#Myanmar

İLKHABER-Gazetesi - Myanmar haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Myanmar haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Myanmar'da cunta yönetimi olağanüstü hali kaldırdı: Ülke yıl sonunda sandığa gidiyor Haber

Myanmar'da cunta yönetimi olağanüstü hali kaldırdı: Ülke yıl sonunda sandığa gidiyor

Myanmar'daki askeri cunta yönetimi, 1 Şubat 2021'de ilan ettiği olağanüstü halin (OHAL) kaldırıldığını açıkladı. Cunta Sözcüsü Zaw Min Tun, dün yaptığı açıklamada, "Çok partili demokrasiye giden yolda seçimlerin düzenlenmesi için olağanüstü hal bugün itibariyle kaldırılmıştır," diyerek seçimin altı ay içinde planlandığını belirtti. Cunta lideri General Min Aung Hlaing ise sürece ilişkin daha net bir takvim vererek, halkın Aralık ayında oy kullanacağını duyurdu. Hlaing'in, seçim süreci boyunca tüm yetkilerini koruyarak "geçici Devlet Başkanı" ve Genelkurmay Başkanı olarak görevde kalacağı ve süreci yönetecek 11 kişilik bir komisyon kurduğu aktarıldı. SEÇİME ENGEL OLANLARA 10 YILA KADAR HAPİS CEZASI Seçim kararının hemen ardından askeri yönetim, süreci eleştirecek veya protesto edecek kişilere yönelik ağır cezalar içeren yeni bir yasayı yürürlüğe soktu. Bu yasa kapsamında, seçim sürecine yönelik "saldırgan ifadelerde bulunan", protesto düzenleyen veya yazılı bildiri dağıtan kişilerin 3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabileceği belirtildi. Ayrıca seçim komisyonu üyelerini, adayları veya seçmenleri tehdit eden ya da engelleyen kişilere de 3 yıl hapis cezası verileceği açıklandı. Bu yasa, uluslararası gözlemciler tarafından "baskı altında seçim" hazırlığı olarak yorumlandı. ÜLKE, 2021'DEKİ DARBEYLE İÇ SAVAŞA SÜRÜKLENMİŞTİ Bu seçim, Myanmar'da 2021'deki kanlı darbeden bu yana yapılacak ilk ulusal seçim olacak. Ordu, 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddiasıyla yönetime el koymuş, ülkenin fiili lideri Aung San Suu Kyi başta olmak üzere çok sayıda siyasetçiyi tutuklamıştı. Cunta yönetiminin demokrasi karşıtı bu hamlesi, ülke çapında kitlesel protestolara yol açmış, ordunun gösterileri şiddetle bastırması sonucu binlerce sivil hayatını kaybetmişti. O tarihten bu yana ülke, cunta yönetimi ile darbe karşıtı silahlı gruplar arasında şiddetli bir iç savaşla boğuşuyordu.

Antalya'da zorunlu göç masaya yatırıldı: Rohingya çocuklar umutsuz, Suriyeliler için güvenlik şart! Haber

Antalya'da zorunlu göç masaya yatırıldı: Rohingya çocuklar umutsuz, Suriyeliler için güvenlik şart!

Antalya Diplomasi Forumu’nda zorla yerinden edilmenin küresel etkileri konuşuldu. Bangladeşli danışman Md. Touhid Hossain, Myanmar’daki çatışmalar nedeniyle ülkelerine dönemeyen binlerce Rohingya çocuğun "gelecekten umudunu kestiğini" belirtirken, Dış İlişkiler Direktörü Murat Yeşiltaş ise Suriyelilerin gönüllü dönüşünün ancak Suriye’de güvenlik, siyasi istikrar ve ekonomik yeniden yapılanmayla mümkün olabileceğini vurguladı. "Zorla Yerinden Edilme ve Uluslararası Sorumluluk Paneli"nde, çatışma, kriz ve iklim değişikliği nedeniyle sayısı giderek artan zorunlu göçlerin küresel etkileri masaya yatırıldı. Antalya Diplomasi Forumu kapsamında düzenlenen oturumda, yükün sadece belirli ülkelere bırakılmasının sürdürülemez olduğu belirtilerek, uluslararası dayanışmanın artırılması çağrısında bulunuldu. "ÜÇ BUÇUK YILDIR MYANMAR’DA İÇ SAVAŞ DEVAM EDİYOR" Panelde konuşan Bangladeş Halk Cumhuriyeti Danışmanı Md. Touhid Hossain, Myanmar’daki çatışmaların bölgesel etkilerine dikkat çekerek, "Üç buçuk yıldır Myanmar’da iç savaş devam ediyor. Rahanlar da bu savaşa dahil oldular ve durum son derece belirsiz. O bölgeyi kontrol edenler devlet dışı aktörler. Askeri rejim bölgede hâkimiyet kurmuş durumda, etnik gruplar ise boyun eğmiyor. Şu an onları geri göndermek çok zor. Tarihte bu tür çatışmaların müzakereyle çözüldüğüne dair örnek yok; genelde çatışmayla çözülüyor. Erk sahibi olanlar bazen suç işliyor. Yıllar geçtikçe sorun daha da karmaşıklaşıyor" dedi. "BİNLERCE ERKEK ÇOCUK, TÜNELİN SONUNDA UMUT GÖRMÜYOR" Bölgede büyük kamplarda kontrolün kaybedilmeye başlandığını ifade eden Hossain, "Bazıları terörist gruplar, bu yüzden kümülatif çözüm gerekiyor. Binlerce erkek çocuk, tünelin sonunda umut görmüyor. Sessizleşiyorlar, gelecekten beklentileri kalmıyor. Uluslararası toplum bu kişileri layıkıyla geri göndermezse, tablo bu şekilde kalacak. Ne olursa olsun bunun üstesinden geleceğiz" ifadelerini kullandı. "SUÇ KURULUŞLARI BU PİYASADAN ÇOK PARA KAZANIYOR" Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) Genel Direktörü Michael Spindelegger ise göç akınlarının arkasındaki suç şebekelerine dikkat çekti. Spindelegger, "Suç kuruluşları bu piyasadan çok para kazanıyor. Bu insanların bir kısmı göçmen. Ne gibi örgütler var diye araştırdık, büyük yapılar olduğunu düşündük ama küçük küçük yapılardan oluşuyor. Asıl sorun şu: Çözümü nasıl sunabiliriz?" dedi. Göçmenlerin Avrupa’ya giderken yanlış vaatlerle hareket ettiğini belirten Spindelegger, "Göç kaynak merkezleri kurduk, orada gerçekçi bir tablo sunuyoruz. Gidecekleri yerin cennet olmadığını görüyorlar artık. İkinci yol olarak yasal göçmenlik süreçlerinin geliştirilmesi gerekiyor. Avrupa yaşlanıyor, genç nesle ihtiyacımız var. Üçüncü yol ise, göç kaynak bölgelerindeki insanları çeşitli kurumlarla eşleştirerek onları doğru şekilde yönlendirmek. Eğer bu insanları misyon dahilinde gönderirseniz, bir daha geri dönecekler. İnsan kaçakçılarının altındaki halıyı çekmemiz lazım" diye konuştu. "TÜRKİYE GERÇEKTEN İSTİSNAİ BİR DURUM" Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu üyesi ve SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş ise Türkiye'nin göç meselesindeki özgün konumunu vurgulayarak, "Türkiye gerçekten istisnai bir durum. Gerekli uluslararası desteği bulmakta zorlandık. Türkiye’ye gereken desteğin verilmemesi, dirençli göçmenlik olarak geri döndü. Bu yük neden adil olmayan düzeyde paylaşılmıyor? Büyük aktörlerin bazı konulara yol vermesi, aksaklıklara neden oluyor" dedi. Suriye krizine dikkat çeken Yeşiltaş, "2011’den bu yana 3 buçuk milyon göçmenden bahsedebiliriz. Türkiye, stratejik zorluklarla karşı karşıya kaldı. Esad rejiminin çökmesi, Türkiye’ye yeni fırsatlar sundu ama uluslararası anlaşmaların hukuki çerçeveleri de sıkıntı oluşturuyor. Türkiye’de göçmen zıttı söylem bazı siyasal yapılarca kullanılıyor. Göçün kök sebeplerini anlayarak iletişim kurulması gerekiyor" ifadelerini kullandı. "TAHMİNİ OLARAK 50 BİN KADAR SURİYELİNİN TÜRKİYE’DEN AYRILDIĞINI SÖYLEYEBİLİRİZ" Suriye’ye dönüş sürecinde henüz net bir tablonun olmadığını kaydeden Yeşiltaş, "Tahmini olarak 50 bin kadar Suriyelinin Türkiye’den ayrıldığını söyleyebiliriz. Ancak bu süreç yeni başlıyor. Güvenliğin tam anlamıyla sağlanması, anayasa yazımı, altyapının yeniden kurulması ve uluslararası ambargoların kaldırılması gibi çok yönlü bir çabaya ihtiyaç var. Uluslararası yaptırımlar kalkmadan Suriye'de kalkınma mümkün değil" diye konuştu. Yeşiltaş, son olarak Gazze’de yaşananlara da değinerek, "Gazze’de bir savaş var ve İsrail soykırım yapıyor. Bu nasıl müzakereyle çözülecek? Mülteci problemini önce burada çözmemiz gerekiyor. Şiddetin mantığıyla ilgili uluslararası bir kabul geliştirilmeden çözüm mümkün değil. Bu sadece bölgesel değil, küresel bir problem" değerlendirmesini yaptı. Panelde, sürdürülebilir geri dönüş politikalarının oluşturulması, güvenliğin sağlanması ve uluslararası hukuk çerçevesinde dayanışma mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.

Myanmar’da depremlerde can kaybı 3 bin 500’ü aştı, Tayland’da 28 kişi hayatını kaybetti Haber

Myanmar’da depremlerde can kaybı 3 bin 500’ü aştı, Tayland’da 28 kişi hayatını kaybetti

Güney Asya ülkesi Myanmar’da geçtiğimiz ay meydana gelen şiddetli depremlerin bilançosu ağırlaşıyor. Myanmar askeri yönetimi, ülke tarihinin en yıkıcı doğal afetlerinden biri olarak değerlendirilen depremlerde can kaybının 3 bin 564’e ulaştığını, yaralı sayısının ise 5 bini geçtiğini açıkladı. BİNLERCE BİNA, OKUL VE İBADETHANE YIKILDI Askeri sözcü Zaw Min Tun’un verdiği bilgilere göre, başkent Naypyitaw dahil altı bölgede etkili olan depremler nedeniyle ülke genelinde 5 binden fazla bina, 1.824 okul, 5 binin üzerinde ibadethane, çok sayıda köprü, yol ve baraj hasar gördü. 2021’deki askeri darbe sonrası yönetime gelen cunta, depremi “ülke tarihinin en büyük felaketi” olarak tanımlarken, daha önce çatışma halinde olan ordu birlikleri ve silahlı muhalif gruplar arasında geçici ateşkes ilan edildi. BM’YE YARDIM ÇAĞRISI: “YAPICI DAYANIŞMA BEKLİYORUZ” Myanmar Dışişleri Bakanlığı, uluslararası toplumdan gelen destek mesajlarına teşekkür ederek, siyasi içerikli eleştirilerin yersiz olduğunu vurguladı. Yapılan açıklamada, “Yaşanan trajedi devam ederken Myanmar’a yönelik eleştiriler değil, yapıcı destekler ve uluslararası dayanışma elzemdir” denildi. Ülkede gıda, sağlık, ulaşım ve enerji altyapılarında ciddi aksaklıklar yaşanırken, tropikal fırtınalar ve şiddetli yağışlar da afet bölgelerinde yaşamı zorlaştırıyor. TAYLAND’DA CAN KAYBI 28’E YÜKSELDİ Depremler Tayland’ı da etkiledi. Başkent Bangkok’ta bir gökdelen inşaatının çökmesi sonucu 28 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı. Yetkililer, kayıp 77 kişiye henüz ulaşılamadığını ve arama kurtarma çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Tayland Başbakanı Paetongtarn Shinawatra, pazar günü enkaz bölgesini ziyaret etti. Yaptığı açıklamada, çökme nedenine ilişkin yürütülen soruşturmada, inşaatta standartlara aykırı demir kullanıldığının tespit edildiğini ve projeyi yürüten Çinli firma hakkında yasal süreç başlatıldığını ifade etti. Shinawatra ayrıca, Bangkok’ta ciddi bir riskin söz konusu olmadığını ve halkın paniğe kapılmaması gerektiğini vurguladı.

Myanmar’daki şiddetli depremler Tayland'da paniğe yol açtı: 18 ölü, 33 yaralı Haber

Myanmar’daki şiddetli depremler Tayland'da paniğe yol açtı: 18 ölü, 33 yaralı

Güney Asya ülkesi Myanmar'daki şiddetli depremlerin ardından devam eden artçı sarsıntılar Tayland'da yine paniğe yol açtı.Myanmar'da Cuma günü meydana gelen ve çevre ülkelerde de hissedilen 7.7 ve 6.4 büyüklüğündeki depremlerin ardından artçı sarsıntılar yaşanıyor. Yerel saatle 09.29 ve 10.05 saatlerinde Myanmar'da meydana gelen 3,7 büyüklüğündeki depremler Tayland'da da hissedildi. Tayland'ın başkenti Bangkok'ta sarsıntılar sonrası binlerce kişi sokaklara dökülürken, birçok bina acil olarak tahliye edildi. Şehir merkezinde çok sayıda gökdelenin bulunduğu Bangkok'ta, hissedilen sarsıntılar ve tahliye çağrıları paniğe neden oldu. Tayland Başbakanı Paetongtarn Shinawatra düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada halka sakin olmaları çağrısında bulundu. Depremlerin merkez üssünün Myanmar olduğunu ve Bangkok'ta yalnızca artçı sarsıntıların hissedildiğini belirten Shinawatra, hükümet kurumlarının deprem verilerini yakından takip ettiğini ve bu sabah Myanmar merkezli olduğu tespit edilen depremin Bangkok'ta herhangi bir yıkıma yol açmadığını ifade etti. Tayland’da 8 binada tahliye, 207 artçı deprem Öte yandan Tayland Meteoroloji Dairesi tarafından yapılan açıklamada, Cuma gününden itibaren bölgede 207 artçı sarsıntı yaşandığı belirtilerek, bu sabah yaşanan sarsıntılar nedeniyle Bangkok'ta 8 binanın tahliye edildiği açıklandı. Tahliye edilen binalar arasında bir hükümet binası, bir hastane binası, bir mahkeme binası ve bir askeri okul bulunuyor.Tayland Afet Birimi'nin son raporuna göre depremlerden 18 ilde 591 hane, 66 tapınak, 92 hastane, 9 bina, 58 okul ve 27 hükümet binasının hasar gördüğü belirtildi. Gökdelen çökmeye devam ediyor, kayıplar aranıyor Myanmar'da şiddetli depremlerin ardından başlatılan arama kurtarma çalışmalarında, şimdiye kadar bin 700'den fazla kişinin cansız bedenine ulaşıldı. Uluslararası yardımlar bölgeye ulaşmaya devam ederken, ülkedeki birimlerin arama kurtarma çalışmalarında yetersiz kaldığı ve kısıtlı imkanlar nedeniyle ülkede can kaybının 10 bini aşabileceği belirtiliyor. Depremlerden etkilenen Tayland'da ise 18 kişi hayatını kaybetti ve 33 kişi yaralandı. Bangkok'ta çöken 33 katlı gökdelen inşaatında devam eden arama kurtarma çalışmalarında üçüncü güne girilirken, kayıp 78 kişi için umutlar azalıyor.

Myanmar'daki depremlerde can kaybı 1.700’e yükseldi Haber

Myanmar'daki depremlerde can kaybı 1.700’e yükseldi

Myanmar'da Cuma günü meydana gelen 7.7 ve 6.4 büyüklüğündeki depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısı bin 700'e yükseldi.Myanmar'da Cuma günü meydana gelen 7.7 ve 6.4 büyüklüğündeki depremlerde bilanço ağırlaşıyor. Ülkedeki askeri yönetim tarafından yapılan açıklamada, devam eden arama kurtarma çalışmaları çerçevesinde hayatını kaybedenlerin sayısının bin 700'e yükseldiği belirtilirken, yaralı sayısının 3 bin 400 olduğu aktarıldı. Açıklamada, 300'den fazla kişinin hala kayıp olduğu aktarıldı. Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu'ndan yapılan açıklamada, "Yıkım çok büyük ve insani ihtiyaçlar her geçen saat artıyor. Sıcaklıkların artması ve muson mevsiminin birkaç hafta içinde yaklaşmasıyla birlikte, ikincil krizler ortaya çıkmadan önce etkilenen toplulukların istikrara kavuşturulmasına acil ihtiyaç duyulmaktadır" denildi. Dünya Myanmar’a yardım elini uzatıyor Myanmar'ın Sagaing şehrinin 16 kilometre kuzeybatısında Cuma günü yerel saatle 12.50 sıralarında 7.7 büyüklüğünde bir deprem, yaklaşık 12 dakika sonra da 6.4 büyüklüğünde artçı sarsıntı meydana gelmişti. Depremlerin ardından Çin, Hindistan, Malezya ve Rusya destek ekipleri ve erzak yardım çalışmaları başlatmış, Birleşmiş Milletler ise Myanmar'a destek amacıyla 5 milyon dolar acil yardım fonu duyurmuştu. Yeni Zelanda 2 milyon Yeni Zelanda doları yardım sağlayacağını açıklamış, Güney Kore de Myanmar'a ilk etapta 2 milyon dolarlık insani yardım sağlayacağını belirtmişti.

Myanmar'daki depremler bilançosu ağırlaşıyor Haber

Myanmar'daki depremler bilançosu ağırlaşıyor

Güney Asya ülkesi Myanmar'da dün meydana gelen iki deprem sonucu can kaybı bin 2'ye, yaralı sayısı 2 bin 376'ya yükseldi. Myanmar'daki depremin merkez üssünden bin kilometre uzaklıkta bulunan Tayland'ın başkenti Bangkok'ta ise 10 kişinin yaşamını yitirdiği inşaat halindeki gökdelenin enkazında arama-kurtarma çalışmaları sürüyor. Myanmar'da dün meydana gelen 7.7 ve 6.4 büyüklüğündeki depremlerde bilanço ağırlaştı. Ülkeyi yöneten askeri cunta tarafından yapılan açıklamada, hayatını kaybedenlerin sayısının bin 2'ye, 2 bin 376'ya yükseldiği belirtildi. Ölümlerin çoğunun depremin merkez üssüne yakın olan ülkenin ikinci büyük şehri Mandalay'da kayda geçtiği aktarıldı. 1.5 milyonluk nüfuslu şehirde binlerce evin yıkıldığı tespit edildi. Cunta lideri Min Aung Hlaing, depremlerin yol açtığı hasarı incelemek için Mandalay şehrini ziyaret etti. Myanmar'da depremin ardından uluslararası yardım seferberliği başladı Cunta tarafından yapılan uluslararası yardım çağrısının ardından ilk olarak Çin, Hindistan, Malezya ve Rusya destek ekipleri ve erzak yardım çalışmaları başlattı. Birleşmiş Milletler ise Myanmar’a destek amacıyla 5 milyon dolar acil yardım fonu duyurdu. Yeni Zelanda ise 2 milyon Yeni Zelanda doları yardım sağlayacağını açıkladı. Güney Kore ise Myanmar'a ilk etapta 2 milyon dolarlık insani yardım sağlayacağını belirtti. Bangkok'ta çöken gökdelende 101 kişiyi arama çalışmaları sürüyor Depremin hissedildiği komşu ülke Tayland'ın başkenti Bangkok'ta ise 2 bin hanede hasar meydana geldiği tespit edildi. Bangkok Valisi Chadchart Sittipunt düzenlenen basın toplantısında, depremin ardından geçen 24 saat içinde başkent genelinde yaklaşık 2 bin hasar raporu alındığını açıkladı. Sittipunt, Bangkok'ta çöken ve şu ana kadar 10 kişinin hayatını kaybettiği tespit edilen gökdelen inşaatı dışında herhangi bir yıkım yaşanmadığını belirtti. Tayland Afet Birimi tarafından yapılan son açıklamada, gökdelenin enkazından 10 cansız bedenin çıkartıldığı, 16 kişinin yaralandığı, 101 kişiye ise henüz ulaşılamadığı aktarıldı. Ayrıca bölgede son 24 saatte en az 96 artçı deprem kaydedildiği vurgulandı. Bölgede depremler devam ediyor: son 24 saatte 96 artçı şok Myanmar'ın Sagaing şehrinde dün ilk olarak yerel saatle 12.50'de 7.7 büyüklüğünde, yaklaşık 12 dakika sonra 6.4 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişti.Depremler çevre ülkeler Tayland, Çin, Hindistan ve Laos'ta da hissedilmişti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.