kabullerimiz anne karnında strese bağlı erken doğum ya da sorunlu gebelikler oldu. Daha çok anne adaylarını almaya başladık. Şu anda depremden etkilenen annelerin bebeklerini takip ediyoruz. Depremzede bebeklerde birtakım özel durumlar olabiliyor. Travmaya maruz kalmalarından dolayı bazı kan değerlerinde yükseklikler olabiliyor. Özellikle böbrekleri koruma adına birtakım tedaviler uyguluyoruz. Buraya gelen bütün bebeklere sonuna kadar destek vermeye çalışıyoruz. 500 gramın ve 24 haftanın altında bebeklerden tutun ciddi solunum problemi olanlara kadar hepsini başarılı şekilde takip etmeye çalışıyoruz."Akçalı, zorlu sürece rağmen 88 bebeğin sağ salim dünyaya gelmesinin buruk sevincini yaşadıklarını sözlerine ekledi.Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da 26 Şubat'ta yaptığı açıklamada, son 20 günde 11 afet şehrinde 11 binin üzerinde bebek doğduğunu belirtmişti.

#Mersin Şehir Hastanesi